Catalog

Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yönetmenı: îbrahim YıMız •Yazu^lenMüdürü. Safcn Alpaslan # Sorumlu Müdür Fikret bkiz • Haber Merkezı Müdürü. Hakın K»n» îstıhbarat Cengiz V ıldırım • Ekonomı ÖzlemYüzak 9 Kuitur Handan Şenköken # Spor Abdülkadir Yûcelman # Makaleler Sami Karaören • Duzeltme Abdullah Yazıcı # Fotofraf Erdoğao Köseoğlu # Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç • Avrupa Temsılcısı GürayÖz Yayın Kurulu İlhan Seiçufc (Başkan). Orhan Erinç, Hıkroet Çetinkaya, Şükran Soner,Ibrahim YİJdız,Orhan Bursalı, Mustafa Baibay, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Baibay Atatüık Bulvan Ncr 125,Kat4,BakanlıkJar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks 4195027 •Izmır Temsılcısı Serdar Kızık, H ZıyaBlv 1352S 2/3Tel 4411220, Faks 4419117»AdanaTemsılcısı: Çetin Yiğenoğlu, tnönü Cd 119 S No:l Kat.l, Tel 363 12 II, Faks 363 12 15 Müessese Müdüru Erol Erkut • Koordınatör Ahmet Korulsan • Mu- hasebe Bûleot Yener • Idare Hüseyin Gürer • Salış FaziletKnza MEDYA C: • Yonetım Kuru Başkam - Genel Müdür Gilbı Erduran • Koordmatdr Rel Işttman • Genel MudürYardımcı: Se>daÇoban Tel 514 07 53 51JS9S80-5ÜS4«WI.Faks 513846 \ a> ımlflvan ve Basan' > enı Gun Haber \jansı. Baâın ve Yaymcılık A $ Turtocagı Cad 39 41 Cagaloglu 343J4 Istanbul PK 246 - Sıricecı 34435 IsUnbul Tel {0212)51205 05(20 hatl Faks (0 212)513 85 95 www cumhuriyet.com.tr 14NISAN2001 lmsak;4.46 Güneş: 6.20 Öğle: 13.12 Ikindi: 16.52 Akşam: 19.50 Yatsı: 21.17 Paskatya sevfeıci • SİCİLYA (Reuters)- Paskalya Yortusu sadece kiliselerde düzenlenen ayinlerle değil, dûnyanın dört bir yanındaki şenlik ve festıvallerle de kutlanıyor. Sicilya'daki etkinliklerde birîlerce kişi sokaklara dökûldü. Sokaklar renkli görüntülere sahne olurken, altın renkli boncuklarla sûslenmış başlıklarla yürüyen kadınlar özellikle dikkati çekti. S. Kudret AJcsaJ andacak • Haber Merkezi- Sabahattın Kudret Aksal, ölümûnün 8. yıldönümünde Şehir Tiyatrolan tarafindan anılacak Salı günü saat 17.00'deŞehır Tiyatrolan'nın Kadıköy Haldun Taner Sahnesi'nde yapılacak anma toplantısıru Şehir Tiyatrosu sanatçısı Uğurtan Atakan ve Şehir Tiyatrosu dramaturglanndan ve Genel Sanat Yönetmen Yardımcısı Hilmi Zafer Şahm düzenliyor. Toplantıya Muzaffer Buyrukçu, Mehmet Ali Işık, Suat Nazmi Öztuma, Mehmet Zaman Saçlıoglu, Naim Tıralı ve Muzaffer Uyguner konuşmacı olarak katılacaİdar. Iştahkesen brtki bufenftı • GODMANCHESTER (AA) - Afhkâ'da yetişen bır kaktös türünün, insanlann iştahını kestiği tespit edildi. Alman Rheinısche Post gazetesınde çıkan habere göre, bıtkısei ilaç üreten Phytophann isımü Ingıliz fırmasınuı yaptığı araşfırmalarda, Hoodia ısımlı bitkide bulunan ve P57 adı verilen maddenın insanlarda iştah kesici etki yarattığı sonucuna vanldı. Bu maddeyi sağlıklı insanlarda başanyla deneyen uzmanlar, maddeyi hazıran ayında aşın şişman kışilerde denemeye başlayacak. Enjneın şspkısı mahkûm ettrdi • LONDRA(AA)- fngıltere'de. aralan gergin olan kız arkadaşına, rapçı Eminem'in şiddet içeren parçasmı gönderen 31 yaşındaki Ingiliz Adam Dougan, dört ay hapse mahkûm oldu ve kız arkadaşını görmesi yasaklandı. Beynin düşünme ve hafıza yeteneğini önemli ölçüde azaltıyor ama korku ve depresyondan da uzak tutuyor Aşk, uyuşturucu etldsi yapıyor• Bilim adamJarının aşk ve kıskançlık üzerine çahşmalan yeni sonuçlar ortaya çıkanyor. Isviçreli psikolog Andreas Barteles'in 11 ülkede yaptığı araştırma, aşkın insan beyninde uyuşturucuyla aynı etkiyi yarattığını ortaya koydu. Haber Merkezi - 11 ülkeyi kapsayan bir araştırma, aşkın konsantrasyon bozukluğu ve unutkanlığayol açtığını. bunakarşılık dep- resyon ve korkulan uzak tuttuğunu göster- di. Pisa Üniversitesi'nden psikiatr Maraz- ziti ise 400 kişi üzerinde yaptığı araştırma sonucunda kıskançhğın, delilikle başa baş giden bır duygu olduğunu iien siirdii. NTVMSNBC'nın haberine göre, Isviçre- li psikolog Andreas Bartefes, 11 ülkede yap- tığı araştırmanın sonucunda aşkın, tıpkı uyuşturucu madde gibi kişinin konsantras- yon ve hafıza yeteneğini önemli ölçüde azalttığını belirtti. Araştırma sonuçlannı Alman psikoloji dergisinde yayımlayan Barteles, aşkınolum- lu etkisinin ise korku ve depresyonu uzak tutması olduğunu ileri sürdü. Isviçreli bilim adamı, gönüllü deneklere sevdikleri kişinin fotoğrafıru gösterdi ve onlar fotoğrafa bakarken imajın beyin üze- rindeki etkisini ölçmek için manyetik rezo- nansa (MR) tabi tuttu. Barteles beynin sadece 4 küçük bölgesi- nin şiddetli kan akımına uğradığını ve bu böl- gelerin uyuşturucu kullanımı sırasında ha- rekete geçinlen bölgeler olduğunu saptadı. u Beynin diğer bitigekru âşık oiunan kişi- nin görüntüsü karşısında etküenmiyor" di- yen bılım adamı, aşkın uyuşturucu ile aynı etkiyi yaptığmı kaydetti. Psikiyatr Dona- tella Marazziti'ye göre kıskançlık anksiye- te, sosyal fobi, obsesif bozukluklar ve bes- lenme bozuluklanndan tamamen farklı bir sendrom. Marazziri, araştırmasında pato- lojik kıskançhğın ne olduğu sorusuna de- ğil, kıskançlığın ne zaman normal bir duy- gu olarak kabul edilebileceği sorusuna ya- nıt aradığmı belirtti ve ekledi: "Yanrt: bic- bir zaman!" Marazziri, çalışması ile Amenkan bilim dergisi Annals of Improbable Research tarafindan her yıl verilen Ignobel ödülüne layık görüldü. AKİLDEPAYLASMA PROGRAMI Böbrek ver böbrek alNEW YORK (AA) - Boston'daki bir hastane, böbrek nakli bekleyen hastalann organ bulma şansını arttırmak amacıyla yeni bir program geliştırdığını açıkladL New Engiand MedicaJ Center adh hastanenin gehştirdiği "Payiaşarak Lmudu Arttirma Programı"na göre. organ nakli için sıra bekleyen hastalann yakınlan, kendi böbrekiennden birini başka bir hastaya bağışlarlarsa yalunlannın bekleme • Projeye göre kuyruğunda daha üst organ bekleyen sıralara yükseltılmesini hastarun ^ &ayaca ^ ar \un » . . , Bazı çevreler, ABDde yakınlanndan o r g a n a h m _ s a t ı m ı n m bırinın bağışta yasak olduğuna, bu bulunması nedenle konunun etik halinde hastane, sorunlar yaratabileceğine bağışyapanın isaret ediyorlar. akrarmınt veva H a s t a n e n ı n organ n a k h akraoasını veya b ö l ü m b a ş k a r u r*. yakınını organ ^ ^ ^ R o h r e I . a^^ kuyruğunda üst sadece bir böbrek sıralara çekiyor. karşıhğuıda başka bir böbrek bulma şansuun artûrdığuu" söyledi. Rochester Üniversitesi Tıp Merkezi görevlilerinden Dr. MarkFoz da programdan herkesin kazançlı çıkacağuıı belirtti ve sistemin iyi niyet esası çerçevesinde işlediğini söyledi. ABD'de her yıl organ nakli bekleyen 75 bin hastadan 48 bininin böbrek hastası olduğu ve hastalann ortalama 5 yıl süreyle uygun böbrek bulunmasını bekledikleri belirriliyor. Giysilerini oğtunagöre seçiyor E$t Rande GerberfleLos Angefesta >-aşa>an Cindv Cranvford'un d^er anneterden bir farkı yok. 21 ayhk oğhı Presfcy onun için her şeyden önemll tkinci çocuğuna hamile olan Cramferd, ghimini bile oğlunu düşünerek seçiyor. Arük shah gryimneyen ünhl modd canlı renkleri tercih edhor, villardır aynı gr>sikri akhğını. değişiklik istediğini söylüyor. Şık ve rahâtbida yıkanıp kunıyan krvafetkr bulmanm zor oiduğunu dûşiinen CrawJbrd, *Çocuğuma çikoiatalı bir pudiogyerken sanfanak istediğimde eibisemi dtişünmek istemern" diyor. Cranfcrd'un günlük yaşamı oğfuna endeksli Ünlü manken gün içinde cinınastik sakmuoa gidryor ve o^uyia vaidt geçiriyor. Bugüne dek cesaret istfyen birçok kıyafeti grven ünlü mankenin, "Sizi şoke eden kıyafeder olıryor mu" sorusuna verdiği yaıut ise Ö bemenfaetnenherkes yan çıptak geu'yor. fçinde rahat edemeyeceğim bir kryafeti giymeyi anlayamryorum,'' Sağhksızbeslenmekalpkrizidavetiyesi SAMSUN (AA) - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Halk Sağlığı Bölümü Öğretim Üyesi ve Beslenme Uzmanı Doç. Dr. Funda Ebnacıoğlu. sağlıklı ve uzun bir yaşamın, ancak sağlıklı beslenmeyle gerçekleşebileceğini belirterek sağlıklı beslenme için katı yağlardan ve yağlı yiyeceklerden uzak durulması gerektiğine dikkati çekti. Doç Dr. Elmacıoğlu, "Kandaki koiesterol seviyesinin yüksek olmasının en önemli nedeni sağlıksız besienmedir. Koiesterol seviyesinin yiiksekliği mutlaka kalp-damar hastauğı anlamına gebnez. Ancak se\iye yükseldikçe, enfarkrüs geçirme riski artacakrır r dedi. Elmacıoğlu, yüksek kolesterolün ne deninin tüketilen yağlann türii ve miktan olduğunu belırtti. ORUNMEYENISIKKULLANILIYOR Çip üretimiııde dönüttı noktası Haber Merkezi- Extreme Ultraviolet (EUV) Konsorsiyumu, çalışmalannın ilk meyvesini geçen günlerde California, Livermore'dakı Sandia Ulusal Laboratuvan'nda basına tanıttı. Engineering Test Standart adı verilen prototip makinenin, çok daha küçük ve bugünkülerden en az 10 kat daha hızlı çipler üretebileceğ) belirtiliyor. Makine devreleri mikro çipın üzerine basmak için "görüıuneyen ışık" kullanıyor. Fotoğraf baskjsına benzer bu teknolojiye ELJV litografi adı veriliyor. Yeni teknolojinin can alıcı noktası, ışığın dalga boyunun uzunluğu. ELJV ışığının . . dalga boyu daha kısa olduğu ^ Engineering için silikon üzennç daha T e s t S t a n d a r t kuçıik ozellıkler , .. işlenmesine izin veriyor. a a ı v e n l e n Ancak görünmeyen ışığın prototip kullanıhnasının sakıncalan makinenin, çok da yok değil (hava ve lensler d a h a j ^ j ç ^ v e tarafindan sogurulmalan , .. , .., , gibi). Uzmanlann çahşan bugünkülerden bir makine prototipı en az 10 kat yaratmış olması ELJ VL daha hızlı teknolojisinin başarılı çipler olacağı anlamına gelmıyor. üretebileceöi Çip üretimi konusunda ureteoııecegı önemli bir adım atılmış belirtiliyor. olmasma karşın, yeni teknolojinin mevcut koşullar altında ne kadar verimli olacağı henüz belli değil. "Deep ultraviolet litografi" adı verilen mevcut teknoloji ile üretilen çiplerde, 0.1 mikrona (insan saçından bin kat daha ince) kadar inilebiliyor. EL/VL teknolojisi ise 0.03 mikrona izin veriyor. Konsorsiyum. 2006 yılında kullanıma girmesi planlanan yeni teknoloji ile 10 GHz'lik işlemciler üretilebileceğini düşünüyor. Konsorsiyumda yer alan firmalar arasında: intel, AMD, Motorola. Micron Technology, Infineon Technologıes ve İBM de bulunuyor. e-posta: tan (a prizma. net tr Marlon Brando zatürree oldu Kültür Servisi - 77 yaşındaki oyuncu Marlon Brando, zatürree teşhisi ile Los Angeles'ta hastaneye kaldınldı. Ünlü aktör 'Korkunç Bir Film' adh komedi filminın devam versiyonunda cinleri kovan bir rahibi oynamaya hazırlanıyordu. Fikndeki rolü için Brando'nun 2 milyon dolar alacağı belirtilmişti. Brando 1990 yılında da 'The Freshman' adh komedi filminde rol almıştı. 'Korkunç Bir Film 2'nin yapımcılan, Brando'nun hastalığı yüzünden çekimler gecikse de hâlâ onun oynaması konusunda ısrarhlar. Brando'nun 'Korkunç Bir Film 2'den sonraki projesi de şimdiden belli. Aktör, Robert de Niro'yla 'The Score' adh bir fıhnde oynayacak. Moda siyah-beyaz dedi 2001 yazroodasındasrvah ve beyaz renklerönplanda. GianFranco Ferre 2001 yazmda siyah-beyaz uyumunu belİd de en çok kuDanan stittst 2001 Ükbahar/ Yaz koleksrvonunu sunduğu defdede, meiez bir mankeni üstü çıplak, uzun ve kat kat volanta srvah beyaz bir etekle podyuma çıkaran Ferre, göğüs dekottesi derin tünikJerinde de bu iki tonun uyumuna yer veriyor. Gmrgjto Armani ise, si>ah pantolon üzerine beyaz gömlek givdirirken şıkbğı pantolon askılarrvla tamambyor. MESELA OEDIK ERDAL ATABEK Biz şehitlerizarkadaş... Yenıden Kurruluş Savası'na girme- miz isteniyor. Ekonomik çöküntü oldu ya, şimdı hepimizinyeniden Kurtuluş Sa- vaşı'na hazır olmamız isteniyor. Bize göre değişen bir şey yok. Biz Kurtuluş Savaşı günlerini yaşadığımızı dün de söylüyorduk. Ama anlayamadığırruz bir şey var. Daha düne kadar pek geliştiği- miz. pek ilerlediğimiz söyleniyordu. Gö- rünüryerlerde refah alabildığine yüksek- ti. Barlar, restoranlar, kim nerdeler gır- la gidiyordu. Görünmezyerler zatengö- rünmezdi. Şimdi neler değişti? Daha doğrusu kimler için değişti? Bizpek de- ğişen bir şey görmüyoruz da. Şehitlerde her zamanki şehitler değil mi? Ekononünin jenmeri değf$mez... 77'meğıyle geçinenler (ya da geçine- Ild meyenler)her zamanekonomininşe- hitleridir ya, bu kez de kural bozubna- dı. Işçiler, memurlar, emekliler, işsizler ekonominin şehitleri olarak her zaman- ki görevleri gereği öldüler. Bu sımfla- nn yazgısı ölüp ölüp dirilmektir. Onlar zaten aybaşlannda birkaç gün dirilip ay ortalarınadoğruölürler. İşsizler genel ola- rak nasıl yaşadıklan belli oimadan ya- şadıklan için gizli ölülerdir. Bu kez kü- çük sermayeli esnaf da ekonominin şe- hitleri arasınakatihncaortahkkanştı. Şü- hedaayaklandı, sokaklar kalabalıklaştı. Bu ülkenin eski şehitleri alışıktır da ye- ni şehitler duruma pek ayak uydurama- dı. Şehitlik mertebesi kolay değıldir; fe- dakârhk ister. başuıa gelenlere sabır is- ter, tahammül ister. Esnaf kardeşlerimiz aslında sabu"lıdırlar, onlar da nelere gö- ğüs germişlerdir. Süpermarketlerin güç- lü tanklanna, uçaklarına karşı savaşmış- lar, çıplak göğüslerini siper etmişler, ve- resiyelerle ayakta durmaya çalışmışlar- dır, ama bu kez bıçak kemiğe dayan- mıştır. Onlarda böylece ekonominin ye- ni şehitleri oldular. Cazimiz de tam numara çıktı... T? konominin şehidi olurda "Gazi''si Jjj olmaz mı? Bu işin "Gazi''si de te- sadüfe bakın ki tam da meydan sava- şına ikı gün kala lira ordulanm ön saf- lara sürüp dolartaburlanru ihtiyata çek- mez mi? Liralar ön saflarda göğüs gö- ğüse çarpışıp hayatlarını kaybederken ihtiyata geçmiş dolarlar kurtuluvermiş. Meğerse "Gaa"mızın bundan haberi yokmuş da "tanıamı tesadüf" diyor- muş. Bu yeni Kurtuluş Savaşı ekono- mide bütün hızıyla sürerken elbette ga- zilerimiz de olacaktı. Tek gazimiz de Gazi Bey değildir. Daha bihnediğimiz ne gaziler var ki bir gün içinde dolar taburlannın sayısını ikiye katladılar. Lira birlikJerinin ön saflan birbiri ar- dına eriyip giderken arkalannda fer- yateden aileler bıraktılar. Oysa "dolar Gazüeri"nin sesleri soluklan çıkmı- yor. Şimdilik ortalarda da görünmü- yorlar. Ara sıra tank gibi cipleri orta- lara çüuyorsa dakendileri sessiz ve de- rinden gittikleri için o cenah sakin gö- rünüyor. Arkadan Sevr mi gelecek, Lozan mı?.. ~K Teyse büyük meydan muharebesi 1V bitti de ufak çarpışmalar sürüyor. Bu çarpışmalarda lıranuı yeni kayıpla- n oluyorsa da bunlara ahşıldı sayılır. Şimdi iş müzakerelere kahîuş görünü- yor. Bu kez başdelegelik görevini Der- vişimiz üstlendi. Bu yeni Kurtuluş Sa- vaşımız bakahmnasıl sonuçlanacak? Bi- ze Lozan gölünde gezi mi düzenleye- cekler. yoksa Sevr tabağında acıh bir yemek mi yedirecekler, göreceğiz. Gö- rünüşe baİcılırsa Lozan gölündeki ge- zintimiz epeydir sona ermış gibi. Kırk yıldan bugüne kadar yavaş yavaş Sevr tabakalannda servise başlanmıştı. Bu kez de listede Meksika usulü acıh ye- mekler yer alıyor. Artık ^ r misin,ye- mezmisin" diye sorarlar mı, yoksa hiç sormadan önümüze koyarlar mı göre- ceğiz. Hadi biz böyle şeylere ahşmışız, ne yesek olurda başdelegemiz pek aşi- na değil, midesi yanmasın. O alışık de- ğil, ama bizim mideler ne yenmez yu- tulmaz şeyleri sindirmiştir de bir şey- cikler olmamıştır. Bunun da üstesinden geliriz, merak etmeyin.