25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6 EYLÜL 2003 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYF> EGITIM SUNUŞ Türkiye'deki üniversiteyegiriş sisteminden kimse hoşnut değil. Heryıl' yaklaşık 1.5 milyon öğrenci, üniversite kapısından içeri girmeye çalışıyor. Büyük çoğunluk üapmın dışında kahrken, içeriyegirebilen küçük azınlık da doğru dürüst biryönlendirme olmadan, çoğunlukla "açıkta kalmamak" için seçtikleri alanlardan hiç memnun kalmıyor. Bizde dıırum böyleyken, Batı 'da mesleğeyönlendirme çok küçükyaşlardan başlıyor. ABD, Kanadave Avrupa'dakipek çokülkede, üniversiteler öğrencileri, bizdekigibibirkaç saatlik merkezi sınavîa değil, tüm öğrenimyaşamlanndaki başan durumuna ve yeteneklerine göre kabul ediyor. Türkiye deki öğrenciler de, üniversiteyöneticileri de, yıllardır bu alanda çalışan rehberlikuzmanları da, sistemin değişmesi gerektiğini söylüyorlar. Biz de bu nedenle üniversiteyegiriş sistemini tartışmaya açmak ve Batı da/d üniversiteyegiriş sistemleriyle ilgili örnekler vermek istedik Geleceklerinin birkaç saatlik sınava bağlı olması ve sistemin sürekli değişmesi öğrencileri tediıgin ediyor Sistemdegişmeli Her şey LGS ve OSS'ye odakh Eğitimde her şey 8. sımfın sonunda yapılan LGS'ye ve 12. sınıfın sonunda yapılan ÖSS'ye odakJanmaktadır. Hedef bu olunca eğirim sistemimiz; özgür düşünen, bağımsız karar verebiJen, yenilikçi, hayata olumlu bakabiJen, banşçı, sorun çözme, yeteneği geJişmiş, ulusal ve evrensel düzeyde özgüveni olan gençlik yerine, az zamanda çok test sorusu çözebilen, daha çok bilgiyi ezberleyebilen, bilgi hamalı bir gençlik yetişfirmektedir. Şimdiki iktidann sayısal üstünlüğü gerçekte soruna kalıcı bir çözüm bulmada ülkemiz için önemli bir şanstır. Ancak Saym Milli Eğirim Bakanı'nın medya aracılığı ile açıkladığı çözümler hiç de akılcı görülmemektedir. Pekl ne yaptlmalı? Eğitimde bu duruma gelişin en büyük nedeni, mesleki eğitim yerine genel lise eğirimine ağırlık verilmesidir. Cumhuriyerin ilk yıllannda, ortaöğreîimin yüzde 20'si genel lise, yüzde 80'i meslek okulu iken özellikle son 40 yıldan bu yana mesleki eğitimin yerini genel lise eğirimi almaya başlamıştır. Bugün ortaögretimde mesleki eğitim oranı yüzde 36'ya düşerken, genel lise oranı yüzde 64 değerine yükselmiştir. Bu yanhş yapılanma bugün sayılan 1.5 milyonu aşan gençlerimizin üniversite kapısında yigılmasma yol açmjş, 12 yıllık ilk ve ortaöğretim bu sınavlar için bir araç durumuna indirgenmiştir. Bu olumsuzluğun kökten çözümü, ortaöğretimdeki yanljş yapılanmanın düzelrilmesi • Eğitimde bu duruma gelişin en büyük nedeni, mesleki eğitim yerine genel lise eğitimine ağırlık verilmesidir. Cumhuriyerin ilk yıliannda, ırtaöğretimin yüzde 20si genel lise, yüzde 80"i meslek okulu iken özellikle son 40 yıldan bu yana mesleki eğitimin yenni genel lise eğitimi almaya başlamıştır. Bugün ortaögretimde mesleki eğitim oraru yüzde 36'ya düşerken, genel lise oranı yüzde 64 olmalıdır. Nasıl bir sınav? Benimsenen değer yargılanna göre, ülkemizde mesleki eğitim ve ara insan gücünün yetiştirildiği 2 yıllık önlisans öğretimi küçümsenmektedir. Hemen herkes, kendi yeti ve yeteneklerine bakmaksızın 4 yıllık lisans eğitimi ile kazanılan gözde mesleklerin öğretimini almak istemektedir. Bu değerine yükselmiştir. bizim gerçeğüniz olduğuna göre, kendi koşullanmıza en uygun sınav bıçimini bulmak durumundayız. ÖğrenciJeri üniversiteye yerleştirmek üzere yapılacak seçme sınavlan; 1. Eğitim sistemini ezbere dönüştürmemek için sırf bilgiye yönelik olmamalıdır. 2. Adaylann. bilgiyi kullanabilme. sorun çözebilme, yorum yapabilme, sentez ve araliz yeteneklerini ölçmeyi esas alınahdır. * 3. Sorulann bilgiyi ölçme bölümleri, öğrencinin özellikle son yıllarda ' gördüğü konulan kapsamalıdır, ÖSS ve meslek llselerf AKP hükümeti sınav sisteminde yapmayı tasarladığı değişiklikle meslek lisesi çıkışlılan, kendi alanı dışındaki daliara girişlerde, normal lise çıkışlılarla aynt koşullara getirmektedir. Bu uygulamaya gidildiğinde, orteoğretimdeki mesleki eğitim yozaşacak, bu liseler, meslek edinmek yerae puan avantajı elde etmek üzere okınan okullara dönüşecektir. Bunun dahi somut bir sonucu da ortaöğretimdeki öğrenciler, 1980 ve 90'i: yıllarda olduğu gibi, genel lise yerae imam hatip liselerine yönelecekJerdir. FtGENATALAY/ ESRAAÇIKGÖZ -1- Türkiye'deki üniversiteye giriş sis- teminden kimse hoşnut değil. Öğren- ciJerde, akademisyenlerde, eğitim- ciler de sistemin değiştirilmesi ge- rektiğini belirtiyorlar. Geleceklerinin birkaç saatlik sınava bağlı olması ve sistemin sürekli değiştirilmesi, üni- versite adaylannı tedirgin ediyor. Türkiye'de üniversite sınav siste- mi, 42 yıllık geçmişinde dört büyük değişikliğe uğradı. Bu köklü deği- şikliklenn yanı sıra puanlama yön- temlerinde depek çokkezdeğişiklık yapıldı. ÖSYM ve Özel Dershaneler Bir- lığı (ÖZDEBlR) kaynaklanndan edindiğimiz bilgilere göre, üniver- site sınav sisteminde şimdiye kadar yapılan değişıklikler şöyle: 1960-1980: Bu yıllar arasında tek aşamalı sınav sistemi uygulandı. 19T7: Üniversitelerarası kurul iki aşamalı sisteme geçilmesini karar- laştırdı. Bunun için üç yıllık bir alt- yapı hazırlığı öngörüldü. 1981: Öd aşamalı sınav sistemi uy- gulanmaya başlandı. 1987: Buyılda adaylann yükseköğ- retim programlan ile ilgili tercihle- ri belli alanlarda toplanarak adayla- ra sınavda belli testleri cevaplama, diğerlerinı cevaplamama olanağı ta- nındı. 1988:12. Milli Eğitim Şûrasf nda iki aşamalı sınav sisteminın yeterli olmadığı belirtilerek üç aşamalı sis- teme geçilmesi önerildi, ancak bu öneri dikkate alınmadı. 1999:19yıl öncesine dönülerekye- niden tek aşamalı sisteme geçildi. 2002:Önlisansprogramlan ve açı- köğretim fakülteleri için gerekli olan 105 puan 160'a, lisans programla- nna gırmek için gerekli olan 120 puan ise 185'e çıkanldı. 'Anadolu'daki öğrencilere haksızlıkyapılıyor' MEF Dershanelen Rehberlık Bı- rimi Müdürü Erdem Kaya, ünıver- siteye girişle ilgili en önemli soru- nun, sistemin sık sık değiştinlmesi Türkiye'de üniversite sınav sistemi 42 vilbk geçmişinde dört büyük değişikbk ugradı. Bu köklii dcğisikfikJerin yanı sıra puanlama vöntemlerinde de pek çok kez değişik vapıJdı. olduğunu söyledi. Uygulanan ünıver- siteye giriş sisteminde ölçme ve de- ğerlendirme veriierinin ölçütalınma- sınm çok önemli olduğuna dikkat çeken Kaya şöyle konuştu: "Sınaviçeriğinin, ürûversitedeoku- mayı gerektiren akademik özeuıkle- ri ölçmesi gereldyor. Bundan öncetd üd aşamalı sistemdebu noktada çok fazla birproblemyoktu. Bu yeoi sis- temk kaybedilmis çok şey var. Orta- öğretim başan puanını değiştirdiler. Okul basanlannı sınava yansıörken adil ymsıtmak münıkün değil. Bu yüzden şu anda Anadolu'daki öğ- rencilere haksızhk yapılıyor. Alan ayırımı doğru bir uvgula- ma, ama Türkiye'de yaygın bir rehberlik hizmeti olmadığı için öğrenciler puanlanna göre seçim yapıyorlar. Sadece lise 1 'e kadar olan sorulann sorulması adaletsiz- liğe neden oluvor." Fen Bilimleri Merkezi Dershanesi Koordinatbr Rehber Öğretmeni Yeşilyurt: 'Eksiklikler eşitliği bozuyor' Fen Bılımlen Merkezi Dershanesi KoordinatörRehberÖğ- retmeni Cihan YeşuYurt, Öğrenci Seçmeve Yerleştırme Sis- temi'nın (ÖSYS) üç noktada eksik olduğunu belırttı. Ye- şilyurt, bu eksikliklen şöyle açıkladı: "1)LiseJerdealan secimiyapıüpÖSS'deadaylanntüm ders- lerden sorumlu rutubnası. 2) Sınavda daha çok lise 1 konulannın ağırtıkh olarak sorul- ması, Kse 2 ve Kse 3. sınıflardan soru somlmamasL Bu du- rum. öğrencileri lise eğitiminden uzaklaşonyor. 3) Birejierin vanşOğı sınavda grubun başansından veya ba- şansızbğuıdan bire\"e pay vmlmesi. Örneğin ö/el bir fen B- sesindeoku\an ancakokulsonuncusu olan biroğrenci>eçok yüksek bir ağırlıklı ortaöğretim başan puanının geunesl" Bu üç eksıklığın öğrenciler arasındaki eşitliği bozduğunu belırten Yeşilyurt, "Smavsız ünhersitenin Türkne koşulla- ruıda uzun vadede çözülebileceğini ve kısa dönemde sınavı kakhnnanın çözüm değil,daha çok sorun getireceğini döşü- nırvonım" dedi. Yeşilvıirt, bu sorunlann çözülmesıne yönelik şu önerilerde bulundu: -1) llk vapılmasıgereken tüm konulan içeren bir smavuı ya- pılacağının kamumuna duv urulmasL 2) Ağırüklı ortaöğretim başan puanının eddsinin azalnlma- SL Bövieükte öğrenciler arasında daha eşit bir vanş olacak- ûr. 3) Sınavda her öğrencinin her dersten sonunhı oünaa yeri- ne adaylann okuklaki alanlaruıa paralel derslerden sorum- hıobnasL 4) Ölçmeyi daha objektif hale getirebümek için en az iki SJ- na\ yapılması ve soru sayılannın yüzde25 oranında artûrü- mastNe kadarçoksınavolursa ölçmedeokadar sağukb ola- cakür." PROF. DR. KADİR ERDlN. Sistem ortaöğretime entegreedilmeli Geleceküç saate sığdınhyor Üniversite öğrencilerine ve aday- lanna. "Sınav sisteminden memnun musunuz" ve "Mevcut sistemin ye- rine alternatifolarak ne getirilmeu" sorulannı yönelttık. Işte yanıtlan: Berfl Keskinoğlu (Marmara Üni- versitesi): Biröğrencinin geleceği üç saate sığdınhyor. En ufak bir stres bıle sizin için çok kötü bir sınav de- mek olabiliyor. UğurYılmaz(Marmara Üniversi- tesıj. Bu sistemi ben kötünün i>isi dı>'e adlandınyorum. Eğer kalaba- lık nüfuslu bir ülke olmasaydık çok daha iyi sistemler geliştirilebilirdi, örneğin mülakatla öğrenci alınabi- lirdi. Sistemin sürekli değişmesin- den ve bölümlerin sürekli yer de- ğişrirmesinden şikâyetçiyim. EüfeAklan(îstanbul Universite- si): Sınavın üç saate sığdınlmasının yanhş olduğunun yanında bunun yıl- lara dağıhnası gerektiğidir. Ben sis- temin kökten bir değişikJığe ihtiya- cı olduğunu düşünüyorum. Yasemin Erzincanh (Adayj.Var olan sistemin yanhş olduğunu anla- yabilmek için bu konuda çok bilgi- li ohnak gerekmıyor. Sadece birke- re sınava girip bu stresi yaşamış ol- mak yetiyor. İstanbul Ünıversitesi fngiliz Dili Eğitimi BÖlümü Araştırma Görev- lisi Yasemin Oral. Herkes gibi ben de sistemden memnun değilim. Bir eğıtimcı gözüyle bakınca, sınava da- yalı sistemin öğrenciyi çok fazla de- moralize ettığini görüyorum. Doğal koşullarda çok daha başanh olabi- lecek bir öğrenciyi başansız kılabi- lecek bir sistem. İstanbul LT niversitesi Hasan Âli Yücel Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusııf Avcı: Üniversite sınavla- nnın bağımsız bir kurum tarafından yapıhnası bence desteklenmesi ge- reken bir şey. Meslek liseleri için geçerli olan uygulamayı da destek- liyorum. Çünkü birkişi meslek okul- lanna gidiyorsa, o teknisyen olarak yetiştirilmek amacıyladır. Ülkenin onlara da ihtiyacı var. Dolayısıyla meslek lisesi öğrencılerinin, kendi alanlan dışında bölümlere girmesi- ne olanak vermek, hem kajııak is- rafidır hem dış ülkelerdeki uygula- malara aykındır. Çünkü dış ülkeJer- de meslek liselerine giden öğrenci- ler, tüm ülkedeki ögrencilerin yak- laşık yüzde 65'i. Bu oran Türkiye'de yüzde35'lerde. Biz bunu tersine çe- virmeliyiz. Meslek lisesi mezunla- nnı kendi alanlan dışında bölümle- re yollamak, yeni bir çarpıkhk ya- ratmaktır. Ortaöğretim başan puaru- nın ne kadaretki etmesi gerektiği ko- nusunda birtakım çalışmalar var. ÖSYM, geçen yıllarda bir düzenle- me yaptı ve ortaöğretim başan pu- anının sakıncalannı giderecek yeni bir sisteme geçti.Her şeyden önce biz üniversite kapısına gelen ıkı nulyon öğrenciye ancak 200 bin civannda yer bulabiliyoruz. Önemli olan bu sa- yıyı arttırmak. Ülke>T yönetenlerin başta gelen görevı bu olmalı. Sına- vın üç saatlik birzamanda yapılma- sı doğru. Çünkü iki nulyon gencimi- ze ünıversitelerde iki milyon yerbu- lamadıkça, öyle veya böyle bir seç- me sınavı yapacağız. Üniversite Öğretim Üyeleri Deme- ği Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin, yükseköğretimdeki en büyük sorunun üniversite ginş sistemi olduğunu be- lirtti. Siyasal iktidann ünıversite gi- riş sistemini sadece tek boyutuyla ele aldığını belirten Prof Dr. Erdin. "Oy- sa gerçekte ÖSS, ortaöğretimle en- tegrebiryapıiçerisindedeğerlendirü- rneudir. Bugünkü sistem,genelgeçer- liüğinivitirmiştir.OrtaöğretiminOSS endeksli egiüm biçimi bir şablona bağianmıştır. Eğitimci- ler verdiklerini geri is- temekleyetinmektedir- ler. Oysa çağdaş eğitim, tartışan. sorgulavan. araştıran. eleştiren ve ka> nak taramasına da- yaiı değeriendinneler yapabilen bir kafa gücü gerektirmektedir'' de- di. Prof. Dr. Erdin, her yıl 1 milyon 600 bın öğ- rencinin üniversiteye gi- rebilmek için uğraştığı- nı hatırlatarak şöyle ko- nuştu: "\itenM,ünrier- siteyiegireceköğrencüe- rin sayısıtoplam 150bi- ni aşmaz, Bu demektir ki.gerçek an- lanıda üniversite için her 10 öğrenci- den 1 'i ünhersiteye,gelecek vaateden uznıanlık alanlanna kabul ediliyor. Ancak ünivBrsitelere 350 bin öğren- cinin alınacağı yönündeki rakamlar aslında gerçekçi rakamlar değildir. Bu rakamlaraçıkta kalmama pofiti- kasının,bu sisteminsakatnğtnın ürii- nüdür. Sistem değişmetidir. Dersha- • Prof. Dr. Erdin. üniversitelerin en önemli sorununun kaynak yetersizliği oidugunu belirtti. ne sistemi, ortaöğretim ile üniversite arasında yeni bir sistem, bir sınıf. bir eğitim kurumu oluşturmuşrur. Bu- nun kaldmlması gerekir.Kaldınlma- sıiçinise,Alman ünrversitelerinde ol- duğu gibi, ögrencilerin ortaöğretim- den itibaren,öğretmenler tarafindan (ibjektifölcütlerlevönJendirilmesiya- ni meslek okuüan ağırüklı ve üniver- siteye gidecek nitelikli ögrencilerin eğiünı sistemiiçerisinde ayıklanması gerekir. Vme AB ülkeierinden örne- ğin Fransa'da liseyi bi- tinniş tüm öğrencilerbi- rind sınıfa sınav sız aiın- maktaiar.Öğrenciler,fen vesosyalböhunlerdebir yi ûmversitehazntkeği- timi gördükten sonra\a- pdacafcanav sonucuken- di alanlannda tercihleri ve başan durumlanna göre üniversiteye kabul edffiıieıf Üniversitelerin en önemli sorununun kay- nak yetersizliği olduğu- nu belirten Prof. Dr. Er- din, "Üniversiteler, to- lim üretim merkea'dir- fcr, öyle olmaJan gerekir. Ürettikleri büuniöğrencilerine, büun dünyasuıa vttoplumaaktannakgibiçokönem- li görevleri vanür. Ünhersitelerimiz- de çağı vakalamak, çağdaş düzeyde ünh'ersite mezunuyetiştirebilmek fe- tiyx)rsak, öncetikleüniversitelenn y»- züun vedonanım altyapısı çağdaş dü- leyvgetiribneü,bununicinyetenikay- nak aynunahdır'' diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear