24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 12 ARALIK 2007 ÇARŞAMBA 10 ABD şirketinde tecavüz skandalı ? Dış Haberler Servisi Irak’ın başkenti Bağdat’ta HalliburtonKBR mühendislik şirketi için çalışan ABD’li bir kadın, konsoloslukların ve hükümet binalarının bulunduğu Yeşil Bölge’de 2 yıl önce erkek meslektaşlarının tecavüzüne uğradığını belirterek, olayı gizlemekle suçladığı şirkete dava açtı. ABD yönetimini olayın üzerini kapamaya çalışmakla eleştiren Teksaslı Jamie Leigh Jones (22), ilaç içirilip tecavüze uğradıktan sonra 24 saat boyunca bir sevkiyat konteynırına kapatıldığını ve tedavi için Irak’tan ayrılması halinde işten atılmakla tehdit edildiğini söyledi. Sorumluların Irak’taki firmalara yönelik dokunulmazlıklar nedeniyle yargıdan kurtulması bekleniyor. DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr Kiriakou, Bush’un verdiği yetkiyle uyguladıkları “sert sorgu teknikleri” sayesinde birçok saldırıyı önlediklerini, ancak “işkence” olarak gördüğü bu uygulamaları artık doğru bulmadığını anlattı. Başkentte birbirinin peşi sıra patlayan iki bombalı araç 70’e yakın kişiyi öldürdü Cezayir kana bulandı Dış Haberler Servisi Cezayir’in başkentinde dün birbirinin peşi sıra düzenlenen iki bombalı saldırıda aralarında üniversite öğrencilerinin yanı sıra 14 Birleşmiş Milletler (BM) çalışanının da olduğu 70’e yakın kişi öldü. Ülkenin başkenti Cezayir’i kana bulayan ve 100’ü aşkın kişinin de yaralandığı saldırıların ilki, bomba yüklü bir aracın Bin Aknun bölgesindeki Anayasa Mahkemesi önünde patlaması sonucu meydana geldi. Saldırıda 40’ı aşkın kişi ölürken kurbanların çoğunun okullarına gitmek üzere otobüste bulunan hukuk fakültesi öğrencilerinin olduğu belirtildi. Kanlı saldırıların sorumluluğunu henüz üstlenen olmadı, ancak Cezayir İçişleri Bakanı Nureddin Yezid Zerhuni, başkent bomba yüklü araçlarla düzenlenen saldırılardan, yeni adı “İslami Mağrip El Kaide’’ örgütü olan “Salafist Vaaz ve Savaş’’ örgütünün sorumlu olduğunu söyledi.Bakanın açıklaması ardından dün akşam saatlerinde örgüt, yaptığı açıklamayla saldırıyı üstlendi.Bir internet sitesinde yayımlanan bildiride, Yoğun güvenlik saldırıyı Abdurrahman el Asami ve Ami İbraİlk patlamadan yaklaşık him Ebu Osman adlı mi10 dakika sonra ise bu kez litanların yaptığı ileri süsaldırının hedefi Hidra Marüldü.İslami Mağrip El hallesi’ndeki BM MülteciKaide örgütünün bu yılki ler Yüksek Komiserliği ile saldırılarda ülkede 100’e BM Kalkınma Programı yakın kişi öldü. binasının önü oldu. Saldırılara tüm dünyaYabancı ülke misyonlarının yanı sıra bazı ba Cezayir İçişleri Bakanı başkent Cezayir’i kan gölüne çeviren çifte saldırının arkasında dan tepki yağdı. BM ile AB’nin yanı sıra Fransa, İslami Mağrib El Kaide’nin bulunduğunu söyledi. (Fotoğraf: AFP) kanlık binalarının ve bir ABD, İspanya ve Suriye karakolun olduğu ve bu nalarının bir bölümü yıkılırken saldırıları ilk kınayanlar oldu. BM Sözcüsü Marie Okabe , nedenle sıkı güvenlik önlemlerinin alındığı bölgede gerçekleşen terör saldırılarında, 5 BM çalı yetkililer enkaz altında kalanlar Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas patlamada aralarında o sırada bü şanının öldüğü, 14’ün de kay olabileceğini belirttiler.Saldırıla Sarkozy, kısa bir süre önce ziyarolarında bulunan Cezayirli 14 bolduğu yönünde bilgileri oldu rın ardından yaklaşık 3 milyonluk ret ettiği Cezayir’deki saldırıları kentte telefon hatlarının çalışma “barbarca ve alçakça bir eyBM çalışanı da dahil en az 20 ki ğunu söyledi. Patlamanın etkisiyle BM bi dığı belirtildi. Ülkeyi sarsan sal lem” olarak nitelendirdi. şi yaşamını yitirdi. ? Anayasa Mahkemesi önünde düzenlenen ilk saldırıda ölenlerin büyük bölümü, okullarına gitmek için otobüste bulunan hukuk öğrencileriydi. Sıkı korunan Hidra Mahallesi’ndeki BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ve Kalkınma Programı binası önündeki ikinci saldırıda, Cezayirli 14 BM çalışanı dahil çok sayıda kişi öldü. dırının intihar eylemcisi tarafından düzenlenme olasılığının yüksek olduğunu, ancak olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü açıklandı. EL Kaide üstlendi CIA ajanının işkence pişmanlığı Dış Haberler Servisi 2001 yılındaki 11 Eylül saldırılarının ardından yakalanan ilk El Kaide militanını sorgulayan Amerikan Merkezi Haberalma Örgütü (CIA) eski ajanı John Kiriakou, ABD Başkanı George W. Bush’un verdiği yetkiyle uyguladıkları “sert sorgu tekniklerinin” işe yaradığını, ancak bugün “işkence” olarak gördüğü bu uygulamaları doğru bulmadığını açıkladı. Kiriakou, Amerikan ABC televizyonunun internet sitesinde yayımlanan röportajında, El Kaide’nin lojistik ve finans kaynaklarından biri olan Muhammed Hüseyin ebu Zübeyde’yi Mart 2002’de Pakistan’da silahlı bir çatışma ile ele geçirdiklerini anlattı. Ağır yaralanan Ebu Zübeyde’nin değerli bir kaynak olduğunu belirten Kiriakou, Filistinli militanın bilgi vermekten kaçınması üzerine, üçüncü bir ülkeye nakledildiğini ve burada “gelişmiş sorgu teknikleri” eğitimi alan CIA ajanları tarafından sorgulanmaya başlandığını söyledi. Emekli CIA ajanı, Ebu Zübeyde’nin, “waterboarding” denilen işkenceye maruz kaldıktan sonra El Kaide hakkında verdiği bilgilerden faydalanarak, ABD toprakları dışındaki birçok olası saldırıyı engellediklerini iddia etti. Bu işkence biçiminde, bir masaya ayakları hafif yukarıda olduğu halde bağlanan ve gözleriyle ağzı kapatılan kişinin yüzüne su dökülüyor. İntihar bombacısı Allavi’yi hedef aldı ? Dış Haberler Servisi Irak’ın başkenti Bağdat’ta eski Başbakan İyad Allavi ve küçük bir Sünni partisi olan Irak Ulusal Diyalog Cephesi lideri Salih el Mutlak’ın ofislerinin bulunduğu bölgeye dün bombalı araçla saldırı düzenlendi. Yeşil Bölge yakınlarındaki kontrol noktasına düzenlenen intihar saldırısında 2 koruma öldü, 12 kişi yaralandı. İşgalin ardından iktidara gelen ilk başbakan olan Allavi’nin partisinden bir yetkili, saldırının Allavi’ye yönelik bir süikast girişimi olabileceğini söyledi. ‘10 saniye dayanabildik’ Kiriakou, önce kendi üzerlerinde denedikleri uygulamaya 10 saniye civarında dayanabildiklerini, sorguladıkları militanın ise 30 35 saniye sonra pes ettiğini dile getirdi. Kiriakou şunları anlattı: “Ertesi gün, sorgucusuna, gece hücresinde Allah’ın kendisini ziyaret ederek işbirliği yapmasını, işbirliği yaparsa yakalanan diğer kardeşlerinin durumunun daha iyi olacağını söylediğini ifade etti. Ondan sonra her soruya, sizinle oturup konuşmamdaki gibi cevap verdi.” Eski ajan, sorgular sırasında atılacak her adım için CIA Orepasyonlar Direktör Yardımcısı’ndan onay alındığını vurguladı. Kiriakou, bu yöntemleri o zaman gerekli görmelerine karşın, 11 Eylül saldırılarının üstünden zaman geçtikçe fikrini değiştirdiğini ifade ederek, “Amerikalıların çoğu gibi, ben de, bunun işkence olabileceği fikriyle, bu tekniği kullandığımızda elde edebildiğimiz bilginin kalitesini tartıyorum” dedi. Küba’dan insan hakları adımı ? Dış Haberler Servisi ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin insan haklarını ihlal etmekle suçladığı Küba, Birleşmiş Milletler’in insan haklarını koruyan ikiz sözleşmelerini 2008’de imzalayacağını ve 2009’dan itibaren BM raportörlerinin ülkeye girmesine izin vereceğini açıkladı. Küba Dışişleri Bakanı Felipe Perez Roque, İnsan Hakları Günü’nde yaptığı açıklamada “bu kararın Küba’nın egemenliğine ve halkının kendi kaderini tayin hakkına saygı temelinde BM ile her zaman yakın işbirliği içinde çalışacaklarını gösterdiğini” ifade etti. ‘Putin başbakan olmalı’ Dış Haberler Servisi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 2 Mart’ta yapılacak devlet başkanlığı seçiminde varisi olarak gösterdiği Dimitriy Medvedev, Putin’in Kremlin’den ayrıldıktan sonra başbakan olması gerektiğini söyledi. Rus Vesti 24 televizyonundan halka hitap eden Medvedev, Putin’e övgüler yağdırdığı konuşmasında seçimi kazanması halinde Putin’den başbakanlık görevini kabul etmesini isteyeceğini kaydetti. 2 Aralık parlamento seçimlerinde Birleşik Rus ya Partisi (BRP) listesinin birinci sırasından aday olan Putin, uyumlu çalışabileceği bir devlet başkanının seçilmesi halinde başbakan olabileceğini söylemişti. “Rusya’nın itibarının artmasını sağlayan” Putin’in politikalarını sürdür mek istediğini belirten Medvedev “Önceliğim insanların gelirlerini arttırmaya çalışmak olacak. Rusya şimdi çok daha farklı ve çok daha güçlü. Bize saygı gösteriliyor. Bize ilkokul öğrencisi muamelesi yapılmıyor” dedi. Paris, Kaddafi’yle 10 milyar Avro’luk iş anlaşması imzalayacak ‘Susun Sarkozy satış yapıyor’ Dış Haberler Servisi Libya Devlet Başkanı Muammer Kaddafi’nin 34 yıldan sonra ilk kez Fransa’ya yaptığı ziyaret, Cumrurbaşkanı Nicolas Sarkozy için adeta ateşten çember oldu. Avrupa Parlamentosu’nun Yeşil Grup lideri Daniel CohnBendit, Fransa ve Libya arasında sivil amaçlı nükleer enerji santralı inşa edilmesine ilişkin anlaşmaya atıfta bulunarak “Sarkozy, büyük bir nükleer enerji satıcısı gibi davranıyor” dedi. Fransız liderin nükleer enerji satılacak ülkelere göre resmi ziyaret programını düzenlediğini belirten CohnBendit, Sarkozy’nin dış politika değerlerinin kelimelerden ibaret olduğunu söyledi. Fransa’da muhalefetteki sol parti milletvekilleri, Kaddafi’nin, ulusal meclise dün yaptığı ziyaret sırasında düzenlenen töreni boykot etti. Sosyalist Fransız radyosu, Kaddafi’nin genel kurulda milletvekillerine kürsüden hitap etmek istediğini, ancak buna izin verilmediğini duyurdu. ekonomisinin kazanacağı yönündeki açıklamalarıyla çıkmaya çalışıyor. Ziyaret sırasında iki ülke arasında sivil amaçlı nükleer enerji işbirliği anlaşması imzalandı. Fransa’nın, Libya’da deniz suyunun arıtılmasına yönelik “bir veya daha çok” nükleer reaktör inşası ile bu ülkeye uranyum araştırmaları ve işletmesi konusunda destek taahhüdünde bulunduğu belirtildi. Fransız Liberation gazetesinde “Sesinizi Kesin Satış Yapıyoruz” başlıklı haberde, Kaddafi’nin ziyaretine tepki gösteren insan haklarından sorumlu Devlet Bakanı Rama Yade’nin, Sarkozy tarafından Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na çağrılıp “eleştirilerine son vermesi” konusunda uyarılması ön plana çıkarıldı. Kaddafi, Sarko’yu yalanladı Sarkozy’e bir darbe de Kaddafi’den geldi. Kaddafi, Fransız liderin “Libya’dan insan hakları konusunda ilerleme yapmasını istedim” şeklindeki açıklamasını yalanladı ve önceki akşamki görüşmede bu konusunun gündeme gelmediğini söyledi. Sarkozy krizden, iki ülke arasında yaklaşık 10 milyar Avro’yu bulan anlaşmalarla ülke Kaddafi, Sarkozy’nin “Libya’dan insan hakları konusunda ilerleme istedim” açıklamasına karşılık “Bu konu gündeme gelmedi” dedi. (AP) Adalet Aborijin çocukları için değil Dış Haberler Servisi Avustralya’da 10 yaşındaki bir kız çocuğuna tecavüz eden 9 kişinin yargılandığı davaya bakan yargıcın bu kişiler için şartlı tahliye ya da cezanın ertelenmesi yönünde karar vermesi ülkeyi karıştırdı. Yargıç Sarah Bradley, 2005 yılında yerli halk Aborijinlerin yaşadığı Queensland’in kuzeyinde küçük bir kıza işlenen suçun “tecavüz sayılamayacağı, sanıkların büyük olasılıkla çocuğun isteği üzerine kendisiyle birlikte olduğu” hükmüne vardı. Bradley buna karşın 16 yaşından küçük biriyle cinsel ilişkiye girdikleri suçlamasından yola çıkarak, küçük kız gibi Aborijinli 9 kişiden 6’sının suçu işledikleri sırada reşit olmadıkları gerekçesiyle 12 ay sonra şartlı tahliye edilmeleri, yaşları 17, 18 ve 26 olan diğer üçüne verdiği 6 aylık hapis cezasının ise ertelenmesi yönünde karar verdi. Avustralya basını, suçu işleyen kişilerin Aborijin toplumunun önde gelen güçlü ailelerinden olduklarına, tecavüz kurbanı kızın ailesinin ise daha düşük gelir grubunda yer aldığına dikkat çekti. Yargıcın kararı ülkede başta Aborijinler olmak üzere büyük öfkeyle karşılandı. Avustralya’nın çiçeği burnunda Başbakanı Kevin Rudd, kararla ilgili olarak dehşete düştüğünü söylerken bir grup avukat ve savcı kararın iptali için başvuruda bulundular. Yaklaşık 6 ay önce ülkenin kuzeyinde çoğunlukla Aborijin nüfusun yaşadığı bölgelerde yapılan araştırmalarda, çocuk tacizlerinin sıkça yaşandığı ortaya çıkmıştı. CUMHURİYET 10 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear