Catalog

SAYFA CUMHURİYET 25 AĞUSTOS 2013 PAZAR kultur@cumhuriyet.com.tr 16 KÜLTÜR Diren Robinson! Beyoğlu’nun simgelerinden Robinson Crusoe Kitabevi’ni yaşatma kampanyasına yazarlardan destek Kültür Servisi 1994 yılında “duvarlar boyunca kitap” sözünden yola çıkılarak kurulan ve çoktandır Beyoğlu’nun simgelerinden biri olan Robinson Crusoe Kitabevi, yaşadığı ekonomik sıkıntıyı aşmak amacıyla “önce öde sonra al” kampanyası başlattı. Bu kampanyayla kitabevi sahipleri, okurlarını, içinde sonrasında harcanmak üzere bakiye bulunan RobKart’lardan edinmeye çağırıyor. Mimarisi Han Tümertekin’e, logo tasarımı Bülent Erkmen’e ait olan, kapı numarasından hareketle namı diğer Rob 389, pek çoklarının aksine, kitap satış mağazasından çok kütüphane görünümü taşıyor. Kitabı ön plana çıkaran, “hediyelik eşya” karmaşasından uzakta, içinde dolaşırken kulağınıza “iyi” müziğin çalındığı, sade, her ayrıntısı özenle düşünülerek kurulmuş bir mekân burası. Edebiyat eserleri ve albümlerinin yanı sıra, tüm sanat dallarına ait yabancı dillerdeki kitapları raflarında bulunduran kitabevi, okurlara yurtdışından kitap getirtme olanağı da sunuyor. Ne var ki sahip olduğu ayrıcalıklara karşın, Robinson Crusoe bugün ayakta kalma mücadelesi veriyor. Kitabevinin sitesindeki çağrıda “Beyoğlu’nda son yıllarda yaratılan ve acımasızca sürdürülen inşaat ortamının olumsuzluklarına karşın, kiralar ve diğer giderlerin artmaya devam ettiğine” dikkat çekilerek Robinson Crusoe’un kurulduğu günden bu yana gerçekleştirdiği projelerle bir vakıf gibi çalıştığı, ‘Yıldız ile Haldun’ aynı sahnede u Robinson Crusoe Kitabevi, yaşadığı ekonomik sıkıntıyı aşmak için “önce öde sonra al” kampanyası başlattı. Pek çok yazar imza günleri ve açıklamalarıyla kampanyaya destek verdi. Yekta Kopan, “O romanın kahramanı yıllarca adadaki vahşi doğaya nasıl direndiyse Robinson Kitabevi de direnir” dedi. Kültür Servisi Yıldız Kenter ile Haldun Dormen ilk kez birlikte aynı oyunda rol alacak. “Yıldız ile Haldun” adlı oyunda iki usta oyuncunun unutulmaz oyunlarından sahneler de yer alacak. Sadece 6 yıl Dormen Tiyatrosu’nda birlikte çalışan Kenter ile Dormen, daha önce hiç aynı sahneyi paylaşmamıştı. “Yıldız ile Haldun” adlı oyun, 15 Kasım’da Zorlu Center’da sahnelenmeye başlayacak. Son başvuru 31 Ekim’de Kültür Servisi Gazeteci, yazar Naim Tirali’nin adını yaşatmak ve gelecek kuşaklara kendisinin öykücülük anlayışını tanıtmak amacıyla verilen Naim Tirali Öykü Ödülü başvuruları 31 Ekim’e dek yapılabilir. Öykü ödülü, Naim Tirali adına ailesi tarafından her yıl Naim Tirali’nin doğum günü olan 25 Aralık tarihinde veriliyor. Naim Tirali Öykü Ödülü, 1 Ekim 201231 Ekim 2013 tarihleri arasında yayımlanmış öykü kitapları içinde seçici kurulun belirlediği esere veriliyor. Doğan Hızlan başkanlığındaki seçici kurul ise şu isimlerden oluşuyor: Semih Gümüş, Yekta Kopan, Prof. Dr. Cevat Çapan, Oktay Akbal, Nursel Duruel, Dr. Emine Tirali. Başvurular 31 Ekim akşamı saat 17.00’ye kadar, her kitaptan 7’şer adet olmak üzere şahsen veya posta yoluyla yapılabilir. Yayınevleri de kendi yayınlarını aday gösterebilirler. (Başvuru için adres: Türk Dili Dergisi, Mühürdar Cad. No: 101 Kat 2 Daire: 5 34710 Kadıköy/İSTANBUL Telefon: 0 216 330 31 21) NAİM TİRALİ ÖYKÜ ÖDÜLÜ “tıpkı Markiz ya da Emek Sineması gibi yitirildiğinde farkına varılacak değerlerden biri olduğu” belirtiliyor. “Kültür varlığı nedir” diye sorulan duyuruda, edinilecek RobKart’larla “kültür varlığının geleceğini korumanız altına gireceğini hatırlatmak isteriz” deniliyor. Kitabevinin çağrısı şimdiden karşılığını buldu. Ayşe Kulin, Ahmet Ümit ve Buket Yazarlardan imza günü imzalayacak. Ümit, Twitter hesabında “Bu sadece imza etkinliği değil, kitapçı dostlarla dayanışma” derken, birçok sanatçı da aynı sosyal paylaşım sitesinde destek mesajları yayımladı. Yazar Hakan Bıçakçı, herkesi dünyanın en güzel kitapçılarından Robinson Crusoe 389’a destek olmaya çağırarak, ilk iş olarak gidip kartını alacağını söylerken yazar ve seslendirme sanatçısı Yekta Kopan “Geldim, Robinson kartımı aldım bile. Biliyoruz, direnmek zor. Ama o roman yıllarca piyasaya, o romanın kahramanı yıllarca adadaki vahşi doğaya nasıl direndiyse Robinson da direnir” diyor. Edebiyat eleştirmeni ve NotosKitap’ın yayın yönetmeni Semih Gümüş de desteğini şöyle dile getiriyor: “Notos, Beyoğlu’nun yaklaşık 20 yaşındaki kitapçısı Robinson Crusoe 389’u zor durumdan çıkarmak için desteğini veriyor.” Uzuner destek olmak için kitabevinde imza günü düzenleyecek. İlk olarak Ayşe Kulin dün okurlarıyla buluştu. Ahmet Ümit yarın, Buket Uzuner ise 28 Ağustos’ta Robinson Crusoe’da kitaplarını Yinon Muallem Rast Ensemble ‘Funky Dervish’ (Ahenk Müzik) BİLGİ EĞİTİM VE GALATA FOTOĞRAFHANESİ Uzmanlardan basın fotoğrafçılığı Haber Merkezi Bilgi Eğitim ve Galata Fotoğrafhanesi işbirliğiyle İstanbul Bilgi Üniversitesi Santral Kampusu’nda “Basın Fotoğrafçılığı Sertifika Programı” başlıyor. Program, 22 Eylül2 Şubat tarihleri arasında her pazar 11.00 ile 18.00 arasında gerçekleştirilecek. Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Alper Kırklar, Business Week Fotoğraf Editörü Cevahir Buğu, Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Delizia Flaccavento, Halkla İlişkiler Uzmanı Gülşah Durak, Reuters Türkiye Bürosu Fotoğraf Editörü Murad Sezer, sanatçı Sevgi Ortaç, Fotoğraf Vakfı ve Galata Fotoğrafhanesi Kurucusu Yücel Tunca gibi uzman isimlerin eğitim vereceği program herkese açık olacak. Programı’a katılım ücreti 3.000 TL olarak belirlenirken Bilgi Üniversitesi mezunlarına yüzde 20 indirim uygulanacak. (Ayrıntılı bilgi 0 216 411 06 88 ve 0 532 261 64 35 telefon numaraları ve www.citipr.com adresinden alınabilir.) Bugüne kadar pek çok badire atlatan heykelin 1964’te başı çalındı ve yeni bir baş yapılmak zorunda kalındı. 1998’de ise başı ikinci kez kopartılıp götürüldü, ancak hırsızlar bu kez başı bir süre sonra geri verdiler. Kopenhag’ın simgesi ‘Küçük Denizkızı’ heykelinin 100. yılı kutlanıyor Başına gelmedik kalmadı Kültür Servisi Danimarka’nın başkenti Kopenhag’daki ünlü “Küçük Denizkızı” heykeli 100 yaşında. “Küçük Denizkızı”nın 100. yaşı Danimarka’da ve dünyanın çeşitli kentlerinde pek çok etkinlikle kutlanıyor. Adını Danimarkalı masal yazarı Hans Christian Andersen’in aynı adlı masalından alan bronz heykel, Paris’in Eyfel Kulesi ve Londra’nın saat kulesi Big Ben gibi Kopenhag kentinin simgesi olmuş, 1913 yılından bu yana milyonlarca turisti kente çekmişti.“Küçük Denizkızı” heykeli bugüne kadar pek çok badire atlattı. 1964’te heykelin başı çalındı ve yeni bir baş yapılmak zorunda kalındı. 1984’te heykelin kolu kopartıldı. 1998’de ise başı ikinci kez kopartılıp götürüldü, ancak hırsızlar bu kez başı bir süre sonra geri verdiler. Politik eylemciler tarafından pek çok kez boyanmasının ve üstüne sloganlar yazılmasının yanı sıra, 2006’da Uluslararası Kadınlar Günü’nde heykelin eline yapay bir penis takıldı. 2010 yılında ise “Küçük Denizkızı”, denizler aşarak, Şanghay Dünya Fuarı’ndaki Danimarka pavyonunda sergilendi. “Küçük Denizkızı”nın Şanghay’da bulunduğu günlerde, Çinli çağdaş sanatçı Ai Weiwei heykelin Kopenhag’daki yerinde bir enstalasyon gerçekleştirdi. Ünlü heykelin öyküsü, Carlsberg biralarının sahibi Carl Jacobsen’in, 1909’da Andersen’in masalından uyarlanan bir balede ünlü balerin Ellen Price’ı Küçük Denizkızı rolünde seyretmesiyle başladı. Tutkulu bir sanat koleksiyoncusu olan Jacobsen, Kopenhag Kraliyet Tiyatrosu’nda izlediği baleden o kadar etkilendi ki, heykeltıraş Edvard Eriksen’e yaptırdığı “Küçük Denizkızı” heykelini kente armağan etti. ‘Arka Pencere’ 200. sayısını kutluyor İstanbul’un İsrail Kültür Ataşesi Yinon Muallem, ama işini masa başından ibaret gören bir bürokrat değil, çünkü kendisi aynı zamanda vurmalı çalgılar çalan deneyimli bir müzisyen. Çalışkanlığını da eklemeliyiz, zira “Funky Dervish” Yinon’un altıncı albümü. İlk beşe göre farkı şurada: Eskileri kadar mistik ve etnik değil “Funky Dervish”. Müzikal sınırları daha geniş bu çalışmanın, eskiye oranla. Piyano, trombon, trompet, asma davul gibi çalgı zenginliğinin rolü var bunda, şüphesiz; arada çınlayan caz, rock ve funk tınılarını da unutmayalım tabii. Parçaların müzikal eksenini ise proje topluluğunun adından anlaşılacağı üzere Rast makamı oluşturuyor. Ayrıca daha fazla vokal var ve bol konuklu. Bunlardan birkaçı gitarcı Cenk Erdoğan, kanuni Mümin Sesler, Udi Haig Yazdjian, klarnetçi Hüsnü Şenlendirici… İkisi (Emannuel Mann imzalı “Gipsy Soul” ve Nahum Nardi bestesi “Turkish Rabbit”) hariç tüm besteler Yinon’a ait. Yinon’un şimdiki zaman kipine ait tüm eğilimleri benliğinde taşıyor bu albüm. Gezdiği ülkeler, okuduğu kitaplar, dinlediği müzikler ve etkisinde kaldığı ruh halleri; ruhsal ve bedensel bir yolculuk. Çok renkli, derin, fikri ve zikri yerli yerinde bir albüm “Funky Dervish”. Terence Blanchard “Magnetic” (Blue Note) nKültür Servisi Her cuma yayımlanan haftalık online “film kültürü dergisi” Arka Pencere 200. sayısını kutluyor. Yeni sayıda “Geçmişin Sırları” (The Company You Keep), “Uçaklar” (Planes), “Bu Aşk Fazla Sürmez” (I Give It A Year), “Şeytan Tohumu” (The Possession) ve “Büyükler 2” (Grown Ups 2) filmlerinin eleştirileri yer alıyor. Tunca Arslan, “Aşktan da Üstün” köşesinde Alfred Hitchcock’un “Rebecca”sını ele alıyor. ‘Sanat TIR’ı Yollarda’ nKültür Servisi “Sanat Tırı Yollarda” projesi kapsamında kültürsanat etkinlikleri izleyiciyle buluşacak. Sanat tırı, 15 Eylül’e kadar Adıyaman, Mardin, Diyarbakır, Gaziantep, Şanlıurfa, Kahramanmaraş gibi pek çok yere “sanat” taşıyacak. Projesi, Adana Büyükşehir Belediyesi ve Altın Koza Film Festivali işbirliğinde gerçekleşiyor. Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi ‘Şapkadan Caz Çıktı’ nKültür Servisi 23. Akbank Caz Festivali kapsamında “Şapkadan Caz Çıktı” başlıklı bir atölye çalışması düzenlenecek. 2526 Eylül 14.00’te İstanbul Moda Akademisi’nde gerçekleştirilecek. Katılımcılar, caz ikonlarının kullandığı, swing ekolü kostümlerinden hareketle saç aksesuvarları ve minyatür şapkalar tasarlayacak. Ajda Pekkan’la ‘yıldızlı geceler’ Kültür Servisi Ajda Pekkan 5 Eylül’de Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde sevenleriyle buluşacak. Ajda Pekkan, konserinde son albümden ve eski albümlerinden sevilen parçalarını seslendirecek. “Turkcell Yıldızlı Geceler” konser dizisi kapsamında, 67 Eylül’de Sezen Aksu, 9 Eylül’de Kardeş Türküler, 18 Eylül’de Lisa Stansfield, 19 Eylül’de Nilüfer, 21 Eylül’de de İlhan İrem konser verecek. ‘Avrupa Polisiye Kurgu Ödülü’ n Kültür Servisi “Polisiye Kurgu” alanına odaklanan “Mord am Hellweg Festivali” kapsamında verilen “Avrupa Polisiye Kurgu Ödülü” için Türkiye’den Celil Oker jüri üyesi seçildi. 2002’den bugüne iki yılda bir kez düzenlenen festivalde bugüne kadar Fred Vargas, Henning Mankell, Hakan Nesser gibi pek çok isme ödül verilmişti. Festival 2014 sonbaharından 7. kez düzenlenecek. Diskografisinde yirminci satıra adını yazdıran “Magnetic”, trompetçi Terence Blanchard’ın Blue Note’a dönüş albümü. Albümdeki müzisyen zenginliği, fikir bolluğu, doku zenginliği ve müzikal renk çeşitliliği olarak yansıyor dinleyiciye. Burada yer alan tüm müzisyenler Blanchard’ın müziği için büyük şans; özellikle 10 yıldır çaldığı çapraz ritim ustası davulcu Kendrick Scott ve göz kamaştırıcı piyanist Fabian Almazan. Diğerleri de modernist virtüöz; tenor saksofoncu Brice Winston, 21 yaşındaki basçı Joshua Crumbly. Basçı Ron Carter, saksofoncu Ravi Coltrane ve gitarcı Lionel Loueke ise birkaç parçada misafir. Tabii ki, hepsinden öte bir de ezgilerindeki cesaret, melodilerindeki iç hoplatan duygu, armonisindeki zekâ ile göze batan Blanchard’ın kendisi var. Art Blakey ve Miles Davis’ten öğrendiklerini büyük bir incelikle sentezlemeye devam ediyor. Bu da onu günümüzün en önemli cazcılarından biri yapmaya yetiyor. Utangaç senkoplar, minik elektronik dokunuşlar, sofistike bir lirik hatta sahip besteleriyle ideal bir postbop modal caz örneği “Magnetic”. Metropol büyüklüğünde ve karmaşasında bir albüm. Birinci sınıf bir iş; şu ana kadar çıkanlar arasında, yılın en iyi albümüne en yakın aday. muratbeser@muratbeser.com