23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 14 KASIM 1998 CUMARTE 8 DIŞ HABERLER Elektronik eşyalar başta olmak üzere bulabildiğiniz tüketim maddelerinin en yenisi, 1991 tarihliIrak'tazaman sanki 8yıl öncedurmuş I rak'a adım atan çok kişının bu ülkeyi tanımlarken kullandığı ortak benzetme şu: Irak'ta zaman 8 yıl önce durmuş sankı Bulabildığimız tüketim maddelennin üretim tarihı 1990-91 'ı gösteriyor. Camlan. kapılan yamalı bohçayı andıran arabalann en yenisi 90. bilemedınız 91 model. Ürdün'den gelen ıstısnalar dışında. Yedek parça eksikliğınden. herhangı bır tarafı aksamavan bır otomobıl bulmak oldukça güç. Kapı kollan çalışmıyor, pencereler açilmıvor.. veya kapanmıyor. Kırık camlar, eldekı malzemeyle yanm yamalak öylece tutturulmuş. Dök.ülmek üzere görüntüsü veren arabalann. başkent Bağdat'm lüks semtlerinden geçmeleri yasak. Dükkân \ itrinlerine verleştirilen elektronik • Iraklılar, geçinebilmek için elde ne var ne yok satıyor. Önce televizyon, teyp çıkıyor elden, sonra sıra mobilyalara geliyor. Hastalık gibi özel durumlarda arabalannı, evlerini satmak zorunda kalanlar var. Sonrası meçhul... eşyalann belirgin bir bölümü ikincı el. Sağdan soldan kesilen renkli kâğıtlarla süslenmiş. elde hazırlandığı bellı tebrik kartlan satılıyor kırtasıye dükkânlannda. Bir zamanlar Ortadoğu'nun gözdesı olan Bağdat. eskı görkemını kaybetmış. Bınbır Gece Masalları'na atfen şehrın merkezine dikilen Alı Baba ve Kırk Haramıler heykeli. Irak'ın güzel sanatlardaki gelişmişliğinın ömeklerınden. Ancak Iraklı sanatçılara artık fazla ış çıkmıyor. 4.5 mılyon nüfuslu başkentte sankı 8 > ıldır taş üstüne taş konmamış. Bağdat'ın bütün semtlerınde günde 4'er saat elektrik kesintısi uygulanıyor. Irak vönetımı, kesintı süresını uzatacak. Iraklılar, üikedeki elektnk. telefon santrallannin yenıden \ urulmasından endışe edıjor. Çünkü enerjı üretimı eksıkliğı, temız su bulunmasını güçleştirecek. Bağdat caddelerı. gündüzlerı dilenen çocuklarla dolu. Çocuklann edindıği bir başka iş de. yazın sıcak günlennde sokaklarda su satmak. Iraklılar, yaptırımlardan önce böv le bır manzara gormeje alışık olmadıklannı söylüyor. UNICEF'e göre, 19701i yıllarda görece yüksek bir yaşam standardma sahip olan Irak halkı; art arda patlak veren Iran-Irak savaşı ve Körfez Savaşı ıle 8 yıldır yürürlükte olan yaptınmlar sonucu. yaşam tarzlannda büyük değişiklikler yapmak zorunda kalmış. Üst baş harcamalan asgari düzeyde. BM'nın, yetersiz beslenmenın ülkede halen ciddiyetini koruduğunu gösteren raporlan da. gıda harcamalannın düzeyını gösteriyor. Çoğu aıle. hükümetm dağıttığı aylık gıda paketlenyle >etıniyor. Halk geçinebilmek ıcın televizyon. teyp. halı. mobılya gıbı ev eşyalannı satmak zorunda. Hastalık gıbı ekstra sorunlar çıktığında sıra, arabalara. e\ lere geliyor. Satacak bir şe> kalmadıktan sonrası ıse meçhul Torba torba para. Irak Dinar f ı cüzdana sığmıyor Irak Dınan ABDdolan kar- şısında Türk Lirası'ndan daha degerlı. ancak satırf alma gü- cü son derece sınırlı. En büyük para bınmı 250 dı- nar. Bu yüzden diyelım 50 ABD dolan bozdurduğunuz- da. elınıze deste deste dınar tutuşturuluyor. yanında döviz bürosunun adını taşıyan bir naylon torba vermeyı de ih- mal etmıyorlar. Dınarlann. cüz- dana sığması mümkün değil. Elimude torba torba paralar- la kendımizı ön- ce zengınhısse- diyoruz ama harcayacak bır yer bulabildık- ten sonra para- nın tükenmekte gecikmedığını görü> oruz. Para savarken bızım kafamız kanşı- yor. sık sık baş- tan başlıyoruz ama Iraklılar bu konuda ustalaş- mış, tak tak sa- vıvorlar. Memurlara ikinci iş lrak'taortala- ma bir memurun a\lık gelin. bızim elımıze tutuşturulan des- telerin bir tanesinın belki ya- rısına eşıt. Memurlar ayda 3 bın. en iyisi 5 biıı dinar kaza- nıyor (Bu da 5 dolar fiian edı- yor) Bır sıgannın fiyatı 500 dinarla 700 dınar arasında de- ğışiyor. Turıstseniz bu rakam bin 500 dınara kadarçıkabilı- yor. Yabancılara Irak'ın çok ucuz geldığini bildıklerinden. • En büyük para birimi 250 dinar olduğundan, döviz bozdurduğunuzda elinize deste deste para veriliyor. Döviz bürosu, paralan taşımak için torba vermeyi de ihmal etmiyor. Büyük ahşverişlerde para saymak sorun. Ancak, para harcayacak bir yer bulmak da sorun. bütün tüccarlar. bir ürüne ve- ya hızmete normal değerinin üç dört katı para bıçı>or. Bu durumdan üzüntü duyan bir Irakb. "Irak'ta milletin tek derdi. kamını dovurmak. Bunun için birbirlerini bile kazıkla>abiliyorlar" diyor. Irak'ta paranın toplumsal ör- güyü zayıflattığı açık. Tüccar zihnıyetıne sahip olanlargene bir yolunu buluyor. Dürüstle- nn pek şansı yok. Becerebi- lenler de dilencılik. fahışelik yapıyor. Ortala- makıralar 25-30 bin dinar arasın- da değişiyor. Taksıye bin- diğinızde, en ya- kın mesafe 300 dınardan başlı- yor. bin - 2 bin dınara kadar çı- kıyor. Irak'ta kaldıgımız süre içerisinde bize eşlikedenTürk- men rehbenmiz Nevzat Abdül- kerim, memur- ların çoğunun geçinebilmek için. taksi şoför- lüğü, geceleri gazete satmak gibi ek ışler yap- tığını söylüyor. Bağdat'taki herhangi biraraba taksi olarak çalışma ıznıne sahip. Yaptı- nmlaryüzünden. arabası olan- lara böyle bir olanak tanınmış. Ücret, pazarlığa tâbı. Güne- şin tepeye çıktığı öğle saatle- rinde, taksicileri yola çıkma- ya ıkna etmek ıçın normalden daha fazla para ödemeniz ge- rekiyor. AŞAM SURUYOR... Kasetçilerin as elemanı lbo Celeneksel dijdaş kıvafetindeki .\rap erkekleri, gölgede dinleniyor. (üstte) Gümüşçüier çarşısında bir çocuk (altta). Iraklılann yüzlerinden oku- nan ifadeye "kavjp" demek zor. Bu ifadeye verebildigimiz en ıv i ad "kayrtsızhk" oldu. Savaşla- nn ardından gelen yaptınmlar. "beklentiJeri" silip götürmüş. Beklentısizdeolsa yaşam sü- rüyor tabii. Iraklılann bile ken- dilerine hava delikleri açmaya ihtiyacı var. Koşullar, eğlence araçlannı sınırlandırmış ama bu- na da vakit ayın- yorlar. Bağdat'taki düğün bolluğu önce bizi şaşırt- mıştı. yeni evlı her çiftin ilk ge- ceyıoteldegeçir- meleri daha da şaşırtıcıydı. Son- radan öğrendik, düğün günü evli çiftlerin otel pa- rasını evlilik fonu dıye bilinen bir kuruluş karşılı- yormuş. Kaldıgımız Fi- lıstın Oteh'nın hemen önündeki Kürtdügününün seyırcilerinden Haşim Dedeoğ- lu isimli bir Türkmen. bütün bu sıkıntılı günlere karşın her gece vapılan düğünleri şöyle açıkla- mıştı: "Iraklılardüğünseverler. Biz hem eğlenir hem savaşınz. Di- leğimizodur ki, BSrleşmiş Millet- ler ambargoyu kaldırsın." Iraklılann en çok sevdiği şar- kıcıların başında belki de tbra- him Tatlıses geliyor. Bağdat'a gıdışımızden önce "Sınırda la- • Ibrahim Tatlıses dinlemeyi seven Iraklılann, en büyük eğlence kaynağı düğünler. Hemen hemen her gece bir düğün var. Evli çiftler, ilk gecelerini iyi bir otelde geçiriyor. Otel parası, devletin evlilik fonundan karşılanıyor. zım olur. Y'anınıza İbrahim Tat- lıses kasedi alın" diye u\armış- lardı bızi. Yerı gelmışken, Bağ- dat'a Kuzey Irak'tan geçme şan- sınız yoksa. ancak Amman üze- nnden gıdebiliyorsunuz. Bu >ol en aşağı 10-12 saat sürü> or. Yol- culukta çeşıtlı sınır kontrollenn- den geçiyorsunuz. Bu kontroller- de, kımı küçük 'hedi>eler' işle- ri kolaylaştırabılivor. lbo kase- tınin yanı sıra renkli gazeteler makbul hediyeler arasında. Irak'ta- kı gazetelenn hep- sıresmıverenksiz. Bızim. kadın fo- tograflarının yer aldıgı renkli bası- na ılgı büvük. Otelımızınbah- çesınde İbo şarkı- lan çalınmadan geçen tek gece yok gıbıvdi. Aslında tbo sevgisi başka uluslaradasırayet etmiş. lbo'nunba- zı şarkılannın Er- menicesi. Babıl festivalinekatılan Ermeni dans grubunun dilinden düşmüyordu. Kasetçı dükkânlannın as ele- manı gene tbo. Kasetçilerden orijinal lbo kasetlen satın almak mümkün değıl. Iraklılar ıçın ka- set fiyatlannın haylı pahalı olma- sı bıryana. yaptınmlar vüzünden kaset bulmak da güç. Bu yüzden müşterıye kasetın orijınalınden boş bir kasete ka- yıt yapılıvor. Iraklılar, Devlet Başkanı Saddam Hüseyin hakkında ancak resmi görüşlerini söyleyebiliyor Breh, bıddennıfbk ya Saddam!• Başlığın serbest çevirisi, 'Canımız, kanımız, ruhumuz sana feda olsun Saddam/ Ajitatif toplumsal etkinliklerin en gözde sloganı. Iraklılar, Saddam Hüseyin'le ilgili sorulan sevmiyor. 'Allah liderimizi başımızdan eksik etmesin" diyenler çok. Konuştuğumuz bir Iraklı, Saddam Hüseyin'in, tran-Irak savaşında ve Kuveyt'e girmekle hata işlediğini söyledi. Iraklıiarın ABD'den nefret ettiği su götürmez. Ancak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin hakkında ne düşündüklennı öğrenmek imkânsız. Kimse bu sorudan hoşlanmiyor. Iraklılar konu gündeme geldiğinde, en fazla resmı görüşlerini dile getirebili\or "Allah Saddam Hüseyin'i başımızdan eksik etmesin.'" Ajitasyona elverişli toplumsal etkinliklerde de. "Breh. bıdden nımk ya Saddam" sloganlan >eri göğü inletiyor. Bu sloganın serbest çevirisi şöyle: "Canımız, ruhumuz. kanımız sana feda olsun Saddam." Kaldıgımız otelin hemen önünde. pembeli. yeşilli, allı güllü entarili kadınlann. erkeklerin zılgıt eşliğinde halav çektiği bir Kürt düğününde, Iraklılarla ambargonun etkilen konuiunda konuşmaya karar verdik. Mikrofonlanmızı. teyplerimizi uzattığımız ve sorularımızı yanıtamayı kabul eden ilk kişi Türkmen çıktı. Salih Öztürkün Türkce konuşmabi tam bır şanstı. Ancak Öztürk. birazdan karar değıştırdi. Türkçe konuşmanın yasak olup olmadığını bilmiyordu, bu yüzden Arapça konuşmak istiyordu. Bize eşlik eden Enformasyon Başkanlığı'na bağlı rehberlere. durumu izah ettik. "Türkçe konuşmanın yasak olmadığmı" söylediler. Açıklamanın Öztürk'ü rahatlatacağını umuyorduk ama Öztürk. yanımızda yetkililerin varhğını fark edince, daha fazla paniğe kapıldı. Kendisini güçbela konuşmaya ikna ettiğimizde, Öztürk şunları söyledi: "ABD, Irak'a çok kötü bir şey yaptı, Allah'a şükür Saddam Hüseyin başımızda. Hayatımız değişmedi, ama inşallah bu krizi atlatıp, normale döneriz." Konuştuğumuz bır başka Iraklı, Saddam Hüseyin'i uzun uzun övdükten sonra. "Başkanınızın eleştirecek hiçbir yönünü görmüyor musunuz?" sorumuza şu yanıtı verdi: "Iran-Irak Savaşı ve Kuveyt'e girmesi hataydı." Irak'ta fotoğraf çekmek izne tabi. Sınırdan gırişte, fotoğraf makinelerinizi bıldirmeniz gerekıyor. Pek çok yerde fotoğraf çekmek. "Saddam'ın bir sarayına veya hassas bir tesise yakın olduğunuz" gerekçesiyle yasak. Fofoğraf çekmek yasak Saddam Hüseyin'in Bağdat'taki dev heykelının fotoğraflannı çekmek istediğımizde, güvenlik görevlileri tarafından önce engellendik. Enformasyon Bakanlığı'ndan bir izin kâğıdı getirmemiz gerektiği söylendi. Herhalde hassas bir bölgeye yakınız dıye düşündük ve içimizi merak kapladı. Ancak bakanlık yetkilileri, fotoğraf çekilmesine alışık olmayan görevlilerin yalnızca "n'olur, n'olmaz" mantığıyla hareket ettiğini açıkladılar. Dönüşte baktık. hepimiz * * ^ heykelin gereğinden fazla fotoğrafını çekmışız. Kentin kuşbakışı görüntüsünü veren Saddam Kulesi'ne çıkarken de fotoğraf makinesı elinizden alınıyor. Çünkü çevrede hassas tesisler var. Bu yasaklar. özellikle uydu devrinde bu tip numaralara ihtiyaç olmadığını düşünen Batılı gazetecılere garip geliyor. telefonlarınız da sınırda, ya dönüşte verilmek üzere elinizden alınıyor, ya mühürleniyor. Uluslararası telefon görüşmelerini yapmak için Bağdat'taki belli merkezlere girmeniz gerekli. Yolladığınız fakslar, gönderilmeden önce onaylanıyor ve kopyası alınıyor. Uluslararası insan haklan örgütleri, Irak'ta muhalefete yönelik ciddi baskılar yaşandığını bildiriyor. BM insan haklan raporlannda, Helsinki Insan Haklan Izleme Komitesi'nin raporlarında da üikedeki kitle katliamları kınanıyor. Bağdat'ta görevli uluslararası gözlemciler, ülkede. derli toplu bir muhalefetin varlığından söz etmenin zor olduğu görüşünde. ABD'nin Saddam Hüseyin'i dev irmek için kaynak avırması da, bu yüzden çok anlamlı gelmiyor. Saddam Hüseyin gittiğinde, yerıne kimin geleceği de ayrı bir soru. Irak Komünist Partisi'nın ülke dışında faaliyet gösteren üyeleri, 15 Ekim tarihli açıklamalannda. eylül ayı içinde ülkede 14 muhalıf tutuklunun ıdam edildiğini söyleyerek. BM Genel Sekreteri Kofî Annan'a. "Saddam Hüseyin rejimi altında hapiste çürüyen binlerce Iraklının yaşamımn kurtanlması için müdahale etnıe çağnsında" bulunmuştu. KP. ünlü Ebu Garip Cezaevı'nde, haziran ayı sonunda 62 kişinin toplu infazla öldürüldüğünü, cesetlerinin de toplu mezara gömüldüğünü iddia etti. Saddam Hüseyin'in halk arasında saldığı korkunun boyutlannı tahmin etmek güç değil. Kendi damatlarının bile gözünün yaşına bakmadığını kimse unutmamış. Saddam Hüseyin'in 1996 Şubatı'nda af dileyerek yurda dönen iki damadı (Yüzbaşı Hüseyin Kamil Hasan ve abısı Saddam Kamil) kısa süre sonra öldürülmüşlerdi. Yarın: BM yardım programı Kürtler Saddam'dan daha yaman' Türkmen Dede Mustafa Derviş, Ah- med de Kürtlere muhalif. 70 yaşında- ki Ahmed Dede. Türkçe konuşruğu- muzu işitince yanımıza yaklaşmış. To- rununu bize tanıtıyor. tsmi Haso. Erbıl'de Türkmen okuluna giden Haso'nun ba- basını Kürdistan Demokrat Partisi'nın öldürdüğünü söylüyor Ahmed Dede. Bir torunu daha var. Ismı Bülent. Onun da babasını öldürmüşler. Ahmed Dede Saddam Hüsevın'den korkuyor, ama Kürtlerden daha fazla şıkâ>etçi. "İnan- mayız KüıUere. Kürtteryamandır.Arap- tan daha yamandır*' dı> or Ahmed De- de. Türkçesınden anlayabildigimız ka- danyla. KYB'nin liderı Talabani'yi Barzani'den daha fazla sevişor. Çünkü Türkmenev i baskını sırasmda bırçok Türkmenın Süle\mdnıye'ye kaçmak zorunda kaldığmı belıniyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear