25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 13 MART 2012 SALI 12 çıktığında yine kıyamet kopmuştu. ABD’li asker daha önce Irak ve Afganistan’da birkaç kez görev yapmıştı. Amerikan basınında Afganistan’daki üslerde görevli askerler arasında çeşitli üzücü ruhsal fganistan; Zangebad’da 40 olayların yaşandığı, intiharlara bin askerin bulunduğu en sıkça rastlandığı, gerilimsiz gün büyük Amerikan üssünde geçmediği sürekli olarak görevli bir asker önceki gün, bildiriliyor. gece saat 3’te dışarı çıktı. Bir ??? km. ötedeki Afgan köyüne gitti. Karzai, askerin kendilerine İlk eve girdi. Silahını ateşledi. verilmesi için gösteri yapan 11 kişiyi öldürdü. Üzerlerini Afgan halkına “soğukkanlı battaniyelerle örttü. Evi ateşe olunmasını, soruşturmanın verdi. İkinci eve geçtiğinde sonucunun beklenmesini” orada 4, üçüncü evde ise 1 isteyen bir konuşma yaptı. kişiyi aynı biçimde öldürdü. Benzeri açıklamalar daha önce Dokuzu çocuk, üçü kadın olmak üzere toplamda 16 kişinin de olmuştu. Bu kez de Obama, Karzai’ye canına kıydı, beş kişiyi de “Trajik olay nedeniyle başsağlığı” yaraladı. ABD’li asker döndüğü diledi, “ABD ordusunun Afgan üssünde tutuklandı. halkına saygısının dışında gelişen ??? bu olaydan dolayı özürlerini” 20 Şubat’ta Afganistan’da bildirdi. Obama daha önce de Amerikan askerleri Bagram özür dilemişti. kentinde 30 kadar “Kuran” Bakalım bu son olaydan sonra yakınca kıyamet kopmuştu. Afganistan’da neler yaşanacak? Afganlar sokağa dökülmüştü. ??? Afganistan ve ABD yönetimleri arasında, yabancı askerlerin ülkeden çekilmesi konusunda görüşmeler yapılıyordu. Aralarında Türk askerlerinin de bulunduğu Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’ne (KAAÖ) bağlı yabancı birliklerin 2014’te tümden Afganistan’dan çekilmesinde görüş birliğine varılmıştı. Afganistan’da bir Amerikan askeri Bir zamanlar Ruslar da yoksul Afgan halkına ABD Başkanı Barack Hussein yardıma gitmiş, ancak Obama, Afganistan Devlet Afganistan’daki ulusalcılık ve Başkanı Hamid Karzai’den özür dinsel güçlerin etkisiyle dilemiş, sorumlular hakkında arkalarına bakmadan ülkeyi terk gereken kovuşturmanın etmek zorunda kalmışlardı. yapılacağını söylemişti. Bakalım Afganistan’a barış, Ama başta Taliban olmak huzur, kalkınma getirmek için üzere Afganlar bu özrü kabul etmeyince çıkan çatışmalarda 30 ABD ordusu odaklı KAAÖ ülkeyi hangi koşullarda terk edecek ve Afgan ve 6 Amerikalı ölmüştü. Bu olaydan önce, 11 Ocak’ta, sonrasında Afganistan’da nasıl üç Amerikan askerinin bir siyasal ortam ortaya çıkacak? öldürdükleri Taliban militanlarının Bu ortam başta Pakistan olmak cesetleri üzerine işediklerini üzere komşu ülkeleri nasıl gösteren bir video kaydı ortaya etkileyecek? DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr Afganistan’da ABD askerinin 16 sivili katletmesi işgal karşıtı sesleri yükseltti Afganistan’da Kıyamet! A Kandahar sabrı taşırdı Dış Haberler Servisi Afganistan’ın Kandahar vilayetinde önceki gün bir ABD askerinin evleri basarak 9’u çocuk 16 sivili katletmesinin ardından Afgan parlamentosu yabancı güçlere karşı sabrın tükendiği mesajı verirken Taliban intikam çağrısı yaptı. Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai olayı “suikast” olarak tanımladı ve “affedilemez” ifadesini kullandı. 5 kişinin de yaralandığı olayla ilgili olarak Karzai, ABD’den açıklama istedi. Afgan parlamentosu saldırganın Afganistan’da kamouyuna açık yargılanmasını talep etti. Parlamentonun kararında yabancı güçlerin ülkede işledikleri suçlara atıfta bulunularak “sabrımız tükendi” denildi. Aşiretlerin ihtiyar heyetleri de ABD askerlerinin evlere gece yarısı baskınlarını derhal durdurmasını istedi. 2014’te bu ülkedeki birliklerini çekme planları yapan ABD Başkanı Barack Obama Karzai’yi arayarak büyük üzüntü duyduğunu söylerken sorumluların bir an önce bulunması konusunda gerekenin yapılacağı sözü verdi. Geçen ay bir ABD üssünde Kuran yakılmasının ardından misilleme olarak saldırılar düzenleyen Taliban’dan ise intikam tehdidi geldi. Örgüt açıklamasında “Amerikan vahşilerinin kanlı ve insanlık dışı bir suç işlediğini” belirtti. NATO’dan yapılan ilk açıklamada Amerikalı bir askerin gözaltına alındığı ancak olayda yaralı olmasına karşın can kaybı bulunmadığı öne sürülmüştü. Sabaha karşı düzenlenen saldırının meydana geldiği yere giden gazetecilerin ve görABD askerinin sabaha karşı üssünden çıkıp, Afgan sivilleri evlerinde katlettiği belirtiliyor. NATO ilk açıklamasında saldırıda ölenler olduğunu reddetse de halk aralarında çocukların da bulunduğu cansız bedenleri basına gösterdi. (EPA) SABIKA DOSYASI KABARIK BİRLİK aldırının faili olarak gösterilen askerin bağlı olduğu Kandahar yakınlarındaki ABD üssünün adı daha önce de şiddet olaylarında geçmişti. Washington’daki LewisMcChord üssündeki Stryker Tugayı’ndan buraya giden 4 askerin Kahdahar’da 2010 yılında silahsız 3 kişinin öldürülmesiyle bağlantılı olarak cezaevine gönderildiği kaydedildi. Askerler Afgan sivilleri hedef alan “ölüm timi” kurmak, cinayetler sonrasında çatışma izlenimi vermek için cesetlerin yanına silah bırakmakla suçlanıyor. LewisMcChord üssü “kötü ünü” ile tanınıyor. Irak’a birlik gönderen üsteki askerler çok sayıda suça karışmışlar. tehdit ediyor, helikopterle gece baskınları yapıyorlar.” Katliamdan sonra birliğine döndüğü söylenen askerin kimliğine ilişkin resmi açıklama yapılmazken bazı kaynaklar gözaltındaki saldırganın 38 yaşında evli ve 2 çocuklu olduğunu duyurdu. Askerin 3 kez Irak’ta bulunduğu, Afganistan’da ise ilk görevinde olduğu belirtildi. Almanya Başbakanı Angela Merkel dün bu ülkeye sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi. Mezarı Şerif’teki Alman askerlerini ziyaret eden Merkel’in NATO’nun 2014’te tümüyle bu ülkeden çekilme yönündeki adımının gerçekleşemeyebileceğine yönelik sözleri dikkat çekti. S gü tanıklarının ifadeleri sonrasında ise ittifak katliamı doğrulamıştı. NATO’dan bir komutan Panjwai bölgesindeki üsten yaklaşık 500 metre uzaklıktaki Balandi ve Alkozai köylerini bir ABD askerinin bastığını ve sivillere ateş ettiğinin belirlendiğini söyledi. Alkozai köyünden bir görgü tanığı ise askerin herkesin uykuda olduğu saatte köydeki üç farklı eve girerek ateş açtığını belirtti. Bazı bölge sakinleri 2 km’lik mesafe bulunan evlerdeki cinayetlerin tek bir asker tarafından gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığı düşüncesinde. Bazıları birçok yerden silah sesleri duyduklarını, iki grup ‘Tek bir asker yapmış olamaz’ ABD askeri gördüklerini anlatıyor. Saldırıda yaralanan bir çocuk saldırının bir grup asker tarafından düzenlendiğini, askerlerin evlerini basarak tüm ailesini uyandırdığını ardından ateş açtıklarını söyledi. ABD’li yetkililer soruşturmanın sürdüğünü ancak olayın bir asker tarafından yapıldığı düşüncesinde olduklarını belirtti. Bazı kurbanların cesetlerinin ateşe verildiği, en az 3 çocuğun başlarına kurşun sıkılarak katledildiği savunuldu. AP ajansının haberinde katliamda 2 yaşındaki bebeğini yitiren bir kadının şu ifadelerine yer verildi: “Bu çocuk Taliban mı? Burada Taliban yok. Amerikalılar bizi her zaman köpeklerle Clinton gelebilir Kofi Annan’la Başbakan Erdoğan’ın Başbakanlık yeni binada gerçekleştirdiği görüşme yaklaşık 1 saat sürdü. Suriye Dostları Toplantısı’nın ikincisi olan İstanbul ayağının ayrıntıları da netleşmeye başladı. Toplantının 2 Nisan’da yapılması öngörülüyor. Toplantıya ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın da gelmesi bekleniyor. (Fotoğraf: AAKAYHAN ÖZER) MOSSAD’ın eski patronundan İran uyarısı: Sivas’ta 35, Uludere’de 34 Ölü! Kaçak suçluların “zamanaşımından” yararlanıp yararlanamayacakları bugün Ankara’da belli olacak. ??? Hakkâri Uludere’de 28 Aralık 2011’de aralarında çocukların da bulunduğu 34 “kaçakçı”, PKK’li “terörist” sanısıyla öldürüldü. Başbakan’ın eşi Emine Erdoğan ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin geçen hafta Uludere’ye giderek, ölenlerin ailesine baş sağlığı dilerken ağladılar. Kaçakçıların ailelerine devletin tazminat ödeyeceği açıklandı. ??? Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Sivas olayının kaçak katillerin suçları konusunda “zamanaşımı” olup olmadığına bugün karar verecek. HSYK Başkanvekili İbrahim Okur NTV’ye verdiği demeçte, bir anlamda “ihsası reyde” bulunarak şöyle dedi: “Sivas davasında 5 sanık hakkında zamanaşımı doluyor. 4 sanık hiç yakalanmamış, öteki sanık serbest bırakılmış. Sivas davasında söz konusu sanıklarla ilgili zamanaşımının sonuna gelindiği görülüyor. Aslında bu davada zamanaşımı uzamış. Bu saatten sonra yapılacak fazla bir şey yok.” Bu olay “cinayet” değil, “insanlık suçu”… Türkiye 2005’te “insanlık suçunda zamanaşımı olamayacağı” ilkesini kabul etmişti. Bu ivas’ta 2 Temmuz 1993’te S 35 aydın Madımak Oteli’nde yakılarak öldürüldü. nedenle 12 Eylül 1980 darbesini yapanlardan Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın “insanlık suçu” işledikleri gerekçesiyle “zamanaşımı” olgusunu dışlayıp dava açılmıştı. Madımak sanıkları bu süre boyunca neredeydiler? Biri Polonya’daydı. Adalet Bakanlığı bu kişinin istemini geç yapınca Varşova’da serbest bırakıldı. Aralarından biri askere gitti. Ötekisi polise başvurup ehliyet aldı. Bir tanesi cezaevi yerine, nikâhlanıp gerdeğe girdi. Bu kişiler 19 yıldır görmezden gelindi. Çünkü onların avukatları CHP’nin açıkladığı listedeki şu kişilerdi: Hayati Yazıcı, Kemal Kurt, Zeyid Aslan, Ali Aşık, Halil Ürün, Hüsnü Tuna, Mehmet Ali Bulut, Bülent Tüfekçi, Celal Mümtaz Akıncı, Mevlüt Uysal, Nevzat Er, Reşat Yazak… Kim bunlar? Hepsi AKP milletvekili! ??? Dünyanın neresinde görülmüş bir devletin çatışmada öldürülen “kaçakçıya” tazminat ödediği? Başta “eroin ve silah” olmak üzere o sınırda “akaryakıt, sigara, içki” kaçakçılığı yapanları bir yana bırakın… O ülkenin 17 askerini o yörede öldüren, sınırı aşan teröristlere yataklık yapanların ayaklarına kadar giden bir Başbakan’ın eşi ile devleti temsil eden bir bakanın özür dilemesi dünyanın neresinde görülmüştür? Sivas’ta da 35 can, Uludere’de de 34 can… Ama bu iki olaya bir iktidarın değişik yaklaşımı ilginç değil mi? ‘İsrail vurursa yıkıma uğrar’ Dış Haberler Servisi İsrail gizli servisi MOSSAD’ın eski şefi Meir Dagan, İran’ın saldırısına vereceği karşılığın İsrail’e “yıkım” getireceğini ileri sürdü. Dagan, İran’a karşı yapılacak bir operasyonun adı geçen ülkenin nükleer bomba edinmesini engellemeyeceğini de iddia etti. Amerikan CBS televizyonuyla yaptığı söyleşide İran’a yapılacak bir saldırının “bölgesel savaş”a yol açacağını kaydeden eski MOSSAD şefi, “Savaşın nasıl başladığı bilinir, ama nasıl sona ereceği bilinemez” şeklinde konuştu. CBS’den Lesley Stahl’ın İran’a ne zaman saldırılabilir sorusunu yanıtlarken “İsrail’in çok ciddi bir durumla karşı karşıya olabileceği” yanıtını veren Dagan, ülkesinin yakın bir zamanda İran’a yapacağı önleyici bir saldırıya karşı olduğunu da vurguladı. MOSSAD’ı on yıl boyunca yönetmiş olan Dagan, İran’a bir askeri operasyon zamanının henüz gelmediğini ifade ederek İsrail’in bir saldırı için üç yıl kadar daha bekleyebileceğini belirtti. Dagan, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın, tamamen kendi akılcılıklarına benzemese de “akılcı bir lider olduğuna inandığını” vurgulayarak “İran’ın akılcılığı Batı tarzı bir akılcılık değil, eylemlerinin tüm sonuçlarını hesaplıyor. Samimiyetle bedel ödeyebilirler. Bu nedenle projelerinde çok dikkatliler ve hiç acele etmiyorlar” dedi. İran’a bir askeri müdahale yapılması yerine, Batı tarafından rejim değişikliği yönünde çalışmalar yapılmasını tercih ettiğini de dile getiren ve kendi “görevlerinin” de İran rejimine muhalefet edenlere yardım etmek olduğunu belirten Dagan, ABD Başkanı Barack Obama’nın, İran’ın nükleer faaliyetlerini durduracağına inandığını da ifade etti ve “Başkan Obama’ya güveniyorum” diye konuştu. Suriye’yi konuştular ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski BM Genel Sekreteri ve BM ve Arap Birliği’nin Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan, Suriye ve Katar’daki görüşmelerin ardından Ankara’ya geldi. Kofi Annan, Ankara’da ilk olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüştü. Görüşmenin ardından Kofi Annan ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, aynı araçla Başbakanlık’tan ayrıldı. Annan, tüm dünyanın çok yakından izlediği Şam’da umutlu olduğunu belirtirken kan akmasına son vermek için “somut” öneriler sunduğunu anlattı. Buna karşın Annan, henüz bir mutabakat sağlanmadığını da kabul etti. Esenboğa Havaalanı’nda da gazetecilerin sorularını yanıtlayan Annan, “Kolay olmayacak, zaman alacak. Umuyoruz ki çok fazla vakit almayacak çünkü artık daha fazla sürmesine izin veremeyiz bu durumun ve bir günde çözülecek değil elbette” ifadelerini kullandı. HUMUS’TA 57 KİŞİ DAHA ÖLDÜRÜLDÜ Dış Haberler Servisi Suriyeli muhalifler, yönetim yanlısı güçlerin Humus kentinde önceki gün 57 kişiyi öldürdüğünü duyururken devlet medyası da ölümleri doğruladı, ancak “silahlı teröristleri” sorumlu tuttu. Suriye Genel Devrim Konseyi, Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlem ve Yerel Koordinasyon Komiteleri gibi muhalif kuruluşların bildirdiğine göre öldürülenler arasında kadın ve çocuklar bulunuyor. Suriye Genel Devrim Konseyi, Humus’ta bazı kadınlara tecavüz edildikten sonra kadınların çıplak olarak sokaklara bırakıldığını, tutuklu merkezlerinde kızların tecavüze uğradığını da öne sürdü. VEFAT Bursa Barosu’nun çok sevilen eski başkanlarından, 60’lı yıllarda TİP Bursa İl Başkanı, tutarlı, yiğit ağabeyimiz Artık Kuran Türkçe mi? Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkan Yardımcısı Cemal Uşak “Anadilde eğitim hakkının herhangi bir koşula bağlanmaksızın tanınması gerektiğini” savunmuş! Vakfın adına bakınca Abant’ta yapılan bir toplantıda Türkiye’de içerideki gazetecilerin özgürlüğünün tartışıldığını sanmıştım! Oysa Uşak, konuşmasında özetle şöyle buyurmuş: “Türkçe gibi Kürtçe, Ermenice, azar günkü Hürriyet’te ilginç P bir haber vardı! Fethullah Gülen’in onursal başkanı olduğu Rumca da Allah’ın ayetlerindendir. Kutsal kitap Kuran’a göre dillerin ve renklerin çeşitliği Allah’ın ayetlerindendir. Allah’a iman ediyorsak, onun ayet olarak ifade ettiği farklı dillere de saygı duymak ve onların yaşaması için her türlü zemini sağlamamız gerekir.” Sayın Uşak’ın bu sözlerini yüzde 100 destekliyorum. İnşallah Diyanet İşleri Başkanlığı, Allah’ın bu ayetlerinden ders alır, bundan sonra Türkçe konuşan halkımıza Kuran ile ezanın Türkçe okutulması için kolları sıvar… Av. ŞÜKRÜ AKMANSOY’u sonsuzluğa uğurladık. Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Güngören Belediyesi Mali Hizmet Müdürlüğü’nden alınma Selahattin Çakır adına düzenlenmiş 13.10.2010 tarih, 373865 seri 63656 makbuz No’lu, 579 TL ve 13.10.2010 tarih 373866 seri, 63657 makbuz No’lu 3831 TL tutarında iki adet tahsilat makbuzu kaybolmuştur. Hükümsüzdür. Fevzi Kavuk, Ekrem Azman, Nükhet Taşman, Engin Özpınar, Saygı Yağmurdereli, Şükrü Uyar, Vahit Tulis, Babür Laçinler, Ömer Tuncer, Ünal Eşiyok, Münir Derçin, Cumhur Özcan, Nida Ateş, Semih Poroy C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear