Catalog

9 ARALIK 2011 CUMA CUMHURİYET SAYFA dishab@cumhuriyet.com.tr DIŞ HABERLER Bekleme sürecine girildi. Yatırım yapanlar da üretimlerini durdurdu…” Dedeman Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı Murat Dedeman: “Üç oteli işletiyorduk, doluluk yüzde 15’lere düştü. Genişleme tasarımlarımız da yattı…” Bu açıklamalar, Suriye Bakanlar Kurulu toplantısının ardından Dış İlişkiler Bakanı Velid Muallim’in “Bunun adı ekonomik savaş…” sözlerinden önceydi. Bu sözlerden sonra ne oldu? Suriye, karşı “ekonomik silahlarını” şöyle ateşledi: 1. Serbest Ticaret Anlaşması’nın uygulaması durduruldu. 2. Türkiye’den alınan mallara gümrük harçları uygulanacağı açıklandı. 3. Suriye’den Türkiye’ye gidecek taşıt araçlarına mazotun litresi 54 kuruştan 2.90 liraya yükseltilmekle kalmadı, miktarı da sınırlandı. 4. Ayrıca, araçların ağırlığı ile gideceği yolun çarpılmasıyla elde edilecek rakamın yüzde 2’si kadar da gümrük vergisinin uygulanacağı bildirildi. Bu koşullarda Türkiye lehine 2.7 milyar dolarlık dış ticaretin, birkaç yıl içinde değil 5 milyar dolara çıkması, bugünkü rakamın da gerisinde kalması kaçınılmaz olmayacak mı? Son dakika: Suriye’nin sınır geçişini kapattığı bildirildi. 13 Rusya Başbakanı Putin, seçimi protesto edenlere ABD fonlarından para akıtıldığını söyledi Yaptırıma Karşı Yaptırım! Esad’ın Ankara ziyaretinde AB uygulamasından esinlenerek “Şengen de var… Şamgen de var…” şakasını, 29 Kasım’da bu köşede anımsatarak “Bu şaka, şimdi yengen gibi bir kakaya dönüştü” diye yazmıştık. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun “komşularla sıfır siyasasının” ters açıdan Suriye’ye uyguladığı 9 maddelik yaptırım açıklamasından 9 gün sonra, durumun “yengen” mi, “kaka” mı olduğuna bazı özetlerle basın haberlerine göz atalım: Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı Yılmaz Yılmaz: “Suriye’de Türk markalara 40 kadar mağazada yapılan 16 milyon dolarlık yatırım güç durumda…” Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Cem Negrin: “3040 milyon dolarlık bir sorun… Gaziantep, Malatya, Hatay bu alanda güçlük yaşıyor…” Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun Suriye İş Kurulu Başkanı Ruhsar Pekcan: “Yatırım kararları gözden geçiriliyor. aşbakan Recep Tayyip B Erdoğan’ın Eylül 2009’da Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar ‘Muhalifleri ABD kışkırttı’ Dış Haberler Servisi Rusya Başbakanı Vladimir Putin, parlamento seçimlerini protesto edenlerin ABD tarafından desteklendiğini ve seçimleri etkilemek için Amerikan fonlarından yüz milyonlarca dolar harcandığını öne sürdü. Putin dün yaptığı bir konuşmada, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın muhaliflere sinyal verdiğini iddia ederek “Sinyali aldılar ve aktif şekilde çalışmaya başladılar” dedi. Seçimlerde hile yapıldığını ileri sürerek protesto gösterileri düzenleyenlerin bir kısmının da şahsi siyasi emelleri olduğunu söyleyen Putin, “Hepimiz yetişkiniz ve bunu organize edenlerin bir kısmının çok iyi bilinen senaryoya göre ve kendi şahsi siyasi çıkarları doğrultusunda hareket ettiklerini anlayabiliyoruz” di M uhaliflerin, Clinton’ın “gönderdiği sinyali alarak aktif şekilde çalışmaya başladığını” söyleyen Putin şöyle konuştu: “Hepimiz yetişkiniz. Bunu organize edenlerin bir kısmının çok iyi bilinen senaryoya göre ve kendi şahsi siyasi çıkarları doğrultusunda hareket ettiklerini anlayabiliyoruz.” ye konuştu. Putin, “yabancı hükümetler için çalışan ve Rusya’nın iç politikasını etkilemeyi hedefleyenlerden hesap sorulacağı” uyarısında bulunarak “Yasaları daha fazla güçlendirmemiz ve iç siyasi sürecimizi yabancı ülke hükümetlerinin kendilerine verdiği görevle etkilemeye çalışanları daha fazla sorumlu tutmayı düşünmemiz gerekiyor” dedi. Polis ve güvenlik güçlerinin yasadışı gösterilere katılan kim olursa dağıtacağını söyleyen Putin, kimsenin Kırgızistan ya da Ukrayna’daki Turuncu Devrim benzeri bir olayın Rusya’da yaşanmasını istemediğini belirterek “Kimse kaos istemiyor” diye konuştu. Rusya’da geçen pazar akşamından beri seçimlere hile karıştırıldığı gerekçesiyle yapılan protestolarda bugüne kadar yaklaşık bin kişi gözaltına alınırken, başkent Moskova’da 50 bin polis ve asker önlemler aldı. Eylem çağrısı Muhalefet taraftarları ise internet üzerinden yarın için Moskova’da eylem çağrısı yaparken, sosyal paylaşım sitesi Facebook’a eylem için 25 bin kişinin imza attığı bildiriliyor. Moskova kent yönetimi, eylemcilerin toplanmayı planladığı alanda tadilat yapıldığı gerekçesiyle 300 kişilik bir gru bun gösteri yapmasına izin verildiğini duyurdu. Başkentte önceki gün yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı, konser eşliğinde Putin’e destek gösterisi yapılırken, AA’nın haberine göre, konsere katılan ve adını açıklamayan bir kişi, konserin Putin’e destek amacıyla yapıldığını alanda öğrendiğini söyledi. Rusya’daki seçimleri izleyen internet grubu “Gözlemci Vatandaş”, Putin’in partisi Birleşik Rusya’nın açıklandığı gibi yüzde 49 değil “sadece yüzde 30” oranında oy topladığını öne sürdü. 176 seçim merkezinde gözlemlerde bulunan grup, seçimlere katılım oranının da yüzde 60.2 değil, yüzde 53 olduğunu, Komünist Parti’nin de gerçekte yüzde 19.6 değil yüzde 22.6 oranında oy aldığını savundu. “Gözlemci Vatandaş”, yüzde 3.3 ile baraj altında kalarak parlamentoya giremeyen liberal Yabloko partisinin ise aslında Moskova’da yüzde 14.3, ülkenin geri kalanında da yüzde 8.2 oy aldığını bildirdi. ROMANYA’DAKİ İŞKENCE MERKEZİ ‘Özgür ordu’ talimde Suriye’de muhalefete katılan firari askerlerin oluşturduğu Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) 15 bin kişiye ulaştığı öne sürülüyor. ÖSO lideri Riyad el Esad bir süre Türkiye’de kalmış ve ÖSO ile bir diğer muhalif örgüt Suriye Ulusal Konseyi arasındaki birleşme görüşmeleri Türkiye’de gerçekleştirilmişti. (AFP) Türkiye’nin Silah Sorumsuzluğu! konomik savaşın dışında E Davutoğlu’nun açıkladığı 9 yaptırım arasında “Suriye ordusuna her türlü silah ve askeri malzemenin satışı ve sağlanmasının durdurulması” da vardı. Ama Suriye çıkışlı yabancı ajansların “Şam yönetiminin Türkiye’den silah sevki yakınmaları”na ilişkin haberlerinin ardı arkası kesilmemişti. Bir Libyalının Topkapı Sarayı’nda yarattığı silahlı eylemden sonra gerçek anlaşıldı. Meğer yabancılar pasaportlarını gösterdiklerinde anında silah satın alabiliyorlarmış. Geçen hafta sonunda İstanbul’da bir toplantıyı izlemeye gittiğimde Şişli’de bir otelde kaldım. Kapıdan girince kendimi Ankara’da “TSK Rehabilitasyon ve Bakım Merkezinde” gibi hissettim. Otelin giriş alanında tekerlekli sandalyelerle dolaşan, koltuk değnekleriyle yürümeye çalışan onlarca Libyalı gençle karşılaştım. Başkaca turist görmedim. Bu konuda birkaç otel görevlisiyle konuştum. Türk hükümeti, Libya’da Muammer Kaddafi karşıtı olan ve olaylarda yaralanmış bu gençleri tedavi için İstanbul’a getirmiş. Edindiğim bilgileri özetliyorum: “Libya Konsolosluğu da bunların otel harcamalarını karşılıyor ve cep harçlığı veriyormuş. Tedavileri bitenler, ülkelerine dönmeden önce İstanbul’da aldıkları silahları Sabiha Gökçen Havaalanı’ndan götürüyorlarmış. Fatih’te bir ömür boyu satılmayan silahlar 1.5 ay içinde Libyalı muhaliflere pazarlanmış! Topkapı olayı patlamadan önce Libyalı yetkililer, Türkiye’ye bu yoldan silah sevkinin durdurulmasını istemişler. Bu karardan sonra silahlar oteldeki Libyalıların ellerinde kalmış. Bilmem kaç yüz dolara aldıkları silahları 4050 dolara oteldekilere satıp kurtulmak istemeye başlamışlar. Bu nedenle havaalanında da pek çok silah gümrükte kalmış. Ayrıca, konsolosluk bu hafta içinde bu kişilerin harçlıklarını da kesmiş!” Aynı silah satma olayı Suriye sınırında da geçerliymiş. Suriye yetkililerinden gelen silah yakınmalarının kökeninde Türkiye’nin bu sorumsuz silah satışı olayı yatıyormuş. CIA şehirde hapishane kurmuş Dış Haberler Servisi Amerikan Merkezi Haber Alma Teşkilatı’nın (CIA), varlığı uzun zamandır bilinen Romanya’nın Başkenti Bükreş’in kuzeyindeki gizli hapishanesine ilişkin ayrıntılar ortaya çıktı. Yerleşim birimlerinin arasında olduğu belirtilen ve kod adı “Parlak Işık” olan söz konusu hapishanede 11 Eylül’ü planlayan El Kaide militanı Halid Şeyh Muhammed ve 2000 yılında Yemen’deki Amerikan misyonlarını bombalama eylemlerinin planlayıcısı Abdülrahim el Naşiri’nin de aralarında bulunduğu önemli mahkumlar tutuluyordu. AP’nin haberine göre, Küba’daki Guantanamo tutsaklarının da adı geçen yere nakledilmeden önce kaldıkları belirtilen hapishane, CIA’nın Tayland, Litvanya ve Polonya’da da bulunan hapishaneler ağına aitti. Bu hapishaneler 2006 yılında kapatılmış ancak CIA’nın sorgulama programının sona ermesi 2009 yılını bulmuştu. Adlarının açık Merkez, Bükreş’in işlanmasını isteme lek bir semtinde. (AP) yen bazı ABD’li yetkililer, hapishanenin 2003 yılı sonbaharında açıldığını kaydettiler. Romanya Devlet Başkanı Traian Basescu, konuya ilişkin olarak AP’ye eylül ayında yaptığı açıklamada, “Eleştirilerden haberdarız ama bu konuda bir bilgiye sahip değiliz” demişti. Edinilen bilgiye göre, tutuklular, CIA ajanlarının “arka kapıdan” girdikleri bu hapishaneye dikkat çekmeden getiriliyor ve sert yöntemlerle soruşturuluyorlardı. Tutukluların ilk aylarda uykusuz bırakıldıkları, kafalarının suya sokulduğu, kaba dayak yedikleri ve bedensel olarak acı çekmelerine yol açan poziyonlarda durmaya zorlandıkları belirtiliyor. Daha sonra mahkumların sağlık kontrollerinin yapıldığı, CIA’nın Avrupa’da yaptığı operasyonlarının merkezi olan Frankfurt’tan yine mahkumlar için helal besin gönderildiği belirtildi. ADNAN AVUKA Suriye iki kapıyı kapattı MARDİN Mardin Vali Vekili Müfit Gültekin, Nusaybin ilçesinde Nusaybin ile Suriye’nin Kamışlı ilçeleri arasında yer alan sınır kapısının Suriye tarafından kapatıldığını belirtti. Gültekin, “Suriye, bakım ve onarım çalışmaları dolayısıyla kapıyı kapattığını bildirdi. Suriyeli yetkililer, teknik bakımın ardından sınır kapısını yeniden açacaklarını söylediler. Bizim kapımız açık, Suriye’ye gitmek isteyen Suriye va tandaşlarını gönderiyoruz” dedi. Suriye’ye geçiş yapmak üzere Nusaybin Sınır Kapısı’na gelen, aralarında Suriyeli vatandaşların da bulunduğu yaklaşık 100 kişi Suriye’ye geçmek için sınır kapısında bekliyor. Suriye, Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesi sınırında bulunan sınır kapısını da tadilat yapılacağı gerekçesiyle araç ve insan geçişine tek taraflı kapattı. Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ise “Suriye’ye karşı misilleme söz konusu mu” sorusuna, “Yapılan uygulamanın karşısında biz de farklı uygulamalar içine giriyoruz. Misilleme anlamında değil. Biz de insanımızı koruyucu önlemleri alıyoruz” diye konuştu. Almanya’da bombalı gündem OSMAN ÇUTSAY Avrupa bankalarının en büyüklerinden Deutsche Bank’ın CEO’suna bombalı mektup yollandı hirde bulunan Avrupa Merkez Bankası yazdığı bildirildi. Patlamaya hazır olduğu belirtilen mektubun, açacak kişinin elini, yüzünü ve göğüs bölgesini ağır biçimde yaralayacak dozda patlayıcı madde içerdiği doğrulandı. Finansal krizin sorumlularından sayılarak bir süredir adeta “nefret nesnesi”ne dönüşen Ackermann’a yönelik bu saldırı, Alman güvenlik güçleri tarafından ve “FBI’nın da desteğiyle” incelemeye alındı. Öte yandan, saldırının İtalyan anarşistlerince gerçekleştirildiği ileri sürüldü. Hessen Eyalet Kriminal Dairesi, bombalı mektubun FAI (Federazione Anarchia Informale) adlı bir örgüt tarafından üstlenildiğini bildirdi. Alman güvenlik yetkilileri, örgütün bildirisinde “bankalara, bankerlere, kenelere ve kan emicilere” karşı üç patlamadan söz edildiğini, dolayısıyla iki bombalı mektup daha olabileceğini bildirdi. Temel Neden Lille’de Yoktu? oynadığı maç kadrosuna şöyle bir göz attım. Kadroda ne Temelİdris; ne AhmetMehmet ve ne de AliVeli adlarına rastladım. Oyuncuların dörtte üçü yabancı uyrukluydu. Türk takımı olduğu söylenen Trabzonspor’u Avrupa’da bu yabancılar temsil etmişti. Sonrasında Türkiye’nin en önemli iki takımı olan GalatasarayFenerbahçe takım kadrolarına gözüm takıldı. Türk oyuncularının adlarını bulmakta güçlük çektim. Hangi Türk oyuncu gol atmış diye aradım. Ben bulamadım. Siz buldunuz mu? Ondan sonra neden “Türk Ulusal Takımı” Avrupa Kupası’ndan elendi diye tartışılıyor? ünkü gazetelerde D Tranzonspor’un Fransa’da Lille takımı ile FRANKFURT Dünyanın önde gelen para kuruluşlarından Deutsche Bank’ın “1 Numara”sı Dr. Josef Ackermann’a gönderilen bombalı mektup, Alman siyasetinde gündemi değiştirdi. Bankanın Frankfurt’taki merkezine çarşamba günü ulaşan bir mektubun röntgen cihazından geçirilirken sinyaller vermesi üzerine çağrılan güvenlik güçleri, kuşkulu zarfın patlayıcı madde içerdiğini saptayarak imha ettiler. Deutsche Bank CEO’su Ackermann’ın şahsına yönelik mektubun “Gönderen” kısmında da aynı şe T.C. ADANA 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’DEN GAYRİMENKULUN AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2011/1720 Esas 26.11.2011 Tarihli Cumhuriyet Gazetesinde 72627 Basın numarası ile yayınlanan gayrimenkul açık artırma ilanında sehven “....başkaca bilgi almak isteyenlerin 2009/12700 Esas sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmaları...” şeklinde dosya numarası hatalı olarak ilan edilmiş olması sebebi ile tavzih ilanı aşağıdaki gibidir, ilan olunur. “....başkaca bilgi almak isteyenlerin 2011/1720 Esas sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmaları...” 05.12.2011 Basın: 75844 Bir çocuk daha okusun diye 21.YÜZYIL EĞİTİM VE KÜLTÜR VAKFI (YEKÜV) Tel: 0212 274 15 02 0212 213 74 02 www.yekuv.org yekuv@yekuv.org Vakıflar Bankası: Osmanbey Şubesi 00158007287986476 C MY B C MY B Fax: 0212 275 52 44