23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 HAZİRAN 2011 ÇARŞAMBA KÜLTÜR CUMHURİYET SAYFA kultur@cumhuriyet.com.tr 17 EKİTAP 1 YAŞINDA İstanbul Festivali’nde bu yılki en büyük eksiklik, ünlü, yıllanmış bir oda müziği topluluğunun olmaması ‘Daha işin başındayız’ ANKARA (AA) Dünyada hızla yayılan ekitap teknolojisi Türkiye’de birinci yaşını kutluyor. Türkiye’de ekitap sektörünün öncüsü İdefix’in genel müdürü Mehmet İnhan, ekitap sektörünün çıkış yeri olan Amerika’da ekitap’ın kitap pazarında yüzde 7 seviyelerinde, Avrupa’da ise yüzde 3 civarında olduğunu söyleyerek “Türkiye’de ise daha istatistik oluşturabilecek bir seviyeden bahsedemeyiz” diyor. Ekitap satışının İdefix’in satışlarında mayıs ayı itibarıyla yüzde 8’e ulaştığına işaret eden İnhan, “Daha işin başındayız. Yazar ve çevirmenler bu yeni mecranın henüz çok farkında değiller. En önemli darboğazların başında da yayıncıların yazar ve çevirmenlerle olan dijital hak devir sözleşmelerini yenilemede yeterince hızlı davranmamış olmaları geliyor” diyor. Yazarlar ve çevirmenler açısından ekitap’ın daha yüksek telif oranları ve haklarının daha kolay takibi anlamına geldiğinin altını çizen İnhan, Türkiye’de de ekitap ve dijital yayıncılığın büyük bir hızla gelişeceğine inandığını söylüyor. Sinem Kaya’nın ‘Göç’ adlı yapıtı. Festival ve oda müziği... 39. İSTANBUL MÜZİK FESTİVALİ’NDE BUGÜN ‘Bir Sergiden Tablolar’ ir oda müziği topluluğunu kurmaktan çok onun uzun yıllar devamını sağlayabilmek büyük başarıdır. Trio, kuvartet veya kentet gibi toplulukların ünlenmesi, üyelerinin uzun yıllar bir arada çalmasına, birbirinin soluğunu dinleyen sanatçılardan oluşmasına bağlıdır. Yıllarca ününü koruyabilmiş ünlü oda müziği topluluklarının kaşesi bazen büyük orkestralar kadar pahalı olabilir. Oda müziği gruplarının uzun yaşayabilmeleri doğal ki öncelikle üyelerinin birbirinden ayrılmayan bir aile oluştumaları kadar belli bir sponsorla desteklenmelerine dayanır. Dinleyicilerin de oda müziğinden zevk almayı öğrenmesi ve sponsorların büyük orkestralar kadar oda müziğini önemsemesi başlı başına bir kültür birikimidir. İstanbul’da en güzel oda müziği örneklerini yıllar boyunca festival programlarıyla görmüştük. 1991’de Aya İrini’de dinlediğim Melos Kuvartet’i yıllarca unutamadığımı, beni adeta büyülediğini söyleyebilirim. Sonra Filiz Ali’nin ve Aydın Gün’ün sanat yönetmenliğindeki Cemal Reşit Rey Salonu programlarında yine unutulmaz topluluklar dinlemiştik. İstanbul Festivali’nin bu yılki en büyük eksiği ünlü, yıllanmış bir oda müziği topluluğu olmaması. Buna karşın birkaç yıldır uygulanan “Festival Buluşmaları” var. Çeşitli dalların parlayan solistleri oda müziği yapmak üzere ilk kez bu festivalde bir araya geliyorlar. Yılların birikimi, yılların tanışlığı olmasa da ilk kez bir arada çalmanın coşkusu yaşanıyor. Kim bilir belki dünyanın bir başka sahnesinde yine bir araya gelip İstanbul coşkusunu sürdüreceklerdir. Bu buluşmalarda Türk sanatçılarla yabancıların kaynaştırılması başarılı bir düzenleme. Bu yıl iki “Festival Buluşması” hazırlanmış. Birincisi 14 Haziran akşamı yer alacak. Son yıllarda konser sahnelerinde parlayan gencecik üç sanatçıdan oluşuyor: Nicola Benedetti (keman), Alexei Grynyuk (piyano) ve ayrıca ertesi akşam resital verecek olan çellist Leonard Elschenbroich. Schumann’ın piyanolu üçlüsüyle Rachmaninof’un ünlü Elegiaque’ını almışlar programlarına. Diğer “Festival Buluşması” 22 B Kültür Servisi Günümüzün en çarpıcı piyanistleri arasında gösterilen Anna Vinnitskaya, ünlü ressam ve mimar Viktor Hartmann’ın Polonya, Fransa, İtalya ve Ukrayna’ya yaptığı seyahatleri içeren çizim ve suluboya resimleri üzerine Mussorgksy’nin yazdığı “Bir Sergiden Tablolar” adlı başyapıtı ile Çaykovski’nin 12 karakter parçasını bir araya getiren “Mevsimler”ini, bu akşam saat 20.00’de, festivalin yeni mekânlarından İstanbul Modern’de yorumlayacak. Genç yaşına rağmen olgun yorumuyla 2005 Busoni, 2007 Queen Elisabeth yarışmalarında birincilik ödülüyle 2008’de Leonard Bernstein ödülüne değer görülen Vinnitskaya, gerçekleştirdiği ilk kayıtla Diapason d’Or’un da sahibi olmuştu. “Konsere Doğru” başlıklı etkinlikte ise konser öncesinde 19.00 19.45 saatleri arasında İstanbul Modern Konferans Salonu’nda müzik yazarı Aydın Büke ile “Bir Sergiden Tablolar” yapıtı üzerine bir söyleşi gerçekleştirilecek. Anna Vinnitskaya Alissa Margulis ‘Nuri İyem Resim Ödülü’ Sinem Kaya’nın Kültür Servisi Türkiye’nin önemli ressamlarından Nuri İyem adına 2006 yılından bu yana Evin Sanat Galerisi tarafından gerçekleştirilen “Nuri İyem Resim Ödülü” yarışmasını bu yıl Sinem Kaya kazandı. Prof. Rahmi Aksungur, Prof. Dr. Adem Genç, Ümit İyem, Prof. Dr. Erhan Karaesmen, Temür Köran, Yrd. Doç. İrfan Okan, İrfan Önürmen, Prof. Mehmet Özer ve Feyyaz Yaman’ın oluşturduğu seçici kurul, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nde yüksek lisansına devam eden Kaya’yı 2011 Nuri İyem Resim Ödülü’ne değer gördü. Kaya’nın yapıtları 21 Haziran’da saat 19.00’da Evin Sanat Galerisi’nde yapılacak ödül töreninin ardından 5 Temmuz’a kadar sergilenecek. Haziran’da ve daha kapsamlı: Adını ünlülerle duyurmakta olan, yarışmalarla, yeni kayıtlarıyla parlayan üç yabancı sanatçıyla bizim iki sanatçımız kaynaşıyor: Kemancı Alissa Margulis, bir başka ünlü kemancı Isabella van Keulen ve çellist Christian Poltera. Bizim solistlerimiz ise viyolada yer alacak olan kemancımız Özcan Ulucan ile piyanist Birsen Ulucan. Schubert, Erkin, Mahler ve Dvorak’ın birbirinden güzel yapıtlarını sunacaklar. Bu iki dinleti de Süreyya Operası’nın oda müziğine çok yakışan ama ne yazık ki küçük salonunda yer alıyor. Gönül ister ki bu ekip, Türk yorumcuları ve Erkin’in yapıtıyla dünyanın başka sahnelerinde de yer alsın, programlarına ilk kez 39. İstanbul Müzik Festivali’nde buluştukları yazılsın. “Oda müziği” dediğimizde klasik döneme dayalı üçlü, dörtlü ve beşlileri kastediyoruz. Öte yanda değişik çalgıların ve değişik kültürlerin birleştiği küçük topluluklar da bu yılki festivale renk katmış. Örneğin, Şirin Pancaroğlu’nun grubundaki kemençe, keman ve perküsyon kaynaşması, ikiz piyanistlerimiz FerhanFerzan Önder’in klasikle cazı birleştiren ve Martin Grubinger gibi ünlü bir perküsyoncuyu içeren ekibi, Richard Galliano’nun akordeon ve bandoneonda yer aldığı tango topluluğu, kanunî Ruhi Ayangil ile udî Ara Dinkjian’ın buluşması, Cem Duruöz’ün üç gitar programı değişik tatlar sunuyor. evini@boun.edu.tr Müzik festivalinde bir günlük stant krizi AYŞEGÜL ÖZBEK İstanbul Müzik Festivali kapsamında Topkapı Sarayı içindeki Aya İrini Müzesi’nin girişinde her yıl görmeye alıştığımız yiyecek içecek ve konserlere özel CDkatalog satışı yapılan stantlar bulunurken önceki günkü ilk konserde bu stantlar yer almadı. Konuyla ilgili açıklama yapan Müzik Festivali Direktörü Yeşim Gürer Oymak, geçen yıllarda yaptıkları başvuruyu bu yıl da yaptıklarını belirterek, gelir getirici satış ünitesinin açılmamasının uygun görüldüğünü söyledi: “Ücretsiz tahsis edilen bir yerden gelir elde etmemek çok net bir mantık. Biz zaten yiyecek içecek satmıyor, bir gelir elde etmiyoruz. Kültür Bakanlığı’nın kiracısı olan bir aracıyı kullanmak istiyoruz. Bu atlanmış.” Gürer, Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü’nde (DÖSİM) görev değişimi olduğunu belirterek sorunun bundan kaynaklanabileceğini söyledi. Ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada ise “Bugünden (dün) itibaren festival müddetince konser araları ve sonrasında İKSV’nin konsere özel CD ve kitapları da olmak üzere izleyicilerin ihtiyaç duyacakları ürünlerin sunumu ve satışı olanağı sağlanmış olacaktır. Bakanlığımızın konserlerde yemeiçme ve diğer ürünlerin satışına yasak getirdiğine yönelik bir girişimi olmamıştır” denildi. Böylece Aya İrini’de açılıştan sonraki ilk konserin ardından yarınki konserde stantlar yeniden kurulacak. TOPKAPI SARAYI MÜZE MÜDÜRÜ BENLİ’YE BAKANLIKTAN SORUŞTURMA ‘Taht’ için Teftiş Kurulu devrede SELDA GÜNEYSU Leonard Elschenbroich ANKARA Topkapı Sarayı’nın harem bölümündeki 3. Selim’in tahtını lojmanına taşımak isteyen Müze Müdürü Yusuf Benli hakkında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Teftiş Kurulu da soruşturma için devreye girdi. Bakanlık, olayı soruşturmak için müfettiş görevlendirdi. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, daha önce de müze müdürü Benli’nin “Müze de yer olmadığı gerekçesiyle tahtı lojmana taşımak istediğini belirtmiş” ve “Gereği neyse yapılacak” ifadesini kullanmıştı. Müze Müdürü Benli’nin özel misafirleriyle Mecidiye Köşkü’nde tarihi eserler üzerinde oturup kahvaltı ettiği de ileri sürülüyor. Bu nedenle köşkün “iç oda” olarak adlandırılan kısmında bulunan üzeri resimlerle süslü mermerden 14. Louis masasında lekeler oluştuğu ve lekelerin çıkmadığı belirtiliyor. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear