25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
>8 TEMMUZ 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Incirlik Üssü'nde 3 bin 200 olan sendikalı sayısı, kaçak işçiler ve taşeron mafyası nedeniyle yanya indi Bayram Meral iisse sokııhııatlıADANA/İZMİR (Cumhuriyet)-Türk larb-İş Sendikası üyesi işçileriegörüş- nek isteyen Türk-lş Genel Başkanı iayram Meral'in Incirlik Üssü'ne gir- nesine izin \erilmedi. Meral'Ie görüş- nek için üs nizamiyesine gelmek iste- en işçilerde askerlertarafından engel- endi. Meral bunun üzerine încirlik ka- .abasındaki birkahvehanede işçilere hi- aben konuşru. Işçileri, morallerini boz- naya, bütünlüklerini zedelemeye çalı- •anlara karşı uyanık olmaya çağıran vieral. "Sizin başannıztüm işçilerin ba- ansı olacak. SK Sabancı'j a, Koç 'a kar- ı değil, tüm dünyayı sömüren süpergü- •e karşı mücadele ediyorsunuz" dedi. \merikalı askerlerin grevdeki işçilere acizde bulunması tepkiyle karşılandı. Grevdeki işçilerlegörüşmek için dün abah geldiği Incirlik"te üsse girmesi •ngellenen Türk-Iş Genel Başkanı Bay- am Meral beraberinde gelen Türk • Amerikalı askerlerin grevdeki işçilere tacizde bulunması tepkiyle karşılandı. Bayram Meral, işçileri morallerini bozmaya, bütünlüklerini zedelemeye çahşanlara karşı uyanık olmaya çağırdı. Meral, "Sizin başannız tüm işçilerin başansı olacak. Siz Sabancı'ya, Koç'a karşı değil, tüm dünyayı sömüren süper güce karşı mücadele ediyorsunuz" dedi. Harb-Iş Genel Başkanı Izzet Çetin ve Tez Koop-tş Genel Başkanı Sadık Öz- ben'le Incirlik kasabasındaki bır kah- vehanede toplantı düzenledi. Toplantı- da, toplu iş sözleşmesinin en iyi masa- da bitecegini belirten Meral şunlan söy- ledi: "Ama bu tek taraflı olmaz. Biz kar- şımızdakine saygdıyız. Saygı tek taraflı olmaz, onlar da bize saygüı olmalı. Biz sözleşmevi masa başında bitirmeyi amaçladık. Ama bu iş karşılıklı anlayış- la olur. Karşı taraf 'ben böyle istiyo- rum' derse olmaz. Burada böyle oluyor. Biz anlaşmalara bağlı kalmaktan, sadık kalnıaktan yanayiz. Karşı taraf da bu- nu yapmalı. Bizim amacımız kavga et- nıek değil, hakkımı/ı almak. İşveren adam gibi masaya otursun, sorunu çöz- sün. Çözmezsegelecektedaba kötü olay- lar olur." Bayram Meral Incirlik Üssü'nde da- ha önce 3 bin 200 olan sendikalı işçi sa- yısının taşeron mafyasının devreye gir- mesi ve kaçak ABD'li çalıştınlması ile yanya düşürüldüğüne dikkat çekti. Konuşmasının ardından Incirlik Üs- sü'ne girerek gre% nöbeti tutan işçiler- le görüşmek isteyen Türk-Iş Genel Baş- kanı'na askeri yetkililerce izin verilme- di. Milli Savunma Bakanı'ndan giriş onayı alan Meral'a, Genelkurmay'ın izin vermedigi bildirildi. Meral ile bir- likte üssün önüne gelmek isteyen işçi- ler, sokagın çıkışını kapatan askerlerce engellendi. Bayram Meral daha sonra Adana Bü- yükşehir Beiedıye Başkanı Aytaç Du- rak ile Vali OğuzKağan Köksal'ı ma- kamlannda ziyaret ederek. deprem fe- laketinden dolayı geçmiş olsun dileğin- de bulundu. Türk-ABD Ortak Savunma Tesisle- ri'ndegörevli ABD'li biryarbayın, nö- bet tutan grevci işçileri ziyarete giden, işyerinde örgütlü sendikanın şube baş- kanına tahrik ve tacizde bulunması bü- yük tepki yarattı. Türk Harb-fş Izmir Şube Başkanı Ahmet Kalfa grevdeki iş- çılerle birlikte. Yarbay Thomas Snodg- rass'ın çalıştığı Tuslog binası önüne si- yah çelenk bırakarak olayı protesto ederken İşçi Partisi tzmir ll Başkanı Ali Karsıla>m tacizci ABD'li subaym yar- eılanmasını ve sınırdışı edilmesini iste- dı. Ruhi Su dostları Cuma günü Açıkhava Tiyatrosu'nda bir araya geliyor Türkülerde bıılıısmaL VYŞE YILDIRIM "Ruhı Su'nun iizerindeki >a- ak hâlâ kalkmadı" dıvor Sıdika »u.Geçen \ıl oğlu IlguTia birlık- e kurduğu Ruhi Su Kültür ve Sa- lat Vakfı'vla onun anısını yaşat- nak ve sanat anlayışını tanıtmak çin çalışıyor. Aievi müziğini ilk lefa radyoda söv leven \ e "komü- lizm propangadası yaphğı" ge- ekçesiyle radyodan uzaklaştırı- an Ruhi Su'yla cuma günü "Tür- .ülerdc buluşulu>or." Vakfı ku- arken çok korktuğunu anlatıyor iıdıka Su; "Bizim gibi insanlann mk bir vakfı \aşatması çok güç lir iş. Ama o kadar çok talep \ar- lı ki. Özellikle gençler çok istiyor- lu. Biitün güçlüklerine rağmen ok mııtluvum." Her müziğe açık olarak çalış- lak ısteyenlere kucak açmış va- ıf. Pıvano. solfej. şan. gıtarders- ;ri verilıyor. Dinletiler. söyleşiler e sergilerin yanı sıra konserler £dikçnlery>or. Mart İ9971ietü- elkışıliğe kavuşan vakfin. Ruhi •u Dostlar korosu'nun katılırrny.,. i düzenlediği ilk konserini Kül- ir Bakanlığı da destekledı. 31 Temmuz Cuma günü saat 21. 00'de Açıkhava "da \apılacak ikin- ci konserde ıse Arif Sağ, Belkıs Akkak,ErdaJ Erzincan, Erol Par- lak. Tolga Sağ. Avnur Haşhaş. Emin Igüs Grup, Ocal Öcalan \ e Gnıp Şiralçin ile Ruhi Su Dostlar Korosuyeralacak. Sıdika Su. konseri anlatırken eskilere dönüyor... Ruhi Su'nun 'yasakh'yıllanna. 1943-1945 ara- sı radyoda türkü söyleyen Ruhi Su'nun nasılvasaklandığını anla- tıyor: "Ruhi Su, o zaman konser- vatuvan bitirmiş, opera bölümü mezunu.operalan oynayan bir sa- natçı; ama a>nı zamanda çocuk- luğundan beri sö> lediği rürkiileri detam cdivor. \c aldığı klasik Ba- tı müziğinde türküleri o Batı mü- ziği >e klasik müzik anla>ışı îçeri- sindeyorumla\arak verijor. Kon- senatuvarda olsun. operada ol- sun yabancıyönetmenJer.sanatçı- lar var. Buniardan birisi Markov iç zannediyorum, Ruhi'yi türkü söy- lerken dinüyor. Bunun üzerine 'Nasıl güzel bir ses. TürküJerin bu-kadar güzel olduğunu ilk det'a dinledim. mutlaka bir yerde sö\- lemen lazım' diyor >eharekete ge- TCS'nin 55. hükümet raporu Gazetecilere ceza yağdı ANKARA (Cumhuriyet •ürosu)-Göre\ başında I yı- nı dolduran 55. hükümet önemınde basın kuruluşları e gazetecilere ceza yağdı. u hükümet döneminde. ga- ;tecılerın toplam 178 yıl 6 >• 14 gün hapıs cezasına arptırıldıkları belirlenirken. EFAHYOL döneminde ba- na uygulanan baskıların 55. ükümet döneminde de ana- ıksürdüğübildirildi. Türki- ; Gazeteciler Sendikası PGS) Ankara Şubesı Basın aiclan Izleme Komisyo- j'nun hazırladığı raporda, jsına yönelik baskılar ko- ısunda 55. hükümetin RE- VHVOL'dan farklı olmadıâı verilen cezalar Komisyonun günlük îizeteleri tarayarak der- eliği bulgular şöyle: REFAHYOLdönemin- It 25 kurumlara saldın, '4 kişilere saldın, 220 çizaltına alma, 46 tutuk- ana, İ06 gazete dergi »ırolanna polis baskını. 4 gazete dergi topiat- a. 25 kitap toplatma. 73 f/ radyo kapatma olay- z\ yaşandı. 55. hükümet Ineminde ise 23 kurum- m saldın, 163 kişilere .:dın, 222 gözaltına al- n, 29 rutuklama. 98 ga- îe dergi bürolanna po- ı baskını. 182 gazete trgi toplatma, 22 kitap olatma, 92 TV radyo patma gerçekleşti. RE- HYOL iktidannda ga- :e dergi kapatmak taçlı açılan 20 davada 3 3 ay, kişilere hapis laçlı davalarda 91 yıl ay 15 günlûk ceza ve- rken ANASOL -D ik- annda gazete dergi ka- mada açılan 27 davada ay 29 gün, kişilere ha- te 178 yıl 6 ay 14gün- ceza verildi. belırtildi. Başbakan Mesut V ümaz'ın "Girdiğimiz bürün mücadelelerden yüzümüzün akıyla çıktık" sözlerı anım- satılan raporda şöyle denildi: "Hükümet. Kürt sorununda düşük yoğunluklu sa>aş. iş- kence ve yargısız infazlann sürmesi, Susuriuk skandab- nın ortada kalması. enflas- yon, vçrgi yükü ve gelir dağı- İınunda adaletsizlik, sosyal güvenlik sisteminde çöküş, dış politikada çıkmaz yola gi- rilmesi >eirticaj la mücadele- de olduğu gibi. düşünce \e ba- sın özgürlüğünün önündeki engellerin kaldınlmasında da "yüz akından' söz etme hak- kına sahip değildir." Raporda, Metin Göktepe cinayetinde sanık polislerin tutuklanmasının intikamınm. 8 yıl kesintisiz eğitim karşıtı gösterilerde ve çeşitlı top- lumsal olaylarda basın emek- çileri kıyasıya dövülerek alındığı belirtildi. 55. hükü- met döneminde. gazetecile- rinpolislercedÖN ülmesi kar- şısında Içişleri Bakanı Mu- rat Başesgioğlu'nun, "Polis tahrik oJdu" sözleri anımsa- tılarak. bu açıklamanın ancak bir polis devletınin içişleri bakanına yakışacağı kayde- dildi. Başbakan Mesut Yıl- maz'm Susuriuk ve Akın Bir- dal suikastıyla ilgili çelişkili açıklamalanna da dikkat çe- kilen raporda, Başbakan'ın çeteyi saklamaya çalışarak, Susurluk'u protesto edenle- rin yargılanmalarını görmez- den geldıfi anlatıldı. Raporda yasama ve yürüt- menın yanı sıra yargı da eleş- tınlerek. gazeteci katilleri serbest dolaşırken, yargıç ve savcıların. düşündüğünü açıklayanlara ve yazanlara kelepçe takmakta yanştıkla- n savunuldu. Düşünce suçu davalarında katı yaklaşımla- rıyla dikkati çeken bazı dev- let güvenlik mahkemesi yar- gıç ve savcılannın, uyuşturu- cu davalannda sanıklara rüş- vetle özgürlük verdiklerine işaret ediJdi. çiyor. Ondan sonra radyoda Ru- hi'}e 1943'ten 1945 >ılına kadar on beş günde bir türkü saati ola- rak bdirlenivor. Ruhi aynı zaman- da çok önceden derlemelere baş- lamış>e bilhassa Ak>vi müziği üze- rinde durmuş. \'e bu .\levi müzi- ğini ilk defa Türkiye'de rad>ülar- da söyleyen bir sanatçı. Ve ondan dola>ı da ilk defa şimşekleri üze- rine çekmiş bir sanatçıolarak Ru- hi Su'vu tabii derhal radyodan uzaklaştınyoıiar \e gerekçe ola- rak da Ruhi Su komünist prnpa- gandası \apı\or.di\orlar. Ruhi. Pır Sultan Abdariansöylü>or, Ali Iz- zei'ten türküler söylihor, "Gelin Canlar Bir Olalım'ı söyiüyor, bi- zim halkımızın türkülerini söylü- \or. Elbette kendi dünya göriişü- negöretürküleri >orumluvor.ona göre seçi\or türküleri. Ve Ruhi'ye ilk \asak geli>or. bir hayli sürü- yor." "Ruhi Su üzerindeki yasak ne- den tam olarak kalkmadi" dı\o- ruz Sıdika Su'ya. "Bugün bir tek 'Ankara"nın Taşına Bak'ın >asagı kaldınlmış. Diğer türküleri hâlâ yasakh, TRT'nin birinci ve ikinci kanallannda ver alnuvor. Ruhi Su'nun önünü özel radyolar açtı diyebilirim. Onun için üzerindeki sansür ve yasak kaldınlmış değil diyorum." Son birkaç yıldır türkülere olan ilginın artmasının. Türkiye'nin politık ve ekonomik açıdan çık- maza girmesiyle paralellik taşıdı- ğını belirtiyor Sıdika Su, "Halk bunalımınıtürkülerle %eri>or" dı- Sıdıka Su, Ruhi Su'nun sanat anlayışını yaşatmak için çalışıyor. Türkiye'de ilk defa seramik yer ve duvar kaplama malzemeleri ile porselen elektrik izolatörlerinin üretimini gerçekleştiren, seramik sanayiinin öncüsü ve en büyük üreticileri olan Çanakkale Seramik ve Kalebodur Seramik Fabrikaları 41. kuruluş yıldönümlerini 27 Temmuz 1998 Pazartesi günü, Çanakkale, Çan'da düzenlenen "Seramik Bayramı" törenleri ile kutladı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da "Seramik Bayramı" törenlerimizi onurlandıran, • Zat-ı Devletleri tarafmdan geçerı yıl temeli atılmış olan Semedeli, Kalevit SaniterSeramik Sanayii A.Ş. fabrikamızm 1. tevsiiyatı n m tesislerini üretime aça n, • Semedeli doğalgaz bonı hattı tesislerimizin, • Çan, Çanakkale Seramik Fabrikaları A.Ş. 9.fayans fabrikamızm, • Çanakkale Seramik Fabrikaları A.Ş. mozaik, trim ve bordür seramik aksesuarfabrikalanmtzın temellerini atan, • Dr fh.c.J İbrahim Bodur Seramik Müzesi'nde düzetılenen Türk Seramik Sanatçıları Karma Sergisi'nin açılışınıyapan, Fabrikalanmızın bugüne dek gelişim aşamalarım bizzat izleyen, ilgileri, teşvikleri ve yüksek şahsiyetleri ile bizlere daima şevk ve heyecan veren Cumhurbaşkanımız Sayın SÜLEYMAN DEMİREL'e Bakanlanmıza, Milletvekillerimize, Valilerimize. Komutanlarımıza, Resmi ve Özel Sektör kuruluşlanyla onlann değerli temsilcilerine, yurt içinden ve yurt dışından katılan konuklarımıza ve medya mensuplanna, dostlarımıza, hemşehrilerimize; aynca. Şirketlerimizin kuruluşlarından bu yana sürdüregeldikleri başanlı çalışma ve gelişmeleri maddi ve manevi katkılarıyla destekleyen tüm ortaklarımıza, çalışanlarımıza, bayilerimize ve mamüllerimizi güvenle kullanan saygın halkımıza, saygıyla ve içtenlikle teşekkürlerimizi arz ederiz. KALE KALE GRUBU ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Duygusal Yapımız ve Erzurum KongresiDerneği Geçen hafta sonu postadan, ilginç bir derneğin tü- züğü ve belli konularda değerlendirmelerini içeren, il- ginç birzarf çıktı. "Erzurum KongresiDerneği 1998"... Derneğin genel başkanı Sayın Erbaşar Ozsoy im- zasıyla, kısa bir de mektup vardı. "Bızler Mustafa Ke- mal Atetürk'ün ilke ve devrimlerine inançla bağlı; la- ik, demokratik cumhuriyetin temellerinin Erzurum Kongresi'nde atıldığına inanan ve o heyecanın gü- nümüz Türkiye'sinde duyulması. Erzurum Kongre- si'ndeki karariılıkla öncelikli etkın çalışmalaryapılma- sına gerek duyan kurucular, bir araya gelerek Erzu- rum Kongresi Demeğıni kurduk. Değerlendirmelerinizi ve hak ediyorsa desteğinizi diliyoruz." Derneğin kuruculannın bir kısmı duyduğum isim- lerdi. Fakat onur kurulu üyeleri arasında yer alan Bay- ram Meral ve sevgili Yaşar Seyman dışında yakın- dan tanıdığım kimse yoktu. Ne gam?.. Atatürkçülüğün ticaretini yapan birkaç zibidi dışında, bu konuda desteklemeyeceğım, kat- kıda bulunmaya çabalamayacağım hiçbir kimse, ya da hiçbir girişim olamaz. Erzurum Kongresi Derneği'ne başanlar diliyorum. ••• Bu demekle ilgili kâğıtları okurken fakültedeki oda- mın telefonu çaldı. Eski bir arkadaşım arıyordu. "Bugünkü Akit'i gördün mü?" diye sordu. "Evet" dedim. "PKK vurdukça, adamlar sanki bayram yapıyor" dedi. "Silahlı Kuvvetler ırtıcayı binncıl tehlıke olarak gördüğünden, onları yıpratmak için ellennden gele- ni yapıyorlar." "Tamam da bunlan bana nıye anlatıyorsun?" diye sordum. "Aynı yıpratma kampanyasına sen de katıldın da, ondananlatıyorum"demez mı... Benim arkadaş. Or- general Karadayı'ya ABD'nin verdiği lıyakat nışanı-, nı eleştirmemi, TSK'yi 'yıpratma' çabaları çerçevesın- de değerlendirmişti. Doğrusu canım sıkıldı. Zira, TSK'nın 12 Eylül son- rasını unutturan çabaları ve Atatürk cumhuriyetine sahip çıkma konusundaki özenlerini bütün variığım- la desteklerken; onları yıpratanlar ya da yıpratmaya çalışanlar arasında değerlendirilmem, bence büyük haksızlık olmuştu. Aynca böyle bır niyetım de yoktu. Yazı elimin altında değildı. Bu bakımdan "Acaba kantann topuzunu mu kaçırdım?" diye düşündüm. Ve eve döner dönmez yazdıklarıma bir baktım. Amacı- mıaşan hiçbirşey yoktu. Hatta Sayın Karadayı'ya bol bol övgü vardı. "Sayın Karadayı'nın 'liderlik' ve 'çabaları' konu- sunda en ufak bir kuşku duymuyorum ve döneminı başanlı birdönem olarak değertendınyorum" demi- şim. "Türk Silahlı Kuvvetleri'nm son birkaç yıldır izledı- ğipolitikalann ve özellikle 'laik cumrıunyete' ve Ata- türk devrimlerine' sahip çıkma çabalarının yürekten destekleyicisiyim ve bu konudakı duyarlılıklanndan sonsuz bir mutluluk duyuyorum" demişim. Bunlar mı TSK'yi yıpratma çabaları... O yazıda eleştirilen TSK değil, ABD idi. Ve Sayın Ka- radayı'ya verilen madalyayı da içıme sındiremediğı- mi vurgüluyor ve "Acaba bilmedığimiz 'ince işler' mı var?" sorusunu soruyordum. Akşam bana telefon eden arkadaşımı aradım ve ağ- zıma gelenı soyledim. Yaptığı şeyin "Öküzaltında bu- zağıaramak" olduğunu ve böylesine duygusal ve "at gözlüğü" ile yaklaşımın yanlışlığını vurguladım. Ne derece de etkili olabildiğimi bilemıyorum. Ama bizim bağnaz bazı arkadaşlarımıza ağzınızla kuş tutsanız. boşuna. 'Görmek istedıkleh' neyse, onu görüyorlar. • • • Sanıyorum bu sütunda daha önce de değinmiştim. ABD'nin bir eyaletinde ilginç bir araştırma yapmjşlar. Değişik yaş gruplarından, meslek gruplarından. eği- tim düzeylerinden. siyah ve beyaz, kadın ve erkek, karma bir gruba, kısa televizyon filmlerı izletmişler. Bu filmlerden birinde birkaç zenci genç, ikı beyaz polisi evire çevire dövüyorlarmış. Başka kısa filmler de izletmişler ve daha sonra gör- dükleri filmlerden neleri anımsadıklarını sormuşlar. Karma grubun büyük bir bölümü, iki beyaz polisin zenci gençleri dövdüğünü anımsamış.(!) Çünkü ka- faları buna koşudandırıImıştı... • • • Atatürkçü olmanın temel koşullarından biri 'önyar- gı' ve 'bağnazlıktan' kurtulmaktır. Bunlar ilkel duygu- lardır ve bilimsel düşünceyle bağdaşmazlar. Oysaki Atatürk'ün bizlere bıraktığı en büyük miras, 'bilimsel düşüncedir'. SunguHu hastane açtı KALE6ODUR ,'KAUEVİT KALEKALJP KALEKtM KALETEKNJK KALEPORSELSN KAtETEFSAStT KAUSAN KAIB PAZAHLAMA KALE NAKÜYAT KAtESİGORTA HORSAT KALEEXPCmT KAtEAtR KAiEHOtDiNG YORSAN KALEDEKOfl KALEBERLONİ İ8RAHİM BOOUR HOLDfNG Adalet Bakaıu ültan Sungurlu. hükümet öncrisi olarak Meclis'e sunulacak af vasa tasansıyla ilgili olarak açıklama yapmaktan kaçınarak bu konuda bakanlığına hiçbir başvunı yapılmadığıru sovledi. Bajrampaşa Cezaevi'nin, yeni teknik ekiplerle donatılan 70 vatakiı ve 120 rrühar liraya mal olan hastanesinin açılışına kaülan Oltan Sungurlu, cezaolerinde huzursuzluğa neden olmamak için af konusunda bir açıklama \apmak istemediğinj, ancak bu konuda bir çalışma yapmanın kendileri açısından teknik olarak zor olmadığını anlattı. Sungurlu. yeni cezaevi arsaları satın alabilnıek için \ urttaşlardan yardım beklediklerini de belirtti. İstanbul'un A\rupa vakasında adliye ihtiyacının büyük ölçüde tamamlandığını ka>deden Sungurlu. Anadolu \akasının ihtiyacını karşılamak için çalışbklannı ifade etti. (Fotoğraf:KEREM ILGAZ)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear