28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
26 HAZİRAN 2006 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ölenlerin 3’ü yabancı uyruklu SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk 3 Manavgat’ta patlama: 4 ölü ANTALYA (Cumhuriyet) Antalya’daki Manavgat Şelalesi’nin gezi alanında meydana gelen patlamada, 3’ü yabancı uyruklu 4 kişi yaşamını yitirirken 21 kişi yaralandı. Patlamaya bir lokantaya ait sanayi tüpünün yol açtığı sanılıyor. Manavgat Şelalesi’nin Büyük Şelale olarak bilinen mevkiinde su kenarında bulunan lokanta ve kafeteryaların yakınlarında dün akşam saat 17.00 sıralarında büyük bir patlama meydana geldi. Olayda yaralanan 25 kişi esnafın yardımı ve bölgeye giden ambulanslarla Manavgat Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada tedavi altına alınan yaralılardan 2’si Rus, biri Norveç uyruklu 3 turist ile kır lokantasında garson olarak çalışan bir Türk yaşamını yitirdi. Diğer yaralılar ise ilk müdahalelerinin ardından başka hastanelere sevk edildi. Manavgat Kaymakamlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, ilk belirlemelere göre kır lokantasındaki mutfaksanayi tüpünün patlaması sonucu olayın meydana geldiği ve konuyla ilgili soruşturmanın sürdüğü bildirildi. Öte yandan olayı izleyen gazeteciler bölge esnafının saldırısına uğradı. Olay yerinde toplanan yaklaşık 300 kişilik grup, CHA muhabirleri Fethullah Akpınar ile Lütfü Aykurt, AA muhabiri Cem Özdel, Akşam gazetesi muhabirleri Bülent Tatoğulları ile Sercan Aytiş’i döverek hastanelik ederken kamera ve fotoğraf makinelerini kırarak Manavgat Irmağı’na attılar. Aynı grup daha sonra yaralıların kaldırıldığı hastanenin önünde bekleyen gazetecilere de saldırdı. Saldırının ardından gazeteciler ilçeyi terk etti. AYDINLANMA EMRE KONGAR Büyük Tehlike: Kültürel Bölünme Türkiye, herkesin gözü önünde çatır çatır ikiye bölünüyor: Bir yanda, evrensel, laik ve demokratik kültüre göre yetişen, ona göre yaşayan çağdaş bir kitle. Öte yanda Ortadoğu’nun Ortaçağ aşamasında duraklatılmış Arap kültürünün yansıttığı biçimdeki İslam anlayışına göre yetiştirilen ve ona göre yaşayan bir kitle. Bu bölünme, İran’da kanlı bir hesaplaşmayla bitti. Şimdi Türkiye’de herkes ‘‘Ne olacak? Acaba toplum olarak ‘geri dönüşü olmayan noktayı’ geçtik mi’’ diye soruyor. Hiç kuşkunuz olmasın, eğitim sürecimiz ve eğitim üzerindeki hem merkezi hükümetin hem de yerel yönetimlerin siyasaldinci etkisi böyle sürerse, ‘‘geri dönüşü olmayan nokta’’ çok kısa bir süre sonra aşılacak. ??? Çağdaş kültüre göre yetişen, bu kültüre göre yaşayan kitle ile dinci kültürle yetiştirilen, bu kültüre göre yaşayan kitle arasındaki iletişim ve etkileşim her geçen gün zayıflıyor, artık kopma noktasına geldi. 1946’da tohumları atılan süreçlerle başlayan bu iki ‘‘farklı kaynaktan’’ üretim sonunda ortaya çıkan kitlelerin arasındaki iletişim ve etkileşim günümüzde sadece zayıflamakla da kalmadı, kitleler arasındaki fark, politikacılar tarafından ‘‘siyasal kırılma’’ ekseni yapılalı beri, neredeyse düşmanca titreşimler kazandı. Her iki kitle de ‘‘ötekini’’ kendi yaşam biçimine karşı bir tehdit olarak görüyor: Böylece Türkiye, tarihinin (hemen hemen etnik bölünmeyle aynı düzeyde olan) en tehlikeli tehdidini, bir ‘‘kültürel bölünme’’ tehlikesini yaşıyor. ??? İnanca dayalı kültür, ürettiği kitlede, ‘‘başı açık kadınlarınkızların günahkâr olduğu’’ anlayışı üzerine kurulu bir davranış biçimini, ‘‘türban’’, ‘‘haşema’’, ‘‘tesettür’’, ‘‘haremselamlık’’ uygulamaları gibi simgelerle, yeme içme kültürü, giyim kuşam kültürü gibi, günlük yaşamın en belirgin alanlarına taşıyor ve iki kitle arasındaki bir çatışmayı hem görünür, hem de kaçınılmaz hale getiriyor. ??? Her ülke kendi vatandaşını üretir: Dil, din, tarih, coğrafya, siyaset, hukuk, örgün ve yaygın eğitim yoluyla bireyleri biçimlendirir. Bütün bu alanlardaki bilgiler, bir ortak davranış biçimini, bir ‘‘ortak yaşam kültürünü’’ oluşturur. ??? Türkiye’de tahrip edilen işte bu ‘‘ortak yaşam kültürü’’dür. Yeme içmeden giyim kuşama, eğlence ve dinlenceden ibadete, yaşamın her alanında birbirini tehdit olarak algılayan bu iki farklı kitle arasındaki çatışmayı, eğitim yoluyla yaratmayı ve siyaset yoluyla güçlendirmeyi başardık. Şimdi acaba sıra, kan ve gözyaşından başka bir şey üretmeyecek olan bir ‘‘hesaplaşmaya’’ mı geldi? 1990’dan sonra öldürülen, çağdaş, laik ve demokratik toplumun sözcülüğünü yapan aydınlar, son günlerde Cumhuriyet gazetesine ve Danıştay’a yapılan saldırılar, Meclis Başkanı’nın ve Başbakan’ın doğrudan laikliği ve demokrasiyi hedef alan açıklamaları ve ‘‘Değişmedim’’ mesajları, bu ‘‘hesaplaşmanın’’ habercileri mi? ??? Herkes, özellikle de politikacılar bir an önce aklını başına toplamalı, bu çılgınca kamplaşmaya ve bölünmeye ‘‘dur’’ demeli. Yoksa yarın çok geç olabilir! Dış konjonktür tarafından da pompalanan bu kamplaşma ve bölünmeye dayalı bir hesaplaşma Türkiye’ye felaketten başka ne getirebilir? ekongar?cumhuriyet. com.tr www.kongar.org EKONOMİ ÇÖKTÜ (BASINDAN) YDS sorunsuz geçti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Üniversitelerin yabancı dil öğretimi yapan bölümlerinde eğitimöğretim görmek isteyen adaylar, 18 Haziran’da gerçekleştirilen Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı’nın (ÖSS) ardından Yabancı Dil Sınavı’nda (YDS) ter döktü. ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan, ‘‘Sınav sorunsuz geçti’’ dedi. 110 binada düzenlenen ve 4 bin 384 kişinin görev aldığı sınava ÖSS’ye katılan 32 bin 940 aday katıldı. YDS sonuçları, 18 Temmuz’da ile birlikte açıklanacak. Karadenizli müzisyen ölümünün birinci yılında Hopa’daki mezarı başında anıldı Gözyaşları Kazım için HATİCE TUNCER Kazım’ın mezarı HOPA Karadenizli genç müzisyen Ka başında gözyaşları zım Koyuncu, ölümünün birinci yılında sel oldu aktı. KPSS2 başvuruları ? ANKARA (AA) Ortaöğretim ve ön lisans düzeyindeki adaylara yönelik Kamu Personeli Seçme Sınavı (2006KPSS2) için 22 Mayıs’ta başlayan ücret yatırma süresi, bugün sona eriyor. KPSS2’ye, ortaöğretim ve ön lisans mezunları ile bu öğrenim düzeylerinden mezun olabilecek durumdakiler başvurabilecek. KPSS2, 17 Eylül 2006 tarihinde yapılacak. Ankara ve Sıvas’ta kene paniği ? Haber Merkezi Sıvas’ın Suşehri ilçesine bağlı Çataloluk beldesinde çiftçilikle uğraşan Ağca Keskin, tarlada karnına yapışan keneyi kendisi çıkarttı. Ertesi gün rahatsızlanan Keskin, yüksek ateş ve halsizlik şikâyetiyle hastaneye başvurdu. Keskin, tedavi altına alındı. Akıncılar ilçesinde Yüksel Bektaş, tarlasından evine döndükten sonra sağ bacağına yapışan keneyi fark eden Akıncılar gözetim altına alındı. Ankara’nın Kazan ilçesine bağlı Örencik köyünde yaşayan bir buçuk yaşındaki Bergen Toprakçı, vücuduna yapışan iki kene babası tarafından çıkarıldıktan sonra rahatsızlandı. Küçük çocuk hastanede tedavi altına alındı. doğum yeri Hopa’da sağanak yağmur altında 7 kilometre yürüyüş ve mezarı başındaki törenle anıldı. Doğu Karadeniz Bölgesi’nin geleneksel çalgısı tulum ezgileri eşliğinde 2 saat süren yürüyüş boyunca ‘‘Karadeniz uşağı Çernobil kurbanı’’, ‘‘Kazım Koyuncu ölmedi aramızda’’ sloganları atılırken Sinop’a nükleer santral planlarını protesto eden dövizler taşındı. Hopalılar ve Türkiye’nin her bölgesinden Kazım Koyuncu dostları dün sabah saatlerinde Hopa Cumhuriyet Meydanı’nda toplanmaya başladılar. ‘‘Denizin Çocuğu’’nun dostları saat 12.00 sıralarında en önde büyük bir posterinin yanı sıra ‘‘Kazım Koyuncu’nun yolundayız’’, ‘‘Unutmayacağız’’ yazılı fotoğraflarını taşıyarak tulumcunun ezgileriyle yürümeye başladı. Kortej, ‘‘Kazımi cumaişigni (kardeş) Pir Sultanım arşa çıkar ünümüz, o da bizim ulumuzdur pirimiz. Hakk’a teslim olsun garip canımız. Dönen dönsün, ben dönmezem yolumdan’’, ‘‘Çernobil öldürmeye devam ediyor’’, ‘‘Kazım aramızda’’, ‘‘Bir can yolladık açıkdenize, okşadık usulca, usulca yüreğimiz yandı’’ yazılı dövizler ile ‘‘Sinop’ta nükleer santrala hayır’’ ya zılı dövizlerle Koyuncu’nun ailesinin yaşadığı Sugören köyüne doğru yol aldı. Giderek yoğunlaşan yağmur altında tulum ezgileriyle yollarına devam eden Kazım dostları, yaşamını yitirdiği saat 12.58’de bir dakikalık saygı duruşu yaptı. Orman içindeki dar yoldan devam eden kortej, Koyuncu’nun doğduğu eski adı Pançol olan Yeşilköy’den geçti. ‘‘Rüzgâr Pançol’dan eser’’ pankartının asılı olduğu köyünün 1 kilometre kadar yukarı bölgesinde bulunan Yeşilköy mezarlığına alkışlar, ıslıklar, ‘‘Kazım Koyuncu aramızda’’ sloganlarıyla girildi. Koyuncu’nun büyük bir posterinin asılı olduğu mezarlıkta Hopalılardan kurulu düzenleme komitesi adına konuşan Os man Lokumcu, Koyuncu’nun yozlaştırılan, popüler kültürün malzemesi haline getirilen Karadeniz müziğini yeniden yarattığını söyledi.Koyuncu’nun, kolları kesilse de gitar çalmaya devam eden ve öldürülen Latin Amerikalı devrimci müzisyen Victor Lara’nın hayranı olduğunu anlatan Lokumcu, ‘‘Kazım Koyuncu da kapitalizmin en vahşi silahı radyasyonla öldürüldü’’ diye konuştu. CHP Artvin Milletvekili Yüksel Çorbacıoğlu ise Koyuncu ile tanışamadığını, bir kez telefonla konuştuğunu, ancak sanatına ve kişiliğine saygı duyduğunu anlattı. Çorbacıoğlu, Koyuncu’nun 33 yaşında öldüğüne dikkat çekerek Ahmed Arif’in ‘‘33 kurşun’’ şiirinden bir paragraf okudu. Koyuncu’yla birlikte Lazca rock grubu Zuğaşi Berepe’yi kuran Mehmedali Barış Beşli ise bir yılın çok zor geçtiğini ifade ederek ‘‘Acımızın önüne daha güzel, daha özgür bir Hopa, Türkiye ve dünya hedefini koyduk’’ dedi. Törene genç müzisyenin babası Cavit Koyuncu, annesi Hüsniye Koyuncu, ağabeyleri Hüseyin, Oğuz Koyuncu, kardeşi Niyazi Koyuncu, Hopa Belediye Başkanı Yılmaz Topaloğlu, Karadenizli müzisyen Volkan Konak ve çok sayıda seveni katıldı. 22. PİLAV VE KÜLTÜR ŞENLİĞİ Divriğililer Sarıyer’de buluştu İstanbul Haber Servisi Divriği Kültür Derneği’nin Nükleer Karşıtı Platform ile ortaklaşa düzenlediği 22. Geleneksel Pilav ve Kültür Şenliği’nde gerçekleştirilen konserler, semah gösterileri ve halk oyunları ile birlik, barış, demokrasi mesajları verildi. Divriği 22. Geleneksel Pilav ve Kültür Şenliği dün Sarıyer Çayırbaşı’nda yapıldı. Divriği Kültür Derneği Genel Başkanı Rıza Gürünlü derneğin sadece Sıvaslılara değil laik, demokratik ve çağdaş Cumhuriyete inanan herkese açık olduğunu söyledi. Etkinliğe, Grup Yorum, Kardeş Türküler, Arif Sağ, Sevcan Orhan, Ümit Yılmaz, Nurgül Ateş, Şahin Aydın ve Kazım Koyuncu’nun anısına Gökhan Birben şarkılarıve türküleriyle destek verdi. İNTERNETTE BİLET SATILACAK Talih Kuşu sanal ortama giriyor ANKARA (AA) Milli Piyango biletleri artık internet, cep telefonu, interaktif televizyon, çağrı merkezi gibi sanal ortamda da satılacak. Milli Piyango İdaresi Genel Müdürü İhya Balak’ın verdiği bilgilere göre ‘‘Milli Piyango Bilet Satış ve İkramiye Yönetmeliği’’ yeniden düzenleniyor. Bu amaçla hazırlanan taslakta piyango biletlerinin sanal ortamda satılmasının da yolu açılıyor. Taslak ile idarece belirlenecek esaslar dahilinde, ‘‘toptan aldığı biletleri sanal ortam üzerinden abonelerine satmak ve ikramiyelerini ödemek üzere bayilik ruhsatı alacak olan tüzelkişi niteliğinde’’ sanal ortam bayilikleri oluşturulacak. CUMHURİYET 03 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear