25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 TEMMUZ 2008 SALI CUMHURİYET SAYFA 17 Derhal  Vahdettin Lagendikoğlu: "Adı Mustafa Kemal, Hasan Tahsin, Hasan Hüseyin, Kubilay, Devrim, Özgür olanlar da derhal tutuklana!" Elektronik posta: denizsom@cumhuriyet.cotn.tr Tel: 0.212.343 72 74 Faks: 0.212.343 72 60 - Sabah gazetesine "Recep'in Tavuğu" deniyormuş... "Doğru; çok iyi yumurtluyor!" Ergenekon'da son durum: Kuddusi Okkır cezaevinden mezarlığa tahliye edildi! Tanımcı Beşir Dirikol: "Laikliği yeniden tanımlamak isteyen AKP, cuntacılığı da A yeniden 9 tanımlamaktadır -T netekim!" Pastırma Selim Sümen: "Adalet Bakanlığı'nın cenaze ödeneği bulunmadığından Kuddusi Okkır'ın tahliyesine karar /fift verildiği kanısındayım!" VELEV Kl, sayın seyirciler haber merkezimize az önce gelen bir son dakika gelişmesini aktarmak için olay yerinde bulunan muhabir arkadaşımıza bağlanıyoruz: "Evet, sayın seyirciler; velev ki başkent kulislerinden aldığımız bir son dakika haberine göre hükümetin, yeni ve büyük bir yargı reformuna son bir halka ekleme hazırlıgı içinde olduğu öğrenildi. Bu son halkaya göre bazı duruşmalar bundan böyle Holivut filmlerinde seyrettiğimiz ve çok yakından bildiğimiz jüri sistemi ile yapılacak. Hangi davalarda jüri sisteminin uygulanacağına adalet bakanının teklifi, başbakanın havalesi ve cumhurbaşkanının tasdiki ile karar verilecek. Evet, sayın seyirciler yargı sistemindeki bu yeni ve en büyük son halkanın şu sıralar Meclis'te görüşülmekte olan 'Bazı Kanunların Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun Velev 1 Tasarısı'na bir önerge ile eklenecek ek madde sayesinde yürürlüğe sokulması bekleniyor. Hükümete yakın kaynaklardan alınan bilgiye göre jüri sistemine bir hafta içinde geçilebilecek ve ilk uygulama her yere konan bir davada hayata geçirilecek. Yine hükümete yakın kaynaklardan alınan çok güvenilir bilgilere göre ilk uygulama aynı zamanda ilk örnek olacağı için jüri üyelerinin özel olarak seçilmesine ayrı bir özen gösterilecek. Siyasi göstergelerin gösterdiğine göre her yere konan bir davada jüri üyesi olabilecek isimler arasında en yaygın olarak şu saygın isimler yer alıyor: Fehmi Koru, Mustafa Karaalioğlu, Ekrem Dumanlı, Hasan Karakaya, Abdurrahman Dilipak, Hüseyin Üzmez, Ali Bulaç, Mümtazer Türköne, Şahin Alpay, Cengiz Çandar, Hasan Cemal, Ismet Berkan, Ahmet Altan, Mehmet Altan, Yasemin Çongar, Nazlı llıcak, Salih Memecan, Emre Aköz, Ergun Babanan, Engin Ardıç, Kürşat Bumin, Eser Karakaş, Taha Akyol, Ali Bayramoğlu, Etyen Mahçupyan, Neşe Düzel, Gülay Göktürk, Hadi Uluengin. Güvenilir kulislerde görüşüne başvurduğumuz güvenilir kaynaklar, jüriye Fehmi Koru'nun başkanhk yapmasının beklendiğini, yapmazsa jüriden çekileceğini ve yerine Taha Kıvanç'ın atanacağını bildiriyorlar. Evet, tekrar haber merkezine bağlanıyoruz." Evet, sayın seyirciler velev ki diyerek aldığımız yeni gelişmeleri sizlere anında aktarmayı sürdüreceğiz. Şimdi oyun havaları ile yayınımıza devam ediyoruz. Nafile & Ibrahim Ormancı: İP "Guinness Rekorlar X Kitabı'na 'ülke tepetaklak giderken nafile demeçler verme' dalında girmiş olmalıyız!" SESSÎZ SEDASIZ (!) İktidarın has adamı, hedef gösterirse! KİM diye sorduğunuzda Gazi Üniversitesi öğretim üyesi ve Zaman gazetesi yazarı olarak tanıtılıyor Prof. Dr. Mümtazer Türköne. Eski hızlı ülkücülerden; 12 Eylül döneminde "MHP Davası"nda anayasal düzeni silahla değiştirmeye teşebbüs iddiasıyla yargılanan sanıklardan. Artık Türk- îslamcı değil, Islamcı. Ancak Islamcılığı da Feto Islamcılığı! Yeni karısı AKP istanbul Milletvekili Özlem Piltanoğlu Türköne. Özetle; eş durumundan RTE'nin, iş durumundan Fethullah'ın yakını. islamcı iktidarın hem Nakşi hem de Nurcu kanadına çok yakın olan bu şahıs, geçen perşembe Show TV'de canlı yayımlanan Siyaset Meydanı programında sanırım farkında olmadan bendenizi hedef gösterdi. Bir saat kadar sonra da yaptığının farkına varıp birilerinin aklına karpuz kabuğu düşürdüğünü itiraf etti ama hedef gösterme eylemini yine de toparlayıp sonuçlandıramadı. Hedefteyim! Bu ülkede ulusalcı gazetecilerin de yaşama hakkı olduğuna inanan savcılar varsa onları görevlerini yapmaya davet ediyorum. Yine bu ülkede iktidar yalakası olmayan gazetecilerin de can güvenliğinden sorumlu bir polis teşkilatı varsa, onlara da kanıtları ev basmadan, kendi evlerinde televizyon izlerken de bulabileceklerini anımsatmak istiyorum. Kyoto Gerçeğine Bakış! SADIK ÇELİK * Türkiye'nin dünyada ken- di kendine yeten yedi ülke- den biri olduğu söylemi son dönemde bir şehir efsanesi olarak gündeme taşındı, hem de tarım bakanımız tarafın- dan. Neydik, ne olduk soru- larının yanıtını bilimsel ger- çeklerin ışığında vereceği- mize kulağa hoş gelen, an- cak hiç de gerçeği izah et- meye yetmeyen (TUlK'in ve- rilerine göre 2007'de tarım- sal ihracat 3.7 milyar dolar, ithalat ise 5.5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu verilere göre, Türkiye giderek daha fazla tarım ürünü ithal ediyor. Bu veriler tarımı hâlâ önem- li sayılan ülkemiz için can sı- kıcıdır. Bu, bugün böyle de, dün böyle değildi. Özellikle 2002'den beri izlenen yanlış tarım politikalarının, küresel ısınmanın, akarsuların, göl- lerin ve barajların hemen ya- nı başındaki tarım arazilerinin dahi sulanamamasının so- nucu olarak bu duruma ge- lindi.) bu şehir efsanesi söy- lemi küresel ısınmaya hazır- lıksız yakalanmış olmamıza bir bahanedir. Türkiye Ziraat Odaları Bir- liği (TZOB) kuraklığın Gü- neydoğu'dan sonra özellikle iç Anadolu bölgesini etkisi al- tına aldığının altını çizerek, Türkiye buğday rekoltesinde yüzde 22, arpa rekoltesinde de yüzde 31 oranında bir azalma beklendiğine dikkat çekti. Konya'nın Karapınar il- çesi Ticaret Borsası Başka- nı Mehmet Gökcan da ilçe- de arpa ekiminde yüzde 90, buğday ekiminde yüzde 80 zarara uğrandığını ifade edi- yor. Görüldüğü gibi daha hasat mevsimine girerken alınan bu üzücü haberler ge- çen sene yaşadıklarımızın artarak devam edeceğini gösteriyor. Türkiye Kyoto Protoko- lü'ne taraf olmak için ilk so- mut adımı attı. Türkiye, taraf ülkelere 'sera gazı' salınımı- na sınırlama getirme ve çev- re birliğine karşı somut önlem alma yükümlülüğü getiren Kyoto Protokolü'ne imza ko- yan 178. ülke olacak. Türki- ye'nin 11 Aralık 1997'de Ja- ponya'nın Kyoto kentinde imzalanan BM Iklim Deği- şikliği Çerçeve Sözleşme- si'nin Kyoto Protokolü'ne katılmasının uygun bulun- duğuna ilişkin kanun tasarı- sı, TBMM Başkanlığı'na su- nuldu. T asarının gerekçesi olarak, iklim değişikliğinin günü- müzde salt bir çevre sorunu olmaktan çıkması ve çok ciddi sosyo-ekonomik so- runlara yol açabilecek ve hatta ülkelerin güvenliğini tehdit edebilecek boyutta bir sorun olarak ele alınma- ya başlanması olarak sunul- du. Gerekçede, Türkiye'nin protokole taraf olması ve ik- lim değişikliği ile mücadele- de kararlılığını ortaya koy- masının yanı sıra taraf ülke- ler nezdinde de itibarının ar- tacağı, ayrıca Türkiye'ye BM Güvenlik Konseyi geçici üye- liği için de avantaj sağlaya- cağı belirtildi. Türkiye'nin Kyoto Protokolü'nü imzala- madan önce kendi özel ko- şullarını belirlemek için mü- zakere hakkı bulunuyor. Tür- kiye, henüz protokolün ta- raflarıyla bununla ilgili ma- saya oturmadı. Ancak, hü- kümetin tasarıyı TBMM Baş- kanlığı'na sunması, müza- kere sürecinin başlayacağı şeklinde yorumlanıyor. Uz- manlar ise, Türkiye'nin kal- kınmasının devamı için sera gazı salınımını arttırmaya de- vam etmeye zorunlu oldu- ğunu belirtiyorlar. Bu nokta- da, Kyoto üyelerinin yaşadı- ğı değişime ve gelişime baş- ka cepheden bakmakta da yarar vardır: 1. Daha az karbon üreten enerji santrallarına geçilme- si. 2. Çevre mevzuatlarının yenilenmesi. 3. Aydınlatma ve ısınmada tasarruflu teknolojilere ge- çilmesi. 4. Karbon üretimi yüksek olan sanayi ürünlerine daha fazla vergi ödenmesi. 5. Alternatif enerji kaynak- larına desteğin arttırılması. 6. Işletmelerin atık işlem- lerinin yeniden düzenlenme- si. Kyoto Prokolü'ne imza ko- nulması halinde, Türkiye 2012'den sonra doğrudan sera gazı emisyonuna azalt- ma taahhüdü altına girecek- tir ve bunun ekonomiye ma- liyeti ise 40 milyar dolar ile 150 milyar dolar arasında olacağı öngörülmektedir, yi- ne AB üyeliği hedefinde de Kyoto Protokolü karşısına çıkacaktır. Bütün bunlara rağmen, Türkiye bu zor kararı müza- kere etmelidir. Sanayileşmiş ülkeler 200 yıldır küresel ısın- maya sebep olmaktadırlar. Bunun bedelinin de azgeliş- miş veya gelişmekte olan ülkelere ödettirilmesi doğru değildir. Bunun başka alter- natifleri vardır ve olmalıdır. Kyoto Protokolü'nün bu ha- li ile kabulü, emperyalist bir dayatma ya da karara boyun eğdirmedir. Özellikle de sa- nayileşmesini tamamlamış Batı'nın dayatmacı biranla- yışla önümüze getirdiği çev- reci ve küreselleşmeci yak- laşımı ile masum gözüken Kyoto Protokolü, ülkemizin, çevremizin, doğamızın ko- runmasını da elbette dikka- te alarak, sürdürülebilir eko- nomik kalkınma ve sanayi- leşme süreci ile birlikte de- ğerlendirilerek müzakere edilmelidir. * Keyveni Hazır Yemek ve Catering Kurucusu İTO . 69 Meslek Gıda Komitesi Üyesi ÇİZGİLİK KMÜL MASARACl kamilmasaraci@mynet.com H A R B l SEMtH POROY OTOBÜSTEKİLER KEMAL URGEISÇ k_urgenc@yahoo.com ftefe ffa/// sejtyo r(ar ya... (ÇÖPLÜK ÇOCUKLARI) TAYYARÖZKAN www.junkidz.com TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 8 Tejıımıız www.mumtaz-arlkan. com M.KEMAL'IN ORDUDANAYRILISL 1919'DA 8UGÜN,MUSrAFA ZEM/tL PAŞA,AS- ÇEKİLPİ. İSTANRUL'MKJ İTİLAF i YET&Ut-E&INİN DE BASKISlYLA, PAPİÇAH VE HAR8ÎYE A//)Z//e// MUSTAF/İ fCS- MAL. PAŞA'yA eÖREVDEAJ eL Ç3KT/EMEIC isriYoeLAiZDi BR'ZUIZUM KÛNGRESİUN HA2//ZLANIŞ/ SlRAS'MPA, BİR P/zJ TELGgAF ALtŞ-VEgiŞ/A/ü£A/ SOA/GA, MUSTAFA KB- AAAL, İSTANŞUL 'UN BASKI&HDAM UZAK KA- LABİLMEIC İÇİU ORDUDAN AYKILPl! BU ICA PAR,ONUN YEMİ YAŞAMINDA Bi£. PÖAIÜM MOKTAS/YDf. ARTIK HİÇ BİR fZ.ÜT8E£İ VE UUVANI OLMADAU MücADELBYE T.C. SAMSUN 5. İCRA VE İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ BASİT TASFİYEDE ALACAKLILAR1 DAVET İLANI DOSYA NO: 2008/1 İFLAS Müflisin Adı ve Adresi: GERGEF BtLGİSAYAR VH YABANCI Dll. EÜtTlM HİZMETLERİ LİMİT1ZD ŞİRKF.Tİ Av.Refık MORAL 19 Mayıs Mahallesı Talimhane Caddesi Abdık lijhanı No: 2 K.;ıt: 2 SAMSUN Yukanda adı yazılı müflisin ıllas dairesince defleri tutulan mallannin bedelleri lasflye giderlerini korumayacağı anlaşıldığından basiı tasfiye usıı- lünün uygulaııması kararlaştırılmıştır. Bu sebeple alacaklıların bu ilan tarihinden iıibaren yirmi gün içinde alacaklarıni ve iddialarını bildirmeleri, bu müddel içinde alacaklıların birinin giderleri peşin vermek sureli ile tasfıyenin adi şekilde yapılmasını ıstryebileccgi lcra ve Illas Kanununun218. mad- desi gereğince ilaıı olunur. 26/06/2008 Basın: 37349 GÖRÜŞ BEDRI BAYKAM Bir Atatürkçüyü Yok Edebilirsiniz, Ama Asla Korkutamazsınız! Tarihe, "ibret alınacak karanlık günler" olarak ge- çecek bir bataklık içindeyiz. En doğru özeti Bay- kal yaptı: "Siz Türk halkını toptan enayi mi sanı- yorsunuz? BunlarAziz Nesinlik hikâyeler." Haddini aşan "Ergenekon" davasında herhalde 2004 ile ilgili fazla bir şey bulamadılar ki, kargaları bile gül- dürecek iddialan, besleme basın, manşet yapmaya başladı: "Aynı anda 30 ilde izinslz gösteriler- de kanlı eylemler başlatacaklarmış..." (!) Bre ga- filler, ADD veya USTKB ne zaman izinsiz yürüyüş yaptı da, balonun en civcivli anında sizi mutlu ede- cek kanıtları yaratmak için bunu yapacak? Ara- nızda bu masala inananları, Bakırköy paklar. Tutukladığınız insanlardan Kuddusi Okkır'ı, öl- mesine iki gün kala ailesine teslim ettiniz. Bu in- sanlık suçunun kime ait olduğuyla yüzleşmeniz ge- rekiyor. Ailesinden kim, nasıl özür dileyebile- cek? Bunları birisi, sizin kardeşinize uygulamış ol- sa, hangi kelimelerle o adama saldırırdınız? Ay- rıca sorgulamalarınızı nasıl yapıyorsunuz da, on- ca insan hastanelik oluyor! Şunu unutmayın: Ke- malistler, tehdit edilebilir, tutuklanabilir, ya da öl- dürülebilirler. Ama ne yaparsanız yapın, karanlıktan hiçbir zaman korkmazlar. Atatürkçüleri sindire- bilecek bir bahtsızla, bu dünya hiç tanışmaya- caktır... AKP, "kapatılıyorum" korkusuyla anlaşılan ne ya- pacağını şaşırdı, medyasıyla beraber hukuksuz sal- dırıya geçti. Bunlara "gazete" demeye dilim var- mıyor. Kendini köşe yazarı sanan şeriat bora- zancısı, ağzından salyalar akarak, tüm Atatürkçü düşünce önderlerini sütununda sıralayıp, o zavallı beyninde bunları da "Ger-gene-kon"a bağlayıp, muhalefeti toptan yok etme operasyonuna giri- şildiğinin ipucunu veriyor. Bu zavallı jurnalcilerle önce tekziplerimle hesaplaşacağım. Psikolojik savaşın en çirkinini yapan bu tipler, bir de kendilerine "demokrat gazeteci" sıfatını ya- kıştırmıyorlar mı, çıldırıyorum. Önce şunu bilsin- ler ki, bu seviyesiz saldırılarla, tarihe belge bıra- kıp, rezil oluyorlar, hepsi bu. Çocuk kandırır gibi, Dink cinayetini de "Ulusalcılara" fatura etmeye kal- kışmışlardı. Halbuki katilin yobaz bir faşist olduğu demeçlerinden fazlasıyla ortaya çıkmıştı. Yine utan- madan Danıştay cinayetini de (!) ulusalcılara yıkmaya çalışacak kadar beyinleri sulanmıştı. Hem de adarrı her gün haykırarak "Türbana kar- şı karar aldıkları için yaptım" demesine rağmen! Cumhuriyet'e atılan bombaları da "Ulusalcılar"a ve hatta Ümraniye'de bulunanlara bağlamaya gay- ret etmişlerdi. Şimdi ne öğreniyoruz? Bu gülünesi fıkraların ilginç baş kanıtları, "imha edilmiş"(!) Da- ha hangisini sayalım? Sinan Aygün'ün bürosu- na özenle yerleştirilmiş tabancayı mı? Yoksa "Alemdaroğlu ile niye fotoğraf çektirdin?" diye ar- sız sorulara muhatap olan Büyükçelebi'nin ya- şadıklarını mı? Yoksa "Beş milyon sayfa delil top- landı" haberlerine mi? Beş milyonunu ne zaman okudunuz da delil oldu? Zaten korktuğu bir bel- gesi olan varsa, onu bir yılda 100 kere imha et- mez mi? Bir de tarih yargıçları var. Utanmadan 27 Ma- yıs ve 1961 Anayasası'nı şimdi neredeyse "gün- celsuç" haline getiren birzibidilik furyası. Peki söz- de "darbelere karşı" oldukları için bu işlere giri- şenlerin, hiç Iran'daki yobaz darbeye karşı ağız- larını açtıklarını gördünüz mü? Tabii ki hayır. Buy- run gidin, altı gün sonra Fransız Devrimi kutla- maları var. Hemen Fransız Elçiliği'ne müracaat edin: "Krala karşı darbe yapan bu densiz anti- demokratların eylem gününü kutlayarak hem suç işliyorsunuz, hem de bizim ülkemize kötü örnek olu- yorsunuz. Bunu bu yıl da tekrarlarsanız 'Gerge- nekon' kapsamına alınacaksınız." Haydi, ne bek- liyorsunuz, yapsanıza! Hiçbir Atatürkçü'nün "gizli örgüt" üyesi olma ih- tiyacı yoktur. Hepimiz, AKP'nin demokratik yol- larla, acilen iktidardan gitmesini istiyoruz. Biz de tabii ki "Ordu darbe yapmasın" diyoruz. İyi de, siz şimdi buna "Yargı bize kanşmasın, kimse bizika- patmasın", bir de "Bize karşı yürüyüş düzenleyenler darbecidir" komedisi ekliyorsunuz. Yok arkada- şım, o kadar uzun boylu değil! Esas olan, siyasette tüm özgürlük ve demokrasileri yaşatmaktır, yo- bazlığı ve faşizmi korumak değil! B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 l/"Yahudibakla- -| sı, acıbakia" gibi _ adlar da verilen ve *- nolıuta beıızer mey- 3 veleri kaynatıldık- A tan sonra yenilen birbitki. 2/Karak- 5 ter... Bir şeyin cn alt 6 bölümü. 3/ Dolma- j kalcm. 4/ Zemin dokusu olmayan ip- 8 likten ya da ıpektcn 9 örülcn kabartma dantcl... Bir Asya ülkesi- nin başkenti. 5/ UzakJaş- mak, ara açılmak... Ro- manya'nm plaka imi. 6/ Lityum elementinin sim- gesi... Bir meyve. II Özel bir cam kap içinde likör, şarap ve meyvc suyıı ka- rıştınlarak hazirlanan iç- ki... Deniz giysisi. 8/ Gc- çerlıliğini yitirmiş, hü- kümsüz... Tanrı. 9/Uğraş... Airika'nın doğusunda toplu olarak yapılan yabanıl hayvan avı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Küçük sepet... llgi ekî. 2/Rütbesiz asker... Yunıurtadan yeni çıkmış ve henüz ayaklan oluşmamış yavnı kurbağa. 3/ Demir ve lahla üzerindeki boya, pas gibi şeyleri çıkar- nıakta kullarulan araç... Ateş. 4/ Bir mezar odasının üstüne taş ve toprak yığılarak oluştunılan yapay tepecik. 5/ Bir düşünce ya da karan berunısenıcyerek karşı çıkma... Akım şiddeli birimi kiloamperin kısa yazılışı. 6/ Köpck ve inek- lere yedirilnıek için un ve kepeklc hazırlanan yiyecck... Kü- çük ağıl. II Bir sanat yapıtmın ilk taslağı... Güney Ame- rika'da yaşayan ve "Patagonya tavşanı" da denilen bir hayvan. 8/ YÜ7 metrekarc tutarında alan ölçüsü birimi... Uçurıım. 9/ Rüzgâr korknsu. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 B E G O N V T L • 2 U K A L A •D 0 N 3 R E V A N T •B E 4 c •O Y •I A T K 5 A S T •G T z •T 6 L A | A R S A r A 7 A V T Y E T •A R 8 K A D I •TN T T 9 •T A T A R T •
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear