23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21 MART 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER TürtCten Mertere 'ikna'turıı • ANKARA (Cumhurryet Bûrosu) - Türk Medeni Yasa Tasansı'nın mal rejimine ılişkın düzenlemesi üzerinde hükümet ortaklan arasında uzlaşma sağlanamayınca TBMM Adalet Komisyonu'nun bugünkü toplantısı yanna ertelendi. 'Evlilikte edinilen mallann eşler arasında eşit paylaşımı'nı öngören mal rejimine destek için liderler tunına çıkan Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, dün DYP Genel Başkanı Tansu Çiller ve FP Genel Başkanı Recai Kutan ile görüştü. Çiller, hükümet dışında olmalanna karşın tasanya destek verdiklenni belirtirken FP lideri Kutan, mal rejimine ilişkin düzenlemeyi hukukçu arkadaşlanyla müzakare edeceğini bildirdı. DYPdeniunun değişimrne destek • ANKARA (AA)- DYP Genel Başkan Yardımcısı Ümran Akkan dün yaptığı açıklamada, TBMM Adalet Komisyonu'nda Medeni Yasa Tasansı'nın görüşülmesi sırasında seviyesiz tartışmalar _ V.' yaşandığına dikkat çekti. Akkan, Medeni Yasa'nın kabul edilişinden bugüne kadar geçen 75 yıl boyunca toplumun ve insanlann anlayışlannın ve yaşam biçimlerinin değişmesine paralel olarak kanun maddelerinin de değişmesınin DYP tarafından destekJenen bir görüş olduğunu belirtti. MHPGrubu'na ihate'iptaJi • ANKARA (Cumhurryet Bürosu) - MHP'nin dün yapılacağı açıklanan grup toplantısı, Hazme ihalesi nedeniyle iptal edildi. Bahçeli'nin, spekülasyona yol açmamak için konuşmak istemediği belirtildi. MHP'nin haftalık olağan grup toplantısı, dün sürpriz biçimde iptal edildi. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, iptal gerekçesi olarak "Bugünkü (dün) Hazıne borçlanması öncesinde açıkJanan ekonomik programın piyasalarda değerlendirilmesi açısından bır yanlış yönlendirmeye, yanlış anlaşılmaya meydan vermemek için grup toplantısı yapmadık. Bir spekülasyon olmasın diye" açıldamasını yaptı. HizbuDalı davasnda karar • ADANA(AA)- Şeriatçı terör örgütü Hizbullah'a yönelik operasyonlar kapsammda Osmaniye'de yakalanan 49kişiden3'üidam cezasrna, 27'si 12 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptınldı. Sanıklardan İ9'unun cezası, 4616 sayılı Şartla Salıverme ve Cezalann Ertelenmesine İlişkin Yasa kapsammda değerlendirilerek ertelendi. KESK, hükümete yönelik tepki eylemlerinin durdurulması ilanını protesto etti Emekçiden TOBITye tepid Bakan Dervis: Bhiikte icraat zatnanı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Ekonomi- den sommlu Deviet Ba- kaııı Kemal Derviş, top- hımsal kesimlerle yaptığı görüşmeler çerçevesinde dün de Türkiye Işveren Sendücalan KJonfederas- yonu'nu (TISK) ziyaret etti. Derviş, dışandan olumlu haberler aidıkla- rıru belirterek •'Yurtdışı baııkalarmın Türkiye po- ZBvoniannda yüksehne eğiimi görûlâyor" dedi. TİSK Genel Başkanı Re- fik Baydur da, sıkıntuun içinden çıkılması için si- yasi destek gerekliliğine dikkat çekti. TİSK'i ziyaret etti Derviş, işçi konfede- rasyonlan, TÜSİAD, BankalarBirlığiveTO- BB 'nin ardından dün de TÎSK'le görüştü. Gö- rüşmenin basına açık bölümünde, piyasalarda hafıf bir rahatlama baş- ladığını anlatan Derviş, "Güven ortammı bir an önce yardjnunızla tesis etmemiz gerekiyor. Ar- bk hep buükteicraatza- manıdır" dedi. TÎSK Genel Başkanı Baydur ise "Biz prensip olarak başından heri hükümet- lerin programına hep olumlu el uzatbk. Bu- gfln de aynı düşünceyi .jajjjyoruz" dedi. HACER BOKACIOĞLU ANKARA - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TO- BB) dün gazetelere verdiği üanla hükümete yönelik tepki eylemlerinin durduruhnasını istemesi oda başkanlan ve E- mek Platformu'ndan tepki çek- ti. Platform dönem sözcüsü T- MMOB Genel Başkanı Kaya Güvenç haklı istemlerini du- yurmak için emekçilerin ana- yasal haklannı kullandığını ve eylemlerin süreceğini söyledi. • KESK Başkanı Evren gereken yanıtın meydanlarda verileceğini söylerken DlSK Başkanı Çelebi ise uygulanan politikalardan memnun olanlann şikâyet etmeye hakkı olmadığını vurguladı. ,-=>-•• •• KESK Genel Başkanı Sami Evren de ilanın emekçilere teh- ditniteliğinde ve antidemokra- tik olduğunu, gereken yanıtın meydanlarda verileceğirıi vur- guladı. DlSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, uygulanan politikalara destek verenlerin şikâyet etmeye hakkı olmadı- ğını belirterek "Sendikalar ola- rakbugüntepkiınizidikgetir- meyeceksekne zaman konuşa- cağız" dedi. Eylem takvimini yaşama ge- çiren Emek Platformu, TO- BB'nin ilanına sert tepki gös- tererek eylemlerin süreceğini belirtti. Platformun dönem sözcüsü TMMOB Başkanı Güvenç, "Sokağa inme olarak ÇİZMEDEN Y U K A R I m.kart(5 superonline.com.tr MUSA KART UUJGAL PROGRAM OKUHPÜ L B4KMIKJ, VAR1LACAK ÛÇ VAKTİZ OKTA VAPBPB görükn otay, emekçilerin ana- ya«ıl haMannı ImltannmgHır" dedi. TOBB'nin görüş ve sı- kıntılannı hükümete rahatça iletebildiğine dikkat çeken Gü- venç, Emek Platformu'nun ise böyle bir imkâna sahip olmadı- ğını vurguladı. KESK Genel Başkanı Ev- ren ilanın antidemokratik nite- likte olduğunu ve gerekli ya- mtm meydanlarda yine emek- çiler tarafından verileceğini söyledi. Emek Platformu'nun hükümetle diyalog arayışlan- m sürdürdüğünün de alunı çizen Evren şun- lan söyledi: «Tepkmn- zidDegetinneyisürdü- receğiz. TOBB'nin verdiği ilan antide- mokratiktirveemeğiv- legeçinenleretehditni- tetiği taşnnaktadn-." 'Sonuca kaflanm' DlSK Başkanı Çele- bi de "TOBB, verilen ianla uygulanan politi- kalardan duyduğu memnuniyeti dfle geti- riyorsa sonuçlanna katlanmak durumun- dadn-vebundansonra- kisüreçte şikâyet etme- ye hakkı yoktur" dedi. Çalışanlar olarak hep sorumlu davrandıklan- m vurgulayan Çelebi, ancak olaylara müda- hale etme zamanınm geldiğini söyledi. Oda başkanlan da ilanda yer alan ifadele- rin doğru olmadığını vurguladılar. Elazığ'da geçen hafta hükümete yönelik birprotesto ey- lemi düzenleyen Elazığ Ticaret Odası'nın Baş- kanı Suat Öztürk, sı- kınhlann en üst düzeye ulaştığı bir aşamada tepkileri frenlerae ça- basımn çözüm olama- yacağını söyledi .4 l «• Ulusal Program'ın kamuoyuna sızdınlmaması için yoğun güvenlik önlemleri almdı Kriterler bakanlardaıı bfle saklaııdı ANKARA(Cumhuriyet Bü- rosu)-AB Genel Sekreterliği, Ulusal Program'ın hazırlanma aşamasında basına sızdınlma- ması için yoğun güvenlik ön- lemleriyle çalıştı. Prograrrun en duyarlı unsurlannın bulun- duğu siyasi kriterlerle ilgili ya- zun çalışmalannın tek bir dis- ket üzerinde yapıldığı. bu dis- ketin de kasada saklandığı kaydedildi. Anadilde yayın, ölüm cezası ve MGK gibı ko- nulann bulunduğu kriterlerle ilgili sunuşlarda dizüstü bilgi- sayarlan kullanan Genel Sek- reterlik, belgenin srrurlı sayıda kişide bulunmasını sağladı. MHP lideri Deviet Bahçeti dı- şındaki MHP'li bakanlar, si- yasi kriterleri ilk kez önceki gün yapılan Bakanlar Kurulu toplantısmda gördüler. Türkiye'nin AB hedefine ulaşabilmesi için kritik öneme sahip Ulusal Program'ın res- men açıklanmasından önce basma hiçbir şekilde sızdınl- maması bir başan olarak de- ğerlendirildi. MHP'nin de yer aldığı bir hükümetin hazırladı- ğı prograrrun siyasi kriterler bölümünün kamuoyunda faz- olarak hükümet ortaklan ve il- gili kurumlarla mekik diplo- masisi gehştiren Büyükelçi Voikan Vural, ifadeleri tek bir disket altında topladı. Bu dis- ket Genel Sekreterlik'te bir ka- sada saklandı. Genel Sekreterlik, kriterler- bilgısine sunuldu. Bu kriterle- rin hiçbir bakana ya da millet- vekiline verilmemesi üzerin- de uzlaşı sağlandı. Programın açıklanmasından önce, hafta sonu bakanlara si- yasi kriterlerle ilgili bir bilgi noru gönderildi. Ancak bu not- ^4nadilde yayın, ölüm cezası ve MGK gibi konulann bulunduğu kriterlerîe ilgili sunuşlarda dizüstü bilgisayarlan kullanan Genel Sekreterlik, belgenin sınırlı sayıda kişide bulunmasını sağladı. la tartışılmadan geçirilmesinin amaçlandığı, ancak bu şekilde koalisyon ortaklannın bir me- tin üzerinde anlaşmalannın sağlandığı bildirildi. Disket kasada saklandı Bunun için AB Genel Sek- reterliği yoğun önlemlerle ça- lıştı. Siyasi kriterlerle ilgili le ilgili sunuşlannda beraber- lerinde görürdükleri dizüstü bilgisayarlan kullandılar ve sı- nırlı sayıda kuruluş haricinde yazılı belge bırakmadılar. Cumhurbaşkanhğı, MGK ve Genelkurmay ile Dışışlen Bakanlığı'nda bir kopyasının bulunduğu siyasi kriterler sa- dece siyasi parti liderlerinin ta MGK, OHAL ve anadilde yayın-eğitim konulan boş bı- rakıldı. Bakanlar, siyasi kriter- lerle ilgili ifadeleri programın resmen açıklanmasından önce yapılan Bakanlar Kurulu top- lantısında gördüler. Bakanlar Kurulu'nda siyasi kriterlerle ilgili görüşlerini iletmek isteyen bazı MHP'li bakanlar, Deviet Bahçeli tara- fından susturuldu. AB'ye kar- şı olduğunu açıklayan Deviet Bakanı Abdulhaluk Çay'm konuşmak için söz istediği, ancak Bahçeli'nin "Liderler anlaşü. Sadece imzalaym'' de- diği öğrenildi. Metme gûvenflmedi Bazı bakanlann, ellerinde- ki metne güvenmeyerek siya- si kriterlerin lngilizce yazı- mnıı da görmek istedikleri, ancak bu istemlerinin redde- dildiği bildirildi. Birçok MHP'li bakanın programı gönülsüz imzaladığı kayde- dildi. ANAP lideri ve AB işlerin- den sorumlu Başbakan Yar- dımcısı Mesut Yıbnaz, yann TBMM Genel Kurulu'na program hakkında bilgi vere- cek. Dönem başkanı Isveç, belgedeki ifadeler muğlak bulunursa açıklama istenebileceğini bildirdi AB, Ulusal Program'ı incelemeye aldı Â\HANŞİMŞEK .\NKAR4-Fransa'nın Ankara Büyü- jcclçisi Bernard Garcia. "Türkiye'nin s$ Ulusal Programı'nı başan ile ta- m^mlamasuıdan ve onaylamasından bâyük memnuniyet dujTiyoruz" dedi. PrJgramın Türkiye-AB ilişkilerinin ge- leieği açısından olumlu bir çalışma te- m^li oluşturacağını vurgulayan Garcia, aıvidilde yayın ile ilgili olarak "Bizdede rpini dil Fransızcadır. Ancak diğer di- jjff kamuözgüriükleri çerçevesinde ser- b<wtçe kullanüabiliyor. Burada önemli o l^ı Türkiye'nin demokratikleşme ve in.dn haklan konularmda adrnı atacağı tajhhüdünü\«rmişolmasıdır'' dıyeko- nUîtu. vB Dönem Başkanlığı da Ulusal Pr.-gram'ı (UP) dikkatle incelemeyi söfjürdüklerini belirterek "Bizim kfiltü- fejıaklarve demokratikleşme konusun- (jjjozisyonumuzKaoüm Ortakhğı Bel- ge^nde açıkça ifade edümiştir. UP'de karşılanması gcrekir. Muğlak bulunduğunu görürsck Türk hükümetinden bunlan açıklamasuu is- teyebüüiz" açıklamasını yaptı. Fransa Büyükelçısi Garcia, hüküme- ti oluşturan ortaklann programda kon- sensüs sağlamalannın çok olumlu bir gelişme olduğunu belirterek "Uhısal Program, Türkiye-AB ilişkikrinin gele- ceği için olumlu bir çahşma temeli oluş- da diğer diler kamu özgüriükleri çerçe- vesinde serbestçe kuDanılabihr. Bunlar engellenmiyor" dçıklamasını yaptı ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Asıl önemli olan Türkiye'nin Ulusal Program ile kamu özgüriükleri dediği- mizifade vedüşünce özgürlüğü, demok- ratikleşme, işkenceninönlenmesi, işken- İSV6Ç: Ulusal Program'ı dikkatle inceliyoruz. KOB'nin karşılanması gerekir. Muglak ifedeler bulunduğunu görürsek Türk hükümetinden bunlan açıklamasını isteyebiliriz. Fr3nS3: Bizde de resmi dil Fransızca. Ancak diğer dilier kamu özgürîükleri çerçevesinde serbestçe kullanılabiliyor. turacakür" diye konuştu. Garcia, prograrrun siyasi kriterler bö- lümünün KOB'yi karşılamadığı yönün- deki eleştiriler için "Yetersizgörulen ko- nular varsa bunlar AB-Türkhe arasın- dald siyasi diyalog çerçevesinde çözüm- lenecektir" dedi. Türkiye'run Fransa modelini öraek almış bir "uhıs-devlet'' olduğunu anımsatan Garcia, "Bizde de resmi dil Fransızca. Ancak bunun dışın- ce ve kötü muameie yapanlann cezalan- dınlması gibi konuİarda ve hepsinden önemlisi hukuk devtetiilkekrinin uygu- lanması konusunda adunlar atacağuu taahhüt etmesidir." AB Dönem Başkanı Isveç'in Ankara Büyükelçilıği 'nden üst düzey bir yetki- li de, Ulusal Program'ı incelemeye baş- ladıklannı bildirerek şunlan söyledi: u Bizim kültürel haklar ve demokra- rüdesme konusunda pozisyonumuz Ka- önm Ortakbgi Belgesi'nde açıkça ifade edumiştir. Uhısal Program'ı dikkatJe in- cefiyoruz." AB Komisyonu'nun Türkiye'deki ge- lişmeleri KOB ışığında yakindan izle- yeceğini vurgulayan yetkili, yıl sonuna doğru hazırlanacak "Düzenli Rapor "un bu açıdan önem taşıdığrna işaret etti. Bûyûkelçaer Cem'den öğreodi Dışışlen Bakanı tsmail Cem, önceki akşam konutundaAB büyükelçileri için düzenlediği kokteylde Ulusal Program konusunda bilgi verdi. Büyükelçilerin çoğu belgenin aynntılannı burada öğre- nirken hükümetin programı nasıl uygu- layacağı konusunda sorular sordular. Büyükelçilerin en büyük merak konu- su, Başbakan Yardımcısı Mesut Yü- maz'ın programda "revizyon" ile neyi kastetiği oluştururken Cem'in, öngörü- len takvimi soran büyükelçilere Türki- ye'nin 2004 yılı sonunda müzakerelere başlayabilmeyi hedeflediğini anlattığı öğrenildi. POÜTtKA GÜ1NLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Mavi Kirpikli Kadın Seher vakti habersizce gara giren ekspres, kar içindeydi... Yataklı vagonda alt ranzada saçlan saman sarısı, kirpikleri mavi bir kadın uyuyordu... Dudaklan dolgun ve kırmızı... Şımank ve somurtkan... Kimdi bu kadın? O kadın Vera Tulyakova'ydı... Nâzım Hikmet'in büyük aşkı... Vera'nın ölüm haberini duyunca, kariı bir Mosko- va gecesini anımsadım... Yetmişli yıllann ortalanydı... San saçlı, mavi kirpikli bir başka kadın, 'saman sansı'nı okuyordu... Ben, Şopen Sokağı'ndaydım ve mavi balıklı afi- şe ateş ediliyordu... Karyağıyordu... Dışa düşmüş bir yaşam, aşkın çemberinde derin sevişmeleri yansıtıyordu... Hınçlar ve öfkeler bağışlanmaz bir yazgının için- de Ronald Duncan'ın acı yalazıyla birleşiyordu... Gökyüzü, lacivert bir atlası kuşanmıştı... Sokak lambalan san gölgeleri düşürüyordu kal- dınmlara... Uzaklardan bir ses duyuluyordu: "Biryana gözyaşlannı koy/Benimkileri de ekleye- rek/Coşkulanmızı ve kaygılanmızı/Kıskançlık ve üzüntüleh/Güvensizlik ve korkulan/Bunlann hepsi- ni topla/Ve gör ne denli ağırbastıklannı/Sevinin ver- diği kısacık mutluluklann yanında." Bir Moskova gecesinde, Vera'nın evinde Radi Fış'le Nâzım'ı konuşurken ölümün bile yok edeme- diği aşkın, nasıl alev alev tutuştuğuna tanık oldum... Bir kadın, erkeğini yifrdikten sonra bile sevebili- yor, sadece onunla yaşıyordu... Dün sabah VeraTulyakova Nâzım'ın yazdığı, Ata- ol Behramoğlu'nun Türkçeye çevirdiği 'Nâzım'la Son Söyfeşimizîn sayfalannda gezinirken evli bir ka- dının kendınden otuz yaş büyük bir adama nasıl âşık olduğunu görüyordum... Telefonun öbür ucunda Nâzım vardı ve Vera şöy- le diyordu: "Nâzım, kocamla ziyarete gelmek istiyonız..." Nâzım Hikmet, başından vurulmuş gibi oluyordu o anda... Uzun süre soluk almadan susuyor, ardın- dan "Evlendiniz demek" diyordu. Vera'nın sesi tit- riyordu o anda: "Evet Nâzım!.." "Mutlu musun?' Vera: "Elbette!" "Kaç yaşında eşin?" "Benden bir yaş büyük." Sohbet uzayıp gidiyordu... • • • Vera, Nâzım Hikmet'le ilk kez karşılaştığında yıl 1955ti. Vera, o zaman Nâzım'a evli olduğunu söy- lememtşti. Tetefon ettiğinde ise beş yıldır evliydi ve bir kız çocuğu vardı... Vera anılannda bu olayı şöyle anlatır: "7957 kışıydı. Yine bir süredir görüşmemiştik. Sana kendimle ilgili gerçeği söylemeye karar ver- dim. Çünkü o zaman her şeyi anlayacağını, umut edecek bir şey butunmadığını ve böylece de iler- lemekte olan bir hastalıktan kurtulacağını düşünü- yordum. Duygulann, özellikle de senin dizginsiz duygulannın, durumdan, mantıktan, akıldan daha güiçlü okluğunu düşünüyordum. Itirafımın, sende korkunç bir acıya yol açacağını, benim gerçeğimin seniiyileştirmekşurda dursun, kamçılayacağını bil- miyordum. Bu gerçeğin, genç olduğunu, aşka, mutluluğa, herşeyde benımle eşitlığe hakkın oldu- ğunu bana kanıtlamak için sende umutsuz bir ar- zu uyandıracağını bilmiyordum. Kocamla birlikte Peredelkino'da ziyaretıne geldiğimizde bunlann hiçbirini bilmiyordum. Çoktandır, beş yıldır evliydik. Kızıma Anyuta bûyüyordu ve her şey genelde çok güzeldi. Fakat tanışıklığımızın başlangıcında sevgi- li Valentina BrumbergVn söylediği ve bana o za- man masum görünen yalan, şımdi itirafı utanılacak, tiksinç bir şey yapmıştı. Işte bu nedenle, yeni evlendiğimi söylemeye ka- rar verdim Nâzım 'a. Onun ise yaşamımla ilgili bana soru sormak aklına bile gelmiyordu. Kadınlan çok iyi tanıyan biri olarak, dokunulmamıslığımdan kuş- kusu yoktu ve aslında da doğrusu buydu. Bu saçmalığı kocama nasıl açıkladığımı anımsa- mıyorum. Tüm bu hıkâyeyi budalaca bulduğunu ve bunun onda herhangi bir heyecan uyandırmadı- ğınıgördüm. Olan bitene özel bir önem vermeden, sırf benim için, istediğimi yerine getırdi." • • • Kendisinden otuz yaş küçük Vera'ya âşık oJdu Nâzım... 18 Kasım 1960ta evlendiler ve ölümüne dek 2 yıl 6 ay 15 gün evli kaldı Vera'yla Nâzım... Saman sansı saçlı, mavi kirpikli kadın, 69 yaşın- da öldü... Gardan usulca çıktı ekspres. Yine kar yagıyordu. Peronda paltosunun yakasını kaldırmış adam da yoktu... Yıllar önce ne demişti Nâzım: "büyük korkudaydı aynlık I birdenbire kapı açılır gibi sevdalanmak birilerine ansızın I oysa beni se- viyorsun ama bunun farkında değilsin m hikmetcetinkaya@cumhurTyetcom.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Recai Kutan> eski RP'lilerisavundu ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - FP Ge- nel Başkanı Recai Ku- tan, Ankara DGM Sav- cısı Nuh Mete Yûk- sei'in, haklannda ölüm cezası istediği RP'li üç eski milletvekılıni sa- vundu. Partisinin grup top- lantısında, milletvekil- lerine "tstanbul DGM Sava'smı tanryormusu- nuz" sorusunu yönel- ten Kutan, "Hayu-" ya- mtım alınca, DGM Savcısı Yüksel'in her- kes taranndan tanınma- smı yadırgadığını söy- ledi. Eski RP'liler Ab- met TekdaL Hasan Hü- seyin Ceylan ve tbra- himHalflÇelik'inidam istemiyle yargılandığı davayı değerlendiren Kutan, "Nuh Mete YükseLMİlli Görüş da- vası içinde olan 3 idşi hakkında idam iste- minde bulundu. Biz bu 3 kisiyi yakmdan tanı- yonız. Bunlar miDetine, ûlkeye sadık; dürfist- lük, fedakârhk, vatan- perverük timsali 3 kJşT görüşünü dile getirdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear