Catalog

SAYFA CUMHURİYET 5 ARALIK 2005 PAZARTESİ 8 HABERLERlN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edırne Kocaeli Çanakkale Izmır Manisa Aydın Denızli Y Y Y Y Y Y PB PB 14 15 20 17 19 20 19 20 Sinop Y 19 Adana B 23 Zonguldak Y 16 Antalya Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehır Konya Sıvas PB PB PB S S PB S 21 19 19 16 14 15 15 B 21 Kars Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van B B B B B S S 22 16 20 17 18 13 11 PB Yurdun kuzey ve batı ke- sımlen parçal. çok bulut- lu. akşam saatlennden sonra Marmaranın ku- zey ve batıa, Kuzey £ge kıyılan ıle gece Batı Kara- denız yağmur ve sağa- nakyağışlı, dığeryerteraz bulutlu ve açık geçecek Sabah saatlennden. Iç Ege Iç Anadolu ıle Doğu Anadoluda sıs gorule- cek. Hava acaklığı kuzey kesımleıde bıraz artacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn K K K Y Y Y Y K 0 2 3 7 9 7 5 Münih Berlin Budapeşte Madnd Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y Y Y Y K Y PB Y b 9 14 8 19 8 16 21 10 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre PB Y PB Y PB PB PB Y -3 19 -1 16 13 10 8 21 Şam PB 26 Açık Parçalı bulutlu i Sıslı Bulutlu t Çok bulutlu ı Yağmurtu KOMÎSYON DÎNLEYECEK TBMM'de ünlü 'mağdurlar' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Töre ve Namus Cinayetlerini Araştırma Komisyonu, şiddet mağduru ünlüleri dinleme kararı aldı. Komisyonun Güneydoğu gezisinin ardından isimieri belirleyeceği kaydedildi. TBMM Töre ve Namus Cinayetleri, Kadın ve Çocuklara Şiddetin Nedenlerini Araştırma Komis- yonu, bu hafta gazete ve televizyonlann genel yayın yönetmenlerinin bilgisine başvuracak. Televizyon programlanrun, töre ve namus cinayetleri ile şiddete etki- sini araştıracak olan komisyon, bu konu- da verilen bılgilere göre çözüm önerilen geliştirmeye çalışacak. Komisyon, daha sonraki hafta töre ve namus cinayetleri- nin en çok yaşandığı Diyarbakır ve Şan- lıurfa'ya giderek yetkililer ve asıret reis- leri ile görüşecek. Komisyon daha sonra Batman ve Bingöl'de incelemeler yapa- cak. Komisyon, bölge incelemelerini ta- mamladıktan sonra şiddete manız kalan ünlüleri de dinlemeyi planlıyor. Komis- yon Başkanı Fatma Şahin, "Ekonomik koşulları iyi, okuryazarlık sorunu ol- mayan, ancak şiddet gören ünlüler de var. Bunları da dinlenıek istiyoruz. An- cak henüz isim belirlemedik" dedi. Ko- misyonun, sevgisilinden dayak yediğini açıklayan manken Deniz Akkaya ve Gamze Özçelik, Ebru Şimşek gibı TBMM'ye çağırabileceğı behrtıldı. YETERLÎ OLANAKLARI YOK Hâlâ ikinci sınıf yurttaşlar FIRAT KOZOK ANKARA - Kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesinin üzerinden 70 yıl geçmesine karşın Türkiye, kadınına ye- terli olanak sunamıyor. 1935 yılından bu yanaTBMM'ye gıren 8 bın 481 mıllet- vekilinden yalnızca 185'inin kadın oldu- ğu Türkiye'de, kadınlar yerel yönetimler- de bile yer bulamıyor. Ülkedeki toplam 3 bin 225 belediye baş,kanlığı koltuğunun yalnızca 18'inde kadınlar ofuruyor. Baş- bakanlık Kadımn Statüsü Genel Müdür- lüğü'nün, çeşitli kurumlardan yararlana- rak derlediği istatisrikler, Türkiye'de ka- dına "ikinci sınıf yurttaş gözûyle bakıl- dığını" bir kez daha ortaya koydu. Buna göre, 1935 yılından bu yana, 18 seçim gören Türkıye'de, TBMM'ye toplam 8 bin 481 mılletvekıli grrdı. Bu vekillerin 8 bin 296'sı erkeklerden seçilirken yalnızca 185'i kadınlardan oluştu. Yani, kadınlar toplam 67 yılda, bir Meclis'in yansını bile dolduramadı. 1935 yılındaki seçim- lerde 18 kadın TBMM'ye girme hakkı kazanırken 2002'de bu rakam yalnızca 24'e yükselebildi. Belediyelerde de yoklar Istatistiklere göre, Türk kadını, yerel yö- netimlerde de kendisine yer bulamıyor. Türkiye genelındeki 3 bin 225 belediye başkanlığı makamınuı yahıızca 18'ınde kadınlar oturuyor. 34 bin 477 belediye meclis' üyeliğinin 834'ü kadınlardan olu- şurken 3 bin 208 il genel meclisi üyeliği- nin de yalnızca 58'i kadınlann. Ülkedeki 21 müsteşarlık koltuğunun tümünde er- kekler otururken 95 müsteşar yardımcıh- ğından da yalnızca 5'i kadınlara ait. Bu- nun yanı sıra 57 kurum ve üst kurul baş- kanlığının 10'unda, 166 genel müdürlü- ğün 12'sinde, 1616 daire başkanlığuıın 300'ünde, 13 bin 801 şube müdürlüğünün 2 bin 101'inde ve 819 bölge müdürlüğü- nün ancak 45'inde kadınlar görev yapıyor. Verilere göre, Türkiye'de 6 yaş ve üzeri her 100 kadından 19'u okuma yazma bil- miyor. Erkeklerde ise bu rakam yüzde 6"ya düşüyor. Kadınlann yüzde 21'i oku- ma yazma biliyor ancak bir okuldan me- zun değil. Türkiye'de aynca, her 100 ka- duıdan 37'si ilkokul, yüzde 7'si orta ve dengi, yüzde 11 'i lise ve dengi, yüzde 4'ü de yüksekokulfakültemezunu. Kurtuluş çağdaşhkta Türkiye'de birçok uygar ülkeden daha önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı verildiğini söyleyen Sezer, bunun Cumhuriyetin demokratik açılımının sonucu olduğunu dile getirdi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, kadını erkeğin ar- kasında gören düşüncenin yok edilmesi gerektiğinı belirterek bunun eğitimle ve çağdaş değer- lerin düşünce sıstemine egemen olmasıyla saglanabileceğine vur- gu yaptı. Sezer, Meclis'teki kadın siyasetçi sayısının azhğına da işa- ret ederek kadınlann siyasal alan- da daha yüksek oranlarda temsil edilmesi gerektiğini belirrtı. Sezer, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 71. yıldönümü nedeniyle kutlama mesajı yayımladı. Cumhurbaşka- nı Sezer mesajında, "Yüce Ata- türk çağdaş uygarhğın tüm de- ğer ve kavramlarını Cumhuri- yetle yaşama geçirmiş, yaptığı devrimlcrle toplumsal yaşamın her alanında eşitliği amaçlayan köklü değişiklikler gerçekleş- tirmiş, özgürlükçü ve katüımcı bir yönetim anlayışı getirmiş- tir" dedi. Sezer, "Ulusumuzu aydınlık yarınlara taşıyan bu adımlar, vüzyıllardır kadınları görmezden gelen ve onların haklarını vermeyen çağdışı an- layışı yok etmiş, yapılan deği- şikliklerle kadınlarımız erkek- lerle eşit koşullarda kamusal yaşama katılma olanağı bul- muştur" dedi. Türkıye'de birçok uygar ülkeden çok daha önce ka- dınlara seçme ve seçılme hakkı verildiğini söyleyen Sezer, bunun Atarürk'ün ileri görüşlülüğünün ve Cumhuriyetin demokratik açı- lımının somut bir sonucu oldu- ğunu dile getırdı. Atatürk'ün yaklaşımı Sezer, Atarürk'ün 1934'teki seçme ve seçilme hakkının veril- mesine ılışkin şu değerlendirme- sine de mesajında yer verdi: "Bu karar Türk kadınına sosyal ve siyasi hayatta bütün milletlerin üstünde yer vermiş- tir. Çarşaf içinde, peçe altında ve kafes arkasındaki Türk ka- dınını artık tarihlerde aramak lazım gelecektir. Türk kadını evdeki uygar yerini yetki ile iş- gal etmiş, iş hayafının her saf- hasında başarılar göstermiştir. Sivasi hayatta belediye seçimle- rinde tecrübesini yapan Türk kadını, bu sefer de milletvekili seçme ve seçilme suretiyle hak- larının en büyüğünü elde etmiş bulunuyor. Uygar memleketle- rin birçoğunda kadından esir- genen bu hak, bugün Türk ka- dının elindedir ve onu yetki ve liyakatla kullanacaktır." Atatürk'ün kadınlann hak etti- ği konuma ulaşması için büyük savaşım verdiğine değinen Sezer, "Seçme ve seçilme hakkının sağlanmasının ardından parla- mentoda 18 millervekiliyle tem- sil edilen kadınlarımız, başan- lı çalışmalanyla Meclisimizin saygınlığını arttırmıştır" görii- şünü dile getirdi. Kadınlann siyasete katılımının günümüzde düşük düzeyde kal- Sabiha Gökçen Ha- vaalam'nda saatlerce uçaklarının kalkmasını bekleyen yolcular, gö- revlilerle tartışarak durumu protesto et- tiler. (AA) Uçakseferierigecikmeli olarakyapıldı, deniz trafiği durdu îstanbuPda sis çilesitstanbul Haber Servisi - Is- tanbul'u dün sabah saatlerinde etkisi altına alan yoğun sis, ha- va ve deniz ulaşımını olumsuz etkiledi. Uçak ve vapuı,seferle- ri gecikmeli olarak yapıldı, Is- tanbul Boğazı kapatıldı. Istanbul'u ve Marmara Böl- gesi'ni önceki gece etkilemeye başlayan sis, sabah saatlerinde yoğunlaştı. Sis nedeniyle Ata- türk Havalimanı başta olmak üzere Sabiha Gökçen ve Çorlu havaalanlanndaki görüş mesa- fesi 200-250 metreye kadar düş- tü. Bu nedenle Atatürk Havali- manı'nda iç hat uçuşlannda ge- cikmeler yaşandı. THY'nin Sa- biha Gökçen Uluslararası Hava- alanı'ndan hareket edecek uçak- lan saatlerce rötar yaptı. Erzu- rum ve Diyarbakır uçaklannı sa- atlerce bekleyen yolcular yetki- lılerden açıklama yapmalannı istediler. Görevlilerle tartışan yolcular durumu protesto ettiler. Erzurum uçağının 5 saat gecik- meden sonra yokulannı alarak havalanmasının ardından, Di- yarbakır ve Adana uçaklannın yolculan yeniden protestoda bu- lundular. Kendi uçaklan kalk- madan hiçbir uçağın yolcu al- masına izin vermeyeceklerini belirten yolcular, apron kapısı önünde toplanarak girişi kapat- tılar. Bunun üzerine, THY'nin Istanbul-Trabzon seferini yapa- cak uçağı Dış Hatlar Termina- li'ne ahnarak volculann bura- dan uçağa binmeleri sağlandı. Türk HavaYollan'run Bakû, Tel Aviv ve Ercan'dan Istanbul'a ge- len uçaklan, Ankara Esenboğa Havalimanfna yönlendirildi. Cidde-Istanbul uçağı da Sabiha Gökçen Havaalanı'na indi. Marmara Denizi'nde boğaz- lardan geçmek için seyreden 47 yerli ve yabancı bandıralı şilep ve tanker, yoğun sis nedeniyle yollanna devam edemeyerek Şarköy sahillerine demirledi. Gemilerin Çanakkale Boğa- zı'ndan geçişlerine tek yönlü olarak izin verildi. Öğle saatle- rinde yoğun sisin etkisini kay- betmesiyle vapur seferieri nor- male döndü, Istanbul Boğazı da transit gemi geçişlerine açıldı. KADTNA SEÇME VE SEÇÎLME HAKKI Atatürk sayesinde en büyük adım atıldı tstanbul Haber Servisi - Türk kadınına milletvekıli seç- me ve seçilme hakkı tanınması- nın 71. yıldönümü. bir dizi et- kinlikle kutlanacak. Avrupa Birliği'nin kimi söz- cülerinin "Kemalizm Türki- ye'nin gelişmesine engel". "Atatürk resimleri devlet da- irelerinden indirilmeli" şek- lindeki sözlerine karşın, Türk kadını. çağdaşlaşma yolundaki en büyük atılımlan Atatürk sa- yesinde ve Atatürk döneminde yaşadı. 1950'de ülkemizın ilk kadın belediye başkanı Müfıde tlban'ın Mersin'de seçihnesi, 1971 'de ilk kadın bakan Türkan Akyol'un hükümette yer alma- sı, Atatürk de\Tİmleri sayesinde gerçekleşti. 5 Aralık 1934 tari- hinde yapılan anayasa değişikli- ğiyle, kadınlara milletvekili se- çimlerinde seçme ve seçilme hakkı getirildi. Kısa süre sonra, 1935 yılında yapılan 5. dönem seçimlerinde, 17 kadın milletve- kili TBMM'ye girdi. Yapılan ara seçimlerle bu sayı 18'e ulaştı. Kadınlann millervekili seçilene kadar yaşadıklan seçim deneyi- mi kısaca şöyle gerçekJeşti: 26 Ekim 1933 : Köy Kanu- nu'nda yapılan değişiklikle, ka- dınlara köylerde muhtar olma ve ihtiyar meclisine seçilme hakkı venldi. 1930 : Belediye Yasası ile ka- dınlara yerel seçimlerde seçme ve seçilme hakkı tanındı. 17 Şubat 1926 tarihli Mede- ni Kanun ile kadınlann Cumhu- riyetin eşit yurttaşı ohnalan yö- nünde büyük bir adım atıldı. 3 Mart 1924 tarihli Tevhıd-i Tedrisat yasası ile eğitimin bir- leştirilmesi, laik, halkçı, bilim- sel ve eşıtlikçi bir anlayışa ka- vuşması kadınlar için büyük bir kazanım oldu. dığını belirten Sezer, şu değerle- dirmeyi yaptı: "Bugün kadınla- nmızın Meclis'teki temsil ora- nı. başlangıç noktası düşünül- düğünde çok düşük kalmakta- dır. Kadınlarımız ekonomik ve sosyal yaşama katılınıda. karar verme süreçlerinde daha etkin rol oynamalı, siyasal alanda da- ha yüksek oranlarda temsil edilmelidirler. Türkiye'de ve dünyada, bilimden siyasete, bü- rokrasiden yargıya kadar her alanda başarıyla görev yapan kadınlanmız, Türk kadımn gü- cünü herkese göstermektedir. Başarılı kadınlarımmn sayısı- nı arttırmak. onların gücünden yararlanmak ülkemizın gelişi- mini de hızlandıracaktır. Tüm bu güzel gelişmelere karşın hâ- lâ kadın haklan alanında atıl- ması gereken adımlar olduğu da yadsmamaz bir gerçekrir. Kimi yerlerde egirimsizlik ve sosyo-kültürel nedenlerle er- kek ve kadın arasında ayrımcı- lık sürmekte, kadınlann ken- dilerine yasalarla tanınan hak- lan kullanmalan baskıcı yakla- şımlar nedeniyle engellenmek- tedir. Erkek kardeşleri okuru- lurken eğitim olanağından yok- sun bırakılan kız çocuklanna sahip çıkmalıyız. Onlara tüm çağdaş eğitim olanaklannı su- narak en iyi biçimde yerişmele- rini sağlamalıyız." Devlet Bakanı Nimet Çubuk- çu ise mesajında, kadınlann "Cumhuriyetin ilk yıllarında atılmış bu ileri adıma sahip çık- mak" durumunda olduklannı vurguladı. Çubukçu, AB'ye uyum sürecınde yapılan değişik- liklere ışaret ederek "Bu düzen- lemelerin toplumsal hayatımız- da kadın-erkek fırsat eşitliğini güçlendirici dönüşümler sağla- ması, bir süreç meselesidir. Bu süreç işlemeye başlamıştır ve inanıyorum ki, çok kısa süre içinde kadınları toplumsal ha- yatın her alanında daha etkin göreeeğinıiz gibi, siyasal hayat- ta da arzu ettiğimiz düzeye ula- şacağız" dedi. DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, seçme ve seçilme hakkı- nın tanınmasının üzerinden ge- çen 71 yıla karşuı kadınlann özel- likle Meclis'teki varlıklannın ye- terli düzeye ulaşamamasının üzü- cü olduğunu belirtti. Ağar. "Siyasal temsilde kadı- mn ağırlığının artmasına yöne- lik çalışmalara, başta siyasal partiler olmak üzere, bütün toplumsal kesimlere destek ver- melidirler. Kadınlarımızın si- yasal bilinçlerinin vükseltilme- sine hizmet edecek her türlü proje sonuna kadar desteklen- melidir" diye konuştu. ETKlNLtKLER DÜZENLENECEK Kadınlann 'Atatürk Yürüyüşü' Adana'da Haber Merkezi - CHP Kadın Kollan, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 71. yıldönümü dolayısıyla bugün Is- tanbul'da bir panel düzenleye- cek. Türk Kadınlar Birliği üyele- ri de Adana'da çeşitli etkinlikler yapacak. CHP'nın düzenlediği "Kadın haklannı savunmak, Cumhu- riyet'i savunmaktır" konulu panel bugün saat 12.00'de parti- nin Şişhane'deki il Binasında ya- pılacak. CHP Kadın Kollan Ge- nel Başkanı ve Istanbul Millet- vekili Güldal Okuducu, etkin- liklerde özellikle Cumhuriyet devrimlerine yönelen temel teh- likelerle kaduı mücadelesinin güncel sorunlannın ve çıkış yol- lannın ele alınıp değerlendirile- ceğini kaydetti. Paneli, CHP MYK üyesi Mehmet Ali Özpo- lat yönetecek. Panelin açılış ko- nuşmasını, CHP Kaduı Kollan Genel Başkanı ve Istanbul Mil- letvekili Güldal Okuducu yapa- cak. Panele, Prof. Dr. Nur Ser- ter ile Yazar Erol Toy da konuş- macı olarak katılacak. Bakırköy Belediyesi'nce Ataköy 9. Kı- sım'daİci Yunus Emre Kültür Merkezi'nde saat 11.30'da dü- zenlenen panele ise gazetemiz Yurt Haberleri Şefi Mehmet Fa- raç, yazanmız Türkel Minibaş ve yazar Feyza Hepçilingirler konuşmacı olarak katılacaklar. Türkiye genelinden ve KK- TC 'den gelen Türk Kadınlar Bir- liği üyeleri ise 3 Aralık'tan bu yana Adana'da. Türk Kadınlar Birliği Adana Şubesi Başkanı Ayşe Birgölge, "Bugün 10.30'da Uğur Mumcu Meyda- nı'ndan Atatürk Parkı'na dek 'Atatürk Yürüyüşü'nü gerçek- leştirecek olan biz kadınlar, burada Atamızın anıtına çe- lenklerinıLzi sunacağız" dedi. GUNDEM MüSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada Rumların kuzeyde bıraktığı mallarıyla ilgili "kesin çözüm" getirmek. Hazırlanan tasarı gerçekten ke- sin bir çözüm. Yaşama geçtiğinde ortada KKTC di- ye bir şey kalmayacağı için sorun da kalmayacak. Üstelik, fürkiye'nin önüne ağır bir fatura çıkacak, bundan kurtulmak için ne gerekiyorsa verilecek! Tasarı yasalaşırsa işleyiş şöyle olacak: 1 - 7 kişilik bir komisyon kurulacak. Bunlardar, 5'i KKTC'Iİ, 2'si yabancı olacak. 2- Komisyon kararıyla kuzeyde malı olan Rum'a iade, tazminat ya da takas seçeneğinden biri öne- rilecek. 3- Rum bunu kabul ederse işlem yapılacak. Et- mezse Avrupa Insan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) gıtme yolu açık olacak. 4- KKTC'nin attığı adım karşılığında Rum yöneti- minin de güneyde kalan Türk mallarıyla ilgili adım at- ması istenmeyecek. Yani karşılıklılık aranmayacak. • • • Adadan gelen haberlere göre KKTC hükümeti- nin yaptığı bu hazırlıktan AKP'nın haberi var. Ola- bilir. Doğrusu şaşırmadık. AKP'nin Kıbrısdiye bir sorunu olmadığı için AB süreci karşılığında ne ge- rekiyorsa yapacak cesarette! Daha ilerisi, KKTC'deki Türkiye Cumhuriyeti Bü- yükelçiliği'nin de bu çalışmanın parçası olduğu iddiaları dolaşıyor. Durumun özeti şu: 1 - Kıbrıs sorununun çözümü için Türkiye'nin temel zemini BM idi. Gidiş, temel zemini AB'ye kaydınyor. 2- Türkiye'nin başından beri siyasal çözümün parçası olarak gördüğü toprak ve mal paylaşımı hukuksal bir soruna indirgeniyor. 3- Türkiye'nin çözüm için elinde bulundurduğu kozların tümü elden gidiyor. Bu yöntemle Kıbrıs sorunu çözüldükten sonra ortaya şöyle bir sorun çıkacak: Rumlar, kazandıkları davaları emsal gösterip Türkiye'den yüksek tazminatlar istemeye başla- yacak. Bunlar da kabul edilecek. Çünkü başta Türkiye hükümeti hatanın kendisinde olduğunu kabul etmiş oluyor. Orneğin Louzidu davasında Türkiye 1.2 milyon Avro tazminat öderken, AKP hükümeti bunun ke- sinlikle emsal olamayacağını kabul ettirdiğini id- dia ettı. Şu anda AlHM'de sırada bekleyen ben- zer dava sayısı 120! Louzidu davasından cesaret alan Rumlar, ta- şınmaz mallarının değil, taşınır mallannın da he- sabını sormaya hazırlanıyor. örneğin, Maraş'ta oteli olan bir kişi, içindeki halılann, beyaz eşyala- nn da parasını istemeye hazırlanıyor. Bu gidişin ra- kamsal boyutu iki haneli milyar dolarları bulabilir... • • • Talat ve Erdoğan hükümeti bu adımları atarken AB ne yapıyor? Soruyu ne yapmıyor, diye sormak daha uygun düşerdi. Çünkü, 24 Nisan 2004'te adanın iki ya- kasında yapılan referandumdaTürklerevet, Rum- lar hayır demişti. AB, Türklerin 'evef'in karşılığını mutlaka alacağını ilan edip şu iki sözü vermişti: 1- KKTC'ye yönelik izolasyonu kaldıracağız. 2- KKTC ile doğrudan ilişkiye gireceğiz. Ikisi de gerçekleşmediği gibi şimdi Rumlar, 'ha- yır'\n hayrını görmeye başladı! AKP hükümetinin verdiği ödünlerTürlöye'yi ge- ri dönülemez birsürece sokuyor. Bu anlamda Kıb- rıs sorununda kan kaybından öte, organ kaybı var. Beyin gitti... Yürek gidiyor... Bakalım kalanlarla ne yapacağız! ankcum(« cumhuriyet.com.tr Ozelleştirme'ye 'özel'isimler • Baştarafı 1. Sayfada dımcılannın en az 4 yıl- lık eğitim veren üniver- site ve yüksekokullar- dan mezun olmalannın ve yapılacak görevde yüksehne sınavında ba- şanlı ohnalannın zorun- lu olduğu anımsatılan raporda, uygulamada sı- nav zorunluluğunun çe- şitli yöntemlerle aşıldığı belirtildi. Raporda, proje gruplannda görevlendiri- len ve KtT'lerin ozelleş- tirme işlemlerini gerçek- leştiren uzman ve uzman yardımcılan arasında ik- tisat, işletme, maliye, mü- hendislik gibi dallarda eğitim almış olmalan ge- rekirken, "grafık tasa- rım, İngiliz dili ve edebi- yatı, Alman dili ve ede- biyatı, prehistorja ve Ön Asya arkeolojisi, si- yaset yönerimi, anaoku- lu öğretmenliği. sekre- terlik gibi dallardan mezun olanların" bu- lunduğu bıldınldı. Ra- porda, ıstisnai memur- luklardan Başkanhk müşav irliği ıle basm ve halkla ılişkiler müşa\ir- liği kadrolannın, memu- riyet sınav lanndan geç- memiş ve hizmet süresi- ne sahip olmayan kişile- ri ÖÎB'in sürekli kadro- lanna atayabilmek veya görevden alınan perso- nele kadro yaratmak için kullamldığı belirtildi. DBIAP'lı başkana Roj TV cezası • SİÎRT (Cumhuriyet) - Roj TV'ye yaptığı açık- lamada PKK üyelerinden "gerilla" diye bahsettiği belirlenen Siirt DEHAP Merkez Ilçe Başkanı Şük- rü Oğuz, Asliye Ceza Mahkemesi tarafindan 740 YTL para cezasına çarptınldı. Karann, siyasi oldu- ğunu savunan Oğuz, "Roj TV Kürt halkının sesi- dir. Suç ise tekrar Roj TV'ye katılacağım" dedi. Kars'ta bir eve bombalı saldırı I KARS (AA) - Kars'm Susuz ilçesinde Malkoç ailesine ait eve el bombası atıldı ve ev silahla taran- dı. Olayda yaralanan Resmigül Malkoç, Yasar Mal- koç ve 8 yaşındaki bir çocuğun durumlannın ağır olduğu öğrenilirken Kars Vali Vekili Mehmet Oz, saldınnın husumetten kaynaklanabileceğini belirtti. Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. AZİZALI1S