23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13 KASIM 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞHABERLER dishab(« cumhuriyet.com.tr 11 Türk tederineyakın ve uzak unsurlar içeren Kıbns planıyla ilgiliAnkara 'da ilk değerlendirme: Uzlaşma sağlanabüir openhag öncesi anlaşmaumudurSERKAN DEVtiRTAŞ ANKARA- Tüıkiye, Birleşmiş Mil- letler (BM) Genel Sekreten Kofi An- nan'ın taraflara sunduğu "Kıbns «M"nda Türk tezlerine yakın unsurlarbu- l lunduğunu, bu planrn çözüm sürecınde ' lcullanılabilecek bir belge olduğunu dü- şünüyor. Rapor üzerinde yapılan ön de- ^erlendirmelerde özellikle egemenlik konusunda bir sıkıntı olmadığı, Kıbns Türklerinin bir devlet olarak yer aldığına işaret ediliyor. Türk-Yunan dengesinin korunduğu, tarafların .Avrupa Birliği ile doğrudan ilişki kurmasına yol açan düzenJemeleri içeren planın en sıkıntıh mad- «leleri ^Güzehıırt'ungeriverilmesi^Rumlannes- Id toprakJanna geri dönüşleri" ile ilgih olanlar. Dışişleri bugün Roma'ya gidecek olan AKP Ge- nel Başkanı RecepTayyip Erdoğan' a da uçak yol- culuğu sırasında ön bilgi verecek. Erdoğan'a dö- nüşünde de kapsamlı brifing verilecek. 40 yıllık sorunun çözümüne ilişkin en somut gi- rişimi yapan Annan'ın sunduğu plan, Ankara'da JJ M Genel Sekreteri'nin Kıbns planında özellikle egemenlik konusunda bir sonın bulunmadığı değerlendirmesini yapan Türkiye'ye göre plandaki en büyük sorun, mültecilerin topraklanna geri dönmeleri ve eski mülklerine sahip olmalanna ilişkin maddelerden kaynaklamyor. Dışişleri, Roma'ya gidecek olan Erdoğan'ı uçakta bilgilendirecek. önceki geceden bu yana değerlendi- riliyor. Bakanlığın Kıbns Dairesi ile KKTC Büyukelçisi Ahmet Zeki Bulunç'un dün yaptık- lan görüşmeler sırasında da plana ilişkin görüş alış- verişı yapıldı. Dışişleri'nden edinilen bilgilere gö- re, bakanlıkta yapılan değerlendirme daha sonra siyasılere ıletilecek. Bakanlıkta yapılan ön değerlendirmelerde, plan, "taraflann üzerinde uzlaşı sağlayabilecekleri bir belge" olarak görülüyor. Dışişleri'nden bıryetki- li, "Bu plan, Ankara'da, Lefkoşa'da incelenecek ve bir değerlendirmesi yapılacak. Bu aşamada olumlu ya da olumsuz demek erken. Bizim tezle- rimizeyakın unsurlar da var, uzakunsurlar da var. Buftnsûriarrnüzakereedflebflir n dedi. BM'nin "ya hep ya hiç" dayatmasında bulunmadığını, 18 Ka- sım'a kadar bu metin üzerine görüşme için mesaj beklediğini anlatan yetkili, "Görüşmelerle ilgili bir son tarih de konulmuş değil. Aşamalı olacağı anlaşüıyor ancak Kopenhag Zirvesi öncesinde ta- raflar arasında bir anlaşmanın sağlanması amaç- lanıyor" diye konuştu. Olumlu görüJen unsurlar: Dışişleri'nde gündeme gelen olumlu unsurlar: 1. Egemenlik konusunda sıkıntı yok. Türk ta- rafi, Rumlarla birlikte eşıt kurucu devlet olarak anı- lıyor. Isviçre modelinde olduğu gibi, kendi böl- gelerinde egemenlik haklanru kullanabılecek olan Kıbns Türk ve Rum taraflan, kurulacak çatı dev- Ietinde ise yetkileri paylaşıyorlar. Bazı değerlen- dirmelerde, taraflar arasındaki yetki paylaşımı- run net olmadığı ve bu unsurun Türk tezlerine gö- re şekillenmesi gerektiğine işaret ediliyor. 2. Adanın güvenliği konusundaki görüşler bir- birine yaklaştı. Taraflar adadaki BM banş gücü var- hğırun sürdürülmesinde uzlaşıyorlar. Adanın BM gözetiminde silahsızlandınlması da plan kapsa- mında. Garantörlük haklannın korunacak olması, adanın güvenliği açısından ilerideki olumsuzluk- lara karşı bir sigorta gibi görünüyor. 3. Dış ilişldlerle ilgüi düzenlemelerde olumlu un- surlar bulunuyor. Kıbns Rum ve Türk taraflan, ana- vatan ülkeleriyle -Türkıye ve Yunanistan- doğru- dan ilişki kurup anlaşmalaryapabilecekler. Taraf- lar AB ile ilişkılerinde bu özelliği koruyabilecek- ler. Belçıka modeli uygulanmış olacak. 4. Türk-Yunan dengesine atıfta bulunuluyor. Kıbns sorununda Türkiye açısından en önemli un- surlardan biri, iki ülke arasında Lozan Antlaşma- sı'yla kurulan dengenin sürdüriilmesi. Olumsuz görülen unsurlar: 1. Planda geriye dönüş hakkının tanınması ve mal-mülk değişiminin sağlanması da yer alıyor. Türk tarafi açısından en önemli sıkıntı bu mad- deden kaynaklanıyor. 1974 Banş Harekâtı'nın ar- dmdan Türkler, Güney'e kaçan Rumlann malına el koymuştu. Rumlann Güney'deki Türk mallan- na el koymadıklan biliniyor. Türk tarafi, tarafla- nn aynı bölgede yaşayamayacaklanndan hareket- le olayı tazminat ile çözmek istiyor. 2. Annan'ın taraflara birden fazla seçenekli ha- rita sunduğu biliniyor. Türk kesiminin bugünkü yüz- de 36'lık toprağının yüzde 29-30 düzeyine çekil- mesi isteniyor. Bu kapsamda, Güzelyurt bölgesi- nın de Rumlara bırakılması isteniyor. Aynı şekil- de Maraş'ın da yeniden Rumlara verilmesi bekle- niyor. Türk ve Rumlann, diğer bölgelerde küçük köylere yerleştirilmeleri de isteniyor. JSMMETNI YUNAN BASININDA: SağLam sinirler isteyen müzakere süreci başkyor • Kathimerini gazetesi, "Çözüm veya Taksim Olasıhklan; Yüzde 50-50" başlıklı haberinde, Simitis'in Klerides'e oranla daha iyimser olduğunun gözlendiğini yazdı. Gazeteye göre Başbakan, çözüme ulaşılamaması halinde taksimin yolunun açılacağı kanısında. MURAT İLEM ATtNA- Yunan basını, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın önceki gün taraflara sunduğu Kıbns çözüm metninin "Atina ve Rum Yönetimi tarafindan olumlu, Türk tarannca ise ha- yal kınklıgı ve hoşnutsuzJukia karşdandığını" öne sürdü. An- nan metnin Yunanistan ve Rum kesimindeki basın organlann- da günlerdir yayımlanan plan- larla örtüşmesi ise,metnin ne kadar "gizli" olduğu tartışma- sını başlattı. Rum kesimi lideri Glafkos Kkrides ile KKTC Cumhur- baskanı Rauf Denktaş a önce- ki gün iletilen metinde yer alan hemen tüm başlıklar, günler öncesinde basında yer alan ifa- delerle tamamen örtüşüyor. Atina'daki bazı çevrelere gö- re. Annan'ın Denktaş'ı tele- fonla arayarak "hemen cevap vermemesi" konusunda uyar- ması, değerlendirme sü- ANAIHE Plan basınında ge yer buldu. resinin kısıtlanması, başta Londra olmak üzere bazı AB üyesi ülkeler ile ABD'nin metın konusundaki memnuni- yetleri, Atina ve Rum Kesi- mi'nde yan iyimserliğin altın- da yatan büyük mutluluk. ge- lişmelerde yamtlanması gere- ken sorular. Rum Yönetimi ve Atina'nın Annan mernine ihtiyatlı bir şekilde olumlu yaklaştıklan- na ve metni ciddi bir müzake- re zemini olarak tanımladıkla- nna dikkatı çeken Yunan ga- zeteleri, haberleri manşetten verdiler. Atina'da yayımlanan Kathi- menni gazetesi. "Çözüm veya Taksim OlasurkJan: Yüzde 50- 50" başlıklı haberinde, Başba- kan Kostas Simitis'in yakın çevresine metinin yüzde 50 başan şansına sahip olduğu değerlendirmesinde bulundu- ğunu yazdı. Simitis'in Kleri- des'e oranla daha iyimser ol- duğunun gözlendiğini belirten Kathimerini, Başbakar.'ın çö- züme ulaşılamaması halinde taksimin yolunun açılacağı ka- nısında olduğunu da öae sür- dü. "7 kritik gün" başlığuu kul- lanan To Vima, Atina \ e Rum Yönetimi'nin metni "Kıbns devtetmin devamı ve egemen- lik konulannda bekleaenden iyi bulduklanm" belirtti. To Vima, Yunan-Rum tarafının müzakere sürecinde bazı konu- larda "hayır" diyeceklerini yazdı. Belirsizükler var' Metnin bazı yaşamsal önem taşıyan konularda belirsizlik- ler içerdiğini yazan Apoyevma- tini, "çözüm planındaki mo- deön federasyon mu,yoksa kon- federasyon mu olduğunun bel- li olmadığını ve kurulacak dev- letin yargı \ etkisinin garantör güçlerin vesayeti albnda oldu- ğu" değerlendirmesinde bu- lundu. "ITtirnatomaBoyunEğ- dfler" başlığını kiıllanan Elefteros Tipos, "Bu çö- züm ültimatomH. Kıb- ns'ın (Rum Kesimi) AB üyeöğinmAtilia'nuı (Ba- nş Harekâü)yasal olarak tanınmasından geçtiğinin ifadesidir" dedi. BM metninin Ankara ve KKTC tarafindan so- ğuk karşılandığını savu- nan Ethnos gazetesi. Atina ve Rum Yönetimi'nn "Sert bir müzakere sürecine yeşil ışık yaktıklannı" belirtti. Ethnos, üst düzey bir yetki- linin metniı, "Son yıDarın en iyisi ve ciddi bir müzakere sü- recine temel oluşturuyor. Tek egemenlik ve vatandaştık gibi konularda olumlu, ancak yü- rütmeye ilişkin konularda olumsuz noktalar var" şeklin- de değerlendirdiğini kcydetti. Ethnos, konuya ilişkin bir yorumunda da "Bu son firsa- ün ka>bolmaması gerekrjğnn" vurguladı. Dönüşümlü başkan- lığı "maym" olarak niieleyen Ta Nea. kabinede İsviçre mo- delinin esas alınmasını da "di- ken" olarak tanımladı. 7a Nea, "Adım" başlıklı başyazısında "Türkhe'nin adanın de facto biçünde ikhe bölünmesi plan- lanna da son nokta konmuş oluyor" ifadelennı kullandı. Bu arada, Yunanistaı Baş- bakanı Kostas Simin's. BM Genel Sekreteri Kofi Aanan'ın dün taraflara sunduğu Kıbns metninin birçok noktasının Rum Yönetimi'nce, Türk tara- fi ve BM ile tartışılacağını be- lirterek, "Bu metnin, müza- kereler için bir başlangıç noktası olduğunun altını çi- zivorum" dedi. Annanplanına göre Kıbns\ Türkiye 'nin AB üyeliğini destekleyecek Liderler3yıleşbaşkan olacak NEW YORK (AA) - BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile Rum Yönetimi lideri Glafkos Klerides'e sunduğu, 150 sayfadan oluşan öneri paketinin 10 sayfalık özetinde yer alan ana noktalar şöyle: • Devlet, hükümet niteliğindeki 6 üyeli bir başkanlık konseyi tarafindan yönetilecek. • Konseyde, biri Türk diğeri Rum bir başkan ve başkan yardımcısı bulunacak. Başkan ve yardımcısı 10'ar aylık sürelerle dönüşümlü olarak görev yapacaklar. Konseydeki üye sayısı Türk ve Rum taraflannın nüfuslanyla orantıh olacak ve kararlar konsensüsle alınacak. • Dışişleri ve AB işleri bakanlanndan biri Türkse diğeri Rum olacak. • Başlangıçtaki 3 yıl sürecek geçiş döneminde iki lider Kıbns'ın eşbaşkanı sıfatını taşıyacaklar ve icra yetkisini doğrudan kullanacaklar. • Kurucu devletler eşit statüye sahip olacaklar. • Parlamento, senato ve temsilciler meclisi olmak üzere 2 kamarah olacak; her kamarada 48 üye bulunacak. Senatoda üye sayısı eşit şekilde paylaşılacak, mecliste ise bu sayı taraflann nüfusuyla orantılı olacak. • Her 2 mecliste basit çoğunluk olacak. Belçika modeB de var • Belgede "Kurucu devletler dış potitikanın şekillenmesi ve uygulanması konusunda, 'Belçika örneğindc olduğu şeküde' katkıda bulunacaklardır" ibaresine yer verildi. • 9 yargıçlı yüksek mahkeme ise 3 Kıbnsh Türk, 3 Rum ve 3 de Kıbns dışından atanacak yargıçtan oluşacak. Planın giriş kısmından bazı hususlar: • Kıbns bizim ortak vTatarumızdır. • Geçmişin trajik olaylan bir daha asla tekrarlanmamahdır. • Taraflar yekdiğerinin kimliğini tanıyacaktır. Aramızdaki ilişki azınlık çoğunluk ilişkisi değildir. • Kıbns'taki taraflar olarak Türkiye ile Yunanistan arasındaki dengeye saygı göstereceğiz. • AB'ye katılacağımız ve Türkiye'nin de katılacağı güne dönük olarak ileri bakıyor ve taraflar olarak, hür ırademizle Kuruluş Anlaşmasrnı kabul ediyoruz. •Kuruluş, Garanti ve Ittifak anlaşmalan yürürlükte kalacaktır. Bu anlaşma yürürlüğe girdiğinde Kıbns Türkiye, Yunanistan ve Ingiltere ile yeni durumla ilgili birer anlaşma imzalayacaktır. • Kıbns AB'ye katılım sözleşmesini imzalayacak ve onaylayacaktır. •Kıbns, Türkiye'nin AB'ye tam üye olmasını destekleyecektir. Ada silahsızlandınlacak Pakette Kıbns'uı silahsızlandınlacağı hususuyla ilgili maddeler ise şöyle: • Paramilîter ya da yedek ku^•vet bulundurulmayacak. Askeri malzeme ve silahlar yasaklanacak. • Adaya silah satışı yasaklanacak. Kurucu devletlerde 4 rakamlı sayıyı geçmeyecek askeri kontenjan bulundurulabilecek. AŞBKAN EROĞLU: Asırı toprak talebi var NEW YORK (AA) - KKTC Başbaka- nı Deniş Eroğlu, BM Genel Sekreterli- ği'nin taraflara sunduğu çözüm planıyla ilgili olarak, "Bazı olmazsa olmazlan- mız planda yok. Toprak konusunda aşı- rılık var." dedi. Gazetecilenn BM planıyla ilgili sorula- nnı yanıtlayan Başbakan Eroğlu. Cum- hurbaşkanı Rauf Denktaş'a bir telefon görüşmesi yaptıklannı söyledi. Eroğlu, "Ankara da pakeri değerlendiriyor. Bu değerlendirmeler tamamlandıktan son- ra gerekli açıklamalar yapılacak. " de- dL Kopenhag senaryosu Eroğlu, genel hatlanyla değerlendirme istenmesi üzerine şunlan söyledi: "Olum- lu yanlar olduğu gibi olumsuz yanlar da var. Bazı olmazsa olmazlarımızın dikkate alınmadığı ortada. Örneğin ege- menlikte netlik yok, toprak konusun- da aşınlık var. Küliiyatu miktarda top- rak verilmesi öngörülüyor. Mal mülk mübadelesi. toprak sınrlaması, gibi gün- deme getirdiğimiz konular bu planda pek itibar görmedi. Ama neticede uz- laşıcı tavnmızı sergileyerek anlaşmanın yollannı arayacağız" Rumlann, sunul- madan paket hakkında yorum yaphklan- na ve ^•erdikleri mesajlarla Genel Sekre- teri yönlendirdiklerine dikkat çeken Eroğ- lu. "Paketin, Ingiltere ve ABD yetkilile- riyle biraraya gelen Alvaro De Soto'nun ağırlığını taşıdığı izlenimindeyim. Yuna- nistan ve Rum Yönetimi'nin de bu pa- ketin bu şekilde ortaya çıkmasında tel- kinleri olduğunu hissedebiliyoruz. Pake- tin kendi leyhlerine çıkması için baskı yöntemi uygulamışlardır" dedi Paket- İe çözümün Kopenhag zin'esine endeks- lendıği belırtilerek AB ile ilgili rutumla- nmn sorulması üzerine Eroğlu, "15 Ka- sım öncesi ve 12 Aralık arifesinde nihai kararla karşı karşıya olmamız bir se- naryo olduğunu ortaya koymaktadır. 12 Aralık'ta da zine var. Bu programı iki tarihle bağlantılı hale getirmeleri ve 11 Aralıkakşamı cevap istemeleri, ABbas- kısını üzerimizde hissettirme amacını taşıyor." dedi. Bu arada, Denktaş da, Kıb- ns çözüm planında, her iki tarafın görüş- lerine de uygun olmayan taraflar bulun- duğunu ve özellikle topnak dağılımıyla il- gili bölümden memun ohnadığını belirtti. Sorunun çözümü içintarihifirsatyakalandı Avrupa Birliği, ABD ve Ingiltere Kıbns sorununun Kopenhag Zirvesi öncesinde çözümünden umutlu KLERIDES: KRİTİK DÖNEMEÇ DışHabeıierServisi-Bırleşmiş Milletler(BM) Genel Sekreteri Kofi Annan'ın "Avrupa Birtiği (AB) üyesi olabilecek birieşjk bir Kıbns konusun- da çok az bulunur bir firsatla karşı karşr>a>Tz. Bu firsaö değerlendirmeliyiz" diyerek sunduğu Kıbns planı, AB, ABD ve Ingiltere tarafindan olumlu olarak değerlendirildi. Avrupa Birliği: AB Komisyonu'nun ge- nişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen"in komisyon adına yaptığı yazılı açıklamada, BM Genel Sekreteri'nin, Kıbns sorununun çözü- münü hedefleyen önerisini taraflara sunması- mn "cesur ve önemB bir adım" olduğu belırti- lerek, bu adımın, AB'nin tam desteğini aldığı ifade edildi. "AB, daha önce de çeşitli defalar, sonınlan çö- zülmüş ve birleşmiş bir Kıbns'ın tam üyeüğmi tercih ettiğini belirtmiştir" denilen açıklamada, adadaki Türklerin ve Rumlann fırsatı değerlen- dirmeleri ve Kıbns'ın tam üyelik müzakerele- rinin sonuna kadar, bir uzlaşmaya varmalan çağ- nsı tekrarlandı. ABD: ABD Dışişleri Bakanlığı, Kıbns ile il- gili çözüm planını tarihi bir firsat olarak değer- lendirerek Türk ve Rum taraflanmn süratle ka- rar verip bu fırsatı değerlendirmeleri gerektiği- ni belirtti. Bakanlık sözcüsü Richard Boucher yaptığı açıklamada, ABD'nin, BM'nin Kıbns pla- nını tamamen desteklediğini söyledi. Boucher, "Buöneriylearahktaki Kopenhagzir- vesinden önce Kıbns konusunda tarihi bir nrsa- tm ortaya çıküğım düşünüyoruz" dedi. Ingiltere: Kıbns sorununa ilişkin yeni öne- riler tngiliz hükümeti tarafindan da "olumhı bir girişün" olarak nitelendi. Dışişleri Bakanlığı açıklamasmda. planın dikkatle inceleneceğine işaret edilerek "Kıbns'ın garantör devletlerin- den biriolan İngiltere'nin 1960Garantörlük Söz- leşmesi gereği üstlendiği sorumluluk yüzünden bu incelemenin titizükle yapılacağı" belirtildi. Dış Haberler Servisi - Uluslararası toplumun, BM Genel Sekreteri Ko- fi Annan'ın sunduğu Kıbns planını kabul et- melerini beklediği ada'nın iki yakasında pla- nın "soğukkanhhkla" ve dikkatle incelenmesi ge- rektiği düşüncesi ege- men. Kıbns Rum Yöne- timi lideri Glafkos Kkri- des, BM Genel Sekrete- ri Kofi Annan'ın çözüm planını sunmasından son- ra. Kıbns'ta görüşme sü- recinin hassas bir aşama- ya girdiğini söyledi. Kle- rides. yaptığı açıklama- da, "önümüzdcki hafta- larda yapılacak çahşma- lann kritik ve beHrie>ici olacağını" kaydetti ve Rum halkına birlik çağ- nsı yaptı. Planı, Ulusal Konsey ile "sorumluluk duygu- su ve birlik içinde" ince- leyeceğini belirten Rum lideri, "buzorgöreviye- rine getirirken Ulusal Konse\'in işbirligine ge- rek olduğunu" kaydetti. Coşar: Bûyük firsat KKTC Başbakan Yar- dımcısı ve Devlet Ba- kanı Salih Coşar, BM'nin. planını, "Kıb- ns Türk halkının gele- ceğiyle ilgili çok büviik bir fırsafolarak nite- lendirdi. Coşar, ıyi ni- yet belirtmenin, planın olduğu gibi kabul edile- ceği anlamına gelmedi- ğini ve bunun bir pazar- lık meselesi olduğunu da vurguladı. "Planın de- ğerlendirilmesi için ta- raflann önünde 30 gün- lük bir süre olduğunu, bu nedenle durumun ivedilik arz ettiğini'' ifa- de eden Salih Coşar, hü- kümetin ve Meclis'te bu- lunan siyasi partilerin de konuya müdahil ohnası gerektiğine işaret ede- rek, hayati konularda si- vil toplum örgütlerin- den de görüş alınması- nm gerekli olduğunu di- le getirdı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear