23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6 ŞUBAT 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA j l UJtl. kultur@cumhuriyet.com.tr 15 'Selim Turan'ın Sanatından Kesitler' sergisi İstanbul AKM Salonlan'nda yer alıyor Resme serpiştirîhniş müzikERHAN KARAESMEN istanbul AKM Salonlan'nda açı- lan ve yılın önemli sanat olaylann- dan biri gözüyle bakılan 'SeHm Tu- ran'm Sanatından Kesitler' sergisi, bu büyük ustayı yeniden saygıyla anmamıza yol açıyor. Selim Turan'ın (1915-1994) uluslararası ûnünün, saygınlığının ve takdir görmüşlüğü- nün, özellikle 2. Paris Ekolü soyut- çuluğu çerçevesindeki anlamlı kat- kılanndan kaynaklandığı kabul edi- legelmiştir. Oysa bu büyük sanatçı, AKM'de- ki sergisinde 14 ayn bölümde özet- lendiği gibi, altmış yıla yakın aktif sanat dönemi boyunca pek çok tür- de ve motifte yapıtlar vermiştir. Re- sim ve desen ağırlıklı yürütülmüş bu parlak kariyerin bir bölümünde heykeller, mobil heykelcikler ve çev- re düzenlemelerine katkı olarak ha- zırladığı üç boyutlu ürünlenn de yer aldığı bilinmektedir. Tezhip vemin- yatür çalışmalan da çok kökten ve içten biçimde bağh olduğu Anado- lu ve İstanbul kültürünün yansuna- lan olarak ilginç yapıtlara dönüş- müştür. Sergide ayn bölümlerde, ama birbirlerini tamamlayarak di- zilmiş bu her dönemden, her türden ve her motiften yapıtlann yan yana- lığı eksiksiz bir zenginlik sergile- mektedir. Görsei algılama ve haz alma Turan ailesıyle olan alabildığme ke- yifli 'gizliebeveyn-manevievlaf iliş- kimiz, bana, Selun Turan'uı uçsuz bucaksız sanannı başkalanna göre da- ha yakuıdan ızleyebilme şansını ve ayncahğını tanımıştı. Resımlerin- den, pek çok kişiye nazaran daha fazla haberdar olduğum, yeni resim- lerini pek çok kişıden daha önce gö- rebilme hazzına ulaştığım söylene- bilir. Ancak, Selim Baba'nın altmış yıldan kesit alan yüz küsur resmini birarada ben bile ilkkez gördüm. Bu adamın büyüklüğüne belki biraz duygusal bir yaklaşımla da oluşmuş inancım, mutlu duyumsamalarla sar- mallanmış olarak birkez dahapekiş- ti. Görsel algılama ve haz alma ola- yı üzenne bir şeyler söyleme gerek- • Ustanın büyük abstre kompozisyonlannda çağdaş bir senfonik poem harmonisini yakalar gibi olma duyumsamasıyla içimin kaplandığını hep anımsar dururdum. Bu kez soyut, yan soyut ya da figüratif bunca ürünün arasında salonlan arşınlarken birkaç türlü müziğin birden insanın benliğini sarabileceğini düşündüm. Senfonik görkemden 'dansözler' dünyasındaki biraz içli bir piyano cümlesinin yumuşaklığına, oradan 'sahilde kanat çırpan kuşlar'la otoriter bir viyolonsel tınısının gür sesliliğine geçebiliyorsunuz. sinmesi duyuyorum. Göze çok hız- h bir dalga hareketiyle ulaşan ışm- lar, nörolojık sistem aracılığıyla be- yinde imgelerin oluşmasma aracılık yapar. Bu üngelerden giderek de an- lama, algılama, sevme ya da hoş- ntrtsuzluk; haz alma ya da tedirgin- lik türünden duyumsama seçenek- leri oluşur. Resim, heykel ve görsel söyleme sahip diger sanatsal alan- ların dillerinin bakanı, göreni vebey- ninde algılama mekanizması oluş- turanı hem keyiflendirme, hem dü- şündürme hem de bellekteki başka çağnşımlarla birleştirerek derinle- Yapı Kredi salı Toplantıları Gütenberg gaJaksisifieged Kültür Servisi - '1870 Beyoğfu 2000' projesi kapsammda 'Beyoğlu'nda Beyoğlu'nu Konuşmak' adlı söyleşilerle 2000-2001 Salı Toplantılan'na başlayan Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, yeni bir diziyle toplantılara devam ediyor. Salı Toplantılan'nın yeni dizisi, Gütenberg matbaasının ilk İncil'i basmasınm üzerinden geçen neredeyse 550 yıl içinde bu galaksiyi kuşbakışı ele almayı, elli yıllık dönemler içinde yayımlanan en önemli kitaplardan ikisini öne çıkararak kitabuı toplumsal yaşam, bilim, felsefe, edebiyat gibi alanlardaki etkisini tartışmaya açmayı amaçlıyor. Şubat ayının ikinci haftası başlayacak olan toplantılara Jak Parla'dan Enis Batur'a, Artun Ünsal'dan Kürşat Bumin'e, Celal Şcngör'den Ömer Madra'ya, Ahmet fasel'e dek uzanan çok sayıda kültür ve bilim insaru konuşmacı olarak katılacak. Gütenberg Incili'yle başlayacak toplantılar, Gütenberg galaksisine gezinin son durağı, deyimi bulan McLuban'ın kitabının ve internet çağının tartışılmasıyla son bulacak. Salı Toplantılan'nın başlüdan şunlar: 1450-1500 Gütenberg Incilı, Dante- llahi Komedya / 1500-1550. Machiaveffi - Hükümdar, Copernicus - Göksel Kürelerin Dönüşü Üzerine Altı Kitap / 1550-1600 Montaigne - Denemeler, Bodin - Toplum Esenliği Üzerine Altı Kitap / 1600-1650 Cervantes - Don Quijote, Descartes - Düşünceler, 1650- 1700 Newton - Matematik îlkeleri, Hobbes - Leviathan / 1700-1750 Defoe - Robinson Crusoe, Diderot & D'Alambert-Ansiklopedi, 1750-1800 Rousseau - Toplumsal Sözleşme, Goethe - Faust /1800-1850 Hegel - Hak Felsefesi, Balzac - Insanlık Komedyası / 1850-1900 Marx - Kapital, Dostayevsld - Karamozof Kardeşler /1900-1950 Einstein - Görecelik Kuranu Joyce - Ulysses / 1950-2000 SamueJBeckett- Godot'yu Beklerken, Lyotard - Postmodern Durum / Kapanış: McLuhan - Gütenberg Galaksisi, Levinson - Digital McLuhan Aramızdakl Sarışın / Keeping The Faith / Yönetmen: Edvvard Norton / Senaryo: Stuart Blumberg / Görüntü: Anastas Michos / Müzik: Elmer BernsteiıV Oyuncular: Ben Stiller, Edvvard Norton, Jenna Eifman, Anne Bancroft, Eli VVallach, Milos Forman / 2000, ABD yapımı / 127dakika. Komikbir aşkiiçgeni CUMHURCANBAZOĞLU Yanyıl tatilinin ikinci hafta- sındaVizontele ve Şaşkın gibi po- pülerkomediylebirlikte birüçün- cü "komikfilm'' daha gösterime girdi: Aramızdaki Sanşm. Film, son dönemin başanlı oyunculanndan Edvvard Nor- ton'un ilk yönetmenlik deneme- si; buna karşın yapıtın sezonun en hoş komedilerinden biri oldu- ğunu, hatta tıkanmış Hollywood mızahına kenanndan köşesin- den yeni birtat da getirdiğini ra- hatlıkla söyleyebiliriz. Dk Korku'da(Primal Fear) Rk- hard Gere'in yaıunda sergiledi- ği performansa ve bu yapıtla ge- len en iyi yardımcı erkek oyun- cu Oscaradayhğınabakarak Nor- ton'un kısa sürede zirveye oy- nayacağmı söylemek abartı sa- yılamazdı. O da art arda Larry Frynt, Geç- mişin Gölgesinde (Amerikan HistoryX), Dövüş Kulübü(Fight Club) gibi iddiah yapımlarla şan- sı iyi kullandı ve şu anda Ame- rikan sinema dergilerine göre "Dustin Hoffman'm birkaç san- tan uzunu" olarakHollyvvood'un yeni genç kralı. Erken bir deger- lendirme mi bilinmez ama.. bir süre sonra bizde de gösterime girecek The Score adlı yeni fil- minde Brando ve De Niro'yla oynatıldığma bakılırsa, bu iş ol- muş gibi... Haberlere görebirçok akıl ho- casından destek görerek çekti- ği, Aramızdaki Sanşın'ı izledik- ten sonra kameramn ardında da bundan böyle başanlı işler üre- tecegini şimdiden görürgibiyiz... Konu dinsel ve etnik farklılık- lardan kaynaklanınca ister iste- mez yine New York'tayız; öykü üçlü bir aşk serüveni. İki din adanu, karşılanndaki güzel kadını görünce tutkunun pençesine düşüp misyona iha- netle ahlak arasında tercih yap- ma noktasındalar. Küçük yaşlardan beri çok iyi arkadaş olan New Yorklu esmer haham Jacob Schram (StiDer) ile Irlanda asıllı sanşın papaz Bri- an Killenny Finn işleri gereği ka- dınlardan hep uzak durmuşlar, aş- kın ne olduğunu tadacak kadar deneyim yaşayamamışlar. Ancak hayatta olmayacak şey yok; küçüklükten okul arkadaş- lan Anna Reilly (EÖman) 16 yıl sonraNew York'a dönünce işler değişiyor. Çekici bir kadın hali- ne gelen Anna, iki dostu birbiri- ne düşürüyor ve kızm kalbini çalmak için müthiş bir mücade- le başhyor... Norton, art ardabeş sıkı dram- da yer aldıktan sonra yönetmen- liğe komediyle adım atmayı ter* cih etmiş ve din gibi hassas bir konuda banalüğe düşmeden te- miz bir komedi çekmiş. iki erkeğin aym kadına âşık olması gibi çok eski, klasık bir malzemeyi, işin içine din adam- larını koyarak ilginç hale getir- meyi denemesi güzel; aynca 301u yıllann komedilerinden cımbız- latopladığı sahnelerdeki modem yaşamın temposuylaparlatması, diyaloglarla mizahı araması, dık- kat çekici. Oyunculannuyumu da çokba- şanlı. Son olarak Zor Baba'da izlediğimiz Ben Stiller fîlmin lo- komotifi; Norton da komedide bildik çizgisine yakın bir yerde. EdTV'den anımsanacak Jenna Elfrnan ise iki aktörün arasında biraz zayıf kalıyor. Ustalardan Anne Bancroft ile müzılden yazrmş Elmer Berns- tem'ın (50 yılda 200'ün üz«rin- defilmemüzik üretmiş) payı da unutulmamalı. Geçmişin modellerini ve ta- bulan reddedip, özellikle tinsel konularda yeni açılunlann pe- şinden giden gençkuşağa yöne- lik temasıyla, ticari şansı yük- sek, kurnaz bir çalışma Aramız- daki Sanşın. mesine sentezleryapmayayöneltme amacıru taşıdığı varsayılır. Bu kar- maşık düzenek içinde algılama, çağ- nşmılarla birleştirme ve sentez pro- sesi, öncelikle sözcüklerin dünya- smdan destek alır. Resim sanatı yapıtlannı izleyen- lerin hüyük çoğunluğu da bir şeyle- ri sözcüklerin aracüığıyla düşünerek yerli yerine oturtma ve ancak ondan sonra eksiksiz bir algılamaya van- labileceğini tasarlar. Ancak, bazıbü- yük ustalann çok az sayıda değişik yapıtı vardır ki, bu algılama ve sen- tez işlemlerakışı içine müziksel çağ- nşunlan da en azından seslere du- yarlılığı olanlar için katar. Asluıda, tam tersi doğrultudaki bir işleyişte seslerden ve müzikten gelerek ve sözcüklerin dünyasını kestirmeden atlayarak doğrudan gör- sel çağnşımlara ulaşmak olanaklıdır. özellikle konulu betimlemeyi amaç- layan müzik parçalannda, Haen- del'den Schubert'e. Beetboven'dan Mussorgsky'ye, Debussy'den Mes- sian'a kadar uzanan örneklerde din- lemeden haz alma. görsel izlenım- lerin kafada uçusması ile daha da kolaylaşır. Soyut, yan soyut ve figüratif ürünler sergfleniyor Şimdi, Selim Turan'a dönersek, sonsergisindeki bazı yapıtlannda, ku- lakta ve gönülde ılık müziksel mı- nlnlann oluştugunudüşünebüiyoruz. Büyük ustanın daha az sayıda bir arada ya da tamamen tekil olarak gördüğüm büyük abstre kompozis- yonlannda çağdaş bir senfonik po- em harmonisini yakalar gibi olma du- yumsamasıyla içimin kaplandığını hep anımsar dururdum. Bu kez so- yut, yan soyut ya da figüratif bun- ca ürünün arasında salonlan arşın- larken birkaç türlü müziğin birden insanın benliğini sarabileceğini dü- şündüm. Senfonik görkemden 'dan- sözler' dünyasındaki biraz içli bir piyano cümlesinin yumuşaklığına, oradan 'sahilde kanat çırpan kuş- lar'la otoriter bir viyolonsel tınısı- nın gürsesliliğine geçebiliyorsunuz. Ya da bana geçiyormuşum gibi gel- di. Türk sanat meraklılannın, çok değişik tat ve izlenimlerle dolu bu benzersiz sergiyi kaçırma- yacaklanndan eminim. Sanatçı kişiliğinden söz et- mişken. kaçınılmaz olarak biraz anılara da dalarak, ev- rensel kültür adamı ve bilge Türk insanı Selim Turan'ı da konuşmak isterim. Cin ze- kâsı, fiziksel çe\Teyi ve sos- yal olaylan gözleyip anla- madaki parmak ısırtacak ça- bukluğu, gözünün en küçük ayrıntılan bile affetmeyen müthiş Lzleme ve yakalama yetisi, onu, plastik sanatlann sadece ürün verme alanında değil, kökünün yakalanma- sı ve en doğru kültürel sen- tezlerle değerlendırilmesin- de de rakipsiz kılıyordu. Aydınbirkişilik tnsan sevgisi dolu ilerici aydın kişiliği, işlek zekâsının hazırladığı tabana oturunca çok az rastlanabilecek tür- den bir bileşim ortaya çıkı- yordu. Üne ve paraya değer vermeksizin, farkh anlamla- nn ve yargılann peşinde do- landi durdu. Güçlü ve vakur kişiliği, pohpohlayıcı alkış ya da med- yatik çevre popülerliği oluş- turma yolunda en küçük gay- ret göstermesine bile izin ver- medi. Az konuşan, ketum, gün görmüş, adının da betimle- diği gibi selim ve çelebi gö- rüntüsü, içindekopan firnna- lann ilk bakışta fark edilme- sini kolaylaşörmazdı. Ancak, yakın dünyasına girenler, sevgili Şahika Tu- ran ile birlikte oluşturduğu, en az sözcüğe sığdınlmış en yoğun ve ince esprilerden nasiplerini alırlardı. Büyük kelime ve davraruş ekonomisiyle çerçevelenmiş ve çok akıllı ipuçlan dolu anlatılann ve betimlemelerin insanlan oldularbu iki özgün kişi tüm yaşamlan boyunca. Bu son serginin hazırlan- masmda ilerlemiş yaşına ve yıllann getirdiğı kaçınılmaz yorgunluğa karşm, Şahika Turan'ıngösterdiği büyük ve özverili çabanm, Türk sanat dünyasıncaaynca bilinmesi- ni beklerim. Büyük ustanınruhuşad ol- sun. Akbank Oda Orkestrası'ndan Gece Müziği' • Kültür Servisi - Akbank Oda Orkestrası. 14 Şubat'ta Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde vereceği konserlerde Viyana'dan Istanbul'a Venedik yoluyla 'Gece Müziği' taşıyacak. Daimi şef Cem Mansur yönetimindeki Akbank Oda Orkestrası'nın şubat ayı solistleri, flüt sanatçısı Vieri Bottazzini ve viyolonsel sanatçılan Şafak Erişkin ile Hakkı Öztürk. Konserde Mozart'ın ve müzik tarihinin en tanınan eserlerinden biri olan 'Küçük Bir Gece Müziği' adlı eserinin yanı sıra solo enstrümanlar ve orkestra için 600'ü aşkın eser vererek 'konçerto' kavramına çağ atlatan Antonio Vivaldi'nin 'gece' temasmı banndıran eserlerinden örnekler yer alacak. Bunlan Şafak Erişkin ve Hakkı Öztürk'ün solist olarak katıldığı '2 Viyolonsel için Konçerto' izliyor. Akbank Oda Orkestrası, programını, 20 Şubat'taki konserinde tekrarlayacak. Macaristan'da Atatürk kitabı yeniden basıldı • BUDAPEŞTE (AA) - Macaristan'da, Jozsef Kerekeshazy tarafından 1943 yılında yayımlanan "Gerçek Kema!" kitabının ilaveli yeni baskısı yayımlandı. Terebess Yayınevi tarafından bugün dağıtıma \ erilen kitap, 240 sayfadan oluşuyor. Kitaba. yeni baskısmda, Ahmet Taner Kışlah'nın "Atatürk ve Batı" ve Özgen Acar'ın "Türkiye'nın Batı ile Ortak Kaderi" başlıklı makaleleri eklendi. • ATİNA(AA)-Piyanist, Devlet Sanatçısı fdıl Biret, Atina Müzik Sarayı'nda bir konser verdı. Biret, Şef Viron Fıdecis yönetimindeki Atina Devlet Orkestrası eşlığinde solist olarak Sergey Rahmaninov'un 1 no'lu konçertosunu seslendirdı. Müzik Sarayı'nı dolduran yaklaşık 2 bın Yunanh klasik müzikseverin ısrarlı alkışlanyla defalarca izleyicileri selamlayan Biret, bir kez daha sahneye çıkarak kısa bir solo yaptı. Konserden sonra Türkiye'nın Atina Büyükelçisi Ali Tuygan'ın onuruna verdiği yemeğe katılan Biret, gazetecilere yaptığı açıklamada, birbirlerine çok benzediğini gözlediği Türk ve Yunan halklan arasında kültürel alışverişin daha yoğun olması gerektiğine inandığını kaydetti. Atina'da 1960"lı yıllarda da bir konser \erdiğini kaydeden Biret, Yunanh müzikseverlerin ilgisini ve salonlan beğendiğıni belirtti. Cem Akaş'tan Olgunluk Çağı Üçlemesi' • Kültür Servisi - Cem Akaş'ın Olgunluk Çağı Üçlemesi Yapı Kredi Yayınlan'ndan çıktı. Balığın Esir Düştüğü Yer, Sönmemiş Kireç ve Oyun Imparatorluğu adlı üç kitabın bir araya getirilmesinden oluşan roman, 'bilimkurgu olmayan bir gelecek romanı'. Akaş bu romanda, siyaset biliminin, sosyolojinin, hatta ekonominin, edebiyatla arasındaki sının kaldınyor bu bilimsel ve zaman zaman soğuk olan alanlann var olan, muhtemel olan kuramlannı edebiyat alanına taşıyor. BUGUN • AKSANAT'ta saat 19.00'da Okaj- Temiz Ritim Grubu'nun 'Yaşamın Ritmi* isimli konseri var. (252 35 00) • RUHİ SU KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 19.00'da 'Sümeyra'vı Anma Toplantısı' yapılacak. (245 40 32) • VELt CAFE-BAR'da saat 21.00'de 'Attüâ tlhan ve Şnrieri' başlıklı söyleşi yapılacak. (25 J 18 93) • İŞSANAT'ta saat 19.30'da Gabriel Consort- Players Paul McCreesh'in Orlando operasuun konser versiyonuna yer verilecek.fj./ö 00 00) M CEMAL REŞfT REY KONSER SALONU'nda saat 19.30'da Cuartetango'nun dinletisi izlenebilir.(232 98 30) • LÜTFÎ KIRDAR KONSER SALONU'nda saat 21.00'de Bale da Cidade de Sao Paulo'nun ek gösterisi izlenebiiir. (296 30 55) • AKM BÜYÜK SALON'da saat 20.00'de G.Gershwin Porgy ve Bess konser versiyonu gerçekleştirilecek. (251 10 23)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear