Catalog

Cumhuriyel tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erjnç 9 Genel Yavın Koordınatöru Hiknıet Ç'erinkaıa # Yazıijlen Müduru İbraiıim Yıldız 0 Sorumlu Mudur Fikret tlkiz 9 Haber Merkezı Muduriı Hakan Kara • Görsel Yonetmen Fikret Eser İstıhbarat Cengû \ ıldırım • tkonomı Özlem Yüzak • Kulnir Handan Şenköken 0 Spor Abdülkadir V ücclman # Makaleler: Sami Karaören • Duzeltme Abdullah V azıcı 0 Fotograf. Erdoğan Köseoğlu # Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yayın Kurulu llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktat Kurtfoöke. Hikmet Çetinka>a, Şükran Soner, Ergun Balcı, İbrahim V ıldız. Orhan Bursalı. Muslafa Balbav Hakan Kara. Ankara TemsılciM Mustafa Balbav AtaturkBulvan No 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7 hat), Faks 4195027 #tzırurTemsılcısı Serdar Kıak, H ZıyaBlv J352S 23Tel 4411220, Faks 4419117 • Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, İnonüCd 119 S No 1 Kat 1, Tel 363 12 11, Faks 363'l2 15 Müessese Mûdum Cstön Akmen 0 Koordmator \hmet Korulsan # Muha- sebe Bttlent \ ener • Idare Hrâeyin Gorer • l,*mK Önder Çelik • Bılgj- tşlem >ail tnai 0 Bılgısayar Sıstem Mörmet Çiler«Satış Kaalef kuza MEDYA C: • Yonetım K Başkatıı - Gene! Mudur G Erduran • Koordınator Işıtman • Genel MudmYardı SevdaÇoban Tel 514 07 51395S0-51384«Wl,Faks 51 Ysyunlaysn ve Basan: Yent Gün Haber Ajansı, Basın \e Yayıncıhk A Ş Türkoçagı Cad 39 4] Cagaloglu 34334 Isr PK 246 Isranbui Tel (0 2121 5i: 05 05 (20 hat) Faks (0 212(513 85 23 KASIM 1998 îmsak: 5.22 Güneş: 6.53 Öğle: 11.57 Jkindi: 14.25 Akşam: 16.48 Yatsı: 18 13 www.cumhuriyet.coi Paris'te buzlu günler • Haber Merkezı - Paris'te düzenlenen buz patenı yanşmalannda Amerikalı Nicole Bobek, artistik patinaj kısa programda sergıledığı performansla izleyıcilerden alkış aldı. Santral ppotestosu • ANTALYA(AA)- Antalya'nın turistik ilçesı Kaş'a bağlı Gömbe köyünde, Abdal Musa'nın kutsal suyu olarak bilinen Uçarsu mevkıinde, işadamı Şevket Demırel'ın de ortağı olduğu Aksu Enerjı ve Tıcaret AŞ tarafından hıdroelektrik santralı kurma gırişimı tepkilere neden oidu. Hıdroelektrik santralının doğayı tahnp edeceğini ve bölgenın su kaynaklannı yok edeceğini iddia eden köylüler miting düzenlediler. Türkjye'nin nüfus verileri • ANKARA (AA) - Devlet Istatıstik Enstıtüsü (DİE) verilen ve 1999 yılı programındaki değerler kapsamında yapılan belirlemeye göre, Türkiye'nın nüfus göstergeleri Batılı ülkelenn profiline yakın bir tablo çizmeye başladı. Yaşam kalifesinin artması, bebek ölümlerini azaltırken doğurganlığa da yansıdı: çocuk nüfus azaldı, onalama yaşam süresi uzadı. Ortalama yaşam süresi 1997yıhnda68yıl7 ayolurken 1998 yılı sonunda 68 yıl 9 aya yükseldi. 1985yılında nüfusun yüzde 58.4'ü aktif nüfusu oluştururken bu oran 1997 yılında yüzde 63.8'eulaştı. 10yenibaraj fçin onay • ANKARA (AA) - Devlet Su Işleri (DSİ) Genel Müdürlügü'nün 1998 yılı yatınm programına aldığı 10 yeni barajm yapımı içın Devlet Planlama Teşkilatı'ndan onay alındı. Edinılen bilgıye göre DSİ Genel Müdürlügü'nün öncelikli olarak inşa etmeyi planladığı ve kademeli olarak en geç 2005 yılına kadar işletmeye almayı planladığı barajlar ve bölgelen şunlar: Kureyşler (Aydın). Doğanözü (Ankara), Kuyudibi (Edirne), Seve (Kilis), Uludere (Aydm). Sadık (Gümüşhane), Kirazlıköprü (Batman), Avtepe (Balıkesir), Reşitköy (Çanakkale). Yönek (Aydın). Kemik erimesi • ANKARA (Cumhurijet Bürosu) - Kadınlann hafk arasında "kemik erimesi" olarak bilinen Osteoporoz'dan erkeklere oranla daha fazla etkilendiklen. kadınlann yaşam boyu kemik kitlesinin yüzde 40'ını. erkeklerin ise yüzde 30'unu keybettıkleri bildirildi. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizik Tedavı ve Rehabılitasyon Anabilım Dah Başkanı Prof. Dr. Kamıl Göncü, kemik kaybından dolayı 65 yaş üzenndekı kadınlann yansında omurga kıngı, 80 yaşına enşıldığinde ıse her üç kadmdan bırinde kalça kınğı görüldüğünü belirtti. Her ayrılık Daha az acı çekmek istiyorsanız eve kapanmaktan vazgeçin yeni bir başlangıç • Aynlık acısıyla başedebilmek için uzmanlar, ilişkinin bittiğini kabul etmeyi, öc almaktan uzak durmayı öneriyorlar. Çeviri Servisi - Evlilik ya da ilışkj sona erdığı zaman bırdenbire yalnız kalanlar özellikle aynlıgı istemeyen kışi, büyük acılar çekıyor. bunalıma sü- rüklenıyor. Çaresizlik. aldatılmışlık \ e yalnızlık bu süreçte yaşanan en yoğun duygular arasında. Ay- nlık acısına toplumların aynlıklara bakış açılan da eklendığı zaman, aynlan ınsanlar yoğun bir stres altma gınyor, kendılennı başansız, yaşamlannı so- na ermış gıbı hıssedıyorlar. Oysa uzmanlar, her aynlığın aslında yeni birbaş- Jangıç olduğunu ve aynlığın verdıği acının en yo- ğun de\Tesı atlatıldıktan sonra msanlann kendile- rini de yenıleyerek tüm canlıhklanyla yaşama ye- nıden dönebıleceklerini ıleri sürüyorlar. Acılannı kadınlargibı ağlayarak. başkalanna an- latarak, kısacası dışa vurarak >aşamayan erkekler, aynlık sonrasında daha büyük sıkıntılarla karşıla- şıyorlar. Aynlık sonrasında bir şey olmamış gibı dav- ranmak. uzmanlara göre erkeklerde ciddı bunalım- lara yol açabılıyor. Uzmanlann aynlık acısını çok yoğun \ aşayan v e bu acıyla baş edemeyenler ıçın önenleri şöyle: • Partnenn gıttığını ve dönmeyeceğmı kabul et- mek, hıssedılen olumsuz duygulan bastumamak (ça- resizlik, acı, ağlama ıçgüdüsü gibı) ancak öç alma duygusundan uzak dunnak. acıyı taze tutmamak. • Aynldc sonrasında kendıne hiç boş zaman bı- rakmamak, ıstemeyerek de olsa dostlara ya da kül- türel etkınlıklere zaman ayırmak. En azından yü- rüyüşler ve alış-venşlerle ınsan ıçıne kanşmak. • Aynlınan kışıyledost kalma ya da göriişme ça- balanndan vazgeçmek. SÖYLEŞİ ATTll İLHAN 'Ortak' Bir 'Avrasya Kültür Bilinci' Acılannı kadınlar gibi dışa vurarak yaşamayan erkekler, ay- nlık sonrasında daha büyük sıkıntılarla karşılaşıyorlar. Türk-İs in raporunda küreselleşmenin sömürüyü arttırdıgı belirtildi 'Çocıık işçiliği son bulmali' SAMİH AZMİEZER ADANA - Türk-lş, çahşan çocukla- nn sorunlannın çözümüneyönelık ça- lışma yürütüyor. Konfederasyonun ha- zırlattığı raporda, "Küreselleşmeyle birlikteTürkiye'ninAvrupa Birliği'ne, Gümriik Birliği'ne kattlmas» la baş- layan süreçte çocuk emeği kullanınu- nın ve sömürüsünün \a>gınlaşögj bir tablo ortaya çıkmaktadır" denıldı. Türk-lş Çahşan Çocuklar Bürosu Müdürü Ozcan Karabulut tarafından hazırlanan raporda. ö'zelleştırme. ta- şeronlaştırma, kaçak ışçılık. standart dışı ıstihdamın yaygınlaşması. KO- Bt'lenn sorunlannın sürmesı, kayıt dı- şı ekonomının denetım altma alına- maması gıbı etkenler nedenıyle çah- şan çocuk sayısının arttığma dıkkat çekıldi. Küreselleşmeyle birtikte çocuk emeğı kullanımmm ve sömürüsünün yaygınlaştığmın %urgulandığı raporda sorunlann çözümü ıçin köklü sosyal ve ekonomik önlemlenn alınması, ülke- mızin gereksınım duyduğu yasal dü- zenlemelerin yapılması gerektığı kay- dedildi. Çocuk ışçılığınin ortadan kaldınlma- smın uzun erimli bir hedef olarak gö- rüldüğü raporda çocuk ışçılığınin uzun süre devam edeceği belirtildi. Rapor- da. çahşan çöcukJânn korunması, e|i- tim haklanna sahip çıkıhnası, psiko- sosyal gereksinimlerinın karşılanma- sı gerektıği vurgulandı. Yoksa yanlış mı hatırlıyonjm? Avrasya (Turan) ger- çeğinin, Türk soylu halklar kadar, Slav soylu halk- lan da 'içerdiğini'; ilk defa, sanınm 'Sovyet Mülteci- si'dostum Mark Apter'den duymuştum: ders bitmiş, dışarda kalın yağmur; Alliance Française'den Ras- pail Bulvan'na çıkamıyoruz; Kantın'de, (Amerikan tütünü ve kırmızı şarap kokusu, New/Orieans Cazı) lâflanılıyor: 'Nasıl, Ruslan da mı içeriyor, hadi canım, olmayacakşey!' demişim! Tuhaftır, 'olmayacakşey'ın aslında 'olmuşluğunu', yanm yüzyıl sonra -hem de Türk- çe olarak- Istanbuf'da okuyorum. Başta 'ülkücü' ve Türkçüler', pek çoğumuzu şa- şırtacak, şu satırlan okumak istemez misin/z? Devrim sonrasında Bat'dayaşamış olan, tarihçi vefilologKont N.S. Trubetskoy'un, 'Rus Kültüründe Turan Unsu- ru' adlı makalesinden aktanlmıştır: "...günümüz Rusya topraklannın, tek devlet egemenliği altnda birleştirilmesi bile, ilk defa Rus Slavtan tarafından değil; Turanlılar, Moğollar ta- rafından gerçektestirilebilmiştir. Ruslann, Doğu'ya doğru yayılmalan (buraya dikkat!) birçok Turan boylannın Ruslaştınlması ile bağlantılı olmuştur. Ruslarta Turanlılann iç içe yaşamalan olgusu, Rus tarihi boyunca kırmızı bir hat gibi geçmektedir..." "...Doğu Slavlan'nın Turanlılarla uyum sağla- ması, Rus Tarihi'nin ana olgusu ise; damaıiann- da, şöyle ya da böyte, Turan kanı akmayan Veli- korus bulunabilmesi, zor bir iş ise; ve aynı Turan kanı, büyük oranla (eski bozkır göçebelerinden ge- lerek) Maloruslar'ın (Ukraynalılar'ın) da, damarla- nnda akryor ise; (buraya dıkkat1 ) açıkça görülüyor ki, biz Ruslar, kendimizi millîaçıdan idrak edebil- •mek için, bizde var olan Turan unsurunu dikkate almalı, Turanlı kardeşlenmizi incelemeliyiz..." "...ama şimdiye kadar, bununla az ilgilenmişiz; bu Turan unsuru konusunda, (hatta bazan bun- dan utanırmış gibi) susmuş, hep Slav kökenleri- mizi öne çıkarmaya eğilimli olmuşuz. Bu hurâfe- ye son verme zamanı gelmiştir..." {'Teon' Dergısi, Ekim1998, s.17) Acı ama gerçek, metindeki 'Ruslar' ve 'Turanlılar' kelimelerinin yertenni değiştin'niz; garip bir şekilde, Türklerin, Avrasya bahsindeki tutumlannın meydana ç/ktığını göreceksiniz: yalnız Slav unsuruyla da değil, Avrupa'daki, Asya'dakı, Afrika'daki öteki 'etnık'top- luluklarta da, durum boyle! Halbukı Lev Nikolayeviç Gumiliyef -unlu Sovyet şaın Anna Ahmatova'nın oğlu, St. Petersburg Universitesi'nde hoca, Tanh ve Coğrafya profesörü ve doktoru-, Kont N.S. Trubets- koy'un, Avrasya halkiarryla Avrupa arasındaki 'ilış- kirvn' mahiyeti hakkında, ne kadar gerçekçı ve 'uya- nık' olduğunu açtklıyor. Temiz' bir milliyetçflilc' tanımı "...N.Trubetskoy, milletlerarası ilişkilerde, han- gi tarzı normal yol kabul etmektedir? Milliyetçi- lik' kavramından başlayalım; zira N. Trubetskoy bunu, 'gerçek hâliyle' müsbet birolay olarak gös- termektedir..." "...'gerçek milliyetçilik, yabancı ülkelerden bir seyleralmak değildir; aynı zamanda, kendi görüş ve alışkanlıklannı başkalanna empoze etmek (da- yatmak) olmayıp, bir 'kendini idare etmek' olayı- dır; bu bir borçtur ki, 'kendini idrak et' ve 'kendin ol' özdeyişleriyle rfade edilmiştir1 ..." (Aynı dergi, s.10) Trubetskoy, totaliter ve ırkçı milliyetçiliklerin gemi azıya aldığı o dönem Avrupa'sında: bu 'temız' tartfi yapmakla yetinmemiş; 'Gerçek ve sahte milliyetçi- lik' başlıklı makalesinde, Avrupa/Merkezci kültüre) yaklaşımı ciddi şekilde eleştirmışti. Bunu değeriendi- rirken, Lev Gumiliyef, dıyor ki: "...böylece Avrupa/Merkezcilik felâketi, bazen de ölümcül bir olgudur. Avrupa okul eğrtiminin buralara taşınması da, zararlan telâfi edemiyor. (Buraya dikkat) Roman/Germen (Bat) kûttürünün, esasen mükemmellikten uzak bir ürünü olan okul eğitimi, yabancı ortama mekanik olarak taşındı- ğı zaman, yarardan çok zarar vermektedir..." (Ay- nı dergi, s.10) Trubetskoy'un yazdıklan da, Gumiliyef'in yazdık- lan da; Avrasya'da yüzyıllardır birfikte yaşadığımız Ötekı halklann, ne kadar bizim sorunlanmızla 'uğraş- tığını'; dolayısıyla, ne kadar çok ortak şeyimiz oldu- ğunu, ortaya koymuyor mu? Çekilmiş onca ıstırap- tan, akıtlmış onca kan ve gözyaşından sonra, Kont N. Trubetskoy'un şu yazdıklanna, tarih bilincine sa- hip hangi Avrasya'lı imzayı basmaz, soranm: "...her bir Avrupa'lının gizli arzusu; yerkürenin tüm halklannın 'kimliksizleştirilmesi' ve tüm öz- gün kültür kimliklerinin (sadece birtanesi, yâni Av- rupa kültürü hâriç) yıkılmasıdır bu kültür 'evren- sellik' iddiasında olup, tüm öteki kürtürieri ikinci sınıf durumuna sokmak istemektedir..." (Aynı der- gi, s.14) Soru şudur günümüzde, bütün Avrasya halklan - Türkler kadar Ruslarda- daha o tarihte 'teşhis' ve 'tes- bit' edilmiş bu 'belâyla' karşı karşıya bulunmuyorlar mı? Sadece bu kadan bile, ortaklaşa bir 'Avrasya Kül- tür Bılincının' oluşturulmasını, tarihi' zorunluluk ha- line dönüştümnüyor mu? Bu sorunlar, -liberalinden ka- tı devletçisıne, ülkücüsünden komünistine,- hepimiz- den, hem düşünce ve iz'an; -en önemlisi- hem de ce- vap bekliyor. Aklını başına toplamak! Kont N.S. Trubetskoy'u ırdelerken. Lev Gumili- yef'in gelıştirdığı 'Avrupa ve Avrupalılık', 'Avru- pa 'nın Uygarlık Mısyonu' üzerindeki fikirleri; Bü- yük/Rusya'cı pan/Slavistlerin de, Büyük/Turan'cı pan/Türkistlerin de, neden akıllannı iyice başlanna toplayıp; -tıpkı zamanında Mustafa Kemal Paşa ile viadimir Hiç Lenin'ın yaptıklan gibi- bu Bat'lı 'uy- gariaştıncılar'a biriikte karşı çıkmalan gerektiğini, ye- terince anlatıyor. O düşünceleri de, aynca Galryef ve Mustafa Ke- mal'in savunduklannı da tartışacağız: ne kadar da bir- birlerine benziyoriar. Meraklısı İçin Not: 'Teori' Dergisi, Yönetim Yeri: Is- tiklâl Cad. Deva Çıkmazı, No.7/5, Galatasaray-lstan- bul. Tlf: (0212) 292 53 23-24. Faks: (0212) 292 53 22. http:// www. prizma.net tr/A İLHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm Polo'da ne varsa, Polo Classic'te de var! Üstelik, Polo Classic'in 455 litrelilc dev bir bagajı var. Polo Classic, küçük otomobillerin çevikliğini, kullanım ve park kolaylığını, büyük otomobillerin konforu ve genişliğiyle birleşfirmiş, benzersiz bir aile otomobili. Tabii ki Polo Classic de bütün Volksvvagen'ler gibi sağlam, güvenli ve dayanıklı. O, sınıfının en çok tercih edilen sedanı. İyisi mi, siz de bir Polo Classic alın... Polo'nun keyfini aile boyu çıkarın. Keşke hayatta her şey, bir Volksvvagen kadar güvenilir olsa. KDV dahil 3.470.611278 TL. * gûcünd»rı mocWırt tovsıy» «Wen fivondır Ek TAV, sofarf v»rgıl«* v* pJaka rnajroflon dahı) değıİdtr Uygun ödeme alternatifleriyle. Pazar günleri açığız. Polo Classic Volkswagen Yetklll Satıcıları: Adana Ayiun (0322) 421 63 08 Alanya Sa^aran '0242ı 519 ' 1 67 Ankara Era (0312) 287 42 42 Otonam (0312) 2 1 2 07 77 Antalya Baaaran (0242) 345 03 33 Bursa (0224) 272 40 40 Çorfu Çadfkan (0282) 651 22 32 Çorum Soytal (0364) 212 44 45 Denizll Batı (0258) 371 05 16 Emırum Çe£ (0442) 234 16 47 Esklsshlr llgazlar (0222) 221 27 65 Gazıantep Şahinla* '03421 339 4a 0C l»parta Zeki (0246) 2'2 11 44 Istanbul Acarlar (0216) 413 93 44 Aktiv (0212) 695 19 27 Erel (0216) 420 81 48 Goneral (0212) 280 "7 60 Oenoto (0216) 377 43 90 Mrtal (0212) 476 00 60 M«z (0212) 583 56 44 On (0216) 463 50 72 Rakor :C,re 310 50 39 Tamas (0212) 613 83 33 Izmir Gönen (0232) 463 50 75 Izmit Arkoto (0262) 349 54 00 Krdz. Er»jll Kardesler (0372) 322 20 30 Kayaarl ÖzSa (0352) 223 66 78 Konya Gdkmen (0332) 237 22 25 Marain Opal (0324) 359 46 98 Ordu Şihln (0452) 233 41 69 Samsun Öıön (0362) 266 68 00 Trabzon Bahadır (0462) 322 10 71 V o l k s w a g « n T û r k l y . D l ı l r l b a t S r a D o j u » O t o m o t i v ' dl r D O Ğ U Ş O T O M O T I V BİR OOâUS HOLOİNO KUBULUŞUDUR ooğuş Otcmollr, VBlkswif.it otontoblll.rloln modml, llytl, ttkBlt Hmlllk r* fltkfrlni. a.jlflkllk ytpmt h.kkınl mtklı lut.r.