23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3AĞUSTOS2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA J v U 1 J M. U M\ kultur(o cumhuriyet.com.tr 15 rlAYATlIM ÖTE YAKASI FERİDUN ANDAÇ UsLanmaz deyilenişin çağrısıGünü seherde yakalamanın sevinç jağlanydı. Herkıpırtı birçok şeyi ta- ;ırdı hayatınıza. Size bu uyanışın sır- inı vereni değil de seherk gelenle- rin anlamını düşünürdünüz daha ;ok. Hayat bir oyundu belki! Ama o ân'lann coşkusunu yaşatan kitaplar hiç de öyle anlatmıyordu. Kimsiz kimsesizliğtn yurdu gibi çekerdi her bir söz sizi içine. Günün o çağnsına kulak verdiğinizde ise ömrünüzün bir başka şenliğine doğru adım at- mışsınızdır demek. 0 günün başlangıcı öteki günler- den farklıydı. Beklenendi, evet. Ge- ne de o ân'la buluşabilmeyi ıple çek- menin sevinci yok muydu... Sabah. daha kurt kuş uyanmadan yola düşecekmişçesine çivi gibi ayaktaydın. İlk otobüs yolculuğun olacaktı. İlk uzun aynlık.. Hiç yüzü- nü görmediğin. mektuplannda 'ka- ragözlü yeğenime' diyerek başladığı sözcüklerini heceleyerek okudukla- nnla tanıdığın o insana gidiyordun. Günleröncesinden gelen deprem ha- berleri ise bu yolculuğu kaçınılmaz kılmıştı sanki. • • • Varto'ya ulaşmıştmız. Yolun gelip uçlandığı yergeçit vermiyordu. Elin- deki kitap, İnsan Açısından Edebi- yat,hayatın başka bir yakasındakile- ri anlatıyordu sana. Gökle yerin ka- vuştuğu bir gölgedeydin. Acıyla de- belenen insanlann uğunuşlanna ta- nık olmuş, Nermi Uygur'un şaşırtı- cı sözleriyle yüzleşmiştin bir ân'da: "Evrene insan açısından bakmaknr edebiyat, evreni dille yorumlamak- tır; edebiyat yazanmn anakonusu, başkaca ne kıkğa bürünürse bürün- sün, edebiyattır da ondan. Herkes kendi uğraşı alanınuı başsorumlusu- dur." Uygur. eşsiz bir kapı arahyordu sana. Oradan bir patikaya çıkmaya gur, denemenin içten gelen, söze dökülen duygu/ düşünce atlasıyla sarmalanan bir anlatı olduğunu en çok hissettiren düşün/yazın insanıdır. Onun yolunun felsefeden geçmiş olması, daha doğrusu, hayata bunun açtığı kanalla sorular sorarak bakması denemeye yeni bir soluk getirmiştir. çatışırken. düşe kalka yol almaya ça- hşıyordun. Dışandaki hayatın sırla- nna yolculuğun anahtannı bulmaya çalışıyordun belki de. O çocuk ömründe biriktirerek ge- tirdıklerini anlamlandıran. sanayaz- manm ne anlama gelebileceğini gös- teren, düşüncenin kapılannı sonsu- za değin açan. edebiyatın insanhğın varoluşunun biryansıması olduğunu imleyen; dahası, o ilk yolculuğun- dan tanık olduklannı günü gününe yazma cesaretini veren Nermi Uy- gur'un her bir sözünün katmanını aralamanın kıyısında duruyordun. Hayatın farkındaydın: farkmdaol- madığın edebiyatın gücü, anlamıydı. Uygur. sana, bir ömür boyu sürecek bir yazı dostluğunu. dıl belleğini su- narken; yeni bir dil kurmamn yolu- nu yordamını gösteriyordu. ••• Nermi Uygur'un bu kuşatıcı dil bilinci, düşünce yordamı her bir de- nemesiyle gününüze ağar. Eğertanı- şı olmuş. onun sözünün tutkunu ke- silmişseniz; her bir yazdığına tez el- den ulaşmamanızın mümkünü yok. lşte. içiminSesi'nin çağıltısına ka- pılıyorsun. Onun söz ırmağına. ha- yatın dört bir yanından ağıp gelen renklerin sesine dönüyorsun. Çocuk ömrünün düşlerini avuçlannda his- settıriyor, Uygur. O deprem ân'ının tanığı olan göz- lerin. acılarla yüzleşen bilincın; ya- şadığın içsel sarsıntının izleriyle ge- lip bir kez daha buluyor seni. O ki, şundan yanadır: "•Canım okurunı. bir-araba-lafön- sözdense,ola kidamağına u\ gun dü- şer, işte sana bir yudum stınuş- sözü: İçimin sesidir denemelerîm. Gel birleşsin gürûl gürül sesleri- miz, birlikte akalım." Uygur. denemenin içten gelen, sö- ze dökülen duygu düşünce atlasıy- la sarmalanan bir anlatı olduğunu en çok hissettiren düşünyyazın insanı- dır. Onun yolunun felsefeden geç- miş olması, daha doğrusu, hayata bunun açtığı kanalla sorular sorarak bakması denemeye yeni bir soluk ge- tirmiştir. Anlatısında taçlandırdıkla- nnı birbir DiptenGelenve İçiminSe- si'yle gelenlerde buluyoruz. Haya- tın içine girebilmek, benliğimizin derinliklerinde gezinebilmek için yeni bir dil yolu açıyor, Uygur. Her bir yazdığını uslanmaz deyilenişin çağnsı olarak alman da bundandır, sanınm. fandac(a yenicizgi.com OKUMA ÖNERİLERI * Nermi Uygur'un yapıûarı "Bütün Yapıtlarına Doğru" başhğtnda Yapı Kredi Yaymlan 'nca yayımlanmaktadır: Tadı Damağımda, Felsefenin Çağrısı, Kültür Kuramı, Başka-Sevgisi, Bunahmdan Yaşatna Kültürüne, Güneşle, Dilin Gücü, Salkımlar, Yaşatna Felsefesi, İnsan Açısından Edebiyat, Dipten Gelen, Denemeli Denemesiz, Salkımlar. İçimin SesL * Betül Çotuksöken: Nermi Uygur un Felsefe Dünvasından Kesitler, 1995, Kab'alcıYay., 140 s. BELLEKKUTUSU "Nermi Uygur'un sorulan; bilim, bilgi, sanat (edebiyat), felsefe, tarih, kültür, dil, eğitim, toplum, teknik aracıhğıyla insana ilişkin sorulardır. Tüm yapıtında belitienen bu kavramlartn insan açısından neliği araştınlmaktadtr." Betül Çotuksöken "Unuttuğumu unuttuğumda bile bazı şeylerin ayırdma varmadan, bazı şeylerin ayırdma vara vara yavaştan hızhya, hızhdan yavaşa yayıhp toparianmaktayım, toparlana yayıla yaşayıp gitmekteyim denemelerimde. Deneme işte, odao türlü bir düşünüp yaşama, bir oyalanış işte." Nermi Uygur Istanbul Sanat Müzesi Vakfı, Türksanatının yarım yüzyıllık geçmişini sorgulayan bir sergi düzenliyor Fahr-El Nisa Zeid'in yapıtı (solda). Hale Tenger'in çahşması (ortada), Ömer Üluç'un yağh boya taMosu (sağda). 'Modern sanat müzesi'ne doğru ilk adımKültür Senisi - 6 Ekım 1999'da resmi kim- liğine kavuşan ve tstanbul'a bir sanat müzesi kazandırmayı hedefleyen Istanbul Sanat Mü- zesi Vakfı, 'Modern Sanat Müzesi' kavramını içeren bir sergi düzenliyor.'Modern Türk; 20. Yüzyıhn İkinciYansında Türk Sanati" başhğı- m taşıyan sergi, bienalle eşzamanlı olarak 22 Eylül-15 Kasım tarihleri arasında gerçekleşti- rilecek. Sergi mekânı olanTopkapıSara>ı Mü- zesi Has Ahırlar bölümü ise Kültür Bakanh- ğı'nın desteğiyle vakfa ücretsiz olarak tahsis edilecek. Tomur Atagök ve Yusuf Taktak'ın düzenle- dıği sergide, 2O.yy'ın ortalanndan günümüze dek çağdaş sanatın Türkiye'de geçirdiği deği- şim ve gelişim, Türkiye'nin siyasi, ekonomik ve kültürel alanda geçirdiği değişim paralelin- de belirli temalar altında ele ahnarak yaklaşık 100 sanatçımn yapıtıyla yansıtılacak. Sergi danışmanlan Prof. Dr. Adnan Çoker, BedriBaykam,LeventÇahkoğlu,Mehmet Gü- leryüz eşliğinde kronolojik olarak değerlendi- rilen elli yılhk süreç, 1950'lerdeki soyut sanat sorunsalı, folklor, kaligrafi ve yerel kaynakla- ra dönüş; 1960'larda toplumcu gerçekçilik ve eleştiri anlayışı üzerine kurulu figüratif çalış- malar ve anlatımcı bir dil benımseyen sanatçı- lar. 1970'lerde insan bedenini yeni baştan sor- gulayıp resme varoluşsal kaygılarla yaklaşan- lar, 1980'lerde ifade ve dışavurumu tuval res- miyle bütünleştiren, nesne ve kavramlara ya- şamsal bir ihtiyaç gibi sanlanlar. 1990'larda ise sanatın tüm alanlannda farklı mediumlar kul- lanarak iş üretenler kapsamında ele alınıyor. Sanatçı, sanatçı vârisleri ve koleksiyoncula- nn katkılarıyla gerçekleştirilen sergide yer ala- cak yapıtlann sanatçılan arasında Fahr-El Ni- sa Zeid, Zeki Faik Izer, Nurullah Berk. Bedri Rahmi Eyuboğlu, Nuri İyem, Ferruh Başağa, Fikret Mualla. Nejad Devrim, Neşet GünaU Şükriye Dikmen, Cihat Burak, Ali Teoman Gertnaner, Burhan Doğançay, Erol Akyavaş, Komet,Burhan Uygur, Ömer Uluç, Sarkis, Ya- vuz Tanyeli, Hüsamettin Koçan, İsmet Doğan, Esat Tekand, Meriç HızaL, \lurat Morova, Ay- şe Erkmen, Halil ,\ltuıdere, İnciE\iner ve Ha- le Tenger de bulunuyor. Yaklaşık 1000 metrekarelikkapalı mekânı ve önündeki açık alam kapsayacak olan Topkapı Sarayı Müzesi Has Ahırlar'daki sergi, Istanbul modern sanat müzesinın ilk adımlan olma ni- teliği de taşıyor. Vakıf, önümüzdeki yıllarda sürdürülmesi planlanan sergılerle müzenin ta- sarlanan "uluslararası plastik sanariar. ulusal tasarım ve mimaruk, ulusal gösteri sanatlan" bölümlerine de dikkat çekmek istiyor. Fransız fiimi vidocg 1 dijitai kameraiaria çekUdi Yarın Edirne'de başlayacak olan etkinlik 2 Eylül'de sona eriyor Sinemada büyükyenilik Kültür Senisi - Önü- müzdeki ay Avrupa sine- malannda vizyona gire- cek olan 'Vidocq' adlı Fransız filmi. sinemada devrim yaratan dijital teknolojinin kullanıldığı ilk film olma özelliğini taşıyor. Başrollerinde GerardDepardieu ve ln- es Sastre'nin rol aldığı film. 19. yüzyıl Pari- si'nde geçen fantastik bir öyküyü anlatıyor. Tüm oyuncu kadrosu Fransızlardan oluşan filmin yönetmeni Fransa'da bilinen adıyla Pitof. 150milyon franklık bütçeyle çeki- len Vıdocq'ta 21. yüzyıl teknoloji- sindenyararlanan yönetmenyüksek- çözünürlüklü dijital kameralar kul- Depardieu başrolde. lanmış. Bu kameralar sa- yesinde, çok net görüntü- ler elde edilebiliyor. Daha da önemlisi bu kameralar yönetmenlere görüntüler üzerinde sonradan bilgi- sayarda oynama olanağı tanıyor. Vidocq'ta da filmin 2300 sahnesinden 800'ü çekimden sonra bilgisa- yarda yeniden işlenmiş. Bunun yalnızca teknolo- jik bir yenilik olmadığını, aynı za- manda sanatsal bir seçim olduğunu da belirten Pitof, "Bu kameralar mükemnıelbir alanderinüğine ulaş- manu, arka planı çok daha net hale getirebilmemi, çekimden sonra gö- rüntüleri çok daha zengin ve güzel küabilmemi sağiıyor" diyor. Balkan yazarlaıi bir arada Kültür Senisi - Türkiye Yazarlar Sendi- kası'nın, Kültür Bakanlığı ve Trakya Üniversıtesi'nin katkılanyla düzenledi- ği Balkan Yazaıian Buluşması yarın başhyor. Edime Karaağaç'ta Trak- ya Üniversitesi Rektörlüğü binasında 31 Ağustos - 2 Eylül arasında yapılacak otu- ı rumlarda, Küreselleşme ve / Balkan Yazaıian ile Halkla- i nn Yakınlaşma Yollan ve / Yazariar konulan tartışüa- / cak. Yunanistan'dan Her- / kül Milas, Tanasis Valti- l nos, Makedonya'dan Ala- \ ettinTabir, ıMatejaMatevs- \ ki, Romanya'dan Nevzat \ Yusuf ve Eren Melike Ro- \ man, Bosna'dan Seat Fetaha- \ yiç, Bulgaristan'dan Paraşkef Paruşev v e Nikolai Stoyanov. Koso- va'dan Agım Rıfat Yeşeren ve Ze>Tiel Beksaç, Sırbistan'dan MirjanaTeodosije- viç ve Sirean Volareviç'in çağnlı olduğu buluşmaya Türkiye'den de Cengiz Bektaş, Gülsüm Çen- giz, Kemal Özer, "y s^~// A t a °l Behramoğ- lu, 1\ıncer Cücen- oğlu, Egemen Berköz ve Şükran Kurdakul katılacak. 1 Eylül Cumartesi günü Edirne Karaağaç'ta yapılacak otu- rumlardan sonra 2 Eylül Pazar günü saat 10.30 - 12.30 arası Istanbul'da Türkiye Yazarlar Sen- dikası'na gidilip kurul- makta olan Edebiyat Müzesi gezilecek. ODAK NOKTASI AHMET CEMAL Eskişehir'de Sıradışı Bir Sempozyum... Eskişehir'de sanat olaylannın birbirini izlemesi, uzun süredir benim için şaşırtıcı olmaktan çıkmış- tı. Birkaç yıldır bu kentin kültür yaşamı öylesine üretken bir sürece girmişti ki, bu kısa süre içersin- de Anadolu Üniversitesi'ne bağlı Tiyatro Ana- dolu'nun etkinliklerini, ardından Şehir Tiyatrola- rı'nın açıhşını doğal karşılar olmuştum. Ama EskişehirTepebaşı Belediyesi'nin, Kültür Bakanlığı'nın da katkılanyla duzenlediği "/. U/us- lararası Pişmiş Toprak Sempozyumu"nun zengin dosyası elime geçince, yine de çok hoş bir sürp- rizle karşılaşmış olmanın mutluluğunu yaşadım. Tepebaşı Belediyesi'nin çokyakındantanıdığım ve sevdiğim Belediye Başkanı Ahmet Ataç'ın er geç "bir şeyler" yapacağından emindim. Ama o "bir şeyler"\n böylesine zengin bir uluslararası düzen- lemeyle ortaya çıkması, beni gerçekten şaşırttı. 15 Ağustos-5 Eylül tarihleri arasında öngörülen sempozyumun konusu, bir rastlantı degil. Çünkü Eskişehir, Türkiye'de Marsilyatipi kiremidin ilk üre- tildiği yer. Bu üretimin geçmişi, 1920'ye kadar uza- nıyor. Kentte halen tuğla ve kiremit sektöründe dokuz işletme faaliyetini sürdürmekte. Tepebaşı Belediyesi, "/. Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu"nu, kentin tarihinin bu sayfalarını göz önünde bulundurarak düzenle- miş. Sempozyum, Kültür Bakanlığı'nın katkılan- nın yanı sıra, Tepebaşı Belediyesi'nin koordina- törlüğunde Eskişehir Valiliği, Büyükşehir Belediye- si, Anadolu Üniversitesi, Osmangazi Üniversitesi ve Kılıçoğlu ve Başak tuğla ve kiremit sanayicile- rinin ortaklığıyla gerçekleştiriliyor. Hazırlanan dos- yada sempozyumun amacı şöyle özetlenmiş: "Es- kişehir'deki gelenekselpişmiş toprak üretiminin ve sanayisinin gelişimine katkı vermek; pişmiş top- rağın sanatsalyönden değerlendirilmesi ile sana- ta farklı bir boyut getirmek ve kent kimliği ile öz- deşleştirmek..." Sempozyum programında beşi çeşitli uluslardan olmak üzere on heykel ve seramik sanatçısının çalışmalarının sergilenmesi, 32 bildirinin sunulaca- ğı bilimsel toplantı ve halka açık çeşitli kültür ve sanat etkinlikleri yer alıyor. "Antik Çağda Seramik Fınnlan", "Anadolu Hitit Döneminin Sonuna Ka- dar Seramik Sanatında Figür Kullanımı", "Arke- olojik Veriler Işığında Eski Çağda Anadolu Sera- mik Sanati", "Terracotta Nedir?", "Çatı Kiremit- lenne Uygun Renkli Sırtann Geliştirilmesi ve Ka- rakterizasyonu", sunulacakbildirilerin yalnızca bir- kaçı. Bu arada sanatçıların yapacakları eserlerin sa- tın ahnarak Eskişehir'in meydan ve parklanna yer- leştirilecek olması, sempozyuma bir de kalıcılık boyutu kazandınyor. Programda müzik de unutulmamış. Anadolu Üniversitesi Çigan Vals Grubu, Tiflis Konservatu- varı Piyano-Obua. Ikilisi, Bilkent Gitar Ikilisi gibi topluluklann konserleri var. Güngör Dilmen'ın "Ben Anadolu" adlı oyunu ise yine sempozyum etkinlikleri çerçevesinde, Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvan Sah- ne Sanatları Bölümü tarafından bu yazı basıldığın- da Yazılıkaya'da sunulmuş olacak. Eskişehir, artık kültüre ve sanata verdiği önem- le büyüyen bir "Büyükkent"... e-posta:ahmetcemal 'i superonline.com acem20( hotmail.com Milletvekilinin kitabı toplatıldı • ROMANYA(AFP)-Romanya'da, aşın sağcı 'Romania Mare' partisi üyesi Vlad Hogea'nın yazdığı Yahudi karşıtı, revizyonist kitap yasaklandı. 'Hangi Yahudi Katliamı?' türünde başlıklar içeren 'Milliyetçi' adlı kitabın 1000 kopyadan oluşan ilk baskısı satışa sunulmuştu ve Hogea 10 bin kopyalık ikinci baskının da gelecek ay kitapçılarda yerini alacağını iddia etmişti. Iasi kentinde yayınlanan kitap Enformasyon Bakanı Vasile Dincu ve Ulusal Yahudi Dernekleri Federasyonu tarafından kınandı ve savcılıkça incelemeye alındı. Radiohead'in Stockholm konseri • Kültür Senisi - Radıo Eksen, Radiohead'in 8 Eylül'deki Stockholm konserine dört dinleyicisini gönderiyor. 'BookinTurkey ve Biletix' ışbirlıği ile gerçekleştirilen kampanyaya katılmak isteyen dinleyicilerin. www.radioeksen.com adresindeki RadioheadTe ilgili beş soruyu yanıtlamalan yeterli olacak. 27-31 Ağustos tarihleri arasında yapılacak yarışmada sorulan doğru yanvtlayan 2.. 22., 222. ve 2222. Radyo Eksen dinleyicisi Stockholm'de Radiohead konserine katılmaya hak kazanacak. Konser için Stockholm seyahati kazanan dinleyiciler yarın saat 17.00'den sonra Radyo Eksen'den ve www.radioeksen.com adresinden açıklanacak. Bilgi Üniversitesi'ndesepgî • Kültür Senisi - Bilgı Atölye 111 'de 27 Ağustos 'Disıplınler Arası Eğitmen Atölyesi / Deneysel Çahşmalar Karma Sergisi' açıhyor. Sosyal-Kültürel Yaşamı Geliştirme Derneği'nce lstanbul Bilgi Üniversitesi'nin desteği ile 6-27 Ağustos tarihleri arasında, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinden gönüllü olarak katılan 17 çocuk eğitmeni için disiplinler arası anlayışla 'Pedagoji'. 'Güzel Sanatlar' \e 'Fotoğraf atölyesi çahşmalan organize edildi. Eğitim çahşmalanmn hedefi olan sosyal ve ekonomik yoksuniuk içinde bulunan aüelerin çocuklan da Umut Çocuklan Vakfı ve SHÇEK tstanbul 75. Yıl Gençlık ve Çocuk Merkezi'nden atölye etkinliklerine katıldılar. Bu çalışma sürecinde oluşan yapıtlar. 14 Eylül'e dek Bilgi Atölye 111 'de sergilenecek. BUGUN • İŞ SANAT'ta 'Macera - Gerilim Başyapıtlan' başlığı altında DavidFincher'm yönettıği 'Seven - Yedi' adlı film izlenebilir. (0 212 316 15 77)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear