Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
17 EYLÜL 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr Dünya Ticaret Merkezi’nin gökdelenleri, futbol kalesinden çok rugby kalesine benziyordu 15 ESİNTİLER ZEYNEP ORAL Kale direkleri gibi... NARDİS JAZZ CLUB Turgutreis’te Gün Batarken... Günlerden 15 Eylül. Akşamüstü. Güneş batmak üzere... Bodrum Yarımadası’nın her köşesinden güneş ayrı bir cümbüşle batıyor. Kimi koyda uysal, sessiz sedasız, kiminde alev alev bağıra çağıra haykırarak batıyor... Uçsuz bucaksız denize gömülürken, dantel koylar, adalar arkasına saklanırken, zeytin ağaçlarının, çam ormanlarının arasından her bir ağaca, her bir yaprağa tek tek yolladığı ışık huzmesiyle veda ederken, bizden de bir şeyler alıp götürüyor: Bir kahkaha, bir umut, bir sevinç ya da bir damla hüzün, bir acı, bir endişe, bir düş kırıklığı... Hele bir yarın olsun... Güneş nasılsa yine doğacak... Emin misiniz?.. Eylül ortası ve yarımada, yaz aylarının o hoyrat, şımarık, arsız kalabalıklarından çoktan arınmış. Yerini geç gündoğumlarının ve erken günbatımlarının pembeden eflatuna, ebruliden mora uzanan doğanın renk zenginliğine bırakmış... Turgutreis’te gün batımında, koya tepeden bakan Karabağ Mezarlığı’ndayım. Yıldız Kenter’le birlikte... Mezarlığın en ucunda, denizle, karşı adacıklarla, ufuk çizgisiyle, sonsuzlukla adeta bütünleşmiş kabrinde Şükran Güngör dinleniyor. Çevresini zeytin ağaçları, serviler, rengârenk bugenvilyalar, kendiliğinden bitiveren yabani orkideler, Leyla’nın (Yıldız Kenter’in kızı) fidanlarını Afrika’dan getirip diktiği jakaranda ağaçları sarmış. Sabahki anma töreninden bırakılmış çiçekler hâlâ taptaze. Mimar Behruz Çinici’nin tasarımı mezar taşı ‘su gibi’ akıcılığı ve sonsuzluğu vurguluyor... Dört yıl önce 15 Eylül’de yitirmiştik tüm birikimleriyle, emeğiyle, ustalığıyla, yeteneğiyle, duyarlığıyla ve eşsiz kişiliğiyle tiyatromuza, yaşamımıza değer katan Şükran Güngör’ü. Ona içimden tüm sevgimi ve saygımı iletirken, Vanya Dayı’dan ‘Büyük Adam Küçük Aşk’ın emekli yargıcına, canlandırdığı nice kişiliği de bir kez daha kucaklıyordum. Neden sonra, tam Şükran Güngör’ün başucundan ayrılacakken fark ettim, yanı başındaki hazır ama boş kabri... Ve o anda anımsayıverdim dört yıl önce Kenter Tiyatrosu sahnesinde Yıldız Kenter’in sözlerini. Eşini sahneden uğurluyordu. Konuşmasının son sözleri şuydu: ‘‘Bekle beni, yakında yine buluşacağız...’’ Gözlerim, genzim, yüreğim günbatımından yanıyor olsa gerek... Fırladık Yıldız Kenter’le daha da tepelere... Güneşin tam kaybolacağı anı daha iyi yakalayabilmek ve sohbet etmek için... Yıldızını asla söndürmeyen Yıldız Kenter’i dinlerken, bu yaratıcı yüreğe, dinamizmine, coşkusuna, gençliğine hayran olmamak imkânsız. Tiyatroyla soluk alıp verdiğini gözle görüyor, bu eşsiz emeğe elle dokunuyorsunuz. Önümüzdeki tiyatro mevsiminde yeni projelerinin yanı sıra geçen yılın çok başarılı prodüksiyonu ‘Gece Mevsimi’nin yeniden sunulması, tiyatroyla ilgilenenler için büyük bir kazanç. Projelerden sonra (artık gün batmıştı), başka şeylerden de söz ettik. En çok duyarlık ve duyarsızlıktan, sevgiden, saygıdan, nefret ve öfkeden... Bir insan hiç tanımadığı, bilmediği, ne kişiliğini ne de birikimlerini, emeğini, çabasını hiç ama hiç değerlendiremediği bir insanı niye yaralamaya, niye karalamaya, niye kanatmaya, acıtmaya çalışır? Nefret bilgisizlikten mi beslenir? Ama nasıl? Saldırganlık kime, neye yarar? Soruları çoğalttık. Yanıtları bulamadık. Birbirimize sarıldık. Sonra ayrıldık. Turgutreis’te güneş çoktan batmıştı. Ama ben günbatımını uzatmaya kararlıydım. Hemen karşı bir tepeye geçiverdim. Yamaçevler’i buldum. Orada Ressam Burhan Doğançay’ın evatölyesergi alanıev ve bahçesinde ‘güneş’ yeniden doğdu. Adeta küçük bir müze: Doğançay’ın her döneminden bir ya da birkaç eserin yer aldığı, duvarların konuştuğu, kapıların sizi şaşırttığı, tuvallerin ışık saçtığı, fotoğrafların gözle görünmeyeni görünür kıldığı bir dünya... Sanatçı, çalışmalarını artık hem burada, hem de İstanbul’daki Doğançay Müzesi’nde sürdürecek. Akşam olmuştu. Şimdi de Turgutreis ayaklarımın altında ışıl ışıldı. Ufka baktım. Ufuk çizgisi görünmüyordu. www.zeyneporal.com Caz dolu bir hafta Kültür Servisi Nardis Jazz Club’da yarın akşam saat 21.30’da neyde Şenol Filiz, tamburda Birol Yayla, bas gitarda Nezih Yeşilnil ve perküsyonda Engin Gürkey’den oluşan ‘Yansımalar’ adlı topluluk müzikseverlerle buluşacak. 19 Eylül Salı akşamı ise Nardis Jazz Club’a ‘Pelin Çetin Band’ konuk olacak. Vokalde Pelin Çetin, piyanoda Kürşat Deniz, bas gitarda Kağan Yıldız ve davulda Deniz Dündar’dan oluşan grup, film müziklerinin sevilen parçalarından oluşan bir repertuvar seslendirecek. Selçuk Sun ile ‘İsteyin Çalalım’ gecesi ise 20 Eylül Çarşamba yapılacak. 21.30’da başlayacak gecede; Selçuk Sun, Senova Ülker, Erdal Akyol ve Deniz Dündar’dan oluşan topluluğun repertuvarındaki 600 parçadan istediğinizi seçeceksiniz. 21 Eylül Perşembe akşamı da, ‘Grup Passiflora’ cazseverlerle buluşacak. Levent Altındağ ve Erdem Sökmen’in öncülüğü, Eylem Pelit, Volkan Öktem ve Serkan Özyılmaz’ın katılımıyla kurulan ‘Grup Passiflora’ yaklaşık 4 yıldan beri birlikte çalıyor. 22 Eylül Cuma günü, saat 22.00’de ise Ebru Yazıcı, Senova Ülker, Çağrı Sertel, Eylem Pelit ve Cem Aksel’den oluşan ‘Ebru Yazıcı Grup’ sahneye çıkacak. Grup, soul ve R&B repertuvarıyla keyifli bir hafta sonu geçirtecek. ew York’un siluetinde iki büyük ‘1’ gibi duruyorlardı... Daha doğN rusu ikisi yan yana ‘11’ oluyordu... Tıpkı, saldırıya uğradıkları gün, takvim yapraklarında okunan ‘11 Eylül’ tarihi gibi... Futbol kalesinden çok, rugby kalesine benziyordu Dünya Ticaret Merkezi’nin gökdelenleri... Yenilen gol de, kalenin kendisi kadar büyük oldu bu yüzden. Amerika bir anda üstüne hiç de uymayan ‘Barış, demokrasi, insan hakları’ kostümünü çıkardı ve yerine savaş üniformasını giyiniverdi... Hemen, bir anda!.. Tarihin hiçbir döneminde barış kostümü bu denli çabuk çıkarılmamıştır. Amerika’nın, son yıllarda içine girmek zorunda kaldığı demokrasi elbisesinden ne denli sıkıldığı, bu elbisenin kendine ne denli dar geldiği, yaptığı ani değişimle günışığına çıktı. Öylesine daralmıştı ki, insanlık tarihinde ‘düşman’ belli olmadan savaş ilan eden ilk ülke oluverdi!.. Çıkardığı demokrasi elbisesi de Kore, Vietnam, Körfez savaşlarından dolayı yama tutmaz hale gelmişti zaten. Suçlu da karşısındaydı: Usame bin Ladin... Yani, terörde yıllardır USA’nın memuru olan Ladin!.. ‘Özbeöz, gerçek yalamacı’ an, ‘‘Vay be, bumerang geri döndü’’ dedim. Avustralya yerlilerinin fırlattığı bumerangın, atıldığı yere geri dönmesine benziyordu uçaklarla yapılan saldırılar. Bir sabah, Cumhuriyet gazetesini açınca, sevgili dostum Zafer Temoçin’in aynı düşünceyle uçakları bumeranga benzettiği karikatürünü görünce hiç şaşırmadım. Bunu ona ben mi söylemiştim?.. Hayır, sadece aklın yolu birdi!.. Buna futbolda ‘oyunu okuma’ derler. Siz saha içinde doğru yerde duruyor ve oyunu sıkı takip ediyorsanız, atakların gelişimini görebilirsiniz. Gün, Alman şair Brecht’in üç dizesi üzerine düşünme günüdür: ‘Savaş istiyoruz’ En önce vuruldu Bunu yazan. Kalenin önünde son kez... Anımsayalım, nice şarlatan ‘medyum’ adı altında boy gösterdi medyada. Gelecekten haber vermekle ‘ünlü’ bu zerzavatların kapısına kimler gitmedi ki; şarkıcılar, işadamları, generaller, politikacılar!... Oysa bir ülkenin ileri görüşlü olan insanları şairleri, yazarlarıdır. Bunun en güzel kanıtı da Rıfat Ilgaz’ın 1968 yılında yazdığı ‘Gökdelen’ adlı şiiridir. Buyrun efendim, söz konusu şiiri siz de okuyun ve Nostradamus’u aratmayacak kehanete tanık olun: Yüzyıllara ışık tutan Bir kadın kıyıda ağlamaklı Yanaklarında öfke Eteklerinde kan Düşmüş gökkuşağı belinden Güneyli bir coğrafyada Çekmiş perdelerini gökdelen Bir bayrak çırpınıyor Takvimsiz bir kasırgada Asya kıyılarında esen Kitapların yazdığından Da önce başladı fırtına Düşürür yıldızlarını tek tek Çaresiz bir bayrak boşluğa Dolar tüm ülkelerde düşerken Türkiye’de yükselişe devam etti!.. Kimse buna bir yanıt veremedi. Oysa bunun nedenini anlamak çok basit!.. Diğer ülkeler, güçlü gördükleri Amerika Doları’na şut çekemiyorlardı... Ama, kaleyi boş gördükleri anda attılar gollerini dolara. Yani, onlar taktik icabı Amerika yalamalığı yapıyorlardı. Biz ise hakiki yalamayız!... Özbeöz, gerçek yalamacı! Saldırıyı televizyon ekranından gördüğüm İnsanlık, Brecht’in uyarısını anlayamazsa, gardırobundan siyah kostümünü çıkarmalıdır!.. O ki, siyah elbiseye geldik, her maça siyahlar giyerek çıkan, Sovyetler Birliği’nin dev kalecisi Lev Yaşin’den söz edelim biraz... İri cüssesiyle kaleyi kapatan Yaşin, şut atacağı bir açık vermezdi rakip oyuncuya. O denli seviliyordu ki, futbolu birkaç kez bırakmasına rağmen, taraftarın isteğiyle eldivenlerini giymek zorunda kalmıştı. Maç öncesi mutlaka bir sigara ve birkaç yudum içki içerdi... Ama, 1962 Dünya Kupası’nda yudumların sayısı ‘birkaç’ı geçince Sovyetler Birliği dört gol yedi Kolombiya’dan! Tek dev adam Yaşin, 2 Temmuz 1967’de, Turgay Şeren’in jübilesi için ‘Mithatpaşa Stadı’na gelen dünya yıldızları arasındaydı. Yaşin, veda maçının oynanacağı günün bir gün öncesinde, duygularını şöyle anlatır Halit Kıvanç’a: ‘‘Şu anda Turgay’ın hissettiklerini, kusura bakmayın ama siz yeteri kadar anlayamazsınız. Onu sadece ben anlayabilirim. Çünkü onun yaşadıklarını ben de aynen yaşadım. Yarın bir futbol kalesinin önüne son kez geçecek. Bunun ne demek olduğunu, o kaleye yıllarını vermiş ben anlayabilirim. Bilmezsiniz, o üç direği... Kalecinin en yakın, en vefalı dostudur onlar... Derdini onlara anlatır bazen kaleci.’’ Esas No: 1999/45 Karar No: 2004/73 Davacı Orman Genel müdürlüğü tarafından Davalılar Ahmet Karaman mirasçıları aleyhine mahkememize açılan Tespite itiraz davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda verilen karar gereğince, Artvin ili Hopa ilçesi Sundura mahallesi Mahalle içi mevkiinde kain 343 ada 13 parsel ile 343 ada 31 parsel sayılı taşınmazlar hakkında tespite itiraz davası açılmış, dava sonucunda verilen davanın kısmen KABUL kısmen REDDİ kararında davacı Orman Yönetimi tarafından 343 ada 31 parsele yönelik karar temyiz edilmiş, temyiz neticesinde Yargıtay 20. Hukuk dairesi’nin 343 ada 31 parsele yönelik hükmün BOZULMASINA karar verilmiş olup. Davalılardan Nafıa Özçep, Nihat Tekbaş, Şükriye Tekbaş, Ömer Faruk Tekbaş, Umut Tekbaş, Emine Tekbaş, Recep İşgören, Nazmiye İşgören, Ayşe İşgören, Sevim Ulutaş’ın adresleri tespit edilip kendilerine Yargıtay ilamının tebliği mümkün olmadığından tebligatın ilanen yapılmasına karar verilmiş olup HUMK’nin 509 ve 510 maddeleri gereğince davalıların ibraz etmek istedikleri delilleri ile Karar düzeltme dilekçesini yasal süresi içersinde dosyaya sunması aksi halde davanın gıyaplarında devam edilip sonuçlandırılacağı Yargıtay Bozma ilamı sureti yerine geçerli olmak üzere davalılara ilanen tebliğ olunur. 05.09.2006 Basın: 44538 İLAN HOPA KADASTRO MAHKEMESİ İSTANBUL 2. İFLAS MÜDÜRLÜĞÜNDEN İFLASIN İİK’nun 254. MADDESİNE GÖRE KAPATILDIĞINA DAİR İLAN DOSYA NO: 2006/2 Müflisin Adı Soyadı: LİFE TURİZM TİCARET VE SAN. LTD.ŞTİ. Halaskargazi Cd. No:206 K:5 D:6 Şişli İstanbul İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesince 2002/1847 sayılı dosyasından ve 2004/847 karar sayılı ilamı ile 23/09/2004 tarihinden geçerli olmak üzere iflasına karar verilen ve iflas tasfiye işlemleri müdürlüğümüzün 2006/2 esas sayılı dosasından yürütülen LİFE TURİZM TİCARET VE SAN. LTD.ŞTİ. hakkında verilen iflas kararı, İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/390 esas sayılı dosyasından verilen 27/07/2006 tarih ve 2006/478 karar sayılı ilamı ile İİK’nun 254. maddesi gereğince kapatılmıştır. İİK’nun 166 maddesi uyarınca tebliğ ve ilan olunur. 13/09/2006 (Basın: 44971) ESAS NO: 2006/316 KARAR NO: 2006/289 Davacı Ali Aptal tarafından, davalı Bilecik Nüfus Müdürlüğü aleyhine açılan Soyadı Tashihi davasının yargılamasında; Mahkememizce yapılan yargılama sonunda; 27.06.2006 gün ve 2006/316 Es. 2006/289 Karar sayılı ilamıyla; Davanın KABULÜ ile; Bilecik İli Merkez Deresakarı köyü, CN:23, HN: 9’da nüfusa kayıtlı, Abdullah ve Emine oğlu, Bilecik12.09.1964 d.lu. davacı ALİ ABTAL’ın kayden APTAL yazılı soyadının iptali ile, DOĞAN OLARAK DÜZELTİLMESİNE, karar verilmiş olup, işbu kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde temyiz edilmediği takdirde kesinleşeceği hususu ilan olunur. 05.09.2006 Basın: 44520 İLAN TC BİLECİK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 2004/1483 Tal. Bir borçtan dolayı hacizli olup satılmasına karar verilen Üsküdar ilçesi, Bulgurlu mah. 195/1 pafta, 2165 ada, 1 parsel sayılı 243,31 m2 miktarlı arsanın tamamı ile yine Üsküdar Bulgurlu mahallesinde kain 195/1 pafta, 2165 ada, 4 parsel sayılı 203,10 m2 miktarlı arsanın tamamı açık artırma sureti ile satılacaktır. GAYRİMENKULÜN İMAR DURUMU: Üsküdar Belediye Başkanlığı İmar ve Planlama Müdürlüğü’nün, 30/6/2006 tarih ve 2006/44224423 sayılı cevabi yazısından, Üsküdar ilçesi, Bulgurlu mah. 195/1 pafta, 2165 ada, 1 ve 4 parsel sayılı yerler 11/8/1998 T. T’li 1/1000 ölçekli BulgurluKısıklı Uygulama İmar Planı’nda H=12,50 m. (4 kat) irtifada TAKS: 0,45 emsalde konut alanında kalmakta olduğu bildirilmiştir. GAYRİMENKULÜN EVSAFI: Üsküdar İlçesi, Bulgurlu mah. 195/1 pafta, 2165 ada, 1 parsel sayılı 243,31 m2 miktarlı arsanın tamamı ile yine Üsküdar Bulgurlu mahallesinde kain 195/1 pafta, 2165 ada, 4 parsel sayılı 203,10 m2 miktarlı arsanın tamamıdır. 1 parsel sayılı taşınmaz ana bina 3. Çınar Sokağı ile Çamlık Sokağı üzerinde köşe başında zeminde 180 m2 alan üzerinde kurulmuş zemin + 2 normal kattan ibaret tamamı 3 katlı betonarme kargir binadır. Bina dış cephesi sıvalı olup üzeri ahşap oturtma çatı üstü kiremit ile kaplıdır. Binaya Çamlık Sokağı üzerine zemin kattan demir doğramalı camekânlı kapıdan girilmektedir. Binada katlar arası mozaik basamaklı ve demir korkuluklu merdivenleri vardır. Binanın zemin katında bir daire, bir depo, normal katlarında ise ikişer dairesi vardır. Binada elektrik ve su tesisatı mevcut olup faaldir. Zemin kat deponun cephesi demir doğramalı, camekân üzeri kafes kepenk işle muhafazalıdır. Dairede giriş holü, koridor, mutfak, banyo, WC, salon ve 2 yatak odası mevcut olup, 90 m2 miktarlıdır. Giriş holü ve koridor zeminleri karo mozaik çini ile kaplı olup, duvarları boyalıdır. Mutfak zeminleri karo mozaik çini, duvarları fayans ile kaplı olup, üzeri fayans ile kaplı mutfak tezgâhı ve dolapları vardır. Banyo ile WC zeminleri karo mozaik çini, duvarları fayans ile kaplı olup banyolarda, küvet, klozet, lavabo, WC’lerde alaturka tuvalet taşı ve lavabo vardır. Salon ve odaların zeminleri marley ile kaplı olup, duvarları boyalıdır. Dairelerin kapı ve pencereleri üzeri boyalı ahşap doğramalıdır. Dairelerde salon ve oda önlerinde zeminleri seramik ile kaplı, etrafı duvar korkuluklu balkonları vardır. Dairelerde elektrik ve su tesisatı mevcut olup faaldir. 3. Çınar Sokağı üzerinde 4 parsel sayılı yer boş ve arsa vasfındadır. GAYRİMENKULÜN KIYMETİ: Taşınmazın bulunduğu semt, mevkii ve rağbet derecesi, yoğun iskân ve mesken ve işyeri bölgesi olan Üsküdar İlçesi, Bulgurlu Mah. Çamlık Sokağı üzerinde olması, ana trafik yoluna olan mesafesi çarşıpazar ve alışveriş merkezlerine olan uzaklığı ve ulaşım şekli, ana bina ve dairenin yapımında kullanılan malzemenin kalitesi ve işçiliği ile yıpranma miktarı, deprem riski, parselin büyüklüğü ve imar durumu, dairelerin büyüklüğü, bölüm ve kullanım şekli Bayındırlık ve İskân Bakanlığı rayici, yıllık getirebileceği gelir, günün civarda emsal olacak alımsatım değerleri ve rağbeti ile kıymetine tesir edecek bilumum faktörler göz önünde tutularak; Üsküdar İlçesi, Bulgurlu mah. 195/1 pafta, 2165 ada, 1 parsel sayılı 243,31 m2 miktarla arsanın tamamına (mahallen arsa üzerinde kurulmuş 3 katlı betonarme kargir binanın tamamına) bilirkişilerce 290,000,00.YTL kıymet takdir edilmiştir. Üsküdar Bulgurlu mahallesinde kain 195/1 pafta, 2165 ada, 4 parsel sayılı 203,10 m2 miktarlı arsanın tamamına bilirkişilerce 185,000,00.YTL kıymet takdir edilmiştir. Satış Şartları 1) Üsküdar ilçesi, Bulgurlu mah. 195/1 pafta, 2165 ada, 1 parsel sayılı 243,31 m2 miktarla arsanın tamamının 1. Satışı 30/10/2006 gün ve Saat: 15.00’ten 15.20’ye kadar 2) Üsküdar Bulgurlu mahallesinde kain 195/1 pafta, 2165 ada, 4 parsel sayılı 203,10 m2 miktarlı arsanın tamamının 1. satışı 30/10/2006 gün ve saat 15.3015.50’de Üsküdar 2. İcra Müdürlüğü’nde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartı ile 09/11/2006 günü aynı yer ve aynı saatlerde ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki; arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2) Arttırmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kıymetinin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermesi lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Resmi ihale pulu, tapu harç ve masrafları ile KDV alıcıya aittir. Tellaliye resmi, birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3)İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4) İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5) Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6) Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başka bilgi almak isteyenlerin 2004/1483 Tal. sayılı dosya numarası ile Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 45102 TC İLAN ÜSKÜDAR 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA SATIŞ İLANI CUMHURİYET 15 K