14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 TEMMUZ 2001 SALI HABERLER Tirvedekiler'den Derviş çıktı • Haber Merkezi - Parlamentodan-Politika dergisinın 1994 yılından bu yana geleneksel olarak yaptığı 'Zirvedekiler" anketinin 2000 yılını kapsayan sonuçları açıklandı. Derginin ınternet sitesine gönderilen mesajlar, okur mektupları ve telefon yoluyla ankete katılanlar hiçbir partiyi başanlı bulmazken 2000 yılında Dünya Bankasf nda çalıştığı için değerlendirme dışında tutulan Devlet Bakanı Kemal Der\ iş, en fazla ilgiyi gördü. Ankete göre en başanlı bakan Koray Aydm. en başarılı milletvekili de Bülent Akarcalı oldu. Sayıştay'da ANKARA (AA) - Kamil Mutluer'in 15 Haziran'da yaş haddinden emekli olmasıyla boşalan Sayıştay Birinci Başkanlığı için adaylık başvurulan bugün saat 18.00'de sona erecek. Başkanlık için bugüne kadar Mehmet Damar, Nurşen Yapıcı, Osman Akman, Rıdvan Yenişen, Aziz Akgül, tsmet Gürbüz Civelek, Ömer Saatçioğlu, Cavit Özkahraman ve Erdoğan Öner olmak üzere 9 aday başvurdu. TBMM'nin 1 yıllık karnesi • VNKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Sekreteri Vahit Erdem, dün düzenlediği basın toplantısında Meclis'in 3. yasama yılındaki çalışmalarını anlattı. 117 yasa çıkaran Mecliste 134KlT'in denetimi yapıldı. 37 maddelik anayasa değişikliği paketi hazırlanırken muhalefet milletvekillerince verilen 10 gensoru önergesinin görüşmesi yapıldı. Ocak-haziran döneminde 42 trilyon lira harcandı. Yeni bir parti kuruldu • Haber Merkezi - Radikal Değişim Projesi Partisi (RADEP) adlı yeni bir siyasi parti kuruldu. Partinin lideri olarak tanıtılan Erhan Eker. Türkiye'nin bir yıl sonraki birinci gündem maddesinin açlık olacağım savundu. RADEP'inkurucu üyesi ve genel başkanı Fikri Ulusoy, düzenledigi basın toplantısı ile parti programını tanıttı. Ulusoy, RADEP'in bir değişim partisi olduğunu söyledi. Çiller Çeçenleri zfyaretetti • tstanbul Haber Servisi - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, dün DYP Genel Başkan Yardımcısı Hayri Koçakçıoğlu ve Milletvekili Celal Adan ile Ümraniye Atakent Mahallesi'nde Er- Rahman Camii'nin altındaki yurtta, yaklaşık 7 aydır kalan 156 Çeçen'i ziyaret etti. Çeçen gazilerle ve kadınlarla konuşarak sorunlannı dinleyen Çiller. ıkram edilen özel Çeçen tatlısmdan yedi. Milletvekili heyeti, operasyon yapılan cezaevlerini ziyaret etmediği gibi, otopsi ve bilirkişi raporlannı da istememiş Meclis komisyonu raporıında sansür BÜLEMSARIOĞLU ANKARA - Bayrampas.a Cezaevi'nde 12 mahkûmun ölümüyle sonuçlanan ope- rasyonda Meclis heyetinin rafa kaldınlan raporuna "sansür" gölgesi düştü. Millet- vekilleri komisyonu, operasyon yapılan cezaevlerine gitme gereği duymadığı gibi, bilirkişi raporlan istenmediği için Adli Tıp Kurumu'nun saptamalannı da öğreneme- di. Operasyonda öldürülen bir askerin "G- 3 mermisiyle vunılduğu" ve "mahkûmla- nn başsavcının önünde işkence gördüğü- ne" ilişkin iddialar komisyonun kapalı