14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 18 KASIM 2001 PAZAR 12 PAZAR KONUGU Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Akgül, Türkiye 'deki teknolojik gelişmeleri değerlendirdi înternefin önemi anlaşılmadı 'Hedef Avrupa'yı yapılandırmak1 - Bir de E-Avrupa, E-Türkiye projeleri var. Bize bunlan anlatır -.- mısmız? -Intemet fikri 196O'lı yıllarda çıkü. 1970'lerde laboratuvar testleri, 1980'lerde saha testleri yapıldı. 1990'larda internetin geniş kullarumı başladı. AB bu işin önemini ciddiye aldı. Ama ABD'nin gerisinde kaldı. Bunun nedenlerinden bir tanesi de AB ülkelerindeki telekom tekelleri. Biz, 1999'daHelsinki'de AB'ye girmek için kuyrukta , beklerken AB, başka bir karar alarak E-Avrupa projesini * . başlattı. Bunun karannı > • •J ' • AB Bakanlar Konseyi aldr "Bu bir politik güişimdir. Bizim öncülüğümüzde Avrupa'yı dünyada en rekabet edebilir güç ve en dinamik ekononıi halioe getirmek istiyonız" açıklamasını yaptılar. - Amacı nedir? - E-Avrupa projesi rekabet avantajı için füm Avrupa'yı yeniden yapılandırmayı hedefliyor. Daha sonra da eylem planı ortaya çıktı. Bu Temmuz 2000 "den 2002 sonuna kadar sürecek. Türkiye bu konuda bir çalışma yaptı. Adı TUENA projesi. Açık ismi Türkiye Ulusal Enformasyon Ana Planı. Bu, 2012 yılını hedefledi. Ama 2012 için hedef koymak çok zor. E-Avrupa projesının hedefleri - lyi de, 11 yıl içinde teknolojiler daha hızlı değişmeyecek mi? - Evet. Üstelik bu proje şu anda ne yapılması gerektiğini söylemiyor. Öbür yandan E-Avrupa üç yılı hedefliyor ve somut projeleri var. E-Avrupa'nın ana sloganı şu: Her bireyi, okulu, işyerini, konutu ve devlet dairesini internete taşunak. Yani, daha açık anlatımıyla, interneti çok kolay, ucuz. güvenilır hale getirmek. Ortaokul ve lise öğrencilerine interneti kullandırmak. Burada bügisayar destekli eğitim gibi saçmalıklar yok. Hedeflerden bir tanesi de tüm Avrupa için sanal bir üniversite kurmak. Bu, ilkokulda yapılamaz. tlkokulda o teknoloji basit olarak öğretilir. Ama üniversite çağına gelince de sanal üniversite yapabilirsiniz. E- Avrupa'nın ikinci hedefi de insan gücüne yatınm yapmak. Amaç her vatandaşı bu teknolojilerde etkin kılmak. Felsefesi de, bir vatandaşın elektriği yoksa, okuma yazma bümiyorsa bu haksız rekabettir, yaşama şansı yoktur. Bu teknolojileri kulllanabilir olmak okuma-yazma düzeyinde olmak demektir. îkincisi de, internet hizmetini herkese ucuz, güveniür ulaştırmaktır. Bu evrensel bir hizmettir. Çalışma Bakanlığı'nın uzun erimli projesi yaşayan herkesin bu teknolojileri öğrenmesi olması gerekir. 1FVÎ A TAVKAN()C177 Geçen hafta sonunda "Türkiye'yi İnternet'e Taşıyalım " konuluyedinci internet konferansıyapıldı. LEIL/ı 1/lr Ş/il UKJLLJ gura( ıa E-Türkiye projesi konuşuldu. Ülkemizde internet kullanımının hâlâ ne kadar yetersiz kaldığı, intemetin öneminin hemen hemen hiç kavranmadığı ve siyasal açıdan buna sahip çıkılmadığı vurgulandı. Konferansı düzenleyenlerin başı Bilkent Üniversitesi öğretim görevlilerinden Dr. Mustafa Akgül 'dü. înşaat mühendisliği ve matematik öğrenimi almış olmasına PORTRE / Dr. MUSTAFA AKGÜL ODTÜ înşaat Bölümü 'nde yükseköğrenimini tamamladu Matematik masteri, Kanada'da doktorayaptu ABD'de altı yıl ziyaretçi öğretim üyesi olarak gö'revyaptu 1987'de Türkiye'ye döndüğünde Bilkent Üniversitesi'nde Endüstri MühendisliğVnde göreve başladu Son yıllarda çalışmalarını bilişim alanında yoğunlaştırdu karşın yıllardır internet kavramıyla uğraşan Dr. Akgül'le bir arayageldim. İnternet konusunda aklımı kurcalayan sorulara yanıt aradım. Kendim de kısmen teknoloji özürlü sayılmama karşın "Öğrenmenin yaşı yoktur " fikrinden hareketle Dr. Akgülden öğrendiklerimi sizlere aktarmaya çalıştım. Internetle ilgilenenlerin bu söyleşiyi ilgiyle okuyacaklarından hiç kuşkum yok. Dr. Akgül söyleşimizde şu çarpıcı cümleleri dile getiriyordu: "İnternet, sanayi devriminin de önüne geçmiştir. Artık dünya kol gücü yerine, beyin gücüne önem veren bir toplum haline geliyor. Ama Türkiye bununfarkında değil." - Türldye'de intemetin gelişimininasılgörüyorsunuz? - Türkiye'de internet çalışmalan 1993'te başladı. 1994'te ka- mu sektörüne açılacakken 5 Nısan krizine yakalandık. internet, 1995'te ülkemizde yerleşmeye başladı. ODTÜ ile TÜBİTAK arasında interneti yayma konusunda anlaşmazlık çıkınca Türk Telekom arada kaldı. Sonra ihale açacağını açıkladı. Bütün bun- lar olurken Kasım 1995'te ilk internet konferansını düzenledik. Konferansın yapıldığı günün bir öncesinde ihale bitti, konferans- ta açıklandı. Global One, Satko ve ODTÜ üçlüsü ihaleyi aldı. Ora- da sorun gelirin yüzde 70'inin Türk Telekom'a gitmesiydi. Bu da işi baştan ölü doğurdu. Ya internet çok pahalı olacaku ya da üçlü konsorsiyuma hiçbir şey kalmayacaktı. Bu konuda Türk Te- lekom'un hiçbir deneyımi olmadığı için çalışmayan bir model ortaya çıktı. Üç yıl sonra 1998'de Türk Telekom Net (TT Net) oluşmaya başladı. Bunun önemi ticari interneti başlatmış olma- sıydı. Ama çok sorunlu. kafası gözü yanlarak başlattı. - Ticari internetten kastınız nedir? - intemetin isteyen kurum, kuruluşlar, şirketler ve vatandaşla- ra bağlanabilmesi, internet üzerinden ürün satabilmesi, katma de- ğerli işler yapabilmesidir. Türk Telekom TT Net'i hiç kimseye sormadan, danışmadan kurduğu için çok yavaş, geç, hatalı ha- yata geçen bir proje oldu. - lyi de sadece Türk Telekom 'la bu iş yapıldığı için tekelleşme olmuyor mu? - Türk Telekom bir anlamda altyapıda- ki tekelini internete uzattı. Benim baştan beri eleştirim internete siyasal, ulusal bo- yutta sahiplenme olmayışıydı. Türk Tele- kom internet hizmetlerini herhangi bir dev- let dairesı gibi değerlendirdi. Iş deneme aşa- masına gelince Türk Telekom'un hukuk bü- rosu, "Bu yasal değüdir" dedi. Çünkü o za- man interneti üniversitelere verilmış bır proje olarak algılıyorlardı. Bir de Türk Te- lekom'un içinde, "Siz üçüncü taraf trafi- ğmeizinveremezsiııiz'' taruşması koptu. Bı- liyorsunuz, vatandaşın Türk Telekom'dan aldığı telefonu satması yasaktır. Haksız rekabet Bu tarüşma da o kuralla ılgilendinldi. Ya- ni o dönem, "Sizinternetibaşkalarma kul- landıramazsınız'' fıkn ortaya atıldı. Yer yer de bugün bile, "Yasal mevzuabyokhır" de- niyor. Ama neyse ki kapatmaya kalkmıyor- lar. TT Net 1998 sonunda hayata geçecekken ancak 2000 yüının ortalannda gerçekleşti. O zamana kadar da çok sorun yaşandı. Öte yandan Avrupa'dakı Telekom firmalan internet işinde iyi bir noktaya geldiler. Taşıyıcı olmanın getirdiği avantajlar vardı. Ora- da haksız rekabet meselesi çıktı. TT Net abonelere yöneldi. Hem toptan, hem perakende mal satar konumuna geldı. Perakende sa- tarken de fıyatlan çok düşürdü. Orada iki farklı görüş ileri sürü- lüyor. "Biz interneti ucuzlatmak, binütmekistiyoruz". Ama hak- sız rekabet oluşuyor. Sems sağlayıcılara da o fıyattan hizmet ve- rebılmelenni sağlayacak mekanizmalan kursa. rekabeti bozma- dan bunu yapsa çok iyi olacaktı. Ama Türk Telekom onu yap- mıyor. Servis sağlayıcılar çok şikâyet ettiler. Rekabet Kurulu'na başvurdular. - Türk Telekom ne fiyat veriyordu? - Başlangıçta bir buçuk milyon liraydı. Şimdi altı milyon lira- ya çıkardı. Ama hâlâ çok ucuz. Rekabet Kurulu'na yapılan baş- vuru üzerine kurul geçıci bir tedbir karan aldı. Bir anlamda bu karar haksız rekabetin ortadan kaldınlması yönündeydi. Zaten o yüzden çok şikâyet edilen TT Net'in düşük olan abone fiyatlan arttınldı. Türk Telekom'un fıyatlannın daha düşük olmasını ar- tık insanlar anhyorlar. Çünkü onun katma değer hızmetlen daha az. Ama Türk Telekom'da maliyet muhasebesi yok. - Türkiye'de internet konusunda siyasi ve ulusal sahiplen- me yok, dediniz. Neden ulusal ve siyasal sahiplenme yok? -Bence siyasetçilerbu işi anlamıyorlar. tnternetin Türkiye için ne anlama geldığını şu anda ülkede anlayan çok az sayıda kışı var. - Yanisiyasilerher alanda olduğu gibi bu konuda da mı Türk toplumunun gerisine düştüler? - Siyasiler de anlamıyor, siyasi olmayan kışiler de anlamıyor. Ben ve arkadaşlanmın internete bataşımız çok farklı. Biz bunu sanayi devriminden çok daha önemli olarak algılıyoruz. AB'nin bu konudaki belgeleri de bunu kabul etmış durumda. Bunu sa- nayi devriminden daha önemli görürsenız yapılacak işler de çok farklı boyutlar kazanır. O zaman telekom stratejısi, kultür poli- tikalan, her şeyin yeniden gözden geçırilmesi gerekir. Bızim özelükle altını çizmeye çalışnğımız, ama pek de anlatamadığı- mız kanısında olduğumuz nokta bu anlamda köklü bir değişim olduğudur. Şu anda intemetin önemini artık hiç kimse yadsıya- mayacak duruma geldi. Artık Türkiye'de hemen hemen herkes az çok interneti kullanıyor. Kültür düzeyı, refah düzeyi yüksek toplum kesimlennde bir sorun yok. Orada herkes internet kulla- nıcısı. Ama intemetin neyi temsil ettiği, Türkiye'ye ne sunduğu konusunda bu toplumu yeterince ikna edemediğimiz kanısında- yım. Politikacılar intemeti anlamış görünüyorlar, ama ben doğ- rusu anlamadıklannı düşünüyorum. -Bizim siyasüerin, milletvekillerinin kaçta kaçt internet kul- lanıyor? - Milletvekilleri açısından bakarsak yoğun kullananlar var. Ama hiç ilgilenmeyenler de var. Bırakın sekreterine baktırmayı, kendi adına bir e-mail adresi olmayanlan biliyorum. Hiçbir web sitesini dolaşmamışlar. hıtemeti vatandaşlarla haberleşme, vatan- daşlara hesap verme aracı olarak kullanabileceğinın farkında de- 'Çaflı aşacaflımızın garantisl yok 1 - O zaman, bu konumdayken biz bu çağı nasıl aşabiliriz? - Bu çok ciddi bir soru. Çağı aşacağımızın garantisi de yok. Ben sürekli olarak bu mesajı vermeye çalışıyorum. Türkiye çok karmaşık bir konumda. Eşit ohnayan bir yapı var. Toplumun ön- cü kesimleri dünyayı izliyor. Ama toplumun öbür kesimlerine bak- tığımız zaman da bu işin önemini kavramadığımızı görüyoruz. Önemli, orantıh uygulamalanmız, poliukalanmız yok. Bakın, ıki milletvekilinin iki intemet toplantılannda konuşmalannı dınle- dım. îkısı de elektronik posta adresi vermediler. Kendilerine ula- şılabüecek adresleri telefon ve faks numaralanydı. Böylece in- temet konferansında konuşmacı olan bu sayın milletvekillerinin intemet kullanmadıklan ortaya çıktı. Bir intemet toplantısında bu adresi vermemelerinin ayıp olduğunu fark edecek konumda değıllerdi. Ben her intemet konferansıdan önce siyasi partılere, bellı konulardaki görüşlerini anlatmalan ya da yazılı olarak gön- dermeleri çağnsını yapıyorum. Sadece CHP'den geldı. Ama par- lamento içinden ve dışından öbür partilerin hiçbiri yanıt verme- dı. Bir mületvekili çıkıyor, "Altyapıya yaonm yapılmahdır'' dı- yor. 1yı de iktidardakiler yapmayacak da biz mı yatınm yapaca- ğız? Bence intemetin Türkiye için öneminin hiç farkında değil- ler. Yani stratejik öneminin farkuıa varmalan lazım. Çünkü o za- man ciddi bir şeyler yaparlar. Ama yapmıyorlar. - Peki, sizce ne yapılması gerekir? - Ben Türk Telekom'un özelleştirilmesine bir komedi olarak bakıyorum. Ben özelleştirilmesi ya da özelleştirihnemesi konu- suna girmiyorum. 1992'de Türk Telekom AŞ kurulduğu zaman bir kamu şirketinin nasıl normal bır şirket haline dönüşebile- ceğı konusunda danışmanlık yapacak bir fırma bulmak gerekirdi. Ama aradan bu ka- dar yıl geçü, bununla ilgili anlaşma daha yeni yapıhyor. İnternet hukuku - İnternet hukuku dünyada gittikçe önem kazanıyor. Bu konuda ülkemizde ve dünyada ne gibi çalışmalaryapıhyor? -Bu konuyu son konferansımızda ıkı ay- n oturumda ele aldık. Önce şunu söylemek lazım: intemet hukuku zor bir konu. Çün- kü intemet sabit değil. Teknoloji çok hız- lı gelişiyor Ve bazı şeyler de insanlann alıştıklan normda kural koymaya hazır de- ğil. En basıtinden e-mail göndermede e-ma- il'in kimden geldiğini teknolojik olarak garanti etmek şu andamümkün değil. Ama şu anda o konuda ciddi önlemler getirme- ye kalkarsanız bunu yapamazsınız. -Neden? - Daha bu konuda net uluslararası bir anlaşma yok. Teknoloji, uluslararası işbirliği hazır değil. Siz Türldye'de bir kural koyma- ya kalksanız adam gider başka bir ülkeden yapar. Teknoloji es- ki normlarda hukuk koymak için uygun değil. Ama bu da, hiç- bir şey yapılmasın, demek değildir. Dünya, gelişmeleri çok dik- katli izhyor. Katılımcı ve yavaş bir biçimde düzenlemeler yapı- hyor. AB 'nin bu konuda birtakım dıreküfleri var. Türkiye bunun farkında olmadan yasal hale gelecek. Hatta bu ay içinde siber suç- lar konusunda cezai bir karar da bekliyoruz. Ama bu taslağın ha- zırlanmasında yeteri kadar teknik adamla işbirliği yapılmamış. Yani taslağı hazırlayan hukukçular intemeti yeteri kadar bilmi- yorlar. Istanbul ve Ankara'da intemet hukuku konusunda çahş- ma yapan gruplar var. En azından iyi bir başlangıç oluyor. Dün- yada ise çok geniş katılımla bu konu tartışıhyor ve dikkatli adım- lar aühyor. Yanhş bir uygulama işin önünü kesebilir. Türkiye bu işin karmaşıkhğının farkında değil. AB düzeyine erişılebilmesi için 20 milyar dolar civannda bir para harcanması lazım. Ama benim gözümü korkutan para değil. Biz zaten örgütlenemeyen bir toplumuz. hısanlan eğitme, örgütleme, bu işi hayata geçirme işi çok karmaşık. BAKAN AKCAN, tHALE YASASI tLE İLGtLt OLARAKDERVİŞİELEŞTİRDİ: Ne getirdiği tarbşılınah ANKARA(Curnhuri>etBûrosu) - Bayındırlık Bakanı Abdülkadir Akcan. ihale Yasa Tasansı ile il- gili olarak Devlet Bakanı Kemal Derviş"e yönelik tepkisini sürdü- rürken "yasanın tarihinin tardşıl- masımn, konunun yeterince biHn- mediğinin göstergesi" olduğunu söyledi. Kemal Derviş'in "İhale Yasa- sı'nın çıkmasuun 2004'e kalması- nıiste>enler var" sözleri, daha ön- ce de Akcan'ın tepkisine neden olmuştu. Akcan, "Derviş neye da- > anarak böyle bir açıklama >apj- yo^bunukimistiyor" demişti. Ba- yındırlık Bakanı, dün katıldığı Tür- kiye înşaat ve Tesisat Müteahhit- leri Işveren Sendikası'nnı (tNTES) 21. olağan genel kurul toplantı- smda yaptığı konuşmada da Der- viş'e yönelik örtülü eleştirilerini sürdürdü. Akcan, TBMM'ye sunul- ması beklenen tasanyla ilgili ola- rak şunlan söyledi: "İhale Yasa Tasansı'nın yani ba- şında Kamu Sözleşme Yasa Tasa- nsı var. Bunun üzerinde kimse dur- muyor. O> sa birlikte haznianmış, birtikte Bakanlar Kurulu'na sevk edibniş, şimdi de TBMM'ye sevk edilen bir yasa tasansıdır. Bunla- nn ne geJı diği ne görürdüğünün geniş platformlarda tarûşımıası ye- rine, ne zaman uygulamaya konu- lacağmn ön plana ahnarak tarüşıl- masL, beni bir vatandaş olarak dü- şündürmüştür." Akcan, tasannın bazı sorunla- nn giderilmesi, değişen ve geli- şen ihtiyaçlara cevap verebihnesi; açıklık, şeffafhk, rekabet, eşitlik gi- bi esaslann saglanması amacıyla Baymdırlık ve Iskân Bakanlığı ile Maliye Bakalığı'nca bütünüyle ele alınarak me\zuatın hazırlandığim anlattı. Bayındırlık Bakanı Akcan, tas- lakta konuşulan en önemli konu- lardan birinin de ihalelerin para- sal olarak hangi mıktardan sonra yabancılara açılacağı smınnı be- lirleyen "eşik değeri" olduğunu söyledi. BaykalveÖzdenaçhştabuluştu S ^ £ f f i S £ gör Özden Parkı ve Spor Aianı, dün CHP Genel Başkanı Deniz Ba\ kal \e Türk Hukuk Kıırumu Başkanı Özden'in kaükhğı törenle açıku. Törende konuşan Öz- den, isminin parkaveriünesindensevinçduydoğunu söyledL Baykai da Türkiye'nfli buyönetimelavıkolniiid^ımbelû1ereku Söz\%rdik$eçimisteıne\'eceğizdi\'e.Ama arif olan anlar. Bakm nıanzaravu, millet ne istiyor, görüyorsunuz" diye konuştu. KIBRISTA ÇÖZÜM ARAYIŞLARI Denktaş-Klerides görüşmesi önkoşulsuz Haber Merkezi - Kıb- ns Rum kesimi hderi Oaf- kosKlerides.KKTCCum- hurbaşkanı RaufDenktaş ile aralık ayırun başuıda görüşeceklerini açıkladı. Glafkos Klerides, Bir- leşmiş Milletler Genel Ku- mlu çalışmalanna katıl- dığı New York'tan dönü- şünde yaptığı açıklama- da, Denktaş ile yapacağı görüşmenin "önkoşukuz" olarak gerçekleşeceğini söyledi. Görüşmenin ara- hk ayının ilk 10 günü için- de gerçekleştirileceğini ifade eden Klerides, bir Birleşmiş Milletler temsil- cisinin de görüşmede bu- lunacağını söyledi. Geçen hafta Klerides'e bir mektup yazarak yüz yüze görüşme talebinde bulunan Denktaş, Kıb- ns'ta tıkanan yolun nasıl aşılacağını belirlemek üzere böyle bir davette bu- lunduğunu söyledi. "38 yıldır sonuç alınamayan bir yolda" olduklannı be- lırten Denktaş, "Bir baş- kayohı denemekakd har- adsr" dedi. -h
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear