25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 MAYIS 2012 PERŞEMBE 16 SPOR BORDOMAVİLİLER TÜRK TELEKOM ARENA’DA GALATASARAY’LA BERABERE KALDI Zirveye Trabzon ayarı GALATASARAY: 0 TRABZONSPOR: 0 STAT: Türk Telekom Arena HAKEMLER: Tolga Özkalfa (3), Cem Satman (4), Volkan Narinç (4) GALATASARAY: Muslera (6), Eboue (6), Semih (6), Ujfalusi (6), Hakan (5), Engin (6) (dk. 84 Sabri), Selçuk (7), Melo (5) (dk. 66 Baros 5) , Emre (5) (dk. 62 Aydın 5), Elmander (6), Necati (5) TRABZONSPOR: Tolga (7), Celustka (6), Giray (6), Mustafa (5) (dk. 46 Glowacki 5), Cech (5) (dk. 79 Henrique), Colman (6), Zokora (6), Serkan (5), Alanzinho (5), Olcan (7) (dk. 87 Aykut), Burak (5) SARI KARTLAR: Selçuk, Melo, Engin, Hakan, Elmander (G.Saray); Burak, Serkan, Cech, Olcan, Tolga Fotoğraflar: FATİH ERDOĞDU SÜPER FİNAL PUAN DURUMU TAKIM O G.SARAY 4 F.BAHÇE 3 TRABZON 4 BEŞİKTAŞ 3 G 2 3 1 B 1 1 M 1 2 3 A 7 6 3 1 Y 4 2 6 5 P AV 46 3 43 4 32 3 28 4 ELEŞTİRİ METİN TÜKENMEZ Bu mu Büyük Maç? 90 DAKİKA OSMAN KORKMAZEL Hayret ki Hayret! Taksim’e yürüyüş mü yoksa TFF’nin aldığı şok karar mı tribünleri tenhalaştırdı bilemem ama bu görüntü G.Saray’ın takım bütünlüğünü ve yüksek dozlu futbolunu özellikle ilk 25 dakika fazlaca etkiledi. İsteksiz gibiydiler; bazı oyuncuların ‘zombileşme’ durumu da vardı. Fatih Terim bunun farkına hemen vardı ve önce öndeki Necati ile Elmander’i haşladı sonra hepsini. Ritimli futbolu sünepe oyuna döndürürsen kuşkusuz ilk tepkiyi hocandan görürsün. Trabzonspor, Burak’ın ilk onbire katılımıyla G.Saray kalesini sıkça ziyaret etti. Fırsat kaçırdılar mı? Sayılır; Burak ilk yarının bitimine az bir süre kala (Semih’e yüklenmesi pek de faul kokmuyor) o golü atabilse G.Saray soyunma odasına boynu bükük de gidebilirdi. Bakar mısınız; hala ev sahibinin gol girişiminden bahsetmiyorum. Yok ki... Melo’nun cılız şutu; Engin’in bodoslama rakip savunmanın içine dalışı var. Pardon; bir de Necati Elmander ikilsinin kapışması! Fatih hoca, ikinci yarı bu ikilinin arasına Baros’u da soktu. Aydın ayrı bir itici güçtü. Dört forvet, riskin âlâsı. Selçuk ile Engin’in imanı gevremeye başladı; yırtınıyorlardı nafile. Forveti besleme kapasiteleri de giderek zayıflıyordu. Orta bölge hangar gibi açılmıştı. Trabzonspor oluk oluk akmaya başladı G.Saray kalesine. Şenol Güneş hamlelerini yapıyordu yapmasına da, o da Terim gibi verim alamıyordu oyuncularından. Saman alevi görüntüsüydüler. Onların da gol atmaya mecali kalmamıştı. Üç gün öncenin süper futbolu bu kadar kısa zamanda nötrleşir mi, oluyor işte. Burası Türkiye futbol günü gününe uymuyor. Bırakın Trabzonspor’u, yere göğe sığdıramadığımız G.Saray bile tel tel dökülebiliyor. Dün akşam Ali Sami Yen Futbol Alanı’nda oynanan G.Saray Trabzonspor karşılaşmasına bir büyük maç denilebilir mi? Ya da bu oyunun şampiyonluk için son karşılaşmalarından biri olduğuna kim herhangi bir futbolseveri inandırabilir? Zaten tribünler de yarı yarıya boş. Nasıl olmasın? Bir ay içinde oynanacak 18 büyük maçı, henüz bir futbol ülkesi olmayan Türkiye’de kim kaldırabilir? Bunu da geçelim bir hafta içinde iki büyük maçı kaç kişinin bütçesi kaldırabilir? Ortada üst düzey bir futbol olsa insanlar bütçelerini zorlayabilir. Ama ne gezer? Ülkenin en iyi futbolunu oynayan G.Saray’ın futbolcuları tek bir gol durumu yaratmak bir yana rakip ceza alanı çevresinde bir yaratıcı pas dahi veremiyorlar. Kos koca 45 dakikalık bölümde iki takımın bulduğu gol durumu bu devrenin sonlarına doğru Burak Yılmaz’ın Semih Kaya’ya faul yaparak topu kazandığı pozisyon. Hepsi bu... Ama bakın bugün medyaya. İki takımın, kimsenin birbirini rahatsız etmediği boş alanlarda yaptığı hiçbir değeri olmayan, futbol dilinde adına salt ‘top dolaştırmak’ denilen top al vermeleri pas olarak değerlendirecekler, sayı da 300 ila 500 arasında değişecek. Gören de bu takımların birbirlerini son yıllarda gençlik arasında pek tutulan deyimle ‘pas manyağı’ yaptığını sanacak. Denilebilir ki, iki takım da ilk yarıda birbirlerini denediler, ölçtür, biçtiler, tarttılar... Yani güçlerini göstermediler. Doğuda gürültü çıkartıp, batıda kazanmak ister gibi bir strateji geliştirdiler. Çinli genaral Sun Tzu’nun savaş sanatını futbol alanında uyguladılar. Ama ne gezer? Çünkü ikinci yarıda da üstlenilen görevlerde bir değişiklik yok. Belli ki G.Saray Selçuk İnan kaynaklı bir duran top golüne bel bağlamış, onu bekliyor, beklerken de ortalamanın üzerine çıkamıyor hiçbir futbolcu. İkinci yarıda sarı kart sayısının artması mücadelenin yoğunlaşmasından çok yeterince kıvamında olmayan bedenlerin bilinçsiz tutumlarıyla ilintili olsa gerek. Fatih Terim’in oyuna Baros ve Aydın Yılmaz’ı oyuna alarak dört forvete dönmesi ve savunmayı da gerektiğinde Ujfalusi ve Semih Kaya ile kontrol etmesi maçı mutlaka kazanmak amaçlı bir değişiklikti. Ama dün akşamki genel takım başarım gücü göz önüne alındığında bu oyundan bir yengi edinme olasılığı azdı. Oyunun son bölümlerinde Trabzonspor’un 10 futbolcuyla savunma yapmaya çalışıp bunu başaramaması ilginçti. Daha ilginci ise Trabzonspor’un son dakikalarda atamadığı pozisyonlardı. ELEŞTİRİ DEMİRÖREN’İ DEVİRME PLANI ? Trabzonspor Başkanı Sadri Şener, G.Saray maçı sonrasında yaptığı açıklamada Haziran’da TFF için seçim kararı aldırmak istediklerini belirterek “Ünal Aysal ile görüştük ve bu fikre vardık. İbrahim Yazıcı ve Recep Mamur da bizimle birlikte hareket edecek. 118 imza yetiyor ve bunu çok rahat toplarız. Alt liglerde çok Karadeniz takımı var. Bu kararı aldık. Haziranda mali genel kurulda seçim kararı alırız. Bu yönetime destek verdiğimiz için pişmanız. Bize sorup bir şey yapmadılar” dedi. OĞUZ TONGSİR Sevinen F.Bahçe Oldu HAKEM GÖZÜYLE MUHİTTİN BOŞAT Faul kararlarında ve disiplin uygulamalarında oldukça tutarsız olan ve önemli hatalar yapan Tolga Özkalfa oyun genelinde kötü bir yönetim gösterdi. Selçuk’un, sportmenlik dışı bir şekilde Burak’ı tutarak düşürdüğü pozisyonda bu oyuncuya sarı kart göstermeyerek hata yaptı. Elmander’in Giray’a yönelik kayarak ve kontrolsüz sert faulu nedeniyle İsveçli oyuncuya sarı kart göstermeliydi. İlk yarının son anlarında Galatasaray ceza alanı dışında Burak ellerini ve ayağını kullanarak Semih’e faul yaparak düşürdü ve topu alarak kaleci ile karşı karşıya kaldı, pozisyonun gol olmaması hakem adına büyük bir şanstı. Galatasaray ceza alanı içinde Semih’in Olcan’a yaptığı faullu müdahale için Trabzonspor lehine penaltı kararı vermeyerek oyunun sonucunu etkileyen çok önemli bir hata yaptı. SelçukColman mücadelesinde Selçuk’a, SerkanMelo mücadelesinde Sekan’a gösterdiği sarı kartlar gereksizdi. Cech’in Selçuk’a yönelik sakatlamaya yönelik sert faulu için sarı yerine kırmızı kart gösterebilirdi. Ulfalusi’nin Burak’a yapmış olduğu sert ve kontrolsüz faul için bu oyuncuya sarı kart göstermeyerek hata yaptı. luşa ve Arena’da yayıncı kuru TFF’ye öfke vardı. TERIM: Ya sabır diyorum! CUMHUR ÖNDER ARSLAN G.Saray’ın sahasında Trabzonspor’la berabere kaldığı karşılaşma sonrasında Sarı Kırmızılıların Teknik Direktörü Fatih Terim maçın hakemi Tolga Özkalfa ve yardımcılarına ateş püskürdü. Yönetimiyle G.Saray tribünlerinin de büyük tepkisini çeken Özkalfa’yı karşılaşma bitiminde giriş tüneli önünde bekleyen Terim’in hakemlere “Aferin oğlum, akşam çok büyük övgü alırsınız. Türk futbolunun anasını ağlattınız. Böyle devam edin” dediği duyuldu. Terim ilk yarının bitiminde de soyunma odasına yönelen Tolga Özkalfa’ya büyük tepki gösterdi. Fatih Terim, karşılaşma sonrası TFF’yi ağır bir dille eleştirirken “Sezon sonu, kurumlar, kişiler ve strateji hazırlayanlar hakkında konuşacağım, söylemek istediğim tonlarca şey var ama söyleyemiyorum. Şimdilik sadece ‘Ya Sabır’ diyorum. TFF sezon sonu ceza verebilecek mi? Futboldan başka her şeyle uğraşıyoruz. Kulüplerin deklerasyonlarını okuyorum. Normalde ceza vermeleri lazım ama verebilirler mi? Veremezler. Hadyi biz de yardım edelim, yardım etmeye çalışıyoruz. Bir G.Saraylı olarak çok üzgünüm. İşin başka boyutlarıyla ilgilenmekten sahaya inemiyoruz. Ben zor sabrediyorum ama sabrediyorum. G.Saray şampiyonluğun en büyük adayı. Bu sezon bu takımda olduğum için pişman değilim. Ama ‘Burnunuzdan getirdiler’ mi derseniz, evet getirdiler. Napalım bazılarına göstereceğiz” diye konuştu. Bu sezon uygulanan yeni statüye de göndermelerde bulunan Fatih Terim, “Hemen hergün yeni bir gündemle uyanıyoruz. Şu anda kalan 2 maçımız var ancak bu bizim tahminimiz. Bir bakarsınız ‘Hatır Kupası’ adıyla 3 maç daha çıkarırlar” dedi. TFF’nin 58. maddede yaptığı değişiklik için “Para, şike işte 58. madde”, “Şampiyonluğu erteleyebilirsiniz ama şampiyonu değiştiremezsiniz” yazılı pankartlar açıldı. G.Saraylı taraftarlar, TFF’yi istifaya çağırırken, Yıldırım Demirören için “Yeter Yıldırım Demirören”, “Yıldırım Demirören F.Bahçe’ye başkan olsana” şeklinde tezahüratlar yaptı. Maç öncesi TFF’nin Süper Final için düzenlediği kareografi taraftarlarca ıslıklarla uzun süre protesto edildi. Sarı Kırmızılılar, karşılaşmanın 58. dakikasında 58. madde yönelik tezahüratlarla tepkilerini dile getirdi. G.Saray’ın bu sezon Türk Telekom Arena’da yaptığı maçlarda düzenlenen, ‘Efsaneler Anılıyor’ organizasyonunun Trabzonspor karşılaşmasındaki konuğu Tugay Kerimoğlu oldu. Futbolun dünü yok, bugünü var. 4 gün önce Avni Aker’de Trabzonspor’a dört gol atan Galatasaray, dün gece aynı rakibinden şampiyonluk yolunda büyük bir çelme yedi. Kıran kırana, tempolu bir karşılaşma izledik. Oyunun geneline bakarsak galibiyeti kaçıran taraf ev sahibi Galatasaray oldu ama kalede Muslera olmasaydı Trabzonspor sahadan galibiyetle bile ayrılabilirdi. Siz futbolun kaderine bakın ki, Trabzonspor’un Arena’dan çıkardığı puana en çok sevinen, Trabzonspor’la yıldızı bir türlü barışmayan Fenerbahçe oldu. İlk 15 dakika hariç Galatasaray sahanın mutlak hakimiydi. Ancak ne var ki, Melo’nun, Necati’nin, Emre’nin gününde olmaması, Sarı Kırmızılıların kolunu kanadını kırdı. Oyunu kanatlara açmamakta ısrar eden Galatasaray, GirayMustafa(sonra Glowacki)’nın üstüne oynadı. Böylece Trabzonspor’un işi daha da kolaylaştı. Sonrasında da her zamanki gibi Burak’ı topla buluşturmak istediler. Ne var ki Semih, Burak’la iyi boğuştu. Onun dışında kimse bu savaştan galip çıkamazdı. İkinci yarıda ev sahibinin baskısı iyice arttı. Trabzonspor ise iyice sahasına kapandı. Galatasaray orta sahası ilk yarıda olduğu gibi oyunu gene kanatlara yayamadı. Eğer Fatih Terim bu dakikalarda Riera’yı oyuna alsaydı, dengeler değişebilirdi. Ama Terim, tercihini forveti kalabalık tutmaktan yana kullandı. Elmander ile Necati’nin arasına Milan Baros’u yerleştirdi. Ama bu değişiklik, Galatasaray’ın hücumlarını doldurboşalt futboluna çevirdi. Ve maç kaçan goller arasında sona erdi. Kısacası Galatasaray iyi değil ama üstün olan taraftı. Trabzonspor da deplasmanda daha iyi oynadığını bu maçta bir kez daha kanıtladı. Bakalım kalan maçlar bize daha neler gösterecek? ELEŞTİRİ ARİF KIZILYALIN Güneş ve Terim’in Söyleyemedikleri Şenol Güneş’ten büyük isyan Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş, “Futbolun olması için adaletin ve barışın olması gerekiyor. Tehlikeli bir gidişat var. Biz yeneriz, G.Saray yener ama kitleleri tahrik eden bir anlayışla bir yere varamayız. Güneydoğu sorununu çözemediğimiz için ne hale geldiğimizi görüyoruz. Bu gidiş iyi gidiş değil” dedi. Güneş, F.Bahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman’ın açıklamalarına ise sert tepki gösterdi. Güneş, “Onun konuşması önemli değil. Onu konuşturan ve onu destekleyen önemli. Ben onların isimlerini verebilirim. ‘Trabzonspor maç sattı’ deniyor. Geçen hafta gelmedi de şimdi teşvik primi mi geldi. Bunu kim diyor; yetkili adam diyor, suçlayıp çekip gidiyor. Kitleler bana ‘hesap soralım, adalet için kan dökelim’ diyor. Bu insanlar ve toplum aptal değil. Bu ligin buzdolabına konması gerekiyor. Kemal Kapulluoğlu ve Şekip Mosturoğlu benim işime son verdiklerinde aynı tepkiyi gösterdim. Aykut Kocaman’ın özür dilemesini beklemiyorum. Çünkü onu bilerek yapıyor. İnsanlar ayrışıyor artık. Suçlular cezasını çekecek, çekmediği sürece bunlar böyle devam edecek. Hukuken aklanabilirsiniz ama vicdanen aklanamazsınız. Hukuğun gücü değil, gücün hukuku var. Geçen 45 yılıma üzülüyorum. Keşke serseriler ahlaksızlar olsaydık. Şu an çok daha tehlikeli durumdayız” diye konuştu. SİVAS İBB’YE TESLİM SİVAS: 1 İBB.: 2 STAT: 4 Eylül (Sivas) HAKEMLER: Suat Arslanboğa (5), Erdinç Sezertam (5), İsmail Şencan (5) SİVASSPOR: Korcan (7), Uğur (3), Rajnoch (4), Murat (5), Ziya (5), Kıvanç (4) (dk. 67 Faty 3), Cerny (5), Erman (4), Grosicki (5) (dk. 46 Kadir 4), Pedriel (7) (dk. 90 Mehmet Nas), Eneramo (5) İBB.: Oğuzhan (7), Rızvan (6), Mahmut (5), Metin (6), Gökhan (5), Efe (5) (dk. 73 Serhat), Cihan (5) (dk. 66 Tevfik 5), Holmen (7), Tom Da Silva (7) (dk. 83 Ekrem), Doka (7), Webo (7) KIRMIZI KARTLAR: Dk. 41 Uğur (Sivas), dk. 74 Mahmut (İBB) GOLLER: Dk. 3 Pedriel, dk. 61 Doka, dk. 90+1 Webo Sarı Kırmızılı taraftarlar tribünde Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören’e büyük tepki gösterdi. Tribünlerde C MY B C MY B Arena’da 58. madde öfkesi Maç biteli birkaç dakika olmuş. Hakem Tolga Özkalfa ve yardımcıları başları önde tünele giriyorlar. Galatasaray soyunma odasının önüden ‘kalın’ bir ses, “Aferin, yaranırsınız artık akşam televizyonda birilerine.. Türk futbolunu böyle perişan ettiniz...” diyor öfkeyle. Tanıdık bir ses, ama yüzünü göremediğim için, ‘şuydu, buydu’ diyemiyorum. Aradan yine bir 45 dakika geçiyor, Trabzon Teknik Direktörü Şenol Güneş basın toplantısında ‘yakıyor’ geçiyor etrafı. Türk futbolundaki aşırı kirlenmeye getiriyor lafı. İsim veriyor arada ama söylemek istedikleri boğazında düğümleniyor. Hemen ardından bu kez Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, medyanın karşısında. Hakemle ilgili bir soruya, “Aslında söyleyecek çok şeyim var. Ama sırf hakemlerle ilgili değil” yanıtını veriyor. Yutkunuyor, devam ediyor: “2 maç kaldı. Eğer 2 maçın ardından da yetmez 3 maç daha oynayacaksınız demezlerse 180 dakika sonra konuşacağım. Hem kişilere, hem kurumlara laflarım olacak, ağır laflarım olacak. Bu ligin bu hale gelmesini planlayanlara, bu işin stratejistlerine...” Evet, hem Şenol Güneş, hem de Fatih Terim’in sözleri irdelenmeli. Şenol Hoca aşağı yukarı kimleri hedef gösterdi belli. Ama Fatih Hoca ‘sistemi’ eleştirdi. Daha doğrusu Türk futbolunu ‘resmen’ ve ‘perde arkasından’ yönetenleri. Bir anlamda Galatasaray tribünlerine açılan, yayıncı kuruluş aleyhindeki pankartların ‘dili’ olmuştu Fatih Terim, söyleyemediği sözlerle... Özellikle, maç bitimindeki öfkeli sesin Fatih Hoca olduğunu varsayarsak, “Aferin akşam yaranırsınız birilerine” lafı, “Heyecan nasıl sürerse sürsün de” diyenlere verilen bir tepkiydi. Maç mı? Galiba mental ve fiziksel yorgunluk artık kendini gösteriyor. Bu kez de Galatasaray’ın başına geldi. Sahadaki 11’in ayağında sanki stres prangaları vardı. Geçen haftaki Trabzon maçında oynayan, koşan, pres yapan takım gitmiş, topu ayağına dolaştıranlar gelmişti. Final pasları verilemedi, son vuruşları yapılamadı. Ön plana çıkan isim var mıydı? Açıkçası yoktu. Hatta Selçuk, Elmander, Emre gibi geçmişi aratanların sayısı çoktu. Galatasaray’ın tek şansı oyuna tempo kazandırmak olabilirdi ama o da hakem Tolga Özkalfa’nın garip düdüklerine ve kartlarına takıldı. Oynamak isteyen takımı frenlemişti, Oğuz Sarvan döneminin ‘gözde’ hakemi. Trabzonspor ise direndi. Onlar da top oynamadılar. Sadece kalelerini yüreklice savundular. Alanzinho bulduğu topları değerlendirebilse maçın rengini değiştirirdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear