28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 HAZİRAN 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk 3 GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Baykal’ın Uyarısı CHP Genel Başkanı Deniz Baykal çok ciddi bir uyarıda bulundu. Her satırının üzerinde durulması ve dikkate alınması gereken sözler söyledi. Baykal üç gün önce partisinin Meclis grubunda konuşmuş ve ‘‘Sakın 30 Ağustos’a yönelik bir kriz içinde olmayın’’ uyarısını yapmıştı. Baykal bu uyarıyı önceki gün MYK toplantısında açıklığa kavuşturdu: İktidarın Silahlı Kuvvetler’deki 30 Ağustos terfilerine müdahale etmek istediği düşüncesinin oluştuğunu söyleyen Baykal’ın şu ifadelerinin altını çizmekte yarar var: ‘‘Türk Silahlı Kuvvetleri üzerinden oyun oynanmasını önlemeye çalışacağız. Bunun bir yoluydu kürsüden AKP’ye yaptığım çağrı. AKP, 30 Ağustos atamalarında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gelenekselleşmiş terfi sürecine müdahale etmeye çalışıyor, çalışacak da. Üstelik bu düşünce Türk Silahlı Kuvvetleri’ne de sirayet etmiş durumda, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin endişesi demokratik teamüllerin ve ordu geleneğinin zedelenmesi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tabanına kadar yayıldığı bilgisini aldığımız AKP’nin müdahalesi olasılığına karşı uyarı görevimizi yapacağız.’’ Daha önce siyasetçilerin, iktidar sahiplerinin ordudaki terfi ve tayinlere müdahale ettiklerini biliyoruz. (Bakınız Turgut Özal dönemi). Orduyu, şortla teftiş edilen bir birlik durumuna getirmek, pıstırmak için yapılan bu girişimlerin, ülkeye verdiği zarar bir yana, sonuçta müdahale edenlere yarar getirmediği de bir gerçek. Baykal bu kez uyarısını önceden yapıyor: ‘‘Şemdinli’de de yaptığımız gibi bir oyunu daha bozmak istiyoruz. Şemdinli iddianamesinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın isminin de yer almasını ‘sivil darbe’ olarak nitelemiştik. Darbeyi teşhir ederek de görevimizi yapmıştık. Şimdi AKP iktidarı Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik yeni bir oyun peşinde ve biz bu oyunun bozulması adına üstümüze düşen görevi yapacağız.’’ Bu sözler, ana muhalefet partisi liderine aittir ve çok ciddi bir uyarı anlamı taşımaktadır. Hele hele, Baykal’ın dediği gibi müdahale kaygısı ordu mensuplarına da sirayet etmiş durumdaysa, iş daha da ciddi demektir. Özellikle Danıştay saldırısından sonra yaşananlar, orduyla ilgili niyetleri daha bir dikkatle mercek altına almayı gerektiriyor. Bazı çevreler, Danıştay saldırısıyla orduyu ilişkilendirmeye çalıştılar, başarılı olamadılar. Bir zamandır da ‘‘ordu bağlantılı çete’’ iddiaları ortalıkta dolaşıp duruyor. Bazı maceracılar toplanıyor, daha soruşturma bile beklenmeden, bunlarla ilgili birtakım dosyalar zarflar içinde gazetelere dağıtılıyor ve bir darbe girişimi ortaya çıkarılmış gibi bir hava yaratılıyor. Havada uçuşan çetelerle darbe yapıldığı ne zaman, nerede görülmüş... Vatandaş bu işin böyle olmayacağını biliyor. Ve belki de darbe korkusu yaratmak isteyenlere içten içe söyleniyor: ‘‘Siz ya sayı saymasını bilmiyorsunuz ya da hiç darbe görmediniz’’. hikmet.bila?ntv.com.tr 2056’nın tasarımları AYMOD’un gözdesi CNR Expo’da kapılarını ziyaretçilere açan 35. Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı’nda (AYMOD 2006) sergilenen, 20062007 Sonbahar/Kış ürünlerinin yanı sıra 2056 yılının ayak izlerini taşıyan tasarımlar Uzakdoğu istilasına karşı umut yarattı. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Endüstri Ürünleri Bölümü öğrencilerinin, 2056 yılının ihtiyaç ve çevresel dönüşümlerini düşleyerek bugün için tasarladıkları birbirinden ilginç ve farklı öykülere sahip ayakkabılar büyük ilgi görüyor. Net 20 bin metrekare sergi alanına sahip fuara 350 firma katılıyor. İnsan Hakları Kurulu’nun 34 kişinin firar ettiği Diyarbakır’daki yuva raporu ibretlik Çocukların durumu içler acısı loların ucunun tehlike oluşturacak şekilde açık olduğu belirtildi. Raporda şu DİYARBAKIR 2002 yılından bu yatespitler yapıldı: ‘‘Banyolarda sıcak su na 34 çocuğun firar ettiği Sosyal Hizolmadığı gerekçesiyle çocukların litremetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu lik plastik su ısıtıcılarını ellerinde tuta(SHÇEK) yurtları olumsuzluklarla dorak yıkanmak ve çamaşır yıkamak için lu. İl İnsan Hakları Kurulu’nun hazırsu ısıttığı, çocukların elleriyle çamaşır ladığı raporda çocukların yurtlarda zor yıkadıkları, kaloriferlerin yanmadığı, koşullar altında yaşam mücadelesi verçöplerin yere döküldüğü, yurtta buludiği, çamaşırlarını bile ellerinde yıkanan 35 büyük çocuğun bütün yurtta dığı vurgulandı. kalan çocuklara hâkim olduğu ve diğer Raporu hazırlayan kurul üyeleri, çocukların onların etkisinde kalarak AKP hükümetinin Yenişehir semtinkendilerini ifade etmekten çekindikledeki çocuk yuvasına kadrolu imam atari, yurdun bahçesinde tadilat, yemek dığını da tespit ettiklerini söylediler. ve kesilmiş hayvan atıkları ile su birikintilerini bulunduğu, 1415 yaşlarında bir çocuğun ayakta durmakta Yuvaya kadrolu imamlar atandı. güçlük çekecek kadar Kaloriferler yanmıyor. hasta olduğu ve şuuru Tuvaletlerde sabun yok. nun tam yerinde olmadı Çöpler yerlerde. ğı gibi sonuçlar gözlemlendi.’’ Büyük çocuklar küçükleri eziyor. Raporun 26 Aralık 2005 tarihli oturumda Diyarbakır İnsan Hakları Kurulu’nca kurul üyelerine sunulduğu belirtildi. 26 Kasım 2005’te oluşturulan komisKurul üyeleri, raporun ardından yurtyon tarafından Koşuyolu beldesindelarda fiziki düzenlemeler yapılmasına ki 160 çocuğun yatılı olarak kaldığı karşın halen 07 yaş arası çocukların Diyarbakır Valiliği SHÇEK Yetiştirkaldığı yuva ile daha büyük çocuklame Yurdu’nda yapılan inceleme ve rın kaldığı yurda aynı yemeğin çıkmagözlemler sonucunda hazırlanan rapor ya devam ettiği belirttiler. ibretlik bir fotoğrafı ortaya koydu. 34 çocuğun kaybolmasıyla ilgili haRaporda yatakların, nevresimlerin, berlerin basına yansımasının ardından battaniyelerin, yastıkların kirli, dağınık SHÇEK Genel Müdürü İsmail Barış dün olduğu ve koktuğu, odalarda priz olmaDiyarbakır’a giderken, Devlet Bakanı ması nedeniyle çocukların ısınmak için Nimet Çubukçu’nun bugün kentte inkoridorlardan elektrik çektiği ve kabcelemelerde bulunacağı öğrenildi. MAHMUT ORAL Kızılay’ın konukları... Türk Kızılayı 138. yıl etkinlikleri kapsamında Pakistan’ın MuzafferabadKeşmir bölgesinde 8 Ekim’de meydana gelen deprem sonrasında prefabrike evlerde yaşayan 10 çocuğu psikososyal destek vermek amacıyla İstanbul’a getirdi. Bir hafta süresince İstanbul’da Kızılay’ın Pendik gençlik kampında kalacak olan çocuklar dün İstanbul’un tarihi ve turistik yerlerini gezdi. (AVŞİN YAVUZ) AKP’li başkanlar parkı paylaşamadı ‘Kayıp çocuklar’ Meclis gündemine taşındı İSKENDERUN (Cumhuriyet) Hatay Milletvekili ve Anavatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Züheyir Amber, İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu ve Devlet Bakanı Nimet Çubukçu’ya yönelttiği 13 maddelik iki ayrı soru önergesinde, Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu Başkanlığı’nın Diyarbakır’daki yuvalardan 34 çocuğun kaybolduğu yönündeki haberlerin doğru olup olmadığını öğrenmek istedi. Amber, her iki bakana da ‘‘Bu olayı hangi tarihte ve hangi resmi belge ile öğrendiniz’’ diye sordu. Amber, Bakan Aksu’nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na dün verdiği soru önergesinde çocukların akıbetiyle ilgili ne gibi işlemler yapıldığının açıklanmasını talep etti. Amber, Bakan Çubukçu’ya da çocuk yuvalarının envanterinin olup olmadığını sordu. Türkiye’de başka çocuk yuvalarında da bu tip olayların yaşanıp yaşanmadığının açıklanmasını isteyen Amber, çocukların sağlık durumuyla ilgili de bilgi istedi. GökçekAltınok çekişmesi silahlı kavgaya dönüştü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’li Ankara Anakent Belediyesi ile yine AKP’li Keçiören Belediyesi arasında uzun süredir var olan gerginlik silahlı kavgaya dönüştü. Olay, Anakent Belediyesi’nin Etlik Fatih Sultan Mehmet Parkı’ndaki tabelaları değiştirmesi üzerine başladı. Geçtiğimiz pazar gecesi parkın kendisine ait olduğunu savunan, Keçiören Belediyesi’nin resmi araçları ile gelen silahlı kişiler, Anakent Belediyesi Çevre Koruma Daire Başkanlığı’nı bastı. Baskına katılan kişiler binayı silahla tararken, olay yerinde 4 ayrı silahtan 25 boş kovan bulundu. Melih Gökçek yönetimindeki Anakent Belediyesi ile Turgut Altınok başkanlığındaki Keçiören Belediyesi arasında uzun zamandır yaşanan ve Başbakan Recep Tayyip Erdotarafından da çözüleökçek, pazar ğan meyen çekişme son yaşagünü Anka nan olayla birlikte çığırından ra Büyükşehir Be çıktı. Gökçek, dün gazetelediyesi Çevre Ko cilerin soruları üzerine söz ruma Daire Baş konusu parkın Anakent Bekanlığı’na yapılan lediyesi’ne ait olmasına karşın Keçiören Belediye Başsilahlı saldırının kanlığı döneminde Özal ParKeçiören Beledi kı olarak yaptırıldığını söyyesi’ne ait araç ledi. Daha sonra parkın isim larda bulunan ki değiştirdiğini ve Altınok’un şilerce gerçekleş döneminde yapılan ikinci değişiklikle de Fatih Sultirildiğini söyledi. bir tan Mehmet Parkı olarak isimlendirildiğini kaydeden Gökçek, sözlerini şöyle sürdürdü:‘‘Geçen gün alelacele Keçiören Belediyesi’nin orayı yıkarak yeniden park yapımına geçmesi üzerine, mahkemeden bir karar alarak buranın Anakent Belediyesi’ne ait olduğunu belgeleyerek kendilerine tebliğ ettirdik. Görevli arkadaşlarımız oradaki Keçiören Belediyesi’nin tabelasını kaldırarak Anakent tabelasını koymuşlar. Aradan yarım saat geçtikten sonra büyük bir grup gelerek kepçe kullanan arkadaşımızı dövüp şefin ismini öğrenmişler. Çevre Koruma Daire Başkanlığı’na Keçiören Belediyesi’ne ait, bir rivayete göre 20’ye yakın araç, toplu olarak girerek o şefi sormuş, orada olmadığını öğrenince silahlarını çekip tarayarak ayrılmışlar.’’ Gökçek, Altınok’la iki yıldır görüşmediğini ve nedenini açıklamak istemediğini söyledi. Gökçek, Altınok’la aralarındaki sorunun kendisi açısından aşılamayacak bir konu olduğunu kaydetti. G CUMHURİYET 03 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear