Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel YayınYönetmeni: tbrakim
Yıldız • Yazıişlen Müdûrü:
Saifan Aipasbuı • Sorumlu
Müdür Flkret likiz • Haber
Metkezi Müdürii: HakanKara
Istihbarat CengizYıldınm • Ekonomi: Özlem Yüzak
• Kültür: Handan Şenköken • Spor: Abdülkadir
Yücelman • Makaleler Sami Karaören •
Düzeltme Abdullah Yazıcı • Fotoğraf Erdoğan
Köseoğlu • Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haber-
len: Mehmet Faraç 0 Avrupa Temsılcısı: Güray Öz
Yayın Kurutu- İlhan Selçuk
(Başkan).Orhan Erinç, Hik-
met.Çetinkaya, Şükran Son-
er, İbrahim Yıldız, Orhan
Bursalı. Mustafa Balbay,
Hakan kara.
Ankara Temsılcısı Mıtstafa Balbay Atatürk Bulvan No:
125,Kat 4,Bakanlıklar-AnkaraTel:4195020(7hat), Falcs:
4195027 • lzmır Temsılcısi: Serdar Kunk, H. Zıya Blv.
1352 S. 2 3 Tel: 4411220, Faks: 4419117 • Adana Tem-
sılcısi: ÇetinYiğenoğlıı, lnönüCd. 119 S.Nol Kat:l,Tel
363 12 11, Faks: 363 12 15
Müessese Müdürü: Erol
Erkut # Koordinatör:
Ahmet Korulsan # Mu-
hasebe Bülent Yener*
tdare Hüseyin Gürer
• Satış FaziletKuza
MEDYA C: • Yönetım Kunılu
Başkanı - Genel Müdur Ciilbin
Erduran # Koordınatör Reh»
Iplmın • Genel MüdürYaıdımcısı
SevdaÇoban Tel 5\4 07 5İ - 51}
95 80 - 5138460* 1, Faks. 5138463
Ys>ıtnla\an \e Basan: \ en\ Gun Haber <\jansı. Basm ve Yayıncıhk \ Ş
Tütfcocagı C ad 3"» 41 Cagalo^lu 14*34 Islanbul PK 246 - Sırkecı 34435 Istanbul
Tel (a212)512O5O5(2Ohal)
Faks. (0/212) 513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 13MAYIS2001 lmsak:3.53 Gûneş:5.41 Öğle: 13.08 îkindi: 17.00 Akşam: 20.21 Yatsı: 22.00
• 9
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
sözcülüğüne soyunduğu, Para Fonu, Dünya Ban-
kası, tabii ABD yönetiminden aldığı direktifler doğ-
rultusunda hareket ettiği ve edeceği, devlet ba-
kanlığında göreve başladığı ilk günlerden belliydi.
Kemal Derviş; IMF'nin biçimlendirdiği gerçek yü-
zünü Başbakan'a ve iki lidere doğrudan ama perva-
sız söz ve davranışlaria gösterdi.
Dünkü medya; Derviş'e karşı çarşamba .ve per-
şembe geceleri liderler toplantısında Bahçeli'nin
gösterdiği haklı -ama geciken- tepkiye bir ölçüde
eteştirisel yaklaştı.
Derviş'e Bahçeli tepkisi bir partiye mal edilebilir
mi?
Derviş, ilk günden bugüne hükümeti, daha sonra
parlamentoyu (aşağılayıcı demeye insanın dili varmı-
yor) -bilinçli olarak- küçüttücü bir dizi sözlü davranı-
şın sahibi.
Başta Başbakan, bakanlar ve TBMM, IMF'nin ve
Derviş'in buyurduğu her isteme şapka çıkamnayı
onurlanna sığdınyor ve sindtrebiliyorsa... Afiyet ol-
sun!
Gidişattaki olumsuzluğa günlerdir Güncel'de dikkat
çekmeye çalışırken; kimi küçük ömeklere dayanarak,
"Derviş'in kendi başına buyruk, her türden yeöcfy/e
donanmış, 'hükümetüstü bir bakan' olduğu kanısıy-
la davrandığını" (10 Mayıs'ta) altını çizerek yazdık.
Bir gelişmeye dikkat çekerek, "IMF ile görüşmele-
riyûrüten heyetin (yani Derviş'in) Ankara'yı, ömeğin
ülkenin güvenliğiyle ilgili kurumlan (Telekom konu-
sunda) bilgilendirmediği"r\\ (11 Mayıs'ta) kamuoyu-
nun bilgisine sunduk ve aynı yazıda "eninde sonun-
da hiçbir dayatmasına karşı çıkamayan hükümetimi-
zin himmetiyle IMF'nin (yani sözcüsü Derviş'in) her
dediği olacak" dedik.
Ne yazık ki; Derviş'in tutumuna bakarak saptanan
bu sonuçlan bizden önce Başbakan'la ortaklannın,
hükümet üyelerinin görmesi gerekirdi. Ancak 15 mil-
yar dolar uğruna görmezden geldiler.
Iş işten geçince...
üsans yetkisinin Telekomünikasyon Kurumu'na
devrini IMF dayatmasıyla huzura getiren Derviş'e,
MHP lideri; iş işten geçtikten sonra pattıyor
"Size hükümette görev verirken, IMF'yi ikna ede-
ceğinizi düşündük. Oysa siz IMF görüşleri doğrultu-
sunda, bizi ikna etmeye çalışıyorsunuz.
Siz kimi temsil Ğdiyorsunuz? IMF'yi mi hükümeti
mi?"
IMF'nin Türk hükümetini parmağının ucundâ oy-
nattığı, aynı toplantılarda kanıtlandı.
Hükümet, örneğin Telekom Yönetim Kurulu'nun
tamamen değiştirilmesini isteyen maddeye yeni bir
biçim verecekti. IMF'ye sormasını Derviş'ten istedi.
Bakan, IMF'den olumlu yanıt getirdi ama. ertesi ak-
şam bu kez "değişikliğe IMF'nin karşı çıktığını" hü-
kümete bildirdi.
IMF-Derviş ikilisinin dayattığı batık bankalara kre-
di veren yabancı bankalann alacaklannı güvence al-
tına alan maddeyi Mesut Yılmaz zorlukla durdura-
bildi. Sonuçlar:
1- Ekonomi Bakanı; Bankalar Üst Kurulu ile Tete-
kom yöneticilerini tamamen degiştirerek "kendine
bağlı bir kadro ve bir dünya yaratmaya" çalışıyor.
2- Derviş; siyasetin ekonomiden, ekonominin siya-
setten ayn durmasını yineliyor. Oysa; ekonominin si-
yaseti tutsak alması için uğraş veriyor. IMF sopasını
kuHanıyor. "Söylemlehartıkuyanolmaktançıkb. Teh-
dide dönüştü" (10 Mayıs-Güncel).
Derviş'le kapışan Bahçeli'nin, aynı geceyansıtop-
ladığı Başkafılık Divanı'na; "Sorun Telekom yasası
değil. Kemal Derviş'in 'hükümete karşı' izlediği tu-
tumdur" yargısı egemen oluyor.
3- MHP'nin hükümetten çekilmeyi tartışmaya aç-
ması bile tam anlamıyla abes!
IMF beklentileri gerçekleştikten sonra -tabii IMF
15 milyar karşılığı bu kez Derviş'in bakanlıkta kalma-
sını koşul olarak dayatmazsa- yapılacak işlem çok
basit:
Derviş'e, ünlü şarkıdan esinlenerek denilmeti ki;
"Kapı açık I Arkanı dön ve çık I Istenmiyorsun artık."
Tabii hükümetimizin; IMF ve VVashington korkusuy-
la pır pır eden yüreği Derviş'e kapıyı gösterebilirse...
Eurombn'da Türldye'ye
Yunanistan'dan lOpuan
KOPENHAG (Cum-
huriyet)-46. Eurovision
Şarkı Yanşması'nda Es-
tonya, Tanel Padar ve
Dave Benton'nun ses-
lendirdigi 'Everybody'
adlı şarkıyla birinciliği
kazanırken Türkiye 11.
oldu.
Danimarka'nın Ko-
penhag kentinde düzen-
lenen yanşmada 198 pu-
an toplayan Estonya, ilk
sırada yer aldı. Eston-
ya'yı 177 puanla Dani-
marka ve 147 puanla Yu-
nanistan izledi. Türkiye
ise Sedat Yüce'nin ses-
lendirdiği 'Sevgiye Son'
adlı şarkıyla 41 puan
topladı ve 23 ülke ara-
sında 11. oldu.
Türkiye, Yunanis-
tan'dan 10 puan ahrken
ilk 15 içinde yer aldığı
için gelecek yıl yapıla-
cak yanşmaya katılma
hakkını da kazandı.
Devlet 'tarihVsattı
• Baştarafı 1. Sayfada
hazırlanan raporda, söz
konusu taşınmaz üzerin-
de 1995yıhndal.dere-
ce arkeolojik SlT alanı
olarak tescillenen Akhö-
yûk Tümülüsü'nün bu-
lunduğu belirtildi.
Yapılaşma yasağı geti-
ren SİT karannın verildi-
ği bir alanın satılması
dikkat çekti. Kültür Ba-
kanlığı da konuyla ilgili
olarak 8 Mayıs'ta Anka-
ra Valiliği'ne (defterdar-
lık) gönderdiği yazıda,
2863 sayılı Kültür ve Ta-
biat Varhklannı Koruma
Yasası uyannca, "Hazi-
ne ve diğer kamu kurum
ve kuruluşlanna ait olup
usulünegöre tescilve ilan
otunan her çeşit korun-
ması gerekÛ taşınmaz
kültür vetabiat varlığı ile
bunlara ait koruma suıır-
lan içindeki taşınmazla-
rm, Kültür Bakanbğı'nuı
izni olmadan gerçek ve
tüzelkişilere satüainaya-
cağma" işaret etti. Kültür
Bakanlığı, söz konusu
yasaya dayanarak kendi-
lerinden izin alınmadan
yapılan satışın iptalini ve
gerekli işlemlerin başla-
tılmasını istedi.
Arkeoloji ve Arke-
ologlar Demeği Başkanı
Ahmet Tırpan da satış
işlemmin çok yanlış ol-
duğunu belirterek "Kül-
tür ve tabiat varlıklan,
tescil edildikten sonra ta-
puya kaydedilir. Bunu
bilmemeleri mümkün
değü. Bile bile saüyorlar.
Sahip çıkmıyoıiar, tarihi
mahvetmek için ellerin-
den gekn her şeyi yapı-,
yorlar" diye konuştu.
Koruma kuruUannın da
artık mimarlardan oluş-
tuğunu anlatan Tırpan,
kurullarda arkeolog kal-
madığını söyledi.
A L GÖZÜM SEYREYLE / IŞIL ÖZGENTÜRK
Rüyaya Yatmak
Hay huy içinde, dolar indi, dolar çıktı der-
ken neredeyse üç ay geçmiş. 19 Şubat'ta ana
rahmine düşen ve daha o gün yaşam hanele-
rine 3 milyar borç yazılan dokuz ay sonrası-
nın bebeleri üç aylık olmuşlar. Yaş ortalama-
sının 70'i anca bulduğu bu topraklarda ya-
şayan 90'ını süren mutlu yaşlılar da felekten
tam üç ay çalmışlar. Ve sayılan taş çatlasa 1
milyonu zor bulan tuzu kuru Türk vatandaş-
lan dtşında kalan biz parasız pulsuz. ışsiz
büyük çoğunluk da her gün yeni bir şey öğ-
renmişiz.
Örneğin bendeniz, hep merak ederdim. In-
sanlık o korkunç savaş günlerinde nasıl da-
yanmış, nasıl böylesıne ayakta kalmayı ba-
şarmış diye. Bu kriz bana, insanoğlunun da-
yanma gücünün sınırlannı somut bir biçim-
de gösterdi. Öyle böyle değil, insanoğlu her
şeye alışıyor ve bu onun dayanma gücünü
arttınyor.
Ölümlere alışıyor. v
Açhk sınınna gelmiş çocuklann çöpleri
yemesine alışıyor.
Cinnet geçıren işsizlerin katliam yapıp ai-
lede kim var kim yok öldürmesine alışıyor.
En yakın dostlannın yüzüne kapı kapama-
sına alışıyor.
Dostluğun, onurun, sevginin bitişini gö-
rüp acı çekmemeye alışıyor.
Çalışmanuı, yeteneğin, iyi'iş yapma iste-
ğinin, gayretinin hiçbir şeye yaramadığını
görmeye alışıyor.
Akla karanın birbirine kanşmasına alışı-
yor.
Ve en önemlisi, şiirin yok edilmesine alı-
şıyor.
Epeydir, sizlere krizin yarattığı insan tab-
lolanndan söz etmek istemiyordum. Ama ar-
tık kendimi tutamadım, toz pembe gözlük-
lerimi çıkardım. Fakat o da ne? Bu karanlı-
ğa dayanmam olanaksız. En iyisi yeniden toz
pembe gözlüklerimi takmak ve çevremde,
yolda, trende rastladığım bu ülke insanlan-
nm ayakta kalmak için geliştirdiği yeni ya-
şam metotlannı anlatmak. Işim bu ya.
Efendim, bu konuda en önemli ve etkili
metot bir grup tarafından geliştirildi ve şim-
dilerde yaygınlaştınlmaya çalışılıyor. Meto-
dun adı: Rüyaya yatmak.
Metodun özü, uyumadan önce kısa bir me-
ditasyon yapıp zihninizi boşaltmaya, ardm-
dan da etkilendiğiniz, se\ indiğiniz toplum-
sal olaylan düşünmeye dayanıyor. Ornek,
Prag'daki televizyon muhabirleri direnişi,
Fransa'daki liselilerin direnişi gibi. Zihin boş
ya, her şeyi sünger gibi emiyor. Sonra hemen
uyku. Sonuç, mükemmel. Rüyanızda, sevin-
diğiniz toplumsal olaylann benzerlerini ken-
di ülkeniz koşullannda gerçekleşmiş görü-
yorsunuz. Ben bu metodu uyguladım. Ne
gördüğümü söylemeyeceğim. ama bambaş-
ka bir Türkiye'de uyanır gibi mutlu uyandım
o sabah. Bu mutluluğun arkasından gün iler-
ledikçe üzücü olaylar art arda geliyor, ama
olsun, bir an için de olsa. rüyalannızın Tür-
kiyesi'nde uyanıyorsunuz.
Krizin yarattığı ruhsal ve maddi yıkıntıya
karşı insanoğlunun geliştirdiği metotlardan
söz etmeye devam ediyorum. Bu ikinci me-
tot eskiden beri vardı, ama bugünlerde hem
uygulayanlann sayısı arttı hem de etkisi. Bu,
Polyana metodu.
Şöyle: Ne var, ne oldu, sabahleyin kapıdan
girerken elinize bir zarf tutuşturulup işten çı-
kanldığınız size tebliğ mi edüdi, hemen, "hiç
ohnazsa sağhğun iyir
' diye düşüneceksiniz.
Yedi yıldır aynı okula gitmekte olan çocu-
ğunuzu, özel okullara yapılan zam nedeniy-
le başka bir okula mı almak zorunda kaldı-
nız. u
hiç ohnazsa hâlâ av'ağına ayakkabı ala-
cak param var" diye sevineceksiniz.
Son paranızı o sabah elektrik idaresine ya-
tırdıktan sonra gökyüzüne bakıp. "neyse hâ-
lâ para aiacağun birkaç dostum var" diye
güle oynaya onlann işyerlerine gideceksiniz.
Ha, para onlarda da mı yok, o zaman ba-
şınız önünüzde "herkesin haü benim gibi"
diyerek uslu uslu evinize yollanacaksınız.
Bu arada hemen, Amerikan filmlerinde sık
sık gördügünüz son yemeğini yiyen idam
mahkûmunu düşünmenizi tavsiye ederim.
Eninde sonunda size bir kap yemek çıkara-
cak bir dostunuz vardır, biraz eskileri kur-
calayın.
Metotlardan söz etmeye devam ediyorum.
Her şey bir yana, yaşlan ya da ruhlan genç
olanlar, bu durumda en güzel şeyin âşık ol-
mak olduğunu söylüyorlar. Doğrudur. Aşkın
salgıladığı hormonlar insana sürekli mutlu-
luk duygusu verdiğinden bu durumdaki ki-
şiye knz miriz vızgelir. Buna kimsenin itira-
zı yok, ama şu meşhur "iki gönül bir otunca
samanhkse\Tan oiıır" sözünün çocuklar ara-
sında bile itiban kahnadı. Şimdi "in* olan şu:
"Blucinsiz genç, parasız aşk ohnaz."
Kolay gelsin, iyi pazarlar efendim.
isozS0@hobnaU.com
Kürt devleti9 müdahale nedeni
ANKARA (ANKA) - Başba-
kan Bülent Ecevit, Türkiye'nin
Irak politikasımn kısa, orta ve
uzun vadeli hedefleriyle, bu
çerçevede uygulamaya konula-
bilecek öncelikli önlemlere iliş-
kin bir iç genelge yayımladı.
Genelgede, "Kuzey Irak'ta
Kürt devletinin ilanı, tarafinuz-
dan müdahale nedeni sayıhna-
hdır" denildi. Genelgeye kay-
naklık eden Dışişleri Bakanlı-
ğı raporunda ise PKK'yle mü-
cadelede Pişmanlık Yasası'nın
önemine dikkat çekildı.
Başbakan Ecevit'in yayımla-
dığı genelge yalnız stratejik
önemi olan kamu kuruluşlanna
gönderildi. Genelgede, Dışiş-
leri Bakanı Ismafl Cem imzah,
l
lrak Politikanuza Üişkin Ön-
cdikli Önlemler' başlıklı bir de
rapor yer aldı. Ecevit, genelge-
sinde bu raporla dile getirilen
önerilere ivedilikle uyulmasını
istedi.
Ismaıl Cem tarafından sunu-
mu yapılan raporda, PKK mi-
litanlarımn teslim olmalannı
sağlamak üzere uygun koşulla-
nn Adalet Bakanlığı tarafından
yaratılması ıstendi ve Pişman-
lık Yasası'nın Genelkurmay
Başkanlığı ve Içişleri Bakanlı-
ğı tarafından koordine edilme-
si önerildi. Raporda, Habur Sı-
nırKapısı'nın24 saat görev ya-
pacak biçimde özel bir statüye
kavuşturulması ve Irak'a ikin-
ci bir sınır kapısı açılması için
Içişleri Bakanlığı göreve çağnl-
dı. Genelgenin, 'Irak PoUüka-
mızın Kısa, Orta, Uzun Vadeli
Hedeflcri ve Bu Bağiamda Uy-
gulamaya Konulabilecek Bazı
Öncelikli Önkmler' başlıklı bö-
lümünde ise Irak konusundaki
çalışmaların Dışişleri Bakanı
başkanlığında, Genelkurmay
İkinci Başkanı ve MlT Müste-
şan'ndan oluşacak bir izleme
kurulu tarafından takip edile-
ceği duyuruldu.
Raporun 'Irak'a YöoeökPo-
Htikamızın Hedefleri' bölümün-
de de lrak'ın Saddam Hüseyin
sonrası dönemde üniter yapısı-
mn korunması gerektiği üzerin-
de durulurken şöyle denildi:
"Ancak Kuzey lrak'ın 1992
öncesine dönmesinin mümkün
olmadığını da dikkate almak
durumundavu. Kuzey Irak'ta
bizim için hiçbir şeldlde kabulü
mümkün ohnayan senaryo, ba-
ğunsız bir Kürt devletinin ilanı-
dır. Bu doğnütuda bir deklaras-
yon tarafımızdan 'müdahale
nedeni' sayümahdır."
Raporun hedefler bölümün-
de yer alan bir maddesinde ise
u
PKK'nin bölge ile iüşldleri-
mizde bir sorun ohnaktan çıka-
nfanası için uygun bir firsatm
ortaya çıknğı değertendiriunek-
tedir. Bu çerçevede önceBkle
Pişmanhk Yasası'nda gerekli
değişiklikler yapılarak esasen
bölge halkı nezdinde itibar ka\ -
bına uğramış ve moral çöküntü-
sü içine girnıiş olan PKK'nin si-
lahlı gücünün bu yoDa tasfivesi
için ortam yaraühnabdu-" de-
nildi.
Gürüz'e tazminat davası
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) -
Dicle Oniversitesi (DÜ) Rektörü Prof. Dr.
FlkriCanonıç, kendisıni'PKKyandaşı' ol-
makla suçlayan Yüksek Öğretim Kunımu
Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz hakkında
100 milyar lıralık tazminat davası actı.
Canoruç'un avukatı Yahya Kazını Za-
bunoğlu, Ankara asliye hiıkuk mahke-
mesinde açtığı davadâ, Gürüz'ün Cum-
hurbaşkanlığı ile rövanş içinde olduğu-
nu, hedef olarak Canoruç 'u seçtiğini vur-
'Gölet' operasyonu
Haber Merkezi - Kars Cumhuriyet Baş-
savcılıgı'nca yürütülen *G61et'operasyonun-
da DSÎ 24. Bölge Mudürlüğü'nde yolsuzluk
yaptıklan iddiasıyla Makina Ikmal Şube Mü-
dürü'nün de aralannda bulunduğu 12 kişi
gözalbna alındı.
Kars'taki DSÎ 24. Bölge Müdürlüğü'nde
yürütüîen *Göfct' operasyonunda elde edilen
bilgüer, kurumdaki çeşitli yolsuzluklan or-
taya çıkardı. Operasyonda bazı ihale ve alım-
satim işlerinde yolsuzluk yapıldığı iddiasiy-
ta Makina îkmal Şube Müdürü Gürbüz Yd-
dızvekurumda görev lı 11 kişi gözattınaalın-
dı. DSÎ 24. Bölge Müdüriüğü'ndeki tüm am-
barlann mühürlendığı öğrenildi.
guladı. Avukat Zabunoğlu mahkemeye
sunduğu dava dilekçesinde, müvekkili
Canoruç'un görevde olduğu 1 yıllık sü-
rede hiçbir soruşturmaya muhatap olma-
dığını belirtti. Dilekçesinde Gürüz'den
"YÖK'ün başı" olarak söz eden Zabu-
noğlu, "Gürüz'ün son rektöıiük atama-
lan sırasuıda Cumhurbaşkam ile ortaya
çıkan krizi bizzat yaratnğnu ve sürdürdü-
ğünü" ıfade etti. Zabunoğlu dilekçesin-
de şu görüşlere yer verdi: "Davah,bu yü-
ce makamla rektörierin atanması
sırasında çıkan kriz sonrasında za-
manmı ve bir firsatuu bulup Sayuı
Cumhurbaşkanhğı makamına
karşı adeta rövanş tertibi içinde bu-
lunmuş ve bu tertibin uygulamaya
aktanhnasuıda herhakie kendisin-
ce münasip bir ara yer hedefi ola-
rak müvekkili seçmiştir."
Gürüz'ün. YOK genel kurulu
gündeminde olmadığı halde Ca-
noruç hakkında, "PKK yandaşı ol-
duğu ve rektör olduktan sonra da
PKK faaliyetlerini arttırdığı" id-
dialannı gündeme aldırdığını kay-
deden Zabunoğlu, söz konusu top-
lantıda YÖK'ün yeni atanan 4
üyesinin "izan ve insafa ayknı id-
dialar ohnası nedeniyle" öneriye
karşı çıktığma dikkat çekti.
Bir komiser yardımcısı yaralı
Ümraniye'de
çatışma
tstanbul Haber Servisi - Istanbul Emniyet
Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'ne bağlı
ekipler, Umraniye Mustafa Kemal Mahalle-
si'nde DHKP/C'ye ait olduğu öne sürülen eve
operasyon düzenledi.
Evde bulunan ve örgütün Umraniye sorum-
lusu olduğu belirtilen Yüksd Atay ile güvenlik
kuvvetleri arasında çatışma çıktı. Çatışmada,
Terörle Mücadele Şubesi'nde görevli Komiser
Yardımcısı Flkret Erdyes, başından aldığı kur-
şun yarasıyla ağır yaralandı. Çamlıca Hayat
Hastanesi'ne kaldmlan Erciyes, buradan Istan-
bul Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildi. Er-
ciyes'in sağük durumu ciddiyetini koruyor.
Operasyonda yakalanan Yüksel Atay'ın Terör-
le Mücadele Şubesi'ndeki sorgusu ise sürüyor.
21 kjşi gözaltında
lstanbul'da Istihbarat ve Terörle Mücadele
Şubesi'nin DHKP/C'ye yönelikdüzenlediği di-
ğer operasyonlarda da 21 kişi gözaltına alındı.
Bu kişilerden 5'inin eylem hazırlığı içinde ol-
duklan ve örgüt adma çeşitli tarihlerde yasadışı
yollardan para topladıklan belirtildi.
Üç metreHk mermer heykel çö{Jükten çıkü
• Baştarafı 1. Sayfada
sanılıyor. Anımsanacağı üzere,
Antalya Perge'de bulunan bir
başka "Yorgun Herakles'" hey-
kelinin üst bölümü ABD'ye ka-
çınlmıştı. Heykelin belden aşa-
ğı bölümü ise Antalya Müze-
si'nde sergileniyor. Izmit'te bu-
lunan heykel, Perge "Yorgun
Herakles" heykelinin en az iki
katı büyüklüğünde.
Kocaeli Valisi Kemal ÖnaL,
müze yönetiminin bir ihban de-
ğerlendirmesi sonucu heykelin
bir kazı alanında bulunduğunu,
konuyla ilgili soruşturmaya em-
niyetçe başlandığını açıkladı.
Bir vatandaşın, arazisinde te-
mel açma çalışmalan sırasında
ortaya çıktığı, mermer üzerin-
deki kepçe izlerinden anlaşılan,
ancak korkusundan attığı ya da
kaçırmak için bulunduğu yere
taşıdığı sanılan Herakles heyke-
lini Müze Müdürü Avni Dilbaz
çöplükte buldu.
Ayrıca, heykelin başının ve sol
kolunun gövdeden yeni kopanl-
mış olduğuna ilişkin izlerin var-
lığı da heykelin kaçınlma ama-
cıyla buraya taşındığı izlenimini
güçlendiriyor. Aym yörede Mü-
ze Müdürü Dilbaz, geçen ay yi-
ne bir ihbar sonucu 2 metre yük-
sekliğinde Atina kentinin sünge-
si Athena Tannçası'nın mermer
heykeli ile üzerinde yine Athe-
na'yı elinde bir küre ile gösteren
bazı kabartmalar bulmuştu.
Dilbaz, Herakles heykelinin
bir tapınağın koruyucusu konu-
munda olduğunu, yörede bir ta-
pınak ya da gymnasium olabile-
ceğini ve bakanlıktan verilecek
izinle kurtarma kazısına başla-
nacağını söyledi.
Vali Önal, eski adliye binası-
nın müze yapılması amacıyla
Kültür Bakanlığı'na verildiğini
ve kapalı olan müzenin bu yeni
buluntularla birlikte yeni binaya
taşınacağmı söyledi. Yunan mi-
tolojisinde yan tann konumun-
daki Herakles'e ait Türkiye mü-
zelerinde gerek Yunan (Herak-
les) ve gerek Roma döneminden
(Herkül) kalma pek çok heykel
var. Hatta Anadolu'da "Herak-
lion" adıyla kurulmuş kentler de
bulunuyor. Heraklion sözcüğü-
nün başındaki " H " harfinin
Türkçeye geçerken düşmesi so-
nucu Ereklion sözcüğünün za-
manla "Ereğji''ye dönüştüğü bi-
liniyor. Anımsanacağı üzere
Türkiye'de Karadeniz, Marma-
ra ve Konya'da olmak üzere üç
Ereğli kenti bulunuyor. ' ,
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
savaş biçimine daha tanık oluyoruz:
Karanlık savaş! ?
"
İsteyen buna başka bir ad bulabilir ama, yön-
temleriyle, kullanılan silahlanyla hemen her şeyin
görüntüsüyle gerçeğinin farklı olduğu bir süreç-
teyiz. Örneğin, bir ülkenin borsasını çökertmek
de savaş yöntemlerinden biri olarak düşünülebi-
lir. Parasını birden pula çevirmek de öyle...
Uzun girişin ardından konumuza geçersek...
ABD'nin saldın sanayii, affedersiniz savunma sa-
nayii stratejisindeki değişiklik hazırlıklannın
uzantılan Türkiye'ye de gelmeye başladı. Baş-
kan Bush, daha seçimleri kazanmadan önce ye-
ni bir savunma yapısı geliştirileceğini, kısaca fü-
ze kalkanı olarak adlandınlan bu sistemi sonuna
kadar desteklediğini açıklamıştı.
Adtmın özeti şu:
ABD, uzay kontrollü yeni bir sistem geliştiriyor.
Buna göre, önceden belirlenecek bölgelere ra-
darlar yerleştirilecek. Bu radarlar aracıltğıyla
dünyanın neresinden bir füze atılırsa hemen ha-
berdar olunacak. Durum merkeze yani VVashing-
ton'a bildirilecek. Füzenin nereyi hedeflediği, gü-
cü, her şeyi saptanacak. Uzayda kurulacak mer-
kez ya da yeryüzündeki kara-deniz üsleri aracılı-
ğıyla füze imha edilecek.
Bunun için 100 milyar dolarlık bir yatınm öngö-
rülüyor. Tabii bu tulumbaya dökülen su. Müttefik
ülkelerin buna katılması maliyeti düşürecek. Za-
manla kâra da geçilecek.
Son dönemde zora düşen ABD savunma sa-
nayii açısından önemli bir açıhm. Silah pazannın
düşmesi nedeniyle pek çok şirket sağlık yatınm-
larına yönetmişti. Zira, füze sistemleri ile tanı için
kullanılan sağlık teknolojilerinin altyapısı aynı.
Türkiye'nin açmazı
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Marc Gross-
man, 5 Avrupa ülkesine uğradıktan sonra Türki-
ye'ye geldi. Projeyi anlatırken ilk sözü şu oldu:
"Size bir şey satmaya gelmedik!"
Tabii bunu şöyle okumak gerekiyor
"Size bunları mutlaka satmak istiyoruz. Ama
sakın satış diye bakmayın. Siz bizim müttefiki-
mizsiniz. Bu sistemi sizinle paylaşırsak iyi olur,
zaten paylaşmamak gibi bir şey de düşünmüyo-
ruz."
Türkiye, girişime karşı temkinli. Ama kabul
edersek komşulanmız tam-kinli olacak. Çünkü
ABD, Iran ve Irak'ı hâlâ "önlem alınması gereken
düşman ülkeler" sınıftnda değerlendiriyor.
Türkiye, 60 bin kişilik bir orduyu öngören Avru-
pa Güvenlik ve Savunma Kimliği (AGSK) projesi-
ne karşı da çekincelerini her plarformda dile ge-
tiriyor. Atılacak her atımın NATO çerçevesinde
olması gerektiğini düşünüyor. Şimdi, bu sisteme
karşı da benzer politikayı öne sürdü:
"Biz bu girişimin NATO şemsiyesi altında o/-
masından ve Rusya ile Çin'in genel kabulünden
sonra hareketedilmesinden yanayız."
Rusya ve Çîn girişime soğuk. Avrupa, kendi
sistemini kurmaktan yana. ABD, NATO kurumla-
rının yıprandığını düşünüyor. Daha doğru tanım-
la, 20. yüzyılın kurumlan eskiyor, yenileri oluştu-
ruluyor. Türkiye'nin de her öneriye hayır diyen ül-
ke yerine, nasıl ve hangi bağlantılarta yürüyece-
ğini netleştirmesi gerekiyor.
Konunun, global yönüne dönersek; insanlar
"füzeler artık müzelik olsun" derken, ABD yeni
bir döneme şöyle bakıyor:
Ekonomide küreselleşme, uluslararası şirket-
lerin önünde bütün sınıriar yıkılmalı.
Savunmada kutupsallaşma, silah sanayiini
besleyecek yeni gerginlikler yaratılmalı.
Insanlann yaşam standartlarında uçurumlaş-
ma; uygarlığın eşit paylaşımı yerine bırakın tü-
ketsinler, bırakın harcasınlar!
ankcumöttneLnettr
Ohnayan mahkeme
kammiagözsıltı
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Tekirdağ F
Tipi Cezaevi'nden 1.5 ay
önce tahliye edilen Ha-
san SeKm Açan ın 9 Ma-
yıs'ta gözaltına alınması
olayı, hukuk skandalına
neden oldu. tstanbul
Devlet Güvenlik Mah-
kemesi (DGM) tarafin-
dan verildiği belirtilen
1976/343 sayıhkaran ile
Türk Ceza Yasası'nın 12
Nisan 1991 'de kaldınlan
142. maddesine dayan-
dınlan gözaltı işlemine,
Istanbul DGM Savcısı
Kaya Kabacaoğlu son
verdi. DGM'ler 12 Eylül
Anayasası'yla kurul-
muş, TCY'nin 141, 142
ve 163. maddeleri 1991
yılında kaldınlmıştı.
Istanbul'daki yargı
skandah, Selim Açan'm,
Bayrampaşa Devlet Has-
tanesi 'nde yatan ve ölüm
orucunda bulunan eşi
Oya Açan 'ı ziyaretinin
ardından gözaltına alın-
masıyla ortaya çıktı.
Açan, Beşiktaş Ilçe Em-
niyet Müdürlüğü'nün
Bilgi Toplama Kıs-
mı'nca düzenlenen
"fiş
w
teki suçlamalar ge-
rekçe gösterilerek gözal-
tına alındı. Istanbul
DGM'nin 1976/343 sa-
yılı yazısına istinaden
arandığı belirtilen Açan,
Bayrampaşa Emniyet
Müdürlüğü'ne götürül-
dü. Istanbul DGM Cum-
huriyet Savcısı Kaya Ka-
bacaoğlu, yaptığı incele-
me sonucu şu yazıyı
Bayrampaşa Emniyet
Müdürlüğü'ne gönderdi:
"Kayıüanmızda yapı-
lan incekmede, 1976 yt-
hnda DGM mevcut ol-
madığmdan adı geçenin
ismine rastianmamiştır."
Sayısal Loto
J
yu
1 kişi tutturdu
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Sayısal
Loto'nun dün yapılan
bu haftaki çekilişinde
kuponunda 10, 25, 29,
32, 33 ve 46 rakamlan-
nı işaretleyen bir kişi,
569 milyar 720 milyon
80 bin lira ikramiye ka-
zandı.
Sayısal Loto'nun bu
haftaki çekilişinde 3 bi-
lenler 1 milyon 95 bin, 4
bilenler ll'milyon 890
bin, 5 bilenler 1 milyar
772 milyon 795 biner li-
ra kazandılar. Sayısal
Loto'da büyük ikrami-
yeyi kazanan talihlinın
kuponunu tstanbul Kâ-
ğıthane'den yatırdığj
bildirildi.