26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21 TEMMUZ 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr İsrail’in saldırılarıyla alevlenen Ortadoğu sorunu başta Erez Projesi olmak üzere bölge ile ilişkileri tehdit ediyor 13 NOT DEFTERİ ZEKERİYA TEMİZEL İş dünyasında savaş gerilimi Ekonomi Servisi İsrail’in Lübnan’a saldırmasıyla Ortadoğu’da tırmanan gerilim, iş dünyasında gerginlik yarattı. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde bölgede başlatılan ve Dünya Bankası tarafından desteklenen ve kalıcı bir barış için büyük ümitler taşıyan Erez Projesi’nin yara almasından korkuluyor. Bilindiği gibi, şu anda altyapı yatırımları geniş ölçüde tamamlanmış olan Erez Projesi çerçevesinde Filistin ve İsrailli işadamları TOBB’nin girişimleri ile bir araya getirilmiş ve Filistin’de oluşturulacak sanayi bölgesinin temelleri atılmıştı. Ateşkes sağlanmadan ve toz duman dağılmadan bölgedeki hasarın ne olduğunun anlaşılamayacağı belirtiliyor. IMF Gözetiminde On Uzun Yıl, 19982008: Farklı Hükümetler, Tek Siyaset Ülkemizde, bilimsel tutarlılıklarıyla tanınan yürekli sosyal bilimcilerin oluşturduğu, bir grup var: Bağımsız Sosyal Bilimciler (BSB). Bağımsız Sosyal Bilimciler, Türkiye ekonomisinin çöküşüne ve toplumsal dokunun çözülmesine neden olan neoliberal politikalara karşı toplumu bilinçlendirmek ortak düşüncesiyle bir araya geldi. Kurucular arasında Korkut Boratav, Nazif Ekzen, Yakup Kepenek, Aziz Konukman, Ahmet Haşim Köse, Oğuz Oyan, Cem Somel, Ahmet Alpay Dikmen, Sinan Sönmez, Fikret Şenses, Erol Taymaz, Oktar Türel, İşaya Üşür, Galip Yalman, Erinç Yeldan var. Bağımsız Sosyal Bilimciler İktisat Grubu, her yıl, ülkemizin ekonomik, siyasal ve sosyal yaşamına ilişkin değerlendirmeler yaparak bunları bir rapor haline getirmekte. Bu yılki raporun konusunu; ‘‘Uluslararası Para Fonu (IMF) ile 1998’de başlatılan Yakın İzleme Anlaşması sonrası Türkiye ekonomisinin gelişim ve sorunlarının irdelenmesi’’ oluşturmakta. Rapor, ‘‘IMF Gözetiminde On Uzun Yıl, 19982008: Farklı Hükümetler, Tek Siyaset’’ adıyla, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından kitap halinde yayımlandı ve dağıtıldı... ??? BSB değerlendirmelerinde; Türk finans piyasalarının yapısal olarak kırılganlık içerisinde olduğu ve bir ekonomik krizin yapısal koşullarının 2003’ten bu yana derinleştiğinin altını çizdikten sonra, ‘‘Türkiye’nin mevcut IMF programınca ucuz dövizyüksek faiz politikasına koşullandırıldığı, yüksek reel faizlerin cezbetmiş olduğu finans sermayesinin Türk finans piyasalarına akması sonucunda yaratılan döviz bolluğunun, döviz kurunun fiyatını da ucuzlattığı, bunun sonucunda ithalat talebinin arttığı ve cari işlemler dengesinin bozulduğunu’’ ortaya koymaktadır. BSB’ye göre; ‘‘Türkiye’nin son yıllarda yaşadığı cari açık sorunu, medyada sıcak para adıyla da anılan, dış kaynaklı spekülatif yabancı sermaye girişlerinin sonucudur. Türkiye ekonomi yönetimi 2001 sonrasında bu tür sıcak para girişlerini iyi idare edememiş ve ulusal ekonomimizi yabancı finans sermayesinin kaprislerine bağımlı hale getirmiştir. Bu gelişmeler altında Türkiye, gelişmekte olan piyasa ekonomileri arasında en dengesiz, en kırılgan ve istikrarsızlığa en açık ekonomi görüntüsü vermiş ve mayıs ayındaki çalkantıdan da doğal olarak en şiddetle etkilenen ekonomi olmuştur.’’ BSB mayıs ayında yaşanan sürecin ‘‘dalgalanma’’ sözcüğü ile tanımlamanın yanlış olduğunu, bu sürecin finansal çözülme olduğunu, dövizde ve faiz oranlarında yükselme ile başlayan ve mevcut dengeden kopuşu ifade eden finansal çözülmenin, reel ekonomiye maliyet enflasyonu, artan işsizlik ve emekçilerin azalan reel alım gücü olarak yansıdığını belirlemektedir. ??? BSB’nin çalışması, sorunların irdelenmesi ile sınırlı bir çalışma değil. Çalışma, ‘‘Türkiye mevcut IMF programının temel politika hedeflerinde değişikliklere giderek, işsizliğin azaltılması, kamu hizmetlerinin düzeyinin ve kapsamının genişletilmesi ve emek gelirlerinin düzeyi geliştirilerek gelir dağılımının iyileştirilmesi konularında daha üstün bir ekonomik başarım elde edebilir mi’’ sorusunu da makroekonomik bir modelle cevaplamaya çalışmaktadır. BSB’nin ortaya koyduğu model çalışması; ‘‘alternatifsiz olduğu iddia edilen IMF programının teknik düzeyde bir çalışmasıyla istihdam, büyüme ve sosyal refah açısından daha iyi sonuçlar sunabilecek alternatiflerinin var olduğunu’’ ortaya koymaktadır. Bu niteliği ile IMF programının alternatifsiz olduğunu söyleyenlere de bir yanıt oluşturmaktadır. Ekonomik kırılganlığın yarattığı teslimiyet yüzünden ulusal çıkarlarını da savunamayan Türkiye’nin bu tür çalışmalara sırtını dönme hakkı yok. Türkiye alternatifsiz değil. ? TOBB öncülüğünde bölgede başlatılan ve Dünya Bankası tarafından desteklenen Erez Projesi’nde ortaya çıkabilecek sorunlar endişe yaratıyor. DEİK Başkanı Rona Yırcalı’ya göre şu an herhangi bir Türk kuruluşu ya da firmasının İsrail, Filistin, Lübnan hatta Suriye ile ileriye doğru bir ticaret düşüncesinde olması mümkün değil. Bölge ile yakın ilişkileri olan Gaziantep’te ise ‘‘şu anda pek sıkıntı yok, ama sonra ne olacak belli değil’’ havası hâkim. Öte yandan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) İcra Kurulu Başkanı Rona Yırcalı da, şu an herhangi bir Türk kuruluşu ya da firmasının İsrail, Filistin veya Lübnan ile hatta Suriye ile ileriye doğru bir ticaret düşüncesinde olmasının mümkün olmadığı kanısında. AA’dan Ayten Aydın’a bir demeç veren Yırcalı’ya göre, iş dünyası İsrail ile Filistin arasındaki meselede ‘‘çok tedirgin’’. ABD ve koalisyon güçlerinin saldırısı öncesi Irak’la olan ticaretin çok yüksek olduğunu, ancak saldırı sonrası bıçak gibi kesildiğini hatırlatan Yırcalı, şu anki durumun resmen ilan edilmemiş bir savaş boyutuna geldiğini belirterek, oluşacak zararın mevcut durumun ne kadar süreceğine, şiddetine ve ne kadar geniş bir bölgeyi kaplayacağına bağlı olduğunu belirtti. Gaziantepli işadamları da, çatışmanın son bularak bir an önce barış rüzgârlarının esmesini bekliyor. Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aslan, son zamanlarda Suriye, Lübnan, Ürdün ve Körfez ülkelerine yönelik ihracatta ciddi bir artış trendi yakaladıklarını belirterek, ‘‘Eğer bu gerginlik çok tırmanır ve uzun süreli olursa, bir olumsuzluk yaratabilir. Bölgede gerginliğin artması ve giderek yaygınlaşması endişesi psikolojik olarak ciddi bir sıkıntı yaratıyor. Onun için bir an önce gerek BM gerekse G8 ülkeleri bu konuya el koymalı ve süratle böl gede barışa yönelik girişimleri arttırmalı’’ dedi. Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Koçer’e göre ise ‘‘Şu anda bizi çok sıkıntıya sokacak durumla karşı karşıya değiliz. Ama, ileriki aşamada ne olur onu kestirmek mümkün değil’’. Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Başkanı Abdulkadir Çıkmaz da, ‘‘Gerginlik sürerse, ihracatımızda yüzde 70 civarında düşüş olur. Firmalar çok zor durumda kalır’’ dedi. Barışın önemini vurgulayan Çıkmaz, ‘‘Burada vurulanlar sivil halk. Bu çifte standart gibi geliyor bana. 2 tane asker kaçırıldı diye İsrail’in yaptığı kendini müdafaa hakkı olarak görülmemeli’’ görüşünü dile getirdi. İzmit Rafinerisi’ndeki yeni üniteyle 85 megavat elektrik üretilebilecek Tüpraş kapasitesini katladı KOCAELİ (AA) Türkiye Petrol Rafinerileri AŞ (TÜPRAŞ) İzmit Rafinerisi’nde kurulacak Reformer ve Dizel Kükürt Giderme Ünitesi’nin elektrik ihtiyacını karşılayacak Konjenerasyon Ünitesi, düzenlenen törenle devreye alındı. Tüpraş Genel Müdürü Yavuz Erkut, İzmit Rafinerisi’nde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, ‘‘Bu tesis sayesinde enerji üretim kapasitemiz ikiye katlanacak’’ dedi. Tesisin 32 milyon dolara mal olduğunu belirten Erkut, ‘‘Enerji sistemi gereken altyapıyı oluşturmadığı için, ülkenin içine düştüğü enerji darboğazının etkisini yaşıyor. Bu yıl 23 defa elektrik darbesi yedik. Bu tesis sayesinde enerji üretim kapasitemiz ikiye katlanacak, 45 megavatlardan 85 megavatlara yükseliyor’’ diye konuştu. İsrail’in Lübnan’a saldırmasıyla birlikte hareketlenen dünya petrol fiyatlarına da değinen Erkut, ‘‘Eğer savaş genişler, süresi uzarsa, petrol fiyatının nerelere gideceği belli olmaz. Ama 100 doları geçeceği kesin’’ dedi. Özelleştirme sonrası Tüpraş’ın yatırım programına da değinen Erkut, ‘‘Bu seneki toplam yatırım bütçemiz 390 milyon dolar civarında, 320 milyon doları devam eden, 70 milyon doları da yeni yatırımlar için ayrıldı’’ diye konuştu. Magic Life’ı bir dünya markası yapan Cem Kınay’dan 1 milyar dolarlık proje Demirtaş Kara Efe’yi tanıttı. (Fotoğraf:EMRE DÖKER) Rakı üreticilerinin kayıt dışı isyanı Atlas Okyanusu’nda ‘rüya’ satacak Ekonomi Servisi Avusturya’da kurduğu turizm şirketi ‘‘Magic Life’’ı kısa sürede uluslararası bir marka haline getirdikten sonra satan Cem Kınay, bu kez de dünyada bir ilki gerçekleştirmeye çalışıyor. Kınay şimdi, kurduğu ‘‘The O Property Collection’’ (OPC) adlı şirket kanalıyla Atlas Okyanusu’ndaki ‘‘Turks and Caicos’’ takımadaları içinde satın aldığı Dellis Cay’de ultra lüks villa, konut, residans ve otel inşa edecek. OPC Üst Yöneticisi Kınay, projenin tanıtımı amacıyla düzenlenen basın toplantısında, 57 yıl arasında tamamlanacak projenin yaklaşık cirosunun 1 milyar dolar olarak hesaplandığını belirtti. Yatırım maliyetinin toplam cironun yaklaşık yüzde 70’ini oluşturduğunu kaydeden Kınay, çok zor bir projeye karar verdiklerini, dünyanın hiçbir yerinde bir adanın bu hale getirilmesi yönünde bir proje bulunmadığını kaydetti. Kınay, şunları söyledi: ‘‘1990’lı yıllarda Magic Life’a başlarken de önemli bir marka olması çok zor görünüyordu. Ben şahsen özel ve zor işlerle ilgilenmeyi bir iş prensibi olarak edindim. Buna devam ediyoruz. ‘Dayanacak gücümüz kalmadı’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Elda İçecek Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, her şey dahil sistemi uygulanan bazı otellere kayıt dışı rakı satışı yapıldığını ileri sürdü. Elda Rakı’nın yeni ürünü ‘‘Kara Efe’’nin tanıtım toplantısında konuşan Demirtaş, turizmde kötü bir sezon yaşanması nedeniyle hedeflenen satışların yapılamadığını söyledi. Sektörde kayıt dışı satışların da bulunduğunu ileri süren Demirtaş, şöyle konuştu: ‘‘Devletin gözü önünde her şey dahil sistemi uygulayan bazı otellere kayıt dışı rakı satışı yapılıyor. Bir şişe rakının otellere satışı 11.5 YTL, rakının vergiler dahil fiyatı 16.5 YTL. Gelirler Dairesi Başkanı’na telefon ederek durumu bildirip şikâyet ettim. Bandrol sistemi uygulanacağını ifade ettiler. Rakının üzerinde sigaradaki gibi bandrol olacak, maliye kontrolünü buradan yapacak. Ayrıca kamera takip sistemiyle üretilen her rakının takibinin mümkün olacağı ifade ediliyor. Bu uygulamaların bir an önce başlamasını istiyoruz. Çünkü dayanacak gücümüz kalmadı.’’ Toplantıyla, Türkiye’nin ilk özel sektör rakısını üreten Elda İçecek, ‘‘Efe’’, ‘‘Çilingir’’ ve ‘‘Sarı Zeybek’’in ardından ‘‘Kara Efe’’ adlı yeni rakısını da tüketicilerin beğenisine sundu. Demirtaş, Türkiye’nin yanı sıra Yunanistan, Avusturya, Japonya ve ABD’de satışa sunulacak Kara Efe’nin fiyatının 33 YTL olduğunu bildirdi. ? Kınay şimdi, ‘‘Turks and Caicos’’ takımadaları içinde satın aldığı Dellis Cay’i rüyalar adası haline getirip satmaya hazırlanıyor. Her biri 410 milyon dolar arasında satılacak 154 konutluk projede ultra lüks villalar, residanslar ve bir otel yer alacak. Bu kararları vermeden önce 2005 yılında dünyanın önemli araştırma şirketleriyle ön temaslarda bulunduk. Böyle bir ürünün ABD’de ya da Avrupa’da önemli pazarlarda müşteri bula cağını görerek ve bilerek adayı satın almaya karar verdik.’’ Kınay’ın verdiği bilgilere göre adanın güvenliğinden kendi özel güvenlik birimleri sorumlu olacak. Ada, her biri farklı mi marlar tarafından tasarlanan yaşam bölgelerine ayrılacak. Projede 154 lüks konut bulunacak. Villaların satış fiyatları 410 milyon dolar, konutlarınki ise 24 milyon dolar civarında olacak. Uluslararası bir organizasyonla yapılacak satışta her ülke için belli bir kontenjan ayrılacak. Örneğin Türkiye’de sadece 10 konut, Fransa’da 12 konut için satış yapılacak. Toplam satışın yüzde 6570’i ABD’ye, yüzde 3035’i Avrupa’ya yapılacak. Adadaki otelin yapımı için dünya bankalarından finansman sağlanacak. Konutların finansmanı ise yapılacak satışlardan elde edilecek. OPC, bundan sonra Türkiye’de sadece özel projelerle ilgilenecek. Cem Kınay, Turks and Caicos adalarında 1 milyar dolarlık bir projeye imza atacak. Adanın ‘‘Turks and Caicos’’ ismi, burada yetişen özel bir kaktüs cinsinden geliyor. Söz konusu kaktüsün yeşil gövdesinin üstünde fes şeklinde bordo bir şapka bulunuyor. Hikâyeye göre adaya yaklaşan korsanlar yan yana dizilmiş bu kaktüsleri görünce, “Türkler adayı daha önce ele geçirmiş’’ diye düşünmüşler. İşte ‘‘Turks’’ ismi fes gibi duran bu çiçekten geliyor. MALİYE YAŞAMINDAN / MUSTAFA PAMUKOĞLU Ekonomideki son dalgalanmalar nedeniyle risk yönetimi yapmayan şirketler bu dalganın olumsuz etkilerini bertaraf etmek için satışlara yüklenmek durumundalar. Peki işletme sermayesi yeterli olmayan şirketler satışlarını kredi alarak finanse etmek isterlerse ne olur? Bunu yapmamalılar mı, yoksa kredi olanaklarını zorlayarak satışlarını ve özellikle stoka satışları yapmalılar mı? Buna karar vermeleri için aşağıda örnek bir hesaplamayı kendi işletmeleri için değerlendirebilirler. NİSAN’DA YÜZDE 9.9’A GERİLEDİ Bunları hesapladıktan sonra satışların artması nedeniyle alacaklara tahsis edilecek ek kaynağı ve ek kaynak maliyetini bulmamız gerekiyor. Bunun için ek satış sonrası alacaklara yapılacak yatırım tutarından mevcut alacaklara yapılan yatırım tutarını çıkarırsak yani (537.500225.000=) 312.500 YTL’yi buluruz ki, bu işletmenin ilave satışları nedeniyle ihtiyaç duyduğu ek kaynaktır. Bu ek kaynağı yüzde 12 faiz oranı ile çarparsak ek kaynak maliyetini hesaplarız. Bu da 312.500x%12= 37.500 YTL’dir. Dikkat edersek dalgalanma nedeniyle artan yüzde 2’lik faiz işletmeye hemen 6.250 YTL’lik ilave maliyet yükledi. Ek kaynak maliyeti ek satış kârından düşükse satışları arttırmaya karar verebilirsiniz. Burada ek satış kârı 225 YTL ek kaynak maliyet olan 37.500 YTL’den büyük olduğu için satışları kredi alarak arttırmayı düşünebilirsiniz. Ancak stoka satışlar da olacaksa stoklama maliyetini ek kaynak maliyetine ilave etmeyi unutmamak gerekiyor. Bu örneği işletmenize uygulamanız ve dalgalanma içinde durumunuzu test etmenizi tavsiye ediyorum... Ekonomik Krizlerde Satışları Arttırmak KKTC’ye 1200 kişilik kongre merkezi Ekonomi Servisi Net Holding’e bağlı Merit Crystal Cove Hotel Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) tam donanımlı ilk kongre merkezini hizmete açtı. 10 yıl önce KKTC’ye yatırım yapan ilk kuruluşlardan biri olan Net Holding Merit Cyprus Garden, Merit Crystal Cove, Merit Green Karmi tesislerinden sonra şimdi de yapımı 5 ayda tamamlanan, Merit Crystal Cove Hotel bünyesinde yer alan kongre merkeziyle KKTC turizmini canlandırmayı hedefliyor. Kongre merkezinin yer aldığı Merit Crystal Cove Hotel, Girne şehir merkezine 10 km, Ercan Havalimanı’na ise 45 km uzaklıkta yer alıyor. 307 oda ve 650 yatak kapasitesine sahip otelde, 2 kral dairesi ve 22 suit bulunuyor. 1200 kişilik kongre merkezi doğayı korumak amacıyla yeraltında inşa edildi. 220 metrekarelik alan üzerine inşa edilen merkez 720 metrekarelik toplantı salonuyla adanın en büyük salonu olma özelliği taşıyor. bulunur. Ortalama ticari alacaklar zeyinde ortalama birim maliyeyılın başındaki alacaklar ile yıl ti bulacağız. 3.225 YTL/375.000 adet= 8.6 sonundaki alacaklar toplanır 2’ye bölünerek hesaplanır.) Unutmayın YTL olacak. Bulduğumuz rakamı birim dealacak tahsil süresi 1 ay ise alacaklarınızı yılda 12 kez, 2 ay ise 6 kez ğişken gider ile karşılaştıracaçeviriyorsunuz demektir. Bu çevir ğız. Bulduğumuz 8.6 YTL birim deme sayısına alacak devir hızı diyoğişken maliyet 7 YTL’den büyük ruz. İşletme bu dalgalanma nede olduğundan, işletmenin satış poniyle kredi almak istiyor. Kredi ala litikasını değiştirmesi kârlıdır. Şimdi yeni satış politikasının bilirse satışları yüzde 25 artacağını tahmin ediyor. getireceği ek finansman yükü Kredi faizleri de nedir, bunu hesaplamamız geVeriler yüzde 10’dan rekiyor. Firmanın kapasitesi 500.000 birim/yıl yüzde 12’ye Ek satış kârı 225 YTL Satış kapasitesi 300.000 birim/yıl çıkmış olsun. İlave satış olan 75.000 adet ile Satış fiyatı 10 YT/birim Yani kaynak birim satış kârı olan (107=) 3YTL’yi Birim maliyet 9 YTL/birim maliyeti yüzde çarptığımızda bu rakamı buluyo Brim değişken gider 7 YTL/birim 12. Bu artan sa ruz. Halen firmanın alacaklarına tışlarda alacak (Değişken gider satışa bağlı gi tahsil süresi 60 gün olarak bekle yaptığı yatırım tutarını hesaplayacağız. Bunu aşağıdaki formülle derlerdir. Satış varsa bu gider var niyor. Öncelikle satışlar ve ilave sa buluyoruz. dır. Sabit gider dışındaki giderler(yıllık satışlar/alacak devir hıtışların maliyetini hesaplayacadir.) zı)x(birim maliyet/birim satış fiyağız. Alacak tahsil süresi 30 tı) gün Adet Birim Maliyet Tutar (3.000.000 / 12 ) x (Alacak tahsil süresi ortala300.000 9 2.700 (9/10) =225.000 YTL ma tahsil süresi olarak da ad Satışlar 75.000 7 525 Ek satıştan sonra landırılır. Yıllık alacaklar 360 Marjinal (ilave %25) satış 375.000 3.225 alacaklara yapılacak ile çarpılır ve yıllık kredili satış Toplam yatırım tutarını da aylara bölünür. Bu ‘‘360/alacak devir Burada marjinal satışı 7 YTL de nı formülle hesaplamak gerekiyor. hızı’’ formülü ile de bulunur. Alacak (3.750.000/6)(8.6/10)=537.500 devir hızı da ‘‘net satış tutarı/orta ğişken giderle çarpıyoruz. Bundan sonra yeni satış dü YTL lama ticari alacaklar’’ formülü ile ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Türkiye genelinde işsiz sayısının, geçen yılın nisan ayına göre 3 bin kişi azalarak 2 milyon 436 bin kişiye düştüğünü açıkladı. TÜİK’nin üçer aylık dönemler itibarıyla her ay açıkladığı Hane Halkı İşgücü Anketi’nin (MartNisanMayıs 2006) dönemini kapsayan Nisan 2006 sonuçları açıklandı. Buna göre, nisan döneminde istihdam edilenlerin sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre 179 bin kişi artarak 22 milyon 172 bin kişiye ulaştı. Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 747 bin kişi azaldı, buna karşın tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı ise 926 bin kişi arttı. Önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında, tarım sektöründeki istihdamın 3.7 puan azaldığı, buna karşılık hizmetler sektörü istihdamının ise 3 puan arttığı görülüyor. İşsizlik oranı ise geçen yılın aynı dönemine göre 0.1 puanlık azalışla yüzde 9.9 seviyesinde gerçekleşti. Kentsel yerlerde işsizlik oranı 0.4 puanlık azalışla yüzde 12.2 olarak gerçekleşirken, kırsal yerlerde 0.1 puanlık artışla yüzde 6.5 oldu. Türkiye genelinde işsiz sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre 3 bin kişi azalarak 2 milyon 436 bin kişiye düştü. İşsizlikte mevsimsel gerileme CUMHURİYET 13 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear