Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
28 ŞUBAT 2001 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET 8AYFA HABERLERİN DEVAM TURK1YE Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmlr Manisa Aydın Denizli Zonguldak PB PB PB PB PB PB PB PB 19 PB 6 K 5 PB 11 Y Y Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas PB 14 Antalya 11 10 13 15 17 17 16 17 f1*^, PB 14 Adana Y 14 Mersin Y 19 Dıyarbakır Y 15 Şanlıurfa PB 11 Mardin PB 12 Siirt PB 15 Hakkâri PB B 12 18 Kars Van B B B B PB PB B 21 B 22 15 16 12 13 8 9 PB 6 : Sijiı Bulutlu Orta ve Dogu Karadenız kıyıları sağanak yagışlı, dığer yerler parçalı az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığında önemlı bir değişiklik olmayacak. Rüzgâr güney ve batı yönlerdenhafıf, arasıraor ta kuvvette esecek. k Oslo B 7 Berlin Helsinki B 4 Budapeşte Stockholm K 3 Madrid 8 Viyana Londra Y Amsterdam B 6 Belgrad Brüksel B 5 Sofya Paris Y 6 Roma Bonn PB 6 Atina PB 5 Zürih Münih Yağmurtu K Y B PB 14 13 5 7 5 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Kahire 6 Şam Kariı Tifiîs K PB B PB PB PB B B B 6 22 5 Moskova 13 10 6 9 24 24 GMcgurtttüM Parçalı bulutlu Çok bulutlu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada örneğin iş dünyası Başbakan'ın istifasını isteyerek krizl katlamayı elbet düşünmedi, düşünemiyor. Ne var ki Bülent Eczacıbaşı'nın açıkladığı gibi hlç değilse hükümette değişiklik yapılmalıydı. Ne olabilirdi değişikliğin özü? Kuşku yok; IMF'nin iflas eden (2. yolda) 1. programını adım adım yürüten, ekonomi bürokratlarının kararlarını siyasal karaıiılığa dönüştüren kimi bakanlar... Dövizin piyasada serbest dalgalanması kararının alındığı gün ve gece, hükümet ortaklarının uzlaşmaya vardığı bir başka kararı Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz açıkladı: "Ekonomi yönetiminde revizyon konusunda koalisyon ortaklan anlaştı." Bundan çıkan anlam açık; ortaklar sadece bürokrasiye yeni bir nefes sağlamayacak, ayrıca "ekonomi programının yürütülmesinden sorumlu olan bakanlan da yenileyecek". Bu yargının ne kadar yanlış olduğu çok değil bir gün sonra ortaya çıktı. Alelacele toplantıya çağrılan, Yalova'dan özel ulaşım araçlarıyla başkente getirilen Mesut Yılmaz'ın direnmesine karşın, zirvede "hükümette değişiklik yapılmaması karan" alındı. Değişime karşı çıkan Başbakan'ın gerekçesi, "krizin faturasının bütünuyle değlştirilenlere yükleneceğini" içeriyor. Aklından çıkaramadığı bir konuyu yine öne sürdü: "Ecevit'e göre krizin patlamasının ve bir anda buyümeslnln 'sorumlusu' saydığı Cumhurbaşkanı da (bakanlarda değişiklik yapılırsa) suçlamalardan kurtulacaktı." Oysa Başbakan Ecevit, üçbeş gün zikzaklarçizdi. Once sorumluluğu Çankaya'ya atmaya çalıştı, ama kamuoyunu inandıramadı. Arkasından ekonomik istikrar programının süreceğini açıkladığı sıralarda dövizin serbest dolaşımı hükümetçe kabul edildiğinden bu görüşüne kulak asan olmadı. Bu kez ekonomide kriz nedenlerinin varolduğunu öne sürdü. Toplumda hükümette değişiklik arayışlan başladı. önce elinin tersiyle itti, fakat baktı ki degışıklikten başka çare yok. Bu kez değişiklik fikrini açıkça reddetmeme yoluna girdi. Kapalı zirvede Ecevit direnince, Başbakan'la hükümetin toptan gitmesi olasılığını bir türlü göze alamayan iki liderden değişikliği geri çeviren onay çıktı. Çözüm, ulıısal plstn H Baştarafi 1. Sayfada önlemler ya da teknik hatalann değıl, 1980'den bu yana uygulanan "ulıısal ekonomi dengelerini dcnctimsiz ve yönlendirilmemiş piyasa güçlcrine terk etmeyi amaç edüuniş" neoliberal polıtikalann sonucudur. ye'yi gclismiş ülkeler blokunun ve uluslararası finansal sermayenin hegemonik çıkarlan doğrultusunda şekillendirmeye 1980 sonrasında özel bir çabayla girişen ve her bunalım dönemini, ulusal ekonominin bağımsız yönetimini kısıtlayıcı politikaların dayatılması için yeni bir fırsat sayan IMFDünya Bankası ikizi, kronik istikrarsızlığın ve tıkanan büyüme olanaklarıyla birlikte, son istikrar programının da başansızlığa uğramasınm baş sorumlusudur. IMFDünya Bankası iklzlnln sorumluluğu: Türki deki bütün kontroller kaldınlmış, Türk finans piyasalan kısa vadeli sıcak paranın spekülasyonuna açılmıştır. Ulusal piyasalarda Merkez Bankası'nın döviz ve faiz kurunu bırbirinden bağımsız biçimde birer politika aracı olarak kullanabilme olanağı yitirildi ve ulusal finans piyasalan, kısa vadeli spekülatif yabancı sermaye hareketlerinin denetimi altına girdi. Bu yapı, ekonomiyi doğrudan doğruya yüksek faiz ve TL'yi yapay olarak değerli kılan bir döviz kurunun cenderesinde tutmaktadır. Bu olgu karşısında ulusal Merkez Bankası, para politikasını sürdürebileceği araçlar üzerindeki denetimi kaybederek döviz rezervlerini idare eden bir muhasebe kuruluşu konumuna indirgenmiş haldedir. cihlerini giderek üretici sektörlerden uzaklaştırarak spekülatif birikim alanlanna yöneldi. Kaynak tahsisine rantiyeler egemen olmaya başladı ve işgücü piyasalannda marjinalleşme ve kuralsızlaştırma artarken gelir dağılımı da ciddi biçimde bozulmaya itildi. lerinden tamamen uzaklaşmış ve kendi işlevini tamamıyla iç borç faiz idaresine indirgemiş durumdadır. y ö n e l l m : Bu koşullar altında öne sürülecek istikrar programlannın veya kriz yönetimi çabalannın ekonomik bunalıma ağır toplumsal çöküntüler yaratmadan son veremeyeceği ve Türkiye ckonomisinde sağlıklı, dengelibüyümeyi sağlayamayacağı ortadadır. "İürkiye ekonomisinin sanayileşme ve reel ürctim artışlanna dayah, sağlıklı bir büyüme yapısına kavuşturulmasınııı, ancak kapsamlı vc eşanlı bir kamu kesimi, mali kesim ve 6demeler dengesi reformuyla sağlanabileceği unurulmamalıdır" vurgusunu yapan Bağımsız Sosyal Bilimcilcrtktisat Grubu, Türkiye'nin, bulunduğu ekonomik darboğazdan çıkabilmesi için lMF'ye bağlı programlar yerine karşı seçeneklerini şöyle ortaya koydular: tllSİn: Kamu kesimi reformu, vergi gchrlerinde etkinliği arttıncı tedbirler içermeli. Sermaye gelirlerinin vergi havuzuna katkısını arttıracak biçimde vergi tabanı genışletilmeli. Bunalımı çözmeyecek ye ekonomisinin son 20 yıllık deneyimi, özel sektör öncülüğünde piyasa ekonomisi ve sermaye hareketleri serbestisi sayesinde tüm ekonomik sorunlann aşılacağı efsanesinin iflas etmiş olduğunu çok açık şekilde belgelemektedir. iflas eden efsane: Türki Ulusal ekonomi batimll kllindl: Kısa süreli ve yapay büyüme kazanımları üzerine kurulan tercih, ulusal ekonomiyi tamamen konjonktürel ve dışsal olgulara bağımlı hale getirdi ve ekonominin kısa çevrimli, mini büyümekrizistikrar sarmahna sokulmasına neden oldu. Bu süreçte, kamu kesimi borç servisi yükü sürdürülemez boyutlara ulaştı. Kamu kesimi tasarruf ve yatınm yapamaz hale geldi. Özel sektör birikim ter macaSI: Devlet, normal vergi gelirleri ve harcama sistemi üzerinde radikal reform ile makro dengeyi sağlamak yerine, doğrudan doğruya kamu mallannın satışı yoluyla gelir yaratmayı amaçlamış ve ulusal ekonominin öz kaynaklannı küresel sermayenin spekülatif kazanç alanına çekmeyi hedeflemiştir. Ulusal ve uluslararası sermayeye doğrudan doğruya rant aktanmına yol açan, bir dizi hukuksal sakatlık ve yolsuzluk öğeleri içeren bu çabalar ıse kamuoyuna "yapısal reform söylcmi" altında sunulmaktadır. Bu aşamada enflasyonu düşürme vahim bir saptırmaca ıçermekte ve bu stratejik dönüşüme kamuoyu karşısında meşruiyet kazandırma işlevi görmektedir. Yapısal reform • enflasyonu düsürme saptır Sivilsavunma tatbikaü Sivil Savunma Kurlama Günü'nde Özel Kültür Koleji öğrendlerine, deprem aıu ve sonrasuıda nasıl davranmalan gerekÜgf konusunda bilgi verildL Ataköy 910. Kısını'daki Kültür Koleji'nde, deprem tatbikaü çerçevesinde saat 09.25'te sirenlerin çalmasıyla önce temsili sarsıntuun geçmesini beklcyen öğrenciler, ardından sığmaklara koştular. I . . . . Türk gencinjn başansı | 1 Vergl tabanı genlsleı j ; Spekülatlf yabancı sermayeye tesllmlyet: Dış sermaye hareketleri üzerin tercihler sonucunda, Türkiye bütçesi artık sosyal devlet ilke Sosyal devletten tamamen uzak bütçe: Bu Fatih Üniversitesi'ni kapatma hazırlığı EBRUTOKTAR ANKARA Yüksek öğretimKurulu(YÖK), Fethullab Gülen cema.atine yakınhğı ile bilinen, 4 bin 391 öğrencisi bulunan Fatih Üniversitesi'ni, irticai kadrolaşmanın odağı olduğu ve Kılık Kıyafet Yönetmeliği'ne uymadıgı gerekçesiyle 2001 ÖSS Kılavuzu 'ndan çıkararak kademeli olarak kapatmaya haztrlanıyor. Universite hakkmda çok büyük bir soruşturma başlatan YÖK, Fatih Üniversitesi'nin, özellikle taşra üniversitelerinden atılan irticacı öğretim üyelerini kendi bünyesine aldığını saptadı. Kamuoyunda 'FethuJlah Gülen'in üniversitesi'olarak bilinen, 18Kasım 1996 tarihinde Türkiye Sağlık ve Tedavi Vakfı tarafuıdan kurulan Fatih Oniversitesi, YÖK'ün geniş kapsamlı soruşturması ile kapatılma sürecine geldi. Üç YÖK Denetleme Kurulu üyesi, Fatih Üniversitesi hakkında 4 aydır çok gizli bir çahşmayla yürüttüğü soruşturmayı sonuçlanma noktasına getirdi. İrticacı kadrolaşmanın odağı olduğu, taşra üniversitelerinde görevlerinden uzaklaştınlan gerici öğretim üyelerini öğretim görevlisi kadrolanna aldığı, Kılık soruşturma kapsamında, uzun süreden beri izlenen ttp fakültesi ve hemşirelik yüksekokulu 2000 ÖSS Kılavuzu'na alınmayan Fatih Üniversitesi'nin, uyanlara yanıt vermediği için kademeli olarak tasfiyesi gündeme getirildi. YÖK Sorun tektir: Başbakan Ekonomiden "bihaber" bir Başbakan'la vardığımız noktayı; Finansal Forum başlıklarda özetledi: "Türk halkı ve iş dünyası hükümete inanmanın beaeıını çok agır ödedi." Bu gerçeği Atlantik ötesindeki duyarlı uzmanlar da görüyor. Yasemin Çongar'ın aktardığına göre "VVashington ve New York'tan Türkiye'ye bakanlar, 'Ankara'daki lidersıkıntısını, TBMM içinden alternatlf hükümet çıkmasındaki zorluğu' gayet iyi biliyoriar". Bu arada ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson, enflasyonla savaşımızı "Bu sizin 2. Kurtuluş Savaşınız sayılır" dıye niteledi. Fakat eskiden Türkiye'de görev yapan bir Amerikalı diplomat; Pearson'ı yanıtladı: "Evet, onun için de Türkiye'nin 'akıllı bir komutana her zamankinden daha fazla ihtlyacı' var." ABD'den bir başka saptama şöyle: "Akıllı komutan" ortaya çıkmayacagına göre, "mevcutlar arasıhdan toplumun gonell ile iç ve dış yatınmcılara * güven sşılayabilecek, 'zor önlemlerin sorumluluğunu taşıyabilecek; Iradeli, sakin ve iktisat bilen' birinln dizginleri ele alması." İki ay ara ile izlenen iki büyük ekonomik krizi yenilerinin kovalaması olasılığının konuşulduğu bir ortamda, Ecevit'in başkanlığındaki "değişmeyen bu hükumetle" sığ kıyıya nasıl ulaşacağımızı (ulaşamayacağımızı) ancak Allah bilir. "Ülke bu hükümete gerekslniyor miı?" Evet diyen varsa parmağını kaldırsın! lÖK Denetleme Kurulu, üyeleri Fethullah Gülen cemaatine yakınhğı ile bilinen Fatih universitesi'yle ilgili 4 aydır çok gizli bir çahşmayla yürüttüğü soruşturmayı sonuçlandırma noktasına getirdi. Kıyafet Yönetmeliği'ni uygulamadığı gerekçeleriyle Fatih Üniversitesi Yönetim Kurulu'nun görevden alınması istendi. Danıştay'a başvurarak sözkonusu yönetim kurulunun görevlerini kötüye kullandıklan için de Türk Ceza Yasası'na göre cezalandırmaları teklif edildi. Sonuçlanma noktasına getirilen Denetleme Kurulu'nun raporu, mart ayındaki YOK genel kunılunda görüşülecek. 1996 yıhndan beri hizmet veren Ankara'daki Ahmet örs Hastanesi bünyesinde bulunan hemşırelik yüksekokulu, Kılık Kıyafet Yönetmeliği'ne uymadığı gerekçesiyle YÖK tarafından sayısız kere uyanlmış ve soruştur 2008 için farkh • Baştarafi 18. Sayfada zarı Turgay Renklikurt, antrenör Tamer Güney ve eski hakemlerden Muzaffer Sarvan katıldı. Konuşmacılardan Turgay Renklikurt, Türkiye'nin olimpiyatlara uzak olmadığını, olimpiyat oyunlannın ana vatanının Anadolu olduğunu ifade etti. Gazetemiz spor müdürü Abdülkadir Yücelman da 2008 Olimpiyatlan'nın, 5 aday ülke arasmda yer alan lstanbul'a verileceği konusunda kuşkular taşıdığını söyledı. Türkiye'nin gerekli tesisleri tamamlayabileceğine inandığını dile getiren Yücelman, "Ancak nlimpiyat; sistem, ahlak ve seyirci demektir. Boş tribünlere spor yapmak kadar acı bir şey yoktıır. Futbol ve baskerbolıın dışında seyirci toplayabilmemiz çok zor" diye konuştu. Olimpiyat organizasyonunun dünyada bir kültür festivali olduğuna dikkat çeken Hadi Türkmen ise "Olimpiyat seçid kurulunu, tüm halk olarak bu organizasyonu talep ettiğimize ikna etmeliyiz" dedi. nin büyüklük hedefi belirlenirken kamu yatınmlan ile özel sektör yatınmlan arasındaki tamamlayıcılık ilişkisi göz önünde bulundurulmalı. Kamu kesiminin yatınm potanmayaalınmıştı. Baskılar siyeli, devleti küçültme üzerine bu yıl üniversite dogmasına feda edılmek tarafından kız öğrencileyerine ekonominin strari burslu alınan hemşiretejik büyüme hedeflerilik yüksekokuluna ögne göre saptanmalıdır. renci alımı dondurıılmuş Yabancı sermave YÖK tarafından 2000 yeye denetlm: Kısa Yükseköğretim Progvadeli yabancı sermaye ramlan ve Kontenjanlagirişleri, uluslararası derı Kılavuzu'ndan çıkarılneyimlerde etkisi ve bamıştı. şansı sınanmış araçlarla 1996 yılında kurulan kontrol altına alınmalı. tıp fakültesi ise q tarihUlusal ekonominin yatıden bu yana YÖK'ten nm öncelikleri, uluslaraonay almadı. 2000 ÖSS rası kısa vadeli sermayeKılavuzu'na alınmayan nin spekülatif girişçıkışfakülte, altyapısının talanna dayah konjonktümamlanmasına karşın rel ve sanal büyümekriz eğitime geçemedi. sarmahna terk edilmeÜniversitede, türbanlı meli. Ulusal ekonomiöğrenciler eğitime deden sermaye çevrelerine vam ederken irticacı aktarılan ve reel olarak kadrolar da korunuyor. yüzde 30'lara ulaşan Üniversite mütevelli hespekülatif arbitraj ın önüyeti şu isimlerden oluşune geçilmeli ve Merkez yor: Bankası'nın ulusal tasar"IşüaySaygın,Fahretrııfların arttırılması ve tin Gücüı, Şt'rif Ali Tckayatınmlann stratejik önlan, Kemal Özkaragüz, celiklere göre yönlenditbrahim Erkul, Ali Bayrilmesi işlevinde bağımram, Sclçuk Berksan, Ali sız döviz kuru ve faiz poAkbulııt, Mehmet Vural, litikası izleme olanağı Tahsin Tekoğlu, Fınin geliştirilmeli. Baser, Ahmet Kara, Fuat ÖzbeklL, Coşkun KaKonsolldasyon: ya, Verdal Hosta, Ali Yurtiçi borç stokunun Coşkun, Ertan Yülek." mali sisteme ve giderek tüm reel ekonomiye olan yükünü azaltmak için Hazine, Merkez Bankası ve bankacılık kesimi arasında, borcun vadesini uzun döneme yayan ve bu borcun reel faiz yükünü düşüren bir düzenlemenin (konsolidasyonun) yöntemleri araştınlmalıdır. \ç borcun konsolidasyonu, ancak sermaye hareketleri üzerine getirilen kontroller ile birlikte ele alınabilir. Bu seçenek dışında 2001 'i ortauzun dönemde yeniden istikrarlı bir büyüme politikasına dönüştürecek başka bir çıkışın olmadığı bilinmelı. Gerek varsayımlan, gerekse hazırlamş felsefesi ile çökmüş bulunan 2001 yılı bütçesi yerine yeni ve gerçekçi bir bütçe yapılmalıdır. 1999'u yüzde 6 reel daralmayla geçirmiş olan ulusal ekonominin, 14 ay sonra yeniden 2001 bütçesinin öngördüğü ölçekte daraltılması ve reel faiz yükü ile sıkıştınlmasına toplumun tahammülünün kalmudığı açıktır. Yatinmlar: Kamu kesimı j ; ! BERLİN (AA) Almanya'nın başkenti Berlin'de yaşayan Türk genci Necdet Tıghoğlu, müzik dalında başandan başarıya koşuyor. Hamburg'da 1999 yılımn ağustos ayına kadar "Booya Music" adlı müzik şirketi adına şarkı ve söz besteciliği yapan 25 yaşındaki Necdet Tığlıoğlu, Nana, Pappa Bear, Jan van der Torn, N 'Sync, Joncstovm, Boyz 2 Mcn vc Briaıı McKnight gibi dünya çapında tanınan şarkıcı ve müzik gruplan için beste yaptı. Tığlıoğlu, 23 yaşındayken Nana için yaptığı "RememberTheTIme" (O zamanı hatırla) adlı bestesiyle iki altın plak ödülünü kazandı. 'Yaptık bir kere' tZMtT (AA) tzmit'in Köseköy beldesinde, depremde çöken 4 katlı binada 1 kişinin ölümünden sorumlu tutulan 2 kişinin yargılanmasına dün devam edildi. Inşaatın ustası Musuıfil Çahk, hâkimin, "Usubüzkatçıkmanınsuçoiduğunu bilmiyor muydun, neden yapün?" sorusuna "Yaptık bir kere hâldm bey" dedi. Çocukyanşlan başladı Uluslararası 18. \ ludağ Çocuk Kayak Kupası Yanşlan llludağ'da dun başladı. Yanşlara Türkiye'nin yanı sıra 8 ülke kaülryor. Kayak Federasyonu ile Ağaoğlu Otel'in ortaklaşa düzenlediği vanşmada Türkiye, Romanya, Bulgaristan, Yunanistan, Rusya, Yugoslavya, tngiltere, GürcLstan ve Makedonya'dan 35'i bayan 98 sporcu. slalom ve büyük slaktm branşlannda mücadele veriyor. Fürklye yanşmaya 8'i bayan 20 sporcu ile kaohyor. Yanşlar, bugün yapılacak büyük slalom ınüsabakalanyla sona erecek. AIHM'den başörtüsü yasağına onay CENEVRE (AA) Strasbourg'taki Avrupa Insan Hakları Mahkemesi (AtHM), sınıfta başörtüsüyle ders vermesı yasaklanan lsviçreli kadın öğretmenin başvurusunu reddetti. TEŞEKKÜR 22 02.2001 tanhınde go/ aıııclıyatımı başarılı bir şekilde gerçekleşlıren Prof. Dr. Alb. AHMET HAMDİ BİLGE'ye HÜSEYİN YALCIN'a LEMAN YALÇIN'a sıvıl memur M E H M E T ÖNEN'e aynca üATA Haydatpaşa Hastanesi Gö/ Künığı personelıne leşekkurlenmı sunarıın. Dr. Ütgm. Fatilı Terim iyi • Baştarafi 18. Sayfada ifadesine yer verirken, Terim'le bırlikte Fıorentina'yı bırakan Antognoni, C. Della Sera gazetesıne "Terim'le birlikte iyi bir çalışma dönemi yaşadık" dedı. Ülkenin yüksek tırajh gazetelerinden La Gazzetta Dello Sport, "Terim gitti, Mancini var" başlığını atarken ıç sayfada, "Paradan vazgeçerek 'Umanm yöneticiler bununla bir oyuncu alır' diyen Terim küçümsedi" yorumunu yaptı. Haberde, Antognoni'nin yardımcılanndan SimoııcSantercolc'nin de "Görüyorum ki Terim ve Antognoni paradan vazgeçip kulübün bununla takıma bir oyuncu alması temennisindc bulundular. Umanm ki benim param da daha iyi bir oyuncu aluınıası için eklenir" dıyerek istifasını sunduğu belırtıldı.Tütto Sport gazetesı de "Terim, Floransa'yı bırakıyor: Milan için haar" başlığını attı. Yük. Hemşire lsviçre Adalet Bakanlığı'nın açıklamasına göre, Cenevre kantonunda çalışan anaokulu öğretmeni, 1991 yılında Müslüman olduktan sonra 3 yıl boyunca derslere başörtüsüyle girdi. Eğitim Bakanlığı yetkilileri, 1996 yılında, öğretmenden bu uygulamaya son vermesini istedi ve aksi halde işten atılacağı bildirildi. Bir yıl sonra da federal mahkeme, başörtüsü yasağını onayladı. Isviçreli öğretmenin şikâyetini ele alan AlHM de, kanton yetkililerinin getirdiği başörtüsü yasağının, din özgürlüğünü ihlal anlamına gelmediğine ve öğretmene aynmcılık yapılmadığına hükmetti. AtHM, "yasağın, davacımn dini inançlaruu hcdef almadığmı, başkalannın özgürlüklerini vc kamu düzcni ile güvcnüğini korumayı hedeflediğmi" bildirdi. Yolcu otobüsv kaçınldı: 1 öh Haber Merkezi Ankaratstanbul seferini yapan bir yolcu otobüsü Düzce Kaynaşh'da mola verdiği sırada kaçınldı. Olayda otobüs yolcularından Jale Togur yaşamını yitirdi. Ankara'dan lstanbul'a giden Show Turizm'e ait bir yolcu otobüsü dün Düzce Kaynaşh'da ınola verdiği sırada, 22 yaşındaki Olcay Karataş tarafından kaçınldı. Askerlik görevini yaptığı ve bölüğünden izin alarak ayrıldığı öğrenilen Karataş, yolculan indirdikten sonra otobüsü Adapazan'na yönlendirdi. Polisin TEMOtoyolu'nda kat kurması üz< Adapazan'na ulaı yan ve geri dönen taş, Kaynaşlı giş< de Düzce karay ekipleri tarafında kalanarak polise te edildi. Olcay Karataş'a di» nen ve otobüsten inme.. istemcdiği tahmin edilen Jale Toğur adlı kadının cesedi otoyol üzerinde bulundu. Istanbul Barosu avukatlarından olduğu belirtilen 50 yaşındaki Toğur'un, otobüs hareket halindeyken yola atıldığı belirtildi. Yetkililer, olayla ilgili somşturmanın sürdüğünü açıkladılar. Em Albay Khtm Ruhl Özdemlrofllu Cerçekçl bütçe: Üç kuşak Antalyalıların sevgilı 'Oğuz Abl'si, değerli büyüğümüz kaybettik. Atatürk dönemlerı devlet terbiyesi ile yetişmiş, kazık gibi dürüst, günümüzün parasal cifesine ve ahlak çöküntüsüne aklını bir türlü erdiremeyen, eski namuslu Maliye bürokratı, amatör spor çağının büyük yıldızı, Adam Gibi Bir Adamdı. Tüm Antalyalıların başı sağ olsun. AHMET OĞUZ TUĞ'U Türk ve Dünya Arkeoloji Bilimine büyük katkılarda bulunan Istanbul Unıversitesi Edebiyet Fakültesi Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı emekii öğretim üyelerinden, değerli hocamız ACI KAYBIMIZ Prof. Dr. JALE İNAN'I kaybettik. Ailesinin, dostlarının ve tüm arkeoloji camiasının acısını paylaşırız. Istanbul ÜniversKesi Edebiyat Fakültesi Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı Mensupları TUĞ, KARAESMEN. ALTINBAY. ŞAKRAK. SERBETÇİ Allelerl