Catalog

SAYFA CUMHURİYET 17 NİSAN 2004 CUMARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE İstanbul Edırne Kocaelı Çanakkale Izmır Manısa Aydın Denıziı B B B P. PB PB PB PB 19 17 21 15 23 23 23 25 Sinop Y 23 Adana B 29 Samsun Y 24 Mersın B 24 Trabzon _Y 23 Dıyarbakır B 7 Gıresun Y 21 Şanlıurfa B 17 B 28Ankara PB 22 Mardin Eskışehır Y 22 Sıırt B 28 Konya PB 23 Hakkâri B 19 Sıvas PB 22 Van B 17 Zonguldak Y 21 Antalya B 24 Kars PB 18 Yurdun kuzey kesımlen parçalı bulutlu, Marma- ra'nın kuzey ve doğusu. Karadenız ıle Kuzey Ege'nın ıç kesımlen yag- mur, yer yer sağanak ya- ğışlı dığer yerter SL bulut- lu veaçıkgeçecek Hava sıcaklığı yurdun kuzeyba- tı kesımlennden başlaya- rak tum yurtta azalacak Ruzgâr guney ve batı yonlerden hafıf ara sıra orta kuvvette esecek DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münıh B B B B B B B B R 8 8 14 16 15 18 18 18 16 Berlın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atına B B PB PB Y Y PB B 16 13 16 14 12 13 15 21 Zürıh B 14 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflıs Kahıre PB B PB B Y B Y B 9 28 11 25 28 21 13 32 A 32 Taşkent • AÇ'« Parçah bulutlu Sıs» ~< Bulutlu \ ÇOK bulutlu - Yağmuriu Gok guıultulu G U N C E L CÜIVEYT ARCAYÜREK • Baştarafı I. Sayfada ya- belki yararlanacaktı. Kıbrıs sorunu hamasetle çözümlenemez, de- miştı. Denktaş, milletvekillerine "Ümit ederim" diye seslendi: "Bu konuşmayı hamaset diye de- ğerlendirmeyeceksiniz." ... Ve sonra... kürsüden saldırının sahibine yö- nelik kısa bir salvo atışı geldi. Kıbrıs sorunu ha- masetle çözümlenmez mi diyorsunuz; öyleyse; "Me ile halledilebilir sorusunu sormak (tabii var- sa yanıtını almak) gerekir". Üstelikyanıtbulmaktazorlanmazda. Yanıtı içe- ren dosyanın kapağında "Oh be! Verdik kurtul- duk" yazıyor. ... Ve sonra... teslimiyetin özetıni tek ve kısa bir cümleyle ıfade etti: "Kıbns'ı kaybediyoruz." • • • Başbakanıyla tarıhsel sorumluluğu üstlenen Dı- şişleri Bakanı Gül, Denktaş'ın konuşmasına "ye- ni bir şey söylemedi" diye burun kıvırdı. Adalet Bakanı, çok konuşkan sözcü Cemil Çiçek ise, MGK tavsiye organı, karar yetkisi başefendimi- zin diye buyurdu. Planın içeriğinden bihaber bir iki bakan anlaşılmayan bir şeyler söylediler. "Cumhurbaşkanı Sezer'/n MGK karariannın /s- viçre'deki teslimiyetle örtüşmediğini" ifade eden soruya Gül'ün yaptığı açıklama doğrusu böyle- sıne pes dedirtecek, üstelik Kayserili kurnazlığı- na yakışmayacak nitelikte. "Isviçre görüşmeleri- nin kriptolarının Çankaya'ya gönderildiğini" söy- lüyor. Oysa soru bu yanıtı hak etmıyor. Soru, MGK ka- rarları ile Isviçre'deki gelişmelerin birbıriyle ör- tüşmemesindeki garabetin açıklanmasını istiyor. Kriptolar günü gününe Çankaya'ya gönderili- yormuş da, saklı gizlı yokmuş Çankaya'dan da.. Sorudaki amaca bu yanıt, tamamen kel alaka! Yunan Başbakanı Karamanlis ın iktıdar parti- si AKEL gıbi karan Rumlara bırakması, Güney'de hayır'ıngiderekgüçlenmesınisağlıyorya; AB'den Rumları hayır'dan çevirecek (örneğin bak Rum kardeş, eğer plana evet demezsen 1 Mayıs ha- yal olur ha gibi) kuvvetli bir müdahale çıkmıyor ya; ABD ve AB hayır'dan sonra Kuzey Kıbrıs'ın ön- celikle ambargolardan soyutlanacağını söylüyor- lar ya; bizimki Rumları tehdit ederek korkutaca- ğını sandığı (oysa Güney'de hayır olasılığının or- taya çıktığı günden beri kullanıla kullanıla olduk- ça eskimiş) son silaha sanlıverdiler. • • • ABD'den, AB'den tehdit kokan açıklamalarla Rumları evet'e çevirme çabaları, kuşkuları içeren bir olasılığa öncelik veriyor; Hayır oyu, Rumların evet diyecekleri ikinci bir referanduma kadarTürk tarafını daha fazla ödüne zorlamak! • • * Ortadoğu'ya bir bıçak gibi Karpaz'lardan uza- nan stratejik önemdeki toprakları elinde tutan KKTC'ye bağımsız ve ayrı bir devlet kımliğı ka- zandırmayı -bir lahza olsun- neden düşünmez, böyle bir coğrafi olanaktan -Ingıltere gibi- siya- sal ve askeri yarar çıkarmayı... A benim VVashing- ton tutkunu Gül'üm, Kasımpaşalım benim, yarar- lanmayı niçin düşlemezsiniz! • • • Bu iktidar TBMM tutanaklarıyla tarıhe geçıyor. Bu Meclis 6 Mart 2003'te Lahey'de Annan planı tuzaklarından yeni kurtulan Denktaş'ı dinledi... O gün Meclis, AKP, CHP ve DYP'nin müştere- ken verdiği önergeyi ittifakla kabul etti; "çözümün taraflann eşit statüsû ve eşitliğine dayanmasını" önemle vurguladı, Güney Kıbrıs'ın Türkiye'den önce AB'ye üye yapılmasını uluslararası (1959 Zürih ve 1960 Londra) anlaşmaların açık ihlali ol- duğunu bir kere daha "yineledi", iki kesimliliği zedeleyecek bütün öneri ve girişimlerin Kıbns'ta güvenlik ortamını olumsuz yönde etkileyeceğini "belirtti... ve KKTC'nin (tabii Denktaş'ın) adil ve kalıcı bir çözüm bulunması için sarf ettiği çabala- rı içtenlikle desteklediğini" ilan etti... Ve 13 ay 10 gün sonra; tarih tanık olsun: ...15 Nisan 2004 günü büyük çoğunluğu AKP'nin oluş- turduğuTBMM, Denktaş'ın "Kıbns'ıkaybettiğimi- zi" vurgulayan, 6 Mart 2003'te kabul edilen öner- genin tam tersi bugünkü sonuçları ayrıntılarıyla açıklayan konuşmasını izledi ve... Bu kez Türkiye'nin yararlarını ve bağımsız bir devleti yaşatma çabalarını destekleyen bir öner- geyi kabul etmedi. Annemizi, Eşimizi, Arkadaşımızı, İnsammızı Nazife (Bilgin) Hatun'u "Nazo"yu 16 Nisan 2004 günü kaybefrik. Tedavısını dostça yuklenen Dı Iskender Sa\ek. DT Nılufcr Guler. Dr Faruk Zorlu. Dr. Sezer Komsuoğlu ve Dr Salıh Topçu'va. > a^amımızın zor zanıaıüannda öna eşlık eden. onu se\ gı> le sarmalay an dosllanmıza en ıçten teşekkurlenmızı sunu\ oruz Onu hak etmek. onun ışığını hissederek yaşamak, ondan olmak bizim için bir yaşam borcudur. Zeynep Hatun Kardelen Hatun Şûkru Hatun Cengız Erçın Başar Çolak Yasemın Gazıoğlu Hatıce Avdın Hükümet emlakçi olacakHACER BOYACIOĞLU ANKARA - Hazine arazileri- nin satışı "bitmeyen senfoni"ye dör.üştü. Şimdiye kadar Hazine taşınmazlannın satışı için yaşa- ma geçirilen birçok projeden ba- şan elde edılemezken; hükümet Hazine arazileri için "emlakçi- lik" yapma karan aldı. Maliye Bakanhğı'ndanbiryetküi; "Ara- zilerin satışı sürecek. ancak kat karşıüğı müteahhit projesi de yaşama geçirilecek" dedi. 2001 yılından bu yana Hazine arazılennin satışı ıçın gündeme getınlen her proje, başansızlıkla sonuçlanıyor. Milli Emlak Genel Müdürlüğü"nün 2004 yıh verile- rine göre halen Türkiye çapında 5.880 parça Hazine taşınmazı bu- lunuyor. Bu taşınmazlann 1340 parçası ıçın daha önce ıhale ya- pıldı, ancak satış işlemi gerçek- leştırilemedı. Konuyla ilgili bıl- gi veren Maliye Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkilı de; taşınmaz- lar için alıcı çıkmaması ve arazi- lerin birçok kurumun görev ala- nına gırmesi nedenıyle projeler- de başan sağlanamadığını vurgu- IstanbuVun gözde arazileri satışta İstanbul Haber Servisi-Hükümetin Hazine arazileri satış projesi kapsamında, tstanbul'un en gözde arazileri de satışa çıkanldı, ancak sa- tış işlemi gerçekleşmedi. Zincirlikuyu'da Kara- yollan 17. Bölge Müdürlüğü'nün içinde bulun- duğu arazi mart ayı içinde satışa çıkanlırken; toplam 87 dönürnlük alan için 320 trilyon lira- lık değer biçildi. Üst düzey bir Maliye Bakanlı- ğı bürokratı, bu araziye birkaç yıl önce 1 katril- yon lira değer biçildiğine dikkat çekerek; "Şimdi 300 trilyon liraya alıcı bulunamıyor" dedi. Satılamayan arazi emlakçiler tarafından "İstanbuFun en gözde arazisi" olarak nite- lendirilirken; satılan alana 10'a yakın plaza, 100'den fazla da lüks villa yapma olanağı bu- lunduğuna dikkat çekiliyor. Arazi içerisinde bölge müdürlüğüne ait misafirhaneler, müşte- milat binalan, sosyal tesis ve kapalı garajlar da bulunuyor. Hazine taşınmazlan için günde- me getirilen birçok proje, başansızhk nedeniy- le rafa kaldınldı. DSP-MHP-ANAP koalısyonu döneminde; Hazine arazilerinin satışı projesin- den; 29 katrilyon liralık gelir elde edilmesi he- deflendi. Ancak bu hedefe ulaşılamadı. Hazi- ne'nin satılamayan taşınmazlann fiyatlannı düşürerek tekrar satışa çıkarması da sonuç ver- medi. AKP hükümeti döneminde de tarihi Sait Halim Paşa Yalısı, Zarifi Köşkü gibi birçok ta- şınmazın özelleştirilmesi başansızlıkla sonuç- landı. AKP hükümetinin en önemli vaatlen ara- sında bulunan TBMM lojmanlannın satışında da istenilen başan sağlanamadı. Iş merkezi ola- rak planlanan lojmanlann satılması için 29 Ni- san 2003 tarihinde başlatılan çahşmalara karşın lojman bölgesinde bulunan işyerlerinden sa- dece 23'ünün resmi satışı yapılabildi. ladı. Yetkili. "Hazine taşınmaz- lannın satışında her 100 liranın 46"sı belediyelere gidiyor, ama yine de sorun yaşanıyor" dedi. Kat karşılığı müteahhıde verile- cek alanlann 30 Nisan'dan sonra belh olacağını vurgulayan yetki- li,"Bu araziler için önce ihale- ye çıkılacak ve çalışmaları ya- pacak müteahhitler belli ola- cak. Yapılacak konut veya iş- yerlerinden belli bir pay alaca- ğız ve bu paylan satacağız. Ke- sinlikle, yeni binalan hizmet bi- nası veya lojman olarak kullan- mayacağız. Bu çalışmalar sü- rerken; bazı arsaların sadece arsa olarak satılması için de ihalelere çıkılacak" dedi. Emlak Inşaat Genel Müdürü Temel Hamzaoğlu da, "kat kar- şılığı müteahhit" projesi için birçok alternatiflerinin bulundu- ğunu söyledi. Çocuklarından koparıldılar MAHMUT ORAL DtYARBAKIR - Muş'takı Tekel Işlet- mesi'nde tütün deste işleminin artık yapıl- maması nedeniyle bu bırimde çalışan 46 kadın emekçi Bitlis Yaprak Tütün Işlet- mesi'nde görevlendirildi. Gözyaşlan için- de Muş'tan aynlan kadınlar, karann yeni- den gözden geçirilmesini isteyerek "Biz gidiyoruz ama çocuklarımıza kinı ba- kacak" dediler. TEKEL Genel Müdürlüğü'nün 2002 yı- lında aldığı bir kararla 18 yaprak tütün iş- leme tesisi kapandı. Bu işletmelerde çalı- şan 1700 kadın emekçi, başka kentlerdeki fabnkalarda değişik birimlerde görevlen- dirildi. Muş'taki TEKEL Işletmelerinde çalışan kadın işçilere de Malarya'ya tayin olmayı kabul etmeleri halinde kadro ve iş garantisi sözü verildi. Bu şekilde 2001 yı- lında 97 kadın işçi Malatya'ya girtı. An- cak bir süre sonra kadınlar geride bırak- tıkları ailelerinin yanına döndüler. Bu da Muş'taki işletmede kadro şişkinlığıne y- ol açtı. Valılik ve TEKEL müfettişlerinin incelemeleri sonucunda tütün emekçisi 46 kadının Bitlis Yaprak Tütün Işletmesi'nde çahşmasına karar verildi. Gözyaşlan içinde Bitlis'edoğruyolaçı- kan kadınlar kendilerine haksızhk yapıl- dığını belirttiler. İşletmede 292 erkek iş- çinın çalıştığına dikkat çeken kadınlar "Neden sadece bizim tayinimiz çıktı" diye sordular. Işçilerden Perihan Suse- ven, 2001 yılında da kadın işçilerin çeşit- li kentlere tayinlerının çıkanldığını anım- satarak "2002 yılında ahnan karar ile tekrar ilimize dönmüştük. Fakat ikinci kez bizleri ailelerimizden ajinyorlar" dedi. Altı aylık bebeğini eşine teslim eden Ayşe Emek de "Benim 6 aylık çocuğu- ma kim bakacak. Ailelerimizi niye par- çalıyorlar" diye yakındı. Sıcak hazirana hazırlıkI Baştarafı 1. Sayfada politikalan, Irak ve Filistin'de süren işgali protesto etmek için yapıhyor. Bush'a "Türk misa- firperverliğini" göstermek için büyük bir fırsat olan protesto gösterilerine siyasi partiler, sen- dikalar, sivil toplum kuruluşla- n ve meslek odalannın yam sı- ra özellikle Doğu Avrupa ülke- lerinden gelecek yüzlerce banş aktivisti de destek verecek. Küresel Banş ve Adalet Ko- alisyonu'nun (BAK) "Bush Gelme ts-te-mi- yo-ruz" ve Türkiye Komünist Partisi'nin "İstanbul NATO'ya kapıları- nı Kapıyor" kampanyalannı da kapsayan zirve karşıtı ey- lemler için hazırlıklar ocak ayındabaşladı. Eylemler, Bush ve NATO'ya karşı, ev kadınla- nnı, engellileri, işçileri, kamu çahşanlannı, işsizleri, sivil top- lum örgütü üyelerini, vakıflan, dernekleri, çocukJan, yaşlılan. sanatçılan, üniversite öğrenci- lerini, sağlıkçılan. mimarlan, rüm savaş karşıtı güçleri bir araya getirecek. Protesto kap- samında NATO istanbul Zirve- si'ne alternatif olarak savaş karşıtı bir forum düzenlenecek. Forumda, emperyalizm, NATO ve NATO ülkelerinin savaş suç- lan, silahlanma politikalan hakkında bilgilendirme toplan- tılan yapılacak. Uluslararası eylem gruplan- nın hazırhklan sürerken NATO Zirvesi için "kırmızı alarm" verildi. Zirvenin, El Kaide ile DHKP/C ve Kongra-Gel'in de hedefinde olduğu iddiasıyla is- tihbarat örgütlerinin raporlan doğrultusunda güvenlik önlem- leri en üst düzeye çıkanldı. Ya- bancı devlet başkanlannın ko- runması için yaklaşık 500 zırh- h araç ahnacak. Istanbul'un ha- va, deniz ve karadan kontrolü- nü ise emniyet, jandarma, Mil- li Istihbarat Teşİdlatı koordine- li olarak yapacak. Taksim, Gümüşsuyu, Maçka ve Harbiye arasındaki Habitat 2'den daha büyük bir alan yaya ve araç trafiğine kapatılacak. NATO Vadisi'nin kontrolünü ABD'nin yapmak istediği an- cak Türkiye'nin bu isteği sıcak karşılamadığı belirtiliyor. Bush'a Ankara'da 600, Istan- bul'da ise bin kişilik ekip eşlik edecek. NATO ile bağlantıh olduğu öne sürülen DHKP C'ye yö- nelik 1 Nisan 2004 günü Tür- kiye ve Avrupa'da başlayan operasyonlar kapsamında, is- tanbul, Izmir, Kocaeli, Sam- sun, Amasya ve Ordu'da 46 ki- şi tutuklandı. Tutuklu ve Hü- kümlü Aileleri ile Yardımlaş- ma ve Dayanışma Derneği (TAYAD) Başkanı Tekin Tan- gün'ün tutuklanmasuun ardm- dan görevi devralan Orhan Eski de örgüt üyesi olduğu id- diasıyla cezaevine gönderildi. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Birkaç yıl sonra nereden geçer bilinmez! Bu gidişleTürkiye'nin içi-dışı AB uğruna yol ge- çen hanınadönecek... Işin kara mizahı bir yana, AKP hükümetinin her türlü riskı üzerine alıp gözü kapalı kabul ettiği An- nan süreci zikzak yapıyor. Yunanistan'dan ve Kıbrıs Rum Kesimi'nden ge- len haberler, komşuda 24 Nisan'dan çok 25 Ni- san'a hazırlık yapıldığını gösteriyor. Suyun öte ya- kasında yapılan hesaplar şöyle özetlenebilir: - 1 Mayıs'ta ne olursa olsun AB'ye giriyoruz. Böylece AB'de bir değil iki oyumuz var. Bu süre- cin engellenmeyeceğini AB'nin tüm yöneticileri i- lan etti. - Referandumda evet diyerek 10-15 yıllık bir za- man diliminde adada bütün hâkimiyeti elimize ge- çirebiliriz. Bu bir seçenek. - Referandumda hayır diyerek bu süreyi daha kısa ve daha avantajlı hale de getirebiliriz. AB'ye girince biz, masanın Türkiye'yi denetleyen tara- fındaolacağız. O gün müzakerelerin yeniden baş- lamasını sağlarız. Türkiye ve KKTC hükümeti ha- zır her şeye evet diyecek kıvama gelmişken, bu- günkü Annan Planı'ndan daha ileri olanaklarla müzakere masasından kalkarız. - Yöntem olarak da Doğu Almanya modelini masaya koyarız. Yanı KKTC'ye deriz ki, 'Ey Kıb- nslı Türkler, bakın biz AB'ye girdik. Sizde bunu ar- zu ediyordunuz. Katılın bize, AB'nin doğal üyesi haline gelin'. - Bu yol risklerle dolu. AB ve ABD'den gelen ha- berler, hayır dersek bizim için kötü olabileceği yö- nünde ama, bunu da değiştirebiliriz. AB'ye tam üye olduktan sonra orayı kontrol altında tutarız. ABD'de de lobilerimizi harekete geçiririz. Ada altından sopa! Yunanistan Başbakanı Karamanlis ve Rum Ke- simi yöneticilerinin son birkaç gün içindeki konuş- malarını Türkçeye böyle çevirebilıriz. AKP ve KKTC hükümetinde ise Rum kesimin- den şu an için gelen hayır seslerinin etkisiyle sen- deleme var. KKTC'deki hükümet üyeleri, yeni ku- rulacak devlette kendilerine verilecek yerlerin bi- le saptanmasını sağlamışlardı. Bu yüzden, Rum- lar hayır derse KKTC tanınır, ayrı bir devlet olarak yoluna devam eder, sözlerı onları mutlandırmıyor. Karşı tarafta24 Nisan'dan çok 25 Nisan hesap- ları yapılıyorsa, biz ne yapabiliriz? Her şeyden önce bu durum Annan sürecinin sonu olur. KKTC de bütün dünyaya, "Artık bana ambargo uygulamayı bırakın, tanınmak bir yana öncelikie kuşatmayı çekin yeter" deme hakkını el- de etmiş olur. Her ne kadar bugünkü KKTC yö- neticilerinde böyle bir hava yoksa da başta Rus- ya olmak üzere dünyadakı dengelerin KKTC'nin çok aleyhıne olmadığı söylenebilir. ABD'nin yaklaşımı aynca ilginç. Sonradan ka- rar değiştirmezlerse ABD'nin resmı duruşu şu: "Referandumdan kuzeyde evet, güneyde hayır çıkarsa, Türkleri açıkta bırakmayacağız." Washington kaynaklı haberler bu tümcenin içi- nin dolu olduğunu gösteriyor. Böyle bir durumda ABD'nin KKTC'ye Tayvan modeli uygulayacağı söyleniyor. Yani devlet olarak tanımayacak ama, fiili olarak her türlü ilişkiye girecek! llk bakışta sempatik bir açıklama. Ancak bunun da Rumları evet demeye zorlama amacı taşıdığı yönünde kokular geliyor. ABD, Rumlara ve Yuna- nistan'a ada altından sopa gösteriyor gibi... AKP'liler Antalya'nın ılık sularında her türlü hü- kümet işlerinin yanı sıra Kıbrıs'ı da konuşacaklar. Başbakanından Meclis Başkanına kadar AKP kadrolannın hafta içinde sergilediği tutumu daha 2 Kasım'ın ilk günlerinde altını çizdiğimiz bir söz- le özetleyebiliriz: Büyük oy almak, büyük parti olmak anlamına gelmiyor! ankcumfâ cumhuriyet.com.tr ANKARA 26. ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN EsasNo: 1999 248 Da\acı Dılek Denız \ekılı tarafından davalı Murat Denız ale\hıne açılan boşanma da\aMnın vapılan >argılaması sonun- da. Da\alı Murat Denıze çıkartılan teblıgat bıla ıkmal dön- müş 1999 248-821 saMİı kararla. da\amn kabulüne -\\din ılı. Merkez ilçesı. Osman Yozgatlı Mahallesı. Cılt 0023. KSV 0155"te nüfusa kayıtlı Duran kızı Nenman'dan olma 21.6.1980 d lu davac'ı Dılek Denız ıle Abdülbakı oğlu Radı- fe'den olma 31.5.19"5 d lu da\alı Murat Denız'ın MK'nun 134 1-2 maddelen gereğınce e\lılık bırlığının temelınden sar- sılmış olması nedenıvle boşanmalarına. da\acı eş için tedbır nafakası \e bak\ve hars almmasma mahal olmadığına karar \enlmış. ışbu karann gazetede ılan tarihınden ıtıbaren 15 gun içinde tetmız edılmedığı takdırde karann kesınleşeceğine ılan \e davetıye \enne kaım olmak üzere ılanen teblıâ olunur 31 03.2004 ' Basın 15321 Anadolu Devrimi 19 Mayıs 1919'da. Samsun'da Mustafa Kemal ve yoldaşlarıyla ateşlenmişti. Bu Devrim gerici- yobaz takımıyla (bizler nasıl izin verdiysek!) sekteye uğradı ve bizler 60'ta 27 Mayıs Devrimi'ni gerçekleştirdik. Ve bizler bu devnmın, 27 Mayıs'ın önde gelen yiğidi; devrimci SUPHİ KARAMAN'ı kaybettik. Türk ulusunun, tüm devrimcıkrin ve tüm sevenlerinin başı sağ olsun ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin başı sağ olsun... Sebati ÖZDEMİR, Esin Erer ÖZDEMİR, Şaduman ÇAĞLAR, Berrin ÇAĞLAR, Mehmet ÖZMEN, Orhan DÖRTTEPE, Kazım ÖZDEMİR, Sevim ÖZDEMİR, Ömer KURTAŞ, Seyfi ÇETİN SİLİFKE CUMOK DUYURUSU Yeniden bir araya geliyoruz. ADD Silifke ŞubesiYer: Tarih: Saat: Iletişim: 17 Nisan 2004 Cumartesi 14.00 714 00 58,714 37 26 Yüksel BÜTÜy, Yaşar ÖZTLRK ATAKULE KİTAP FUARI İMZA GÜNLERİ 17 Nisan 2004 Cumartesi NESRİN TURHAN •İHTİLALİN SÜVARİSİ' Saat: 15.00 - 17.00 VVest Miizik Kitabevi Tel: 441 81 62 -441 13 86 Köy Enstitülerini ve Dursun Akçam'ı Anma Etkinliği 17 Nisan Cumartesi günü saat 14.00'te tstanbul Kartal-Hasan Âli Yücel Kültür Merkezi'nde yapılacak. Ardahan Kültür Derneği ve Ardahan'a bağlı birçok köy derneği ile Dursun Akçam'ın ailesince organıze edilen etkinlikte Dursun Akçam'ın yazar-edebiyatçı dostlan ve mücadele arkadaşlan Köy Enstıtüleri ve Dursun Akçam üzerine konuşmalar yapıp, anılannı anlatacaklar. Dursun Akçam konulu bir sine\izyon gösteriminin de yer alacağı etkinlikte Halk Müziği sanatçılan Anadolu türkulerini seslendirecekler. Etkinliği düzenleyen dernekler tarafından Dursun Akçam'ın yitirilmesi konusunda gösterdıklen duyarhlık nedeniyle İlhan Selçuk, Oral Çalışlar, Doğan Hızlan. Sami Karaören. Hikmet Çetinkaya, Can Dündar, Deniz Kavukçuoğlu, Mehmet Başaran, Mustafa Küpeli, İsmet Arslan ve M. Murat Şentürke plaket venlecek. Etkinliği düzenleyen dernekler. 26 Haziran'da Dursun Akçam'ın doğduğu köy olan Ardahan'a bağlı Ölçek kövünde 'Dursun Akçam Ormanı 'nı açacaklannı. 10.000 adet ağacın ekileceği bu orman için Her Fidan Bir Dursun Akçam' kampanyasını Kartal Hasan Âli Yücel Kültür Merkezi'ndeki etkinlikle başlatacaklannı bildirdiler.