Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3MAYIS1998PAZAR CUMHURİYET
HABERLER
Çatlı'nm
mirasçılarına
ret
• ANKARA (Cumhuriyet
Birosu) - Yargıtay.
Susurluk kazasında ölen
AbdullahÇatlı'nın
yakınlannın "Mehmet
Özbay" sahte kimliğine
kayıtlı mallan alabilmesi
içın gerçek Özbay'a
"husumet" davası açması
gerektiğini bıldırdı.
Yargıtay. Çatlı ailesinin
Abdullah Çatlı'nın sahte
kimliğiyle edindiği taşınır
ve taşınmaz tnallan üzerine
tescil etme isteminin
reddedilmesine ilişkin
yerel mahkeme karannı
onadı.
Tiırizmde
güvenlMc
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-tçişleri Bakanı
Murat Başesgioğlu,
Türkiye'nin turizm
sektörûnü baltalamaya
yönelik olumsuz
propagandalara meydan
bırakmamak için yurt
genelinde alınan güvenlik
önlemlerinin arttınldığını
açıkladı. Başesgioğlu,
Aydın'da mart ayında
yapılan "'Turizm Güvenliği
Bölge Toplantısı"nı
anımsatarak, burada alınan
kararlar doğrultusunda,
istihbarat çalışmalanna
agırlık verildiğini, her türlü
asayiş önleminin
alındiğını, trafik
denetimlerinin
sıklaştınldığını. turizm
sektörü temsilcileriyle
yapılan koordinasyonun
güçlendirıldiğini anlattı
Yrtdmım çarptı
kdşehit
I ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- PKK'ye karşı son
14 yılın en büyük harekâtı
olarak değerlendirilen
Murat operasyonunda 2
Tûrk Silahlı Kuvvetleri
(TSK) mensubu yıldınm
çarpması sonucu şehit
oldu. Alınan bilgiye göre,
7. Mekanize Piyade Tugayı
bölgesinde 1 Mayıs
1998'desaat 12.20
sulannda Bingöl-Genç
Malavin Tepe'nin keşif
gözetleme faaliyetleri
sırasında yıldınm düşmesi
sonucu Piyade Üsteğmen
Ramazan Akbulut şehit
oldu. Olayda piyade uzman
çavuşlar lrfan Aygün ile
Ömer Acar ve piyade er
Mehmet Yılmaz yaralandı.
28. Piyade Alay
Komutanlığı bölgesindeki
keşif görevi sırasında da
yıldınm düşmesi sonucu
piyade er İbrahim Oral
şehit oldu. Operasyonda
etkısiz hale getirilen
terörist sayısı 63'e
yükseldi.
TÜMÖD'den
YÖK'e tepki
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Tüm Öğretım
Üyeleri Derneği Genel
Başkanı (TÜMÖD) Prof.
Dr. Tahir Hatipoğlu.
üniversitelerin 16yıldan
beri Yüksek Ögretim
Kurumu (YÖK) eliyle
irticaya teslim edildiğini
savunurken, Milli
Güvenlik Kurulu'nun da
yanıltıldığını iddia etti.
Hatipoğlu. kılık kıyafet
yönetmeliğinin lstanbul
Üniversitesi dışında
uygulanmadığını
vurgulayarak "YÖK ve
Başkanı. takıyye
yöntemiyle MGK'yi
uyutmak ve zaman
kazanmak istemektedir"
dedi.
Tı
Sahaya indiğini açıklayan Yalım Erez, Meclis'te baskı oluşturmaya çalışacağını söyledi
Sağda Kderlik kavgasıDÜRDANE KJRÇITVAL
ANKARA-Hükümetın bağım-
sız kökenli Sanayi ve Ticaret Ba-
kanı Yalun Erez'in, merkez sağın
liderliğine soyunduğunu ilan et-
mesi örtülü olarak yürütülen li-
derlik kavgasını kızıştırdı.
ANAP'lılann, "BiriUdereDYP'B-
leri dolduruyor, DYP tabanına oy-
nuyor" gerekçesiyle Başbakan'a
şikâyet ettiklen Yalım Erez. lider-
lere yönelik eleştirilerini ağırlaş-
tırdı. Erez, ANAP ve DYP'li çok
sayıda milletvekilinin yanı sıra de-
mokratik kitle örgütleriyle görü-
şüp bu çıkışı yaptığını belirterek.
14
Yeni bir kral olmam. ama ben bu
işin koordinasyonunu üstJenirim''
dedi. DYP Genel Başkan Yardım-
cısı AliŞevldErekde, Erez'i"du-
rumdan vazife çıkarmakla" suç-
ladı.
Erken seçim tartışmalannın
Türkiye gündemine oturması,
merkez sağda liderlik kavgasının
suyüzüneçıkmasındaetkilı oldu.
DTP lideri Hüsamettin Cindoruk.
partisinın kongrelerinı gerekçe
göstererek meydanlara çıkarken,
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller
yerini korumak, Yüce Divan'dan
kurtulmak için çaba göstermeye
başladı. Başbakan Mesut Yılmaz
kendisınin başkanlığındakı birhü-
kümetle ve Çiller'i Yüce Divan'a
yolladıktan sonra seçime gitme
hesaplan yaparken, Sanayi ve Ti-
caret Bakanı Yalım Erez de son
çıkışlanyla "Yanşta ben de va-
run** dedi.
Yalım Erez, merkez sağın bir-
leşmesi içın mücadeleye başladı-
ğını, bu amaçla ANAP ve DYP'li
birçok mılletvekıli. demokratik
kitle örgütleri ve yurttaşlarla te-
mas içinde olduğunu bıldirdi.
Artık kişiler ve lıderler döne-
minin sonaerdiğini savunan Erez,
" Devir arhk ekipler devridir" de-
di. Hiçbir zaman lider olma hırsı
taşımadığını kaydeden Erez, "*Ben
hiçbirzaman böyie bir ihnŞaç için-
de olmadım. Bu ülkc liderlerden
yeteri kadar çekti. Zaten bizde li-
derler kral gibi. Ne\eni bir kral ne
de lider olmava nivetim var" de-
di. Erez, "Partüerinbaşındaekip-
ler olmah, Ikkrter değiL, diyorsu-
nuz ama, sonuçta ekibin de başın-
da biri olması gerekmiyor mu" so-
rusuna. "Evet koordinatör oiabi-
Hrim. Ama, benden daha iyi yapa-
bileceğini iddia eden biri çıkarsa
ben de ekibin bir iivesi olarak ça-
bşınnT yanıtını verdi.
Erez. u
Türkiye1
desiyasiistikra-
nsagladık,sıraekonomkk- diyen
Başbakan Yılmaz ıle ilgili olarak,
"Şahıslar meselesine gjrmek iste-
mhnrum. Şahıslara girmek küçül-
tür" dedi.
Sistem, siyaset değışmeden kı-
şılerin değışmesinin bir anlamı ol-
madığını belirten Erez. "Bozuk
sistem devam edecekse kim başta
ohırsaobun değtşen birşey otanaz"
dıye konuştu.
Erken seçim tartışmalanna kar-
şın merkez sağda birleşmenin
mümkün olduğunu savunan Ya-
lım Erez şöylededı:
"Elbette bu olasıhk var. Benim
sözkrimi gidip Meclis'te tüm mil-
letveldDerine sorun. Yüzde 98'i ka-
bul edecektir. Ben gerek merkez
sağ, gerek merkez soldaki miDet-
vekiHeriyle görüştüm. Ben onbnn
düşüncelerini seslendiriyorum.
Türkiye'de temei sorun siyasette-
ki bölünmüşlük. Bundan sonra
yapacağım şe>. Meclis içindeki
partilcrle. demokratik kitle örgfit-
leri ile halkımla tcmaslanmı sür-
dürerek baskı oluşturnuk."
Dısisieri Bakanlığı
'Yunanistan
PKK'yi
canlandırma
çabasmda'
• Dışişleri Bakanlığı
Yunanistan'ın PKK'ye büro
açma izni vermesine sert tepki
gösterdi. Bakanlık açıklamasında
"Yunanistan'ın Türkiye
politikalan bir terör örgütünün
ipoteği altına girmektedir"
denildi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Dışişlen Bakanlığı, PKK'ye destek ve
koruma sağlayarak Birleşmiş Milletler
Yasası ile uluslararası hukuku
çiğneyen Yunanistan "a sert tepki
verdi. Bakanlık. "Yunanistan'ın
Türkiye politikalan bir terör
örgütünün ipoteği altına girmektedir"
açıklamasını yaptı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan
yazılı açıklamada, PKK'nin Yunan
Meclis Başkanı Vekili ve Yunan
milletvekillerinin katılımı ıle Atina'da
açıklamalar yapan bürosunun,
doğrudan Türkiye'nin toprak
bütünlüğünü ihlale dönük ve terörü
özendiren birtemsilcilik olduğu
belirtüerek bu büronun Yunan
hükümetinden tam destek aldığına
işaret edildi. Türkiye'nin teröre karşı
mücadelesınde büyük ilerleme
sağladığı bir dönemde Yunanistan'ın
tükenen terörü canlandırmak için özel
bir çabaya girmesinin dikkat çekici
olduğu vurgulanan açıklamada şöyle
denildi:
"Basında yer aldığına göre Atina'daki
terör bürosunun töreninde Yunan
hükümerinin Türkiye politikalannın
terör örgütünce denetleneceği
belirtilerek Yunanistan, Türkiye ile
divaloga girmemesi için terör örgütü
adına uyanlmıştır. Yunanlı yöneticiler
bu sözieri dinlemiştir. Böyfcce,
Yunanistan ve onun Türkiye
politikalan bir terör örgütünün ipoteği
altına girmektedir. Bundan böyle.
Yunanistan'ın Türkhe politikalannın
terörün Yunanistan'a dönük tehdidi
altında şekilleneceği anlaşılmaktadır."
Yunanistan'ın. Türkiye'nin toprak
bütünlüğünü bozmayı hedef alan terör
örgütüne destek ve korumasının BM
Yasası ve ulaslararası hukukun açık
ihlali olduğu vurgulanan açıklamada.
"Bu nıteliğiyle Yunanistan'ı hukuken
sorumlu kılmaktadır. "Sunanistan'a
doğrudan sorumluluk > üklemektedir.
Yunan hükürneti ne yapmakta
olduğunun ve hangi sorumluluğun
altına ginmekte olduğunun herhalde
farkındadır" denildi. Açıklamada,
Yunanistan ve Güney Kıbns Rum
Yönetimi'nin terör örgütüyle
geliştirdiği açık işbirliği karşısında
Türkiye'nin gerekli dikkati gösterdiği
ve önlemleri aldıgı kavdedildi.
Çocuk işçiler kadıköv İskelesi'nden beledive binasına kadara vürüdüler. Sık sık "Çocuk işçilere hayır", "Okumak istiyo-
ruz", "Çocuğun emeği sömürülmesin" sloganlan atan gruba Türk çocuk işçileri de destek verdi.
Çocuk Işçiliğinin Önlenmesi İçin Küresel Yürüyüş grubu İstanbul'daydı
Çocukişçiler: Okumakisâyoruz
İstanbul Haber Servisi -
"Çocuk İşçiliğinin Önlenmesi
İçin Küresel Yürüyüş" organi-
zatörlennden Tarak Dhital. ço-
cuklann ışçı olarak çalıştınl-
malarını engellemek içın tek
çözümün "zorunlu eğjtim" ol-
duğunu söyledi.
Uluslararası Çalışma Örgü-
tü'nün (ILO) hazıran ayında
Cenevre'de düzenleyeceği zir-
veye katılmak üzere üç ayn kı-
tadan yola çıkan çocuk işçıler-
den Asya grubu dün istan-
bul'daydı. Hındistan. Filipin-
ler, Pakistan. Nepal ve Bangla-
deş'ten gelen 32 işçi çocuktan
oluşan grubun Türkiye'deki
yürüyüşünü DİSK. KESK,
Türk'-lş. Hak-lşveTESKorga-
nize ediyor. Yürüyüş kapsa-
mında öncekı gün Ankara'da
Cumhurbaşkanı Sülevman De-
mirel'i ziyaret eden grup. dün
sabah da Kadıköy Iskelesı'nde
toplanarak Söğütlüçeşme'deki
Kadıköy Beledive Bınası'na
kadar yürüdü. Beledıyenin
önüne gelındığınde grup adına
bir açıklama yapan Tarak Dhi-
tal, 250 milyon işçi çocuğun
acılannı ILO zirvesine taşımak
amacıyla dünyanın her yerin-
den yürüyüş başlattıklannı an-
lattı. Kendılennın 17 Ocak'ta
Filipinler'den hareket ettikleri-
ni belirten Dhital. Brezilya ve
Güney Afrika yürüyüşlerinin
de devam ettiğini kaydetti.
Dhital, Türkiye'nin, Asya gru-
bunun girdıği 11 'inci ülke ol-
duğunu söyledi.
Kendısi de çocukken işçilik
yapmak zorunda kaimış olan
Nepalli Dhital, çocuk işçilerin
Başbakan. sorunların dayanışmayla aşılacağını söyledi
Yılmaz: ıızlaşmadan yanayız
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Erken se-
çim anlaşmazhgında CHP ile ipleri koparma
noktasına getıren Başbakan MesutYılmaz, ül-
ke sorunlannı çözmenin tek anahtannın birlik
ve beraberlik olduğunu belirterek, siyasette
her zaman kavga yerine uzlaşma, polemik ye-
rine icraatı seçtiklenni söyledi. Yılmaz, hüİcü-
metin 10 aylık icraatının uzlaşmanın çatişma
ve kavgaya karşı galip geldiğinin kanıtı oldu-
ğunu belirtti.
Yılmaz, dün Ankara Umum Servis tşletme-
leri Odası'nca düzenlenen "Birlikve Beraber-
HkŞölenTne katıldı. Yılmaz. sorun ve dertleri
çözmenin tek anahtannın birlik ve beraberlik
olduğunu vurgulayarak, "Türkije'deancakes-
nafvesanatkâriargfiçlüolduğu zaman toplum-
sal huzurun \w oMuğundan söz edebüiriz" de-
di. Partısinin siyaseti ülkeye hizmet etmenin
bir aracı olarak gördüğünü belirten Yılmaz, si-
yasette her zaman kavga yerine uzlaşmayı, po-
lemik yerine icraatı seçtiklerini anlattı.
Servis işletmecilerinin sorunlannı çözme
sözü veren Yılmaz, vergi reformunun çıkma-
sı durumunda hayat standardı, peşin vergi ve
taşıt pulu uygulamasma son verileceğini vur-
gulayarak. servis araçlannın tahdit kapsamına
almmasına ılışkin Bakanlar Kurulu kararmm
en yakın zamanda çıkanlacağını bildtrdi. Ser-
v is araçlannda takograf bulundurulması zo-
runluluğunun kaldınldığına işaret eden Yıl-
maz. servisçilerden trafik kurallanna harfiyen
uymalannı istedi.
sayılannı azaltmanın tek yolu-
nun eğitım olduğu ifade etti.
Dhıtal, devletin tüm çocuklara
eğitim vermesi gerektiğini be-
lirterek, bu eğıtimin ise kalite-
li ve zorunlu hale getirilmesi-
nin şart olduğunu kaydetti.
Açıklamanın ardından ço-
cuk işçilerin bulunduğu Ümra-
niye'deki İMES Çıraklık Eği-
tim Merkezi'ni ziyaret eden
grup, bugün de saat 10.00'da
Taksim'den Tünel'e doğru yü-
rüyecek. Çocuklar daha sonra
DlSK'i ve Esenyurt Belediye-
si'ni ziyaret edecekler.
Katılmak isteyenler
Küresel Yürüyüş'ün Ulusla-
rarası Yönetim Kurulu "Ço-
cuk İstismannı Önleme ve Ço-
cuklan Korumak İçin Afrika
Ağı, Kiilelik Karşıtı l luslara-
rası Örgüt l'luslararası Eğitim
Örgütü. ABRINQ \akfi. llus-
lararası İşçi Haklan Fonu, Ço-
cuk Işçilerine Karşı Ağ, Novib,
Insan Haklan İçin Robert F.
Kennedy Hatıra Merkezi, Ço-
cuk Köleliğine Karşı Güney
Asya KoaHsyonu" örgütlerin-
den oluşuyor. Yürüyüşe katıl-
mak ya da destek olmak iste-
yenlerin başvurabileceği nu-
maralar şöyle:
Tel:(91 11)622-4899,621-
0807. E-mail: yatra 'g de
l2.vsnl.neLin. tnukti (a saccs.
unv.emetin
IRMIKIAYDFN ENGİN
Dün haberciler yürüdü. Çoğu, ne-
redeyse hepsi genç haberciler. Yalçın
Bayer'le ben de olmasak yaş ortala-
ması 20'yi biraz geçecek, 30'a asla
varmayacak. Kimini tanıyorsunuz. Te-
levizyonlarda kameranın önünde size
seslenen gencecik kızlar, delikanlılar.
Kiminın yüzünü hiç görmediniz. Ha-
berciliğin zorlu dönemeçlerinde, ka-
merasını omuzlamış, fotoğraf maki-
nesine sımsıkı sanlmış, not tuttuğu
kâğıtlan ceplerine tıkıştınp güvence-
ye almaya çabalarken gözlerini dört
açan, olup biteni ekranlannıza, gaze-
telerinizin sayfalanna taşıyan haber-
ciler...
1 Mayıs'ıdaonlar anlattı, onlar gös-
terdi size. Habercilik dalında ödüller
alası o haberi de onlar yakaladı.
Hani Okmeydanı MHP lokalinde
linç edilmek istenen, ölümün kıyısın-
dan dönen delikanlının haberini...
• • •
1 Mayıs törenini izleyecek gazete-
ciler için polis san yelekler dağıttı. Ge-
rekçe. olası bir çatışmada polisin ga-
zetecilerle göstericileri birbirinden
Haberciler ve Stajyer Çatlılar
ayırt etmesini sağlamak diye açıklan-
dı.
1 Mayıs günü MHP Okmeydanı lo-
kalinin önünde, sarı yelekler güvenlik
değil, faşistlerin saldınlan için işaret
gömleği ışlevı gördü. Onlarca genç
haberci, linci görüntüledikleri için, lin-
ce tanıklık ettiklen için MHP lokalin-
den ipini kopanp caddeye fırlayan
genç Çatlılar tarafından hırpalandı,
dövüldü, tartaklandı, yumruklandı.
tekmelendi, kimliklerine, notlanna el
kondu. *
"Habercileri tanıyıp güvenliğini
sağlayacağız" sözüne kanıp dağıtı-
lan san yeleklerı -epey gönülsüz de
olsa- kuşanan genç haberciler, önce-
ki gün san yelekleri ile faşistlere he-
def oldular. Gazetecileri yeleklerinden
tanıyan polis biriikleri de kafalarını
başka yönlere çevirerek gazetecile-
rin güvenliğini çok iyi (!) sağladılar.
Dün yürüyen genç haberciler, ken-
dilerine dağıtılan san yelekleri lstan-
bul valilik binasının demır parmaklık-
lı kapısına asıp, polisin ve MHP'Iİ yi-
ğitlerin kendilerini kolayca tanıyacak-
lan 'hedef gösteren yelekleri'', sahip-
lerine geri vererek, hiç olmazsa ilerisi
için kendi güvenliklerini güvenceye
aldılar.
MHP lokalinden fırlayan stajyer
Çatlılann habercilere saldırması neyi
önlemeye yönelikti?
Sorunun yanrtı tek: O haberin TV'de
görüntü, gazetede haber olup size u-
laşması önlenmek isteniyordu. Taşlı,
sopalı, bıçaklı saldın olmasaydı, ha-
berin devamını öğrenecek, hani ön-
ceki gece izleyip ister istemez sordu-
ğunuz, "Peki pencereden içeri aldık-
lan o çocuk sonra ne oldu" sorusu-
nun yanıtını da alacaktınız. O önlen-
di.
• • •
Bu meslek toplumun saydamlaş-
masına dolaysız katkı yapar. Kapalı
kapılann ardında dönen dolapları. ka-
ranlıkta işlenen suçları günışığına ge-
tirir. Asgari ücretin mek parmak üs-
tünde ücretleri, kadrosuz, güvencesiz
iş ilişkileri, alt ve üst sının olmayan
mesai saatleriyle koşuşan haberciler,
demokrasinin önkoşulu toplumsal
saydamlaşmanın adsız kahramanla-
rıdır.
O yüzden dayak yerler. O yüzden
san yelekleriyle hedef olurlar. O yüz-
den polis düşman gibi bakar.
Karanlığın güçleri için haberciler
duşmandır. Doğa yasasıdır. 'Kurtla-
nn' hayvancıl içgüdülerı, düşmanı,
hemen her zaman, doğru tanır, varlı-
ğını hemen sezer. Önceki gün olduğu
gibi.
Susurluk karanlığından 'polis şefi-
derebeyi-bozkurt' üçgenini süzüp çı-
karan bu karanlık, kanlı düğümün üs-
tüne günışığı sıkan haberciler değil
miydi?
MHP'nin 'imaj değıştirdiği' üstüne
sütunlarca yazı döktürüp MHP'yi de-
mokrasilerde var olmayı hak etmiş bir
yasal güç olarak tanımlamaya soyu-
nanlar, önceki günkü görüntülerden
sonra kendileriyle ve namuslan varsa
okuyuculanyla hesaplaşmak zorun-
dalar.
Farklı düşünen ve davrananı zor-
balığın en üst sınınnda bir şiddet uy-
gulayarak linç etmeye kalkışanlan, al-
dıklan ve alacaklan oy ne olursa ol-
sun, demokrasinin bir unsuru gibi
kabullenmek, aslında demokrasinin
göz göre göre ırzına geçmek değil mi?
Bu ve benzeri soaılann yanrtlannı
kendi özgür yargılannıza dayanarak
verebilmeniz için ekranlannıza ve
okuduğunuz gazetelerin sayfalanna
haberler akması gerek. Habercilerin
ürettiği, karanlıklardan çekip çıkanp
önünüze serdiği haberler...
Haberciler işlerini yapmaya devam
edecekler. Siz ekranlannızda, gazete
sayfalarında onlann farkında bile ol-
mayacaksınız. Ama onlar gene de iş-
lerini yapmaya devam edecekler.
Işleri demokrasi ve saydamlaşma.
işleri gazetecilik...
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ:
HİKMET ÇETİNKAYA j
Hüznün Şarkısı... ;
Kentyelken açtığın deniz; adımlannlabaşlıyorge-'
ce...
Cesor Moru'nun düşleri seni yaratıyor bir mayıs'
sabahında...
Bir Fethiye şafağında yeni umutlarla uyanıyorum... -
Deniz en güzel maviyi içine çekmiş, sevinç yaş-:
lan sonsuz ağıtlar arasında kaybolmuş... <
Gölgelerde titriyor yüreğin...
Jacques Roumain'in sevda türküleri geliyor ku-'
lağıma...
"Yüreğin orada işte, o fısıldayan suda..."
Bir haykınş, bir çığlık sarıyor bedenini...
Gözlerini siyahlar kuşatmış...
Şarkılar hep aşk üstüne...
"Çekilen acılardır, acılar bir ömür boyu.
Kaslanmı kavurdu simyacı güzelliğin
Ellerini hatıriattı bana ellerımin duruşu."
Tuhaf duygular içindeyim... . . '
Başım dönüyor, gözlerim karanyor..." ,>
Soruyorum: • '
"O hangi panzehir ki, bu güçlü zehri de kuruttu?"«
Eski günlerden kalma bir sevda içindeyim, za-
mansız sevişmelerin çok uzağmdayım...
Düşlerde anımsanır sevda, yürekte büyür hüzün...
Fethiye'deyım, denize bakıyorum...
Kuşlar uçuyor, kuşları kıskanıyonjm...
Özdemir Asaf'tan bir şiir okuyorum:
"Sana gitme demeyeceğim
Gene de sen bilirsin
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
Incinirsin."
Kıyıda yürüyorum...
Mayısı seviyorum...
Yürekleri güneşlerin ısıttığı engin sulardayım...
Ellerimin erişemediği yerierde belki aydınlanmak
istiyor yüreğim...
Aşk ve hüzün...
Ikisi de iç içe...
Umutlanmızı boş yere tüketmenin acısını yaşıyo-
ruz...
• • •
Kaç gün önceydi anımsıyor musun?
Yağmur inceden yağıyordu...
Gözlerinde yannlann aydınlığını yakalamış, saç-
lannda özgürlüğün görkemini görmüştüm...
Kalabalıktınız ve yürüyordunuz...
Kanı çekilmiş, soluyan bir beden değil, kabaran
birdalgagibiydiniz...
llkyaz türkülerinin, mayıs sevişmelerinin çok öte-
sinde çelikten bir örstünüz...
Ellerinizde çoğalıyordu sevginin çiçekleri...
Papatya, leylak, hanımeliydiniz...
Her adımınızda karariılık vardı...
Dudaklannızda bir mercan ışırtısı kımıldanıyordu;
gözlerinizden aynlık öncesi vedanın yaşlan akıyor-
du...
Şafakta arayıp bulup öğle vakti yitirdiğiniz aşk-
lann peşinden koşargibiydinız...
Aragon'dan şiirierokuyup Cemal Süreya ile sar-
hoş oluyordunuz...
Arzu içindeki bakışlannızdaki telaş, Endre
Ady'nin kapısını mı çalıyordu?
Denize baktım uzun uzun...
Akdeniz beni tutsak etmişti... •>*l*M<ıçfjtşî;'â
Anladım sessizlik bize göre değil!.. ' .^ " ".'^
Alevlerin alacakaranlığında yitik zamanJann sev-
dalannı toplamakla avunuyoruz artık...
Gizemli hüzünleri, bizi kışkırtan bakışian, kendi
kıskançlığı içinde saklıyoruz...
• • •
Gölgelerde titriyor yüreğim...
Sevecenliğin titrek kumaşı içinde sana dokunu-
yorum...
Dinle, bir Akdeniz sabahında sen daha uyanma-
dan önce kapını çalıyorum:
"Kendi tün\ülerinden habersız gece,
Ben nasıl bensem, o da öyle o:
Bunu anlayınca en iyi anlıyorum kendimi,
Seni. Yalnız ikimiz alıp verebilinz
Verecek neyimiz varsa birbirimize.
Yalnız ikimiz biriz, ne seninle gece,
Ne geceyle ben; seninle ben, yalnız,
Yapayalnız, o denli birbirimizle,
Delice ötesinde bilinen yalnız olmalann.
Gece arkamıza düşen karanlık sade,
Sonuna dekyalansız
Birbirimize yansıttığımız solgun ışıkta."
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Fethiye TÜRKKENT Semineri
Tarikat-mafya
çete ilişkileri
CELAL YILMAZ
FETHİYE - Türkiye
Kent Kooperatiflen Mer-
kez Birliği'nin (TÜRK-
KENT) Fethiye Letonya
Tatil Köyü'ndedüzenledi-
ği seminer süriiyor. Etkin-
liğin dünkü bölümünde
gerçekleştirilen 'Demok-
ratikleşme Sürecinde
Cumhurnetimizin Biri-
kimjerinin Değeriendiril-
mesi' konulu oturumda
konuşan Gazetemiz Genel
Yayın Koordinatörü Hik-
met Çetinkaya, Türki-
ye:
deki 'kara para ve silah
gücünün" tarikat. maf>a
ve çete ilişkilerinı doruğa
çıkardığını belirtti. Prof.
Dr. Aydm Aybay'ın yönet-
tiği oturuma çağrılı olan
ancak sağlık gerekçesiyle
katılamayan eski Anayasa
Mahkemesi Başkanı Yek-
ta CüngörOzden, gönder-
diğı faks mesajında med-
yanın. üniversitelerin. ka-
mu niteliğındeki meslek
kuruluşlannın. demekle-
rin durumunun ortada ol-
duğunu belirterek şunlan
kaydetti: "Anlayış ve ya-
şam biçimi belli olan bir
toplumun neyi ne ölçüde
yaşayıp koruyacağı açıktır.
Yüiardır kendi alanımız-
da anayasada tanımı vapı-
lan dev letin tüm çağdaş ni-
teliklerini edinmesine çaln
şıvoruz. Demokrasi kusu-
rumuzdan kurtutamayızT
Çetinkaya konuşması-
na, Istanbul'da 1453 yılın-
dan 1983 yılına kadar
1400 cami yapıldığını. son
onbeş yılda ıse Istanbul'a
bin cami daha inşa edildi-
ğini vurgula\arak başladı.
Çetinkaya. Türkıye'deki
cami sayısınm 70 bin. okul
sayısının da 55 bin oldu-
ğuna dikkat çekerek şöyle
konuştu: "Bu camiler, ha-
zine ve orman alanlanna
yapılıvor. Bir kubbe. bir
minare ve altı dükkânlar-
la doldurularak yeni verle-
şim alanlan açılıvor. Buna
baglı olarak Ege ve Akde-
niz'de 1970'li > ıllarda özel-
iikle de kıyı bandındaki il-
çelerde Nur ve komando
kamplan açıldı. Bu kamp-
lara Türkiye'de faili meç-
hul kalan cinayetleri işle-
yvn. Bahçelievler katüamı-
nı gerçekleştiren ve daha
birçok kirli işe kanşan Ab-
dullah Çatlı, Haluk Kırcı,
Oral Çclık. Yalçın Özbay
ve benzeri tetikçiler yetiş-
tirildL"