Catalog

SAYFA CUMHURİYET 21 MART 2005 PAZARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TÜRKİYE Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli PB PB PB PB B B B B 8 9 10 10 16 16 15 16 Sinop Samsutfı Trabzor Giresur Ankara Konya Sıvas Zonguldak B 7 Antalya QtAçık B 6 Adana Y 20 K PB Eskişerir PB B PB 19 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Y Y Y Y Y K K 20 14 14 10 10 4 3 Yıırdunkuzey vedo- ğu kesımlerı parçalı çok bulutlu, Doğu Akde- nız'ın doğusu ıle Gu- neydoğu Anadolu yağ- mur ve sağanak, Doğu Anadolu nun doğusu ıle Artvın çevrelerınde kar, Orta ve Doğu Ka- radenız kıyılarında kar- la karışık yağmur ve kar yağışlı, dığer yerler parçalı ve az bulutlu geçecek. MERKEZLER Oslo B 3 Berlin A 6 Helsınkı B 0 Budapeşte A 8 Y 24Stockholm B 4 Madrıd Londra PB 19 Viyana Amsterdam A 15 Belgrad Brüksel A 11 Parıs A 17 Sofya A 11 B 20 Roma PB 16 Bonn A 14 Atina Y 16 Münıh A 14 Zürih B 19 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflis Kahire K B K B K B K B -6 19 8 18 5 14 -1 25 B 22 Parçalı bulutlu i Sıslı , Bulutlu ^ Çok bulutlu Yağmurlu 3 Karlı , Gok gürüitulu SDP SÖZCÜSÜ CLOSER: Müzakereler ertelepebilir BERLİN (ANKA) - AB'nin Türkiye ile AETden azınlık ısram üyelik müzakerelerinı yolundaki mesajlar çc Alman Sosyal Demol başlatamayabileceği ğalıyor. Son olarak rat Partisi SPD sözcüsü Günter Glos,er de müzakerelerin ertelenebileceğıni söyledi. Gloser, Türkiye'nin AB üyeliği yolunda ileriye doğru bir hareketinin görülmediğini belirterek şu andaki durumun sürmesi halinde müzakerelerin başlamayabileceğini öne sürdü. ABHaber'fc göre Gloser, Türkiye'nin ekim ayıfra kadar reformları yaşama geçirmemesi durumunda görüşmelerin ertelenebileceğıni belirtti. Bu arada, SPD'den Türkiye'ye yöneltilen uyanlar, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkanları sevindirdi. t^ıristiyan Sosyal Birlik Sözcüsü Mklıel Glos, SPD'den Türkiye'ye karşı yükşelen eleştirileri olumlu bulduğunu ifa^de etti. • Baştarafı 1. Sayfada Birliği Başkanı Aytaç Durak, kı- mi yerel yöneticiler, valiler ve akademisyenlerin de bulunduğıı öğrenildi. Konuya ilişkin bilgi veren kay- naklar, Avrupa Bölgesel ve Yerel YönetimlerKongresi'nin 199O'lı yılların ıkinci yansından başla- yarak Türkiye yerel yönetim sis- temiyle ilgili olarak aldığı karar- lann uygulanışını izlemeye aldı- ğını belirttiler ve kongrenin Tür- kiye Cumhuriyetı Anayasasfnın 67. maddesinin "Türkiye'ye yerleşmiş ancakTürk vatanda- şı kimliğine sahip olmayan ki- şilere oy hakkı verilmesi" yö- nünde değiştirilmesi isteminde bulunduğunu aktardılar. Böyle bir değişiklik yapılması durumunda, Türkiye'deki kimı belediyelerde belediye başkanla- rınca, kendilerine "İngiliz ya da Alman hemşehri" statüsü veri- len yabancılann, yerel seçimler- de "Türk vatandaşı" olanlarla aynı siyasal hakları kullanabile- ceklerine değinen kaynaklar, şu görüşlere yer verdiler: "Seçime ilişkin siyasal hak- kın tanınması, yabancı seçıııe- ne, yine bir siyasal hak olan ve yalnızca Türk vatandaşı kimli- ğine sahip olanlara tanınmış bulunan kamu hi/metine gir- me hakkını kullanmanın da ka- pısını açacak türden bir tenıel haktır. Bu isteğin genel çerçeve- si, kongrenin 'YabancılannYerel Kamusal Yaşama Katılımları Konvansiyonu -144' başlıklı an- laşma metninde belirlenmiştir. 2005 yılı itibarıyla metni kendi ülkesinin meclisinde onaylamış ülke sayısı yalnızca 7'dir. Bun- lar; Danimarka, Finlandiya, İz- landa, İtalya, Hollanda, Nor- veç, Isveç'tir. Kıbrıs Rum kesi- mi, İngiltere, Çek Cumhuriye- ti.Aı ııavııtluk metni imzalamış ama onaylamamıştır." Kongrenin, Türkiye'den seçım yasalarında değişiklik yapması istediğini vurgulayan kaynaklar, bu değişikliklerden birinin yurt- taşlara "seçime ve seçim sonuç- larına karşı başvuru hakkının, resmi sonuçlar duyurulmadan önce tanınması''' konusuyla il- gili, dığerinin de "bölgesel ve azınlık partilerinin yerel ve böl- gesel seçimlere katılması"na olanak ve serbestlik tanınnıasına dönük olduğunu kaydettiler. Kaynaklar, şu bilgileri verdiler: "Türkiye'de bölgesel-azınlık partilerin seçimlere katılması bir yana, bu özelliklerde parti- ler kurulması açık biçimde ya- saklanmıştır. Siyasal Partiler Yasası, anayasaya dayanarak bölgesel ve azınlık partileri ku- rulmasına izin vermez. Bölgesel ve azınlık partileri kurulması ve bunların seçimlerde yer al- ması, yine Avrupa Konseyi'nin UlusalAzınlıklar Koruma Söz- leşmesi ile Bölgesel ve Azınlık Dilleri Sözleşmesi'nin imzalan- ması isteğiyle birleşmektedir. Seçim sistemi sorunu, bu iki sözleşmeyle bir bütün olarak ele alınmaktadır. Bölgesel azın- lık partileri kurulması, bunla- rın yerel seçimlere girme hak- kına sahip kılınması, bölge ve azınlık sözleşmelcrinin imza- lanması, nihayet bölgesel-yerel meclislerin siyasal konuları gö- rüşme yetkisiyle donatılması, hep birlikte ele alındığında, ye- rel yönetim sisteminin yönetsel desantralizasyon unsuru ol- maktan çıkarılmasıyla sonuç- lanır. Bu durumda yerel yöne- rimler, yönetsel federalizm un- suru da değil, federal örgütlen- me unsuruna dönüşecektir. Bu durum, yalnızca yönetsel değil, köklü ve kapsamlı bir siyasal rejim değişikliği demektir." Kaynaklar, kongrenin ayrıca, yerel yönetimlere vergi alanında bağışıklık, istisna ve indirimlerı belirleme yetkisi tanınmasını sağlayacak anayasa değişikliği is- tediğini de sözlerine eklediler. ISTANBUL, ANKARA, İZMİR Yine Öcalan sloganları ANKARA/lZMlR/ İSTANIÎUL (Cumhuriyet) - Nevruz, Ankara'da da bazı siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin katılıınıyla düzenlenen mitingle kutlandı. Terör öıgütü elebaşı Abdullah Öcalan lehine sloganlar atılan mitingde Kürtçe şarkılar söylendi. Abdi tpekçi Parkı'nda düzenlenen mitinge katılanlar öğle saatlerinde Sıhlıiye Toros Sokak'ta toalandılar. Buradan sloganlar atarak Abdi Ipel.çi Parkı'na yürüyen gruptakiler arama noktalanndan geçtikten sonra parka alındılar. Gruptakiler, "Savaşa geçit vermeyeceğiz", "Barış halklara Ncvruzla gelecek" yazılı pankartları ile "Benim adım Vulpes Vulpes Kurdistar ica. Adımı geri istiyorum" yazılı üzerinde kızıl tilki resmi bulunan afiş taşıdılar. Grı ptakilerden bazılannın terör örgütü elebaşı Abdu lah Öcalan'ın resimlerini taşıdığı ve Öcalan lehine loganlar attığı görüldü. Güvenlik güçlerının uyansı üzerine Öcalan'ın resimlerı kaldırıldı. Dalıa sonra tHD Ankara Şube Başkanı Salih Karaaslan, tertip komıtesi adına yaptığı ortak açıklamada Nevruz'u kutladı. Karaaslan, "Abdullah Öcalan'ın uhıslararası komplo ile Türkiye'ye teslim edildiğini ve tecrit altında tutujduğunu" ileri sürdü. Bunun üzerine gruptakiler Öcalan lehine, slogan attılar. Gruptakiler Nevruz ateşi yakarak etrafında halay çektiler, Türkçe ve Kürtç^ şarkı söylediler. Izmir'de gerginük yaşandı Nevruz kutlamaları, Izmir'dç Gündoğdu Alanı'nda yapıldı. Cumhuriyet Alarş'nda toplanan gruplar, burada üzerleri arandıktan sonra Kordon'dan yürüyerek Gündoğdu'ya geçtiler. Demokratik Toplum Hareketı'ne ait ve san-kırmızı-yeşil bayraklar taşıyan bir grup, önce alana ahnmadı. Izmir Emnıyet Müdürü Halil Tataş'la da görüşen polis yetkilılerı, bayraklar toplandıktan sonra grubun alana girebileceğlnı bildirdi. Gündoğdu Alanı'nda toplanan baştaDEHAP'h gruplann geri dönerek arkada kalan grujba destek vermesi üzerine bir süre gerginlik yaşandı. Telefon görüşmelerinin ardından grubun alana bayraklarıyla girmesine izın verildi. Buradaki kutlamalar, 20 binin üzerinde kişinin katılıınıyla türkü ve halaylarla yapıldı. İstanbuTda 8 kişi gözaltına alındı 21 Mart Nevruz Bayramı, dün Zeytinburnu'ndaki Kazlıçeşme Meydanı'nda DEHAP'ın organize ettiği "Savaşa Geçit Verfneyeceğiz" mitingi ile halaylar ve türküler eşliğinde binlerce kişi tarafından kutlandı. Kutlamalar sırasında 8 kişi gözaltına alındı. ÖDP, EMEP, DtSK, KESK, Ezilenlerin Sosyalist Platfbrmu, tHD, 78'liler Vakfı Girişimi, Halkevleri gibi çok sayıda oluşumun destek verdiği,kutlama mitingi, yaşanan izdiham nedeniyle geciknıeli olarak başladı. Görevlilerin uyarılarına karşın kalabalığın platforma akın etmesi, ses tesisatının zaman zaman arızalanmasına neden oldu. İzdiham nedeniyle birçok kadın ve çocuk da baygınhk geçirdi. Mitingde konuşnıa yapan DEHA.P Genel Başkanı Tuncay Bakırhan, Abdullah Öcalan'ın barışçı felsefesinin Türkiye'de hayata geçirilmesi gerektiğini savunduğuna değinerek son dönemde milliyetçiliğin hortlatılmak istendiğini belirtti. Miting komitesi adına yapılan açıklamada da demokratik, banşçıl, siyasal çözüm konusunda AKP'nin iilas ettiği belirtildi. Açıklamada, İmrah'da ve F tipi cezacvlerinde sürdürülen tecridın toplumun kanayan yarası olmaya devam ettiği belirtildi. Abdullah Öcalan'ın posterlerinin taşındığı mitingde sık sık Öcalan lehine sloganlar da atıldı. Kadınlann yöresel kıyafetlerle geldiği miting alanında Nevruz ateşleri yakıldı. Barikatla çevrilen ve güvenlik güçlerince ablukaya alınan alan, helikopterlerle havâdan da kontrol edildi. Yurdun çeşitli kentlerinde on binlerce kişi alanlarda Nevruz Bayraınf nı kutladı. Bazı kentlerdeki kutlamalar PKK/KONGRA GEL lehine gösterilere dönüşürken Mersin'de bir grup, Türk bayrağını yaknıaya çalıştı. Ankara, İstanbul ve tzmir'deki kutlamalar sırasında da Abdullah Öcalan lehine sloganlar atıldı. İstanbul'da 8 kişi gözaltına alındı. Sezer'den kardeşlik mesajı Cumhurbaşkam doğayla insanın bütünleşmesinisimgeleyen Nevmz'un banş, kardeşlik ve umutgetirmesini, yaşama sevincini arttırmasını diledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cum- hurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, doğanın tüm renkleriylc canlanmaya başladığı baha- n ve doğayla insanın bütünleşmesini simge- leyen Nevruz'un bayram coşkusuyla kutlan- ması, barış, kardeşlik ve unıut gelirmesı, ya- şama sevincini arttırmasını istedi. Sezer, Nevruz dolayısıyla yayımladığı me- sajda, Türk dünyası ve tüm yurttaşların Nev- ruz' unu kutladı. Sezer, baharın gelişi ve top- rağın uyanışının insanın kötülüklerden arın- dığı yeni birdönemı, yaşamı güzelleştirebil- mek ve umutlan güçlendirmek için yeni ola- nakları çağrıştırdığını kaydctti. Dostluk, sev- gi, barış, kardeşlik, dayanışma duygularının ve yaşama sevincinin öne çıktığı baharın Türk dünyasında yüzyıllardır Nevruz kutla- malarıylakarşılandığını belirten Se/.er, "Do- ğanın tüm renkleriyle canlanmaya başla- dığı baharı, doğayla insanın bütünleşme- sini simgeleyen Nevruz, insancıl, paylaşım- cı, bütünleştirici yapısıyla dostluk, kardeş- liğin gelişmesine katkıda bulıınnıakta. bu niteliğiyle evrensel nitelik taşımaktadır" dedi. Sezer, geçmışle gelecek arasında köp- rü kuran, sevgı ve barış ortamında toplumla- rı ve insanları birbirine yaklaştıran, toplum- sal birliktelıği güçlendiren, kültürel zengin- likleri koruma ve gelecek kuşakJara aktar- manın en önemli görev olduğunu bildirdi. 'Sevgi, hoşgörü, dayanışma...' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan mesa- jında, baharın gelişini simgeleyen Nevruz'un, insan ruhunun doğadaki uyanışının kutlandı- ğı bir bayram olduğunu kaydetti. Örtado- ğu'dan Asya'ya kadar genış bir coğrafyada asırlardan beri büyük bir coşkuyla Nevruz'un kutlandığını belirten Erdoğan, "Nevruz ta- biatın kıştan kurtulup baharın geldiğini simgeleyen, birlik ve beraberliğin arttığı, dayanışmanın güçlendiği, bağışlama, sev- gi, kardeşlik hoşgörü gibi evrensel değer- lerin yüceldiği özel bir gündür" dedi. Doğal felaketlerin, savaşların yaşandığı dünyada kültürel bir miras olan Nevruz bay- ramının, sevgi, hoşgörü ve dayanışmanın de- ğerini anımsatarak daha mutlu, umutlu ve ba- nş dolu bir dünya sunduğunu kaydeden Er- doğan, şunları söyledi: "Nevruz gelenek ve göreneklerimizin canlı tutularak nesilden nesile aktarılmasına, Türk dünyasındaki yakınlaşmaya, ortak kültürel bağların kuvvetlenmesine vesiie olmaktır. Türk Dünyası'nın Nevruz bayramını sağlık, bol- luk ve umut getirmesi, yeni başlangıçlara vesiie olması temennisiyle kutlarım." Bazı kentlerdeki Nevruz kutlamaları, PKK/KONGRA GEL lehine gösterilere dönüştü Bayrak yakmaya çalıştılar Yurt Haberleri Servisi - Yur- dun çeşitli kentlerinde on binler- ce kişi alanlarda Nevruz Bayra- mı'nı kutladı. Bazı kentlerdeki kutlamalar PKK/KONÜRA GEL lehine gösterilere dönüşürken Mersin'de bir grup, Türk bayrağı- nı yakmaya çalıştı. MefSİri: Kutlamalar sabah sa- atlerinde Metropol Alanı'nda başladı. Yaklaşık 50 bın kişının katıldığı kutlarnada Nevruz ateşı- ni Abdullah Öcalan'ın Türki- ye'ye getirilışınin yıldönümünde yapılan protesto gösterileri sıra- sında öldürülen Ümît Gönül- taş'ın annesi Emine Gönültaş yaktı. Abdullah Öcalan poster- lerı ve PKK/KONGRA GEL bay- raklannın açıldığı alanda topla- nan kitleye yönelik bir konuşma yapan DEHAP Genel Başkan Yardımcısı Naci Kutlay, "Irak'- ta Saddam Hüseyin devrildi. Sı- rada Suriye var. ABD'nin em- peryalist olduğunu yeni keşfet- medik ama Ortadoğu'ya barış geliyor, demokrasi geliyor. I- rak'ta Şiiler ve Kürtler adam yerine konulmaya başlandı. 1- rak Kürtlerinin kazanımları Türkiye'de yaşayan Kürtlerin de kazanımlarıdır" dedi. Kut- lamalarının ardından bir grup Kurdali Mahallesi'ne kadar yü- rüdü. Gruptan bazı kişiler bir bakkal dükkânının önündeki Türk bayrağını alarak yakmaya çalıştı. Eylemci grup, olayları i/.- leyen gazetecılere de taşlarla sal- dırdı. Grubun eylemi Kurdali Mahallesi'nde sona erdi. ŞanllUrfa: Haleplibahçe Meydanı'nda düzenlenen kutla- maya katılan Demokratik Hare- ket Toplum Koordinatörleri Ley- la Zana, Feridun Yazar, Orhan Doğan ve Murat Bozlak halkı birlikte selamladılar. Zana, alan- da toplanan yaklaşık 30 bin kışı- ye yönelik konuşmasında AKP hükümetine yüklendi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın işken- ceyi sona erdirme sözü verdiğini anımsatan Zana, "İşkenceyi ka- palı alanlarda yapmıyorlar ar- tık. Meydanlarda kadınlaı ııııı- za tekmelerle saldırıyorlar. Bu ülkeyi seviyorsanız toplumları karşı karşıya getirmeyin" dedi. Zana'nın konuşmasının ardından binlerce kişi FerhatTünç ve Ko- ma Ç'iya'nın türküleriyle halay çekti. İSkenderun: Nevruz ateşı Yıldırımtepe Mahallesi'ndeki futbol sahasında yakıldı. Emek ve Demokrasi Platformu Sözcü- sü MehmetGüleryüz, ABD'nin Ortadoğu halkları üzerindeki ent- rika ve oyunlarına devam ettiği- ni, AKP'nin bu planlara dahil ol- maya çalıştığını belirtti. TUtiCeli: "Newroz" yazılı dılekçe nedeniyle valilik tarafın- dan verilen yasak karanna karşın dün Cumhuriyet Meydanı'nda Nevruz ateşi yakıldı. Yaklaşık 500 kişi sık sık Abdullah Öcalan lehine sloganlar attı. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Suyfada 2- Kitle imha silahlarını bulup yok etmek. 3- Terörle mücadelede 'önleyici savaş' ilkesini yaşama geçirerek terorizmi sindirmek. Buaün Irak'ta en büyük özgürlük, ölme özgür- lüğü. İki yılda yaşamını yitiren Iraklı sayısı 100 bi- nin üzerinde. Yapılan seçimlerin de ülkeyi ne öl- çüde demokratikleştireceği belirsiz. 30 Ocak'ta- ki genel seçimlerin üzerinden iki aya yakın süre geçti. Hâlâ hükümetin nasıl kurulacağı belli değil. Çünkü ABD henüz seçimde kimi kazandıracağı- na karar vermedi. Irak'ta kitle imha silahlarının olmadığı ABD ka- tında da kabul ediliyor. Kısaca, "yanıimışız" deni- yor. Olmadığı baştan belliydi. Saddam yönetimi- ne bu silahları Batı sattığı için ne zaman ne kadar tüketildiğini de biliyordu! Terörle mücadelede de başarıdan söz edile- mez. Aradan iki yıl geçti, ABD yönetimi terörist un- surların azalmaya başlamasından teselli umuyor! Savaşın ilan edilen bütün gerekçeleri boşlukta duruyor. • •• İlan edilmeyen gerekçelerde ise çekişme-ça- tışma devam ediyor. ABD, savaş öncesi yaptığı ayrıntılı planlarda 32 günde savaşı bitireceğini, 125 günde de ülke içindeki tüm muhalif unsurla- rı etkisiz hale getireceğini düşünmüştü. Bu plan- ların ayrıntılarını geçen yıl Cumhuriyet'te de ya- yımlamıştık. Arkadaşlar gün gün öyle iyi hesapla- mışlar ki, hani saate dökseler yeriymiş! Yanlış hesap Bağdat'tan döndü. ABD, değil 125 gün, iki yılda bile muhalif unsurları sindiremedi. ABD'nin hesabı, Irak'tan sonra ciddi bir bölge te- mizliği yapmaktı. Irak hesabı tutmayınca, bölge te- mizliğini öne almaya çalışıyorlar. Tabii oturmuyor! ABD'nin planlarına bakınca şu görünüyor: Her şeyi hesaba katmışlar, halk hariç! Bugün için en ciddi tehlike şu: ABD'nin, Irak başarısızlığını örtmek için başka bir uluslararası operasyona girişmesi! Başta kendi insanları olmak üzere dünyanın bü- yük bir dilimi Bush politikalarına karşı olmasına rağmen, Bush'u yönetenler bunda ısrarlı davra- nabilir! Işgal aşamasında Amerika'yaasker veren ülke- lerin adım adım geri çekilmesi bile Bush yöneti- mini etkilemiş görünmüyor. Işgalin ilk günlerinde ABD'nin Irak'ta harcadığı para ayda 3 milyar doların üzerindeydi. Bu raka- mın 4.5 milyar doları aştığı sanılıyor. ABD'yi, dur- durursa ekonomisindeki sorunlar durduracak gi- bi... • •• Türkiye'nin gelişmeler karşısındaki durumu sık sık tartışma konusu oluyor. Hükümet çevrelerinin en büyük isteği bu konunun hiç açılmaması. Ge- lin görün ki mızrakçuvalasığmıyor, oradan olmaz- sa buradan gündeme geliyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra daha başbakanlık kol- tuğuna dahi oturmadan, Bush'un kırmızı halıları- na kendini kaptırması, bizi bugüne getirdi. O gün ABD, Erdoğan'ın duruşuna bakıp AKP ik- tidarı için şu değerlendirmeyi yapmıştı: önceki hükümet bizim istemlerimizi tam olarak yerine getirmiyordu. Bunlar getirecek, isteğimizi ve desteğimizi sürdürelim! Her alana uyarlanabilecek bir sözdür: Seferin başında yapılan hata, yol boyu devam eder! ankcumC" cumhuriyet.com.tr ABDULLAH ÖCALAN DAVASI Aygün:AÎHM tribün terörüne aletoluyor ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Avrupa Birliği'nin (AB) terörist başı Abdullah Öcalan'ın yeniden yar- gılanmasını isteyeceğini belirterek "Türkiye aleyhtarhğı holiganizm ve fanatizme dönüşü- yor. Adına AİHM deni- len hakem de bu tribün terörüne alet oluyor" diye konuştu. ATO Başkanı Aygün dün yaptığı açıklamada, AB içindeki bazı ülkele- rin Türkiye'yi karıştır- mak için ellerinden ge- leni yaptığını bildirdi. Aygün, bu ülkelerin za- man zaman Rum ve Er- meni diasporasını, za- man zaman ise Türki- ye'deki bölücü unsurları kullanarak Türkiye'nin AB'ye girişini engelle- meye ya da bölünmüş olarak birliğe girmesini sağlamaya yönelik çalış- malar yaptıklarım kay- detti. AB' nin Türkiye'ye karşı politika izleyen ke- simleri ile Öcalan'ın "çı- kar kardeşliği içerisin- de" hareket ettiklerini savunan Aygün, "Türki- ye'yi parçalamak iste- yen fanatikler, birbirle- ri için taşeron oluyor- lar, birbirleri için kol kanat geriyorlar" dedi. AÎHM'nin Leyla Zana ve arkadaşlarının yargı- lanmasına yönelik dava- da olduğu gibi "hukuki değil siyasi bir karar" alacağını belirten Aygün, Türkiye'nin bu karara hazır olması gerektiğini kaydetti. AB ülkelerinin Türkiye'yi birliğe alma- mak için ellerinden ge- leni yaptıklarına dıkkat çeken Sinan Aygün, şun- lan söyledi: "AB, Hırvadstan'ın insan haklarına saygı konusunda gerekenleri yerine getirmediği ba- hanesiyle bu ülkenin katılım müzakerelerini erteledi. Sırada Ro- manya ve Bulgaristan var. Bu ülkelere de ay- nı bahaneyi ileri süre- cekler. Asıl hedef Tür- kiye. Türkiye'ye zama- nı geldiğinde 'Hayır' demek için örnekler yaratıyorlar. Bu ülkeler hatırlatılıp 'Bakın o ül- kelere de yaptık. Size ay- rımcılık yapmıyoruz' diyecekler."