Catalog

-5K4SIM2002CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] 11 Kıbns Türklerinin yüzde 8 oranında toprak vermesini öngören 2 harita aynntılı şekilde inceleniyor Genelkurmay'ın 4kaygısıANKARA (Cumhumet Bürosu) - BM Genel Sekreteri KofiAnnan'ın Kıbns belgesi ve ekli ha- rialarGenelkurmay Başkanlığı'nda da aynntılı olırak inceleniyor Genelkurmay'uı, Annan belgesınde yer alan "toprakvenüfiısdeğişimi'' düzenJemelerine ıliş- kia 4 tetnel çekincesı bulunuyor. Annan'ın sun- dugu hantalarda önenlen topraklann Rumlara verilmesi durumunda Kuzey"deki güvenlik sa- haiinın sıkıştınlıp kuşatılacağını öngören Genel- kurmay, nüfus değişiminın adanın Rumlaşması- nayol açacağını kaydediyor. Genelkurmay Baş- kanlığı'nın bu kaygılannı bugün Dışişleri Ba- kaalığı ile yapılacak göriişme sırasında dile ge- tirmesi bekleniyor. BM Genel Sekreteri Annan'ın taraflara sundu- ğuçözûm belgesıne ekli 2 hanta Kıbns Türk ta- rafının toprak oranlannı yüzde 35.7'den yüzde 285"e düşürüyor. Yeşil Hat'tın hemen kuzeyin- 1. Güvenlik sahası kuşatılmış birgörüntü veriyor. 2. Toprak talebi çokyüksek ve kabul edilemez orandtu 3. Nüfus değişimi adanın Rumlaşmasına yönelik. 4. Türk tarafının göç sorunu ekonomiyi ve toplumsalyapıyı tahrip eder. deki birçok köy ve yerleşim bırimini RumJara bı- keri amaçla kullanılabilen pisti Geçitkale ve dı- rakan ve buralara aşamalı olarak Rumlann yer- leşmesini öngören plan, Ankara'da kaygı yaratı- yor. Planın özellikle toprak bırakımını somutlaş- tıran haritalan, Dışişleri ile Genelkurmay'ın or- taklaşa çabşmalanyla değerlendiriliyor. .Annan bel- gesine ilişkin ilk değerlendirmesini "Hemen red- detmejetim'' şeklinde yapan Genelkurmay. ha- ntalarla ilgili kaygılannı şöyle sıraladı: 1. Her iki haritada Güney Kıbns Rum Yöne- tirru'ne bırakılan topraklar, Kuzey Kıbns'ın gü- venliği açısından önem taşıyan alanlann sıkıştı- nlmasına ve bır anlamda kuşatılmasına yol aça- cak nitelikte. Bu kapsamda, Kuzey Kıbns'ın as- ğer askeri bölgelerdekı denetim azalacak. 2. Belgede Kıbns Türkleri'nden ıstenilen top- rak çok yüksek. Bu kabul edilemez. Seçenekli ha- ntaya göre Kjbns Türkleri'nin elinde kalacak olan toprak oranı yüzde 28.5 ve yüzde 28.6 ola- rak sıralanıyor. 3. Belge, Kıbns Türkleri'nin bırakacağı top- raklara Rumlann yerleşmesini öngörüyor. Aşa- malı olarak gerçekleşecek bu plan adanın Rum- laşmasına da yol açabilecek nitelikte. 4. Kıbns Türkleri'nin topraklannı buakarak baş- ka bölgelere yerleştirikneleri adanın ekonomik ve toplumsal yapısım da bozabilir. Türk nüfusu- nun büyük bölümün iki tarafı ayıran Yeşil Hat'ta yakın oturuyorlar. Böyle bir durumda yaklaşık 70 -80 bin kadar Kıbns Türkü'nün göçmen statüsü- ne geçmesi beklenebilir. Karşı haritalar yapdacak Genelkurmay, haritalarla ilgili bu değerlendır- melerini bugün Dışişleri Bakanlığı'na iletecek. Dışişleri Bakanı Şükrii Sina GüreJ'ın bugün Ge- nelkurmay'a giderek son gelişmeleri değerlendir- mesi bekleniyor. Edinilen bilgilere göre Dışişleri ve Genelkur- may, bu görüşmelerin ardından Kıbns Türk hal- kı ve Türkiye'nin güvenliğıni tehlikeye atmaya- cak şekilde yapılacak toprak düzenlemesine iliş- kin yeni haritalar hazırlayacaklar. Bu çalışmala- nn, hafta sonuna kadar tamamlanması ve hafta içinde yapılacak Türkiye- KKTC zirvesüıde de- ğerlendirilmesi bekleniyor. ÜREL BM'Yİ SUÇLADI Rapor Rum amaçlarına yönelikANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanı Şükrii Sina Gürel, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın hazırladığı Kıbns belgesinin önceden Kıbns Rum Kesimi ve Yunanistan'a sızdınldığını belirterek. "Bu metin. adeta soruna taraf olan iki halkın çıkariannı bağdaşormak için degil de başkalannı rahatJatmayı ve memnun etmeyi öngören bir metin. Bu metnbı zamanlaması. ortaya konuhış yöntemi ve amaçlan adeta bir bütün oluştunmaktadır ve bu bütün Türkiye'yi ve KKTC'yi kaygıya düşürmesi gereken bir bütündür" dedi. Annan'ın zamanlamasının tamamen Kıbns Rumlan'nın amaçlanna hizmet edecek şekilde planlandığını anlatan Gürel, belgenin "toprak ve geriye dönüş" düzenlemelerinin müzakere edilemeyeceğini vurguladı. Gürel, dün bakanlıkta bır basın toplantısı düzenleyerek, Annan'ın Kıbns planıyla ilgili en büyük sakıncanın, bu belgenin Rum tarafina daha önce sızdınlması olduğuna dikkat çekti. Gürel, kendisi ve Başbakan Büleht Ecevit'in Annan ve ABD Dışişleri Bakanı Colin Povvefl'e yazdıklan mektuplarda da bu kaygılannı dile getirdiklerini anımsattı. "Neyankki Rum tarafinın metni daha önce ele geçirdiğinin farkmdayız" diye konuşan Gürel, "BeJge; zamanlama, yöntem ve amaçlan açısından Türkiye'ye kaygıya düşürüyor" dedı. Gürel, Türk hükümetinin değişikliğe gittiği bir dönemde bu belgenin sunulmasını eleştirirken de, "Demek ki birilerinin Kıbns konusunu şu sıralarda bir şekilde çözüvermiş olmak gibi bir acelesi var" diye konuştu. Gürel, Powell \e Annan'a gönderdiği mesajlarda şu ifadelerin yer aldığını söyledi: "Şu andaki sorun, metnin karşıhkh fedakariık gerektiren dengeli bir öneri mL, yoksa Türk tarafinın zaranna Rum tarafiru tatmin etmeye dönük bir paket mi olacağıdır. Eğer ikinci seçenek geçerli olursa, Denktaş'ın böyle bir öneriyi kabul etmesine imkan olmayacak ve türkiye Sayın Denktaş'ı destekleyecektir.''Gürel, BM metninin, adadaki taraflardan çok genişleme aşamasında olan AB'yi rahatlatmayı amaçladığını belirtti. Gürel, Türk dış politikasının yakın gelecekte çok ciddi sorunlar ve düğümlerle karşı karşıya olduğunu, AKP'yi yakın gelecekte çetin bir sınavın beklediğini kaydetti. Gürel,"MiHetvekfli dahi seçilemeyen, bu nedenle Başbakanhk yapması mümkün olmayan, yetkisiz ve sorumsuz temaslarla Türkiye'yi şimdiden temsil iddiasuida olan bir kişi, demek ki Türk dış poliükasında ipotek yaratacak birtakım sözleri daha önce başkalanna vermiş. Bu vahim bir durumdur"dedi. KKTC Cumhurbaşkanı Veküi Serter, Orgeneral Özkök'e MechVin "anı tabağnu" sundu. Denktaş Kıbns'ta önemli bir aşamaya girildiğini bildirdi: Harita aşılmaz duvara döner ULTİMATOM • Denktaş, "Başkalan uzunsüre bizleri dinledikten sonra kendi görüşleri doğrultusunda bir belge hazırladı ve önümüze koydu" dedi. LEFKOŞA (AA) - Kuzey Kıbns Türk Cumhu- riyeti'nin (KKTC) 19. kuruluş yıldönümü dün Genelkurmay Başkanı Orgeneral HOmiÖzkök'ün de katıldığı törenlerle kutlanırken Cumhurbaşka- nı Rauf Denktaş. devletın Kıbns Türk'ü adadan silinmesin diye kurulduğunu belirtti. "Bunu hiçbirzaman unutmamakve unutturma- mak lazun" diyen Denktaş, önlerine konan hari- talann aşılmaz bir duvar haline gelebileceği uya- nsında bulundu. Kutlamalar, New York'ta bulu- nan Denktaş'ın Bayrak Radyo Televizyonu'nda telefon bağlantısıyla yaptığı konuşmayla başladı. Denktaş, önemli bir aşamaya girildiğini belirte- rek "Başkalan uzun süre bizleri dinledikten son- ra kendi görüşleri doğrultusunda bir belge hazır- ladı ve önümüze koydu" dedi "Banşyolununaçık kalması için toprak konusunun en sona kalmasj- nı ısrarla istediğûıi" anımsatan Denktaş, şöyle de- vam ettı:"BM'nineski Genel SekreteriButros Ga- li'ye de, "Ortaya harita çıkartma, Rumlar açısın- dan bize verilenler azdır, Türkler açısından biz bun- lan vermeyiz kavgasını başlatır ve mesele ortada kalır' dedim.dinletemedim.Bu kezyinebizimtop- raktanmızuı egemen, halkımızm egemen olacağı kabul edilmeden, harita konusunda görüşmek is- temediğimizi, ama ilkeleri konuşabileceğimizi bil- dikleri halde ortaya harita konmuştur. Halkuıu- zm bu konuda düşünceleri çok önemlidir." Denk- taş, "Önümüze4 haftalık bir süre konmuştur. 'Ka- bul edin veya reddedin' şeklinde değilse dahi ne- tice böyle bir resim çizmektedir. Bunu kabul ede- meyiz" dedi. Özkök'ten uyanlar Orgeneral Özkök de, Türkiye ve TSK'nin Kıb- ns'ta banş ve huzuru bozacak ve Kıbns Tür- kü'nün güvenliğıni tehdit edecek bir yaklaşıma izin vermeyeceğini söyledi. Özkök, Rum kesimınin tek taraflı başvurusu sonucu 1960 Anlaşmalanna ay- kın olarak AB'ye alınmasının adada ve Doğu Ak- deniz'de banş ve istikrann bozulmasına, Doğu Akdeniz'in güvenlik bağlamında sürekli bir kriz ortamına neden olacağını belirtti. Annan: 30günde çözün Dış Haberler Servisi - Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Kofi Annan'ın , KKTC Cumhurbaşkam Rauf Denktaş ile Rum kesimi lideri Glafkos Klerides'e gönderdiği \e Yunan basınına sızan mektuba göre BM Genel Sekreteri önemli anlaşmazlık konulannın 30 gün içinde çözülmesinı istiyor. Atina'da "Annan'dan ültimatom" olarak değerlendirilen mektupta şaka yollu, "Ya bu formül ya da hiç" yorumlan yapılıyor. Mektupta, "ÖnemB anlaşmazhklar Kopenhag Doruğu öncesinde çözülmelidir" deniliyor. Böylece egemenlik. toprak dağılımı ve göçmenler gibi önemli konulann 30 gün içinde çözülmesi isteniyor. Annan, 2. derecede önem taşıyan noktalann da 28 Şubat 2003'e kadar tamamlanmasını talep ediyor. Öte yandan, Annan'ın, Denktaş ve Klerides'den, sunduğu çözüm planıyla ilgili ilk tepkilerini 18 Kasım'da vermelerini beklediği belirtildi BM sözcü yardımcısı Hua Jiand, bir Rum gazetecinin, "Kıbns Türk tarafinın Alvaro de Soto ile görüşerek, ilk tepkinin 18 Kasımıda verilmesinden vazgeçilmesini istediğini ve uzatma talebinde bulunduğunu"söylemesi üzerine, "Ellerinde erteleme talebiyle ilgili bilgi bulunmadığını" belirtti. Jiand, "Genel Sekreter Annan. taraflann ilk tepkilerini 18 Kasımıda kendisine iletmelerini beklivor" dedi. Çin'de parti liderliğine genç kuşak seçilirken kapitalistlerin partiye girişi de tüzüğe eklendi ÇKP'nîn yaş ortalaması 55'e indi • 76 yaşındaki Ciang, Genel Sekreterlik ve Devlet Başkanlığı görevini 59 yaşındaki Hu'ya devrediyor. Özel girişimciler, artık partiye üye olabilecek. Dış Haberler Servisi - Çin Ko- münist Partisi 'nin (ÇKP) dün so- na eren 16. Ulusal Kongresi'nde kabul edilen tüzük değişikliğiy- le, kapitalistlerin partiye üye ol- malanna izin verilirken yeni Mer- kez Komitesi'ne de genç kuşak seçildı. 76 yaşındaki Devlet Baş- kanı ve ÇKP Genel Sekreten G- angZemin,görevlerini 59 yaşın- daki Devlet Başkan Yardımcısı Hu Cintao'ya devrediyor. Kongrede onaylanan kararla, Ciang tarafından ortaya atılan, ÇKP'nin halkın çıkariannı, hal- kın ileri kültürünü ve ılerici üreti- cijgüçleri temsil ettiği şeklindeki "Uç Temsil Teorisi" parti tüzüğü- ne eklendi. Bu kararla, ÇKP'nin işçi, köylü, ordu ve aydınlara da- 'GÖKYÜZÜNÜN YARISIYOK'- Merkez komitede 5 kadın \ar. (AP) yanan yapısmda da değişiklik ya- pıhnış oldu. Artık parti, ileri üre- tici güçlerin yani özel girişimcile- rin de temsilcisi olacak. Özel gi- rişimcilerin ve özel işlermelerde- ki üst düzey yöneticilerin partiye üye ohnalanna izin verilecek. 15. ÇKP-MK Sıyası Bürosu Daimi Komitesi'nden, 198 asıl, 158 yedek olmak üzere 356 kişi- lik yeni Merkez Komitesi "ne tek seçilen isim Hu oldu. Hu, Mer- kezi Askeri Komisyonu Başkan Yardımcıhğı'm da yürütüyor. Ye- ni komitede azınlık halklanndan 35 üye bulunuyor. Yaş ortalama- sı 55.4 olan yeni komitenin 5'te l'ini 50 yaşın altındaki üyeler oluşruruyor. 11 üyeli Merkezi Askeri Komisyon üyesı 70 yaşın üstündeki generaller de yeni mer- kez komiteye seçilemedı. ÇKP ve Çm Halk Cumhuriye- ti' nin kurucusu Mao Zedung'un eşitliği teşvik için "gökjüzünün yansı'' olarak tanımladığı kadm- lann, parti yönetiminde zaten az olan etkisi daha da azaldı. 190 üyeli son merkez komitede 7 olan kadın sayısı, 198 üyeli yenı mer- kez komitede 5'e düştü. ÇKP Merkez Komitesi Genel Sekreterliği, Devlet Başkanlığı ve Merkezi Askeri Komisyon Baş- kanlığı görevlerini elinde bulun- duran Ciang. 74'eryaşuıda olan Ulusal Halk Meclisi Daimi Ko- mitesi Başkanı Li Peng ve Baş- bakan Zhu Rongji, Başbakan Yar- dımcılan 71 yaşındaki WeiCiang- şing ve 70 yaşındaki Li Lanldng de yeni Merkez Komitesi'nde görev almadı. Gözlemciler, par- tinin Çin ve dünya kamuoyuna "rejunin gençleştiği, yeniden can- landığı" mesajı vermeyi amaç- ladığmı belirtiyorlar. İPLER CİANC'IN ELİNDE KALACAK Dış Haberler Servisi - Çin Komünişt Partisi"ndeki (ÇKP) yönetim değişikliği Hong Kong'daki muhalifler ve siyasi gözlemciler tarafından ihtiyatla karşılandı. Hong Kong'da insan haklan mücadelesiyle tanınan Law Yuk-kai. ÇKP'de eski yönetimin perde arkasmdan parti ve ülkeyi denetlemeye devam edeceğini belirterek değişimin yapay olduğunu söyledi. Law, bütün parti ve devlet görevlerini bıraktıktan sonra da ölene kadar ülkeyi yöneten eski ÇKP lideri Deng Şiaoping'üı durumunun tekrarlanacağını ima ederek "Bütün ülkeyi yöneten bir briç kulübü başkamnuz nu olacak" diye sordu. Muhalif milletvekili Emily Lau ise "Büyük bir değişiklik beklemiyorum" dedi. ÇKP Genel Sekreterliği, görevi dün sona eren, ancak mart ayına kadar devlet başkanlığı sürecek olan Ciang Zemin'in, bugün seçilmesi beklenen politbüroya yerleştirdiğ_i sadık adamlan ve partiye kabul ettirdiği Uç Temsil Teorisi ile Deng'in perde arkası yönetimini tekrarlaması bekleniyor. BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Kıbns'ın Çözülmesi mi? Türkiye'nin Çözülmesi mi? Kofi Annan'ın, daha doğrusu Ingiiızlerin hazırla- yıp Annan'a verdirdıkleri Kıbns planı Türk tarafı le- hine de bazı maddeler içeriyor. Ancak bu belgenin tartışılabilir ve sonunda da kabul edilebilır bir plan olabılmesi için bir tek ''vazgeçilmez koşulun" ger- çekleşmesi zorunlu: Kıbns şu ya da bu formül altın- da AB'ye girerken Türkiye'nin de AB içinde olması. Aksi halde bu planın 1963-1974 dönemınden hiç- bır farkı kalmaz. Rumlann arkasında Yunanistan (ve AB), Türklerin arkasında da Türkiye yerine koca bir boşluk olur. Türkiye ve Kıbns'ın birlıkte yani eşzamanlı olarak AB'ye girmeleri gerekir. Tartışılıp uygulanacak bir Kıbns formülünün üzerine oturacağı zemin önemli- dir. Türkiye'nin AB dışında, Yunanistan'ın AB için- de olduğu bir ortamda çözüm adı altında. "gerçek çözümsüzlük ve yenı sorunlar yumağı" ortaya çı- kar. Çünkü Türkiye ve Yunanistan arasında. Kıbns üzerindeki butün dengeler bozulmuş olur. Bu, den- gesiz zemin uzerinde, Türkiye'ye ve Kıbns Türkle- nne venlmiş olan garantılerın hiçbir anlamı olamaz. Çünkü AB, Avrupa Bırleşik Devletleri olma yolunda ilerledikçe verilen güvencelerzaman içinde tekerte- ker kendiliğinden ortadan kalkar. Türkler de, aynca Batı Trakya Türklerinin duru- munda olduğu gıbı, özel statüde bir azınlık duru- muna gelirler. - Avrupa Bırleşik Devletleri olarak tek vatandaş- lık, tek anayasa içine gıreceklerdir: Sınırlar kalka- caktır. Türkler Kıbns'ta Rumlar ve Yunanlılar ara- sında sıkışmış küçük bir azınlık olacaklardır. Girit'te, Rodos'ta, Batı Trakya'da yaşanan olaylar Kıbns'ta daha şıddetli ve kanlı olarak yaşanabilecektır. Türkiye artık, Kıbns'la ılişkisi fiilen kesıldiği için par- mağını dahi oynatamayacaktır. 1963'te, 1964'te ya- şananlar tekrarlanacaktır. Kimse olamaz demesin: Bosna'yı gördük, Belgrad'ın nasıl bombalandığını gör- dük; Kosova'yı gördük. Halen de Irak'ta yok yere na- sıl kan akıtılacağının beklentisı ıçındeyiz! AB yolu ile 'enosis' Türkiye AB dışında ıken Kıbns'ın tek bir siyasi kımlikleAB'yegirmesi, 'enosis'in 'alafrangası'an- lampa gelir. Isteyenler, üzerine bir bardak su içe- bileceklerı gibi sirtaki de oynayabilirler. - Kıbns AB'ye, KKTC olarak yani bağımsız bir devlet gibi girerse kendi varlığını koruyabilir. - Türkler ve Rumlar tek Kıbns devleti olarak gı- riyorlarsa Türkıye'nin de Yunanistan gibi AB için- de olması gerekir. - Türkiye dışarda iken Kofi Annan (Ingiliz ve Ame- rikan) önerilerinin şu yanları iyi, şu yanları kötü tar- tışmalannın buz uzerinde resim çizmekten başka bir anlam taşımadığını iyi bilmemiz gerekir. - AB yann Türkiye'yi alacak ise, niçin Kıbns so- rununu (!) çözmek için Türkiye AB'ye girinceye ka- dar beklemediğinı sorgulamak gerekir. ilhan Sel- çuk'un çarşamba günkü yazısında belirttiği gibi, "AB 'nin Kıbrıs 'ı içeri alıp üzerine yatmak istediği- ni" akıllı insanların düşünmeleri gerekmez mi? Ar- kasından bır de, "aptalı oynayanların, bu oyunu niçin ve kimin adına oynadıklanm" sorgulamak gerekmez mı? Gelelim esas meseleye... Esas mesele Kıbrıs'ta herhangi bir sorunun çö- zümu meselesi değildir. Kıbns'ta çözülecek bir so- run da yoktur. Ada 1974'ten beri tarihınin en ba- nşçı dönemini yaşamaktadır. Hem de Balkanlar, Kaf- kasya ve Ortadoğu kan gölü içinde yüzerken. Sorun. Soğuk Savaş sonrasında Avrupa'nın (ve Batı'nın) Türkıye'den yenı taleplerinın karşılanıp karşılanmaması sorunudur. -Bunun içinde Yunanlılann Kıbns, Ege, Patrik- hane, Pontus ve arkası daha sonra eklenecek ta- lepleri vardır. - Yine Avrupa Parlamentosu'ndan geçen, ABD eyalet meclisierinin çogunda kabul gören, Kong- re'de Clinton'ın deyimiyle şimdilik askıya alınan Ermeni soykırım tasarıları vardır. Bunlann gerisin- de para ve toprak taleplerı yatmaktadır. Batı'nın, Kürdistan ile petrol bölgesine yeni yer- leşim talepleri vardır. Bush ve Blair ikilisinin "ille de savaş" heveslerinin arkasında duran budur; planı. yazılı olarak 1987'de Thames Anlaşması ile yapılmıştır. Bu projeden Batı uzantısı ve Müslüman olmayan bölge ülkelerine de kuşkusuz pay verilecektır. ingilızlenn hazırlayıp ABD'nin onayladığı ve Kofi Annan'ın taraflara sunduğu plan uzerinde Kıbns sözcüğu bulunmasına rağmen aslında, "Avrupa ve ABD"nin, Soğuk Savaş sonrasında çızmek istedik- lerı yeni bolge harıtasının ilk kilometre taşıdır. içimizdeki alkışlayanlar mı? Onlann kim olduğu- nu dünyada en iyi bizim bilmemiz gerekmiyor mu: O zaman da ıçimızde bulunan "uzantılar".. dün de bağımsızlık savaşında arkadan vurmak istemedi- ler mi? Ama başaramadılar... www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali Çin NATO'yla diyalog istiyor • BRÜKSEL (AA) - Çin'in ilk kez, NATO ile diyalog için girişim başlattığı bildirildi. NATO yetkilileri. Ittifak'ın 53 yıllık tarihinde Pekin'in ilk kez stratejik diyalog arayışına girdiğini. bu amaçla Çin'in Brüksel Büyıikelçisı Guan Çengyuan'ın 10 Ekim'de NATO Genel Sekreteri George Robertson ile görüştüğünü söylediler. Bir NATO yetkilisinin açüdamasına göre Guan, stratejik konular, ortak tehditler ve NATO'nun Orta Asya'daki faaliyetleriyle ilgili olarak ülkesiyle düzenli temas kurulmasını istedi. B Aksa koşulu • RAMALLAH (AA) - Israil'de 5 kişinin ölümüne yol açan çiftlik saldınsından sorumlu turulan, El Fetih örgütü içindeki radıkal El Aksa Şehıtleri Tugayı, İsrail'in Filistin kentlerinden çekilmesi koşuluyla saldınlan durduracağmı duyurdu. Bu arada, Gazze Şeridi'ndeki Refah kasabasında dün akşam bir Filistinlinin Israil askerlerinin ateşiyle öldürüldüğü bildirildi. Refah mülteci kampında önceki gün Israil askerlerinin açtığı ateşle ölen 2 yaşındaki çocuğun cenaze törenine de yüzlerce Filistinli katıldı.