tu- tanaklarına yazıldığıyla kaldı. TBMM Insan Haklannı Inceleme Ko- misyonu'nda oluşturulan alt komisyon, "Hayata Dönüş operasyonu çerçevesinde operasyon yapılan cezaevlerinde ve bu ce- zaevlerinden sevk yapılan F tipi cezaevle- rinde inceleme yapmak üzere" görevlen- dirilmişti. Ancak, yaklaşık 5 ay çalışan alt komisyonun, operasyon yapılan cezaevle- rine uğramadığı ortaya çıktı. Cumhuri- yet'in ele geçirdiği komisyon tutanaklan; operasyon nedeniyle ayrıca yargılanan mahkûmlann davalanna ışık tutacak pek çok tartışmalı konunun hasıralh edildiği- ni gösteriyor. 'Deliller ortadan kaldınldı' Komisyon tutanaklanna göre, alt komis- yonun DSP'li Başkanı HasanMacit. ope- rasyon yapılan cezaevlerine gitmeme ge- rekçelerini şöyle anlattı: "Biz, operasyon anındaki insan haklan ihlallerinin olup oi- madığııu ve operasyonu n nasıl yapıldığını inceleme şansı bulamadık. Çünkü,operas- yona uğrayan cezaevlerinde birtakım inşa- at işleri olduğu için, bazı delillerin de orta- dan kaldınldığı düşüncesiyle gftmedik. Biz sadece tespitlerimizi yazdık." Komisyonda rapora en sert eleştiriyi yö- nelten Rize Milletvekili Mehmet Bekâ- roğlu oldu. Tutanaklara göre, raporda giz- lenen yönler ve soru işaretleri konusunda Bekâroğlu'nun saptamalan şöyle: • Komisyonun temel görevi. hayata dö- nüş operasyonu esnasında ne olduğunu or- taya koymaktı. "Havata dönüş operasyo- nunda ne oldu" sorusuna cevap \erecek hiçbir şey yok bu raporda. • Işte Ümraniye Gezaevi'nde ölen gü- venlik görevlisinin G-3 mermisiyle \urul- duğuna dair iddialar var. Askerin öldürül- mesiyle ilgili bir iddia. Ahmet... kendisi- ni yakarak çıktığını, açılan çapraz ateş so- nucu kendisinın. hem de bir askerin öldü- ğünü... Yani asker askeri öldürmüş şeyi var ve bu insanlar da adam öldürmekten dolayı, şu anda tutuklu bulunuyorlar. Af- tan çıkmış olmalarına rağmen bir kısmı çı- kamıyor. Gerçekten asker askeri mi öldür- dü, yoksa tutuklular mı askeri öldürdü? • Avrupa Işkenceyi tzleme Komite- si'nın. mesela Bayrampaşa Cezaevi'nin kadın koğuşunda insanların yakıldığına dair, uluslararası basına da yansıyan çok ciddi. Türkiye'yi de, bizleri de, hepimizi zan altında bırakan ciddi bir iddiası var. Bu operasyonlann gereksız olduğu, ağır oldu- ğu gibi çok şeyler var. • Çanakkale ve Ümraniye'de operas- yonlar niye uzadı, gerçekten orada çok bü- yük bir direniş vardı ondan mı, yoksa işte güvenlik güçleri fazla can kaybına, zara- ra sebep vermemek için öyle davrandılar o mu, yoksa büyük bir direniş var izleni- mi verilmek için mi böyle bir şey yapıldı? • Arkadaşlar bir sürü görevi olmayan şeyleri yazmışlar, ŞT emeklerçokiyL,hava- lar güzel, sular akıyor filan cezaev i şöyle gü- zel, kantinler böyle iyT yazmışlar Sağ ol- sunlar. "amasavımlardaufaktefeksonın- lar var" dıyor. Nedir bu ufak tefek sorun- lar? Ölüm orucunda bulunan insanın üst kattan alt kata ınmediğınden dolayı her sa- yımda dayak yediğı iddiası var. Var mı, yok mu. taraflara sorulması gerekirdi. • Sevklerden sonra mahkûm kabul edi- lirken rapor yok. Eğer varsa, hepsinin ra- porları 20 gün sonra. 25 gün sonra veril- miş raporlardır. tşkence izi çok önemlidir. İşkence iddialarının ispatlanacağı en önemli şey doktor raporlandır. Bu rapor- lar alınmamış, "durumlançokiyideğildi'' diyor cezaevi yönetimi. • Öyle anlaşılıyor ki, bu izler, işkence ızleri ya da kötü muamele izlerinin hepsi jandarmaya havale ediliyor. Gezaevi yöne- timi diyor ki, "biz bilmiyoruz, bunu teslim aldık, böyleydi." • Niye çırılçıplak soyularak bu insan- lar makatlanna kadar aranmış. Ne aranı- yordu bunun sorulması gerekiyordu. ANAP kongresi 4-5 Ağustos'ta Yeni programda 'globalleşme, AB ile entegrasyon, piyasa ekonomisi' vurgulanıyor Ydmaz'aikinci Erbakan partiyi Kutan'a kurduracak nıkipDinçerler • Lütfullah Kayalar'dan sonra, Vehbi Dinçerler de başkanlık yanşına katılma kararı alınca, ANAP kongresinde aday sayısı 3'e çıktı. ğ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Merkez Karar ve Yürütme Kurulu (MKYK) üyesi Vfehbi Dinçerler, partisinin4-5 Ağustos günlerinde yapılacak kongresinde genel baş- kanlığa aday olduğunu açıkladı. Dinçerler'in adayhğı ile ANAP'ta aday sayısı 3'e çıktı. ANAP'ın 1991 yılından beri bütün seçimleri kaybettiğini kaydeden Dinçerler, bunun so- rumlusunun Genel Başkan Mesut Yılmaz ol- duğunu söyledi. Yılmaz'ı çekilmeye çağıran Dinçerler, "Bu kongrede ANAP ya dirflecek ya da siyasi tarihin tozlu raflarına sü- rüklenecektir'' de- dı. Yozgat Milletve- kili Lütfullah Ka- yalar'm ardından MKYK üyesi Veh- bi Dinçerler de, dün düzenledigi basın toplantısında 4-5 Ağustos günle- rinde gerçekleştiri- lecek kongrede ge- nel başkanhğa aday olduğunu açıkladı. ANAP'ın 1991 yı- lından beri bütün seçimleri hemen hemen kaybettiği- ni, 1999 seçimleri- nin ise tartışmasız veçokacıbirmağ- lubiyetle sonuçlan- dığını anlatan Dinçerler, bunun nedeninin ge- nel merkez ve genel başkanın "yönetim anla- yışı ve kavrayışı'' olduğunu söyledi. Kongrenin "tek başına iktidar" hedefıne yeniden dönüş gibi yaşamsal konularm tartı- şılacağı bir büyük firsat olduğunu belirten Dinçerler, şu görüşleri dile getirdi: "ANAP'hlar bflmendir ki, bu kongre kurtu- luşumuz ve yeniden hayat kazanmaımz için son firsatımızdır. Bu kongremizde başta genel başkan olmak üzere ciddi bir kadro değişimi- nin gerçekleşmesine bağh olarak ANAP ya di- rilecek ya da siyasi tarihin tozhı raflarına sü- rüklenet ektir. Başta genel başkan obnak üze- re değişimin parti teşkilatıiçinde hasarazger- çekleşnıcsi için bir çekilnıe planı yapmah, ye- rini genel nzaya uygun ve gönüllülük onunıy- la bir başkasına bırakmahdır. ANAP, genel başkanını bu kongrede değiştirirse sağhkhya- şaması için hâlâ şana var demektir." ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP'nin kapatılmasının ardından iki yasaklının çekişmesiyle süren iki parti oluşumunda son aşamaya gelindi. Necmettin Erbakan yönetim kadrosu konusunda seçenekli çalışma yürütürken; gelenekçi kanat yeni partinin programında Recep Tayyip Erdoğan' ın söylemini andıran "liberal" içerikli esneklikler öngörüyor. Kapatılan FP'nin Genel Başkanı Recai Kutan hafta sonunu Eskişehir'de piknikte geçirirken, Necmettin Erbakan 'ın Balgat'taki konutunda yoğun trafık yaşandı. FP kökenli milletvekilleri Fehim Adak, Oğuzhan Asiltürk ve Teoman Rıza Güneri'nin yanı sıra, eski RP'li ve siyasi yasaklı Ahmet Tekdal da yeni dönem hazırlıklannda etkin rol aldı. Gelenekçi kanadın, birkaç seçenek üzerinde tartıştığı ve "Erbakancı partinin" gelecek hafta kurulacağı öğrenildi. Seçeneklerden bazılan, "Recai Kutan'uı lideriiğindc devam edilmesi, yeniKkçi kanattan Abdullah Gül ve Abdüllatif Şener'in katılınııyla karma yönetim oluşturulmasr olarak sıralanıyor. Gelenekçi kanadın, yeni bir parti kurmak yerine. Demokrat Parti veya Millet Partisi gibi oy oranı düşük olan partilerden birine geçip, yeni bir çıkış yapma görüşünü de tartıştığı kaydedildi. Yeni bir parti oluşumunda ise. "Yeniden Büyük Türldve" adı Erbakan'a yakın kulislerde dile getiriliyor. Erbakan'ın kurmaylan. yeni oluşumun programında da, Recep Tayyip Erdoğan'ın önünü kesmeye dönük mesajlar üzerinde duruyor. Yeni programda şu mesajlann ön plana çıkanlması bekleniyor: "Kopenhag siyasi kriterteri başta obnak üzere Türkiye'nin imza atüğı kriterlerin hayata geçirilmesi hayati önemdedir. Erdoğan'ın siyasi yasağı sürecek Erdoğan, parti kurma ça- Iışmalannı siirdürüyor. Hukukçular ise siyaset ya- pamavacağuu beürtiyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kapatılan FP'den kopan bağımsız mil- letvekillerinin de içinde yer aldığı ye- ni oluşumun liderliğine soyunan Re- cep Tayyip Erdoğan' ın Türk Ceza Ya- sası'nın "halkı. suuf, ırk, dm, mezhep veya bölge farkhuğı gözeterek kin ve düşmanhğa açıkça tahrik etme" su- çundan mahkûmiyeti nedeniyle siya- set yapamayacağı belirtildi. Yargı- tay'daki hukukçular, Erdoğan'ın bu maddeden mahkûm olması nedeniy- le herhangi bir partinin üyesi, kurucu- su olamayacağını vurguladılar. Erdoğan'ın mahkûmiyetinden do- layı milletvekili seçilme yeterliliğine de sahip olmadığı kaydedilirken, ola- sı parti başvurusunun kabul edilmesi durumunda cumhuriyet savcılığının harekete geçebileceğine işaret edili- yor. Erdoğan'ın memnu haklannın ia- desinin ardından siyaset yapıp yap- mayacağı tartışmalara neden oldu. Ki- mi hukukçular, Erdoğan'ın "memnu haklannın'' iadesinin ardından siyaset yapabileceğini savunurken bazılan da bunun mümkün olmadığı görüşünde. Yargıtay'daki hukukçular, Erdo- ğan'ın "haikLsmıf,ırk, din, mezhepve- ya bölge farkhiığı gözeterek kinvedüş- manhğa açıkça tahrik etme" suçun- dan mahkûm olduğunu anımsattılar. Hukukçular, Siyasi PartileT Yasası ile Milletvekili Seçimi Yasasrnın seçile- meyeceklerin suçları arasında Erdo- ğan'ın mahkûm olduğu TCY'nin 312. maddesinin de sayıldığmı belirttiler. Öte yandan Adatet Bakânı Hikmet Sami Türk, Erdoğan'ın siyaset yasa- ğı hakkmdaki açıklamalan konusun- da "Kendisini mahkemelerin yerine koyuyor" eleştirilerine karşı çıkarak yalnızca yürürlükteki mevzuatı yo- rumladığmı söyledi. Memnu haklann iadesi konusunu mahkemenin takdir edeceğini vurgulayan Türk, Erdo- ğan'ın yasaklı olmasının, veriîen ce- zanın bir sonucu olduğunu belirtti. Ekonomideld temel anlayışımız. ahlaki temeUi. sosyal donanımh pi\asa ekonomisidir. tnsan haklan, hukukun üsrünlüğü, serbest pazar ekonomisi bütün ülkcler tarafindan benimsenen e\Tense! değerier olarak öne çıknuştu". X\TO genişleme sürecine girmiş, AB, doğu bloku iUkelerini de bünyesine alarak veni bir güç obna konusunda ciddi adımlar atma hazu-hğuıa başlanuşür. Avrupa yeniden şekükniyor. İşte bu ortamda globalleşme olgusu, dünya gündeminde kaçınıbnası ve \azgeçUmesi mümkün gözükmeyen bir olgudur. A\ rupa Biıüği ile eşit şardarda entegrasyon esastır. Yabancı serma\enin Türldye'}« geunesi için gerekli şârtlar ha^rlanmalıdır." Basın toplantısı bugün Anayasa Mahkemesi tarafindan kapatılan FP'nin Genel Başkanı, Malatya Bağımsız Milletvekili Recai Kutan, bugün TBMM'de basın toplantısı düzenleyecek. Kutan. saat 11.00'de yapacağı basın toplantısında, kurulması planlanan parti konusunda kamuoyuna açıklamalarda bulunacak. Lütfullah Kayalar Anayasa Mahkemesi, 200'ün üzerindeki iptal başvurulannı 10 Temmuz'da karara bağlayacak Af için karar gelecek hafta verflecek • Yüksek Mahkeme, TCY'nin 'görevi kötüye kullanma, ırza geçme' ve 'evrakta sahtecilik' suçlannın af kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceğine karar verecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkeme- si, cezaevinde bulunanlar ile yargılamalan sürenlerin ay- lardır beklediği af yasasının bazı madde ve hükümlerinin iptali istemli başvurulan 10 Temmuz Salı günü esastan görüşmeye başlayacak. Yük- sek Mahkeme, başvuru mad- delerinin kapsam dışında bı- rakılmasını anayasaya aykın bulur ve iptal ederse, yargıla- ması sürenlerin davaları erte- lenecek, cezaevinde bulunan- lar ise şartla tahliye edilecek. Ancak bu kişilerde suçu 23 Nisan 1999'dan önce işlemiş olma koşulu aranacak. Kamuoyunda merakla bek- lenen af yasasının bazı mad- de ve hükümlerinin iptali is- temiyle yerel mahkemelerce yapılan başvurularda sona ge- lindi. 10 Temmuz Salı günü toplanacak olan Anayasa Mahkemesi heyeti, önce 3 ra- portörün yasaya ilişkin hazır- ladığı yaklaşık 200 sayfalık raporu değerlendirecek. Öncelikli olarak af yasası- mn niteliğini ortaya koyacak olan Anayasa Mahkemesi, bu konuda ortaya çıkan görüş çerçevesinde maddelere yö- nelik incelemeyı yapacak. Yüksek Mahkeme, bu kap- samda ilk olarak Sandıklı, Çankın ile Turgutlu asliye ve ağır ceza mahkemelerinden gelen başvurulan görüşecek. Anayasa Mahkemesi, yasa- nın 1. maddesinin (a) alt ben- diyle, Türk Ceza Yasası'nın 240(görevi suiistimal),414/l (15 yaşından küçüğün ırzına geçme), 418 2 (hastalık bu- laştırma, 339 ile 349. (evrak- ta sahtecilik) maddelerin şart- la salıverme ve erteleme kap- samı dışında bırakılmasının anayasaya aykın olduğu iddi- asını esastan inceleyecek. Ilk inceleme yapıldı Yüksek Mahkeme, söz ko- nusu maddelerin kapsam dı- şında bırakılmasını anayasa aykın bulur ve iptal ederse. bu maddeler nedeniyle yargı- laması devam edenlerin dava- lan ertelenecek, cezaevinde bulunanlar ise şartla tahliye edilecekler. Ancak bu kişile- rin yargılandığı veya mahkûm olduğu suçu 23 Nisan 1999 tarihinden önce işlemiş olma koşulu aranacak. Anayasa Mahkemesi, bu maddelerin kapsam dışında bırakılmasını anayasaya aykın bulmaz ise bu maddelerden dolayı yargı- lananların yargılaması süre- cek, cezaevinde bulunanlar tahliye olmayacaklar. Anayasa Mahkemesi bu- güne kadar yerel mankeme- lerden gelen 200'ün üzerin- de başvurunun ilk inceleme- sini yaptı. Mahkeme, onlar- ca başvuruyu ise eksiklikler nedeniyle iadesine, yetkisiz- lik nedeniyle reddine ve kıs- men esastan inceleme karan verdi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com Sıvas katliamının 8. yıldönümü nede- niyle Adana'da Pir Sultan Abdal Derne- ği, birçok sivil toplum kuruluşu ve CHR HADER ÖDR EMER DBP gibi partilerin katıhmıyia düzenlenen törenin ardından Tarsus'a geçtim. Amacım, çocukluğum- da ve ilk gençliğimde yaz aylannı geçir- diğim Namrun Yaylası'na gitmekti. Haritada Namrun Yaylası'nın adını arar- sanız bulamazsınız. Çünkü, yer isimleri- nin anlamsız şekildeTürkçeleştirilmesinin ardından belki de bin yıllık Namrun Yay- lası'nın adı Çamlıyayla'ya dönüştürül- müştü. Namrun Yaylası, Çukurova'nın Toros Dağları üzerindeki yaylalanndan bi- risi. Namrun Yaylası'na daha çok Tarsuslu- lar çıkar. Tarihinin çok eskilere uzandığını biliyoruz. Yayla sözcüğüne Anadolu'nun başkayerlerindefarklıbiranlamyüklenir.. Çukurova'dafarklı. Çukurova'nın yaylala- rı sayfiye yeridir. Yazın sıcaktan ve çok önceki yıllarda sivrisinek ve onun neden olduğu sıtmadan kaçan Çukurovalılar, To- roslar'ın üzerine yerleşim yerleri kurmuş- lar. Namrun, yörenin en büyük sayfiye ye- ri. Toplam 13 bin civarında ev var. Her ev- de yaklaşık 5 kişinin yaşadığı kabul edil- se, yazın nüfusu 60-70 bine ulaşır. Çam, kiraz, ceviz, erık, armut, elma ağaçlarının, renk renk çiçeklerin arasına serpiştirilmiş semtleriyle Namrun, bir büyük şehrin kap- ladığı alandan daha geniş bir alana yayıl- mıştır. Kale köyü ve köyün altındaki mer- kez çarşısı yaylanın merkezidir. Kaleönü, Kaleardı, Çayırekinliği, Göpter, Çakırlı, Cu- mayakası, Atdağı. Talıç, Ulumeres, Çu- valkı, Tepeensesi hemen aklıma gelen ba- zı semtleri. Her semtin ayrıca dükkânları ve çarşısı var. Bu semtlerin anayol üzerin- dekilerine belediye otobüsü çalışır. • • • Tarsus'ta Kleopatra Kapısı'nın yanında- ki yayla otobüsleri durağına geldim. Du- rakta komşumuz Nurettin Amca'nın oğ- lu Cavit'le karşılaştım. Annesi Şadiye Teyze yıllar önce yaşamını yitirmişti. Nu- rettin Amca ise iki yıldır felçti ve yayla- daydı. Tam Cavit'le konuşup aile hakkın- da bilgi alırken kulağıma tanıdık bir ses Namrun Yaylası'nda geldi. 1965yıllanndaTarsus Idman Yurdu'nda birliktefutbol oynadığımız kaptan Musta- fa'ydı. 30 yıldır ilk kez karşılaşıyorduk.. özlemle birbirimize sarıldık. Mustafa, yay- la otobüslerinin kalktığı yere bir büfe aç- mıştı. Eski arkadaşları sordum, "Japon Ahmet ve Kürt Bahri öldü" dedi. Ikisi de iyi futbolcu, iyi insanlardı. Biraz durakla- dım. Kardeşi Hasan, arkadaşımız Niyazi Oksal iyiymiş. Sonra büfenin duvarına asılmış futbol takımının fotoğrafına bak- tım. Benden bir yıl önceki takımdı. Ama hepsi, birlikte futbol oynadığım arkadaş- larımdı. • • • Yıllar önce yayla otobüsünde hemen herkesi tanırdım. Şimdi hiç tanımadığım insanlar arasında yolculuk ediyordum. Bi- zim zamanımızda Yayla'ya Ankara yolun- dan sapılarak Söğütlüoluk, Karageçit, Da- rıpınarı köyü üzerinden gidilirdi. Otobüs- ler iki üç yerde mola verirlerdi ve bu yol- culuk 4-5 saat sürerdi. Şimdi yol değiş- miş. Ulaş, Manaz, Sarıkoyak, Sarıkavak üzerinden gidiliyor. Annemlerin çocukluğunda ise atlarla gi- dilirmiş. Bir gece yol üstü köylerinden bi- rinde konaklanır, yola öyle devam edilir- miş. Şimdi 80 kilometrelik yolu otomobil- ler yaklaşık bir saatte, otobüsler bir buçuk saatte alıyorlar. Kâhyaoğlu durağındaotobüsten indim. Yıllar sonra tekrar Namrun Yaylasf nday- dım. Neredeyse 20 yaşına kadar bütün yazlarımı geçirdığim ve her sokağını, her ağacını bildiğim yayla bende garip bir hüzne neden oldu. RemziyeTeyzemler'in bağına birçok başka ev yapılmış, bağ es- ki güzelliğini yitirmişti. Teyzemin kayınpe- deri Mahmut Efendi o bağa ne büyük bir özenle bakardı. Orayı sattılar. Remziye Teyzem, Sabri Enişte öleli yıllar olmuştu. Remziye Teyzem'in çocuklarından Ay- sen benim yaşıtımdı. Şimdi yaylaya bir tek o geliyormuş. Çayırekinliği'nde bir ki- ra evinde oturuyormuş. Dedem Emin Bülbüloğlu bakırcıydı. Ben, dedem ve anneannemle çok erkenden yaylaya ge- lirdim. Eskiden yaylada iki evimiz vardı. Şimdi ev sayısı beşe çıktı. Cahide Tey- zem, Nuran Teyzem ve annem ev yaptır- dılar. Güngör Teyzem ve Sefa Dayım da eski evlerde oturuyordu. Sefa Dayım'ı ge- çen yıl yıtirdik. Yolda, Damlamalı'nın torunu Zöhre'ye rastladım. Benden küçüktü, kızlan oku- yup üniversiteyi bitirmiş, birini evlendir- miş, "Yakında anneanne olacağım"dedi. Annesi Hayriye öleli çok olmuştu. Gün- düz, kuzenlerim ve yeğenlerimle Kalear- dı'nda Mehmet'lerin bahçesinden kiraz topladık. Akşamüzeri Bedriye Teyze'nin "Tek Çam"ına doğru annemle yürüyüş yaptık. Ne Tek Çam ne de Bedriye Teyze'nin evi kalmıştı. Mezarlığa doğru yürüdük, anne- annemin mezarını ziyaret ettik. O yaylaya gömülmeyi vasiyet etmişti. Mezartaşının üzerinde "Dursun Bülbü- loğlu Ruhuna Fatiha 1313-1975" yazı- yordu. Bugün amcaoğlu Nihat'la Cehennem Deresi'ne gideceğiz, çılgın kalabalıktan, hengâmelerden uzakta...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear