23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 10 MAYIS 2001 PERŞEMBE HABERLER DUNYADA BUGUN ALt SİRMEN Telekom Gerçeği TürkTelekom'un özelleştirilmesiyle ilgili ya- sa tasarısının Meclis'e sevk edilmesi yine U- laştırma Bakanı Enis Öksüz'ün, bu kez imti- yaz ve ruhsat verme yetkisinin Ülaştırma Ba- kanlığı'nda kalması konusundaki, direnişi yü- zünden, bir kez daha ertelendi. Derviş - Ok- süz anlaşmazlığının etkileri dün sabah hemen piyasalara da yansıdı. TürkTelekom'un özelleştirilmesi konusun- da Genelkurmay'ın da kimi kaygıları olduğu, ama bunların Derviş'in altın hisse formülüyle aşıldığı da kamuoyuna yansıyan haberler ara- sında yer aldı. Artık herkes biliyor, IMF ve Dünya Bankası Türkiye'ye acil yardımı, aralarında THY ve Türk Telekom'un özelleştirilmesi yasasının da bu- lunduğu kimi yasaların geçişi önşartına bağ- lıyorlar. THY'nin özelleştirilmesi işinde de, MHP içinde Bahçeli'den sonra, en güçlü, hatta ki- milerine göre onunla eşit güçte kişi olan Enis Öksüz engelini aşmak güç olmuştu. Şimdi kamuoyunun çoğunluğu, Enis Ök- süz'ü krizin aşılmasının veTürkiye'nin selame- te çıkmasının önündeki en büyük engel ola- rak görürken Ülaştırma Bakanı daTürkiye'nin çıkarlarını ve hukuku savunan kişi görünümü- ne bürünmeye çalışıyor. • • • Sanıyorum, olaya bakarken bazı gerçekle- re dikkat etmemizde yarar var. Türkiye'de banka sisteminin bozukluğu, bugünkü krize gelmemizde; bankaların bo- zuk yapıları, görev zararları ve hortum dalave- relerinin rolü biliniyor. Bu yüzden, ekonomik durumun düzelmesinin önkoşulu olarak, bu alanda reform yapılması isteğinin hem dış, hem iç çevrelerden ileri sürülmesini anlamak kolaydır. Peki ama, Türkiye'nin bugünkü durumunun ana nedenleri arasında THY'nin ve Türk Tele- kom'un özelleştirilmemesinin belirleyici bir ro- lü oldu mu ki, bu konudaki yasalar önkoşul olarak ileri sürülüyor? Aslında THY ve Türk Telekom'un özelleşti- rilmeleriyle ilgili yasaların önkoşul olarak ileri sürülmesinde, IMF ve Dünya Bankası'nın ge- nel felsefesine uygun olarak Türkiye'nin bu alandaki direnişinin kırıldığının, hertürlü özel- leştirmeye yatkın olduğunun ortaya çıkması- dır amaç. Yoksa şu anda ne THY bu haliyle özelleşe- bilir ne de Türk Telekom. Çünkü her iki kuru- luşun sektörlerinde değer düşmesi söz konu- sudur. THY ile ilgilenen Svvissair, kendi içinde bulunduğu güçlüklerin de etkisiyte talebinden vazgeçtiği gibi, konuyla ilgilenen Air France da şu andaki fiyatı yüksek bulmaktadır. Türk Telekom'a gelince: Her şeyden önce bu kuruluşun fiyatı geçmişe oranla üçte bir oranında düşmüştür. Sektör, içinde bulundu- ğumuz koşullar dolayısıyla cazibesini yitirmiş- tir ve her şeyden önemlisi de bugünkü yapı- sıyla en düşük fiyatla bile Türk Telekom'a kim- senin talip olmayacağı bilinmelidir. ••• Bu noktada, ulusal çıkarların koruyucusu görünümündeki Enis Öksüz'ün gerçek yüzü çıkıyor ortaya. MHP'nin güçlü adamı, biryandan clevletya- pısı içindeki kadrolaşma yönündeki parti po- litikasına, bir yandan kliantelıst geleneksel Türk politikasına uygun olarak kendisine bağ- lı her birimı adamlarıyla, akraba ve tealluka- tıyla doldurmaktadır. Bu yapı Telekom'u da etkilemektedir ve hiç- bir kuruluş böyle bir hantal yapıya talip olamaz bu gerçeklerin ışığında. TürkTelekom'un özelleştirilmesi halindeya- rıya yakın kadronun kapının önüne konulma- sı zorunluluğu var; söyler misiniz bunu kim göze almak ister? Öte yandan ulusal güvenlik sorunlarına ge- lince: TSK'nin kimi kaygıları yerindedir. Ama unutmayalım ki uydulann hiçbiri yerli yapım değildir ve kimi uzmanlar, bu durumda hangi önlemler alınırsa alınsın, yine de bazı gü- venlik sorunlarının askıda kalacağını belirt- mektedirler. Çünkü artık güvenliği en sağlam olanlar, teknolojisi en ilerilerdir. alarmı • ÇANAKKALE (Cumnuriyet) - Istanbul'dan yurtdışına bir kum kosteri ile yasadışı yollardan gitmek isterken yakalanan 448 kaçaktan sonra, Çanakkale Boğazı'nda da sıkı önlemler alındı. Çanakkale Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bağlı timler, Marmara Denizi'nden Çanakkale Boğazı'na giriş yapan 45 ve 90 metre boylannda tüm şüpheli gemiler üzerinde arama yapıyor. Bankekspres davası • tstanbul Haber Servisi - Fona devTedilen Bankekspres'in eski sahibi Korkmaz Yiğit'in de aralannda bulunduğu 26 sanığın "Çete oluşturarak bankayı zarara uğratmak" suçundan yargılanmalarına yann başlanacak. İstanbul 3 No'lu DGM'de görülecek davada Korkmaz Yiğit'in, "Ciirüm işlemek amacıyla çete oluşturmak" suçundan 1.5 yıl ile 3 yıl arasında ağır hapis cezasına çarptınlması isteniyor. Biigin ve Mutlu Itade verdi • İstanbul Haber Servisi - Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilen Etibank'ın eski yönetim kurulu üyeleri Önay Bilgin ve Zafer Mutlu, hisse devrine ilişkin sürdürülen soruşturma kapsamında îstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade verdi. Ifadelerin, Etibank'ın hisselerinın devir işlemlerinin kayıtlara geçirilmemesi konusunda soruşturma yürüten Kaçakçıhk Savcısı Emin Ateşağaoğlu tarafından alındığı bildinldı. Telekom'daki anlaşmazlık aşıldı. Lisans yetkisi, Telekomünikasyon Kurumu'na devredildi IMF'nin istediği olduANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Telekom'un özelleştirilmesi sorunu, IMF ve Dünya Bankası'na verilen sözler doğrultusunda lisans yetkisinin Telekomünikasyon Kuru- mu'na devredilmesinin kararlaştınl- masıyla çözüldü. 4.5saatlikliderler zivesinin ardından dün gece yansını geçerken gazetecilere açıklama ya- pan Başbakan Bülent Ecevit, bugün TBMM'ye Telekom'un özelleştiril- mesiyle ilgili tek yasa tasansmın gönderileceğini belirtti. Ecevit, "Ne- den bu kadar beklendi" sorusunu, "ÖnemB de ondan** diye yanıtladı. Kamuoyunu uzun süredir meşgul eden Telekom düğümü, lisans yetki- sinin. bakanlığından alınmaması için uğraş veren Ülaştırma Bakanı Enis Öksüz'ün çabalannın boşa çıkanl- masıyla çözüldü. Telekom'un özel- leştinlmesinin lisans yetkisinin dev- rine kilitlenmesinm ardından Anka- • Liderler zirvesinde kamuoyunu uzun süredir meşgul eden Telekom düğümü, lisans yetkisinin, bakanlığından alınmaması için uğraş veren Ülaştırma Bakanı Enis Öksüz'ün çabalannın boşa çıkanlmasıyla çözüldü. ra'daki görüşme trafiği dün gün bo- yunca sürdü Devlet Bakanı Derviş, saat 13.00 civannda Başbakanlık'a gelerek konuyu önce Başbakan Yar- dımcısı Hüsamettin Ozkan ardından Başbakan Bülent Ecevit ile görüştü. Derviş görüşmede. niyet mektubun- da IMF'ye vaat edilen lisans yetki- sinin Telekomünikasyon Kuru- mu'na devri konusunun mutlaka so- nuçlandırılması gerektiğini iletti. Dervış'in. Özkan ile birlikte Ülaştır- ma Bakanlığı'nın lisans yetkilerinin devri üzerinde çalıştığı öğrenildi. Akşam saatlerinde konu liderler zirvesine taşındı. Bankalar Yasa Ta- sansı'nın görüşüldüğü Bütçe Ko- mısyonu'ndan aynlan Kemal Der- viş, Hazine Müsteşan Faik Oztrak ve kamu finansmanından sorumlu Müsteşar Yardımcısı Hakan Özyıkhz ile birlikte saat 22.30'da Başbakan- lık'taki zirveye katıldı. Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın da katıldığı zirveye 23.30'da ara verildi ve özellikle MHP kanadında değer- lendirmeler yapıldı. Derviş de bu arada Öztrak ile görüştü. Yanm saat sonra yeniden başlayan zirve saat 00.30'a kadar sürdü. Zirvenin ardından uzlaşmaya va- nldığnıı gazetecilere açıklayan Ece- vit, yasanın bugün TBMM'ye gön- derileceğini kaydetti. Tek yasa tsan- sının gönderileceğini belirten Ecevit, "Neden bu kadar beklendi" sorusu- nu, "Önemli de ondan" diye yanıt- ladı. Alınan bilgiye göre zirvede, Ecevit ve ANA? lideri Mesut Yü- maz, IMF'ye verilen sözler ve dış kaynak gereksinimine dikkat çeke- rek lisans devrinin Telekomünikas- yon Kurumu'na devredilmesi gerek- tiğini dile getirdiler. Zirveye ara ve- rilerek Bahçeli ikna edildi ve lisans verme yetkisinin Ülaştırma Bakan- lığı'ndan alınarak Telekomünikas- yon Kurumu'na verilmesi benim- sendi. Ülaştırma Bakanlığı Hukuk Müsteşan Metin Yılmaz Başbakan- lık'tan aynhrken gazetecilere sinirli biçimde, "Görüşükn metni biz gör- medik" dedi. Imtiyaz, ruhsat ve ge- nel izin konulanndaki yetkilerin pay- laştınlmasına ilişkin hazine bürok- ratlannca hazırlanan tasannın Ulaş- tırma Bakanlığı büroratlan ve Ök- süz'den bilgi alınmaksızın gerçek- leştirdiliği öğrenildi. Medeni Yasa görüşmeleri Hükümette 'malbunalımı' kapıda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Adalet Komısyonu'nda, mal rejimı dışında Türk Medeni Yasa Ta- sansı üzerindeki görüşmeler tamam- landı. DSP ve MHP arasında anlaş- mazlığa neden olan mal rejimi düzen- lemesinin uzlaşmaya vanlması duru- munda gelecek hafta görüşülmesi beklenıyor. MHP. yasal mal rejimi ola- rak evlilıkte edınılen mallann eşit pay- laşımı yerine tazminat \'e sigorta gü- vencesi karşılığında paylaşmalı mal aynlığı rejiminde ısrar ediyor. TBMM Adalet Komisyonu'nda. dün 1030 maddelik Türk Medeni Ya- sa Tasansı, mal rejimini düzenleyen 80 maddelik bölüm dışında kabul edildi. Görüşmelerin bıtırrunde Ko- mısyon Başkam Emin Karaa'nın Adalet Bakanı Hiknıet Sami Türk'e dönerek "Sayın bakan. mal rejimini sona bırakmışnk. Bundan sonra ne ya- pılaeak" diye sorması. FP'li milletve- killennin tepkilerine neden oldu. Türk, tartışmalı maddelerle ilgili ola- rak MHP Grubu'nun görüşlerini bek- ledığinı belırterek konunun gelecek hafta görüşülebileceğinı bildirdi. FP'li millet\ekıllen. Karaa'ya "Bunu ba- kana dcğil ancak komis>ona sorabilir- siniz. Bu komisyon, 25 millervekiliyle mi yoksa bakanın inisiyatifine göre mi çalışıyor?** dediler. MHP'nin hukukçu milletvekilleri tarafından Türk'e sunulmak üzere ha- zırlanan, lsviçre'de kadın ve erkeğin ekonomik yaşama katılması nedeniy- le edinilmiş mallan yan yanya paylaş- masının normal olduğu kaydedilen ra- porda. "Oysa ülkemizde kadınlann büyük çoğunluğu ekonomik olarak üretime katılmanıaktadır. Bu nedenle hiç üretime katılma> an kadının boşan- ma halinde kocamn mallannın yansı- nı alması adalete ve hakkanh ete uygun değüdir" İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN Yetki devri Ulusal Programla çelişiyor Liderlerin, iletişim sektörûnûn yönetimine ilişkin yetki devrinin Ülaştırma Bakanhğı'ndan alınmasıyla ilgili karan, AB'ye stmulan Ulusal Program'la çelişiyor. Hükümetin AB'ye sunduğu ulusal programda iletişim sektöründe imtiyaz, lisans ve genel izin gibi konulann Ülaştırma Bakanhğı tarafından verileceği dile getirildi. Bu belgeyi göz önüne almayan Hazine yetkilüeri, IMF'ye verilen niyet mektubunda bu yetkilerin sektörde bağımsız dûzenleyici otorite olarak kurulan Telekomünikasyon Kurumu'na devredileceği vaadinde bulundu. Bu düzenlemenin gerçekleştirilebihnesi için Ülaştırma Bakanlığı Kuruluş Yasası'nda değişiklik yapılması gerekiyor. Telekomünikasyon Kurumu'nun görevleri ise lisans verilen kurumlann hizmetlerinde teknik ve idari yeterlilik ile denetim olarak sıralanıyor. Ülaştırma Bakanlığı yetkilüeri, 3'ü kamudan, 2'si özel sektörden oluşan Telekomünikasyon Kurulu'na bu yetkilerin verilmesinin anayasa ve ' yasalar açısmdan sorun çıkaracağını savunuyor. Pazarlıklar sonucu vanlan uzlaşmaya göre ilk altı ay için zam oranı yüzde 20 olacak Sözleşmelerde ük ıızLaşmaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetin sıfır zam dayatmasının gölgesinde başlayan kamu işçilerinin toplusözleşme pazarlıklan sonucun- da dün 2001 yılının ilk 6 ayı için yüz- de 20 zam verilmesi konusunda uz- laşıldı. Bu zam ile hedeflenen enflas- yon oranında ikinci 6 ay için verile- cek zam 2001 Temmuz ayından iti- baren ücretlere yansıtılacak. 2001'in ilk 6 ayı için sözleşmeden doğan fark- lar ise 2002 Şubat ayında verilecek. Buna karşılık, Türk-lş, temmuzdan itibaren gerçekleşen enflasyon ora- nında zam ve yüzde 5 iyileştirme is- temlerinden vazgeçti. Önerilerin Başbakan Bülent Ecevit ve ekonomiden sorumlu Devlet Ba- kanı Kemal Derviş'e iletilmesinden sonra, taraflar salı günü tekrar bir ara- ya gelecek. Toplusözleşme görüşmeleri çerçe- vesinde dün Türk-tş Yönetim Kuru- lu üyeleri toplusözleşmelerden so- rumlu Devlet Bakanı Mehmet Keçe- cfler ve Maliye Bakanı SümerOral'la bir araya geldiler. Görüşme sonrası bir açıklama ya- pan Meral, "BeDibirölçüdeyaklaşım sağJandL Son geldiğimi/ nokta. birin- ci ata a> için talep cttiğimi/ yüzde 20 oranında zammın kök ücrettere yan- smlmasıdır. Doğrusu da budur" dedi. Bayram Meral. şöyle devam etti: "Burada biryaklaşjm sağladık. Gö- rünen o ki bakanlar konu\ıı Başba- kan'a üetecekler. Lmuyorum ki bu toplanoda olumhı bir noktaya gidece- ğiz.'* Devlet Bakanı Keçeciler'in ilk altı ayın zamsız geçirilmesi konusun- da uzlaşma sağlandığı yönündeki açıklamalannın anımsatılması üzeri- ne de Meral, "Hükümetin yüzde 20 zammı kök ücretlere yansırmamak yönünde bir teklifı vanu. Bu sınr zam anlamına gelir. Bunu büyük ölçüde ortadan kakürdık" dedi. Keçeciler ise, "Bu koşullar altm- da, sözleşmeden kavnaklanan farkm 2002 yıhnda verilmesi önerüdi. Bizim teklifımiz, yüzde 18 oranında bir zam vapılmasıydı. Konuyu uzmanlara in- celeteceğrnı" dedi. Alınan bilgiye göre pazarlıklar içindeki en büyük uzlaşmazlık nok- tasını oluşturan ilk altı ayda anlaşma sağlandı. Buna göre bu dönemde yüzde 20 zam yapılacak ve bu kök ücretlere yansıtılacak. Ancak, işçiler sözleşmeden kaynaklanan ücret faric- lannı ancak 2002 yılının şübat ayın- da alabilecekler. Buna karşılık diğer altı aylık dönemlerde de hedef enflas- yon oranında zam yapılması görüşü- nün ağırlık kazandığı öğrenildi. Enf- lasyon rakamının öngörülenin üstün- de olması durumunda, farkın yüzde 80'i ücretlere yansıtılacak. Celenekci-yenilikci ayrışması FP'de genel merkezin kitabı kavgayı büyüttü BÜLENTSARIOĞLU ANKAR4 - FP hakkındaki ka- patılma davasında sona yaklaşılır- ken parti içindeki "yenDikçi-gele- nekçi" kavgası da tırmanıyor. FP Genel Merkezi'nin yayının- da "28 Şubat'ın ürünü" ohnakla suçlanan yenilikçi milletvekilleri, tepkilerini. "Biz partidejiz, firsat bulunca kimlerin kaçtığı ortada" diye dile getirdiler. FP Tanıtma Başkanlığı'nın kitapçığında, ya- saklı lider Necmettin Erbakan için "Türkfye gerçeğindeki Necmettin Erbakan'ın varlığını Anayasa Mahkemesi bile yok edemez" de- ğerlendirmesi de dikkat çekti. FP Tanıtma Başkanlığı'nca ha- zırlanan "Sivil Siyaset Meselesi** adlı kitapta "28 Şubat ürünü" ol- makla suçlanan parti içi muhale- fet, grup toplantısında, kapıyı gös- teren Başkanvekili AvniDoğan ta- rafmdan "Nereye gidecekseniz gi- din** diye azarlanmıştı. Yenilikçi milletvekilleri ise yayını hazırla- yan FP Genel Başkan Yardımcısı Bahri Zengin' in görevden alınma- sı için dün Genel Başkan Recai Kutan'ı ziyaret etti. Parti yöneticileri, kitapçıkla il- gili kavgaya "Andıç" tartışmasını eklediler. Batı Çalışma Grubu'nca hazırlanan raporlarda, RP'nin ka- patılmasının ardından üçüncü aşa- ma olarak "FP'ninparçalanınası- nm" hedeflendiğini ileri süren parti yöneticileri. **Raporlardaya- zıta olanlan içimizdeki arkadaşlar uygukmaya koyuyor" görüşünü dile geürmeye başladılar. Yönetimin suçlamalanna tepki gösteren yenilikçi gruptan İstan- bul Milletvekili Mehmet AK Şa- hin, kongreden sonraki süreçte lis- teye giremeyen hiçbir milletveki- linin istifa etmediğini; tersine, GİK üyesi Fuat Fırat'ın ANAP'a geçtiğini anımsattı. Yine '"gelenekçi" gruptan Mu- kadder Başeğmez'in de istifadan zor döndürüldüğünü anımsatan Şahin, "Gelişmeler, en iyi FP'linin kim okiuğunu gosteriyor" diye konuştu. DYP LI HASAN EKlNCIt DSPkarı koca partfci ANKARA (Cumhuri>et Bürosu) - DYP Genel Başkanvekili Hasan Eldnci. hükümetin, parlamento dışı güçler tarafından ıdare edıldiği için istifa edemediğini savundu. DYP'nin TBMM grup toplantısı, Genel Başkan Tansu Çüler'in ABD'de bulunması nedeniyle Genel Başkanvekili Hasan Ekinci başkanlığında yapıldı. Ecevit'e eleştiri Ekinci, Başbakan Bülent Ecevit'in geçmişte demokrasiyı 2 kez duvara toslattığuıı ilen sürerek şunlan söyledi: "Siyaset duvara dayanmışür, çıkmaz sokaktadır. Türkiye'de hükümet, millet iradeshle ayakta durmuyor. Bu iktidar demokrashe, miUi iradeye, halka direnhor. Çünkü bunlan parlamento dışı güçler idare ediyor. Demek ki bunlan buraya getiren güçlerin henüz diyeti bitmemiş. Demokratik, tophımsal desteği olmayan bir kan-koca partisi ve bir töre partisinin iktidaruu yaşıvor Türkne. Ve gelinen durumda, Dünya Bankası rapoıianna göre Türkhe, dünyada yüzde 15'çi olarak tanımyor. En pahalı rüş\etçi ülke yani." Okuyan İs Cüvencesi Yasası'na sahip çıktı Kıdem tazminatı foriu işçi lehine olacaktır ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, ekonomi- den sorumlu Devlet Bakanı Ke- mal Deniş'le aralannda bir sorun olmadığını söyledi. îş Güvencesi Yasa Taslağı çalışmaları üzerinde işçi, işveren ve hükümet arasında daha önceden vanlan bir uzlaşma olduğunu anımsatan Okuyan, "Ye- ni taslağa yöneük bir itiraz oiaca- ğımdü^üıunekistemiyorum''dedı. Kıdem tazminatının kaldınlmaya- cağını öne süren Okuyan, fonun işçi lehine olacağını da savundu. Okuyan. dün Orman-îş Genel Başkanı Mehmet Kafes ve Tanm- Iş Genel Başkanı Bedrettin Kay- kaç'ı kabul etti. Kabul öncesi gazetecilerin so- rulannı yanıtlayan Okuyan, Der- viş'in, "MevcutlşGü\*ncesi Yasa Tasansı'nı benimsemiyorum. Tür- ldye şartlanna uygun bir çahşma değfl" açıklamasının, çahşmalan durdurulmuş eski tasanya yönelik olduğunu söyledi. Okuyan, "Böyle bir yankş anla- manuı olabüeceğini dün (önceki gün) kendisine de ilettim. Sayın Derviş'le aramda bir sorun yok** dedi. Tasan hakkmda bakanlann de- ğil, Bakanlar Kurulu'nun görüşü- nün önemli olduğunu kaydeden Okuyan kıdem tazminatı fonu ku- rubmasının işçinin lehine olacağı- nı savundu. Okuyan, "Kıdem ve ihbar tazminatlannı kaldırmaya kimsenin gücü yetmez" dedi. Türk-tş Genel Başkam Bayram Meral'in, "Böyle bir düzenleme, Türkiye'nin ahmı üstünegetirmek demektir" yönündeki eleştirileri- ne de değinen Okuyan şunlan söy- ledi: "Kıdem tazminatlannm kakfa- rdmasıyla, fonun kurulması ayn olaylardn*. Fonun kuruhnası yeni bir konu ve tarüşılabüır. Ancak kı- dem ve ihbar tazminatlannm kal- dınlması söz konusu değildir, bu açıdan Meral'le bir görüş aynhğı yoktur."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear