28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 9 Nisan 2016 EDİTÖR: CAN DOKER tasarım: İLKNUR FİLİZ Aydar: ABD arabulucu olsun ABD Ankara Büyükelçisi John Bass’ın yaptığı, “PKK’yi silah bırakmaya çağırıyoruz” çağrısını değerlendiren KCK’nin Avrupa sorumlularından ve kapatılan DEP eski Milletvekili Zübeyir Aydar, “Barış ve diyalog çağrılarına kıymet veriyoruz. ABD arabulucu olsun, bizi ve Türkiye’yi yeniden bir masada bir araya getirsin. Sorunlarımızı konuşalım, biz buna hazırız” dedi. KCK Yürütme Konseyi Üyesi, DEP eski Milletvekili Zübeyir Aydar, Amerika’nın Sesi Radyosu Kürtçe servisine konuştu. ABD Ankara Büyükelçisi John Bass’ın “PKK’ye silah bırakmaya çağırıyoruz” çağrısını değerlendiren Aydar, “Barış ve diyalog çağrılarına kıymet veriyoruz. Ama bu so run sadece açıklamalarla çözülmüyor. Şiddetin sonuçlanmasını ve sorunun diyalog ile çözülmesi çağrısını yapıyor ama bu sorun tek taraflı değil, iki taraflı bir sorundur. Bir taraf biz, diğer taraf Türkiye devletidir. Daha önce de Amerikalı yetkililerin savaşın durdurulması ve tarafların masaya gelmesi konusunda çağrıları vardı. Biz bu tür çağrıların iki taraflı olmasını istiyoruz. Eğer Türkiye devleti hazır ise biz de hazırız” diye konuştu. ‘Türkiye’yi ikna etsin’ Zübeyir Aydar, John Baas’ın Ankara’da olduğunu ve Türkiye ile Ankara’nın ilişkilerinin çok iyi olduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir masa kursunlar biz iki taraf bu masaya oturalım. Amerika bu konuda arabulucu olsun. İki tarafı yan yana getirsin biz o masada konuşalım. Biz ABD’nin arabuluculuğunda bir diyaloga hazırız. Çatışmaların durdurulması iki taraflı olsun ve diyaloglar da çözüme yönelik olsun. Çatışmanın sorumlusu biz değiliz. Bir yıldır sayın Öcalan ile görüşmeleri kesen ve çatışmaları başlatan Türkiye devletidir. Amerika’nın Türkiye’yi ikna etme imkânları vardır. Biz bugün yaşananları kabul etmiyoruz. Biz sorunun çatışma ve savaş ile çözmek istemiyoruz. Bu Türkiye’nin tercihidir, biz de buna sonuna kadar direneceğiz. Bu çatışmaların zararlarını biliyoruz ama başka çaremiz yoktur.” Zübeyir Aydar DİYARBAKIR’IN TARİHİ İLÇESİ ÇATIŞMALARIN ARDINDAN YERLEBİR OLDU Umudunu kaybeden Sur travmayı atlatacak mı? Operasyonun ardından sokağa çıkma yasağı 130. gününe girdi. Sur halkı yaralarını sarmaya çalışırken sivil toplum örgütleri destek oluyor Diyarbakır’ın tarihi Sur ilçesi çatışmaların ardından neredeyse yerle bir oldu. 103 gün sü ren operasyonun ardından süren soka ğa çıkma yasağı 130. gününde. 4828 ai lenin zorunlu olarak göç ettiği Sur’da, 2 bin esnaf iş yapamaz hale geldi, en az 10 bin kişi işsiz kaldı. 1990’lı yıllarda çatışmalardan ka çarak geldikleri Sur’dan 2. veya 3. kez göç etmek zorunda kalan vatandaş lar evlerine dönmeyi bek MAHMUT lerken kamulaştırma ka ORAL rarıyla evleri ellerinden alındı. Evlerini, işlerini, yakınlarını ve hayata dair umutların kaybeden Sur halkı yaralarını sarmaya çalışıyor. Diyarbakır Büyükşe hir Belediyesi ve sivil toplum örgütle ri, ekonomik, sosyal ve psikolojik destek sunmaya çalışıyor. Acı bilanço Güneydoğu Anadolu Bölgesi Belediyeler Birliği (GABB), Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi (DBB) ve Sur Belediyesi’nin oluşturduğu ortak kriz masası verilerine göre, 4 bin 828 aile çatışmalar nedeniyle Sur’dan zorunlu olarak göç etti. Kentteki iş çevrelerinin saptamalarına göre Sur’da 2 bin kadar esnaf iş yapamaz duruma geldi, 10 bin kişi de işsiz kaldı. Eğitim ve sağlık hizmetleri de ağır yaralı. Sur’daki 14 okulda bulunan 10 binden fazla çocuk ya okulu bıraktı ya da ilçe dışındaki başka okullara taşınmak zorunda kaldı. Psikolog Mahmut Pakdemir, yaşanan travmanın etkilerinin çocuklar ve kadınlarda daha derin olduğunu vurgulayarak, “Çok öfkeli ve tedirgin hale geldiler” dedi. Zor günler geçiren Sur halkı, operasyonların bittiğine dair açıklamaların ardından evlerine dönmeyi beklerken, Bakanlar Kurulu’nun 21 Mart Nevruz günü aldığı acele kamulaştırma kararı ile şaşkına döndü. Karar sonrasında Sur’a kamyonlar ve iş makineleri girmeye başladı. Kamyonlar, Sur’da yıkılan binalardan aldıkları molozu, Dicle kıyısında, üniversite arazisine yığmaya başladı. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, kamulaştırma kararı ile ilgili olarak açıkladığı plan ise kimseyi tatmin etmedi. Sur’daki zorunlu göç ve uzun süren çatışmaların yarattığı travmanın etkilerinin atlatılması kolay olmayacak. Bu çerçevede Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, kimi siyasi parti ve meslek kuruluşları ile Sur mağdurlarına hem hukuki hem de psikolojik ve sosyal destek sunuyor. Sur’un zorunlu göçerlerinin evlerine yardım paketleri götürülüyor, o sırada sosyal çalışmacılar da özellikle kadınlar ve çocuklarla birebir ilgileniyor. Belediye Sur’daki insani yıkımın tam olarak tespit edilmesi için bir de anket çalışması başlattı. Belediye ayrıca açacağı bir stantla kamulaştırma ile ilgili olarak hal olayların Etkileri ortaya çıkıyor Sur’da yaşanan travmada acil müdahale gerektiren sürecin aşıldığını, artık bu aşamada travmanın etkilerinin ortaya çıktığı döneme girildiğini kaydeden Psikolog Mahmut Pakdemir, “Sur’da çatışmalar bittiğine göre oradan çıkan insanların evlerine, mekânlarına yeniden dönmeleri lazım. Evet belki evleri yıkılmış olabilir ama o evin yerine aynı çevrenin olduğu, aynı ailelerin, bireylerin oturacağı yeni mekanların ikame edilmesi gerekir. Çünkü travma dediğimiz şey insanların düzenini bozan, onları yerinden eden ve süregelen yaşamlarını altüst eden olaylar ve durumlardır. Üsten indirgemeci yaklaşımlarla ‘Biz bunu yaparsak iyi olacak’ ya da onları TOKİ gibi bir hayata sürüklemek, başka yerlere göndermek, travmanın etkisini daha fazla artırır” dedi. ka hukuki destek vermeyi de tasarlıyor. Travmanın etkilerinin çocuklar ve ka dınlarda daha derin olduğunu vurgulayan Psikolog Mahmut Pakdemir, “Çocuklarda 3 aya yakın bir sıkıntı hali, kabuslar, flashbackler, somatik tepkiler, okula gitmek istememek gibi durumlar görülüyor ise aileler devlet hastanelerine ya da bu konuda çalışan sivil toplum kuruluşlarına başvurabilirler. Çok öfkeli ve çok tedirgin hale geldiler. Çünkü engellenen çocuk öfkeli olacaktır. Tiyatro sinema ya da oyun atölyeleri gibi alanlar, yaratılabilir” dedi. l DİYARBAKIR Erdoğan da katıldı ‘Dokunulmazlık’ AKP’de kriz çıkardı Şehit Binbaşı Ahmet Karaman’ın Pendik’teki cenaze törenine Erdoğan da katıldı. Şehitlere son görevPendikDumankayaCamii’ndekinamazınardındanşehit,annesininyanınadefnedildi. 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün uzun süre yakın koruma ekibinde yer aldığı Özel Harekât Bomba Uzmanı Salih Taç (41), Erkan Başpehlivan (36) ve Bingöl Emniyet Müdürlüğü Özel Harekât Şube Müdürü Zafer Kurt (43) için ikindi namazına müteakip Ankara Kocatepe Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Namaz öncesi protokol şehit ailelerine taziyelerini sundu. Cenaze namazının ardından helallik alınıp dua edildikten sonra şehit polisler mesai arkadaşlarının omuzunda tekbirler getirilerek cenaze aracına konuldu. Törenin ardından Salih Taç, Gölba şı Şehitliği’ne, Erkan Başpehlivan ve Zafer Kurt ise Karşıyaka Mezarlığı’na götürülerek defnedildi. Nusaybin’de şehit olan Binbaşı Ahmet Karaman için de İstanbul Pendik’te cenaze töreni düzenlendi. Karaman için Pendik Dumankaya Camii’nde ikindi vakti düzenlenen törene Cumhurbaşkanı Erdoğan da katıldı. Şehit Binbaşı’nın cenazesi vasiyeti üzerine Tepeören Mezarlığı’nda annesinin yanına defnedildi. Nusaybin’de şehit olan Özel Harekât Emniyet Amiri Doğan Sakarya da Manisa’da defnedildi. l Yurt Haberleri EMİNE KAPLAN Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ısrarları üzerine Başbakan Ahmet Davutoğlu, Meclis’te fezlekesi bulunan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasını öngören anayasa değişikliği için harekete geçti, ancak parti içinde çok sayıda parti yöneticisi ve milletvekilinin anayasa değişikliğiyle ilgili çekinceleri bulunuyor. Parti kulislerinde, şu değerlendirmeler yapılıyor: n Referanduma gidilecek mi?: Partinin anayasa değişikliği önerisini MHP destekleyebilir, ancak her iki partinin milletvekili sayısı 367’ye yetmiyor. Genel kuruldaki oylama sırasında 330 ile 367 arasında kalınırsa referanduma gidilmesi gerekecek. n Böyle bir ortamda referanduma nasıl gidilecek?: Eğer Cumhurbaşkanı, referanduma götürürse halk destekler, bunun dönüşü zor olur. Referanduma gidilmesi süreci daha da uzatacaktır. Bunun yerine AnayasaAdalet Karma Komisyonu çalıştırılmalı. n HDP’liler istifa edebilir: Bölge halkında HDP’den bir kopuş var. Eğer HDP’lilerin dokunulmazlıkları kaldırılırsa tekrar geri dönüş olur. Anayasa değişikliği olmaz ve karma komisyonda yalnızca HDP’lilerin dokunulmazlıkları kal dırılırsa istifa etme yoluna gidebilirler. HDP’nin mağduriyet edebiyatı yapmasının önüne geçilmesi için istifalar kabul edilmeyebilir. Eğer ısrar ederlerse o zaman istifaları kabul edilir, bu durumda ara seçim gibi bir zorunluluk doğar. n Öneride sakatlık var: Anayasa değişikliği olsa bile hukuken sıkıntılı bir yönü var. Yasalarda yapılacak değişiklik geriye işletilemez. Burada da öyle bir açmaz var. Diyelim ki anayasa değişikliği yapıldı, dokunulmazlığı kaldırılan birisi çıkar, “Karma komisyonda savunma hakkım vardı, elimden alındı” der ve dava açarsa iş çok farklı bir boyuta gidebilir. n Reddedilirse Meclis’in itibarı zedelenir: Halkın beklentisi, yalnızca bazı HDP’lilerin dokunulmazlığının kaldırılması, tüm milletvekilleriyle ilgili bir talep yok. Eğer anayasa değişikliği reddedilirse, Meclis’in itibarı zedelenir. “Milletvekilleri, kendilerine gelince dokunmuyor” algısı olur. n Neden tüm dosyalar?: Dokunulmazlık konusu sadece HDP’li milletvekilleri için tartışılırken, tüm milletvekillerine yayılmasına gerek yoktu. Paralelle mücadele hâlâ sürüyor ve yargıda tam olarak temizlenmiş değil. Paralel hâkim ve savcıların, en basit suçları içeren dosyalarda bile siyaseti zorlamayacağının garantisi yok. l ANKARA haber 11 Kalp krizi geçiren asker şehit oldu Hakkâri Şemdinli’de 34. Hudut Tugay Komutanlığı’nda görevli Piyade Er Bayram Barmak, önceki gece aniden rahatsızlandı. Hastaneye kaldırılan Barmak’ın kalp krizi sonucu yaşamını yitirdiği belirlendi. Van Jandarma Filo Komutanlığı’ndaki törenin ardından Barmak memleketi Ordu’nun Akkuş ilçesinde toprağa verildi. Nusaybin’deki operasyonlar sürerken seyir halindeki zırhlı araca, PKK’liler tarafından roketatarlı saldırı düzenlendi. Saldırıda 4 asker yaralandı. Tunceli’de F16’larla PKK’ye operasyon Tunceli’nin Kutuderesi Vadisi Zel Dağı eteklerinde PKK’ye yönelik operasyonlar sürüyor. PKK’lilerin mağaralarda gizlendiğinin tespit edilmesi üzerine operasyora F16 savaş uçakları da katıldı. Malatya Erhaç Havaalanı’ndan kalkan 2 adet F16 savaş uçağı, akıllı mühimmat kullanarak PKK’lilerin saklandığı mağaraları vurdu. Hakkâri’nin Yüksekova ilçesi kırsalında da önceki gün PKK mağaraları ve mevzileri F16’lar tarafından vurulmuştu. Gaziantep’te polis kıyafetleri çalındı Türk Polis Teşkilatı’nın kuruluşunun 171’inci yıldönümünün kutlanacağı yarınki tören öncesi, Gaziantep’te dün akşam saatlerinde iş kıyafetleri imalatı yapılan işyerinden 6 polis tören kıyafeti çalındı. Yapılan ihbar üzerine polis ekipleri harekete geçti ve çalışma başlattı. Polis ekiplerine telsiz aracılığıyla sık sık uyarı yapıldı. 6 kıyafetin çalındığı hatırlatılarak, sahte polislere karşı dikkatli olunmasına yönelik uyarı anonsları yapıldı. Cizre’de aileler yardım bekliyor Şırnak’ın Cizre ilçesinde 79 gün süren sokağa çıkma yasağı ve operasyonların ardından ilçede büyük tahribat yaşanırken, mağdurlara yardım için kampanya başlatıldı. Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin başlattığı kampanyada gönderilen yardımlar ilçe halkına ulaştırılıyor. Nusaybin, Silopi, İdil ve Şırnak’taki operasyonlar nedeniyle buralardan da binlerce insanın Cizre’deki yakınlarının yanına yerleştiği belirtilerek, ilçe nüfusunun 250 bine ulaştığı ifade edildi. Kampanyanın başından bu yana ilçedeki 40 bin aileden yaklaşık 25 bin ailenin yardıma ihtiyacı olduğu belirtildi. KCK basın davası temmuza ertelendi Çoğunluğu gazeteci olan 46 sanıklı KCK basın davası, eksik savunmaların tamamlanması amacıyla 15 Temmuz’a ertelendi. İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya, gazetecilere destek için Haber Nöbeti ekibi de katıldı. Gazetecilerin avukatlarından Fevzi Çelik, özel yetkili mahkemeler döneminde yapılan soruşturma ve kovuşturmaların hukuka aykırılığının AYM kararlarıyla tespit edildiğini anımsatarak, “Bu dosya ile ilgili de AYM başvurumuz var. Karar gelene kadar yargılamaya ara verilsin” dedi. Mahkeme duruşmayı erteledi. Kazanhan davasında 3 boyutlu inceleme Şırnak’ın Cizre ilçesinde öldürülen 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’la ilgili davaya dün devam edildi. M.N.G önceki duruşmalarda verdiği ‘Nihat’ın masum bir çocuk olduğunu ve kasıt gözetmeden ölümüne neden olduğuna’ yönelik ifadelerini tekrarladı. Mahkeme ‘iz’ incelemesinin yapılması ve 3 boyutlu canlandırmayla rapor hazırlanması isteğini kabul ederek duruşmayı 3 Haziran’a erteledi. Eskişehir’den bir kişinin, dava dosyasına da konulan Cumhurbaşkanlığı Halkla İlişkiler Başkanlığı’na yaptığı başvuruda sanık polis M.N.G’nin onore edilmesini isteyen dilekçesi de okundu. Esra bebek sessizce toprağa verildi Şırnak’ın Silopi ilçesinde pazartesi gecesi 1 polisin şehit olduğu, 4 polisin yaralandığı saldırının ardından sokağa çıkma yasağı ve operasyonlar sürüyor. Çarşamba günü yaşamını yitiren 2’si kadın, 2’si çocuk 8 sivilden 2 yaşındaki Esra Şalk, önceki gece Silopi Asri Mezarlığı’nda toprağa verildi. Şalk ailesi dışında kimsenin katılmasına izin verilmedi. Gar şüphelisi ehliyet çıkarırken yakalandı Ankara’da 10 Ekim’de gerçekleştirilen ve 103 kişinin hayatını kaybettiği saldırıyla ilgili Bingöl’de ehliyet başvurusu yaparken Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan şüpheli Mehmedin B, Ankara’da çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine yollandığı bildirildi. Mehmedin B’nin, şüpheli Yunus D’den ele geçen dijital verilerin incelenmesi sonucu “Ömer Hattap” kod adlı kişi olduğu tespit edilmiş ve 13 kişiyle birlikte arama kararı çıkartılmıştı. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear