02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 KASIM 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA \ Bektronik posta; denizsomecumlwıriyetcom.tr 17 Taktik Ulusal futbol takımının Almanya 2006'ya katılamaması üzerine moral bozukluğuna gerek yok. Önümüzdeki şampiyonalar için başan formülü hazır Forvette Hakan Şükür'ün yanına Fatih Terim'i alalım, Fatih Terim'den boşalan yere de Fethullah Gülen'i getirelim! - Gül, Şam'a mesaj götürmüş... "Stratejik kurye!" 3 S Isviçre maçının özeti: Attığımız gol dört. Gerisini ört... NEYDİ olay? Nobel Edebıyat Ödülü için toplanan jüri, tarihinde ilk kez karar vermekte zorianmış, sonucun açıklanması bir hafta falan gecikmişti. Jüri, dünyanın en ünlü yazarlanndan Orhan Pamuk konusunda ikiye bölünmüştü. Bazı jüri üyeleri Orhan Pamuk'un yaşını genç bulmuştu. Nobel Edebiyat ödülü'nü kazananlarının listesine bakıldığında bugüne kadar hep yaşlı başlı yazaıiarın kazandığı görülüyordu. Bu konuyu gündeme bomba gibi getiren Hürriyet gazetesinin haberine göre jüri ilk kez böylesine genç ve büyük bir yazarla karşılaşıyor dolayısıyla karar vermekte zortanıyordu. Olayı anımsamak için yaptığımız bu dertemede bir yanlışımız varsa Hürriyet'in genel yayın yönetmeni Ertugrul Özkök kardeşimiz ve edebiyat dünyasının nabzını elinde tutan danışmanı Doğan Hızlan ağabeyimiz lütfen düzeltsin. Şimdi gelelim, Isveç'ten birkaç günlüğüne İşte NobelTürkiye'ye gelen Arne Ruth'un Istanbul'daki dost sohbetlerinde anlattığına. Arne Ruth, Isveç'in saygın gazetelerinden Dagens Nyheteer'in eski genel yayın yönetmeni. 25 yıl gazeteyi yönettikten sonra emekli olmuş. Jüri üyesi değil ama jün üyelennin yakın dostu. "Orhan Pamuk" deyince gülüyor Arne Ruth. Çünkü Orhan Pamuk'un adı jürinin önüne bıle gelmemiş... Orhan Pamuk'un adının Nobel'le birlikte anılmasının bir tek kaynağı var o da aday gösterilmesi. Ancak dünyanın her yerinden gösterilen adayiann sayısı 300-400'ü buluyor. llgili kuruluşlar, saygın kişiler Nobel'e birilerini aday göstermekte ozgür. Türkiye Pen Yazariar Derneği de Oman Pamuk'un adını vermiş, hepsi o kadar. önemli olan dünyanın dört bir yanından gelen yüzlerce aday adayı arasından belli kriterleri taşımak koşuluyia ve tabii ki "Nobel"in de önerdikleri arasından 8-10 kişilik aday listesine girebilmek. Orhan Pamuk'un adı, jürinin önüne konan listede hiçbir şekilde yer almamış. Zaten, Nobel'e aday olabilecek bir yazann kitaplarının dünya dillerine çeviri "kriter'inde Orhan Pamuk henüz barajı aşabilmiş değil. Jürinin kararsızlık yaşayıp sonucun açıklanmasının uzaması konusuna gelince. Tartışma Perulu yazar Mario Vargas Llosa yüzünden çıkmış. Jürinin kıdemli üyelerinden Knut Ahnlund, bu yılki ödülün Mario Vargas Llosa'ya verilmesınde epey ısrar etmiş. Istedıği sonucu alamayınca da jüriden istifa etmiş. Konu bu... Ama olsun yine de Orhan Pamuk, NobeTİ kaçırmış olsun! Trans TRT'nin Istanbul Ortaköy'deki televizyon stüdyosunda "Din ve Hayat" programının çekimi yapılıyör. Henüz çekime geçilmemiş son hazırlıklar yapılırken koridorlar "Allah", "Allah" sesleriyle inliyor. Herkes ne oldu diye sesin geldiği yere doğru seğirtiyon programın sunucusu Engin Noyan kendi kendine "Allah" diye bağınyor! SESSlZSEDASIZ(f) YAPMO&SUN Denîzli'deki toplantının yankıları DENİZÜ'DEKİ "Uçan Süpürge etkinliğine ilişkin birkaç açıklama, itiraz ve düzeltme var. ADD Denizli Şubesi'nden bazı üyelerin organizasyona katıldığını yazmıştık; şube başkanı Ersan Yücal, toplantının düzenlenmesine derneğin bir katkısı olmadığını belirtti. Toplantıyı AKP'li Denizli Belediyesi desteklemiş. Tartışmalı toplantıda ADD üyelerinden Zerrin Öztan'ın salonu terk etmediğini yazmıştık; öztan toplantıya hiç katılmamış. Bu arada ADD Genel Başkanı Ertugrul Kazancı da, yabancı destekli etkinliklere ADD yönetimlerinin katılmasının söz konusu olamayacağını belirterek konunun incelendiğini söyledi. "Uçan Süpürge"nin koordinatörü Halime Güner ise toplantı ortamında bir soru üzerine tartışma yaşandığını ancak kimsenin salonu terk etmediğini söyledi. Güner, ezilen kadınlar üzerine çalıştıklannı bildirerek çalışmalanna referans olarak da Hürriyet gazetesinde Emel Armutçu'nun haklannda yazdığı tanıtıcı yazıyı gösterdi. Söz konusu yazıda "Bu ülkeyi beni hain ilan edenlerden daha çok seviyorum" diyen Halime Güner, Denizli'de tartışma yaratan soruya toplantı ortamında niye yanıt vermediği sorusuna • ise bizi ikna edecek düzeyde açıklık getirmedi. Hflafet Oyunu MERİÇ VELİDEDEOĞLU Hilafeti yeniden yaşama ge- çirip Türkiye'de "Islam Hilafet Devteti" kurmak isteyen Hizb- ut-Tahrir örgütü, ekim ayı bo- yunca camilerde gösteriler yaptı. Orgüt bunlaria yetinmeyip çağdaş teknikleri de devreye sokarak, milletvekillerine elektronik posta yoluyla gön- derdiği mektuplarla "hilafeti engellememelerini" tehdit ko- kan bir dille istemiş. Dahası Hizb-ut-Tahrir, halife adayını da belirlemiş; örgüt, bugünkü önderi Filistinli Ata Ebu Raşta'yı halife yapıp Top- kapı Sarayı'ndaki halifelik ma- kamına oturtmayı amaçlıyor- muş.(1) Yaklaşık elli yıllık örgütün, bu konuda bu denli karariılıkla ha- rekete geçmesi, AKP iktidan- nın hoşgörüsünden, iktidann yaptığı "takıyye"nin aynmına varmasından kaynaklandığı söylenebilir. Bunun en belirgin kanıtı da • örgüt sözcüsü Yılmaz Çe- lik'in, hilafetin Türkiye'de diril- tilmesi için yaptığı uzun propa- ganda konuşmasını güvenlik güçlerinin ve öteki görevlilerin sakin sakin dinlemeleri ve söz- cünün elini koiunu sallayarak uzaklaşmasına öylece bakıp kalmalandır. Ne var ki "hilafet" ele alındı- ğında kimi konulann da hilafe- ti isteyenlerce gözardı edile- meyeceği, hilafete son veren 3 Mart 1924 tarihli Meclis oturu- munda konuşan Adalet Baka- nı Seyytt Bey taraftndan bü- yük bir yetkinlikle dile getiril- miştir. Unlü din bilgini ve üniversi- te öğretim görevlisi olan Sey- yit Bey, saatler süren bu tarih- sel konuşmasının bir yerinde: "Halife nasıl tayin ve nasb olunur? Hilafetin şeraiti nedir? Her halükârda ve her zaman bir halife nasp ve tayin etmek millet üzerine vacip (gerekli) midir? gibi meseleler hakkın- da ne Kuran-ı Kerim 'de, ne de hadislerde birsarahat (açıklık) yoktur" derveardından "Çün- kü hilafet öyle zannolunduğu gibi dini bir mesele değildir, siyasi bir meseledir. (...) Hila- fetten maksat bir hükûmettir, âdil bir hükümet tesis etmek- tir"(2) diye ekler. Seyyit Bey daha sonra da halife olacak kişide aranan ve zamanla beltrienen koşullan, örneğin Müslüman olmak, er- kek olmak, hür olmak, âdil ol- mak vö. sıralayıp, temel koşul olarak da "Kureyş" soyundan olmayı bildirir. Bu "Kureyş" koşulundan dolayı da "Hint uleması, Mısır uleması, Yemen uleması bi- zim padişahlara hiçbir zaman 'halife' dememiştir. (...) Hatta bizim Osmanlı ulemamız bile kendi padişahlanna halife de- memişler" gerçeğini de açık- ça dile getirir. Bütün bunları Hizb-ut-Tah- rir'in kurucusu olan Kudüs Is- tinaf Mahkemesi kadısının ya da günümüz yöneticilerinin bilmemesi düşünülemez. Ama amacın yani laik Türki- ye Cumhuriyeti'nin yerine bir Islam Hilafet Devleti kurma planının gerçekleştirilebilmesi için bütün bunlar gözardı edi- liyor; zamanlamadan yararian- mak temel oluyor; konu gün- demde tutulup toplum alıştı- nlmaya çalışılıyor, halifeliği kal- dıran 3 Mart 1924 Devri- mi'nden de böylece adım adım intikam alınıyor. öte yanda Türkiye üzerinde GOP (Genişletilmiş Ortadoğu Projesi) ile başka bir oyun oy- nayan ABD'nin de geçmiş yüzyıllarda "halife"ûen ne denli yararlandığı tarihte yazı- lıdır. 19. yüzyıldaABD'nin, Ispan- ya ile savaşırken, Ispanyol sö- mürgesi Filipin Müslümanlan- nın kendi tarafını tutmalan için "Islam Halifesi" sanıyla Padi- şah Abdülhamitten bir "fer- man" aldığı bilinir. Türkiye'yi "llımlı Islam Dev- /et/"ne dönüştürmek isteyen ABD ile Türkiye'de "Islam Hi- lafet Devleti" kurmak isteyen Hizb-ut-Tahrir alttan alta "ılım- lı bir hilafef'te uzlaşırlar mı dersiniz? (1) Mehmet Faraç, Cumhuriyet, 7.10.2005. (2) TBMM Tutanak Dergisi (Zabıt Ceridesi), Devre II, Cilt 7, Ikinci top- lanto. KİM KtME DUM DUMA BEHIÇAK behicak'i yahoo.com.tr ÇtZGİLİK KÂMtL MASARACI kamilmasaracic mynet.com HAYAT EPİK TÎYATROSU MVSTAFA BİLGÜS hayatepiküı mynet.com Hff*±STTYANLARIN DİN UtEMASI.. OTOBÜSTEKtLER KEMAL URGEKÇ k_urgenc(âyahoo.com H. CAHİT ÜLKER'i anıyoruz Ölümünün 1 'inci yılında mezarı başında anıyoruz. Sevenlerine duyurulur. Tarih: 19.11.2005 Yer: Zincirlikuyu Mezarlığı/lstanbul Saat: 13.30 Zonguldak Maden Mühendisleri Derneği Zonguldak Cumhuriyet Okurları TARtHTE BUGÜTN MÜMTAZARIKAN 18 Kasım uww.mumtaz-arikan.com re/4 KONGRESI iN, VİYAHA koueeESi SAŞIADI. NAPOIEOU eo- AVRUPA"YI ALTÜGT BPBN SAVHÇLARI &OMUN- OA yEHİUjteSIYLE, GAUP Î Û Ml S/HSLAA44 ÇA8A&fNA Gİ/IPİ. AVRUPA'NlN GÜÇLÜ LETISRİ GlAkl AVUSTVeyA, PRUSYA,RUSYA [/£ /NGıLT£ fiE'NİN TBMSiuuLBe/ VİYANA'OA TDPLAfJCH, Y£NİK ÖW SA'yA sö2 HAtja veRMEe. ISTBMİYORLARDI- MUJÇÛK. peVLE7T£E PE /eA/SA&LAKDA £TK/LJ CAKT7. tJAPOLEOM'UAl £LS€ ADASI 'MO4MtJ Ç Ytiz. GÜNCÛIt Y£Nİ Sr/e MACBIBAyA GİRİÇMeSİ <OJV~ &REYİ AICSATTUiyACAK, SOMt-IÇTt* AVRtJPA V£ 0ÛA/- İ >#AJ/A/ OMSER ttA2/ yefîLE&İMD£KI TOPGAtCLAJS A K D â f J E M İÇJN OU- Sl'R X Üm &UM &A [ ««"7F , 4O YILJJK. BAKIŞ AÇISI GÜRBÜZ ÇAPAN Yasaklar... Son günlerde AKP'li belediyelerin, belediye işletme- lerinde uyguladıklan içki yasağı hakkında yoğun bir tartışma yaşanıyor. AKP'lilerin ve ondan önce Refah ve Fazilet Partililerin yaptıklan bu uygulama yeni bir şey değil. Ancak uygulama yaygınlaştıkça tartışma- lar da alevleniyor. Çünkü AKP'li belediyeler artık be- lediye işletmeleri dışında "öğretmenevleri" gibi yer- lerde de içki yasağını uygulamaya başladılar. Hatta bununla da yetinilmeyip bazı şehirierimizde içki sa- tan yeriere ceza kesilmesi, içki ruhsatı almak isteyen lokanta, bar ya da benzeri yeriere ruhsat verilmeme- si uygulamalar arasında. Geçen gün bir televizyon kanalımızda içki yasa- ğı ile ilgili fikirierini beyan eden rakısıyla ünlü Tekir- dağ'ın AKP'li Belediye Başkanı, bebeklerin anason kokusundan rahatsız olduğunu ve içkinin zararla- nnın herkesçe bilindiği gibi birtakım gerekçelerie Te- kirdağ'da neden içki yasağına gereksinim duyuldu- ğunu anlattı. Tekirdağ Belediye Başkanı'nın sıraladığı bu gerek- çelerin benzerierini AKP'li diğer belediye başkanlan da sıralıyor ve içki yasağını savunuyoriar. Şimdi de yeni bir kutuplaşma yaşanıyor. İçki içenler ve içmeyenler - inananlar ve inanmayanlar AKP'liler türban konusundaki yasakla ilgili tepki- lerini herfırsatta dile getiriyoriar. Hatta Başbakan Er- doğan. Fransa'daki göçmen ayaklanmasının ardın- da, uygulamaya sokulan türban yasağının olduğunu bile söylemişti. Türban konusuyla ilgili yaşanan her krizde de türban yasağının antidemokratikiiği ile ilgi- li açıklamalar yapılıyör. En son Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'nin Ley- la Şahin'in başvurusu ile ilgili verdiği gerekçeli karar- dan sonra da benzer değeriendimneler yapıldı. Leyla Şahin, AlHM'de türban yasağı ile ilgili açmış olduğu davayı, türban yasağının "inananlarta inanma- yanlar" arasında aynm yarattığı gerekçesine dayan- dırmıştı. Tabii Başbakan, mahkeme kararının ardından "Fransa da dahil hiçbir Avrupa ülkesinde türban ya- sağı yok" diyerek Fransa ile ilgili yorumunu değiştir- di sonra. AİHM'nin Leyla Şahin karanndan sonra ben- zer değeriendirmeleri diğer AKP'liler de yaptılar. TB- MM Başkanı Annç, "mücade/e edenterin sonunda özgürlüklerine kavuştuklannı" belirtti; "AİHM karan- na karşın özgürlükler konusunda mücadeleye de- vam!". Hiçbir konuda yasaklann savunuculuğunu yapa- mayız, özgüriüklerden yana olmalıyız. Ama yalnızca kendi özgüriüğümüzü değil, başkalannın da özgürlük- lerini savunmalı ve korumalıyız. Bu anlayışı iktidarda bulunanlardan beklemek de her yurttaşımızın hakkı- dır. Ama türban yasağı ile inananlar ve inanmayanlar arasında aynm yapıldığına inananlar, şimdi benzer bir ayrımı içki içenler ve içmeyenler arasında yapıyor. Kuşkusuz içki içmek çağdaşlığın bir koşulu değil, içki içmemek de çağdışılığın bir göstergesi sayıla- maz. Ama içki içenlere yasak koymanın ne kadar çağ- daş olduğu tartışmalıdır. Tabii çağdaş olmak gibi bir niyet varsa ortada. Yasaklar ve özellikle türban yasağı konusunda her daim ne kadar hassas olduğunu belirten, türbana ge- tirilen yasağın antidemokratik bir uygulama olduğu- nu her fırsatta beyan eden bir siyasal anlayışın, içki yasağı ile ilgili gerekçeleri (içkinin sağlığa zararian dı- şında!) nedir acaba? Hani yasaklara karşıydınız? Ha- ni "yasaklan savunmak kimseye onur, seref getir- mez"d\. İçki içmek veya içmemek, inanmak veya inanma- mak kişilerin kendi tercihlerine bırakılmalıdır. Çağdaş- lık-özgüriükçülük bunu gerektirir. Çağdaş devletler bu tercihleri kişilere bırakırken, tercihleri oluşturan i- radenin özgürce yeşerebileceği bir ortamı yaratır ve onu koruriar. AİHM'nin türban konusunda verdiği karan beğen- meyen, bunu özgüriüklere karşı yapılmış bir darbe, hatta çifte standart olarak yorumlayanlar, içki yasağı konusundaki heveslerini nasıl açıklartar? Bu nasıl bir özgüriük anlayışıdır? Şimdi içki yasağına karşı çıkan- lara, "Siz de türban yasağını savunuyorsunuz" denilecektir. Ancak kısasa kısas değil uzlaşmaya da- yalı bir anlayış hâkim olmalıdır. AKP'liler, türban takanlann olduğu kadartakmayan- lann, içki içmeyenlerin olduğu kadar içki içenlerin de iktidan olduklannı unutmamalıdıriar. [email protected]/Faks: 0212 672 73 79 BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 SOLDANSAĞA: 1/ Osmanlı devletinde üst düzey yetkili- lerin vekil ve yardımcılan- na verilen san. 2/ Eski dilde düş- man... Pilot- lar ve havacı- lar için ya- yımlananbül- 9 ten. 3/ Zorun- lu gereksinme mad- deleri için devletçe saptanan fiyat... Oy. 2 4/ Çalgılı meyhane. 3 5/ Gemiyi baştan ya 4 da kjçtan halatla ka- raya bağlama. 6/ Bir 6 nota... Güney Ana- 7 dolu'dabirdağ.7/tn- 8 ce dantel... Kanşık 9 renkli. 8/Erzurum'unbirilçesi... "Emreyle — koş- turam deryalardayGemi vapur yürütem sahralar- da"(C S. Tarancı). 9/A\-rupa'da bir ülke. YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/ Kırmızı, san ya da pembe çiçekleri olan ve halk hekimliğinde kullanılan otsu bir bitki. 2/Ta- vır, davranış... "Siyah giyme toz olur' — giyme söz olur"(Türkü). 3/ Meyveli ya da kakaolu bir pasta... Utanç duyma. 4/ At ve benzeri hayvanla- nn sırtına vurulan keçe. meşin ya da kalın kumaş parçası... Bir soru eki. 5/ Ses... Avustrarya'da ya- şayan keseli bir hayvan. 6/Yaldızh... Sodyum ele- mentinin sirngesi. 7/Gümüşbahğı. 8/ Eski dilde göz... Önemli tarihsel olgu. 9/Kemiklerin yuvar- lak ucu... Madeni paranın yüzûndeki bütün ka- bartma ve resimlerden daha yüks^ek bir çıkıntı oluşturan çevre pervazı. *
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear