Catalog

KULTUR Buz Devri bu kez uzayda Türkçe seslendirme kadrosunda Ali Poyrazoğlu, Haluk Bilginer ve Yekta Kopan’ın yer aldıkları ‘Buz Devri: Büyük Çarpışma’ filmi, 15 Temmuz’da üç boyutlu izleme seçeneğiyle Türkiye’de gösterime girecek. Filmin seslendirme kadrosunda Denis Leary, Simon kultur@cumhuriyet.com.tr Pegg, Jennifer Lopez ve Queen Latifah da var. Koordinasyon bahaneSalı7Haziran2016 EDİTÖR: EZGİ ATABİLEN TASARIM: FUNDA YAŞAR ERDOĞDU 15 İzmir şahane! Devlet Tiyatrosu (DT) Genel Müdürlüğü tarihinde bir ilk yaşandı. CO ITI Hırvatistan Başkanı Zeljka Turcinovic imzalı belge tartışma yaratmıştı. Genel müdürlük tarafından her yıl Ankara’da, rejisörler Daha az katılım den dramaturglara, sanatçı SELDA lardan tiyatro müdürlerine GÜNEYSU “Tiyatro yerine gezmeyi tercih ettikleri” gerekçesiy değin geniş katılımlı olarak le Genel Müdür Vekili Ne düzenlenen, bir sonraki dönemin cat Birecik hâlâ eleştirilerin hede repertuvarının belirlendiği koordi finde yer alırken, bu kez de DT yö nasyon toplantısı bu yıl İzmir’de, sı netiminden yine tiyatro camiasın nırlı sayıda tiyatrocuyla yapıldı. İz da çokça tartışılan bir adım atıldı. Devlet Tiyatroları tarihinde bir ilk yaşandı; her yıl Ankara’da yapılan koordinasyon toplantısını Genel Müdür Vekili Necat Birecik, İzmir’e taşıdı... mir’deki toplantının “teamüllere aykırı” olduğu gerekçesiyle Devlet Tiyatroları Sanatçıları Derneği de iki temsilcisini İzmir’e gönderdi. Tartışmalar üzerine Geçen günlerde, UNESCO öncülüğünde, Hırvat Tiyatro Festivali’ne davet edilen DT Genel Müdür Vekili Necat Birecik ile İstanbul DT Müdür Vekili Zafer Kayaokay’ın, “tiyatro etkinliklerine katılmak yerine, yanlarına aldıkları bir rehber ile Zagreb’i gezdiklerine ilişkin” UNES Her yıl Ankara’da düzenlenen koordinasyon toplantısı ilk kez İzmir’de gerçekleştirildi. Genel müdürlüğün “Ankara yerine İzmir’i koordinasyon toplantısının yapılacağı yer olarak tercih etmesi” ve toplantının “geçen yıllara oranla daha az katılımlı sanatçı kadrosuyla yapılması” dikkat çekerken, Cumhuriyet’in edindiği bilgiye göre, toplantıya çağrılmayan tiyatro yönetmeni kadrosunda dikkat çeken isimler bulunuyor. l ANKARA Toplantıya bu yıl az sayıda bölge müdürü katılabildi. Toplantıya katılabilen müdürlerin sadece Antalya DT Müdürü Selim Gürata, Sivas Müdürü Murat Gökçer ve İzmir DT Müdürü Tayfun Eraslan olduğu belirtildi. Tayfun Eraslan, ayrıca, “ilk kez seçimle değil, atama yoluyla bölge müdürüyken, genel müdürün inisiyatifiyle sanatçı temsilciliğine getirilen” bir isim olmasıyla dikkat çekiyor. Eski müdürlere veto Tayfun Eraslan Mustafa Kurt K“zlBdbleÇueüeAaGranmnçndVeğüetvanör)oknerıneğİlk,slmcMElSötumerameau,dnİryüersaühbaadstlranuatkücBtnliKrüreNlbYAe,aşüujaöMrinğikllanskübçesöDeaaniutrtToirni,l,namğettDMroloODu”eğpKüy’TvlilnduusamluMeüern,autnrMtMünıülTyurdu,.iuoayüMsMBrlatrçaaaaüetuatşrlft.ğsdaoKkitCnıısaaraKğuednfBrıuamaııOe“ğr.sKBltıpŞEug,iureaim,rIenrrkşEDtjaü,ıii,glrseİlvBeleKölGheiirrAanraüBdeskiymrnacaeadziplduakbHYeornmsi’aağtori,eztlsadÇıMunaurröraa,nvüönlNvednıgDeşeeaecmCeackeHfnGeaktiAalmetüiaikrsnBrrDiaiEmık”imTnrmYaaaelrGadÇnecüarlirei,l’ıkdmednFSoı’raeimaeiynnlgin“ukliaMfsgabneneeEşinuürmnrPiod’tsydemeaeüilöekmnrVnnmeiüennlear.eoüt”tk,rSledouŞ.fhnenüıBşa’ar,rnuikhullsEiıyüiannirrimotğsedrG(üiNa.T.mgnülaOerlNecat Birecik BaBaZuLa Kazakistan’da BaBaZuLa’nın İsrail konseri: Bir müzik mücadelesi EVRİM ALTUĞ BDS HareketiTürkiye (Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi), dün yayımladığı ‘Açık Mektup’ ile 20’nci yıl Dünya Turnesi’ni halen Kazakistan’da sürdüren ve Almatı’daki ‘Tanrı’nın Ruhu’ festivalinde çalan BaBaZuLa’yı 23 25 Haziran arasında Suriye’nin güneybatı, İsrail’in kuzeydoğu ucunda yer alan Golan Tepeleri bölgesinde yapılacak Sun Beat Festivali’ne katılmamaya çağırdı. Mesajda, “BDS Türkiye olarak, sizi; Roger Waters, Elvis Costello, Santana gibi apartheid (ırk ayrımcı) İsrail’i “eğlendirmeyi” reddeden sanatçıların arasına katılmaya, Filistinlilerin ve Muhalif Yahudilerin se si olmaya, İsrail’in suçlarını aklama çabalarına destek olmamaya ve işgal altındaki Golan’da sahne almamaya davet ediyoruz” denildi. ‘Kirli ve homofobik düzen’ BaBaZuLa ise ‘Müzik susturulamaz’ diyerek, şunu belirtti: “İsrail hükümeti ve davranışlarını onaylamıyoruz. Amerikan, Rus, Çin ve kendi hükümetimizin de pek çok davranışını onaylamıyoruz. Herhangi bir ülkede çalmak, o ülkenin politikalarını desteklediğimiz anlamına gelmez. Bize göre dünyada bozuk erkek egemen, homofobik ve kirli bir düzen hâkim ve demokrasi ile yönetilmiyoruz. Biz bu çarpık düzen ile mücadele etmek istiyoruz ve bu mücadelemiz müzik ile sürecektir. Boykot yalnızca müzikle olmaz, milyarlarca dolarlık silah anlaşması yapan hükümetleri ve firmaları boykot ederek olur. Ayrıca, sahne aldığımız festival kendi ülkelerinin politikalarına muhalif insanlar tarafından düzenlenen bağımsız bir festivaldir. Müzik yalnızca eğlence değildir. İfade özgürlüğü sanatın ve bireyin varlığının anlamıdır. Müziğimizi dinleyenler nasıl bir dünya hayalinde olduğumuzu bilirler. 20 yıldır dünyada 45’ten fazla ülkede konser verdik ve tüm konserlerimizde olduğu gibi gelecekte de barış özgürlük ve eşitlik mesajımızı müzikle vereceğiz!” Bilgi: babazula.com / bdsturkiye.org R‘Nabi Bey’e yazdığımda Milli Eğitim Bakanı’ydı’ efik Erduran, dün bu sayfada yer alan habere kaynaklık eden mektubuyla ilgili yeni açıklamalar yap tı: “Dün karışıklık olmuş. Telefon ettiğinizde o mektubun ‘iki satırlık mektup’ olduğunu düşünmüştüm ama, görü yorum ki sözü edilen mektup çok eski tarihli. Nabi Bey (Avcı), 30 yıllık arkadaşım. Bu, Nabi Bey Milli Eğitim Bakanı iken gönderilmiş bir eposta. Onun benden iste diği şeylere atfen yazılmıştır. Ayrıca buna benzer söy lemleri köşe yazılarımda da yazmıştım. Nabi Bey’in de bana yolladığı epostalar var. Asıl soru, bu epostalar Bakan Bey’in özel kaleminden, Refik Erduran nasıl sızdırılıyor? Necat Birecik’in eline nasıl geçiyor?” l SELDA GÜNEYSU Erduran’a sert yanıt gecikmedi Oyun yazarı Refik Erduran’ın Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’ya pek çok sanatçıyı şikâyet etmek için yazdığı mektubunda adı geçen isimler den Levent Üzümcü, Tiyatro dergisine konuştu. Gazetemizde dün Selda Güneysu imzalı habere konu olan mektupta Erduran, Üzümcü için “şov şampiyonu” diyordu. Üzümcü’nün yanıtı ise şöyle oldu: “Refik Erduran tam teşekküllü tarafsız bir hastanenin hekim heyetinden akıl sağlığının yerinde olduğu Levent na dair bir rapor aldığı takdirde kendisine Üzümcü memnuniyetle cevap vereceğim.” Banksy’den küçüklere ‘ateşli’ sürpriz Dünyanın en ünlü sokak sa dependent gazetesine konuşan okul sözcü natçısı Banksy, sü, Banksy’nin sürpriz İngiltere’nin Bristol yaptığını ve resmi sat bölgesindeki öğren mayacaklarını söyledi. ci evlerinden birine kendi ismi Duvar resminde bir çocuk alev al ni veren bir ilkokula, duvar res mış bir araba tekerleğini çevirir miyle teşekkür etti. Yarıyıl tati ken görülüyor. Banksy okula bı linden dönen Bristol Bridge Farm raktığı mektubunda da “Beğen İlkokulu öğrenci ve öğretmenle mezseniz üzerini boyayabilirsi ri, okullarının duvarında sanat niz. Af dilemek izin istemekten çının son resmiyle karşılaştı. In her zaman daha kolay” yazdı. Cumhuriyet’in katkılarıyla yayımlanmıştır. Soykırım ve ‘Nefret Radyosu’ 20. İstanbul Tiyatro Festivali aranan yönetmenlerinden. “Nef programında yer alan “Mer ret Radyosu”nda, 6 Nisan 1994’te hametliler” Nazilerin gerçekleştir bir Hutu olan Ruanda Başkanı’nın diği Yahudi soykırımı üstünden in uçağının başkent Kigali yakın sanlığı sorgularken, hemen ardından izlediğimiz “Nefret Radyosu” Ruanda’da yaşanan soykırımı irdeliyordu. İmha etmek, yok etmek, katletmek… Avrupa topraklarında Nazilerin büyük bir soğukkanlılıkla ve organize bir biçimde işlediği cinayetler Afrika topraklarında zincirlerinden boşalmış bir biçimde yaşandı. Her iki olayda da dünyanın seyirci kalması üstü örtülen bir utanç tablosu olarak belirleniyordu. Belgesel bir çalışma “Nefret Radyosu”nu belgelerden yola çıkarak yazan ve yöneten Milo Rau İsviçreli bir tiyatro ve sinema adamı. Aynı zamanda, araştırmacı bir gazeteci. 2007’de kurduğu “Uluslararası Siyasi Cinayetler Enstitüsü” araştırmalar, belgesel çalışmalar yapıyor. Rau, irdelediği olaylar (1989’da idam edilen Çavuşesku’ların son saatleri gibi), ortaya attığı tartışmalarla kuşağının larında düşürülmesiyle başlayan Tutsi katliamına yönelik olaylar ele alınıyor. Tabii ki bu olayların Belçika’nın Ruanda’da iki toplumu birbirine düşüren sömürgeci politikalarına uzanan bir geçmişi var ama “Nefret Radyosu”nda, başlangıç noktası olarak, 1994’te 100 gün gibi bir süre içinde bir milyon civarında Tutsi’nin Hutular tarafından yok edilişleri alınmış. Bu soykırımda ılımlı Hutular da aynı şiddete maruz kalıyorlar. Milo Rau, buradan yola çıkarak, ayırımcılığı körükleyen ırkçı bir radyo istasyonu olan RTLM (RadioTelevision Libre des Mille Collines)’nin yaptığı kışkırtıcı yayınlarla halk üstünde nasıl etkili olduğunu gösteriyor. Bu radyonun radikal görüşlü üç yöneticinden biri de İtalyanBelçikalı Georges Ruggiu’dur. Daha sonra, yargılanırken “Raunda halkının ölümü ile RTLM’de sarf ettiğim sözler arasında doğrudan bağlantı olduğunu anladım” diyecek olan bir ırkçı beyaz… Evet, eğitim düzeyi düşük olan bir toplumda, bir reklam kampanyası yapar gibi Tutsiler aleyhine yayın yapan bu radyo etnik nefreti körüklemiş ve ülkede olukla kan akmasına neden olmuştur…Bunca akan kanda kuşkusuz zafiyet içinde olan devlet kurumlarının payı büyüktür. Yüzleşmeler “Nefret Radyosu”nda, kurguda, öncelikle seyirci ile soykırımdan kurtulanlar yüzleşirler. Acılar, şiddet ve “neden?” soruları türlü şekillerde dile gelir. Daha sonra, RTLM’nin yayınları ile şiddetin nasıl körüklendiği, insanların beyinlerinin hamasi söylemlerle nasıl yıkandığı gözlemlenir. Belçika ve Fransa’nın katliamdan sorumlu olan Hutu’lara verdiği destek ayrı bir tartışma konusudur. Birleşmiş Milletler’in (BM) Ruanda’dan çıkması, Amerika’nın suskunluğu ise RTLM’nin böbür lenmelerini daha tırmandıracaktır... “Nefret Radyosu” Tutsilerin silah lı kanadının Kigali’ye girişi ve mah kemelerden alıntılarla sonlanır... Bu, bir bahar havasının işare ti midir? Hayır… Hukuku nasıl işletti ği soru işaretleriyle dolu olan bu mahkemelerde son sözü soykı rımdan kurtulan bir Tutsi söyler: “Hayır, soykırımların son bula cağına inanmıyorum. Bu iğrenç iksv öncü sponsor vailhetişşimeti son keztaşıyıcı görmkonüakşlamaolduğu muzuiksv resmi sponsorlar düşünmüyorum.” Soykırımı irdeleyen ‘Nefret Radyosu’ oyunu İstanbul Tiyatro Festivali’nde gösterildi. İstanbul Kültür Sanat Vakfı, 20. İstanbul Tiyatro Festivali’nin gerçekleştirilmesine büyük destek sağlayan Festival Eş Sponsorları Aygaz, Opet ve Tüpraş’a teşekkür eder. iksv öncü sponsor iletişim iksv resmi sponsorlar taşıyıcı konaklama C MY B