Catalog

T F BOL Cumhuriyef SPOR Ulusal takımın bugünkü rakibi havadan etkili ancak yerden gelen ataklarda zayıf Işte Vikinglerin sırrı!DR.SEDAT HAYRAN 06 Dünya Kupası, Avaıpa ele- m e ' e r i 2. Grup mücadelesin- de iki maçını beraberlikle ta- mamlayan Türkiye, üçüncü sınavı olan Ka- zakistan maçındaki farklı galibiyetiyle büyük moral bulmuş ve Danimarka karşılaşma ön- cesi kendine gelmişti. Grup içinde, Türki- ye açısından en önemli rakip hiç kuşkusuz Da- nimarka'ydı. Euro 2004'de şöhretli takımların battı- ğı okyanusta sadece suyun üstünde kalma- yı başararakşampiyon olan Yunanistan, ger- çek gücünün üstünde çok abartıldığını; ele- me grubunda oynadığı 3 maçta iki beraber- lik, bir yenilgi alıp henüz galibiyet yüzü gör- meyerek kanrtladı. Geriye kalan Eski Sovyetler Birliği böl- getakımlarıolanUkraynaveGürcistan.güç- lü fizik yapısı ve çok koşan takımlar olarak el- bette dikkat edilmesi gereken rakipler ancak Türkiye'den üstün olan ekipler değiller. Arna- vutluk ve Kazakistan ise deyim yerindeyse gru- bun averaj takımları. İstanbul'daki rövanş bir şans Türkiye'nin rakibi olan ülkelerin ligleri de Avrupa'nın vasatlan arasında bulunurken, Türkiye Süper ü'gi ile kıyaslanamaz bile. Nor- malde güçler dengesi olarak kıyaslandığın- da grubun en kaliteli iki takımı var. Birisi, 1992 yılında Avrupa Şampiyonu olan, 1998 yılın- da katılmış olduğu Dünya Kupası'nda çey- rek final oynayarak sesini dünyaya duyuran bir Danimarka; diğeri ise galibiyete endeks- li kazanmak için savaşan son yıllarda Avru- pa ve dünya futbolunda yükselen bir değer olarak göze çarpan ulusal takımımız. Dani- marka ile rövanşın Istanbul'da olması gerçek- ten çok büyük bir şans. Düğümü çözebilecek bir mücadele di- yebilirim. Bu iki takımın diğerlerinden bir baş- ka farkı ise hem teknik, hızlı ve göze hoş ge- len, takım halinde konsantrasyon bütünlüğü- nü sahaya yansrtmaları hem de her iki takı- mın da maça ağırlığını koyabilen yıldız oyun- cularının varlığı. Geçen cumartesi Türkiye, evinde kapalı savunma yaparak adeta futbol oynatmamayı ilke edinen Kazakistan'ı özel- likle ikinci yanda gösterdiği alkışlanacak fut- bolu ile 4-0 gibi farklı bir skorla yenerken, Da- nimarka ise konuk olduğu Arnavutluk dep- lasmanından yıldızlannın maça koymuş olduk- ları bireysel ağırlıkları ile 3 puanı aldı. Bu ak- şamki rakip Danimarka bazen 4-2-3-1, ba- zen de 4-3-3 sistemini kullanıyor. Son za- manlarda en çok kullandığı sistem kurgusu ise 4-3-3. Takımın kalesinde yaşı ve turnuva tecrübesiyle güven veren Thomas Sörensen var. Yokluğunda ise ona yakın sayılabilecek Peter Skov Jensen hazır. Dörtlü savunma- nın ortasında uzun boyu ve hava topları ha- kimiyetiyle sigorta görevi yapan Martin La- ursen. iyi pasöriüğü ve ofans yeteneği ile ta- nınan Henriksen, sağda oldukça çalışkan bir görüntü veren eski Inter'li yeni Norvvich'li Tho- mas Helveg, solda hücuma katkısıyla dik- katlen çeken Niclas Jensen önemli isimler. Danimarka'nın orta alanda üç önemli si- lahı hatta beyın üçgeni sayılabilecek ve takı- mımızın mutlaka pres yapıp, iyi bir markajla durdurması gereken oldukça tehlikeli rakip futbolcular; müthiş top kullanım istikran, ça- lışkanlığı ve çabukluğu ile son derece tehlike- li oyun kurucu Claus Jensen, inanılmaz mü- cadele veren savaşçı ruhuyla tanınan Gra- vensen ve hızlı adam geçerek kanatlan iyi kullanıp rakip savunmanın dengesini her an bozabilecek bir Gronkjaer. Bu oyunculara ErsunYanal'ınönlemalmasışart! Sürekli go- lü koklayan, tutulması oldukça güç olan gol- cü Jon Dahl Tomasson, yıldınm hızında vu- rucu forvet Jörgensen ve savunma hatalan- nı affetmeyen Rommedahl. Yerden oynamalıyız Işte rakip Danimarka'nın son şekli böyle. Türkiye de boş bir takım değıl. Topu ayağa oy- nayan, iyi paslaşan, sahaya iyi yayılarak takım bütünlügünü maça yansıtan ve 90 dakika bo- yunca mücadeleyi bırakmayan bir özelliğı var. Bireysel yetenek olarak Servet gibi, Tolga ve Deniz gibı, Serkan, Gökdeniz, Nihat, Fatih ve Necati gibi oldukça kaliteli oyunculara sahip ulusal takımımız. Bu gecekı maçta, Türkiye'nin genel stratejisı topu yere ındırip, kısa paslaşma- lar yaparak hızlı ve sürekli alan değıştirebilen ye- tenekli oyunculan ile skora gitmek olmalıdır. Çünkü Danimarka savunması hava toplanna son derece hakim, ancak yerden oynayan ra- kipler karşısında geriye çabuk dönemıyor, ağır ve çaresız kalıyorlar. Rakip savunmanın arkasına sık sık adam kaçınp, ters ve çapraz koşular yapılırsa Türki- ye, Danimarka karşısında çok pozisyon bulur ve gol atar. Kısaca bu akşam Türk takımı, rakibin tehlikeli silahlannı durdurur ve Türkiye gibi oy- narsa Kopenhag'dan ıstedığini alır ve döner. Aksilik durda puan kaybederse, Istanbul'da Danimarka'yı yener. Çünkü Türkiye bu güce sa- hiptiıi Haydı Türkıyem, şansınız bol yolunuz açık olsun... Teknik direktör Morten Olsen, Türkiye maçının taktiğini oyuncularına ezberletti Danimark^tjn kozu:Pres f\sper Bögelund, Martin Laursen ve Peter Madsen'in sakatlıkları nedeniyle yer alamadıklan 22 kişilik kadro hakkında bilgi veren ulusal takım teknik direktörü Morten Olsen, futbolcu seçiminde özellikle pres yapan bir orta sahayı öne çıkarmak istediğini söyledi. '13EKİM2004 Danimarka'nın gol yollannda etkili silahları var. BAŞTARAF11. SAYFA'DA Ancak olası kayıp ve kayıplar halinde herkes umudunu sonraki maçlara bıra- kacak. Bu nedenle tüm Danimarka hal- kı olarak bu maça kenetlenmeliyiz" ifa- desıni kullandı. Rüştü'ye göre orta Olsen'in maç kasetlerinden Rüş- tü'nün yan toplardaki eksikliğini gör- düğü ve Gravesen'e bu tip bir gö- rev vereceği de ifade edilmekte. Olsen, Arnavutluk maçında Tür- kiye karşılaşmasının provasını yaptıklarını ve artık Parken Sta- dı'na çok daha rahat çıkacak- larını söyledi. Olsen, Türk takı- mına kullanacak alan bıraktık- lan andazorlanacaklarını bildiği- ni, bu nedenle sahayı daraltarak oy- namak istediklerini de sözlerine ekledi. Olsen, Kopenhag'daki Türk seyircilerin de kendilerı için dezavantaj olacağını ancak futbolcularının dış sahada oyna- maya alışkın olduğunu belirtti. DBU'nun bilet jesti 42 bin seyirci kapasiteli Parken stadı nda Türk seyirciler kale arkasın- da oturacaklar. FIFA'nın kurallarına göre Türk seyircilere tahsis edilen biletlerin büyük bir kısmının Tür- kiye Futbol Federasyonu tarafın- dan kullanılmayacağının açık- lanması üzerine Danimarka Futbol Federasyonu (DBU) bu biletleri Danimarka'da yaşayan Türklere sattı. Böylece Türk seyirciler için 5 binin üzerinde bilet ga- ranti edilirken, diğer tri- bünlerde de çok sayıda Türk seyircinin yeralma- sı bekleniyor. Kopenhag Emni- yeti Asayiş şubesi ve DBU ayrıca bugünler- de yoğun bir çalış- ma içinde gü- venlik risk- lerini araştırıyor. 2000 yılında Kopen- hag'da oynanan Galatasaray-Arsenal UEFA Kupası final maçındaki tecrübele- rini de masaya yatıran yetkilıler özel- likle bılet satışında kimlik bilgilerinin kaydedilmesi- nekararverdi- ler. Internet ara- cılığıyla bilet siparişi yapan kişiler, isim ad- res, pasaport numarası bilgileri verme- nin yanısıra hangi takımı destekleyecek- lerini de kayıt formunda belırtiyorlar. DBU bugün oynanacak Danimar- ka-Türkiye, Dünya Kupası grup eleme ma- çı için Türk seyircilere yönelik olarak bir jest daha yapma hazırlığında. Federas- yon, maçtan bir hafta önce satışa çıka- cak olan ve maç günü de Parken'de da- ğıtılacak olan resmi maç dergisini Türk- çe ve Danca dillerinde hazırlayacak. Gerilimi azaltmak Federasyon basın sözcüsü Lars Berendt iki dilde dergi girişimi ile maç öncesi ve sırasında tansiyonun düşü- rülmesinin amaçlandığını söyledi. Be- rendt "Danimarka'da 57 bin Türkya- şıyor ve bunların 15 bini Danimarka vatandaşlığına sahip. llk kez bir grup Danimarka vatandaşı rakiplerimizi des- tekleyecek. Ayrıca 2000 yılında oyna- nan Galatasaray-Arsenal UEFA Kupa- sı maçı öncesi ve sonrasında çıkan olayları unutmadık. Rizikosu yüksek bir maç olacak" diye konuştu. 'Danimarka-Türkiye Ulusal Maç' adıyla yayınlanacak dergide Türkiye'de top koşturan Lars Olsen, Brian Ste- en Nielsen ve Jes Högh ile yapılmış röportajlar ve skor tahminleri, Tuncay Şanh hakkında bir tanıtım yazısı, Türk futbolunun yüz yıllık gelişiminin ele alın- dığı iki yazı ile teknik direktör Ersun Ya- nal'la yapılmış bir röportaj yer alacak. Derginin Türkçe kısmı Danimar- ka'da Türkçe ve Danca dillerinde ya- yınlanan Habergazetesi tarafından ha- zırlanıyor. Lütfen ErsunYanal'ı Rahat Bırakın Ulusal takımımız Kazakistan karşısında son derece dinamik ve olumlu bir futbol oynadı. Herhal- de birçok kalem bu mutlu tablo- dan büyük ölçüde rahatsız oldu. Yanal'ın aday kadroyu açıklama- sından sonra Hakan Şükür'ün ne- den takımda yer almadığı konusun- da koparılan yaygara, utanç veri- ci ve evlere şenlik (bir kâbustan farksızdı). Kazakistan ve Danimar- ka maçı öncesi, ulusal takımın tek- nik patronunun santrafor mevkiin- de kullandığı seçim hakkı, neredey- se ülkeye karşı yapılan bir ihane- te dönüştürülmüştü. Tüm gazete- ler boy boy, sayfa sayfa Hakan Şü- kür'ün kendisinin, avukatlarının, anasının-babasının demeçleri ve tepkileriyledoluydu. Bu dayetmi- yormuş gibi köşe yazarları da Ya- nal'ı önce elektrikli sandalyeye oturttular, sonra da astılar. 7-0 da olabilirdi Kazakistan maçımız başla- dığında birçok kişi bir başarısızlık- ta kalemlerinden nasıl kan damla- yacağının provasını çoktan yap- mıştı. Evdeki hesap çarşıya uyma- dı, ulusal takım son derece olum- lu bir hava yansıttı. Skor 4-0 yeri- ne 7-0 da olabilirdi. Ulusal takıma alınmayan onca iyi oyuncu var- ken, putperest bir anlayışın 2006 Dünya Kupası 'nı da illa aynı yor- gun isımlerle oynatma merakı, ger- çekten çok tehlikeli. Hırslan akıl- larından önde giden ınsanlar, Ya- nal'a saygısızlık yaparak ulusal ta- kımın moralini çekinmeden bozu- yorlar. Ulusal takımda, Yanal'ın olumlu ve çağdaş bir anlayış yer- leştirmek için epey beyin yıkama seansı kullandığı belli oluyor. Fe- nerbahçe maçlannda topu alıp di- kine kaptırana kadar tren gibi gi- den Tuncay bile oynadığı sürede çok daha kolektıf bir anlayışın par- çası olmayı kabul etti. Ta ki kale önündeki çizgıde iki güzel hare- ketten sonra yine beyni kilitlendi ve kolay bir gol pası vermek yerine ka- palı dar açıdan şansını deneyip kaçırdı. Servet gibi! Servet ilginç bir oyuncu. Kartal, Göztepe, Denizlisporderken adımları üçerbeşeratladı. Büyük aşama gösterdi, çok sağlam bir fiziği ve mücadelesi var ama ba- na güven vermemeye devam edi- yor. Kolay top ezme zaafı olan bu oyuncu, bunun yanı sıra şaşırtan uzun paslarla her an arkadaşlan- nı golle de buluşturabiliyor. Onun Uche kadar soğukkanlı ve yapıcı sade bir futbol oynayacağı günü bekliyorum hasretle! Yanal'ın kurduğu takım, mü- cadele ediyor, her fırsatta şut atı- yor ve topu yerden oynadığında da- ha başarılı oluyor. Yapılan yüksek ortalardan birçoğu hedefe ulaş- mıyor. Ümit ve arkadaşlarının cid- di bir 'ayar' sorunu var; bunu aş- tıklarında girdiğimiz ciddi gol po- zisyonu sayısı çok artacak. Bu takıma adım adım mon- te edilen Tuncay, Gökdeniz, Fa- tih Tekke, Deniz ve dığerleri bir- birlerine alıştıkça daha iyi olacak- lar. Bu ülkenin dervişlere ve mürit- lere gereksinimi yok, bıraksın ar- tık insanlar bu işleri. Saracoğlu'na tam not Şükrü Saracoğlu Stadı çok iyi bir imtihan verdi ve Türkiye se- yirciden çok büyük destek aldı. Her taraf Kırmızı-Beyaz'dı. Renk cümbüşü yaşandı. Ulusal değerier canlandı sanki bayraklar sallanırken. Umanm Trabzonlu fut- bolseverler, yarattıkları olumsuz havanın nasıl bir hata olduğunu anlayıp bunu bir daha yapmaya- caklardır. 500. gole ulaşıp bir de 501.'yi atmamız moral vericiydi. Futbolda bu istatistiki değerlerin, bazen sembolikten de öte bir an- lamı var. Çünkü istatistik aslında bir maçın anatomisidir ve o tabloya baktığınızda herşey ortaya çıkar. SAYI46