28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 AĞUSTOS 2007 CUMA 18 SPOR Gönderilen futbolcuların yerinin doldurulamaması ve savunma hataları sıkıntı yarattı Galatasaray hazırlıksız CUMHUR ÖNDER ARSLAN Kadrosunda yaptığı büyük revizyonla sezon öncesi futbol gündemine oturan G.Saray’da teknik direktör Feldkamp’ın tercihleri “erken” tartışılmaya başlandı. Sarı Kırmızılılara geldiği ilk günden itibaren kadrodaki futbolcu sayısını azaltma uğraşı içine giren Kalli’nin oynanan 7 hazırlık maçının tümünde göndereceği futbolcuları belirlemeye çalıştığı göze çarpıyor. Ancak sezonun başlamasına sayılı günler kala Feldkamp’ın halen ideal 11’ini belirleyip bu takımı sahaya sürmemesi akıllarda soru işareti yarattı. Her maça farklı 11’lerle çıkan ve birçok futbolcuyu değişik mevkilerde oynatan Kalli’ye “Takımın belirli bir 11’le uyum içinde oynayamadığı” eleştirileri yöneltiliyor. Feldkamp’ın Necati’ye sadece 3 maçta ilk 11’de şans tanıması, çalışmayı düşünmediği diğer futbolculardan Cihan Haspolatlı, Orhan Ak ve Hasan Kabze’ye 1’er; Emre Aşık’a ise 2 karşılaşmada 11’de forma vermesi de diğer bir ayrıntı. Kendisine etik davranılmadığını belirten Necati, G.Saray’ın 21 kaybettiği Bochum maçında 59 dakika, golsüz biten Köln mücadelesinde 82 dakika ve 10 kazanılan Anderlecht karşılaşmasında ise 45 dakika kendini gösterebilme fırsatı yakaladı. G.Saray savunmasında yıllardır görev yapan Cihan ve Orhan ise sadece Köln karşısında 90 dakika forma giy MORIENTES İDDİASI bol Extra dergisine verdiği demeçte Necati’den daha fazla para kazanabilecekleri için yollarını ayırdıklarını, Hakan Şükür’den para kazanamayacaklarını söyledi. Altaylı’dan TOKİ iddiası G.Saray’da eski ikinci başkanı Fatih Altaylı Radyospor’dan Bülent Yüksel’e yaptığı açıklamada TOKİ’nin Seyrantepe projesi iptaliyle ilgili olarak, “TOKİ’nin bunu yapacağı baştan belliydi. TOKİ bu işi Başbakan’ın zorlamasıyla yaptı. TOKİ başkanı hazır bu işe girmişken, G.Saray üzerinden sırtından para kazanmanın hesabını yaptı. F.Bahçe’nin yoğun baskı ve kulisi de var burada. Bütün bunların bir araya gelmesi ve G.Saray’ın beceriksiz, basiretsiz tutumu bu sonucu çıkarıyor. Burnuma pis kokular geliyor. Bazılarının avanta peşinde olduğunu duydum” dedi. Öte yandan G.Saray’ın muhalif isimlerinden Ahmet Özdoğan Lig TV’de katıldığı programda “Özhan Ağabey’e diyoruz ki iyi bir G.Saraylı olarak artık çekil, bu işi bırak” dedi. G .Saray’ın forvet hattındaki transfer arayışları sürerken kulübe yakın çevrelerden farklı iddialar da gelmeye devam ediyor. Geride kalan haftalarda Sarı Kırmızılı takımın gündemine giren Valencia’nın golcüsü Morientes’le Cim Bom’un yeniden ilgilendiği bildirildi. Bu kapsamda kulübün resmi ürünlerini satan Galatasaray Store mağazalarının çok sayıda üzerinde “Morientes” yazılı forma hazırladığı kaydedildi. di. 2 sezon önce Beşiktaş’a deplasmanda attığı gollerle Sarı Kırmızılı takımın şampiyonluğunda büyük pay sahibi olan Hasan Kabze ise Fortuna Düsseldorf karşısında 87 dakika sahada kaldı. Savunmada istediği formu çizemeyen Emre Aşık da Köln ve Anderlecht karşısında 90 dakika sahada kaldı. Cim Bom’da sorun bu kadarla da sınırlı değil. Kadro dışı bırakılan Necati, Cihan ve Orhan herhangi bir takımla anlaşamazsa, sade ce idmanlara çıkıp toplam 2 milyon 100 bin Dolar alacak. Çünkü Sarı Kırmızılı kulüpten Necati’nin 800 bin dolar, Orhan’ın 500 bin dolar, Cihan’ın ise 1 milyon YTL yıllık garanti kazancı var. Feldkamp’ın takımdan gönderdiği Necati konusunda yaşadığı garip çelişki de dikkat çekiyor. Hafta içinde “Ona yeterince şans tanıdım, değerlendiremedi” dediği golcü futbolcu için Kalli bu kez Fut Feldkamp. Beşiktaş’ta menajerliğe getirilmesi bekleniyor ama camia istemiyor Kartal’da ‘Engin’ sıkıntı UFUK TANIŞAN Beşiktaş’ta yeni sezon öncesi yönetimde yapılan değişiklikler camianın tepkisini çekti. Özellikle menajerlik için ismi geçen Sinan Engin’e, Siyah Beyazlıların demokrat kanadı karşı çıkıyor. Ayrıca Başkan Yıldırım Demirören’in futbol şubesini kendine bağlaması da eleştirilerin önüne geçmek istemesi olarak değerlendirildi. Siyah Beyazlıların 100. yılındaki şampiyonlukta emeği olan Engin’in dün sabah saatlerinde İstanbul’a geldiği ve başkan Yıldırım Demirören’le bir görüşme yaptığı bildirildi. Engin ve Demirören’in yaptıkları toplantıda futbol takımının geleceğini masaya yatırdıkları vurgulandı. Ancak yaşanan gelişmeler camiada olumlu karşılanmadı. Muhalefet ve demokrat kanadı, özellikle Engin’in yeraltı dünyasının önemli isimlerinden Alaattin Çakıcı’ya vize almak için sahte belge düzenlemesinden dolayı bu duruma sıcak bakmıyor. Bunun yanı sıra yapılan yorumlardan birinde Sinan Engin’in Celal Kolot’tan pek farkı olmadığı vurgulanıyor. Beşiktaş’ın yeni tranferi Lamine Diatta, dün İstanbul’a geldi. Diatta, daha önce tatil için 2 kez Türkiye’ye geldiğini vurgulayarak “Elimden geleni yapacağım” dedi. BU GENÇLER A LT I N D E Ğ E R İ N D E HİLMİ TÜRKAY B Altyapının zaferi Şampiyonlar Ligi 2. ön eleme maçında Siyah Beyazlılar, 10’lık galibiyetten çok gençlerin gösterdiği performansa seviniyor. Başta Serdar Özkan olmak üzere, İbrahim Kaş ve 16 yaşındaki Batuhan, hırslı ve mücadeleci oyunlarıyla taraftarın da daha ilk maçta gönüllerini fethettiler. Siyah Beyazlıların altyapıdan sorumlu üyesi Halim Aydın da Beşiktaş tarihinde ilk kez altyapıdan bu kadar çok futbolcunun böylesine önemli bir maçta görev aldığını belirterek “Sheriff karşısında takımın iskeletini altyapıdan yetişen gençler oluşturdu. Bu koordinasyonumuzun başarısıdır. Büyük paralar verilerek alınan Cisse’yi de altyapıdan yetişen Serdar Özkan’ı da gördük. Serdar bu performansıyla en azından 34 milyon Avro eder. Altyapımızda daha çok futbolcu var” dedi. Teknik direktör Ertuğrul Sağlam’ın da gençlere güvenmesinin mutluluk verici olduğunu bildiren Aydın, “Ertuğrul hocanın kendine güveni var ki, gençlerimize şans verdi. Bu güven olmasaydı şu anda altyapının esamesi okunmuyordu” diye konuştu. Sinan Engin. eşiktaş’ın Avrupa Şampiyonlar Ligi 2. ön elemesinde Sheriff takımı ile oynadığı maçı izledim. Yeni hoca ile birlikte birçok yeni isim gelmişti. Siyah Beyazlılar için karşılaşmanın kolay geçtiği söylenemez. İlk maç olduğundan takımı fazla eleştirmeye gerek yok. Her takım gibi onların da eksikleri var. Bunlar tabii ki giderilecek. 90 dakikada en çok kimi beğendin diye soracak olursanız, hiç düşünmeden Serdar Özkan ile İbrahim Kaş’ı söyleyebilirim. İkisi de PAF takımından gelmişler. Hayret ettim. Ama çok sevindim. En büyük tebrik takımın başındaki teknik direktör Ertuğrul Sağlam’a... Kaç kişi yaptı bugün Ertuğrul hocanın yaptığını? Yürek isteyen, cesaret isteyen bir iş bu... Şampiyonlar Ligi’nde ön eleme oynuyorsunuz, Ertuğrul Sağlam isimleri duyulmamış, ilk kez seyircinin karşısına çıkacak pırıl pırıl iki genci sahaya sürüyor. Maç boyunca Serdar olsun, İbrahim olsun en az hata ile oynadılar, ve hocalarını mahcup etmediler. Hele hele oyunun sonlarına doğru Serdar’ın iki üç kişiyi peşine taktıktan sonra kaleye bir vuruşu vardı ki, gol olsa kolay kolay belleklerimizden çıkmayacaktı. Sonra bu ikiliye ilerleyen dakikalarla birlikte Batuhan eklendi, o da çalıştı çabaladı. Onun da ilk maçıydı. Ama sanki 40 yıllık Beşiktaşlı gibiydi. Her birine koca birer aferin. Beşiktaş’ın geleceği işte bu gençlerde. Demek ki Ertuğrul hoca işi çok ciddiye alıyor. Altyapıdan işe başlaması artı puandır. Sonuç olarak Beşiktaş kazandı, ama yola koyulduğumda Cisse’den, Delgado’dan, Ricardinho’dan, Bobo’dan, Tello’dan büyük işler göreceğimi düşünmüştüm. Olmadı... Helal olsun bizim çocuklara... Serdar Özkan. BASKET YORUM AHMET KURT Ulusal basketbolcunun dizindeki sakatlığı ciddiyetini koruyor NBA TAKIMIYLA MAÇ Koç Aranıyor! Biliyorum! Bugün ulusal takımın hazırlık süreciyle ilgili bir şeyler yazmalıydım. Memo ve Hido’lu, ama Kerem’siz ulusal takımın ilk maçlarını değerlendirmeli, kehanette bulunmalıydım... Hiç izlemediğim kadronun, hiç izleyemediğim zaaflarını ortaya dökmeli, üçte sıfırla başlayan ulusallara karanlık bir tablo çizmeliydim. ‘Gamlı Baykuş’ yazılarından birinin tam günüydü bugün... Ya da... Hazır Turgay Demirel ile arayı bozmuşken (Oh be! Ne ağır şeymiş iktidarla dost olmak...) Federasyonun, İş ve İşçi Bulma Kurumu gibi çalışarak, tüm antrenörlerini kulüplere nasıl ‘yerleştirdiğini’ gündeme getirmeliydim bugün. ‘Tofaş’a da İziç’i verdiler. Hayırlı olsun’ demeli, bu işin derinlerine dalmalıydım. Kulüplerin sırtına yüklenen ve federasyonun kasasında kalan milyona yakın doların nereye harcanacağının hesabını sormalıydım. ‘Şaibe’den dem vurmalı, ‘ulusal takım antrenörlerine para ödeyen kulüplere bir diyet borcun olacak mı’ diye Turgay Demirel’e peşin fatura çıkarmalıydım... Evet! Normal olarak bugün bunları yazmalıydım, ama kafam altyapıya takılıp kaldı. Küçük çocukların pırıltısı gözlerimi kamaştırdı; ulusal takımı da, Turgay’ı da bulanık görüyorum şu günlerde. Affedin beni! ‘Basketbol yoluyla eğitime katkı’ projeme konsantre oldum, ‘yukarısı’ ile uğraşamıyorum şu son haftalarda... Konuyu bilmeyenler “www.basketbolakademisi.net” sitesine bakabilirler. Bilenlere ise bir müjdem var: Heyecan çığ gibi büyüyor. Türkiye’nin birçok bölgesinden “Parayı bulmak kolay, o koçu nasıl bulacağız” soruları geliyor. Ne diyelim? Haklılar! Kolay değil, öyle adamları bulmak. Basketbolu bilecek, pedagojiyi bilecek, sporcu sağlığı konularında bilgi sahibi olacak, yarı koç, yarı ağabey birilerini arıyoruz biz. Basketbol bilen (ve o topu eline yakıştıran) beden eğitimi fakültesi mezunları bu işi yapabilirler. Zaten onlar, ‘rehber öğretmen’lik için yeterli bilgiyi fakülteden almış olmalılar. (Umarım!) Bizim de istediğimiz, mesai saatlerine bağlı kalmadan çalışan bir rehber öğretmenin basketbolu bileninden başka bir şey değil. Gerisi kolay... Ah! Çok kolay değil elbette. ‘Beyaz Gölge’ filmindeki gibi, sporcu sayısı kadar sorun yaşayacaktır koçunuz. Sporcunun dersleri iyi olmalı ve bunlar koç tarafından izlenmeli... Sporcuların sosyal davranışları iyi olmalı ve bunlar koç tarafından izlenmeli... Sporcular kötü alışkanlıklardan uzak durmalı. Koç bunu dikkatle izlemeli... Sporcular iyi beslenmeli, iyi uyumalı, sağlıklı olmalı. Koç izlemeli, koç yol göstermeli, koç denetlemeli... Bunları böyle peş peşe sıralayınca olanaksız gibi görünse de deneyimli (ve iyi niyetli) bir koç çözer bütün bu sorunları... Bu işin sırrı profesyonelliktir. Doğru adamı bulup, ona, gözünü başka işlere ve başka yerlere dikmeyecek bir para ödenirse, inanın bize, spor yolu mucizeler yaratır... Not: Ücretsiz deneyim paylaşımı için gerekli vasıflara sahip adaylar “www.basketbolakademisi.net” adresine başvurabilirler. EPosta: ahmetkurt@kurtgmg.com Hidayet’in kritik haftası CAN İŞBAKAN Çalışmalarını İtalya’da sürdüren ve hazırlık maçlarında kötü sonuçlar alarak iyi sinyaller vermeyen A Ulusal Basketbol Takımı’nın NBA patentli yıldızı Hidayet Türkoğlu, ağrılarının devam ettiğini söyledi. Sakatlığı nedeniyle İstanbul’a dönen Türkoğlu, sağ dizinde kemik ödemi oluştuğunu belirterek, “Ağrılarım devam ediyor. Doktorlarla beraber çalışmaktayım. Dizimi kuvvetlendiriyorum. İtalya’daki antrenman temposuna uyamayacağım için İstanbul’a dönmem tavsiye edildi. Bu nedenle buradayım. Biraz dinleniyorum” dedi. Pazar günü ulusal takımın Türkiye’ye dönmesiyle birlikte pazartesi kampa yeniden katılacağını söyleyen Hidayet, “Antrenmanları sürdürüyorum ve fiziğimi zorluyorum. Ancak bir yandan da kendimi kontrol etmeliyim. Pek önemli bir şey değildir diye düşünüyorum ama her şey gelecek hafta belli olacak” diye konuştu. Doktorların kendisine dinlenmesini şiddetle tavsiye ettiğinin altını çizen Hido sözlerine şöyle devam etti: “Ben ciddi bir şey olmadığını düşünsem de doktorlar kendimi zorlamamamı söylüyor. Ben bugüne kadar hiçbir işimi yarım bırakmadım. Bu sakatlık nedeniyle de takımı bırakmak istemiyorum.” ‘Ölçümüz Efes Kupası’ Bormio kampındaki hazırlık maçlarında iyi sonuçlar alamayan Ay Yıldızlılarda havanın çok iyi olduğunu ve kimsenin bu konu hakkında spekülasyon yapmaması gerektiğini vurgulayan Hidayet, “Ben kamptan dönerken de takımda müthiş bir hava vardı. Gencinden yaşlısına, deneyimlisinden tecrübesizine herkes büyük bir efor sarf ediyordu. Bu aynı şekilde devam ediyor. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Maçları kaybetmemizin tek nedeni; sert antrenman tempomuz... Bunun dışında bir şey aramak yanlış olur” ifadesini kullandı. Kendileri için Efes’ten bir ilk daha Spor Servisi Türk basketbolunun önemli takımlarından Efes Pilsen’in, Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi (NBA) ekiplerinden Minnesota Timberwolves ile yapacağı karşılaşmayla ilgili olarak bugün bir basın toplantısı düzenlenecek. NBA ve Avrupa Ligi arasında yapılan anlaşmaya göre 2007 yılının ekim ayında dört NBA takımının dahil olduğu “NBA Europe Live Tour 2007” turnesinin Türkiye ayağını oluşturan Minnesota Timberwolves Efes Pilsen maçının tanıtımı amacıyla Four Seasons Hotel’de gerçekleştirilecek toplantıya, Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel, Efes Pilsen Kulübü Başkanı Tuncay Özilhan’ın yanı sıra her iki takımın Tuncay efsane oyuncuları Özilhan. katılacak. Geçen yıl ABD’de, NBA’da yer alan Denver Nuggets ve Golden State Warriors takımlarıyla hazırlık maçları yapan Lacivert Beyazlı takım, bir ilke daha imza atarak bu sefer bir başka NBA ekibi Minnesota Timberwolves’i 6 Ekim’de konuk edecek. Minnesota Timberwolves 30 Eylül’de İstanbul’a gelecek ve bir hafta kamp yapacak. Bu arada 6 Ekim’de oynanacak karşılaşma, bir NBA takımının bir Türk ekibiyle İstanbul’da oynayacağı tarihteki ilk karşılaşma olma özelliğini taşıyor. ULUSAL TAKIM SENEGAL’İ YENDİ BORMİO İspanya’da düzenlenecek Avrupa Basketbol Şampiyonası finallerinin hazırlıklarını İtalya’nın Bormio kentinde sürdüren (A) Ulusal Erkek Basketbol Takımı, Uluslararası Diego Gianatti Turnuvası’ndaki 3. maçında, Senegal’i 8065 yendi. Ay Yıldızlılar ilk karşılaşmalarda aldığı yenilgilerden sonra Senegal’i geçerek rahatlamış oldu. Maçın ilk periyodunu 189 önde tamamlayan Senegal, devreyi de 3329 üstün geçen taraf oldu. İlkyarıda istediği oyunu ortaya koyamayan ulusalların özellikle savunmada zayıf olduğu dikkat çekti. Ancak 3. periyotta üstünlük yeniden Türkiye’nin eline geçti. Ender ve İbrahim Kutluay ile sayılar bulan Ay Yıldızlılar bu periyodu 5145’le önde tamamladı. Son çeyrekte üstünlüğünü rakibine iyice gösteren Türkiye, Mehmet Okur’un da devreye girmesiyle maçı 8065 gibi farklı bir skorla kazandı. Bu nedenle şu anda yaptığımız maçlar tamamen hazırlık anlamı taşıyor ve kimse için ölçü olmamalı. İzmir’de hem fizik hem de mental olarak üst düzeye çıkıp gerçek gücümüzü göstereceğiz.” Hidayet Türkoğlu. ölçünün İzmir’de düzenlenecek olan Efes Kupası olduğunu belirten Hidayet sözlerini şöyle noktaladı: “Bizim için milat Efes Kupası’dır. Çünkü o maçlardan sonra Avrupa Şampiyonası’na gideceğiz. Artık hazırlıklarımızın son dönemi olacak. CUMHURİYET 18 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear