23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 26MAYIS1998ŞALI HABERLER Anayasa Enstitüsü'nün temeli atılıyor • Haber Merkea - Dr Tank Zafer Tunaya, Prof. Dr. Bahri Savcı ve Prof. Dr Muammer Aksoy anısına oluşturulan Anayasa ve Özgürlükler Ormam'mn içınde inşaedılecek ensritünün temeli yann atılıyor. Açılışın yapılacağı gün aynca. Esenyurt Beledıyesi tarafından 1961 Anayasası ve Etkileri konulu bir panel de düzenlenecek. Esenyurt Beiediye Başkanı Gürbüz Çapan. panelın tüm yurttaşlara açık olduğunu bildirdi. TSK'nin operasyonu • DİYARBAKIR (Cumhurivet Bürosu) - TSK'nin Kuzey Iraktaki harekâtının üzennden 6 gün geçerken PKK'nin yenı kayıplar vermemek içın sığınaklarda saklandıkJan belinildı. Yetkililer, PKK'nin cephe savaşına gırmekten kaçmdıklannı. ancak tacız ateşi açmakla yetındiklerini bildirdi. Terörle mücadelede TSK • İstanbul Haber Servisi - 'Terörle Mücadelede Türk Silahlr Kuvvetlen' konulu fotoğraf sergisi, 2 Haziran'da Beylerbevi Sarayı'nda açılacak ve 16 Haziran'a dek açık kalacak. Sergide ordunun insani yardım çalışmalan. asken operasyonlan ile şehıt v e gazilerin durumlannın konu edıldiğı fotoğraflar da bulunacak. AsKenlikten kaçış zorlaşıyor • ANKARA (AN KA)- Mıllı Savunma Bakanlığı'nca hazırlanan ve Bakanlar Kurulu'nda kabul edilen Askerlik Ydsası Tasansı TBM.M Başkanlığı'na sunuldu. Tasanyla. özellikle üniversite mezunlannın askerlik yükümlülüklerini yedek subay yerine kısa dönem er olarak yapmak ve geç askere gitmek ıçin başvurdukları "suiistimal yöntemlen" ortadan kaldınlıyor. Tasan. askerliklerini geciktırmek için hercelp döneminde çeşitli mazeretîer ıleri sürerek test ve mülakat merkezlerine katılmavan yükümlülerın haklannda açılan davanın sonucu beklenmeden askere göndenlmesıni de sağlıyor Yeni başkan Ekinci • BURDUR (Cumhuriyet) - ANAP Burdur ll Kongresı dün sona erdı. tl başkanlığı için iki adayın yanştığı kongrede eski Burdur Millervekılı Sait Ekinci. 306 oy alarak il başkanı seçildi. Burdur Milletvekilı Yusuf Ekinci'nin desteklediğı aday Özcan Kermen ise 162 oyda kaldı. Sonuç. ılçe delegelerinin, örgütü tanımavan tavırlan nedeniyle eleştinlen milletvekili Yusuf Ekincı've tepkisinı ortaya kovdu. Kudüs Gecesi' davası • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - 'Kudüs Gecesi' davasının temyız ısteınine ilişkin duruşma, Yargıtay"da yann görülecek. Yargıtay 9. CezaDaıresi'ndaki duruşmada sanık avukatlan savunmalannı yaparlarsa. karar daha sonra açıklanacak. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, tebliğnamesinde. Ankara 2 Nolu DGM'nın mahkûmıyet ve beraat kararlanrun onanmasını ıstemişti. RTÜK için seçim • ANKARA, (AA) - Rad> o ve Televizyon Üst Kurulu'nda (RTÜK) boş bulunan 3 üyelik için TBMM Genel Kurulu'nda bugün seçim yapılacak. RTÜK'e. iktidar kanadından 2, muhalefet kanadından da bir üye seçılecek. RTÜK üyeliği için iktidann biiyük ortağı ANAP: Ibrahim Agâh Çubukçu, Kutlu Savaş ve Eıtan Karasu'yu. DSP ise Tülay Çetıngüleç'i aday göstermiştı. Muhalefet kontenjanından da FP. EkremKızıltaş'ı; DYPde Fatih Karaca'yı aday olarak behrlemıştı. Öğrencilerin mezuniyet töreninde sadece Türk bayrağının asılmasını istemesi üniversite yönetimini şaşırtıyof ODTU'de ük bayrak eylemi O DTÜ'de ılk gösteri. bu dö- nem. şapılır. Rektör Kemal Kurdaş. bu boykoru şöyle an- latmıştır: "Haurladığun Uk önemli olav, 1965 mezuniyet töreninde bir gnıp ögrencinin eski yıllarda- ki gibi tören verine Orta Doğu teknik Loi- versitesi'nevardımedenyadaODTÜ'deöğ- rencisi bulunan dev letlerin ve milletlerarası kuruluşJann bayraklannın va da amblem- lerinin asılmasına itirazlan oldu. Oğrenciler tören yerine sadece Türk bav raklarmın asü- masını istiyorlardı. Gösterici oğrenciler, sos- valist olduklarını sövlüyorlar. fakat aşın şö- \enist ve milliyetçi bir davranış sergilivorlar- dı. Bu Uk gösteri bizi şaşırttı. Ne olduğunu pek aniavamadık Fakat sonunda firtınayı »örende çevreve fazla hissettirmeden aüat- tık. Bir ayarlama vaptık kimsenin dikkatini çekmedi ve tören bövle geçnV ODTÜ Rek- îörü Kemal Kurdaş gıbı düşünen başka bir eğıtmen daha vardır Cemil Gezmiş. oğlu DenizhakJcındaşudeğerlendırmeviyapmış- tır: "Deniz'in bence. kanunca başına gelen bütün bu olav lar. çok fazla insanseverliğin- den kav naklanmıştır. Yurtseveriiğinden kav- naklanmıştır. Ki bunlar aşın derecede De- niz'de vardu.İşte ilgi. bu insanseveriiği, bu > urtseveriiği en sonunda başına bilinen işi getirdi/'Buaşın insanseverlık vevurtsever- lık sadece Deniz'in değıl aynı dönemde bu du\ gulan taşıyan büriın gençlerin başına ay- nı ışi getirmıştır. 10 Kasım 1965 Çarşamba günü v apılan Atatürk' ü anma töreninde Öğ- rencı Birliği Başkanı Muammer SoysaL vaptığı konuşmadan sonra sözlerinı Bursa Sutku ile bıtırir. Törende. öğretim üvelenn- den Ergün Giince de bir konuşma yapar. Aralık avında ıse "Yletnam Sergisi'' açılır. Sergide bırçok yazının yanı sıra Nâzım Hik- met'm bazı şıırlen sergılenır. ODTÜ'dekı olaylar. egemen güçlenn tepkisinı çekmek- te gecikmez. Konu TBMM'deki görüşmele- re bıle yansır. Karma Bütçe ve Plan Komıs- yonunda 4 Ocak 1966 Sal ı günü gecesi üni- versite rektörlen konuşmalar yaparak ko- misyon üvelen tarafından vöneltilen tenkit \e ithamlan cevaplandınr. ODTÜ Rektörü Kemal Kurdaş.ODTÜ'veyönelık tenkıtle- rekarşılık olarak şucevaplan verir: "Muar cerevanlar ne demektir? Bence anayasa ve kanunlarçerçevesini aşan cerevanlardemek- tir. Orta Doğu Teknik l nrversitesi'nde bö>- le cerevanlar olduğuna inanmıvorum ama bunlar var ise açık ve gizii emnryet ile adJhe görevini vapar. Ama ben /apnŞe nazın of- mak istemem." *.\na\asa çerçevesinde her tiirlü fıkrin tarnşıldığı bir memlekette üni- tersiteler bu fikir cerevanlanndan uzak ka- lamaz. Bu cerevanlar her verde hatta Mec- Its'te bile vardır. Lnnersitelerin bu fikir ce- rev anlan ict'risinde kendi göriişlerini bildir- mesini meslekJerinin ve görevlerinin kutsi bir icabı olarak göriivorum. Fikirleria ana- vasa nizamı içindc bu şekilde tartışılması so- nunda bir gün doğru sonuca erişiiecek ve rürkiye'v'e hepinıizin istediği hız verilecek- tir. İ niversifedebu cerevanlar%ariken.4me- rika'nın nasıl olup da vardım ettiğJ sorulu- >or. Amerika bu üniversitenin haysiyetli bir üniversite olduğunu bilmektedir. Vardımı onlar vermek istivvrtar. Ben de lütfen kabul edivorum.'" AMERİKA DISİŞLERI BAKANI DEAN RUSK PROTESTO EPİLDİ Amenka Dışişleri Bakanı Dean Rusk, 19 \isan 1966 Salı günü. Ankara yagelır. Ço- gunlukla SBF. Hukuk Fakültes'i ve ODTÜ öğrencısi olan gençler. öğleye doğru, Dean Rusk'ın geçeceğı Kızılav çevTesınde pro- testo gosterisı yapmak içın toplanır. Ancak poiısın durumu haber alarak ABD Dışişle- ri Bakanı 'nın yolunu değıştırmesi üzerine. gösten olmaz. Bunun üzerine üniversıteîı gençler. ellennde pankartlar olduğu halde. Dean Rusk'ın kalacağı Çankaya'daki ABD Büyükelçisi'nın evıne gitmek amacıylayü- riivoişe geçer. Bu arada. BakanlıkJar önün- de polisın geldığini gören öğrencılerden bir kısmı dağılır. birkısmı da geçmekte olan bir belediv e otobüsüne bıner. Olayı ızleyen top- lum polisi. öğrencilenn bırkısmını v r ürüv r üş halındeyken vakalar. dığerlerinı jse bindik- len otobüsü ABD Büyükelçilığı'nın önün- de çevirerek ele geçırir. Kavaklıdere'deki ABD Elçiliği'nin önünde otobüse binen top- lum polisleri. kapılan kapattınr ve otobüsü. Konva volunda ınşa halındeki emnıyet sa- rayı binasına götürür. Otobüste bulanan üni- versıtelı gençler. gözaltına alınır, otobüsün diğeryolculan serbest bırakılır. Polis. öğren- cilerin üzerinde."V'ankee Go Home!". "De- an Rusk, Amerika'va!" gıbi >özler vazılı pankartlar da bulur. Oğrencılen. emniv et sa- rayındasaat 13.00'ten 17.00'yekadargözal- tında tutan polıs. saat 17.00'de, 2 polıs oto- büsüne bındirerek Ankara Adliyesıne sevk eder. Hazırlık tahkikatını saat 19. OO'da bı- tiren Ankara Cumhuriyet Savcılığı. 70 öğ- renci hakkında Suçüstü Kanunu hükümlen ile Gösten \e Toplantı Yürüyüşleri Kanu- nu'na aykın davranıldığı gerekçesiyle Nö- betçı Aslıye Ceza Mahkemesinde dava açar. Gözaltına alınan ve sorgulanndan sonra ser- best bırakılan 70 kışi şunlardır: SinanCem- giL Atiüa Keskiru Arif Şentek, Hülagü Bul- guç, Kamuran Bekir Harputiu, Kurthan Fi- • ODTÜ'deki olaylar, egemen güçlerin tepkisinı çekmekte gecikmez. Konu TBMM'deki görüşmelere bile yansır. Karma Bütçe ve Plan Komisyonu'nda 4 Ocak 1966 Salı günü gecesi üniversite rektörleri, yöneltilen tenkit ve ithamlan cevaplandınr. • ABD Dışişleri Bakanı Dean Rusk, 19 Nisan 1966 günü Ankara'ya gelir. Universiteli gençler ellennde pankartlarla ABD Büyükelçisi'nin evine doğru yürüyüşe geçer. Polis öğrencilerin ellerindeki "Yankee Go Home" yazılı pankartlan toplar ve eylemcileri dağıtır. ODTU Mimarlık Fakültesı öğrencileri. bu- nun yanında heryı) oldugu gıbı 1967yılı yaz aylannda da sekiz haftalık stajlannı yapmak amacıyla Türkiye'nin çeşitli bölgelenne gı- der. Bu dönem, staj gruplanndan bınsı Nığ- de'ye diğen Muş'a gider. ODTÜ'nün bir otobüsüyle yola çıkan ODTÜ kafilesı. uzun bir volculuktan sonra Muş'un Korkut ılçe- sıne vanr. Mımarlık Fakültesi öğrencılennın amacı. I966 vılında meydana gelen Varto zelzele felaketzedeleri için ODTL'nın 10 ev yaptığı Korkut ılçesınebukezbırilkokul vapmaktır. Bu kafilede staj öğretim üvesı Teoman Aktüre. asıstan Hatis Aydıntaçbaş ile aralannda Sınan Cemgıî. Arıf Şentek. Alı Balamır. Lmur Taluğ ve Cengız Ay- Metnam'da, Kıbns'ta ve bütün Asya, .Afri- ka. Latin Amerika ülkelerindeemperyalizm kurkunç cinavetler işlemektedir. Kmperva- listler avnı (nuna BreziKa'da. Arjantin'de, Domûiik'te, Endenozva'da ve en son olarak \unanistan'da başvvrmuştur. Ordumuzun şanlı tarihinin devrimci geleneği mutlaka ağır basacağına kesin olarak inanjyoruz. CIA. Türkive'de bir General Patakos bula- mav acaktır. Amerika. ö/gürtüğü için savaşan Vıetnam halkını vok etmc çabasındadır. Gün gelecek bütün V'ıernam. emperyalistlerden ve satılnıışlardan annaıakür. Çünkü. dava ölüm kalını davasıdır. Biz Türk milliyetçile- ri olamk şu anda o\ una getirilmiş olan, em- pervali/min vönettiği bir faşi/nı darnesinin OOTÜ Mimaıiık Faküftesi ikincı sınıf öğrencileri inşaat staj grubu 1967 yazında Muş'un Korkut Bu- cağı'nda. (Üst sıra soldan sağa) Erol Zor, Mustafa Âkpolat, Kılınç Uyanık, Sinan Cemgil, Arif Şentek ve grubun aşçısı, (alt sıra soldan sağa) Mine Kutkan ve Talal Abushi. şek. Hüseyin Ergün. İzzet Ararat, Dursun Bi- la, Atanur İlgü. Aykut İ Ikütekin. Mehmet Koca. Hüse>in Gazi Apa, Murat Cahit Ko- ğacıoğlu. Ateş Gürman, Ruşen Tuğcuoğiu. Doğan YurdakuL Engin Güner, Önder Ptk- ean, Talip Özav. Olcav Bingöl, Kuddusi Öz- taş, Hüsev in ^ üceL ,\hmet Fettahoğlu. Nev- zat Çetin. Hüsevin Tannöver. Rıfat Murat, Asaf KöksaL Gülten Acar, Fanık Pcker. İs- kender KalelL Alev Erievent İlker Ağca. Tuğrul Eryılmaz, Işık Alamur. Hidayet Bal- CL Ahmet Kut İlter Taşkıran. Osman Kolu- na>, Asuman Erdost .VlehmeJ .'ikincı, Meh- met Bozbey i. Mehmet F.roğiu. Koray Düzgö- ren. \'ılmaz Şekerbay: Erdal Türkkan. Saiih Yakın. Gıvas Inel, Yılmaz Ata. Ali KulebL Bahtiyar Taraktaş, Mustafa Çetin, Erol İ n- saL Kadir Baver. Mahmut Ah'lla Arsoy. Hü- sevin Kılıç, Erdal Oskav, Nejat ÖcaL Meh- met Konur. Sedat Ozkan, Fethi Sinanoğlu. Cevdet Akgöz. Mehmet Selim San, Tektaş Yıklırım. Serdar Karaa Mehmet Karataş, Sadık Özmen. Hikmet Ergin. Bahattin Öz- ttkin. Özkan Günev. ODTL-ÖB. ODTÜ Sosvalıst Fıkır Kulü- bü. FKF. TMTF. AYOTB ile AÜTB. 25 Ma- >ıs 1967 Per>embegünü. ortak birbıldıri ya- jımlar. Amerika'nın. ^unanıstan \e Vıet- nam'da gınştığı faaliyetlerin yerildiği bıldi- rideözetle şugörüşlereyerverilir: "Emper- valizm ve yerii satılmışlann. bütün dünyada sahneve kovduklan yeni oyunlar karşısında duyduğumuzöfkevL kamuın una haykınııa- vı birgörev s*>Tyoruz. Bugün Yunanistan'da. kurbanı olan N'unan halkmın vekurtuluş sa- vası veren \ letnam halkmın millivetçigüçle- ri ile davanışma halindeviz. Bütün dünya haiklan vakın bir getecekte, emperyalizmin veyerii ortaklannın üstesinden gelecek. > urt- lannda kendi ulusal geleneklerine uvgun halktan vana demokrasiler kuracaklardır." ELÇİLİKLERE SİYAH ÇELENK Bıldıriyı vayımlayan örgütler, aynca -Amenka, Yunanistan ve Güney Vietnam el- çıliklennin kapılanna, üzerlerinde, "Dünya halkmın kurtuluşu vakındır" yazılı siyah bı- rer çelenk bırakır Bundan sonra yürüyerek Kurtuluş Parkı'nda çadırda açılmış olan "Atom İş Başında" sergisine giden oğrenci- ler. bir çelengi burada da sergi kapısına bı- rakır. Oğrenciler. toplu halde sergiyi gezer- ken sergiyi hazırlayanlara soru sorar. Ancak sergivı hazırlayanlar. "Soru sorulamayaca- ğmı" 5Ö) ler. Bunun üzenne çıkan tartiima- lar sonunda Can Savran. İbrahim Seven ve Mehdi Beşpınar. polı> tarafından gözaltına alınır. ODTL Vfımarlık Fakültesi birinci sınıf öğrencilerine eğıtım dönemi sonunda. bi- lımsel çalışma nasıl sapılır. kavnaklar nasıl taranır. bıblıvografya nasıl yapılır. bir rapor nasıl vazılır. anabaşlıklar nasıl seçılır. plan- lamanaMİ vapılırkonularını öğretmek ama- cıyla bir çalışma yaptınlır. Seçılen konular. öğrençıve bırakılır. Sınan. dönem ödevr ola- rak "Ttopya ve Ütopistter 1 ' konusunu seçer. dtn'ın da bulunduğu yaklaşık otuz öğrenci vardır. Kafile, staj boyunca Korkut ilçesi Ya- tılı Bölge Okulu'nda konaklar. Doğu Ana- dolu bölgesini ilk kez görenler vardır. De- mir Ozlü, Herkül MUas, Necmettin YOZKL bu sırada, Muş'ta askerlik yapmaktadır. Birpa- zar günü. bir köy evinde hep bırlikte yemek yenir, sohbet edilir. Sinan, Arif Şentek, Cen- giz Aydın ve bazı arkadaşlan, bir keresinde gezmek amacıyla Elazığ'a gider. Kahve iç- mek ıçin bırpavyona gidilir. Pavyondaki tür- kücü. sahnede. "O güzel gerdanı hangi mi- mar dösedi" diye türkü söylemektedır. Si- nan ve arkadaşlan. "V'ay>y bizim gektfğuni- n anladı" diyerek bu tesadüfe gülüşür. Muş'un yakın köyleri gezilir. Gezilen köy- lerde. folklor üzerine çahşmalar yapılır. Bu- radan öğrenilen. "Birjandarnıagelivorkay- makam konağmdan. fiskevursan kan dam- lar o yarin vanağından" diye başlayan tür- kü. oğrenciler arasında çok söylenen bir tür- kü olur. Kafilede bulunan oğrenciler. mşa- atın her aşamasında severek isteyerek çalı- şn ve sekız hafta ıçinde okulu bitınr. Okul. 28 Ağustos 1967 Pazartesı günü saat 18.00"de ODTÜ Rektörü Kemal Kurdaş ta- rafından hızmete açılır. tki Istanbul çocuğu olan Arif Şentek ile Sınan. sadece ODTÜ'de değil o yaz, Istanbul'da da buluşur. Bir san- dal kiralayarak Fenerbahçe Burnu'ndan de- nize açılan iki arkadaş, bir süre kavık sefa- sı yaptıktan sonra denıze gırip. j'üzer. SÜRECEK Donuşum: Devrimci gençliğin sesi ^inan Cemgîl'm ODTÜ'ye başladığı dönem, üniversite gençlığinin toplumda çok önemJi bir ağırlıgı ve söz hakkı vardır. 27 Mayıs ön- cesinde DP dıktatoryasma karşı mücadeleyi gcnç- lik başlatmış ve ordu tamamlamıştı. Bu nedenle, gençüğin ikîidar üzerinde btr pay sahipliği söz ko- nusuydu. Üniversitelerpolitikbireralandır. Üniver- siteye adım atmak demek politikaya adırn atmak demekti. 27 Mayıs Anayasası ile güvence altına alı- nan bazı demokratik hak ve özgürlükler sonucun- da ûniversiteli gençliğin politik bilincı arönış, bu- na parale! olarak da yayın çıkartmaya ve örgütlen- meye girişmiştir. Gençhk, on yıllardır çözümlen- meyen toplumun sorunlan hakkında seçenekler or- taya koyuyor, düşüncelerinin gerçekleşmesi için mücadele veriyordu. TtP'e ve fakültelerin fikir ku- lüplerine üye bazı gençler, ilk sayısı 22 Nisan 1965 Perşembe tarihini taşıyan l *Dönöşûm''dergisini çı- kartmaya başlar. Dergi, sosyalist gençlerin ilk ör- gütlü ve bagıınsız yayın organı niteliğindedir. Dö- nüşüm dergisinin ikinci yayın döneminde yazı ku- rulu üyeleri arasmda Sinan Cemgil de vardır. Dö- nüşüm dergisinin ikinci çıkışında derginın sahıbı ve yazı işleri müdürii olan Abdullah Nefes'in söy- lediğine göre derginin yazı kurulunda yer alanlar şunlardır: Sinan Cemgii.jAtfflaSarp. Abdullah Ne- fes. Ataol Behramoğlu. L tnit Hassan. Doğu Perin- çek. V'uri Çolakoglu. !>ahin Alpav Ayhan Başaran, . . Erdogan Güçbilmez,Osman Sakalsiz.Ömer Mad- ra. Sosyalist gençler açısmdanönemii birdeneyim sayılan Dönüşüm dergisinin çıkışının başlattıgı ha- reket, sos>-alıst gençlerin derlerap toparlanmasuu ve yeni örgütlenmeler yaratmasını sağlar. ODTÜ >. Sosyalist Fikir Kulübü, 18 Mayıs 1965 Salı günü "- kurulur. 1967 Aralık aysndan ıtibaren: Sinan Cem- - ! gil (Başkan), Müfit Oafeş (2. Başkan), Haffl Çe- • fimii.AydfnelAlnnta^FehmiSönmez,MesutOda- • haşı ve Enan Öztürk. ODTÜ SFK'nin yönetimi- ni ele alırlar. 12 Mart 1971 günü verilen askeri muhtıranın ardından 26 Nisan 1971 Pazartesi gü- nü sıkıyönetim ilan edilir ve öğrenci öfgütlerinin | faaliyetleri durdurulur. Ankara Sıkıyönetim ve II. Ordu Komutanı Orgeneral Semih Sancar tarafin- •>-• dan, 1 Mayıs 1971 Cumartesigünüyayımlanan 12 numaralı bildiri ile diğer öğrenci örgütleriyle bir- likte ODTÜ Sosyalist Fikir Kulübü'nün de, faali- yetinin durdurulduğu açıklamr. Aynca, Ankara CumhuriyetSavcılığı'nın, "tüzûklerindebeiirtilen aıaaçlara aylon davrandıklan ve politika ile uğraş- uJdan" gerekçesiyle kapatılmalan için Ankara Be- şinciAsliye Hukuk Mahkemesi nezdindeaçılan da- va, 12 Mayıs 1971 Çarşamba günü sonuçlanır ve ODTÜ SFK mahkeme karan ile kapatılır. MİLL1 PETROL KAMPANYASI ODTÜ SFK. kuruldukian sonra, ilkolarak. ITt- ÖB, TMTF ve TMGT'nin başlatnğı "Miii Pfetrol KaBan" kampanyasma katılır. 18 Mayıs 1965 Sa- lı günü bir bildiri vayımlayan. ODTÜ Sosyalist Fi- kir Kulübü. "*Petrohjn millilestirilmesi kampama- sına" katıldığmj açıklar. Türk petrolünun kullanıl- masını isteyen ODTÜ Sosyalist Fikir Kulübü üye- leri, 29 Mayıs 1965 Cumartesi günü Ankara'da Pet- rol Ofisi benzin istasyonlannda. benzin satışı ya- par. Kızılay ve Sıhhıye'deki benzin istasyonlann- da ekıpler halinde çalışan kizlı-erkekli oğrenciler, büyük ilgi görür ve her günkü normal satışın üs- tünde bnkaç misli benzin satıür. Bu arada mavi önlüklö' giymiş genç kızlarla. şoförler arasmda il- gi çekici konuşmalar olur. Şoförler, öğrencilere, "Sfe bir AmeriJkan üniversitesinde okuvorsunuz. Nasıl ohnor da Türk petrolünun saoşi işinde çalı- şıyorsunuz?" diye sorar. Oğrenciler, ODTÜ'nün Türk ünıversitesi olduğunu söyler ve Türk petrolü kullanılması konusundakı çalişmalannın nedente- rini anlatır. Bu arada benzin alanlara, şeker ve çi- çek sunuhır. Petrol satıcısı öğrencilerden Nurten Kam. Şenav Karapirim, Nurdan Takım. YamzÇo- rapçıoğh], Umit Güngören ve Deniz Egemen, yap- tıklan iş hakkında. "Türk peJrolünü satmanın la- vaoç verici olduğunu. petrolü alanlann da av ru kı- vana duymaian gerektiğini'' söylerler. Genç kız- lar, aynca, •'Bertrinsatıcthöırunbav'anlariçjn iyi bir meslek otabileceg" fikrinı de ortaya atar. ODTÜ öğrencileri, haziran ayı içınde Ankara'daki bütün Petrol Ofısi şubelerinde satış yapar. Oğrenciler. sa- tış sırasında. benzin alıcılanna, "Yiırttaş! Y'urdu- mın ekonomiközgürlüğünü saglamak için petrolsa- va>ına kani L'nutma ki, Türkive'v i ancak sen kur- tarabilirsin'' yazılı bildiriler dağıtır ve bu bıldiriler taşıtlara asıiır. S1FIRNOKT4SII ORAL ÇALIŞLAR Sinan Cemgil, 31 Mayıs 1971'de 12 Mart askeri müdahalesi döneminde Nur- hak Dağlan'nda öldürülmüştü. 1968 gençliğınin sembol isimlerinden Sinan'ın ölümünü, Tokat'tan Sıvas'a Ibrahim Kaypakkaya ile yolculuk yaparken oto- büsün radyosundan dınlemiştik. Acımızı yüreğimize gömdük ve birbirimize acı do- lu gözlerle baktık. Çünkü o günlerde biz- ler de aranıyorduk. Sinan'la TİP içinde biriikie mücadele ederken tanışmıştık. O dönemde Sinan ODTÜ'de öğrencıydı. Öğrenci forumla- rında ikna edıci konuşmalarıyla, olgun ve kararlı tutumuyla hep ön plandaydı. Onu bütün gençlik çok severdi. Cumhuriyefte devam eden "Nurhak'ta BirŞafak Vakti" yazı dizisindeki genç fotoğrafına bakıyo- rum. Şimdi 54 yaşında olacaktı. O, bu ha- liyle hepimiz için gencecik Sinan olarak yaşamaya devam edıyor. Sinan, TİP gençlik kollannda çalışırdı. Annesi ve babası, Nazife ve Adnan Cemgil de TlP'te etkın ısimlerdı. Cemgil- Cemgiller'in Kaderi ve Türkiye ler, geçmışte muhalif oldukları için acılar çekmiş ınsanlardı. Her sosyalist ve de- mokrat aydın gibi onlar da bu ülkeye yön veren gerıcilıkten nasiplerini almışlardı. Adnan Cemgil 1950'lerin başında, Türkı- ye'nin ABD çıkarları için Kore'ye asker göndermesine karşı çıkmıştı. Behice Bo- ran'ın. Pertev Naili Boratav m. Niyazi Berkes'in başına gelenler onun da başı- na geldi. Barışseverler Derneğı kurucusu olarak tutuklandı. Eşi Nazife Cemgil de. o yıllarda öğretmenlik yaptığı Ankara'dan Yozgat'a sürgün edildı. Turhan Feyizoğlu'nun hazırladığı yazı dizisinde başına neler geldiği şöyle anla- tılır: "Nazife Hanım, Yozgat'ta bir ev tu- tar, o zaman çok küçük olan oğullan Dumrul ve Sinan V da yanına altr. Tutuk- lu bir eş ve iki küçük çocukla, antikomü- nist baskılar altında olan bir kadının tek başına yaşaması kolay değildir. Kamyo- nete binen bazı oğrenciler, Nazife Ha- nım'ın arkasından 'Komünistler Mosko- va'ya' diye bağırır." Bu baskılar altında Yozgat'ta öğretmenlik yapmayı sürdür- mek ıstemeyen Nazife Cemgil, çocukla- rını da alarak Istanbul'a taşındı. Adnan ve Nazife Cemgil'in bundan sonraki yaşamları da sürekli baskı ve ya- saklara göğüs germekle geçti. TİP yöne- tıcisı iken de çeşitli saldırılarla yüz yüze geldiler. Sinan böyle bir ailenin oğluydu. Baskıları görerek yetişmış, aydın biraile- de büyümenin acılannı da çekmiş. ola- naklarından da yararlanmıştı. Sakin, dik- katlı. her yaptığını iyi hesap eden Sinan Cemgıl'len Nurhak Dağlan'ndaki isyana çeken nedenler üzerinde düşünmek ge- rekır. Neydı bu isyana sebep olan koşul- lar? TlP'in geliştiği yıllarda ABD Vietnam 'da batağa saplanmıştı. Türkiye'deki ilerici in- sanlar, tüm dünyada olduğu gibi bu bü- yük bağımsızlık direnişinden etkileniyor- lardı. TİP, Vietnam sergileri açtı, TİP Genel Başkanı Mehmet Ali Aybar, ABD'yi Vi- etnam'daki suçlan nedeniyle yargılayan "RusselMahkemesi"ri\r\ üyesi seçildi. Iş- te bu dönemde, siyası iktidann örgütle- diği antikomünist saldırılar başladı. TİP toplantılanna katılan birçok genç, AP ik- tidarından güç alan taşlı sopalı saldırılar- da yaralandılar. Yaralanmakla kalmadılar, polislerce gözaltına alındılar, işkenceler- le ve baskılarla yüz yüze geldiler. Muhalefete alışmamış iktidarlar, genç- lerden gelen muhalefeti de ezmeyi he- deflediler. Sol bir yükselışe dayanama- yanlar, Susuriuk'a uzanan sürecin taşla- nnı da o günlerde döşemeye başladılar. Sinan'ın gencecik fotoğrafına bakıyo- rum. Cemgil ailesinin 50 yılı aşkın çektik- lerini düşünüyorum. Hâlâ bu ülkede dü- şüncelerini açıkça söylemek ve muhalif olmak, tehlikelere göğüs germeyi gerek- tıriyor. Cemgıller, bir ömür verdikleri öz- gürlük, eşıtlik, adalet kavgasında çok acı- lar çekmenın yanı sıra oğullannı da kay- bettiler. Ülkemizin onurlu insanları olarak Nazi- fe Cemgil ve Adnan Cemgil'in kaderi, as- lında Türkiye'nin kaderi. Aydınını ezen, horlayan, yok eden, eleştiriye ve muha- lefete tahammül edemeyen bir kültürle bugünlere geldik. Eline güç geçirenler, sırtını bir yerlere dayayanlar, bir günde kahraman oluyorlar. Cemgiller'in tarihine bakıyorum, sırtlarmı inandıklan özgürlük davasından başka hıçbir yere dayama- mışlar. Bu yüzden de başlanna gelmedik kal- mamış. Onların yaşadıkları her acı aslın- da Türt<iye'nin acısı, Türk aydınının acısı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear