Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
DEĞİŞEN DÜNYADANHÜSEYİN BAŞ
BaiobBıvdtffcarıçaliaılcuvuıfca'şı4, 11 ve 18 Şubat'ta Arte televizyonunda bir belgesel. 22 Şubat'a
kadar Colline tivatrosunda Stephane Braunschtveig'in sahneye
koyduğu 'Kenüerin ÇengeBnde'oyunu. 14 Mayıs'tan 21 Haziran 'a
kadar Odeon Tıyatrosu-Avrupa Tıyatrosu 'nda Georges
Lauvaudant'mn sahnelediği 'Geceyansı TrampetSesieri've 'Küçük
Burjuvalarda Düğün'. Marttan hazirana Goethe Enstitüsü 'nde bir
dizi gösteri ve konferans. Bertolt Brecht,yenıden Paris 'te.
Kutlamalarla ilgili benzer etkinliklere, kuşkusuz, dünyanın çok
sayıda ülkesinde de rastlamak mümkün. Ne var ki, Alman tiyatro
adamımn yüzüncü yılında profesör John Fuegi'nin Brecht 'e
karaçalan biyografisinin Almanya 'da yayımlanmasınm aynı
zatnana rastlaması bu konuda sert tartışmalan da gündeme
getirmiş bulunuyor. Gazeteci Brigitte Patzold, Le Monde
Diplomatique 'in Şubat 1998 sayısındayer alan geniş
incelemesinde, büyük ustaya karşı saldınlann nedenlerini
sergilerken gerçekte, dünyamızda hâlâ sürüp giden toplumsal
kargaşanın açıklanmasının, dün olduğu gibi bugün güvenilir
rehberlerinden biri olmaya devam eden yazann kişiliğinde,
'eserinin vuruhnasmm'amaçlandığım ortaya koyuyor. Bazı
odaklann sosyalist düzenlerin dağılmasıyla yetinmedikleri, bir kez
daha geri dönmesi tehlikesi karşısında gerçek kurtuluşun yolunu
aydınlatan büyükfenerlerin de söndürülmesi için çaba
gösterdikleri kimsenin saklısı değil. Bu açıdan, Brecht 'in gözden
düşürülmesi yönündeki girişimler, Co urtois'nın tarihi çarpıtma
çabalannı andırmaktadır. Ama her şeye karşın çağdaş Türk
tiyatrosunun çizgisinde apayn biryere sahip olan Bertolt Brecht'in
oyunlannın sahnelendiği dönemler, gerek sahneleme, gerek
oyuncuların performansı ve toplumsal etkileri, gerekse de epik
tiyatro geleneğimize katblan temelinde, vazgeçûmez biryere
sahiptir. Brigitte Patzold 'un yazısınm sonunda değindiği gibi,
ülkemiz seyircisi de, tıpkı, örneğin Rus seyircisi gibi, 'Üç Kuruşluk
Opera'da 'dahafazla kâriçin her şeyiyapmaya hazır'bir kısım iş
dünyası-politikacı ortaklığının en azından mafya kadar pisliğe
bulaşarak soygun aygıtının temel öğelerinden biri haline geldiğini
ibretle tlerken mafyalaşan kendi dünyasımn da ayırdına
varmaktadır. Bu yüzden, doğumunun yüzüncü yılında herkesi artık
'modasuungectiğine'inandırmak için kim hangi dereden su
getirirse getirsin, Bertolt Brecht tiyatrosunun perdeleri kapanmış
değildir. Çünkü soygun ve talan bugün, düne oranla, çok daha
acımasız biçimde vebukez küreselleşerek tüm hızıyla
sürdürmektedir.
• •
H K
nce tıkınma, sonra ahlak...' Berlinlilerin
1928'de 'Üç Kuruşluk Opera'dan çıkarken
mırıldandıklan bu şarkı, her şeyden önce
Bertolt Brecht'i anlatmaktadır. En azından
yazann en son yaşamöykücüsü, Maryland
(ABD) Üniversitesi karşılaştırmah edebiyat profesörü lngiliz John
Fuegi'nin tezi buydu. Brecht & Co. (Brecht ve Kumpanyası) (1)
adını taşıyan bu yasamöyküsünde Alman Dramaturg sıradan bir
kişi olarak ele alınıyor, 'sex for test' (seks karşılığında metin)
temelinde çok sayıda kadın çalışma arkadaşından yararlanmakla
suçlanmanın yanı sıra, utanmasız bir çıkarçı olarak aşağılanıyordu.
Aynca Brecht, Stalinci olmadan önce Nazilerle flört eden bir
Yahudi düşmanı, dahası bir homoseksüeldi. Sözü edilen 'skandal-
ldtap'm dünyanın çeşitli ülkelerindeki çok sayıda Brecht uzmanı
tarafından Iptiğinin pazara çıkanlması' gecıkmedi. International
Year Book 1995'te, John Wfflet ve arkadaşlan skandal-kitabm
sadece yüz sayfasında yedi yüz yanlış ve yalan ifade saptadılar. 26
Kasım 11997'de piyasaya çıkar kitabın Almanca versiyonu
Brecht'in yüzüncü doğum yılı kutlamalan fırsatıyla piyasaya
sürülerek Dramaturg'la ilgili çok sayıda eserin yanı sıra bir
skandal-kıtap olarak yer aldı (2). Skandal-kitabın çevirmeni
Sebastian VVohifeü çeviri için iki yıldan fazla çalışmak zorunda
kalmıştı. Bunun önde gelen nedeni, Amerikan versiyonunun çeviri
yanlışlanyla dolu olmasıydı. Bu yüzden çevirmenin kaynaklarla
ilgili her alıntıyı Alman arşivlerinden doğrulaması gerekmişti (3).
Boş sözlere ve dedikoduya bir hayli yatkın olan John Fuegi,
kitabının Almanca çevirisini Bertolt Brecht'e değil, başka türlü
yüzüncü doğum yılının kimsenin farkına varmadan geçip gideceği
ustanın en yakın çalışma arkadaşı 20 Şubat 1897 dogumlu
Elisabeth Hauptmann'a ithaf etmişti. Elisabeth, Brecht'le 1924'te
tanışmıştı. Güzel ve eğitimliydi. Birçok yabancı dili biliyordu.
Fuegi'nin savına bakılırsa 'Uç Kuruşluk Opera'nın yüzde 80 ilâ
yüzde 90'ını o yazmıştı. Yine John Fuegi'nin savına göre Elisabeth
olmasaydı ne "Mezbahalann Ermiş, Johanna'sr ne "Adam
Adamdır" ne de Brecht'in kimi didaktık oyunlan yazılmayacaktı.
Diğer üç kadın çalışma arkadaşının da Brecht'in dramatik
eserlerinin yazımmda önemli paylan bulunuyordu. Bunlar, Berlinli
Margarete Steffin, Danimarkalı Ruth Beriau ve Finlandiyalı Hefla
Wuoh'joki'ydi. 'Gaüko'nun Yaşamı'nın önemli bir bölümü 1941 'de
Moskova'da veremden ölen Margarete Steffin tarafından kaleme
alınmıştı. 'Kafkas Tebeşir Dairesi', Ruth Berlau'nun çalışmasıydı.
'Bay Puntila ve Uşağı',Hella VVuolijoki'mn 'Finlandiyalı Bacchus"
adlı öyküsünden hareketle ortaya çıkmıştı.
Brecht Insanları verlmH yapıyordu
Bütün bu kadınlar, ustalan için kendilerini neden Margarete Steffin
gibi ölüme mahkûm etmişler, 1974'te bir psikiyatri hastanesindeki
yangında trajik bir biçimde yasamıru yitiren Ruth Beriau gibi
alkolik ve depresif olmuşlar ya da sürekli çocuk aldırmalan bir
yana Elisabeth Hauptmann gibi intihar girişiminde bulunmuşlardı?
V
VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
Cemiyetimiz üyesi, değerli arkadasımız,
Basın Şeref Kartı Sahibi
SABtHA BOZCALI
12 Nisan 1998 pazar günü vefat etmiştir.
lstanbul'da 1903 yılında doğan Bozcalı. 1953 yılında
Millıyet gazetesinde ressam olarak mesleğe başladı. Yeni
Sabah. Hergün, Ulus, Havadis, Tercüman gazetelerinde
çizdi. Münih Sanat Akademisi ödülünü aldı. Pek çok tarihi
dizi çizimleri olan ve Almanca, Fransızca büen Sabiha
Bozcah'nın cenazesi 14 Nisan 1998 Salı günü öğle
namazından sonra Teşvikiye Camii'nden ahnarak Yeniköy
Mezarlığı'nda toprağa verilmiştir.
Vefatı camiamızda büyük üzüntü yaratan Sabiha
Bozcah'ya Tann'dan rahmet, kederli ailesine, yakmlanna
ve meslekdaşlanmıza başsağhğı dileriz.
TÜRKÎYE GAZETECtLER CEMÎYETÎ
VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
Cemiyetimiz üyesi, değerli arkadasımız,
Basın Seref Kartı sahibi
ZİYA ERGENE
13 Nisan 1998 Pazartesi
yılında doğan ve
nü vefat etmıştir. lstanbul'da 1927
1998
tesı gunu vetat etnuşnr. Istanbul da ıy
1956 yılında Cumhuriyet gazetesinde
meslege başlayan Ziya Ergene'nin cenazesi 13 Nisan 199
Pazartesi gunu öğle namazıns müteakıp Çapa Saraç Doğan
Camii"nden ahnarak Yenı Alibeyköy Mezarhgı'nda toprağa
verilmiştir Vefao camiamızda büyûk üzüntü yaratan Ziya
Ergene'ye Tann'dan rahmet. kederli ailesine, yakınlanna ve
meslektaşlanmıza başsağlığı dılenz.
TLRKtYE GAZETECtLER CEMtYETt
John Fuegi'nin bu sorulara yanıtı yok değil. Karşılaştırmah
edebiyat profesörüne göre bütün bunlann ardında 'Brecht'in
dayaralmaz çeldcfliği ûzerine kurulu seksüe) yararlanma' olgusu
var. Anlaşılan o ki, Batı potasında yetişmiş üniversiteli
için 'bu komünist müitanlann antifaşist savaşımda
ücretsiz çahşabüecekleri' aklırun ucundan bile
geçmemektedir (4). Örneğin Elisabeth Hauptmann'ın
bizzat kendisi 'Üç Kuruşluk Opera'nın telif hakkı
için sadece yüzde 12.5'lik bir pay talep etmekle
yetinmiştir.
Tezlerine biraz inandıncılık kazandırmak
amacıyla Fuegi, 70'li yıllarda, kendileri bunu
doğruİamayacak durumda olmalanna karşın,
bu kadmlann bazılan ile karşılaştığmdan
söz etmektedir. Elisabeth Hauptmann
bunlar arasındadır. Hauptmann'ın dostu
ve Brecht'in eserlerinin yayımcısı
olarak onunla birlikte çalışan
Wemer Hetch, konuyla ilgili
düşüncelerini şöyle
açıkhyor. 'Bir saate
kalmadan Fuegi'yi kapı
dışan etti. Elisabeth özeJ
yaşamı konusunda çok
titizdi. Kendisine. ne
pahasına olursa olsun
bazışeyleri
söyletmek için imalı
sorularsorup
duranbu
adamdanfena
hakle
sıkünuştı.'
Werner
Hetch o
sıradaotuz
beşyıl
süren
araştırmalardan sonra Brecht'in 10 $ubat 1898'de Augsbourg'daki
doğumundan 17 Ağustos 1956Vla Berlin'de ölümüne kadar
yaşamımn bir tür günlüğünü yayımlamıştı (5). Söz konusu
günlüğün son sözünde Hetch. şu noktanın önemle altını
çizmektedir: 'Bazı olavlann ve tarihlerin doğrulanması sırasında
tjipt^nan açık yaıüışlar, John Fuegi'nin kitabının ciddiyetten ne
denli uzak olduğunu ortaya koymaktadır' (6).
Brechtçi edebiyatın ender kadın uzmanlanndan bin olan Sabine
Kebir de Brecht'in çalışma arkadaşlanyla olan ilişkilerini
incelemiştır (7). Özellikle de, 'yararianıa'nın önde gelen kurbanı
Elisabeth Hauptmann'ın yaşamını derinlemesine araştırmıştır (8).
Bu araştırma. Hauptmann'ın Brecht'ten aynldıktan sonra dişe
dokunur hiçbir şey yazmadığını ortaya koymaktadır. Acaba
Hauptmann'ın, Brecht'in dehasına mı, yoksa ilham alması için
onunla birlikte çalışmaya mı gereksinimi vardı? Buna karşılık
Brecht'in edebi üretimi, başka kadın çalışma arkadaşlanna bağlı
olmadan devam etmiştir. Fuegi'nin tezlerine karşı bir başka
argüman ise Brecht'in en küçük harfve nota kadar duyarlı
üslubundaki tutarlılıktır. Sabine Kebir'e göre Elisabeth
Hauptmann. faşizme karşı ortak savaşın ötesinde Brecht'le
çalışmaktan büyük haz aimakta \e duygulannı şöylece dile
getirmektedir: 'Birttkte çok güldük. Çalışmalar ne denli güç olursa
otsun. biasn için eğtenceliydL' Yaratım için gerekli olan böylesi bir
ortak çabada, çalışmalara katılanlann her birinin payının doğru bir
biçimde saptanması, kuşkusuz olanaksızdır. Ama buna kimsenin
de aldırdığı yoktur. Çünkü tüm küçük burjuva değerleri gibi
bireysel mülk düşüncesi de fırlatılıp kenara atılmıştı. Ustanın
1949-56 arasında öğrencisi olan îsviçreli yönetmen Benno Besson,
-ki John Fuegi'nin savına göre Brecht onun Don Juan çahşmasını
'çalnuşü'- bunu doğrulamaktadır. 'Yazar haklamla ilgili sorun beni
hiçbir biçimde ilgikndirmiyordu. Benim için önemli olan Brecht'le
çahşmaktL („) O, insanlan verimli >apıyordu. Onlan veniden
dünyaya getiriyordu. Onlan ûretken haie getirirken kendisi de
ûretiyordu' (9). Danimarkalı Ruth Berlau'ya gelince. şunu hemen
söylemek gerekir ki o, Alman diline hiçbir zaman tam olarak
hâkım olamamıştı. Bu yüzden 'Kalkas Tebeşir Dairesi' gibi şiirsel
bir metni yazmış olmasına inanmak olası değildir. Brecht'e kötü
bir Almanca ile yazdığı mektuplardan bırini okumak, bu konuda
ikna olmak için yeterlidir. Brecht'in entelektüel mülkle ilgili
kayıtsızhğı, John Fuegi'nin bu konuda rahatsızhk duymasmdan
çok önce biliniyordu. Dramaturg bunu saklarruyordu. 20'li yıllarda
eleştirmen Kurt Tucholsky ve Alfred Kerr, 'Üç Kuruşluk Opera'da
-adını anmadan- VUlon'nun dizelerini kullandığı için onu
eleştirmişlerdi. Daha sonra 'Evcil Dua'larda Rimbaud'yu
görürüz. Gençlik oyunu 'Adam Adamdır' Georg
Büchner'ın VVoyzeck'ınden, 'Üç Kuruşluk Opera',
lngiliz John Gay'ın 'Dilenci Opera'sından, 'Kafkas
Tebeşir Dairesi' ıse Klabund'dan esinlenmiştir. Ama
Shakespeare, Francis Bacon'dan: Mouere, Corneilk'den
esinlenmiş değil midir? Werner Hetch. Klaus \*ölker (10)
ve Wferner Mhtenzwei (11) gibi yaşamöyküsü yazarlan,
* Brecht'in edebi 'ahntüanndan' çok daha önce söz
etmişlerdir. Aynca, çalışma arkadaşlannın çalışmalanna
aktif bir biçimde katıldıklanm doğrulamışlar, ne
var ki, kendilerine düşen payı talep
etmelerinin sadece kendilerine ait bir iş
olduğunu belirtmişlerdir. Bunu tek
yapabilecek durumda olan ve
1941 'de hayata veda eden
Elisabeth Hauptmann,
kendi isteğiyle bu
hakkından feragat
etmiştir. Margarete
Steffınisel941'de
ölmüş, Ruth Beriau
alkolizmin batağına
saplanmış, Hella
VVuolijoki 'Bay
Puntila ve Uşağı'na
katkılannın karşılığı
olarak Brecht'le
yazara düşen telifın
yüzde 50'sinin şu
kadarda birinin
kendisine ödenmesi
konusunda anlaşmıştı.
Ama yayıncı bu parayı
ödememiştir. John Fuegi'nin tutkusu salt
Bertolt Brecht tarafından ihmal edilmiş bu
kadınlann, yayımcısı Peter Suhrkamp ve
mirasçılan Barbarave
Stephan Brecht'in haklannı
savunmak olsaydı keşke... Ama feminizm
maskesi altında asıl amacı başkaydı; O,
oyunlan bir parabol netliğiyle insanın kurdu
olduğu bir dünyanın yeraltını ortaya çıkaran
ve onun değiştirilmesi için çagrıda bulunan
siyasal ve popüler tiyatronun yaratıcısı bu
büyük düşün adamını yıkmak istiyordu.
20'li yıllardaki kadar işsizin ve yoksulun
bulunduğu çağımızda Brecht pekâlâ
yeniden gündeme gelebilirdi. Oysa John
Fuegi, onu bir cani gibi göstermeye
çalışıyordu. Reçete bellidir. Ama yjışamöykücüsü bunu aşın
ölçüde abartarak tüm güvenilirliğini yitiriyor. Kansı HeJene
VVeJgel'in Avusturyalı bir Yahudi olmasına karşın onu Yahudi
düşmanlığıyla suçlayabiliyor. Bununla da kalmıyor. Dramaturg'un
Nazi eğilimli olduğu kuşkusunu yaratmaya kalkişacak ölçüde ileri
gidiyor. Brecht'in 1920'de tıpkı Hitiergibi 'seyirdsi'nezdinde
'şevtani bir güce sahip olduğundan' söz ediyor. Bu durumda da,
şeytani bir güce sahıp Brecht'e Stalinci olmaktan başka seçenek
kalmıyor. John Fuegi bununla, Komünizmin Kara Kitabı'yla,
'sosyaliznün hümanist özüne saldıran' 'Stephan Courtois' ile
birleşiyor (12). Karşılaştırmah edebiyat profesörünün hırçınlığı,
aslında, 1926"da, ekonomi politik ve RosaLusetnburgtürü
Marksizm konusunda hocası olan sosyolog Fritz Sternberg ve
ılımlı Marksist Karl Korch'la tanışan Marksist yazan hedef
almaktadır. Yargıç John Fuegi. aynca Brecht'i kurnaz bir çıkarcı
olarak gösteriyor. Ve sorduğu sorulan kendisi yanıtlıyor; neden
hiçbir zaman Alman komünist partisine üye olmamıştır? Çünkü,
bağlanmayı reddediyordu. MacCartrıy'nin cadı avından nasıl
kurtulmuştur? Hiç kuşku yok, direnme gücünden yoksundur. 17
Haziran 1953'te isyan eden Doğu Alman işçileriyle neden birlikte
hareket etmekten kaçınmıştir? lşte onun Stalinci olduğunu
gösteren bir başka kanıt! Dramaturg'un işçilerin genç Alman
Demokratik Cumhuriyeti'nın (RDA) otoritelerine karşı
ayaklanması sırasındaki tutumu. gerçekte ne olmuştu? O sıralarda
Berliner Ensemble bünyesinde Brecht'in yakın çalışma
arkadaşlanndan biri olan Manfred Wekwerth 'grevin
açıklanmasından hemen sonra' dıye anlatıyordu bize: "Brecht tûm
personeli Berlin'deki e\inde toplanuşü. Once işçSerin grevini
onayladığını açıkladı. Benim, Pekı ne yapmalf sorumu ise 'Işçileri
aydmlatmak gerek' şeklinde >arutladı. Ertesi gün sokağa indik, ama
Baü Berlin'den sızan provokatörlerin 'komünistlere ölüm"
sloganlannı duyunca, Brecht 'faşist tehlıkeden' söz etti.
Yanıbaşındaydım. Onu işçilerle konuşurken gördüm. Onlan bu
tehlike konusunda uyarmakla bûükte, gre\i sürdürmeleri için
cesaretlendiri>ordu." Gerçek şu ki, Bertolt Brecht. otoritelere
radyoyu Berliner Ensemble çalışanlanna vermeleri için çağnda
bulunarak arabuluculuk yapmayı önermişti. Hükümete halkla
diyaloğa girmelerini ve bazı hatalannı kabullenmelerini salık
vermişti. Ama komünist yönetici Walter Ulbricht'e yazdığı
mektubun sadece son cümlesi yayımlandr. 'Şu anda Buieşik
Sosyalist parti ik dayanışma içuıde olduğumu ifade etmek isterim'
(13). Özetle, Gfinter Grass'ın 'Halk Devrimi Prova Ediyor' adını
taşıyan oyununda değındiği gibi sanatçı karmaşanın marjında
değil, tam orta yerinde yer alrruştı (14). Tiyatrosuna kapanmamış,
tam tersine, sokağa inmişti. Nitekim Brecht, bu olaylardan sonra
yazdığı ünlü şiirinde. 'Eğer halk hükümeti lağ\edemiyorsa
hükümetin halkı lağvederek verine başkasını seçmesi daha kolay
olmaz mı?' diyordu. Aslında Doğu Alman bürokratlan Bercht'e
her zaman kuşkuyla bakrruşlardır. Tiyatrosu sosyalist gerçekçiliğin
kurallanna yeterince uygun sayıhnıyordu. Onu aşın ölçüde
biçimci, kozmopolit ve banşçı olarak görüyorlardı. Oyunlan
olumlu işçi kahramanlanna yer vermeme günahıyla maluldü. Onu
daha sonuç alıcı saldınlardan koruyan, uluslararası ünüydü.
Werner Hetch. Helene Weigel'in şu bilinçli sözleriru anımsıyor:
'Onlann olmamızı istedikleri gibi değildik. Ama onlar için temsil
ettikierimizi kaybetmekistemivorlardı.' Kuşkusuz, uluslararası
prestijden başlayarak...Doğu Alman Cumhuriyeti'nde tiyatro
sanatçısımn statüsü ile anlaşmazhk konusunda. 1954'te henüz
yirmi yaşındayken Berliner Ensemble'a asistan olan sınema adamı
Peter Voigt da bu düşünceyi doğruluyordu: 'Th-atrosu bir yandan
eleştirilirken bir yandan da yardun alıyordu." Peter Voigt, Berliner
Ensemble'ın 1954'te Paris'te Sarah-Bernard tiyatrosundaki büyük
zaferine tanık olmuştu. Brecht'in şu sözlerini anımsıyor: 'Sadece
Polonya ve Fransa'da gerçek dostiarunız var.'
Mutfakta olmak
Bertolt Brecht çıkarcı mıydı? Bu soruyu yanıtlamak için önce,
tiyatronun dünyayı değiştirmeye katkıda bulunabileceğine inanan
Dramaturg'un savaştan sonra neden Doğu Alman Cumhuriyeti'ne
yerleşmeyi ve orada kalmayı seçtiğini izah etmek gerekmektedir.
John Fuegi bunu çıkar için yaptığını ima ediyor. Emrine bir tiyatro
salonunun verihnesinden, yapılan yardımlardan Statin ödülünden
ve diğer bazı ayncahklardan söz ediyor. Ama Milano Piccolo
Tiyatrosu'nun kurucusu ve Brecht'in dostu Giogio Strehkr aynı
kanıda değil: 'O, özgûrlüksüz bir sosyattzmin, özgüriükçü bir
sosyalizme dönüşebileceğini umut ediyordu' (15).
Doğu Almanya yönündeki seçimi, bizzat kendisini de
ilgilendiriyordu. Keuner, öykülerinin birinde bunu izah ederken
şöyle diyordu: 'Güzel bir tiyatro salonu ile mutfak arasında murfağı
seçihniş ve ahçılaıia birtikte elini hamura bulamıştı' (16). Oraya
yerleşmesine gelince, onu bu konuda bir konuşma etkilemişti: Bir
öğrenci. Bertolt Brecht'in diyalektik tiyatrosuyla sınıf savaşının
artık var olmadığı bir sosyalist devlette neyi değiştirmek istediğini
merak ediyordu. Usta. 1955 Ocak ayında bu soruyu şu sözlerle
yanıtlamıştı: 'Ortaya çıkanlması ve çözüme ulaşbnlması gereken
çeUşkDer her zaman olacakür' (17) John Fuegi'nin kıtabmda en
şaşırtıcı olan, karşılaştırmalı edebiyat profesörünün, Bertolt
Brecht'in oyunlanyla ilgili hiçbir analize yer vermemesidir. Oysa,
insana yönelik saldmlanyla Fuegi, aslında açık bir biçimde eseri
ve etkilerini hedef almaktadır. Brecht bugün Almanya'da oyunlan
en çok oynanan bir tiyatro adamıdır. Geçen sonbaharda
Moskova'da Vladimir Maschkovv'un sahneye koyduğu 'Üç
Kuruşluk Opera', salonlan doldurmuştur. Nedeni açık: Bertolt >n<JÂ
Brecht ış dünyasımn mafya kadar pisliğe bulaştığım onaya •<••
koyarken Moskovalılar, orada kendi mafyalaşmış toplumunu
görmüşlerdir. Yanıtlanması gereken soru, Moskovalı seyircilerin
'Çakı Maki ile birlikte bir bankayı soymak. bir banka kurmanın
yanında ne yazar' şarkısını mınldanırken bu onlara ilhamı mı
vermektedir, yoksa isyan duygusu mu?
BRIGITTE PATZOLD
(1) Kitabm Amerikan versivonu Brecht & Co', seks, politika ve
modern drama yaratmak. Gmv Press, Nev> York 1994. Fransız
versiyonu ise bundan hirkaç ay sonra 1995 Nisan ayında yarımlandı:
John Fuegi seks, politika ve modern tiyatronun keşfi. Fayard, Paris.
876 sayfa.
(2) John Fuegi, Brecht & Co. Biogruphie. Europaische
Vedagsanstalt Hambourg, 1997, 1086 sayfa
(5) Brecht 'in Berlin Sanat Akademisi 'nin korumasındaki arşivlerinin
bir kopyası Bertolt Brecht le HeJene Weigel 'in oğlu Stefan Brecht
tarafından New York Harvard Üniversitesi 'ne armağan edilmiştı.
John Fuegi 'nin bu arşivlere ulaşmasma olanak sağlanmıştır.
(4) Bu kadınlarla Brecht arasındaki çok sayıda mektupta antifaşist
savas, 'üçüncü şey' diye geçmektedir.
0) Wemer Hetch. Brechtchronik. Suhrkamp. Frankfurt 1997.
(6) Idem. 1259. sayfa.
(7) Sabine Kebir. Eın alezeptablo Mann. Der Morgen, Berlin 1978.
(8) Sabine Kebir. lchfragate nicht meinen Anteil. Ajbau. Berlin,
1997.
(9) le Monde, 10Mayısl995.
(10) Klaus Völker, Bertolt Brecht, Carl Hanser, Münih 1976.
(11) Werner Mittenzwei, Das Leben Des Bertolt Brecht. 2 cilt.
Edition de Poche, Aufbau Tachenbuch, Verlag, Berlin 1997.
(12) 'Komünizm, Bir Kara Kitabın Çarpıtmalan' Le Monde
Diplomatique Ocak 1997.
(13) fVerner MittenzMei. 2. cilt s: 494.
(14) Giinter Grass, 'Halk Devrimi Prova Ediyor'. Seuil, Paris 1961.
(15) Giogio Strehler, 'Çöküşten Sonrv Brecht'. ltiraflar, anılar,
analizler, L'Arche, Paris, 1993.
(16) Idem s: 108.
(17) Hans Mayer, Brecht, Suhrkamp, Frankfurt, 1996 s: 296-298.
TEŞEKKUR
Doktorluğunu bütün içtenliğiyle
vatandaşlanna sunan, uzun yıllar
yurtdışmda kaldıktan sonra vatan hasretiyle
dönen, hasretini gideremeden 29.3.1998
tarihinde vefat eden,
Psychiatrist Neurolc^
Dr. NAİM
YÜRÜKER'in
cenazesine gelen, telefonla, telgrafla
başsağhğı dileyen, çelenkler, bağışlar ve
dualarla acımıza katılan, bir an olsun bizi
yalnız bırakmayan dostlanmızın hepsine
candan teşekkürlerimizi sunanz.
AİLESl
ECumhuriyet
kitap kulübü
TAKSİM Sergi Salonu
NİSAN AYI ETKİNÜKLERİ
EBRUSERGİSİ
1-30 Nisan 1998
AYDA AKTAY
(Ebru Tekniğiyle üretilmiş ürüıler)
Adres: istiklalCad. (Aksanat Karşısı)TaksimTel:2523881/82
ECumhurİYet
kitap kulübü
TAKSİM Sergi Salonu
NİSAN AYI ETKİNÜKLERİ
OKUMAGUNLERİ
76 Nisan Perşembe Saat: 18.00
DİLEK TÜRKER
GAZtOSMANPAŞA KADASTRO MAHKEMESt'NDEN
1997-17
Davacı Malıye Hazınesı tarafindan davalılar Gazıosmanpasa Beledıyesı vs. aleyhlerme aeılan tapu ıptalı ve malıkhanesmm doldurulmas\ davasmda: (âzios-
manpaşa, Sangöl Mah. esta: 456 ada, 49 patsel. yem: 1181 ada, 21 paısel sayılı taşnunazın malıkhanesı kadastro lesbıü sırasında aynı yerde hem Maliye Hazi-
nesi, hem de Hılmıye Taşkın'ın tapulannın bulunması nedeni ik mülkiyetHi kınıe aıt olduğunun mahkemece tesbıt edılınceye kadar malıkhanesı boşbırakılmış-
ör. Ancak, kadastroca malıkhanesı boş bnakılan bu tasmmaz bılahare Gazıosınanpaşa Beledıyesı'ne eneûmen karan ile belediye advna ve onun sanşmdan da dı-
ğer davalıya tesçü edildiğinden gaynmenkulûn tapu kaydınm ıptali \e malikhanesının hazıne adına tescüi için dava açılmıs olup. Gaaosmanpasa, Sangöl Mah.
Vatansever sk. No: 6'da mukını, Hilmıye Taşkın'ın adresı tesbıt edılmedığınden dunısmanın bırakıldığı 1 6.1998 günü saat 10.00'da durusmaya bizzatkendısı-
nin tatap etmesı veya bir vekdl ile kendısını temsil emrmes) aksı takdırde HUMK.nun 409-410 ve değışik ve 213. mad., gereğince duruşmanın gıyablannda sür-
diMecegıkararaballanacağınîbikiınrmesruhatlıdavetıyeyennekaım olmak ûzereılanenteblığolunur. 25.3.1998 Basın: 15831
"Mutiu 0/ Nazım" oyunundan bölümleryorumlayacak.
Adres: İstiklal Cad. (Aksanat Karşısı) Taksim Tel:252 38 81/82
KDVFİŞİİSTEMEK
YURTTAŞLIK GÖREVİDİR. OTOKONTROLÜ
SAĞU\MAK İÇİN FİŞİNİZİ MUTLAKA ALINIZ.
KtTAPÇILAR DERNEĞI
GAZİOSMANPAŞA
KADASTRO
MAHKEME^NMN
1997 13
Davacı Malıye Hazınesı tara-
fından davalılar Gazıosmanpasa
Beledıyesı vs. aleyhknne açılan
tapu iptalı ve malikhanesmm dol-
dunılması davasında: Gazıosman-
pasa, Sangöl Mah eskr 456 ada.
35parsel.yenı 1882 ıda. 4parsel
sayılı taşmmazın malihanesı ka-
dastro tesbıti sııasmdı. aynı yere
hem Malıve Hazınesı. hem de Ha-
san Fehmı Öztürk ve Sebahat Sa-
n'nın tapulannın buluıması nede-
ni ile mülkıyetın kıım ait olduğu-
nun mahkemece tesbi edılınceye
kadar malikhanesının boş bırakıl-
mıştrr Ancak, kadasroca malıV-
hanesı boş bırakılan .e taşınnuz
bılahare Gazıosmanfasa Beledı-
yesı'ne encümen karaı ile beledı-
ye adına ve onun satıaadan da di-
ğer davahlara tesçıl :61dığınden
gaynmenkulün tapu kaydının ıpta-
lı ve malikhanesının uzıne adına
tesçılı ıçın dava açılnı^ olup, Ga-
zıosmanpasa, Sangöl Sİah. Vatan-
sever sk No: U de minn. Hasan
Fehmı Öztürk \e Sebıhat San'nıa
adreslennın tesbtt edinedığindo»
duruşmanın bırakıldŞı 1.6199S
günü saat 10.00'dadLruşmavıbu-
zat kendısının takıp nmesı ve>a.
bir vekıl ile kendısın emsıl etti-
melen, aksı takdırdeHVJMKnun
4094l0vedeğısıkv;2l3 mad.
gerefınce duruşmano nyablann-
da sûrdûtülerk karara 5^lanaca|ı-
nı bıldınr meşruhatlı ivetıye ye-
nne kaım olmak üze"e ılanen te!>-
lığolunur 25 3 l99Sîısın: 15830