Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
TEMPZ 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
3e\tt Bakanı Gürdere, vakıflann yağmaya ve siyasete alet edilmesine son vereceklerini söyledi
Yakıflara yeni yasa geKyorIJER
VakıfLnn sorumlu Dev lel Bakanı Metin Gür-
ere, vaLinn yağmaye ve siyasete alet edilmesine
ora \erfcierini söyled. Vakıflann, geleneksel an-
ı\3şın üja çıktıklanra belirten Gürdere, TBMM
ıdalet Lrısyonu'ndangeçen Vakıflar Yasa Tasan-
ı'nın >iıdışmasıyla vıkıflann kamu yağmasının
racı olıroan çıkacağmı. kamu kuruluşlan bünye-
indeki hcr vakfın o kurumun verdiği hizmet kar-
ılığındasaş toplayamıyacağını ve bu tür \akıflara
içbir şeLî mal ve parc aktanlamayacağını kaydet-
ı. Tasann"asalaşması aalınde FP'li belediyelerden
inci vakfra kaynak aktarmanın da önü kesilecek;
«lediye \i.flan kaçak yapılaşmaya izin karşılığı ba-
ış adı alaa riişvet top.ayamayacak.
Ybksuk .üşküne yardım felsefesi ile kurulan ve
arlıklı ki)~rin maharlJdannı bu tür kamusal hiz-
letler içırullanmak idciasıyla kurulan vakıflar, tam
;rsi bir işeişle kamu yağmasının araçlanna dönüş-
i. Kamu aazileri üzenne kurulan özel okullar ve
astaneler^ksullar yerine kaymak tabakaya hizmet
eriyor. Bı: vakjflar şeriatçı tırmanmanın lokomo-
ifleri dunrunda. Kamiı kuruluşlan bünyesinde ku-
•ulan vakırlr hem kamumallannı özel amaçlan içın
aıllanıyor. em bağış adı altında yurttaşlardan zorla
»ra topluyr. Son olarak Zıraat Bankası mensupla-
mın kurrMı vakıf hakkında bankanın olanaklannı
allanmakıa soruşturma başlatıldı. lstanbul'daki Ab-
D
evlet Bakanı Metin Gürdere,
TBMM Adalet
Komisyonu'ndan geçen
Vakıflar Yasa Tasansf nın
yasalaşmasıyla vakıflann kamu
yağmasının aracı olmaktan
çıkacağını belirtti. Gürdere, tasan
yasalaşırsa kamu kuruluşlan
bünyesindeki hiçbir vakfın o
kurumun verdiği hizmet karşılığında
bağış toplayamayacağını ve bu tür
vakıflara hiçbir şekilde mal ve para
aktanlamayacağını kaydetti.
dı Ipekçı Spor Salonu'nun ışletme hakkını devralmak
içın Basketbol Federasyonu ile Gençlik ve Spor Ge-
nel Müdürlüğü vakıflan kıyasıya çekışiyor.
De\ let Bakanı Metin Gürdere. TBMM Adalet Ko-
misyonu'nun kabul ettiği \e kamuoyunda Vakıflar
Yasa Tasansı olarak bilinen "Türk Kanunu Medeni-
sinde Değişiklik Yapüması Hakkındaki Kanun Tasa-
nsTnın yasalaşmasıyla birlikte vakıflarla ılgılı tüm bu
sorunlann ortadan kalkacağını belirtti. Tasanda vakıf-
lara yeni tanım getirdiklerinı vurgulayan Gürdere.
"Amaeımız vakıflann ajnealıklı statüsünden > araria-
narak sivasetc veyağma>a alet edilmesine son vermek-
Yeni vakıflann kuruluş amaçlarına
göre dağılımı:
Eğıtim amaçlı yeni vakiflann toplamı:
Dıni eğıtlm amaçlı yeni vakıflann toplamı:
Sağlık amaçlı yeni vakıflann toplamı:
Sosyal-sosyal yardım amaçlı yenı vaktflann to.:
Sosyal hizmet amaçlı yenı vakıflartn toplamı:
Kültur-sanat amaçlı yenı vakıflann toplamt
Bfim-teknotoji araştırma amaçlı yeni vakıflann top.
Personeline yardım amaçlı yeni vakıflann toplamı:
Diğer.
965
517
231
1275
81
123
93
202
Yûzde
(%)
22.754
12.189
5.446
30.063
1.909
2.900
2.192
1.763
20.784
tir. Tasannın yasalaşmasıyla vakıflar, yoksula düşkü-
ne yardım eli uzatan geleneksel anlay ışuı içine çekile-
cektir" dedı. Vakıflar Genei Müdürlüğü bünyesinde-
ki 60 müfettışın yeterli olmadıgını ifade eden Bakan
Gürdere. 30 müfettiş daha almak ıstedıklerinı, ancak
engellendiklerini kaydetti.
Bakan Gürdere. Başbakanlık Vakıflar Genel Mü-
dürlüğü"nceyayımlanan2l Ocak 1998 tarihve23237
sayılı genelgenın resmı kuruluşlann verdiklen hizmet
karşılığı bağış toplamasını yasakladığını, ancak buna
karşın uygulamanın sürdüğünü belırterek şunlan söy-
ledı:u
Tasannın yasalaşmasından sonra bunun önüne
kesinlikk gececeğiz. Yani pasaport için, sabıka kaydı
\e benzeri konular için başvuran yurttaşlardan kesin-
likk bağış almmayacak. Ay nca. kamu kuruluşlan bün-
jesinde faaliyet gösteren vakıflara -örneğin belediye,
üniversite \akiflan gibi- kamu mallannın tahsis edil-
mesi uygulaması da son bulacak."
(Camu kuruluşlannm verdikleri hizmetlerle ilgili
bağış toplamalannı ve kamu mallannın vakıflara ak-
tanlmasını önlemeyi öngören tasannın 74. maddesi-
nin ilgili bölümü şöyle: "Kamu kurum ve kuruluşla-
n. meslek odalan. sendikalar. mahalli kJareler ile üıü-
versitelerin bünyesinde kurulan vakıflar ve bunlaruı
işletme, şirket ve iştirakleri dahil (kamu kurumu bün-
yesinde kurulu \akıflar) kurulduğu kurum ve kuru-
luşlann verdiği hizmetlerle ilgili olarak gerçek ve tü-
zetkişilerden her ne ad altında olursa olsun herhangi
bir bağış ve yardım alama/. menfaat sağlayamaz. Ka-
mu kurum ve kuruluşlan, kamu kurumu bünyesinde
kurulu vakıflara yapbğı hizmerJer için herhangi bir
mal veparaaktaramaz." Vakıflar Genel Müdürü Mus-
tafa Keten, Cumhuriyetin ilanından bugüne dek ku-
rulan toplam vakıf sayısının 4 bin 241 olduğunu belirt-
ti. Sorulanmızı yanıtlayan Keten, vakıflann yüzde
30'unun sosyal yardım, yüzde 22'sinin eğitim, yüzde
12 sinin de dini amaçlı faaliyet gösterdıklerinı söyledi.
1923-1984 tarihleri arasındaki 61 yıllık dönemde ku-
rulan vakıf sayısı 739 iken son 10 yılda patlama ya-
parak 4 bin 500'e yaklaştı. Vakıflan denetlemekle
görevli müfettiş sayısı ise yalnızca 60 kişi.
Talay Cirisim çalışmalara ısık tutacak
Kiiltür varlıklarım
kıırtarmak için protokol
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kül-
tür Bakanlıfc, Devlet Su'lşleri (DSİ) Genel
Müdürlüğü \e ODTÜ, Güneydoğu Anado-
lu Bölgesi'nde yapılan Ilısu ve Karkamış
baraj bölgelen altında kalacak kültür var-
lıklannın kurtanlması amacıyla bir proto-
kol imzaladı
Protokolün imzalanması nedeniyle dü-
zenlenen törende konuşan Kültür Bakanı
İstemihan Talay. bunun, daha sonra yapı-
lacak çalışmalara ışık tutacak bir girişım ol-
duğunu söyledi. Güneydoğu Anadolu Pro-
jesi'nin gerçekleşmesi sırasında ortaya çı-
kacak kayıplar arasında tarihı ve kültürel
varlıklann da yer aldığına dikkat çeken Ta-
lay, bunlann belgelenmesi ve geleceğe ka-
lacak biçimde arkeolojık hantasının çıkar-
tılmasının öneminı vurguladı. Çalışma sü-
resinin kısa olduğunu betaen Talay. hızla
bu varhklara ulaşılması gerektiğini söyle-
di. ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Numan
Tuna, 'mega kültür projesi' diye nitelediği
çalışma için ilgili kuruluşlarla 1 yıldırtop-
lantılar yaptıklannı bildirdi. Tuna. "Karka-
mış için geç kalmış durumdayız, ama elimiz-
den geleni vapacağız. Alanda 15 kadar çok
önemli merkez bulunuyor. Kazı için 2 yıu-
mız var" dıye konuştu.
Tuna. Birecık Barajı ve Ilısu Baraj ala-
nında kalan Hasankeyf Örenyeri'nde kur-
tarma kazılannın sürdüğünü söyledi.
AÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr.HayatErka-
nal. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde ya-
pılan kazılar sonucu Sümerler'den önceye
varan kentlerin ortaya çıkarıldığını, bunun
da kültür uygarlıklannın bu bölgede başla-
dığını ve daha sonra Mezopotamya'ya geç-
tiğini gösterdiğini bildirdi.
Protokol, Ilısu ve Karkamış barajlan göl
aynası altında kalacak olan kültür varlıkla-
nnın saptanması, belgelenmesi. kurtanl-
ması, taşmabılir kültür varlıklannın devlet
müzelerine aktanlması ve yayın çalışmala-
nnın gerçekleştirilmesini amaçlıyor.
DSl'nın mali destek sağlayacağı çalışma-
nın projelennı ODTÜ hazırlayacak.
Enerji çalışanı eylem hazırlığında
M Edebnu
c Onsya .Aıieok>jisı
FctefeTjnhı
AmenkiiıUUmriiveEdctııyaı
SBlonatıiFclselcvcMınnk
bptel
K
HACETTEPE ÜNÎVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN
.^agıda anabılım dalı ılıban ile unvan ve koşullan belırtılen
l nıversııemu Fakûite. Enstıtü \e Yükselcokullannda *,-ık bdunan
kadrolara 2547 sayıh Yûksekögretım Kanunu'nun ılgılı maddele-
nne göre o&enm eiemanı alınacaktır
lslekülenn 24 Temmuz -' Agustos 1998 tanhlen arasında.
Yardımcı Doçenl \e .Araştımu Görevlısı kadrolan ıçm ılgıh
Fakülte Dekanlıklan ile Enstıtû ve Yüksekokul Müdüriûklenne.
Profesör ve doçenı kadrosıma bajviıranlar ıse Rektorlük Yazı Işle-
n Müdürlüjü'ne bir adel dilekçe etamie dıploma ve öfretım dunı-
munu göstenr belge. nûfiıs cüzdanı surctı. 3 adet vesıkalık fotoj-
raf, özgeçmrçı. O^etım Cjebğıne Yükseltme ve Atama Yönetroe-
lıgı'mn 1" maddesınde belırtılen belgeler ıle Rekîörlük Yazı Isle-
n Müdüriüğü'nden temuı edecelden belgelen de ekleyerek müıa-
caat etmelen eerekmektedır
Doçenl \e Yardımcı Doçent kadrolanna haşvnranlar vavınlan-
nı ıçercn dosvalannı 4 nııstu. Profesör kadrosuna basMiranlar ıse
6 nûsha olarak \ ereceklerdır
Profesör bdrosum bis'.uranlann ılgılı anabılım dalı alanında
en az 5 yıl çalısmü olmalannı belgelemelen gereklidır
Doçent \e Profesör ataraalannda Lraversıtemız Senalosu tara-
ftndan kabul edılen kmerlen (Rektorlük Yazı l»len Vlûdürlu-
gû'nden ogrenılebıhrı gerçekleşnrme koşullan aranacaknr Bn
kriteriert »>ma>ınlınn btşvnnljn işlfme konnlmiYitaktır.
Not: Bu kadrolara daımı statûve göre atama vapılacaktır Prote«r
\e Dos-em olanlar. \ ardımcı DoçenL .^raştoma Görev lıs ve
Ögretım Gorevlbi kadrosuM baş.vwamazlar
Posta ile >-apılan rauracaatlar kabul edılraevecektır
llan olunuı
D>1 Heknnliji Fıkûhra
Dış Hastaltlüan *e Teıiav »ı
Proceak DIÎ Taiansı
âltnı
Fanmkoloji
EczacılıkTcnKİBJmkr
Radyofonnası
Fannssook lümv'a
Fanrakocnozı
Fannısook Bıwttb»lo|i
Doçeı»
Profesör t
Prolesor'
.^raş&nm Görcviısı
Ymtaıcı Doçan
Ajaşöıma Görev hsı
Araştmna Görtvba
Araş&nna Gcıtvbsı
Doçent
Yantacı Doçtnt
YantatKi Doçent •
tas&nnı Görev lıa
Iknsat Teonsı tostnra GörevİBi
ÜoısadıGCIIŞBK veLiusbrarası Iktısaı Ar^tmnaüorevbsı
Bâçc vc Maiı Pimlama Vaşuma Gârrvlisı
MıhHukuk \ra>lmıaGcrevİBi
Mahlktsal Anştnm Görevlısı
Mikw Teorısı AnjmıuGörcvlıa
Sıyaseı ve Sosyal Bıknler .^nş&raıa Görev bs
HÜkdL Bıtonkn AraştınBj Görevba
YöKtm Bıtunkn taşunm GörevİBi
Doçenl
Doçent
Profesöt
Protesöt iTûıiçeı
Genel Fızıi
GviîTetoolOjisı
TT FıtiKeıi
Ça.iık Ruh Sajlıiı \e Hası
.Vaşorma Görev lıa
Içtfasahkfan
Doçnu'lTûrtçel
Doçenl ıTnrkçel
Doçau' ıTürkçeı
Yaıümcı Doçeıu" ı ]ngJı/«i
Profaör iTütttl
BılgKanrvcOJıamTelaubjıkn Profcwr
Doçenl
Doçem
Profesör
Ptofesör'
Hıdıobıvolojı
AdlıTıp
Nöroşm»]i
Bıyofui
BlVUEÜUStİ
DoçauiTûrkçe)
Doçeffitlışılızcct
tastııma GörevIBI - (Türk^ej
"ı mJıraa Dıvnj {Tükvc)
\niumDoçent iTûrkçel
Ai^mna Gorevlıa * |lnşılızce ı
Br.*jı
Anştmu Gcrevbs
Anştama Görcvha >ifıı Etidkn Eı»atİM
Yanamcı Doçent "ıtagıhzce'
ı*s Htffc
Bconi
GcnciBıyokş
i
Anştnı Görev hsı
.ta<urau Görevlısı
Gmnem
\ıulıük \t Foalmyoa Tcoreı
Topolojı
ve hfaenafik LopL
ArasDnm Görev bs
Arasörma Görevlm
.\ustma Görevba
Ekoooraık ve Sosvu Demoşrafı
Slğjlk BOJmkri Easnriıi
Fi2kTedavT«eR
Fannabioji
\i3Sttm Görevlısı l9ElumlW8
^rastama Görev lıa
Vasnraıa Görevlısı •
Hemsırtlik \
Amlınkkmm
Oısaoık Kımva
Fızıkakraıva
Bıyokımya
Aıaşnnna&ircvlısı
Anşuroa Görcvhs
Bmsaı Polıubsı
Araşorna Görev lıa
Araştnna Görevbsı
\iasturaa Görevlısı
.\rasnnna Görevtısa
Doçent
HemşotlıkEsBİan
Sdhk tdvta Y Uuekotrtı
Doçent
PrafesöY
Doçent'
\ra^amaGörevbsı
Dctrsai Tanhı vtısı
\raşöıma Görevbsı1
Sıjlık Hıaıttkn Meslek \ itstkokıılı
Dtş Prc"e2 Doçenl
Ev LIUHKMİİİ v.»K>eUkalı
^EvtdStST
\raştırma Görevlıst
1 X Işınlan Knstallografisı konusunda ılenejıralı olması ve ders
verebilecek dûzeyde Ingılizce bıhnesı şartı aranacaktır
2 Ders verebilecek düzevde lngılız bılmesı şartı aranacaktır
3 KJınık Psıkolojı alanında çalıştırmak üzere
4 Pedıatn Endoknnolojı Yandal Uzmanı olmabi jartı aranacaknr
5 Sosyal pedıam denevimlı
6 Pedıatnk patolojı denevımlı
7
Gastroenterolojı dalında deneyunlı olması sam aranacaknr
8 Omurgalılarda Pesıısıt Toksıkolojısı üzenne çalışmalan ohna-
sı şarn aranacaktır
9 Hem^ırelık Esaslan .Anabılım Dalında Doçent unvanı almış ol-
ması sartı aranacaktır
10 Eczacıhk Formasyonu taşımak ve Organık Kjmya dalında
doktora v apmıs olması jara aranacaknr
11 KBB Anabılım Dalında görev yapmak üzere KBB uzmanı ol-
mak >artı aranacaktır
12 Bu fakülteye ba^vuracak Aras,tırma Görev lılen 2547 sayılı
Yubekoğretım Kanunu'nun 50 d maddebine gore atama ya-
pılacağmdan basvuran adaylann H C Fen Bılımlen Enstttu-
sü'ne kayıtlı olmalan ve Lısansüstü Eğıtımı Gınj Smavı
(LES) sonuç belgelen getırmelen şanı aranacaktır
13 Ensmümuz Fızık TedavıveRehabılıtas\on.\nabılım Dalında
)ı
uksek lısans yapan ögrencıler başvurabıhrler
14 Erutrtümûzde Farmakolojı Anabılım Dalmda doktora \apan
ögrencıler ba^vurabılırler
15 Craversrtemız E\ Ekonomısı Yüksek Okulu Ev Idaresı ve Aı-
le Ekonomısı Bölumû mezımu olmak şartı aranacaktır
16 Cmveratemız Ev Ekonomısı Yuksek Okulu Çocuk Gelı^ımı
ve Egttımı Bölumû mezunu oimak şarn aranacaktır.
17 Bu fakulteye bî>vmacak Ara^tırma Görev lılen 2547 sayılı
Yüksekögretım Kanunu'nun 50 d maddesme göre atama va-
pılacağından adavlann lısansüstü programma kayıtlı olması
şartı aranacakttr
18 Ban ve Gûnevdogu ,\nadolu Bölgelen'rnn arkeolojısınde ka-
zı tecrübesıne bâhıp olmak. Nmıve 5 beramığı va da sûs eş>a-
lan konulanndan bınnde uzmanlaşmı; olmak şartı aranacaknr
19 Ders verebilecek düzevde Ingıuzce bılmesı ve Tıp Doktonı ol-
ması şartlan aranacaktır
20 Doktora yapmak uzere Tıp Fakultesı mezunu olmak
21 Yuksek Lısans ve Doktora yapmak uzere Istatıstık Bölumû
mezunu. lyı derecede Ingılizce bılmek şartı aranacaktır
22. Doktora yapmak uzere
23 Saglık Teknolojısı Yüksekokulu ve Dryeteük mezunu olmak
Basm 35133
KESK'e bağh Enerji-Yapı-Yol Sen İstanbul Şube Sek-
reteri Mustafa Can, önümiizdeki gürüerde enerji sektö-
riinde yapılacak özeUeştirmelerle ciddi bir yağma ve ta-
lanın yaşanacagına dikkat çekti. Can, enerji sektöriin-
deki özelleştirmelere karşı enerji çalışanlan tarafindan
bugünden itibaren *İş\erlerini terketmemeeylemi'' baş-
jatılacağını bildirdi. KESK'e bağlı Enerji-Yapı-Yol Sen
İstanbul Şubesi \e Türk-İş'e bağlı Tes-lş 1 No'lu Şube
tarafindan dün Enerji- Yapı-Yol Sen tstanbul Şube-
si'nde enerji sektöriindeki özelleştirmelerle ilgili toplan-
tı düzenlendi. Enerji-Yapj-Yol Sen İstanbul Şube Sek-
reteri Mustafa Can, özelleştirme yanlılannın, "Kaliteli
hizmet- mülkiyetin tabana yayılması" söylemleri ile
başlataklan çalışmalannın, tam anlarruyla yağma, ta-
lan ve kara paralann aklandığı bir sürece gjrdiğini
savundu. (Fotoğraf: İPEK YEZDANJ)
Öğretmenden ülkücülük propagandası
YUSUFZİYAAY
Bağcılar Lısesı tanh dersi öğretmeni
Ergun Kaya'nın, öğrencilerine
Türk-lslam sentezi içerikli ödevler
\ererek bu ödevlen Ülkü
Ocaklan"nda bulunan kaynaklarla
yapmalannı ıstediğı iddia edildi.
"İflkücü olduğunu ve ders
kitaplannda yer alması nedeniyle bu
konularda öde\ ler verdiğuıi"
belirten öğrermen Kaya ise bir süre
öncesine kadar Ülkü Ocaklan ile
bağlantısı olduğunu da kabul etti.
Bağcılar Lisesi öğrenci ve velileri,
okulun tarih dersi öğretmeni Ergun
Kaya'nın, ülkücü görüşlerini, ev
ödevleri yoluyla öğrencileri arasında
Hasümede team'M 5 milwrtııyninat
İstanbul 2. Böige ldare Mahkemesi, Ok-
meydanı SSK Hastanesfndeteda\i görûr-
ken tecavüze uğrayan N.S.'\e 5 milyar lira
tazminat ödenmesine karar verdL Hasta-
nede sanhk teda> isi gören mü\ tkkilinin 4
Ağustos 19%'da tecaviize uğradığııu. bu
ota\dan sonra SSK aleyhine istanbul 4. İş
Mahkemesi'nde lOmiKartirauktazminat
da\ası acüklannı belirten N.S.'nin avııka-
tı Cengiz Hortogiu. bu da\a sonucunda 2^
mihar liratazminatödenmesine karar ve-
riktigini anımsatn. Bu karann Yargrtay ta-
rafindan bozulması üzerine ise N.S.'nin
a\ ukah Hortoğlu. İdare Mahkemesi'nde
SSK aleyhine tekrar dava acnuşn. İdare
mahkernesinin. SSK'nin N\S.'ye5 miharli-
ra tazminat ödenmesine karar verdiğbû
belirten Hortoğlu. '"Müvekkflim tecaviize
uğradıktan sonraeşinden boşandı. Bu da-
va hem tecaviize uğrayıp hem deküçükgö-
rülen kaduüara bir annağaıuhr" dedi
(Fotoğraf: BERTAN AĞANOĞLU)
yaymaya çalıştığını öne sürdüler.
Iddialara göre ögrencilerinden
"Nizan>ı Alem LTküsü",
"Alperenlik", "Kızüeuna" ve "Tûrk
Cihan Hâkimiyeti" konulannda
ödevler yapmalannı isteyen Kaya,
ögrencilerinden bu ödevleri
hazırlanmalan için Ülkü
Ocaklan'ndaki kişi ve kaynaklardan
yararlanmalannı istediği
kaydedildi. Bu yolla
öğrencilerinin
ülkücülerle ilişkiye
girmelerini sağlayan
Kaya'nın, "eğitüne
politika kanşürdığı'" öne
sürüldü.
Suçlanan öğrermen
Ergun Kaya da ülkücü
olduğunu doğruladı.
Ülkü Ocaklan'yla bir
süre öncesine kadar
bağlantısı olduğunu da
kabul eden Kaya, özel
nedenlerle Ülkü
Ocaklan'yla bağlantısını
kestiğini savundu.
Öğrencilerine Türk-lslam
sentezi içerikH ödevler
verdiğini kabul eden
Kaya. "Bu konular bûtfin
ders kitaplannda var.
Müfredata aykın ödev
vermiyorunı'' görüşünü
savundu. Kaya,
öğrencilerine ödevlerini
yapmalan için Ülkü
Ocaklan'na gitmeleri
yönünde bir
"dayatmada"
bulunmadığını söyledi.
Ilaç endüstrisi çıkmaza sürükleniyor
EkonomiServisi-Türk ılaç sanayı-
inin. 1997 yılını vıizde 5.7 zararla ka-
pattığı. 1998 yılında nisan ayı sonu
oranlanna göre yüzde 13.3 zarar etti-
ği bildirildi. ilaç ve Kimya Endüstri-
si tşverenler Sendikası Genel Sekre-
teri Dr. TandoğanTokgöz ilaç endüst-
risinin çıkmaza sürüklendiğini söyle-
di.
İlaç ve Kimya Endüstnsi Işveren-
ler Sendikası Genel Sekreteri Dr. Tan-
doğan Tokgöz, tlaç Fiyat Karamame-
si'nin \akit kaybetmeden çıkartılma-
sı gerektiğini belirterek, ilaç fiyatla-
nnın serbestbırakılmasını istedi. Tok-
göz, ilaç sanayiinin 1994'ten 1997 yı-
lı sonuna kadar sürekli küçüldüğünü
kaydederek, üretimrn ve yeni yatınm-
lann yavaşladığını söyledi. Yerli üre-
timin yerini ithal ilaçlann aldığını an-
latan Tokgöz, bu sektöriin çıkmaza
sürüklendiğini söyledi. Sağlık Bakan-
hgı'nın nisan ayında sanayide yüzde
22 fiyat arttınmına karşın ilaç fiyat-
lannda yüzde 1 ile 20 arasında deği-
şik kıstaslar uyguladığını ifade eden
Tokgöz, zammın ortalama yüzde 15 "e
indiğini belirtti.Tokgöz. akaryakıt, şe-
ker. alkol, su fiyatlannın otomatik
olarak enflasyona endekslendiğini
anımsatarak. ilaç Fiyatlannın da bu
koşullara uydurulması gerektiğini
savladı. Tokgöz, "Kararname uygu-
lanmayacaksa, ilaç fıyatlan serbest bı-
rakılsın" dedı. Türk sağlık sektörü-
nün önemli unsuru olan ilaç sanayi-
inin ciddi ve acil sorunlardan kurta-
nlmasının zorunlu olduğunu anlatan
Tokgöz sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kamuoyu tarafindan yanhş anla-
şümasını önlemek bakımından. bugü-
ne kadar yapılmış ilaç zamlannın enf-
lasyona yol açmasının mUmkün olma-
dığını da belirtnıek isterim. Her za-
man gecikmeyle yapılmış ve oluşmuş
bulunan maliyet artışlannın gerisinde
kalan fiyat artışlannın enflasyona yol
açmasuun mümkiin ounadığı açıkör."
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Dinde Aşırı Gitmek
Bizim "dincicamia", ashndaçokilginçbircamia,
incelenmeye değer bircamia. Bizler "olayın" dışın-
da kalıyoruz. Ama elbette, kimi duyumlar almıyor
değiliz. Özellikle Diyanet Işleri Başkanlığı ve Diya-
net Vakfı'nda büyük sürtüşmeler, büyük kavgalar
var. Tabii bunlann ardında da büyük çıkarlar yatıyor.
Buralarda bir ara "alaylılar"\a "mektepliler" ara-
sında çok ciddi bir çatışma vardı. Bugün, bu çatış-
ma kısmen sürmekle birlikte, başka birtakım çatış-
malar ön plana çıkmış durumda. Tarikatlar arasın-
da, cemaatler arasında, yani akla gelen ya da gel-
meyen herkes arasında çekişme var. Sadece mez-
hepler arasında çekjşme yok. ZiraTürkiye'deki mez-
heplerden biri, tümüyle dışlanmış durumda.
Dışanya pek sızdırmamaya çabalıyorlar ama her
an müthiş bir "curcuna" kopabilir. Atalarımızın söy-
lediği gibi "Kırk küpü üst üste dizseler, sonra alttan
birini çekseler, seyreyleyin gümbürtüyü..."
Hz. Peygamber'ın "veda hutbesini" çoğunuz bi-
lirsiniz. Hicretin 10. yılında, zilhecce ayının dokuzun-
cu günü "veda haccında" Arafat'taki Rahmet Da-
ğı'nda irad edilmişti.
Ben bu yazıyı yazarken önümde bundan epey
önce "Mesture Giyim" adlı birfirmanın Hicri 1400.
yıl dolayısıyla parasız dağıtılmak üzere hazırladığı,
hutbenin bir kopyası var. Üzerindeki kaynaklara ba-
kılırsa, ciddi bir çalışma sonrasında hazırlatıldığı an-
laşılryor.
Bu hutbe, pek çok evin girişinde yer aldığı gibi,
sanıyorum Türkiye'deki camilerin tumünde, bir bi-
çimde yer alır. Islamıyet açısından çok önemli öğüt-
lerin yer aldığı, Müslümanların çok önemsediğı bir
hutbedir bu.
önümdeki hutbeyi, çok degerli ve ilginç öğren-
cim Önder Bilgin getirdi. "Bakın Hocam" dedi, "8u
hutbede gördüğümüz bir cümle, yeni basılan 've-
da hutbelerinin' çoğunda yok."
"öyle şey olmaz" dedim ama gene de hem ken-
dim rastladığım yerlerde baktım, hem arkadaşlan-
ma rica ettim ve sonunda, bir cümlenın genellikle^
çıkartılmış olduğunu gördüm.
"Ayıklanan" cümle şu: "Ey Nas! Aşırı gitmekten"
sakının. Geçmiş ümmetlenn mahvolmalarının ne-'
deni, dinde aşırı gitmeleriydi." '
Böyle bir cümle metinden çıkartılır mı? Kaldı ki Hz!
Peygamber'ın bir hutbesine müdahale etmek ney-
le bağdaşır? Ve her şey bir yana, bu cümleden ra-
hatsız olanların kafalannda, acaba nasıl bir Islami-
yet ve nasıl bir "Müslüman" var?
Işi bir de ters yönüyle düşünelim. Ve varsayalım
ki veda hutbesinde böyle bir cümle yoktur ve doğ*
rusu, bu cümlenin bulunmadığı veda hutbeleridir.;
Peki, o halde bu hutbeyi hazırlayanlar, hangı cesa-.
retle böyle bir ekleme yaparlar?
Ve işin, üzerinde durulmasında yarar gördüğüm
bir başka yönü daha var. Veda hutbesi gibi, çok bi-
linen ve konuşulan hutbenin metni üzerinde bile
böylesine "oynanabiliyorsa"', acaba Hz. Peygam-
ber'in diğer "hadis"leri, ne derecede güvenilir kay-
naklardır? Düşününüz ki hadis, Islam şeriatının Ku-
ran'dan sonra ikinci kaynağı olarak görünüyor. Bu
nasıl bir "kaynak"\\fl
Ve dönelim, "aşınlık" meselesine.
Acaba "dinde aşınlık" nasıl olur? Dinde aşmltk,
kimleri ve neden rahatsız eder?
Dinde aşınlığın nasıl olacağını, bir yıl önce kurtul-
dugumuz REFAHYOL hükümeti zamanında net bir
biçimde gözlemledik. Hem Türkiye'ye hem de ken-
di partilerine büyük zarar verdiler.
Aslında "aşınlık" tartışmasının fazla bir anlamı ola-
cağını düşünmüyorum. Zira bu tür kavramlar "mut-
lak göreli" ya da "göreceli" kavramlardır. Birine gö-
re aşın olan bir şey, bir başkasına göre hiç de aşırı
olmayabilir. Bunun tam tersi de doğrudur. Bence
aşın olan bir şey, bir başkası için aşın sayılmayabi-
lir. Ve bu konuda herkes kendince haklıdır.
"Aşmlıklann" pek de "ölçülebilir" olmamasına
karşın, "dinde aşınlığın" bir ölçüsü olabileceğini dü-
şünüyorum. Bana kalırsa dinde aşınlığın ölçüsü, in-
sanın inancını başkalanna da "zorla kabul ettirme"
çabasıdır. Bir insan istediği kadar bağnaz olsun,
eğer bu bağnazlığı salt kendini ilgilendiren bir şey-
se, bence "aşın" değildir ve salt o inancın sahibini
ilgilendirir.
Fakat bir başkası, fazla bağnaz olmamasına kar-
şın, kendi inancını başkalanna da zorla kabul ettır-
meye çalışıyorsa, bence "aşın" olarak değerlendi-
rilmelidir.
Günümüz dünyasında bir başka aşınlık ölçüsü. o
dinin "siyasallaşma" talep ve çabası olabilir ki bu-
nun incelenmesi, bir başka yazının konusudur.
Kabinenin gündemine alınmadı
Riisıuıı vergisine
çozum araıııyor
BAHARTANR1SE\TR
ANK.\RA - Yerli ve ya-
bancı filmlere uygulanan
yüzde 10 oranındaki rüsum
vergisinin belediyeıerden
almarak Sinema Fonu'na ak-
tanlması için hazırlanan ya-
sa taslağı sonuç vermedi.
TBMM'de mahalli idareler
reform yasa tasansının gö-
rüşülmesi sırasında bu ko-
nuda bir önerge \erilmesi
planlanıyor. Sektörtemsilcı-
lerinin taslağın yasalaşması
konusunda siyasi partı grup
temsilcileriyle görüşmek
üzere gelecek hafta Anka-
î d
Kültür Bakanlığı'nca ha-
zırlanan 2464 sayılı Beledi-
ye Gelirlerı Yasası'nın 21.
maddesinde ve 3257 sayılı
Sinema, Video ve Müzik
Eserleri Yasası'nın 10. mad-
desinde değişiklik yapılma-
sına ilişkm yasa tasansı tas-
lağı, 31 Aralık 1997 tarihin-
de Başbakanlığa gönderildi.
Ancak, taslağın genel nite-
likli düzenlemeler içinde ele
alınmasının benimsenmesı
nedeniyle Bakanlar Kurulu
gündemine alınmadığı belır-
tildi. Kültür Bakanlığı'nın.
yerli ve yabancı filmlere uy-
gulanan rüsum vergisinin
belediyelerden alınarak Si-
nema Fonu'na aktanlmasını
düzenleyen taslağın, bir
önerge haline getirilerek
•vergi yasa tasansına eklen-
mesi yönündeki çabası da
sonuç vermedi.
TBMM'de mahatrİTdare^
ler reform yasa tasansının
görüşülmesi sırasında, bir
önergeyle rüsum vergisinin
düzenlenmesinin planlandı-
ğı öğrenildi. Sektörtemsılci-1
lerine bu konuda bilgı vereni
Kültür Bakanlığı'nın öner-l
geye temel oluşturacak ilke-l
leri TBMM'ye ilettiği belir-:
tildi. Ancak. belednelerinî
sinemalardan alınan rüsurrv;
vergisine gereksınımi bulun-îî
"duğu gerekçesıy le vergı uze-^
nnden belirli biroranın fona^
aktanlması olasılığının d^
gündeme gelebileceği kay-^'
dedıldi. S
Kültür Bakanlığı'nca ha~*
zırlanan taslak. Sinema Fo-,
nu'na aktanlaracak rüsurr»'
\ ergısinin sektörün gelışme-!
sıne >önelık çalışmalarda';
kullanılmasını amaçlıyor,';
Taslak, yerli ve yabancı fılnv
gösterımlerıne ilışkın bilet-?
lerın bakanlık tarafindan
bastınlmasını öngörüyor.
Film Yapımcıları Derneği;
Başkanı Sabahattin Çetin,!
Kültür Bakanlığı'nı taslağın;
yasalaşması konusunda ge-;
reken çalışmayı yapnıamak-;
la suçladı.