25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 30 TEMMUZ 2008 ÇARŞAMBA 8 HABERLERIN DEVAMI TÜRKİYE Istanbul B 29 Sinop Edirne B 26 Adana B 35 B 31 Samsun 26 Kocaeli B 29 Trabzon 25 Çanakkale B 30 Giresun Izmir A 33 Ankara 24 B 31 Manisa B 35 Eskişehir B 27 Aydın A 37 Konya Denizli B 35 Sıvas PB 27 Zonguldak B 26 Antalya 36 Kars Mersin Diyarbakır Şanhurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A A A A A B B 35 41 42 37 40 34 30 26 Yurdun kuzeydoğu ke- simleri parçalı ve çok bulutlu, Orta Karadeniz kıyıları, Doğu Karade- niz, Kars, Ağrı ve Arda- han çevreleri kısa süreli sağanak ve gök gürül- tülu sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Ya- ğışlann Doğu Karadeniz kıyılarında etkili olması bekleniyor. DIS MERKEZLER Oslo 23 Berlin 32 Moskova Y 18 Helsinki 22 Budapeşte B BStockholm Y 27 Madrid Londra Y 24 Viyana 30 Aşkabat 38 36 Astana B 41 _Y 27 Taşkent 45 Amsterdam Y 26 Belgrad B 30 Bakû B 31 Brüksel Paris 26 Soyfa PB 29 Roma _Y 28 Bişkek 39 26 Tiflis 25 Bonn 24 Atina B 30 Kahire B 33 Münih 25 Zürih B 28 Şam PB 35 Parçalı bulutlu Sisli , Bulutlu . Çok bulutlu Yağmurlu ^ l ü i - Sulu kar i Gök gDrüllülü GUNCEL CÜNEYTARCAYUREk • Baştarafı 1. Sayfada rur, mahkeme kapısı önünde sabahtan gecelere kadar bekleyen gazeteciler kalabalığını makam arabasıyla yararak evinin yolunu tutuyor. RTE'nin pazar günü Başbakanlık Kupası için at yarışlarını izleyeceği açıklanıyor. Pat! Birden An- kara'ya dönüyor. Olayı sorulaştıran gazeteci ara- cığıyla, çok önemli "birişi" olduğu için acele baş- kente döndüğünü söylüyor. Apar topar neden Ankara'ya döndüğü dün ga- zetelerdeki manşetlerde yer alıyor. Meğer Çankaya'daki AKP'Iİ ile Başbakan- lık'taki AKP'Iİ, pazartesi gecesi "eniştenin" evin- de buluşmuşlar, baş başa beş saat konuşmuş- lar. Gizemli ve günlerce içeriği ne olduğu araştırı- lacak yeni bir olay! "Kardeşler" derin bir sohbete neden daldılar acaba? Resmi plakalı arabalarla gelmemeleri devlet araçlarını özel yaşamlarında kullanmama- ya özen gösterdiklerine işaret mi? RTE, seçim sırasında yasağa karşın devlet uçak- larını, kırmızı plakalı araçları kullanmadı mı? öy- leyse? Devlet araçlarını kullanmamaya özen gös- teren gerekçeye "Hadi canım sende" demek ge- rekiyor. ••• öyleyse? Baş başa gizli görüşmeye neden ge- rek gördü Çankaya'daki ile Bakanlıklardaki AKP'li? Bu, sonuncu değil; RTE son günlerde gizli gö- rüşmeler yapıyor. Geçen cuma günü de yanına hu- kuk defteri Çiçek Cemil'i alarak konvoydan ay- rılarak "biryerlere" gitmiş. Nereye gitmiş, kiminle buluşmuş, meçhul! Ör- neğin Anayasa Mahkemesi "çevreleri" ile mi ve- ya Askeri Şûra geliyor, kimileriyle terfiler, atama- lar üzerinde mi çalıştı? Ne ki bu gizli, gizemli buluşmalar akıllara çeşitli sorular gelmesine engel olmuyor. Öyle günlerden geçiyoruz ki; RTE Ergenekon da- vasıyla rahatlamış, ama Anayasa Mahkemesi önünde dikenli fıçıda. Anayasa Mahkemesi'nin kapatma davasını görüşmeye başlamadan önce kamuoyundan gizlenen, ama medyanın ortaya çıkardığı gizli bu- luşmalara bir anlam vermek gerekmiyor mu? Orneğin, AKP'ye yakınlığı bilinen kimi Yüksek Mahkeme üyeleri ile gizlice buluşmuş olması bir olasılık değil mi? AKP'nin iki büyüğü Yüksek Mahkeme'nin ka- patma kararı vermesi olasılığını yüksek görüp ge- ieceklerini aralarında tartışıyor da olabilirler. İki AKP'linin; enflasyon yükseliyor. Ne kadar yut- turmaya çalışılsa da halk homurdanıyor. Iş mideye dayandı mı din sömürüsü yetmiyor. Ne olacak Kıb- rıs sorunu. Güneydoğu terörü vs.. gibi ülke so- runlarını tartıştıklarını, sorunlara çözüm olanakları aradıklarını sanmak gaflet ile yoğrulmak anlamı- na geliyor. Ya da öğrendiler, anladılar ki; parti kapatılma- yacak; o halde partisel açıdan önlerindeki iktidar yıllarını nasıl değerlendireceklerini konuşuyorlar. * * • Ana muhalefet lideri Baykal, 17 cana kıyan son terör olayını yerinde inceledikten sonra, "Milli la- net kampanyası başlatılmalı. Teröre karşı toplumun her kesiminden insanlar Ispanya'daki gibi sessiz bir yürüyüşle tepki vermeli" diyor. Aynı yerde konuşan RTE ise Baykal'ın önerisi- ne soğuk bakıyor. "Bunu kendileriyle de otururko- nuşuruz, değerlendiririz" diye karşılık veriyor. Yani? Ulusal sorunların çözümünü başkalarıy- la paylaşmak istemeyen siyaset anlayışıyla ola- sı sonuç: Sıfır kere sıfır, elde var sıfır! RTE, muhalefetle ulusal sorunları paylaşmak ye- rine, medyaya görevler veriyor. Terör resimlerinin, TV'lerde kanlı sahnelerin ya- yımlanmamasını istiyor. Oysa halkın yapması gereken "bir şeyler" yok mu? Teröristler herhalde Istanbul'a damdan düşmüyorlar. Bir yerlerde yatıyor, kalkıyor, ha- zırlanıyorlar. Civardaki uyanık insanlar sokaklarında otu- ranlardan acaba hiç kuşkulanmadılar, kuşkulan- mıyorlar mı? Teröristler kendilerini gizlemekte bu denli mahirler de terörü hemen her cenazede la- netleyen halkımız burnunun dibinde olup biten- lerin acaba farkına varmıyor mu? Bir zamanlar teröristi ihbar eden "sayın muhbir vatandaşıma" ne oldu? Ba şbakan'dan ses yok Erdoğan, birleşmen ANKARA (Cu rosu) - Başbakan ğan, Ergenekon i( yer alan, eski DP Başkanı Mehme milyon dolar" rüs diasıyla ilgili sessis CHP Genel Başk? kal isc Erdoğan'ı nıt vcrmeye çağır rgenekon iddianamesinde yer alan ve Ağar'a 'ANAVATAN'la esi için 60 milyon dolar verdiği' savına hiçbir açıklama getirmedi huriyet Bü- ayyip Erdo- iananıesinde DYP Genel Ağar'a "60 et verdiği id- gini koruyor. Deniz Bay- u iddiaya ya- Ergenekon iddiaııamesinin "ile- tişim tespit tutar mündc siyasilerle i li "rüşvet" iddia Baykal, kendisiyl ra net yanıt vcrip, y doğan, Ağar'a "A birleşmcmesi kar; dolar verdiği" id klan" bölü- ili çok önem- n yer alıyor. lgili iddiala- anlarken, Er- AVATAN'la ığı 60 milyon dlanna hiçbir açıklama getinncdi. lddianamede, sanıklardan, mafya elebaşısı Sa- mi Hoştan'ın, Halil adlı kişiyle yaptığı telefon görüşmesinde, Ağar'ı kastederek "60 milyon dolar almış en son Tayyip'ten. Adanı satar dcdiın" dcdiği ifa- de cdiliyor. Konuşmanın, DP ve ANAVATAN arasında birleş- menin gerçekleşememesi sonra- sında yapılan 22 Temmuz se- çimlerinden sonraki bir tarihte ya- pılması dikkat çekiyor. Baykal: Erdoğan sanık Baykal, dünkü grup konuşma- sında, Ergenekon iddianamesin- de Erdoğan'ın "sanık" konu- nıunda olduğuna dikkat çekti. Erdoğan'ın "Ben bu davanın savcısıyım" sözlerini anımsatan Baykal, şu görüşleri dile gctirdi: "Ama şimdi görülüyor ki, Baş- bakan bu davanın sanıkların- dandır. Çünkü iddianamede deniliyor ki, 'Başbakan, Ağar'a 60 milyon dolar rüşvet vermiştir'. Rüşvet almak suç da vermek değil mi? Hem suç, heııı günah. Bekliyorum Başbakan bu ko- nuda açıklama yapsın, ama ses seda yok. Çıksın desiıı ki, ver- medim, o zaman iddianamede darbe yesin. Ama ses yok." Âğar hâlâ açıklamadı Birleşme projesinin son aşa- mada aynlıkla sonuçlanmasına, Devlet Bakanı Tjüzmen, Oklohoma Valisi Charles Henry'yi kabul etti. (Fotoğraf: AA) Tüzmen: Enflasyonpolitikası iflas etti ANKARA (Cuı kanı Kürşad 1 ii "yüzdelOO'denfa Lirası'nın dcğerin huriyet Bürosu) - Devlet Ba- men, enflasyon hedefınin la saptığını" söyleyerek, Türk n yüksek tutulmasının dış ti- caret açığının artnıasına yol açtığmı vurguladı. Tüzmen bu durunıda tedbirlerin yetersiz kala- cağını ifade ederek bir ortamda, dış "TL'nin aşırı değerli olduğu ticaret açığını yok edemez- siniz. Böyle bir lıayalin peşinde kimse koş- masm" uyansında dış ticaret açığı ' ginleme politikas YÖK, yeni kurulan 23 üniversite için isimleri belirlemeye çalışıyor Rektör aday adaylan mülakatta 3 Akın OK AŞh uvkihiı/ bir i'oeuL, • • ' " *• • - ' * " ' • v ' " • i > * * ; _ ••• p - yar yayınları SAY DAĞITIM www.saykitap.com ANKARA (AA telerin rektör aday ta alınıyor. YÖK, y rektör aday adaylan başladı. Ağn Ibral" Eren, Hakkâri ve! adaylanyla dün gö Tunceli, Kilis 7 An versitelerinin aday Rektör aday aday doldurmalan istene; bilgilcrini, akaderıik görevlerini, yabanı nı ve uluslararası • Baştarafı 2. Sa Eski sosyalist kü rin birliğe girmesi Almanya gibi büyiJt birlikte öne çıkma; maktadır. Birlik, culann söylediği g na doğru, sosyal A ru evrilmemekted bir gidişat vardır Avrupa projesi emek yoğun çevre munun devamı nit zaman günümüzdeki AKP' mokratlann democrasi, özgür- lük, banş söylemle inin arkasın- da hangi topluınsal proje yat- maktadır? Cevabı AB'ye ya- manmayı sürdüren Türkiye'nin ls- ulundu. Tüzmen "Türkiye'ye erdirerek, enflasyonu diz- bence iflas etti" dedi. Tüzmen, Oklohoma Valisi Charles Henry'yi kabulünde yaptığı konuşmada, "ABD Dola- nııın değerinin düşmesi, ABD'nin ihracatının artmasını, ithalatının da azalmasını sağlaya- rak, dış ticaret açığının da azalmasını sağla- dı. Bizdeki etki ise tam tersi. TL'nin aşın de- ğerlenmesi, dış ticaret açığımızın 70 milyar do- lar olmasına neden oldu ve cari açığı tetikle- di" dedi. Tüzmen, kunın bu şekilde olduğu sü- rece ne tedbir alınırsa alınsın bunu düzeltmenin olanaksız olduğunu vurgulayarak, TL'nin normal değerine gelmesi önerisini yineledi. eski DP ve DYP lideri Mehmet Ağar ve ANAVATAN Lideri Erkan Mumcu, şimdiye kadar "ikna edici" bir açıklama geti- renıedi. Cunıhurbaşkanlığı se- çimleri öncesinde "sürpriz" bir şekilde başlayıp, yaklaşık 1 ayda "bütünleşme" noktasına gelen iki partinin birleşme projesinin suya düşmesi gizemini hâlâ koruyor. Demokrat Parti adı altında bir- leşme hesabı yapan iki partinin birleşememe fıyaskosunda Ağar ve Mumcu'nun payı tartışılırken, özellikle Ağar bağlantılı "tarikat" ve "akçalı konular"ın etkili ol- duğu iddialan konuşuluyor. Son olarak rüşvet iddialanna konu olan ANAVATAN-DYP birleş- mesi, ANAVATAN'ın katılma karan alacağı kongreden bir gün önce suya düşmüştü. Mumcu, Ağar'ın, iki partinin de Genel Idare Kurulu'nda eşit temsili ve birleşme kurultayı tarihinin ilan edilmesi konulan başta olmak üzere taahütlerini yerine getir- mediğini söylemişti. Mumcu, Ağar'ın ANAVATAN'ın DP'ye "iltihak etmesi" planı yaptığını savunmuştu. 'AKPveGülen devreye girdi' iddiası Haber kanallarmda 1 Haziran 2007'de bu açıklamayı yapan Mumcu, kendisinin sonuna kadar birleşmeyi zorlayacağını ve ta- alıhütlerin yerine getirileceği gü- vencesi verilmesi durumunda da kendisinin her türlü fedakârlığa hazır olduğunu açıklamıştı. Ancak Ağar bu süreçte ortadan kaybol- duğu gibi tatmin edici bir açıkla- ma da yapmamıştı. Mumcu ise er- tesi gün, yani 2 Haziran'da, as- lında "birleşme kararı" alınma- sı için topladığı kurultayına Ağar'ı da davet etmişti. Mumcu'nun, kurultaya katılması için o gün 17.00'ye kadar süre tanıdığı Ağar ise lstanbul'da Fethullah Gü- len'e yakın isimlcrcc desteklenen "Türkçe Olimpiyatları" ödül törenine katılarak, Gülen'e öv- güler düzen bir konuşma yapma- yı tercih etmişti. Ağar birleşme- nin niye suya düştüğünü bir tür- lü açıklayamazken kulislcrde, AKP ve Gülen cemaatinin, bir- leşmenin bozulması için devreye girdiği iddialan dile getiriliyor. - Yeni kurulan üniversi- daylan YÖK'te mülaka- ni kurulan 23 üniversitenin ile mülakata önceki gün m Çeçen, Ardahan, Bitlis ıirt üniversitelerinin aday işen YÖK üyeleri, dün de ık ve Mardin Artuklu üni- adaylannı mülakata aldı. annın başvurusu sırasında formda adaylardan kişisel özgeçmişlerini, idari ı dil bilgilerini, yayınlan- alışmalannı gimıeleri is- tenmişti. Adaylara aynca, "Rektör Adaylı- ğına Yöneük Bilgiler" bölümiüıde, "Sizi rek- tör adayı olmaya sevk eden temel nedenleri belirtiniz", "Şimdiye kadar yapmış oldu- ğunuz çahşmalar içerisinden rektör adayı olarak potansiyelinizi ve vizyonunuzu or- taya koyacağını düşündüğünüz en çok 3 ça- lışmayı belirtiniz ve çalışmaların amacı ve kapsamı hakkında özet bilgi veriniz", "Başvuru yaptığını/ üniversite ve il ile il- gili olarak öngördüğünüz proje veya tasa- rılar varsa bunlardan ikisini amacı ve kapsamı ile birlikte tanıtınız", "Başvur- duğunuz rektörlük göreviyle ilgili misyo- nunuzun ne olacağuu belirtiniz" şeklinde so- rular yöneltilmişti. Yeni kurulan 23 üniversiteye rektör ata- malan, 5772 sayılı "Yükseköğretim Kanu- nunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" hükümlerine göre yapılacak. Yeni kurulan dev- let üniversitelerine rektör atamasını düzenle- yen yasaya göre, YÖK Genel Kurulu, yeni ku- rulan üniversitelere rektör aday adayı olarak başvuran profesörler arasından seçeceği 3 ada- yı Cumhurbaşkanı'na sunacak. Cumhurbaş- kanı, bunlardan birini rektör olarak atayacak. YÖK, 23 üniversitenin toplam 523 rektör ada- yı ile mülakat yapacak. 'fada çükdcvlctle- Fransa gibi, devletlerin ına sebep ol- arafgir' sol- bi federasyo- Tupa'ya doğ- r. Tam tersi Türkiye'nin indeki yeri, ülkcsi konu- liğindedir. O 'ci de- Toplumsal Proje... Doç. Dr. Burak GURBUZ Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi lamlaştınlması projesidir. tslamlaştırma projesinde de öz- güı- lük vardır, demokrasi vardır, banş vardır. lslamcıların, tarikat- çılann özgüılüğü okullarda türban, pcçe, takke özgürlüğüdür; evlerde, kanıuda harem-selamlık özgürlü- ğüdür; cuma tatili özgüılüğüdür; okullaı - da namaz kılma özgürlü- ğüdür. İslamcılannbanşı, Barza- ni banşı. ABD banşı, BOP ban- şıdır. lsîamcılann demokrasisi, dini sermaye demokrasisidir; tc- lefon dinleme demokrasisidir; aka- demisyenleri, yazarlan, gazeteci- leri içeri tıkan Ergenekon de- mokrasisidir. Tüm bu gelişme- ler, öyle görünüyor ki sanata, bi- lime, özgür düşünceye önem ve- ren 'tarafgir' solculan rahatsız et- memektedir. Bu tanımlamalan AB de desteklemektedir. Türki- ye'nin lslamlaşması Büyük Orta- doğu Projesi'nin bir parçasıdır. Türkiye'de solculann tasflye edil- mesi, emekçilerin dışlandığı, ser- mayenin güçlendiği yeni bir de- mokrasinin (Yeni Dünya Düzeni) yapılanmasıdır. Bu gelişmelerin iş- birlikçileri olarak Islamcı liberal- lerin güçlenme süreci AB'niıı işi- ne gelmektedir. Çünkü bu geliş- melerin vebali onlann boyııunda olduğundan bu kesimi her konu- da, her şeye ikna etmek çok daha kolay olacaktır. Uzlaşmacı, anla- yışlı, cici bir tavırlan vardır. 1leri- de Türkiye'nin AB süreci imtiyazlı ortaklıkJa son bulup ve Türkiye ılımlı lslam cumlıuriyetine doğru evrildiği vakit, emekçi smıfi bu- günkü durunıdan da geriye düşmüş olacaktır. Yeni Dünya Düzeni'nde artan emek sömürüsüne bir de yoğun din sömürüsü eklenecektir. KAPATMA DAVASI Dünyanın gündemi Türkiye Dış Haberler Servisi - Türkiye'nin gün- demine oturan AKP hakkındaki kapatma davası ve Istanbul Güngörcn'de geçen pa- zar gecesi düzenlencn bombalı saldınlar dünya basınında da geniş yer buluyor. ^THEINDEPENDENT lngiliz Independent gazetcsindc, Daniel Hovvden imzalı haberde Müslüman, de- mokratik, laik, ekonomik açıdan istikrarlı ve AB ile Ortadoğu'yu birleştiren bir ülke yaratma projesinin, Türkiyc'yi muhtemelen "dünyanın cn önemli siyasi deneyi" hali- ne getirdiği ve şimdi bunun çökmek üzere olduğu iddia edildi. AKP'nin "Ilımlı Is- lamcı" olarak nitelendirildiği yazıda, "Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin durmasını sessiz bir memnuniyetle izle- yen" Fransa, Avusturya ve Almanya gibi ülkelerin yaklaşan krizden kaygı duymadığı belirtilerek "Türkiye'nin AB içindeki mu- haliflerinin parmaklarını bilc kımıldat- malarına gerek yok. Süreci yavaş yavaş boğulmaya bırakacaldar" dcnildi. Independent köşe yazan Adrian Hamil- ton ise "Demokrasinin ruhu için acı güç mücadelesi" başlıklı yorumunda, "Eğer se- çilmiş Türk hükümeti kaybederse, hepi- miz kurbanız" diye yazdı. Türkiye'de "ka- os" yaşanabileceğini iddia eden Hamilton, îstanbul'daki bombalamalan da olası şiddet olaylamıın örneği olarak değerlendirdi. Ha- milton, Avrupa'nın Türkiye'nin üyeliği ko- nusundaki olumsuz tavrı nedeniyle etkisinin azaldığını, ABD'nin ise lrak işgali nedeniy- le nüfuzunu yitirdiğini öne sürdü. Bir diğer tngiliz gazetcsi Daily Telegraph da, "Telegraph'ın görüşü" adlı yorumunda "Müslüman ülkeleri arasında Batı laikli- ğinin bu güvenli barınağı, Ortadoğu'nun geleceği için bir modeldir. AB'ye katılımı, Avrupa ile tslam dünyası arasında bir köprü oluşturur" değerlendirmesini yaptı. Buna karşın AKP'nin zinanm cezalandınl- ması girişimiyle Türkiye'nin Batılı destekçi- leri arasında soru işaretleri yarattığmı belir- ten gazete, "Aynı şekilde Başbakan'ın eşi- nin türban kullanması da, Batılaşma yan- lısı reformcu Mustafa Kemal Atatürk tara- fından oluşturulan anayasanın tehdit al- tında olmasından kaygı duyanlar arasın- da endişe yarattı" diye yazdı. Gazete, ka- patma davasına ilişkin olarak "Bu mesele- İerin generaller yerine mahkeme tarafın- dan çözülmesi daha iyi. En iyisi davanın, hükümeti, Türkiye Cumhuriyeti'nin te- mel aldığı laik ilkelere bağlılığını sağla- maya cesaretlendirmesi gibi olumlu bir sonuç doğurması" ifadelerine yer verildi. FINANCIALHMES Gelişmeleri başyazısında ele alan lngiliz Financial Times gazetesi, "AKP'yi yasakla- ıııak, demokratik kuralların işlemeyeceği her şeyin mubah olduğu bir ortam yarata- biu'r ve Türkiye'yi dönüşü olmayan bir uçuruma sürükleyebüir" diye yazdı. Chrlstlan Sclence Monitor: AKP medyayı yönlendlrlyor Amerikan Christian Science Monitor gaze- tesiyse kapatma davasının Türkiye'deki hü- kümet yanlısı ve karşıtı medya arasındaki mücadeleyi şiddetlendirdiğini belirtti. Haber- de, AKP'ye yakın medya kuruluşlannın güç- lenmesiyle hükümetin basın üzerindeki nüfu- zunu "eşi benzeri görülmemiş bir şekilde" arttırdığı eleştirilerine yer verildi. Haberde, Washington'daki Jolıns Hopkins Üniversite- si'nde konuk öğretim üyesi Kemal Kaya'nın "AKP medyayı kontrol etmek için tüm araçları kullamyor. Ergenekon davasında hükümetin medyayı yönlendirmeyi öğren- diğini görebiliriz" sözlerine yer verildi. BBC'den Karayılan vurgusu lngiliz yayın kurumu BBC ise PKK'nin Güngören'deki saldınlann sorumluluğunu üstlenmemesine karşın, örgütün liderlerinden Murat Karayılan'ın birkaç hafta önce Tür- kiye'deki kentlerde ekonomik ve askeri he- deflere yönelik yeni saldınlar düzenleyecek- lerini söylediğine dikkat çekti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear