Catalog

6 OCAK 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Mayınların temizlenmesi ile bölgenin organik tarım üssüne dönüştürülebileceği belirtildi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA CHP , GAP’ı izlemeye aldı Belli istifa etti ? Haber Merkezi Yazar Mihri Belli kurucuları arasında bulunduğu Sosyalist Demokrasi Partisi’nden (SDP) istifa etti. Belli, Marksist solun bölünmesine son vermek amacıyla kurulan SDP’nin amacından saparak yanlış yolda devam ettiğini belirtti. Belli, mücadeleye devam edeceğini söyleyerek partiden ayrılanlarla ve başka Marksist sol güçlerle de tekrar beraber olunabileceğini kaydetti. O Fotoğrafı Gördünüz mü? Bilmiyorum o fotoğrafı siz de gördünüz mü benim gibi... O fotoğraf çok şey anlatıyordu... O fotoğrafta acı, hüzün ve gözyaşı vardı... O fotoğrafta ölüm vardı, yalnızlık vardı... Babasının mezarı başında ağlıyordu Merve Kaya... Saçları dağılmıştı... Bitirilmemiş tümceler gibiydi Merve... Düşlerimin karanlığındaydım tüm gün... Tüm gün aynı acıyı, aynı hüznü taşıyordu yüreğim... Bir yanardağ gibiydi bedenim ve ruhum... Uzun uzun baktım Merve’nin fotoğrafına... Merve’nin babası Cengiz Kaya, Diyarbakır’da kurulan kanlı ve hain pusuda parçalanarak ölmüştü... Kızı Merve’yi dershane çıkışı almaya giden Cengiz Kaya, orada yaşamını yitirmişti... Merve’nin çığlıklarını, hıçkırıklarını duyar gibi oluyordum Diyarbakır’dan çok uzaklarda da olsam... “O benim babam!” 19 yaşında hayatını kaybeden Melek İpek, 17 yaşındaki Eren Şahin... Onların fotoğraflarına baktım daha sonra... Umutları, sevinçleri neydi Melek’le Eren’in... Ya 18 yaşında ölen Rıdvan Süer... Baba Şemsettin Süer memurdu, 10 yıldır Diyarbakır’da çalışıyordu... Şemsettin Süer, patlamayı duyunca hemen olay yerine koşmuş, sonra hastane hastane dolaşıp oğlu Rıdvan’ı aramıştı... Sonunda oğlunu hastane morgunda buldu... ??? Dışarıya çıktım... Kuru bir ayaz vardı... Yürüdüm karların üzerinde suskun... Bir vahşetin fotoğrafları yansıyordu gazetelerin birinci sayfalarına, televizyon görüntülerine... Yükselen alevler, çığlıklar... Peş peşe gelen açıklamalar: “Hain saldırıyı kınıyoruz... İnsan yaşamı kutsaldır... Türkiye’nin birliğine, bütünlüğüne yapılan saldırı emrini verenlerin hak ettikleri cezaya çarptırılacaklarına inanıyoruz... Bu tür provokasyonlarla halklar arasında düşmanlık yaratmak isteyenlere fırsat verilmemeli...” Her terör eyleminde aynı açıklamalar... Kimileri “PKK” adını anmıyor, “provokasyon” deyip geçiştiriyordu... Ortada eli kanlı bir terör örgütü vardı... Neden böyle olmuştu toplum? Diyarbakır’ın göbeğinde PKK kitlesel kanlı bir eylem yapmıyor muydu? Dedim ya bedenim ve ruhum bir yanardağ gibi... Düşlerime girmiş bombalar, katliamlar... Ölümler, ölümler, ölümler!.. Hüzün ve mutluluğun gölgeleri, bir izdüşümü, sonsuz bir yalnızlık... Diyarbakır’da patlayan bomba... Çocuk ölümleri... Siviller, askerler!.. Yoksulluğun orta yerinde... Caddelerde, sokaklarda... Çocuklar, çocuklar, çocuklar... Kimi okula gider, kimi kâğıt mendil, çiklet satar... Şeyhler, şıhlar, aşiretler, hacılar, hocalar... Toprak ağaları... Töre cinayetleri... Sadaka toplumu yaratan din bezirgânı siyasetçiler... Demokrasiyi, özgürlükleri, hukuku hiçe sayan, faili meçhul cinayetleri umursamayan ülke yöneticileri... Hizbullah’a yol verip sırtını sıvazlayanlar.. Acılar, acılar, acılar... Devlet elinin uzanmadığı kentler, kasabalar, köyler, mezralar... Yozlaşan eğitim sistemi, açılan Kuran kursları, camileri örgüt evine çeviren köktendinci yapılanma... Şiddetin şiddetle beslenmesi... Boşvermişlik, ikiyüzlülük, tarikatçılık... Güneydoğu’da 60 bin kurban keserek terörü durduracağını sanan kör düşünce... ??? Merve’nin fotoğrafına bakıyorum saatlerdir... Saçları darmadağın... Acılar içinde, çığlık çığlığa o!.. Diyarbakır’dan çok uzaklarda bir öğleden sonrası yazıyorum... Belli belirsiz dönen bir ufuk çizgisinde yürüyorum bir ara... Gözkapaklarım ağırlaşıyor... Umudu yere seren bir hüzün, gözyaşları... Diyarbakır’da çocukları katlettiler... Acımasızca öldürdüler onları... Terör bir insanlık suçudur... Terörü bir kez daha lanetliyorum... İçim yanıyor içim!.. Duygularım paramparça!.. Polisle çatıştılar ? AYDIN (AA) DTP’li Sabahat Tuncel, Germencik ilçesine bağlı Ortaklar beldesindeki parti binasında, partililere hitap etti. Tuncel’in Aydın’a hareket etmesinden sonra buradaki DTP’li kalabalık bir grup, çevrede güvenlik önlemi alan polise taşlı saldırıda bulundu. Polisin biber gazı sıkarak kalabalığı dağıttığı, olayda bir polis memurunun hafif yaralandığı bildirildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, AKP iktidarının GAP’ı kaderine terk ettiğini vurgularken, “GAP’ın sulama projelerini tamamlayabilmek için, yani orada 4 milyona yakın insana iş bulabilmek için 8 milyar dolarlık yatırıma ihtiyaç var” dedi. CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) raporunda da “Türkiye’nin Irak ve Suriye sınırında yer alan 508 bin dekarlık mayınlı arazinin temizlenmesi durumunda 3 bin 907 topraksız aileye 13’er hektarlık arazi dağıtılabilir, bölge organik tarım üssüne dönüştürülebilir” denildi. CHP lideri Baykal son dönemde sık sık “Güneydoğu’yu BOP değil, GAP kalkındırır” mesajı verirken, parti yönetimi TÜZMEN HAKKINDAKİ İDDİALAR MECLİS’TE ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen hakkındaki yolsuzluk savlarını gündeme getirmesi nedeniyle Prof. Dr. Aydın Ayaydın’ın Sabah gazetesindeki işine son verildiği iddiasını Meclis gündemine taşıdı. Anadol, Başbakan Tayyip Erdoğan’a, TMSF’nin el koyduğu basın organlarında iktidar yanlısı yayın çizgisi izlenmesinin hükümetin GAP ve bölgenin ekonomik kalkınması konusunu masaya yatırdı. Türkiye’nin prestij projesinin son dönemde ihmal edildiğini, kaderine terk edildiğini vurgulayan Baykal, “Projenin enerji bölümü tamamına yakın bir şekilde ele alınmış, politikası olup olmadığını sordu. CHP’li Anadol, Prof. Aydın Ayaydın’ın “El Tüzmen” kitabında işine son verilmesine neden olan olayları anlattığını anımsatarak Tüzmen’in adı kaçakçılığa karışan gümrük bürokratlarını koruduğuna ilişkin iddialara işaret etti. Anadol, Tüzmen’in TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’ü arayarak Ayaydın’ın işine son verilmesi konusunda tehdit ettiği bilgileri bulunduğuna dikkat çekti. için, yani orada 4 milyona yakın insana iş bulabilmek için, 1.5 milyon hektar verimli toprağı sulayabilmek için 8 milyar dolara Türkiye’nin ihtiyacı var” dedi. CHP MYK’nin son parti meclisi toplantısında sunduğu yüzde 85’i realize edilmiştir, ama halkın yaşamını doğrudan etkileyecek olan tarıma yönelik, sulamaya yönelik kısmı bir kenara bırakılmıştır. 810 milyar dolarlık yatırıma ihtiyaç var. GAP’ın sulama projelerini tamamlayabilmek raporda da “Terör ve Güneydoğu” başlığı altında çeşitli görüş ve önerilere yer verildi. Raporda, “Türkiye’nin Irak ve Suriye sınırında yer alan 780 kilometre uzunluğundaki 508 bin dekarlık mayınlı arazinin temizlenmesi durumunda, AB işletme ölçeği esas alınırsa 3 bin 907 topraksız aileye 13’er hektarlık arazi dağıtılabilir. Bu araziler kesinlikle sıradan bir mera gibi ihale edilerek satılmamalıdır, hele yabancılara asla. Mayından temizlenmiş araziler, tarım kooperatifleri bünyesinde örgütlenecek çevrede yaşayan topraksız veya az topraklı köylüye Tarım Bakınlığı’nın denetimi altında sözleşmeli organik tarım işletmeciliği yapmaları koşuluyla tahsis edilmelidir” denildi. ‘14 NİSAN’ PANELİ ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Birliktelik devam ediyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adını 14 Nisan’da Tandoğan Meydanı’nda gerçekleştirilen Cumhuriyet Mitingi’nden alan “14 Nisan Çalışma Grubu”nun düzenlenlediği “14 Nisan Halk Hareketi” adlı panel dün yapıldı. Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde gerçekleştirilen panele, yurttaşlar büyük ilgi gösterdi. Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şahin Filiz, gazetemiz Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (SBF) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Birgül Ayman Güler’in konuşmacı olarak katıldığı paneli, Hacıbektaş ve Yükseköğretim Kurumlarına Yardım Derneği Başkanı Prof. Dr. Naki Selmanpakoğlu yönetti. Panelde konuşan Doç. Dr. Şahin Filiz, bugün dini telkinlerin faşizme dönüştüğünü belirtti. Toplumda türbanın yaygınlaştırılmaya çalışıldığına işaret eden Filiz, “Bugün kadınları sınırlayan bir uygulamayı serbest bırakmak demek, kadınların köleleştirilmesini serbest bırakmakla aynı anlama gelir. Tarikatlar ve cemaatler; bunlar mikrofaşizmin kaynağıdır” diye konuştu. Etkinliğe CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, eski Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Cevat Geray, CHP Ankara İl Başkanı Yaşar Çatak, CHP Ankara İl Sekreteri Sait Çıngı, Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı Başkanı Erdal Atıcı, yazar ressam Daver Darende, Devlet Tiyatroları Sanatçıları Derneği Başkanı Mehmet Ege ile TEMA Vakfı Kurucu Onur Başkanı Hayrettin Karaca başta olmak üzere her kesimden çok sayıda yurttaş kaldı. Anayasa paneli ? İstanbul Haber Servisi CHP Bahçelievler İlçe Örgütü’nün düzenlediği söyleşide yeni anayasa taslağı eleştirildi. CHP İlçe Başkanı Hüseyin Özkahraman, “Çağdaş Türkiye’nin yaratılması mücadelesinde gerek 12 Eylül Anayasası, gerekse sonraki iktidarlar tarafından yapılan değişiklikler ve bugünlerde hazırlanan yeni anayasa emekçi halkın sorunlarına çözüm getirmeyecektir” diye konuştu. Toptan: Üzüldüm ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Köksal Toptan, KKTC Cumhurbaşkanı onuruna Köşk’te düzenlenen yemekte kendisi ile Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt arasındaki konuşmaya ilişkin basında yer alan haberleri üzüntüyle karşıladığını söyledi. Toptan, TBMM Muhafız Taburu’nun çok gürültü çıkarmasını şikâyet ettiğine ilişkin iddiaları yalanlayarak “Ancak birtakım şeyleri konuştuk. Genelkurmay Başkanı ile her şeyi konuşuyoruz” dedi. musakart@yahoo.com hikmet.cetinkaya? cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 CUMHURİYET 05 CMYK