Catalog

SAYFA CUMHUR YET 2 EK M 2011 PAZAR ekonomi@cumhuriyet.com.tr 12 EKONOMİ Emlak Konut Genel Müdürü Kurum: Bu yıl satışlar geçen yıldan iyi, ama karamsar tablo çiziliyor Kriz pompalanmasa satış artar Bu yıl satışların tüm sektörde çok iyi yeni projeyi daha satışa çıkaracaklarını söyleyen Kurum, şöyle konuştu: gittiğini gözlemlediklerini dile getiren “Projelerin inşaat alanı 1.3 milyon Emlak Konut GYO Genel Müdürü metrekareyi buluyor. Toplam geliri Murat Kurum, “Çevre ve Şehircilik 6.55 milyar TL. Bizim payımız ise Bakanlığı kentsel dönüşüm için 2.55 milyar TL olacak. İnsanlar büyük projeler üzerinde çalışıyor. artık Emlak Biz de projelere Konut’a güven ortaklık edeceğiz” Kurum “Karamsarlık pompalanıyor. duyuyor. Adını dedi. Kurum, gördükleri 2011’deki konut Söylentiler olmasaydı Batışehir’in ilk yerde, daha satışlarının geçen etabının satışlarını çoktan bitirmiştik” proje yıla oranla çok daha dedi. Kurum, bu yıl 9 büyük projeye lansmanında iyi olduğunu daha başlayacaklarını belirtti. yüzde 3070 belirterek, aralığında satış “Kamuoyuna krizle ilgili gerçekleşiyor. Eğer bu 9 projenin de lansmanları sırasında karamsarlık pompalanıyor. Eğer bu yüzde 30 satış yaparsak bu yılı 1 söylentiler olmasaydı Batışehir’in milyar TL ek gelir ile kapamış ilk etabının satışlarını çoktan oluruz. Batışehir projesindeki bitirmiştik” dedi. payımız 424 milyon lira.” 2011 yılının sonunda İstanbul’da 9 Günde 20 daire satılıyor Egeyapı Group’un TOK iştirakleri Emlak Konut GYO ve Emlak Pazarlama nşaat (EPP) ile hasılat paylaşımı modeli ile stoç bölgesinde gerçekleştirdiği Batışehir projesinin ikinci etabı da satışa çıkarıldı. 903 konutluk etapta dairelerin metrekare fiyatı 2 bin 450 TL’den başlıyor. Projenin bulunduğu bölgenin gelişime çok açık olduğunu dile getiren Egeyapı Group Yönetim Kurulu Başkanı nanç Kabadayı, dairelerin şimdiden değerlerini yüzde 15 değerlendiğini söyledi. Sonbahar sezonunun açılmasıyla satışların yükselişe geçtiğini belirten Kabadayı, “Günde 1520 daire satıyoruz. 10 yıl daha sadece konut gayrimenkulunde ekmek var. Bir kriz olduğu söylenemez” dedi. Gizliliğin Doğurduğu Kuşku Yönetimde, özellikle kamu yönetiminde şeffaflıktan, sorumluluktan, doğruluktan, hesap verme zorunluluğundan söz edilir. Ancak bu ilkeler kâğıt üstünde, söylemde kalır. Uygulamada faaliyetler gizlilik içinde yürütülür, sorumluluklar belirlenmez, hesap verilmez ya da göstermelik hesaplar verilir. İşlerin, faaliyetlerin gizli yürütülmesi, hesap verilmemesi, buna karşı ülke çıkarı gibi alalamalar, arkasına gizlenme, kuşku doğurur. Türkiye’de, bir TC vatandaşı olarak bende kuşku doğuran kurumlardan biri de MİT’tir (Milli İstihbarat Teşkilatı). Bu kurumun Türkiye’ye katkısı nedir? Ne gibi yararları oldu veya oluyor; hatta kime, kimlere hizmet sunuyor? Yararı, maliyetini karşılıyor mu? Dış destek alıyor mu? Bu ve benzeri sorular kafalarda düğümlenmektedir. Gizlilik kuşku doğurduğu gibi, söylentilere de yol açmaktadır. Çoğu gizli kalmış olayda MİT’in parmağı olduğu söylentisi yayılır. Zaman zaman MİT adına çalışanlar deşifre olunur; deşifre olmayan ancak kurumlarda MİT ajanı olduğu söylenen kişilerin varlığı ve nitelikleri de kuşkuları derinleştirir. MİT yetkilileri ile PKK’nin Oslo’da yaptıkları gizli görüşmelerin internete düşmesi, bu görüşmelerde İngiliz ve ABD temsilcilerinin en azından gözlemci veya arabulucu olarak bulunmaları; MİT yetkililerinin Erbil ziyareti; Kuzey Irak yönetimi ile kurulan ilişkiler; Öcalan ile yapılan müzakere ya da pazarlıklar, MİT’i ve MİT’in işlevlerini, vatandaşın bir bölümünde güncelleştirdi. MİT kimlere, hangi amaca hizmet ediyor? Gizlilik, kamuoyunu aydınlatmama da, kuşkuları ve soruları arttırdı. Ben, PKK’nin ardında emperyal güçlerin katkı ve desteği olduğunu, “Kürt sorunu” diye bir sorunun emperyal güçler tarafından kamuoyuna kabul ettirilmeye, empoze edilmeye çalışıldığına, bu amaç doğrultusunda yerli işbirlikçilerden, sesyayarlardan yararlanıldığını düşünenlerden, hatta buna inananlardanım. Ödün vererek, müzakere, görüşme yolu ile sorunların çözüleceğine de inanmam. Ödün, ödünü doğurur. Ödün, sonuçta yenilgiye yol açar. Ülkeler de kişiler gibi ödün vermekten kaçınmalıdırlar. Müzakere, görüşme ya işi sürüncemede bırakmak, günlük konuşma diliyle topu taca atmak için ya da güçlü olan tarafın zor kullanmadan, bir maliyete katlanmadan isteklerini karşı tarafa kabul ettirmek için yapılır. Ben, özellikle uluslararası ilişkilerde müzakere yolu ile adil çözüme ulaşılan tek örnek, tek uyuşmazlık bilmiyorum. Bilen varsa, görüşlerini kanıtlayıcı örnekleri ile açıklasın da müzakerenin gerçekten bir çözüm yolu olduğu görülsün. Türkiye’de etnik nedenden dolayı değil, farklı ölçütlere göre ayrımcılık yapılır. Türkiye, “yalnız hukuk değil kanun devleti dahi olamamıştır. Haksızlık yaygındır.” Tüm bu görüşlere katılırım. İnsanlar arasında etnik, dini ve benzeri açılardan ayrımı da son derece yapay bulurum, bu tür ayrımlar bir anlam taşımaz. Ortak payda insan olmak, daha doğrusu insan olabilmektir. Kişisel olarak ödün verilerek, görüşme yoluyla sorunların çözülebileceğini düşünmediğimden; PKK’nin ardında emperyal desteklerin bulunduğuna inandığımdan, “Kürt sorununun” emperyal güçler ve onların yerli uzantıları tarafından empoze edilmeye çalışıldığını gözlemlediğimden, ABD’nin BOP ya da GOP’u hakkında bir ölçüde bilgi sahibi olduğumdan; MİT’in ABD ve İngiltere gözetiminde Kuzey Irak yönetimi, PKK ve Öcalan’la yaptığı görüşmelere kuşku ile bakıyorum. Bir vatandaş, bir vergi mükellefi, bir insan olarak MİT’in sorgulanması gerektiği görüşündeyim. Açıklık, doğruluk, sorumluluk, kamuoyuna hesap verme, kamuoyunu aydınlatma kuralları MİT için de geçerli olmalıdır. MAXIMOON’DA KAMPANYA Yalçıntepe’den ‘5 altın seçenek’ Yalçıntepe Group’un Bahçeşehir’de yaptığı MAXIMOON konutlarından ev sahibi olmak isteyenler için düzenlediği kampanyada peşinatsız ev sahibi olma, peşin ödemede yüzde 12 indirim, yüzde sıfır faizle 60 aya kadar vade, ödeme planını birlikte oluşturma ve “peşinat sizden taksitleriniz kiracınızdan” seçenekleri sunuluyor. “5 altın fırsat” olarak tanımlanan kampanya 30 Ekim 2011’e kadar sürecek. Peşin ödeme yapanlar yüzde 12 indirim alıyor. 60 aya kadar yüzde sıfır faiz ve hiç peşinatsız ev sahibi olma imkanı ise kampanyanın diğer iki ayağını oluşturuyor. Ödeme planını Yalçıntepe Group ile birlikte kararlaştırmak ve “peşinatınız sizden, taksitleriniz kiracınızdan” imkânları da kampanyanın diğer kolaylıkları arasında yer alıyor. DAP Maltepe’yi dalgalandırdı Projelerinde suyu ana konsept olarak kullanan Dap Yapı, yelken kuleler ve burgu kulelerden sonra şimdi de DragosMaltepe’de Dalga Kule projesini satışa çıkardı. 22’şer katlı 2 rezidans kulesinden oluşacak Dalga Kule’de 369 ünite yer alacak. Daha sonraki etapkanı Ziya Yılmaz, Dap Dalga Kule’de, ilk blokta satışa çıktıklarını ve yüzde 42’lik ön satış yaptıklarını anlatarak projenin iki kulelik ilk etabı için 120 milyon TL, tamamı olan beş kule için ise 270 milyon TL’lik yatırımla hayata geçeceğini söyledi. Yılmaz, projede 4561 metrekare stüdyo dairelerin 149 bin TL, 6088 metrekare 1+1 dairelerin 199 bin TL ve 84105 metrekare 2+1 dairelerin ise 298 bin TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulduğunu ifade etti. Konutları 30 ay sonra teslim etmeyi planladıklarını aktaran Yılmaz, “Yüzde 30 peşinat ile ev sahibi olunabilen projede geri kalan ödemeler şirket bünyesinde 36 aya, banka kredisiyle ise 120 aya kadar vadelendiriliyor. Ön satış döneminde satışa çıkan ilk blokun yüzde 40’ını sattık” diye konuştu. ATAŞEH R’DE YEN PROJE Sarphan Finans Park ‘gücün yeni merkezi’nde Sarphan Finans Park, düzenlediği toplantıyla yatırımcılara yeni bir değer sundu. “Finans Merkezi’nin İstanbul’a taşınmasıyla güç, medeniyetlerin beşiğine geri dönüyor; ekonominin kalbinde yükselen Sarphan Finans Park, ‘Gücün Yeni Merkezi’ oluyor” sloganıyla tanıtılan proje, İstanbul’un Anadolu yakasında rezidans, ofis, otel ve dükkânları bir araya getirdi. Merkezlerini Ataşehir’e taşıyacak olan önemli devlet kurumları, finans kuruluşları ve bankalara komşu bir iş ve yaşam merkezi olarak öne çıkan Sarphan Finans Park, Emlak Konut GYO ve Sarp Group ile diğer bir TOKİ iştiraki Emlak Pazarlama İnşaat Proje yönetimi tarafından hayata geçiriliyor. Avrupa Gayrimenkul Ödülleri Karma Kullanım Kategorisi Ödülü sahibi proje ve modern çizgilerinin yanı sıra stratejik konumuyla hem finans sektöründeki firmaların hem de rahat ve seçkin bir yaşam arayanların ilgisini çekiyor. Yatırımcılar için her türlü konfor ve kolaylığı sağlayan Sarphan Finans Park, farklı tasarımı ile de çevresindeki projelerden belirgin bir şekilde ayrılıyor. larla birlikte Dalga Kule’de 5 blokta toplam 800 rezidans yer alacak. Büyüklükleri 47 ile 101 metrekare arasında değişen dairelerde stüdyo, 1+1 ve 2+1 konut seçenekleri mevcut. Projede fiyatlar 149 bin TL’den başlıyor. Dalga Kule’nin tanıtımında konuşan DAP Yapı Yönetim Kurulu Baş Boyner ve Kumova: Âşık olacağımız projeye gireriz Yenibosna’daki stwest projesi ile gayrimenkulde ortak olan Boyner Holding ile Fer yapı bundan sonraki projeler için seçici davranıyor. Projede 982 konut ve rezidansın yüzde 70’i satıldı. Satışları yüzde 66’ya ulaşan İstwest’in gidişatından memnun olan ortaklar, şehir merkezinde butik ve markalı projelere yönelecek. Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Boyner “Her yaptığın bir diğerini yapmaya engel aslında, evlilik gibi. Aynı anda 5 işi yapamıyorsunuz” dedi. Fer Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova da, “Önce ikimiz de âşık olacağız, çok beğeneceğiz, çok isteyeceğiz. Sonra başarısına inanırsak yürümeye devam edeceğiz” diye konuştu. Boyner ve Kumova, İstanbul Yenibosna’da Boyner Grubu’nun Altınyıldız kumaş fabrikası arazisinde inşa ettikleri İstwest projesiyle ilgili de bilgi verdi. Buna göre 982 konut ve rezidansın yüzde 70’lik bölümü satıldı. Stüdyo ve 1+1 dairelerden elde kalmadı. Satışa çıktığı 5 ay içinde fiyatlar yüzde 30 zamlanarak metrekare fiyatı 4.500 liraya ulaştı. Gaziantep, Kahramanmaraş gibi şehirlerden de İstwest’te daire alanlar oldu. İstwest’in en önemli özelliğinin diğer siteler gibi kalın duvarlar arkasında olmamasını gösteren Kumova, “Dükkânlarımız halka açık. Bunu hem İstwest’te yaşayacaklar hem de satışına başladığımız ticarî ünite sahipleri için olumlu karşılandı” diye konuştu. Boyner de projeyi tasarlarken ‘açgözlülük’ yaparak emsali arttırmaya çalışmadıklarını belirterek “Biz, konut satmıyoruz, İstwest satıyoruz” dedi. İstWest’de 14 blok, 470 adet rezidans, 512 adet konut ve İstWestMeydan’da 73 adet ticari alan yer alıyor. Toplam 230.000 m2’lik inşaat alanı içinde,satılabilir 130.000 m2 alan üzerinde, stüdyo daireden, 4+1’e kadar daire seçenekleri bulunuyor. TEB’den çiftçilere özel kredi Türk Ekonomi Bankası (TEB) çiftçilerin gelir akışını göz önüne alarak tarım üretiminde kullanabilmeleri için sunduğu hasattan hasada ödemeli kredi imkânını şimdi de konut ve taşıt ihtiyaçları için sağlıyor. Banka, konutta kredi paketi kapsamında 120 aya kadar vade seçeneği, taşıt alım kredilerinde ise hasat vadeli ödeme planı ve 48 aya kadar vade seçeneği sunuyor. hracatın içindeki ithalat zirve yaptı Ekonomi Servisi Cari açıkla mühızlıca aşağı gitmesi” diye konuştu. M: Endişemiz dalganın İhracat rakamlarını Elazığ’da açıkcadelede yurtiçinde üretilebilen mallayan Büyükekşi, Yunanistan merları ithal etmeye gerek duymayacak sa yüksekliği Bu arada Türkiye İhracatçılar Mecli kezli sorunların AB’nin başını ağrıttınayi yapısının oluşturulması gündemdeki yerini korurken 2011 yılının si (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, ğına da dikkat çekerek şöyle devam et8 ayında Türkiye’nin hammadde it döviz kurlarının yükselmesiyle Türk ti: “Burada siyasi irade eksikliği halatı 115 milyar dolara ulaştı. Türki lirasının değer kaybettiğini vurgulaya var. Tüm önlemler alınsa dahi borç ye’nin 2011 yılının 8 ayında gerçek rak “Sepet kurun 2.102.20 arasında sorunu hemen çözülmeyecek. Önümüzdeki dönemde emtia ve leştirdiği hammadde ithalatı geçen paritelerde dalgalanma ve beyılın aynı dönemine göre yüzde Bu yılın 8 ayında yatırım malları ithalatı 24 lirsizlik devam edecek. Bu du38.2 oranında, 32 milyar dolar tutarında artış gösterdi. 2011 yılının milyar 890 milyon dolar, tüketim malı ithalatı rum maliyet ve fiyat yapmayı zorlaştıracak. Dışarıda soğuk OcakAğustos döneminde 88 mil20 milyar 60 milyon dolar oldu. Hammadde bir hava var. Küresel ekonoyar 730 milyon dolar olan toplam (ara malı) ithalatı yüzde 38.2 artışla 114 mide çok ciddi riskler mevcut. ihracat, hammadde ithalatının Bu yüzden de yatırımcılar geyüzde 77’sini karşılayabildi. milyar 624 milyon dolara çıktı. lişmekte olan ülkelerin piyasaANKA’nın TÜİK verilerinden larından çıkıp dolara döndükyaptığı hesaplamaya göre bu yılın 8 ayında yatırım malları ithalatı ge bir müddet daha dalgalanmaya de leri için içeride kurlar yükseliyor.” Bu arada eylülde ihracat, geçen yıçen yılın aynı dönemine göre yüzde vam edeceğini düşünüyoruz. Kurlardaki yüksek dalgalanma lın aynı ayına göre yüzde 16.41 artış49.5 artarak 24 milyar 890 milyon dolar olurken hammadde ithalatı yüzde döviz borcu olan şirketleri, ithal la 10 milyar 723 milyon dolar olurken 38.2 artışla 114 milyar 624 milyon do girdiye bağımlı olan üreticileri yılın ilk dokuz ayında yüzde 21.71 arolumsuz etkileyebilir. Kurların tışla 99 milyar 453 milyon dolar sevilara çıktı. Diğer ürünlerle birlikte toplam ithalat yükselmesi ihracata destek, ithalata yesinde gerçekleşti. İhracat son 12 ayyüzde 39.3 artışla 160 milyar 114 fren etkisi yapar. Endişemiz dalga lık dönemde ise yüzde 18.83 artışla 131 boyunun yüksekliği ve kurların milyar 622 milyon dolar oldu. milyon dolar oldu. T Yapı Kredi’ye 285 milyon dolar ve 687 milyon Avro Ekonomi Servisi Yapı Kredi, ihracatın finansmanında kullandırmak üzere 285 milyon dolar ve 687 milyon Avro sendikasyon kredisi sağladı. UniCredit Bank AG Austria koordinatörlüğünde iki ayrı döviz cinsinden sağlanan 1 yıl vadeli sendikasyon kredisinde toplam maliyetin, Euribor + yüzde 1 ve Libor + yüzde 1 olarak gerçekleştiği belirtildi. Sendikasyon kredisine, Yapı Kredi’nin yakın ilişkide olduğu 18 ülkeden 42 banka katıldı. Yapı Kredi CEO’su Faik Açıkalın, uluslararası finansal piyasalarda güçlüklerin yaşandığı bir dönemde Yapı Kredi’nin itibarını gösteren bir işleme imza attıklarını ve 2011 yılı içinde yurtdışı piyasalardan aldıkları borçlanmalarda, bu sendikasyon kredisi de dahil toplamda 3 milyar doları geçen bir büyüklüğe ulaştıklarını belirterek, “Bu kaynağı yine her zaman olduğu gibi ihracat yapan müşterilerimizin kullanımına sunacağız” dedi. TÜG S’e ‘Değer katanlar’ Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası’nın 50. yılına özel olarak hazırlanan ‘Sendikaya Değer Katanlar’ kitabı kamuoyuna tanıtıldı. Özellikle sendikanın yaşamında gelgitlere sahne olan 1980’li yıllara ait yaşanmışlıkların anlatıldığı kitap, günümüz işveren sendikacılığının nasıl olması gerektiği konusuna da ışık tutmayı amaçlıyor. Gecede kitabın editörlüğünü yapan gazeteci Fikri Türkel’e de katkılarından dolayı teşekkür plaketi verildi. C MY B C MY B