23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 MAYIS 2004 PAZARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TÜRKİYE IstanbU Edrne Kocael Çanakkale Iznir Manisa Aıû\n Denızli PB PE PE PE PB PE PB Y 19 26 20 20 23 23 26 22 2or.guldak PB 20 Antalya Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskışehır Konya Sıvas PB Y Y Y Y Y B Y 1b 19 15 16 22 19 18 15 Adana Y 23 PB 23 Kars Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkân Van Y Y Y Y Y Y Y 21 18 20 17 19 13 14 11 Butjn bolgeıer pa'ça- îı *er ye'çoiOülutiL Mar- n-ara'rın guneydoğusu Batı Karadenız \r ıç *e- sımlerı, Orta ve Dogu Ka- radenız, Iç Ege, Gdler yo- resı Dogu AJ<derz \ç Anadolu ıle Dogu ve Gu- neydogu Anadolu botge- lerı saganak ve gökgurijl- tüu saganak yagışlı, dıger yerief ıse az bülutlu veaçı* geçecek Hava sıcaKiıgı Ege ae b<raz artacak DIS MERKEZLER Oslo PB 18 Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Y Y Y Y Y Y Y 17 19 13 19 17 19 21 Münıh PB 21 Zürih Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına PB PB Y Y Y Y Y PB 21 24 12 22 24 22 23 20 PB 21 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflıs Kahıre HB PB B PB PB PB PB PB 1/ 28 23 27 18 24 12 26 PB 26 Parçalı bdutlu ! Ss ^ Çok bulutlu • Yagmuriu 3 Kartı _ 3 Sulu kar > Gok gjruitulü Sosyoekonomik araştırma YOK Başkanı, katsayı değişikliğinin 'keşmekeşe' neden olacağını söyledi. GAP'lüar Rektörlerden son uyarı GAP'ı bilmiyorI Baştarafı 1. Sayfada Türkiye Ziraatçılar Derneği v e Başbakanlık GAP tdaresi taraftndan yapılan araştırma, GAP köylerinin içinde bulunduğu sosyo- ekonomik çıkmazı da ortaya koydu. GAP kapsamına giren 54 köyde yapılan araştır- mada ortaya çıkan sonuçlar özetle şöyle: Yüzde 701 okuma-yazma bilmiyor •Ortalama olarak köylerin yüzde 50'sinde; sosyal güvenlik şemsiyelerirıin altında birey yok. Köylerin yüzde 13'ünde ise neredeyse kö- yün tamamının yeşil kartı vaı. Köy halkına göre, 3 bin-4 bin dekar arazisi, arabası ve evi bulunan bırçok kişi de yeşil kart sahibi. • GAP köylerinde yaşayan eşlerin yüzde 70.2'si okuma-yazma bilmiyor. • GAP köylerinde yaşayan ailelerin yüzde 44.9'u en az 6 çocuk sahibi. Ailelerin yüzde 6 1 'inin çocuk sayısı 10'u geçiyor. Köy hanele- rinin yüzde 28.9'unda en az 11 bırey yaşıyor. •Köylerde yaşayan erkeklerin yüzde 56.20'si 20 yaşından daha küçük yaşlarda evlendikJerini beyan ettı. GAP köylerinde yapılan evliliklerin yüzde 56.7'sı akraba evlıliği. Akraba evliliği, yaşlı gruplarda daha yüksek oranlarda. Yaşam standartlarını düşürüyorlar •GAP'taki köy hanelerinin yüzde 36.1 'inin arazisi yok. Yüzde 15.5'inin elindeki arazi 10 dekardan azken, yüzde 1 *i arazilerinin genişliğinin bin dekan aştığı bilgisini verdi. •Araştırmaya katılanlann yüzde 23.9'u gelir- lerinin giderlerini karşılamaya girriğini belirtti. Yüzde 37.9'u borçlanarak, yüzde 19.5'i sürekli başka işlerde çalışarak, yüzde 10.3'ü çocuklan- nın desteğiyle, yüzde 8.4'ü sürekli yaşam düze- yini düşürerek yaşayabildiğini kaydediyor. Su sorunu çözülemedl köylenndeki kadmlann yüzde 94.7'si önce imam nikâhı, sonra resmi rükâh yaptıkla- nnı belirtiyor. Yüzde 4.6'sı sadece ımam nikâhı kıydıklannı kaydederken 1 kadın ise sadece resmi nikâh yaptırdıklan bilgisini verdi. •Köylerde yaşayan kadınlann yüzde 35.3'ü en büyük sorununu ekonomik yetersizlik olarak belirtırken yüzde 22.9'u "suyun yetersizliğini" ana sorun olarak görüyor. •Köylerin sadece yüzde 29.6'sında her konutta içme suyu bulunurken 20.4'ünde içme suyu yok. Köylerin yüzde 24.1 inde ise bazı konutlarda içme suyu var. CAP'ı sadece duymuşlar! •GAP köylerinde yaşayan aile reislerinin yüz- de 50.5'i GAP'ı sadece duyduğunu veya tele- vizyondan izlediğini belirtiyor. GAP'ı "bölge- sel kalkınma projesi" olarak nitelendirenlerin oranı sadece yüzde 5.7. GAP hakkında bilgi sahibi olduğunu belirtenlerin önemli bir bölü- mü ıse GAP'ı sadece Atatürk Barajı veya Harran Ovası'na su gelmesi olarak biliyor. •"GAP'tan beklentiniz nedir" sorusuna ise araştırmaya katılanlann yüzde 42.4'ü "Bir şey beklemiyorum, bilmiyorum, yanıt veremeyeceğim" karşıhğırn verdi. GAP'tan çeşitli beklentileri olanlann yüzde 45.8'i, bu beklentilerin gerçekleşmeyeceğine inanıyor. Çocuğu yaşamını yitirmişti Silah karşıü anneye ödül KUŞADASI (Cumhuriyet) - Foça'da bir kafede çıkan kavgada, Iskoçya uyruklu 2.5 yaşındaki çocuğu Alistair Grimason'u kaybeden Özlem Grimason, îzmiri Seven- ler Platformu ve Izmir Beşiktaşlılar Derneği tarafından "yılm annesi" seçildi. Alistair'i "kaza kurşunuyla" kaybeden Özlem Gri- mason. "bireysel silahlanmaya" karşı yü- rüttügü mücadele nedeniyle ödüllendirildi. 'Başka annelerin canı yanmasın' Kuşadası'nda düzenlenen törende konuşan Beşiktaşlılar Derneği tzmir Şube Başkanı Emin Önal. bireysel silahlanmanın büyük boyutlara ulaştığını belirterek başka annele- rin canının yanmamasını diledi. Oğlu Alis- tair Grimason'un acısını içine gömdüğünü belirten Özlem Grimason da kendisini onur- landıran herkese teşekkür etti. A\KARA (Cumhuriyet Bii- rosu) - YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, YÖK tasansını, bu hafta TBMM'ye göndermeyi planlayan AKP hükümetini bir kez daha uyardı. Düzenlemenin kısa sürede getirilmesinın ÖSS sınavı öncesinde bir "keşmeke- şe'' neden olacağını belirten Te- ziç. 1999'da uygulamaya konu- lan ÖSS sınav sisteminın Mılli Eğıtım Bakanhğı ıleYÖK'ün or- tak çalışmasıyla belırlendiğinı, bundan sonra da böyle olması gerektiğinı söyledi. Teziç. hükü- metin tek başına "yalnızca si- yasi temenniyi, isteği dile ge- tirmeye yönelik bir düzenle- meye gitmesinin* ileride daha ciddı sakıncalar doğuracağını vurguladı. Teziç, önümüzdeki günlerde Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan la bir görüşme ya- pacaklanm söyledi. Rektörler Komitesi, YÖK Başkanı Teziç'in başkanlığında dün olağanüstü toplandı. Toplan- tının açılışında konuşan Teziç, gündem maddelerinin ünıversi- teye giriş sınavı olduğunu söyle- di. Teziç, yapılmak istenen yasal düzenlemenin içeriğini bilme- diklerini ancak hükümetın ko- nuyla ilgilı sık sık meslek lisele- rinin mağduriyetini gerekçe gös- terdiğini kaydetti. ÖSS konusun- da büyük ölçüde eksik bilgilen- dırmenın yaşandığını aktaran Teziç, "Sorun yalnız meslek li- seleri değil, meslek liseleri ge- nel liseler bütünlüğü içinde bir açıklama yapabilmektir" diye konuştu. Bugün uygulamada olan ÖSS'nin 1996 yılında başlaya- rak üzerinde MEB ve YÖK'ün bırhkte çalıştığı ve 1999-2000 yılında uygulamaya konulduğu- na dikkat çeken Teziç, ÖSS'ye ilişkin düzenlemelerin YÖK ve MEB'in "sabırlı müşterek ça- lışmasının ürünü" olduğunu vurguladı. Teziç şunlan söyledi: "Burada yapılacak bir deği- şikük sadece bir siyasi temen- niyi, isteği dile getirmeye yö- nelik olacak olursa, bunun ne gibi sakıncaları olabilir; bütün bu sistemin doğuracağı yanlış- lıkları sonradan gidermenin çok büyük bir sorun daha ge- tireceğini şuradan hatırlatma- mız gerekiyor. Biz yasama or- ganı değiliz. Ama bizim so- rumluluğumuz, bu konularda hangi iktidar olursa olsun ek- sik bilgiyle düzenleme yapma- sını önlemektir." Teziç, açıklamasının ardından gazetecilenn sorulan üzenne, Başbakan Erdoğan ile önümüz- deki günlerde bir görüşme yapa- cağını söyledi. Teziç, görüşme da%etinın Başbakan'dan geldiğı- nı sözlerine ekledı. Tepkllerl duyar glblylz Teziç, yaklaşık 5.5 saat süren toplantının ardından yaptığı açıklamada da, sına\ lara^ok kı- sa bır süre kala, katsayı konu- Rektörler Komitesi, YÖK Başkanı Erdoğan Teziç'in başkanlığında dün olağanüstü toplandı. sunda yapılacak bir değişikliğin, "keşmekeş yaratacağını" söy- ledi. "Bu tamamen siyasi ter- cihe bağlı bir sonuçlandırma olacaktır" diyen Teziç, düzenle- menin öğrencıler ve ailelerden de tepki göreceğini belirterek, "Belirsizlik içinde öğrenciler- den gelecek tepkileri şimdiden duyar gibi oluyoruz. Buna ha- zırlıklı olmayanlardan gelecek bü>1ik tepkiler olur" görüşünü dile getirdi. Konunun önümüz- deki eğitim-öğretim döneminde bir çözüme ka\r uşturulmasının daha uygun olacağını belirten Teziç. Başbakan'la görüşmesin- de de konuyla ılgili olarak nele- rin yapılabıleceğinı kendisıne aktaracağını anlattı. Daha sonra gazetecilerin so- rulannı da yanıtlayan Teziç, bır gazetecinin, hükümetin hazırla- dığı tasanyı TBMM'ye gönder- mesı durumunda ne yapacakla- nnı sorması üzenne, "Başba- kan'la göriişmeden bu konu- lar üzerinde açıklama yap- mam doğru değildir. Ben bu konuda önce kendisinden nele- rin yararlı, nelerin mahsurlu olacağını konuşmadan şu yolu izleriz, bu yolu izleriz gibi bir tutum içine girmek istemiyo- rum" yamtmı verdi. Yetki sorunu değil Teziç, yükseköğretime girişin YÖK'ün mü yoksa hükümetin mi yetkisinde olduğu sorusu üzerine de önemli olanın yetki- nin kimde olduğu değil, nasıl bir çözüm bulunacağı olduğunu söyledi. Teziç, "Yetki konusu çok açık bizim bu konuda bir tereddüdümüz yok, yürürlük- teki hukuk düzenine göre ko- nuşuyorum. Bizde olmalı ol- mamalı gibi temenniyle konuş- nıuyorunı ama hukuksal ger- çek budur" dedı. Teziç, Başbakan Erdoğan'm, meslek lıselerinin ünnersiteye gınşte ayaklanna ağırlık bağlan- dığı yönündeki açıklamalannı da "Bunlar yerine oturnıayan ifadeler" dıye niteledı. İktidarın imam hatip inadını eleştirdi Gazalcı: Eğitim dinselleştiriliyor Tek maddelik bir tasarı hazırlandı MEB 'den katsayı içinyeniformül ANKARA (ANKA) - TB- MM Milli Eğitim Komısyonu üyesi ve CHP'li Mustafa Ga- zalcı, AKP'nin üniversiteler- deki eğitimi dinselleştirmeye çalıştığını öne sürdü. Gazalcı yaptığı açıklamada, AKP'nin, Üniversitelerarası Kurul'un uzun süredir emek vererek hazırladığı taslağı bir yana ittiğini ve inatla kendi ta- sansını TBMM'ye gönderme- ye hazırlandığım ifade etti. Gazalcı, AKP'nin imam hatip liselerine yönelik bu ısrarı ile üniversiteİerde öğretim birli- ğini bozmak ıstediğini belirt- ti. AKP'nin bunun için ger- çekleri çarpıtarak, sözde öğ- renci temsilcileriymiş gibi konsey temsilcileri adı altında kimı öğrencileri toplayarak daha taslak açıklanmadan on- lara açıklama yaptırdığını kaydetti. İmam hatip liseleri ve öteki meslek lıselerinin üniversiteye girişte bir zararla- nnm olmadığını kaydeden Gazalcı, "AKP iktida'rı ve o- nun MEB'i, kamuoyunu ya- mltmakta, imam hatipler yoluyla üniversitelerdeki eğitimi dinselleştirmeye ça- lışmaktadır" dedi. Rektörle- rin tepkilerini destekledıkleri- nı bildiren Gazalcı. öğretim birliği içinde verilen laik eği- tim ve özerk üniversitenin Türkiye'nin aydınhk geleceği olduğunu kaydetti. FIRAT KOZOK ANKARA - Mılli Eğitim Bakanhğı, meslek liselerine uygulanan farklı katsayı uygu- lamasuun kaldınlmasında ye- nı formül geliştirdi. Bakanİık, meslek liseleriyle genel liseler arasındaki katsayı farkının eşitlenmesini öngören yeni bir tasan hazırladı. Tasannın, bu- günkü Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılması bekleniyor. Edinilen bilgiye göre, mes- lek liselerine uygulanan farklı katsayı uygulamasını kaldır- mayı planlayan hükümet, Cumhurbaşkam'nın YÖK Ya- sası'nı veto etme olasılığına karşı yeni düzenlemeye gitti. MEB'in hazırladığı yem tasa- n, meslek lisehlere yükseköğ- retime giriş sınavında uygula- nan farklı katsayıyı kaldırma- yı öngörüyor. Tasanya göre, iletişim meslek lisesi mezun- lan iletişim fakültesine, imam hatip lisesi mezunlan da öğret- menlik, sosyoloji, felsefe, kü- tüphanecilik ve psikoloji gibi alanlarda öğrenim görebilecek. Üniversitelerarası Kurul' un hazırladığı ilk taslak da benzer düzenlemeler ıçeriyordu. Hü- kümet daha önce de tek mad- delik tasan hazırlayarak alt ko- misyonuna göndermişti. An- cak, tasan bütün meslek lisesi mezunlannın her bölüme gıre- bihnelerine olanak tamyordu. İçişleri'nin radikal din adamlannın sınır dışı edileceği uyansına meydan okumuştu Kaplancı imam Paris'te gözaltında UĞUR HÜKÜM PARİS - Fransa'nın başkenti Paris'te, Fransa Islam Derne- ği 'nin başkanı TC yurttaşı Mit- hat Güler, önceki gün "şiddet yanlısı ve kışkırtıcı konuşma- ları ve etkinlikleri" nedeniyle polis tarafından gözaltına alındı. Güler'in Kaplancılarla ilişkisi bulunduğu belirtiliyor. 28 yıldır Fransa'da yaşayan 45 yaşındaki Güler, Içişleri Bakan- lığı'nın radikal din adamlannın sınır dışı edileceği yönündeki uyansına meydan okumuş ve tüm cemaat lıderlenyle yakın ilişkiler sürdüreceğıni ilan et- mişti. Içişleri Bakanhğı, Gü- ler'in şiddet ve terorizmi savu- nan bir hareketin Fransa'daki so- rumlusu olduğunu bildirdi. Yapı- lan açıklamada, Paris'in doğu- sundaki bir camiyi yöneten ve Fransa tslam Derneği'nin baş- kanı olan Güler'in, "şiddet ve terorizme başvurulmasını sa- vunan bir Türk aşırı İslamcı hareketin Fransa sorumlusu" olduğu belirtildi. Güler'in gözaltına ahndıktan sonra Fransa'dan sığınma tale- binde bulunduğu, talebi sonuçla- nıncaya kadar Içişleri Bakanlı- ğının gözaltı süresinin uzatıl- masını isteyeceği belirtildi. Gü- ler hakkında 30 Nisan tanhli sı- mr dışı etme karannın bulundu- ğu ve önceki gün bır trafik kont- rolü sırasında yakalanarak gö- zaltına alındığı kaydedildi. Güler'in kardeşi Hamit Gü- ler ise pazarcılık yaparak haya- tını kazanan ağabeyinin bugüne kadar hiçbir yasadışı etkinliği ol- madığını \ e şiddet yanlısı bir Is- lama karşı olduğunu iddia etti. Konuyla ilgili sorulanmızı ya- nıtlayan Fransa tslam Konseyi (CFCM) Genel Sekreteri ve Fransa Müslüman Türkler Koor- dinasyon Komitesi Başkanı Haydar Demiryürek, Mıthat Güler'i şahsen tammadığını an- cak Güler'in camisinin merkezi Ahnanya'da olan Kaplancı hare- ketinin Fransa üssü olarak bilin- diğini söyledi. Demiryürek, 400 bin kişilik Türk Müslüman top- luluğu içinde 500 üyeye sahip olan koktendinci bir hareketin tüm Türklere mal edilmemesi gerektiğini \^ırguladı. tçişleri Bakanı Dominique de VTllepin, önceki gün CFCM'nin Paris'teki genel merkezinde Müslüman din adamlanyla yap- tığı görüşmede, "şiddet yanlısı hareketleri belirlenen imam ve dini yetkililerin yakından izle- nip en kısa zamanda sınır dışı edUeceklerini" söylemişti. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada KKTC'nin, genel bır ablukanın sonucu olarak Annan Planı'na yüzde 65 oranında "evet" deme- sinın ardından ilk beklenti AB tüzüğünde yapıla- cak değişiklikti. Bununla KKTC'ye yönelik ambar- gonun kalkacağı, Türktarafının evetin karşılığı ola- rak güçlü bir vurguyla öne çıkacağı bekleniyordu. Olmadı... Dediler ki: "Şimdilik, KKTC'yeaferin diyoruz. Güçlü vurgu- yu ileride yapanz..." KKTC Başbakanı Talat da Brüksel'den "tüzük- lerin efendisi" olarak dönmeyı düşünüyordu ama, olmadı... Her neyse tüzük sözcüğüylefazla oyna- mayalım. Avrupa Konseyi, Türkiye'nin de kurucuları ara- sında olduğu bir kurum. Kararları etkileyebilir, ku- lis yapabilir... KKTC'li milletvekillerinin bu Koy- sey'in Parlamenterler Meclisı'ne katılabilmesi için oylama yapıldı. Rumlar kazandı. önerı reddedil- di. Türkiye, böylesi her olayda olduğu gibi, hemen suçlu aramaya başladı. Kardeşe sarıldı, "Azer- baycanlı milletvekilleri bile yoktu" savunması gel- di... öneriyi reddertiren Rumların karşı önerisi şu: "Türk milletvekilleri bizim heyetimizin içinde yeralabilir!" Bunun Türkçesi şu: "Gelin azınlık olmayı kabul edin, yanımızda bir miktar kontenjan açalım!" Bırleşmiş Milletler, referandumun ardından KK- TC'ye yönelik ambargoların hafifletilmesi için bir çalışma başlartı. Rusya. referandum öncesınde- ki tutumunu yineledi "Pişirilirken bana sorvlmayan hiçbirplanın servisiniyapmam" dedi. Böylece KKTC'nin ve Türkiye'nin beklentileri birinci haftada sonuçsuz kaldı. Ama olsun, kök- ten Annancılar kutlamaları sürdürüyor... Erdoğan'la Gül'ün yo-rum farkı! Olası gelişmelere geçersek... Annan Planı'nın altyapısını oluşturan, tüm labirentlerini özenle ha- zırlayan Annan'ın özel temsilcısı Alvaro de So- to, Ankara ziyareti sırasında şu mesajı verdi: "Rum tarafında ikinci bir referandum olabilir!" Oysa arkadaşımız, referandum öncesinde şöy- le diyordu: "Bplanımızyok. Annan Planı iki taraftan evetal- mazsa yok demektir." BM ve AB, Türk tarafının evetini cebine koydu. Rum taraflyla yeni adımlar atmanın hazırlığını ya- pıyor... Annan, Kıbrıs'ta gelinen noktaya ilişkin bir ra- por hazırlıyor. Raporun açıklanmasıyla birlikte, De Soto'nun ucunu gösterdiği adım atılabilir. ABD'den daha değişik haberler geliyor. Temsil- ciler Meclisi'ne bir tasan sunuldu. Özeti şu: "Amerikan hükümetini ve Avrupa Birliği'ni Kıb- nslı Türklerin ekonomik ve siyasi izolasyonunu kal- dıracak önlemler almaya çağınyoruz." ABD, Tayvan'ladayineTemsilcilerMeclisi'nden geçen buna benzer bir karara dayanarak değişik bağlar kurmuştu. Talat, bu hafta ABD'de olacak. Başta Powell katında olmak üzere, ciddi kabul görmesi bekle- niyor. Talat'ın bu görüşmelerde takınacağı tutum da ciddi önem taşıyor. AB katındaki havası, önce Rumlar sonra Türkiye idi! Ankara ne yapacak? AKP hükümetinin derdi KKTC'den çok Rum yö- netimini tanımak. Başbakan Erdoğan'la Başba- kan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Gül'ün gazete- cilerin önünde Rum yönetimini tanıma konusun- da zıt düşünceler ortaya koymaları, önümüzdeki dönemde yaşayacaklanmızı da gösteriyordu. Ister misiniz Erdoğan, "Ben Kıbns 'ta bir tek Rum hükümetini tanıyorum. Dünya gerçeği böyleyse, Anadolu gerçeğinden bana ne" desin! ankcum <ı cumhuriyet.com.tr SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN "... 'İşin' İçinde, Kaç 'İşJ var!.." • Baştarafı Arka Sayfada Insanlan bu anlamda zapt etmek, tutmak çok olası değil!'... tabii canım, mümkün mû? Herkes çok iyi olacak diye kan- dınlmış, 'evet' demiş, sonra bakıyor ki, bir se- ne geçmeden eskisin- den çok daha kötü ol- muş, koyun sürüsü gibi oradan oraya sürüklen- miş...'. Yenıden örgütlen- meler mi başlar, yeni bır başkaldın, belkı de yeni bır 'mücarııt hareketi' olabilir mi? Sessiz kalıyor Denk- taş, uzunca bir süre ses- siz. Yüzünde müstehzi bır gülümseme var. Başını hafifçe soluna eğıp soru- yor: 'Sen olsan ne yapar- dın?' Ben öyle yapardım. 'Işte cevabı verdin!' '... Ne olacak bu Işln sonu?' (Hatıra/5. Belgin'le (Sarmaşık), (bkz. Attilâ llhan: 'Açtırma Kutu- yu!..') aramızdaki o ko- nuşma."... Hem onun ha- zırladığı, 1940'dan bu ya- na, benimle yapılmış rö- portajlan topladığı. kitabı üzerinde konuşuyoruz, hem TV'de habeıien izli- yoruz; iki ay kadar önce mı? Kıbns sürekli gün- demde, her geçen gün bi- raz daha ağır, bıraz daha sancılı olarak. Belgin bir ara sordu:'-... sizce ne olacak bu işin sonu?' Hayrettir, adeta insiyâki olarak, cevap vermiş- tim:'-... çok rahat, yeni bir Irak olabilir!') Meraklısı için Not: a/ Cengiz llhan, 'Mecelle - Hukukun Doksan Dokuz llkesi' Türkiye Toplumsal ve Ekonomik Tarih Vakfı Yayını, Istanbul/Ekim 2003. B/ Belgin Sarmaşık, 'Attilâ llhan: 'Açtırma Kutuyu', Röportajlar- 1(1946-1983), Bilgı Yayı- nevı, Ankara, Nısan 2004. TURKÇE NAMAZ böyle kılınır Medyanın halktan gızlediğı, bu eski yazısız ve Arapçasız ilk namaz hocası kitabı şımdı gazete bayılerınde ve önyargışız kitapçılarda. Tezgâh altında. Israrla isteyıniz. Ödemeiı göndenlmez. Fıyatı: 5 mılyon TL Seçme Kitaplar - P.K. 77 Bahçelievler - Istanbul
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear