29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 8 İstanbul PB Edirne PB Kocaeli PB Çanakkale PB İzmir B Manisa B Denizli B Zonguldak PB Sinop PB Samsun Y Trabzon Y Giresun Y S Ankara 16 16 16 16 20 18 17 13 13 14 12 11 12 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars S PB Y B B B K K Y K K K K 11 11 5 22 21 21 12 13 12 13 6 9 8 HABERLERİN DEVAMI Oslo Y Helsinki PB Stockholm B Londra Y AmsterdamY Brüksel Y Paris Y Bonn B Münih B Berlin B BudapeştePB Madrid Y Viyana B 8 9 11 15 15 16 16 16 20 14 17 14 17 Belgrad B 19 Sofya B 18 Roma Y 22 Atina A 19 Zürih Y 17 Moskova PB 1 Aşkabat A 20 Taşkent B 15 Baku Y 16 Bişkek B 13 Tiflis B 15 Kahire A 23 Şam B 19 Ülkemizin doğu kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Doğu Karadeniz, İç Anadolu’nun doğusu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Ordu, Samsun, Tokat, Sivas, Kayseri, Kahramanmaraş, Adana, Osmaniye ve Hatay çevreleri yağışlı, diğer yerler parçalı ve az bulutlu geçecek. Sabah saatlerinde İç Ege, Batı Karadeniz’in iç kesimleri ile İç Anadolu’nun batısı yağışlı geçecek. 5 KASIM 2011 CUMARTESİ TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 5 Kasım GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada milletvekillerinin seçildikten sonra hâlâ tahliye edilmeyişlerini yadırgadığını içeren açıklamalar yaptı. Bütçe Komisyonu’nda bakanlığına bağlı bütçeler görüşülürken tutuklu milletvekilleri sorununu eleştiren milletvekillerine verdiği yanıt çok daha kapsamlı. Üstelik hükümetin iki numaralı üyesinin medyada değil, TBMM çatısı altında tutuklu vekiller sorununun bir an önce çözümlenmesi gereğini, gerekten öteye zorunlu olduğunu vurgulamasındaki önemi yadsımak olanaksız. ??? Haziran seçiminden beri yazıyoruz. Halk oylarıyla seçilmelerine karşın vekilleri tahliye etmeyen özel mahkemeler ulusal iradeye saygısız davranıyorlar. “Ulusal irade kayıtsız şartsız ulusundur” temel ilkesi yerine, ulusal irade mahkemelerin takdiri ölçüsünde kayıtsız şartsız ulusundur, kuralını egemen kılıyorlar. Bülent Arınç; milletvekillerinin hâlâ “içeride tutuklu kalmasının milli iradeye saygısızlık olacağını” vurgularken şu iki temel görüşe yer veriyor açıklamalarında: “Vekillerin parlamentoya gelerek ant içip görevlerine başlamalarını yasama organı olarak ‘biz’ tahliyelerini sağlayarak gerçekleştirmeliyiz ya da yargı da bunu dikkate alarak vekilleri tahliye etmeli.” Tahliye taleplerini artık bayatlamış bir gerekçeyle sürekli reddeden mahkemelere sözlerinin talimat niteliğinde olmadığına değinirken Arınç, ancak mahkemelerin tutuklu milletvekillerini seçerek “Milli irade yanlış yapmış” diyemeyeceğini söylüyor ve… …ulusal irade önünde tahliye taleplerini reddeden mahkemelere, zira “Sen bunu tartacak noktada değilsin” diye sert bir gönderme yapıyor. ??? Kuşkusuz, hükümette başbakan yardımcılığı sıfatıyla görev yapan birinin yargı karşısında ulusal iradenin erdemini savunan açıklamaları, dar günlerde umut kapısını aralıyor. Ne ki, mahkemeler tutuklu vekilleri tahliye etmemekte direniyorlar, direnmeye devam edecekleri izlenimi veriyorlar. O halde? Bülent Arınç’a bir görev düşüyor. Başbakan Yardımcısı olarak hükümeti harekete geçirmek ve… …tutuklu vekillerin tahliyelerini ve parlamentodaki görevlerine başlamalarını gerçekleştirecek yasal düzenlemenin bir an önce yasama organına, Meclis’e sunulmasını sağlamak! ??? Yoksa kafalarda yanıt arayan kimi sorular ve kanılar oluşacak: Başbakan yardımcısının demokrasi kültürüyle uyumlu açıklamaları hükümetin niyetini mi açıklıyor, yoksa “kişisel” bir irdeleme mi? Zira yardımcısının görüşlerine Başbakan’dan katkıda bulunacağına işaret eden tek sözcük duymadık. Sürekli tutuklu vekillerin tahliyesine yargının karar vermesine değinen daha önceki söylemlerinde hâlâ ısrar ediyor mu, edecek mi Başbakan? Bir işaret yok! Bir beklenti sürecine girdik. Başbakan, hükümeti ve partisini Arınç’ın önerileri doğrultusunda harekete geçirecek mi sorusunun yanıtı, bir başka soru: 9 yıldır ulusal iradenin üstünde hiçbir gücün olmadığını sürekli vurgulayan Başbakan’ın, halkın seçtiği, vekil atadığı insanların tahliye edilmelerini sağlayacak girişimlerde bulunması gerekmiyor mu? ??? Sorunun çözümüne yan çizerse Başbakan, ulusal iradeyle ilgili inanç ve söylemleriyle ters düşeceğinin… …farkında mı? Kentsel dönüşümün, kentlere göçün yıllardan beri plansız ve yoğun biçimde sürdüğü, kaçak yapılaşmanın kentlerin büyük bölümünü oluşturduğu bir ülkede gündemde olması elbette doğal. Hele deprem tehdidi altında yaşayan kentler için bu durum çok daha ciddi. Kaçak yapılaşmanın yanı sıra, her sarsıntıda artık açıkça görüldüğü üzere, denetimsiz binaların, iç içe geçmiş evler ve sokaklarla altyapısı yetersiz dev gecekondu mahallelerinin, tek katlı bahçeli yapıların giderek kondu apartmanlara dönüştüğü semtlerin tek sorunu deprem ya da sağlıksız barınma değil. Kentlerin genel yapısını da bozan, bu bölgelerdeki insanlara hizmet götürülmesini engelleyen, bir anlamda kendi başının çaresine bakacak halde bırakılmış topluluklar haline getiren bir sorun. ??? Ama kentsel dönüşüm dendiği anda tabii herkesin aklına başka bir şey geliyor. O da kuşkusuz rant. Çünkü Türkiye’de devlet ve belediyeler Yeni Bir İstanbul eliyle dağıtılan arazi rantı yıllardır hepimizin bildiği bir gerçek. Depremden sonra hükümetin açıklamalarıyla kısa sürede bu mahallelerin, semtlerin kentsel dönüşüm projeleriyle değişeceği yeniden gündeme geldi. Bunun üzerine de bazı bölgelerde hemen müteahhitlerin işe giriştiği görüldü. Çünkü bu bölgelerde “emsal” değiştiriliyor. Böylece birkaç kata kadar izin verilen yerlerde bir anda on katın üzerinde binalar yapılabiliyor. Bu da hem inşaat maliyetlerini düşürüyor hem de inşaat firmaları için bu arsaları cazip kılıyor. Arsa fiyatlarının inanılmaz rakamlara çıktığı, kent içinde artık boş arazi bulmanın çok zorlaştığı İstanbul’da bu hem inşaat sektörü açısından yeni bir yükseliş demek hem de aslında arazi olarak çok değerli olmakla birlikte üzerindeki yapılaşma nedeniyle inşaatçıların ilgisini çekmeyen yerlerde yepyeni semtlerin ortaya çıkması demek. ??? Ama işte bu noktada da hemen itirazlar başlayacak. Çünkü rezidanslar, gökdelenler, akıllı binalar, toplu konutlar üst üste dikilirken aynı zamanda kentin görünüşü değişiyor. Biz bu tartışmalarla yıllarımızı geçiririz ama her nedense en basit ortak noktada bir türlü buluşamayız. O da, bu iş yapılırken aynı zamanda bu sayede aslında bulunmaz bir fırsatın ortaya çıktığını anlayıp, bu zaten kente iliştirilmiş çarpık yapılaşmanın topluca yeniden değerlendirilip kente uygun halde tasarlanması... Yoksa yine, aklına esen, estiği biçimde garip binaları yan yana koyarak en güzel tepelerde, en güzel arsalarda bile garabetler oluşturacaktır. CEMAL TEMİZÖZ DAVASI Genelkurmay kafaları fena karıştırdı MAHMUT ORAL ‘Mahkumiyete dönüşmesini istemem’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye’deki pek çok sorunun kaynağının yürürlükteki anayasa olduğunu belirterek “Yeni bir anayasa yapamamayı düşünmek bile istemiyorum” dedi. Çiçek, tutuklu milletvekilleri konusunda; kimsenin tutuklu olmasını, tutukluluğun mahkumiyete dönüşmesini istemediğini ifade etti. Çiçek, NTVde gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Yeni dönemde anayasa sorununun mutlaka halledilmesi gerektiğini söyleyen Çiçek, “Peki yapamazsak” sorusunu sorarak şunları dedi: “Bu ihtimali düşünmek bile istemiyorum. Eğer yeni bir anayasa yapamazsak, bu şikâyet ettiğimiz anayasa ve onun ortaya çıkaracağı sorunlar katlanarak devam edecek. Birincisi budur. İkincisi, siyaset kurumu ciddi manada itibar kaybeder. ‘Hem şikâyet ediyorsunuz hem çözemiyorsunuz’ derler. Üçüncüsü; çevremizde birçok ülkede anayasa yapım süreçleri var. Türkiye bir ilham kaynağı olacaksa, tecrübesi onlar için bir değer icap edecekse, bu girdiğimiz yolu sonlandırmamız lazım.” Fotoğraf: AA SİNAN BALCIKOCA Çiçek, tutuklu vekillerin durumuyla ilgili değerlendirmeler yaptı DİYARBAKIR Şırnak’ın Cizre ilçesinde işlenen faili meçhul cinayetler davasında geçen duruşmada emekli Albay Cemal Temizöz’ün 1994 Şubat ayında yurtdışı görevinde bulunduğu açıklamasını reddeden Genelkurmay Başkanlığı, dün mahkemeye Temizöz gönderdiği yazıda, Temizöz’ün o tarihlerde Belçika’da olduğunu belirtti. Şırnak’ın Cizre ilçesinde işlenen faili meçhul cinayetlerle ilgili eski Kayseri Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Cemal Temizöz, eski Cizre Belediye Başkanı Kamil Atağ, Tamer Atağ, Hıdır Altuğ, Fırat Altın, Adem Yakin ve tutuksuz sanık Kukel Atağ’ın yargılanmasına Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Temizöz’ün maktullerden Ramazan Elçi’nin öldürüldüğü 1994’ün Şubat ayında yurtdışı görevinde olduğunu belirtmesinin ardından mahkeme bunun Genelkurmay’a sorulmasına karar vermişti. Genelkurmay Başkanlığı, geçen duruşmanın yapıldığı 16 Eylül’de mahkemeye gönderdiği yazıda Temizöz’ün 19931995 yılları arasında yurtdışında görevlendirilmediğini belirtmişti. Temizöz’ün avukatlarının itirazı üzerine Genelkurmay Başkanlığı’ndan mahkemeye gönderilen 2. yazıda Temizöz’ün 216 Şubat 1994’te Belçika’da olduğu belirtildi. Savcı Levent Kaya, mahkeme heyetinden, çelişkinin giderilmesi için Genelkurmay Başkanlığı’na yeniden müzekkere yazılmasını talep etti. Mahkeme heyeti Temizöz ve 6 sanığın tutukluluğunun devamına karar verdi. ‘Bir Entelektüel Olarak Atatürk’ ? Haber Merkezi Boğaziçi Üniversitesi 10 Kasım Atatürk Günü etkinlikleri kapsamında “Bir Entelektüel Olarak Mustafa Kemal Atatürk” konulu sempozyum düzenliyor. Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlenen sempozyuma, yerli ve yabancı uluslararası üne sahip araştırmacı, yazar, tarihçi ve akademisyenler katılacak. CHP’den kartlı mektup ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur, 8 tutuklu vekil ve gazeteciler Ahmet Şık ve Nedim Şener’in, gönderdiği tebrik kartıyla bayramlarını kutladı. CHP’li gençler de kabine üyelerine “ironik” eleştirilerin yer aldığı bayram kartı gönderdi. Tutuklu vekiller Çiçek, tutuklu milletvekillerinin durumuyla ilgili de “Meclis Başkanı ne diyor, ne yapacak? Meclis Başkanlığı sınırsız yetkilere sahip olan bir makam değil” dedi. Kişisel olarak insanların tutuklu olmasını kendisinin de istemediğini söyleyen Çiçek, ancak tutukluma kararı veren ve isteyenlerin hukuki kriterler konusunda hassas olmaları gerektiğini kaydetti. Çiçek, “Bu, hukukun genel emirleridir. Her suçtan dolayı tutuklama da olmaz. Tutukluluğun mahkumiyete dönüşmesini, yargılamaların uzun sürmesini istemem” diye konuştu. Yürekleri yakan veda K onya’da önceki gün uçaklarının düşmesi sonucu şehit olan Pilot Üsteğmen Engin Kayadibi ve Binbaşı Serdar Kandemir dün memleketlerinde düzenlenen törenlerle son yolculuklarına uğurlandı. Konya’dan Eskişehir’e getirilen Şehit Pilot Üsteğmen Engin Kayadibi’nin cenazesi askeri hastaneden ambulansla alınarak Reşadiye Camisi’ne getirildi. Anne Emeti ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin baş keman sanatçısı olan eşi Tuğçe Kayadibi, cami avlusunda taziyeleri kabul etti. Ayakta durmakta zorlanan ve gözyaşlarına boğulan şehit annesi ve eşine askeri yetkililer ve yakınları destek olmaya çalıştı. Şehidin annesi ve eşi birbirlerine sarılarak ağladı. Şehidin tabutunun başında devre arkadaşları da nöbet tuttu. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç da şehit yakınlarına başsağlığı dileğinde bulundu. Şehit Kayadibi’nin cenazesi Eskişehir Hava Şehitliği’nde toprağa verildi. Şehit pilot Binbaşı Serdar Kandemir için ise Manisa’nın Akhisar ilçesinde tören düzenlendi. Şehidin cenazesi Yeni Mezarlık’taki Akhisar Şehitliği’ne defnedildi. (CAN HACIOĞLU) Siirt’te çatışma: 1 korucu yaralı ? SİİRT (AA) Eruh ilçesi kırsalında dün bir grup PKK’li terörist ile güvenlik kuvvetleri arasında çıkan çatışmada bir geçici köy korucusunun yaralandı, bir teröristin ölü ele geçirildiği açıklandı. Valilikten yapılan açıklamada, “Herhangi bir zayiat yaşanmadığı” denildi. Uçakta taşkınlığa elektroşok ? İstanbul Haber Servisi Kore Havayolları’nın Seulİstanbul seferini yapan yolcu uçağında Avustralya’da yaşayan ve Sydney’den uçağa binen A.T. (35), agresif hareketler sergilemeye başladı. Sonradan şizofreni hastası olduğu öğrenilen A.T, görevlileri elle taciz etti. Uçuşta görevli bir Türk pilot, A.T’yi konuşarak sakinleştiremeyince elektroşok cihazıyla etkisiz hale getirdi. İstanbul’a gelene kadar koltuğa bağlanan A.T, burada polise teslim edildi. YÜKSEKOVA’DA TERÖR Polise silahlı saldırı: 1 yaralı MAHMUT ORAL YURTKUR’DAN ‘UTANCA’ AÇIKLAMA DİYARBAKIR Yüksekova’da düzenlenen silahlı saldırıda, 1’i polis 2 kişi yaralandı. Yüksekova ilçesinin Güngör Mahallesi’nde oturan polis Serter Gönen, dün sabah evinden çıkıp ilçe emniyet müdürlüğüne giderken Özgürlük Meydanı çevresinde silahlı saldırıya uğradı. Saldırıda Gönen ile çevreden geçmekte olan Behçet Aykut yaralandı. Olayla ilgili operasyon başlatıldı. Hakkâri’nin Irak sınırındaki Çukurca ilçesinde önceki akşam saatlerinde yoğun şekilde silah sesi duyuldu. Hakkâri Valisi Muammer Türker, sınır bölgesindeki birliklerin termal kamerayla aldıkları görüntü üzerine ateş açıldığını söyledi. İlçe merkezinde 1 saat süren ateş, korkuya neden oldu. HakkâriVan karayolunda Çöplük virajında yola mayın döşemeye çalışırken fark edilen ve kaçan teröristlere yönelik operasyon başlatıldı. Bitlis kırsalında terör örgütüne ait 3 sığınak bulundu. ‘O anketi biz değil TÜİK yaptı’ Eylemci Türk, evsizi dövdü ? NEW YORK (ANKA) New York’ta toplanan “Wall Street’i İşgal Et” protestocularının kaldığı yer olan Zuccotti Park’ta, Amerikalı evsiz Jeremy Clinch, çadırlarında uyuyan protestoculara saldırdı. Eylemcilerden Türk Recai İskender’in çadırını da tekmeleyen Clinch, çadırda uyumakta olan İskender’den dayak yedi. İskender, evsiz Amerikalının New York Belediye Başkanı tarafından protestocuları kışkırtma amacıyla sızdırılmış polis ajanı olduğunu iddia etti. Gül, Barzani’yi kabul etti Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, çeşitli temaslarda bulunmak üzere Türkiye’ye gelen Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin başkanı Mesud Barzani’yi kabul etti. Tarabya Köşkü’nde basına kapalı gerçekleşen kabul, yaklaşık bir saat sürdü. Mesud Barzani, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından da kabul edilecek. (Fotoğraf: AA BAKİ TUĞLACI) ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dicle Üniversitesi öğrencilerine dağıtılan ve kamuoyuna “utanç verici anket” şeklinde yansıyan haberlere ilişkin açıklama yapan YURTKUR, anketlerin Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından gerçekleştirildiğini bildirdi. Açıklamada, “ankette yer alan soruların ve değerlendirmelerin TÜİK’in kontrolünde olduğu” kaydedildi. Gazetemizin dünkü sayısında, Kredi ve Yurtlar Kurumu’nun (KYK), Konya Selçuk Üniversitesi’nde yaptırdığı anketlerin ardından Dicle Üniversitesi (DÜ) öğrencilerine de kaldıkları yurtlarda “Doldurmak zorundasınız” denilen imzasız anket dağıttığı ve ankette kız öğrencilere “Daha önce kaç birliktelik yaşadınız?”, “Hiç canlı doğum yaptınız mı?” gibi soruların sorulduğu yönünde haber yer almıştı. Haberin ardından YURTKUR’dan açıklama yapıldı. Kadıköy Meydanı yayaların olacak ? İstanbul Haber Servisi KadıköyKartal metrosunun işletmeye açılmasının ardından, Kadıköy Meydanı araç trafiğine kapatılacak. Yapılan açıklamada meydanın, Rıhtım Caddesi ve Haldun Taner Tiyatrosu’ndan itibaren araç trafiğine kapatılacağı, Kadıköy istasyonunun bulunduğu bölgenin yayalara açılacağı belirtildi. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear