25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 TEMMUZ 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA KULTUR kultur@cumhuriyet.com.tr 15 Valiliklerin il düzeyindeki kültür envanteri çalışmalanna 'yol gösterecek özende' bir kitap Kilis'in 'örnek' envanteri UYGARLIKLARIN İZİNDE OKTAY EKİNCİ K ültür mirasımıza yeterinee sahip çıkamadığımızdan yakınan uzmanlar, yıllar- dır "envanter (döküm) eksikli- ği"ne de dikkat çekerler. Nice de- ğerimizin "tespit" bile edilemeden yitirilmesini, aynı "ihmaF'e bağlar- lar. Bu nedcnle, son yıllardaki "kültür envanteri" çalışmalan "umuf'la izleniyor. Kitap olarak da yayımla- nan çahşmalara "valilik"lerin ön- cülük etmesinde ise Sadettin Tan- tan'ın katkılanru anımsamak gcrckiyor. 90'larda Istaııbul-Fatih Belediye baş- kanıyken tarihi kent dokusunu yaşat- maya öncelik vercn Taııtan, 2000'lerin eşiginde lçişleri Bakara olunca, ayru ça- bayı valiliklerin de "ulusal sorumlu- luk'ian olarak ilaııetti. Okadarki, va- lilerin "liyakat" (yükselme) hizmctleıi arasında "tarihi mirasın korunması projeleri" de yer aldı. Kültür envanterleri de işte o dönemin mirası... Kimlik değerlerimize duyar- lı valilerimiz, illerindeki tarihsel biri- kimleri belgelemeyi "kamu görevi" olarak üstlendiler. Bugüne dek çok sayıda ilimiz için gerçekleşen çahş- malara, 2008'de eklenen "Kilis Kültür Envanteri" ise zengin içeriği ve özen- li derlemesiyle, bundan sonrakilerc "örnek" olabilecek nitelikte. Kitaptaki ilk bölümlcr Kilis tarihine aynlrruş ve kültürel birikimler hem yö- resel, hem de kentsel geçmişleriyle bir- likte irdeleniyor. Aynca özellikle sivil mimarinin belgelenmesi için, sadece Koruma Kurulu arşivindeki "tescil fı- şi" olanlarla yetinihniyor; "tescilsiz" ama korunması gerekli kültür zengin- liği niteliğindeki yapılar da envanter- de yer alıyor. KENTİN BELLEĞ1KİTAPLAŞTI: Kilis'in 400 sayfahk Envanter Kitabı gcçmişin tüm kültür birikimlerini içeri- yor. Eski sokaklardaki "tescil edilnıe- miş" anı değerleri de belgelenirken (1) anıtsal yapıların (2) kitabeleri de Türk- çeleriyle yer alıyor. Vali Nevzat Turhan kitabın ön- sözünde diyor ki: "Insanın doğayla ve 'insan'la uyumlu yaşaması; refah bir uygarlığı kurma ve koruma ça- bası; ancak, geçmişi doğru anlamak ve geleceğe doğru bakabilmekle mümkün olabilmektedir." Kilis Kültür Envanteri de ülkemizin giderek çok daha fazla gcrcksinme duyduğu "kimlikli gelişme" ve "geç- mişin kazammlarını yitirmeden ge- leceği esenlikli kılma hedefi"nde önemli bir belgesel kaynak değeri ta- şıyor. AB'nin desteği ve GAP-Başbakan- lık Kalkınma Idaresi'nin işbirliğiyle ger- çekleşen çalışmadaki "envanter fişle- ri"nin Türkiye Bilimler Akademi- si'nce Türkiye için geliştirilen forma- ta göre hazırlandığını belirten proje ko- ordinatörü Sıdıka Bebekoğlu, özellikle kent tarihi ve mimari araştırmalann "derinlemesine" yapıldığını söylü- yor. Yaklaşık 15 ay süren çalışma, 7'si uz- man 15 kişiyle gerçcklcştirilirken, önemli bir başka hedef de yıllardır öz- lemi duyulan Kilis Müzcsi'ne rehber- lik ctmesi. Bu bağlamda 7 bölümden oluşan ve 400 sayfahk bir kitap olarak yayımla- nan envanterde, "kentsel mimari" için, 114'ü konak, 26'sı cami ve çeş- meler, hanlar, hamamlar, türbeler, okullar, pekmezhaneler, zeytin mah- zenleri, tekkeler, kabaltılar, medreseler ile havra ve kilise olmak üzere 198 ya- pı, aynntıh bilgileriyle birlikte belge- lenmiş. "Kırsal mimari" örnekleri için de Kilis il sınırlan içindeld tüm yerleşnıcler incelenerek, 124 köyde tespit çalışması yapilmış; 64 eski yerleşimde 77 yapı belgelenmiş. Bunlar arasında 54 köy evi ve konağı (12'si kerpiç), 11 köy camisi (1 'i kerpiç) ile yine çeşmeler, mchse- reler, pekmezhaneler, taş köprü ve su değimıcni dc kırsal yaşamın tarihsel belgeleri. Tarihçi Mehnıet Tektuna'nın bi- limsel önderliğindc derlenen "yazıtlar" bölümü ise kentin belleğini yansıtan çok önemli belgeleri kapsıyor. Kilis merkez ve köylerinde 14. yy ile 20. yy arasına ait 253 Osmanlıca, 5 Ibranice, 3 adet de Ermenice kitabe belgelenmiş. 'Kilis Kültür Envanteri' işte bu ni- telikleriyle, özverili bir uygarhk sev- dasının, duyarlı bir kamu yönetimiy- lc birlikte yarattığı özgün ve yol gös- terici bir hizmet olarak övgüye değer. Darısı, henüz envanter çalışmalan- na başlanmamış diğer illerimizin ba- şına. Knidos 'tanyanıt var Knidos'ta, yıllardır süregelcn "kuşkulu" gelişmeler 26 Haziran'daki yazımızın ko- nusuydu. Kazı Başkanı Prof. Dr. Ra- mazan Özgan'dan "6 sayfa"hk bir açıkla- ma geldi. Kazı üyeleri Prof. Dr. Christine Öz- gan, Prof. Dr. Ferruh Yıldız, Yrd. Doç. Dr. Ertekin Doksanalrı ve Arş. Gör. Deniz Pastutmaz'ın da imzalannı taşıyor. Sadece yazımızdaki vurgulamalara yanıt olabi- lecek bölümlerini özetleyerek aktarabiliyo- rum: 1-Sayın özgan, Knidos'un tarihi hakkında an- siklopedik kaynaklardan aktardığımız bilgi- lerin yanlış olduğunu belirtiyor. Eğcr bu gerçekse, "kendi yayınlan"ndan ahntılarla düzeltebiliriz. 2-Ören yerindeki "kuşkulu" durumlann en yakın gözlemcisi ve yazının kaynak kişisi el- bette ki "müze müdürii"dür, ve bu yazımızda da belirtilmiştir. Aynca Knidos'un "esra- rengiz"liği yıllardır yörede konuşulmakta, ye- rel başına da konu olmaktadır. 3-Sayın Özgan, NekropoPdeki sunaklardan bi- rinin "çahndığY'nı doğrulamakta; ancak 500 kg'lık bir eserin, "kimse görmeden" nasıl gö- türiildüğu yönündeki merakımıza ne yanıt ne de "hak!" vemıekte. 4-Sayın Özgan, "ayağa kaldırdık"lan sütun- lardan birinin "antik döncmlcrdeki tahri- batlardan ötürü" devrildiğini; bu nedenle "hasar görmedF'ğini belirtiyor. 1988'den be- ri Knidos'ta sürdürdüğü kazılarda, müzeye teslim ettiği eser sayısıııın ise 600'den fazla olduğunu ekliyor. 5-Geçen yıl bir otomobilin bagajında yakalanan eserlerdcn de "2 yıldır kazı yapılmadığı" için sorumlu olmadıklannı anımsatan Özgan'ın, Knidos'taki kuşkularda başlıca ncdcni oluş- turan "ruhsatsız" yat lokantası için görüşü de kısaca şöyle: "Yatları ve lokantayı ya- saklamak bizim yetkinıizdc değil..." Ören ycrinin 88'den 2006'ya dek kazı başkanı olan Prof. Dr. Ramazan Özgan, işte bu dü- şüncelcriyle yeniden görevlendirilmeyi bek- liyor... Knidos ise yetkililer arasmdaki, "ki- ınin neden sorumlu olduğuna yönelik tar- tışmaları" hayrctle izliyor olmalı. ODAK NOKTASI AHMET CEMAL v Nereden Çıktı Bunlar?./ Çokça soruyoruz. Ne zaman bugünkü gençliğe ait bir yakınmamız olsa -bazen de, as- lında bizden kaynaklanma bir şey- leri onların sırtına yıkmanın o iğrenç kolaylığı karşısında baştan çıktığı- mızda!- , hemen bu soruyu soru- yoruz. "Nerden çıktı bunlar ?.." Son yıllarda kendimizi iyiden iyi- ye kaptırdığımız bir alışkanlık, bu noktada da etkisini gösteriyor. Ne- yi eleştirirsek eleştirelim, bu işi sanki bugünlerin çorbasında bizle- rin, yani eleştirenlerin hiç tuzumuz yokmuşçasına yapmak. Kendimizi varsaydığımız Olimpos dorukların- dan, topları hemen ötekileştirdik- lerimizin sırtlanna atmak. Hani şu ör- neğin çok yakınımızda, soğuk ha- vada açık kalmış ve bu yüzden bi- zi üşüten bir pencereyi kalkıp ka- patacak yerde: "Şunu kapatsalar ya!" deme alışkanlığımız... Biz de- ğil, mutlaka, ama mutlaka başka bi- rileri... O yüzden, Kavafis'in "bar- barlan" gelmediği an, apışıp kalı- yoruz... Genç kuşaklar söz konusu oldu- ğunda da tutumumuz aynen bu: "Nerden çıktı bunlar?.." Oysa, so- runun cevabı çok kolay. Çünkü, çok ortada. Analardan, babalardan mı geliyor soru, hemen ceyaplayalım: Onlar, sizden çıktılar! Üstelik burada, sa- dece fiziksel bir olay da söz konu- su değil. Burada, aradan yıllar geç- tikten sonra "Biz böyle istememiş- tikl", "Bu çocuk hiç bize benzeme- miş!" ya da "kime çekmiş bu böy- le?" gibisinden, kuşaklar boyunca eskitilmekten okunmaz hale gelmiş bahanelerle üstünüzden atabile- ceğiniz bir sorumluluk yok. Bil- mem hiç dikkat ettiniz mi, hemen bütün hayvanlar, yavruları doğal or- tamda kendi başına ayakta dura- bilecek hale gelinceye kadar onlarla ilişkilerini kesmezler. Insanoğlunun "kendi başına" ayakta durabilecek hale gelmesi ise, hayvanlarınkinden çok daha karmaşık bir süreçtir. İş- te bu yüzden, çocuklarınız için: "Istediğimiz gibi olmadı!" gibisinden yargılarla işin içinden çıkamazsınız. Çünkü ileride, yolun bir döneme- cinde, şu soruyla karşılaşmaktan kurtulamazsınız: "Peki siz, onlann is- tedikleri biri gibi olabilmeleri için hiç şans tanıdınız mı? Onlann kendi ha- yatları için farklı düşüncelerde ola- bilecekleri hiç aklınıza geldi mi? Onlann kafalarına, kendi yollarını kendilerinin çizmesi için gerekli öz- gürlüğün tohumlarını ekebildiniz mi?" Yakınmalarınız sürüyorsa, büyük bir olasılıkla bütün bunları yapma- dınız demektir. Siz, belki de en sağ- lam çıkış yolunu onlann da sizin gi- bi olmalarını istemekte, kendi kop- yalarınızı yaratmakta aradınız! Ama onlann sizden bağımsız yollardan ilerleyebilmeleri için gerekli deste- ği, onlara hiçbir zaman vermediniz. Onlara, sahip olmalarını gerekli gördüğünüz değerleri kendi eleşti- rel akıllarının da süzgeçlerinden geçirsinler diye değil, fakat hep ez- berlemeleri için sundunuz! Ha, bir de şu var: Ya birer öğret- men, birer hoca isek eğer, o zaman gençliğe bakıp, beğenmediğimizde: "Nereden çıktı bunlar" diye sormak hakkımız var mı? Hayır. Burada da yok. Çünkü onlar, yani bugünün gençleri, biz- den de çıktılar. Hayatlarının baş- langıcında önümüze geldiler. Adı 'hayat' olan balta girmemiş or- manda ilerleyebilmek, yollarını bul- mak için bize sonuna kadar gü- venmeye hazırdılar. Hele üniversi- te öğrencileri olduklarında, bizden onlara 'üniversite' ve 'üniversiteli' kimliğini öğretebilmemiz için -çok haklı olarak!- yol göstermemizi beklediler. Yapabildik mi üniversite hocala- rı olarak? Ders programlarının ara- sından başımızı kaldırıp, üniversiteli olmanın yolunun her şeyden önce bir şeyleri ezberlemekten değil, fa- kat eleştirel düşüncenin yardımıy- la tartışmaktan geçtiğini onlara ne kadar iletebildik? Ve belki de bu bağlamda, soruların en acımasızı: Acaba kaçımız, önümüze gelen öğrencilere üniversiteli olmanın yo- lunu gösterebilecek kadar üniver- siteli olabildik? "Bunlar da nereden çıktı? Bize hiç benzemiyorlar..." Bu koşullar altında, iyi ki de ben- zemiyorlar. Belki bu çağda kendi doğru ahlaklarını türetebilmeleri- nin tek yolu, çok çetin ve yalnız bir yol olmakla birlikte, "bize hiç ben- zememelerinden" geçiyordur! acem20@hotmail.com İODRUM/8İTEZ _ McnuelaHotelBodrumun incisi Bitez koyunda, dostlar arasındo özlenen tatil keyfi fırsatı Denize sifır özenle dixayn edilmiş kumsalplaju Kottforlu tam donammh odalar botanik babçesini andtran doğastyla Ücretsiz kültür turlart mavi ve yeşiUn bütünleştiği tatil cennetidir... Kablosuz internet 20 Yth aşhtn kaliteU vegüleryüzlü bizmeti ile Ücretsiz otogar serıist özenli ve titiz haztrlanmış mutfağı... ? ia€,:,OiC xkahvaltt Kredi Kartına Taksit Imkanı OTELİMİZE AİT TEKNEYLE ÜCRETSİZ TEKNE TURLARI Tel: 0252.363 79 04 GSM: 0533.722 81 81 Daha fazla bilgi için: http://www.manuelahotel.com ORMAN DENİZ SESSİ; a:UKHSF Batı Karadeniz kıyısında fındık, kestane ve ağaçlarıyla içiçe, Ankara ve İstanbul'a 3 saat CLİK _ ıhlamur uzaklıkta. Cumhurİy@t okurlarına özel indirim! 1 ' T O ' l r " ' u " •«^ www.pernrelclom.com.tr «^ ı T BODRUM • Denize sıfır, özel plaj • Açık ve kapalı restaurant • Alakart restaurant (deniz ürünleri, balık çeşitleri, et çeşitler • Snack bar t • Klimalı odalar • Yarım pansiyon açık büfe yemek • Haziran Ayı günlük kişi başı 50 YT • Temmuz-ağustos ayları günlük kişibaşı 70 YTL • Kredi kartı ile ödeme yapılır • Kablosuz internet • Demokratik sivil toplum örgütü üyele Cumhuriyet okurlarına özel indirim! Rezervasyon: Tol: 0 252 387 90 45 www.gundoganc9nrwtmotel.com 15 TEMMUZ - 31AGUSTOS Kışı başı Tam Pansiyon Plus/Gece İOO.-YTL 4 8Jür) j(ık büfc yemek. Vemcklordeki 3lkol«üî içotokkı ERKEN ODEME KAMPANYASI (ZOTemmuz - 31Ağustos) Sınırlı Sayıdaki odalarımıza S gece ve üzeri konaklamalarda Nakit ödemede %15 indirim veya 2-12 Taksit imkanı nmız ikl ki$Hik odadafcljih.ı^ı Ifindir. REZERVASYON T info(<photclmavicl www.hotelmavidunlz.com SAKARYA 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ MENKULÜN AÇIK ART1RMA İLANI 2008/705 Tal. Bir borçtan dolayı hacizli bulunan ve aşağıda cins, miktar ve kıymetleri yazılı tnallar satışa çıkanlmıştır. Birinci aıtırnıa 24.07.2008 günü, saat 14:40 - 14:50 arasında. Çaybaşı Yeniköy Fuadiye Mah. Girişi, Adapazan adresindc yapılacak ve o günü kıymctinin %60'ına istekli bulıın- madığı takdirde 29.7.2008 günü -Çaybaşı Yeniköy Fuadiye Mah. Girişi, Adapazan adresinde 14:40 - 14:50 saatleri arasında 2. artırnıa yapılacağı; Şu kadar ki, artınna bedelinin ıııalın tahnıin cdilen luynıetinin %40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklarının toplamından fazla olnıasının ve bundan baş- ka paraya çevirme ve paylaşlınna masraflannı geçmesinin şart olduğu, mahcuzırn satış bedeli üzerinden ahnacak %18 KDV alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin, lcra dosyasın- dan göıülebilecegi, masrafı verildiği lakdirde, şartnamenin bir örneginin isteyene gönderilebileceği fazla bilgi almak isteyenlerin, yukarıda no'su yazılı dosya nuınarasıyla Müdürlü- ğümüze başvunnalan ilan olunur. 24.06.2008 YTL: 50.000 Adet: 1 Mahn cinsi (önemli nitelik ve özcllikleri): MARKAS1Z EL YAP1M1 GABYONİ TEL ÖRME MAKİNASI. (Basın: 38073) KULTUR SANAT İLANLARINIZ İÇİN (0212) 293 89 78 perareklam@perareklam.com.tr www.perareklam.com.tr r Sus /; 15 TEMMUZS 1ti-21:00 GIŞE : 0212 672 80 81 BİLGİ: 021 2 251 54 80 www.donkisotproduksiyon.com.tr SSM 20 Temmuz Kent Mete-Nikolai Uryupin Project 27 Temmuz Kerem Görsev Trio KAHVALTIDA CAZ20 Temmuz-17 Ağustos 2008 • Her Pazar 11:00-14:30 Bilgi için: 0 212 293 65 42 www.heproductions.com 0216. 556 98 00 I BURSA 7. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ' NDEN Dosya No: 2006/2842 T. Bursa 7. lcra Müdürlüğü'nün 2006/2842 Talimat sayılı dosyasından satışa çıkartılan ta- şınmaza ait olan, 19.06.2008 tarihli Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan satış ilamnda, bi- rinci paragrafında; taşınmazın yüzölçümü ve cinsi yazılırken sehven "5.O3S! mıktarlı ha- fi ve zeytinlik" yazılmış olup doğrusunun "5.038 m2 miktarlı bağ vc zeytinlik" şeklindc olduğu ilan olunur. Basın: TASHİII
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear