25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 10 Mart 2018 A6 KP’li kadınlara göre şiddet yok! Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oruç medyadaki haberlerden şikâyet etti 8Mart Kadınlar Günü dolayısıyla Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanında kadınlar sokaklara dökü lür, hak ve özgürlük talep ederken, AKP’li kadınların aynı görüşte olmadığı ortaya çıktı. Cumhurbaşkanı başdanışmanların dan gazeteci Saadet Oruç, feminist yakla şımlardan kaçınılmasını isteyip medya yı suçlarken, AKP İs tanbul İl Kadın Kolla rı Başkanı Şeyma Döğü cü de kadına şiddet ko nusunda “Bu bizde ya şanan bir şey değil. Bi zim kültürümüzde kadı na el kalkmaz” diye ko Saadet Oruç nuştu. Cumhurbaşkanı baş danışmanı gazeteci Saadet Oruç, medya nın kadına şiddet konusunda sorumsuz davrandığını savunarak, “Medyada kadı na karşı şiddetin körüklendiğini, adeta is tismar konusu gibi medyanın burada ol dukça sorumsuz bir yayın organlığı yap tığı da görülüyor” diye konuştu. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün kutlanacak değil, anılacak bir gün olduğunu savunan Oruç, şunları söyledi: “8 Mart Dünya Kadınlar Günü anılacak bir gün mü, yoksa farkındalık yaratılacak bir gün mü? Burada gerçekten bu sene 8 Mart’ta izlediğim bir takım karelere de bakıldığında bu çok böyle kutlanacak bir gün değil de farkındalık yaratılacak, anılacak bir gün gibi geliyor. 8 Mart sadece kadınların değil, ka BODRUM Bodrum Kadın Dayanışma Derneği ve Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Yürüyüşü düzenledi. 100’e yakın kadın ellerinde dövizlerle, “Zıkkımın kökü dolapta isyan sokakta”, “Gelsin baba, gelsin koca, gelsin devlet, gelsin cop. İnadına isyan, inadına özgürlük” sloganları atarak yürüdü. Bodrum Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Figan Erozan; sömürüye, cinsiyetçiliğe, eşitsizliğe ve şiddete karşı mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerini söyledi. Kadınlara çok özel hediye dınlarla birlikte erkeklerin de günü, bu feminist bir yaklaşım değil, kuşkusuz kadınların ilerlemesi, erkeklerin de hayat Sarıyer Belediyesi 8 Mart’ta kadın çalışanları için 700 fidan dikti kalitesini, hayata bakış açısını düzeltecek olan bir şey.” AK Parti İstanbul İl Kadın Kolları Başkanı Şeyma Döğücü de “Kadınlar Günü” etkinliğinde yaptığı konuşmada “Son günlerde kadın problemlerini konuşurken sürekli şiddeti, ezilmiş kadınları gündeme getirenleri esefle kınıyorum. Kültürümüzde kadına el kalkmaz. Bu bizde yaşanan bir şey değil” diye konuştu. Döğücü, “Kadınların tabii ki mağdur olmasını istemeyiz ama özellikle bizim iktidarımızda kadına şiddetin, kadın ve töre cinayetlerinin çoğaldığını iddia edenler, o gelişmiş Sarıyer Belediyesi ÇEKÜL Vakfı’na bağışta bulunarak 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde, kadın çalışanları adına Tekirdağ Uçmakdere Ormaları’na 700 fidan dikti. Belediye Başkanı Şükrü Genç önceki gün her bir kadın çalışanı adına özel ağaç dikim sertifikasını kadınlara hediye etti. Genç’in sertifikada yer alan mesajında, “Vicdanımızda derin yaralar açan kadın cinayetlerini unutturmamak için Tekirdağ Uçmakdere 2 Mevkii 7 Ağaç Ormanları’na hepinizin adına birer fidan diktik. Bu fidanlar büyüdükçe kayıpları le 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününüzü kutluyor, sevgilerimiz sunuyorum” ifadeleri yer aldı. ‘Ezber bozmak şart’ Şişli Belediyesi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde bir dizi etkinlik gerçekleştirdi. Türkiye’nin ilham veren başarılı kadınları önceki gün üniversite öğrencileriyle buluştu. ”Askıda Ne Var?‘ işbirliğiyle düzenlenen “Woman Talks”a konuşmacı olarak katılan ödüllü oyuncu Seyhan Arman konuşmasında “Hepimize çizil bi öğretilmiş olanlar var. O yolun dışına çıkmak, öğretilmişliği reddetmek, ezber bozmak gerekir bazen” ifadelerini kullandı. Beylikdüzü Belediyesi, kadına yönelik her türlü şiddetle mücadelede hizmet verecek Kadın Dayanışma Merkezi’ni 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde hizmete açtı. Merkezin açılışını gerçekleştiren Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Bir ülkede kadınlar mutsuzsa sorun vardır. Umuyorum kadınların Beylikdüzü’ ndeki mutluluğu ve Beylikdüzü’ndeki kadın yöneticilerin dedikleri ülkelerin istatistiklerine de baksınlar. Bu sadece Türkiye’nin değil, dün mızı hatırlayacak ve hatırlatacağız. Daha Eşit ve özgün bir dünya dileklerim miş bir yol var. Kadın dediğin şöyledir, oranı Türkiye’ye örnek olur” dedi. transseksüelsen böyle davransın gi l İSTANBUL/Cumhuriyet yanın da bir problemidir” diye konuştu. Edirne’de vahim rapor: 186 çocuk gebe kaldı Edirne İl Genel Meclisi Kadın Haklarını ve Kız Çocuklarını Koruma Komisyonu’nca çarşamba günü yapılan meclis toplantısında sunulan raporda, 2017 yılında 186 gebe çocuğun, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’ne bildirildiği kaydedildi. Raporda, 186 çocuk için Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’ne bağlı sosyal çalışma görevlileri aracılığıyla sosyal inceleme raporları hazırlandığı, ailelere ve çocuklara gerekli rehberlik ile danışmanlığın yapıldığı belirtildi. Raporda, ayrıca incelemeler sonucu 31 çocuk hakkında Aile Mahkemesi’nde “sağlık tedbiri”, 2 çocuk için de “danışmanlık tedbiri” kararı çıkarıldığı kaydedildi. Raporda yer verilen 186 gebe çocuktan 137’sinin resmi nikâhla evli olduğu, 17’sinin Edirne dışından geldiği, 30’unun ise mahkemelerdeki soruşturmalarının devam ettiği belirtildi. Edirne Valiliği’nce yapılan açıklamada, “Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’ne bildirilen 18 yaşını tamamlamamış olan gebe çocuk sayılarıdır. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’ne bildirilen vaka sayısının büyük bölümü, aile büyüklerinin rızası ile gerçekleştirilen erken yaşta evliliklerden oluşmaktadır” denildi. Edirne Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Erdem Güğümgüler, Balkan Romanları Birliği Başkanı Bahattin Ulusoy ile Edirne Roman Derneği Başkanı Erdinç Çekiç, 186 çocuğun hamile kaldığı yönündeki haberlere tepki gösterip, olayın Romanlar üzerinden “karalama kampanyası”na dönüştüğünü savundu ve hukuki süreç başlatacaklarını duyurdu. l DHA ‘Fafail rçkolıccuekzsaa’çFmtcyeiaoönakicnlsğliueienfdklliiudkshoreualuydçznaulıasrdğlaraauandı Türk Ceza Kanunu’nun çocuğun cinsel istismarını düzenleyen ve tartışmalara neden olan maddeleri üzerinden yeni bir yasa teklifi hazırlandı. 13 sivil toplum örgütünce hazırlanan teklif, mevcut yasadaki, ‘’çocuğun cinsel istismarı suçunun, 15 yaşın altındaki çocuklara yönelik her tür cinsel davranışı içermesi, 15 yaşını dolduran çocuklar bakımından cebir, şiddet, tehditin varlığını araması. Cebir, tehdit olmayan hallerde eylemin soruşturulmasının şikâyete tabi olması. Çocukların da bu suçların sanığı olarak yargılanmalarının mümkün olması’’ maddelerinin değiştirilmesini öngörüyor. Yasa teklifinin gerekçelerinin anlatıldığı raporda, “Mevcut düzenleme, failin çocuk olduğu durumlarla yetişkin olduğu durumlar arasında bir fark gözetmemekte ve çocuğun cinsel istismarı suçunu, mağdurun yaşına bağlı olarak tanımlamaktadır. Bu durum, uygulamada çocuklar aleyhine ağır sonuçlar doğmasına ve bu sonuçlara çözüm aranırken de yetişkin suçluların lehine sonuç doğuracak önerilerin gündeme getirilmesine neden olmaktadır. Uygulamada ortaya çıkan hukuki sorunların çözümü için hızla yapılan yasal değişikliklerin daha önemli sorunların ortaya çıkmasına neden olduğu bilinmektedir’’ dendi. Cinsel suçların failinin de mağdurunun da çocuk olduğu durumlara ağırlık verrilen çalışmanın üç temel unsuru; cinsel dokunulmazlığa karşı suçun failinin çocuk olmasına iliş kin düzenlemeler, cinsel suç mağduru olan çocukların yargılama sırasında ikinci kez mağdur olmasını önleyici tedbirler ve çocukların erken evlendirilmesine karşı düzenlemelerden oluşuyor. Bu çalışma, Kocaeli Barosu, Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği, Adli Tıp Uzmanları Derneği, Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı, Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği, Çocuk Koruma Merkezlerini Destekleme Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Toplum Ruh Sağlığını Geliştirme Derneği, Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği, Türkiye Psikiyatri Derneği, Türk Psikologlar Derneği, Türk Tabipleri Birliği ve Yargıçlar Sendikası’nın katkı ve desteği ile hazırlandı. Yasa teklifi, TBMM, bakanlıklar ve ilgili komisyonlara gönderildi. Teklifte neler var? n Fail yetişkin ise, çocuğa yönelik cinsel davranışlar kamu davası olarak soruşturulacaktır. n Her iki taraf da çocuk ise ve çocuklar akran ise, eylem de cebir, tehdit olmaksızın gerçekleşmiş ise, çocuklara ceza değil, güvenlik tedbiri uygulanacaktır. n Aralarında en fazla üç yaş fark olanlar akran kabul edilmiştir. n Bu suçlara özgü güvenlik tedbirleri özel olarak düzenlenmiştir. n Tedbirin yerine getirilmemesi hali hapis cezasına bağlanmıştır. n Delil sorununa çözüm getirebilmek için, mağdurun ruh sağlığı muayenesinin yaptırılması esası benimsenmiştir. n Duruşmalarda özel tedbirlerin alınması ve duruşmaların kapalı yapılması esası benimsenmiştir. n Çocuğun mağdur olduğu durumların Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bildirilmesi ve tedbir ihtiyacının değerlendirilmesi için Çocuk Hâkimi’ne başvurulması zorunluluğu getirilmiştir. n Evlenme yaşının 18’e çıkarılması öngörülmüştür. n Çocuğun erken ve resmi olmayan biçimde evlendirilmesi suç olarak düzenlenmiştir. haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: SERPİL ÜNAY BARIŞ ŞİİRLERİMDEN TOPRAĞA DÜŞEN  Ona “Haydi   Savaşa” dediler   Başkaca birşey   Söylemediler  Aldılar köyünden   Davulla zurnayla   Geride üç çocuk   Bir eş ve bir ana  Eline bir silah   Tutuşturdular   Ve karşılaştı   Düşman ordular  Vurulup düştü   İlk çatışmada   Göğsünde bir oyuk   Üç delik alnında  “Ey bu topraklar için   Toprağa düşen”   Bir karış toprağın    Var mıydı yaşarken?   BİR MAVİ ÇİÇEK Önce top mermileriyle dövüldü alan Tarandı sonra mitralyözlerle Sonra boğaz boğaza dövüşüldü Ve sonra usulca indi gece Bir mavi çiçek kalmıştı sadece Ama yoktu koklayacak kimse Sabaha karşı dindi iniltiler Yan yana, üst üste yığılı ölüler Ağaçlar devrilmiş, kavrulmuş çimenler Boğulmuş yaşayan ne varsa bu yerde Bir mavi çiçek kalmıştı sadece Ama yoktu koklayacak kimse O sabah yine maviydi gökyüzü Başladı az sonra kuşların türküsü Sabah rüzgârı ne bilsin ölümü Esti durdu kırlarda keyfince Bir mavi çiçek kalmıştı sadece Ama yoktu koklayacak kimse BEBEKLERİN ULUSU YOK  İlk kez yurdumdan uzakta yaşadım bu duyguyu   Bebeklerin ulusu yok   Başlarını tutuşları aynı   Bakarken gözlerinde aynı merak   Ağlarken aynı seslerin tonu   Bebekler çiçeği insanlığımızın   Güllerin en hası, en goncası   Sarışın bir ışık parçası kimi   Kimi kapkara üzüm tanesi   Babalar çıkarmayın onları akıldan   Analar koruyun bebeklerinizi   Susturun susturun söyletmeyin    Savaştan yıkımdan söz ederse biri  Bırakalım sevdayla büyüsünler   Serpilip gelişsinler fidan gibi   Senin benim hiç kimsenin değil   Bütün bir yeryüzünündür onlar   Bütün insanlığın gözbebeği   İlk kez yurdumdan uzakta yaşadım bu duyguyu   Bebeklerin ulusu yok   Bebekler, çiçeği insanlığımızın   Ve geleceğimizin biricik umudu... Öğretmenlikten ihraç, memurluğa devam! Konya’da sosyal medyada beden eğitimi dersinde eşofman giyen öğrencilerin zina yaptığı iması içeren mesajlar paylaşan Ayşe Kemal İnanç Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde görevli felsefe öğretmeni Ercan Harmancı büyük tepki topladı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü, öğretmen Harmancı hakkında geçen yıl aralık ayında soruşturma başlatıp açığa aldı. Soruşturma sonucu oluşturulan rapor Milli Eğitim Bakanlığı’na gönderildi. Milli Eğitim Bakanlığı Ercan Harmancı’nın öğretmenlik mesleğinden ihraç edilip yardımcı hizmetlerde görevlendirilmek üzere memurluk görevine devam etmesi yönünde karar aldı. Harmancı’nın okul ortamında değil, ilçe milli eğitim veya halk eğitimin çeşitli birimlerinde memur olarak görev yapabileceği belirtildi. Harmancı’yı destekleyen Meram’daki Ahmet Naci Gücüyener İlkokulu’nda din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olarak görev yapan Ahmet Fatih Kap hakkındaki soruşturmanın da devam ettiği bildirildi. l DHA Cinsel istismarda mağdurun beyanı esastır Diyarbakır’da, 18 yaşındaki M.A. isimli kız çocuğuna 6 yıl boyunca cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanıp, 25 gün sonra tahliye edilen, yargılandığı 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, mahkeme başkanının şerhine rağmen 2 kadın hâkimin oyu ile 15 yıl hapis cezasına çarptırılan baba M.A. hakkındaki davada gerekçeli karar açıklandı. Kararda, mağdur M.A.’nın, olayın detaylarını anlatması istendiğinde kendisini ifade etmekte zorlandığı belirtilerek, cinsel istismar eylemlerinin özellikle aile içinde olduğu durumlarda ortaya çıkmasının zor olduğu, bu nedenle mağdurun istikrarlı ve benzer beyanlarına itibar edilmesi gerektiği vurgulandı. l DHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear