Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET 11 KASIM 1998 ÇARŞ>
14 KULTUR
IIDE'98 IçMimarlık ve Ürün Tasanmı Etkinlikleri TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde
Tasanmm İstanbul serüveniKüftür Servisi- Istanbul Uluslararası Ta-
sanmBuIuşmalan; Endüstriyel Tasanm-
cılar Meslek Kuruluşu'nun TÜYAP Bey-
likdüzü Fuar ve Kongre Merkezi 'nde dü-
zenlediği "Designer's Odyssey'98" Crün
Tasanmı Sergisi ve seminer, panel ve ya-
nşmalardan oluşan IIDE'98-4 Iç Mimar-
lık ve Crün Tasanmı Etkinlikleri ile bu haf-
ta sona eriyor. IIDE'98 Proje yönetmeni
Sadık Karamustafa sorulanmızı yanıtla-
dı.
'Tasanmcı ve işadamı buluştu'
- Yaklaşık bir avdır IJDE'98 İstanbul
lluslararası Tasanrn Buluşmalan başh-
ğıylasergiler,seminerler,panefler vç works-
hop'lar düzenliyorsunuz. Nedir IIDE'98,
ne amaçla düzenlendi?
SADIK KARAMLSTAFA - NDE 98
projenin Ingilizcesi "İstanbul Intemati-
onal Design Encounters"ın kısaltılmışı.
21. yüzyılla birlikte bilgi çağı bitiyor.
Yaratıcıhk çağı başlıyor. Bilgi, ancak ya-
ratıcılıkla birleştiğinde bir değer ifade
ediyor. Yaratıcılığa ulaşmanın tek etkin yo-
lu kaliteli tasanmdır. Kaliteli tasanm, ürün
ve hizmetlere artı değer ilave eder. Türk
sanayıı. dış pazarlarda rekabet gücünü
arttırabilmek için kendi markasını ve ken-
di tasanmını yaratmalıdır. Tasanm gücü-
ne kavuşan Türk üreticileri ulusal sana-
yii güçlü yannlara taşıyabileceklerdır. Sa-
nayicilerimiz bu bilince ulaşmalıdırlar.
Tasanm, uJuslararası piyasalarla birebir
karşılaşma ımkârunı sağlayacak kadar ha-
yati birkonudur. *!\IadeinTurkey"ninya-
nına mutlaka "Designed in Turkeyw
yi ek-
lemeliyiz. Fasonculuk döneminden tasa-
nmcılık çağına geçmeliyiz. Bu süreç an-
cak yaratıcı, kültürlü, kaliteli tasanmcı-
lar, tasanmm önemini bilen işadamlan
ve yöneticiler yetiştirmekle başlar.
Böyle bir durum saptamasıyla yola çı-
kan 11DE projesi, uzun vadede, tasanm-
cılan, tasanm eğitimi veren üniversitele-
ri \e sanayi kuruluşlannı buluşturmayı
amaçlıyor.
- HDE'98'i kimler düzenledi?
istanbul Uluslararası Tasanm Buluş-
malan'nı benim \e llhan Bilge'nin için-
de bulunduğumuz Grafist'98'i düzenle-
yen grup ve TÜYAP düzenledi.
IIDE'98 TÜYAP Beylikdüzü Fuar ve
Kongre Merkezi'nde düzenlenen Amba-
laj"98, ISUGA'98,8. Matbaacılık ve Kâ-
ğıt Endüstrisi, Ofıs Dizayn'98 fuarlan ile
TÜYAP Tepebaşı lstanbul Sergi Sara-
yı'nda yer aİ£^J7. İstanbul Kitap Fu-
an 'rta parajel olarâk gerçekleşti. Etkınlüc-
lerde Marmara, Mimar Sinan, Hacettepe
ve tstanbul Teknik üniversiteleri ile işbir-
liği yapıldı.
-IIDE'98etldnlikJerinekimler kabldı?
Tasanm disiplınleri eğitimi, pratiği ve
sanayii ile ilgili herkes ve her sektörden
insanın IIDE'98 etkinliklerine katılması-
nı amaçlamıştık. Bu kesimleri şöyle sıra-
layabiliriz:
Eğitim sektörü: Tasanm öğrencileri,
öğretim üyeleri, üniversite yöneticileri.
Tasanm sektörü: Tasanmcılar, tasanm-
cı örgütlennin temsilcileri.
Tasanm endüstrisi: Reklam ajanslan,
tasanm şirketleri, yayıncılar, matbaacı ve
filmciler, kâğıt şirketleri, bilgisayar şirket-
30S*-«
JEIDE'98
Proje
Yönetmeni
Sadık
Karamustafa,
tasanmın
uluslararası
piyasalarla
birebir
karşılaşma
imkânını
sağlayacak
kadar
hayati bir
konu
olduğunu
vurguluyor.
leri, reklam malzemesi üreticileri.
Tkaref ve sanayi sektörü: Grafik, ürün
tasanmı, iç mimarlık ve mobilya. moda
ve tekstil, reklam, multi- medya tasanm-
lan kullanan sanayi, ticaret ve finans ku-
ruluşlan. Uluslararası tasanm kuruluşla-
n, müzeler, enstitüler.
Uluslararası örgütkr
Bu gruplar içinde üniversitelerden yo-
ğun bir katılım gerçekleşti. Endüstri ta-
sarımcılannın ve iç mimarlann bugün
başlayacak sergi. seminer ve panellere il-
gi göstereceklerini umuyorum. Amba-
laj'98 Fuan ile birlikte düzenlediğimiz
FIDE'98-1 Ambalaj ve Marka Tasanmı et-
kinliklerinde TÜYAP, fiıar alanında Avus-
turya, Türkiye ve îsrail'den üç tasanm şir-
ketine ücretsiz stant bağladı. Tasanm şir-
ketleri burada işlerini sergilediler, sana-
yici ve işadamlanyla buluştular. Sonuçta
bizim de tahmin edemeyeceğimiz kadar
iş ilişkisi kuruldu.
- Bugün başlayan UDE'98-J etkinlikJe-
rinde neler var?
IIDE'98^ Iç Mimarhk ye Ürün Tasa-
nmı Etkinlikleri bugün TÜYAP Fuar ve
Kongre Merkezi'nde. Ofis Dizayn'98 Fu-
an ile birlikte açılacak 3 sergiyle başlıyor.
Endüstriyel Tasanmcılar Meslek Kuru-
Juşu'nun (ETMK) düzenlediği sergilerin
başjıklan: Designer s Odyssey'98 Ürün Ta-
sanmı Sergısı. Öğrenci Projeleri Sergisi,
Kavramsal Proje Yanşması Sergisi. Ser-
gilerin ve fuann açılışını IFliç Mimarlar
Uluslararası Federasyonu Başkanı Mari-
anne Frandsen. ICSIDTîndüstriyel Tasa-
nm Dernekleri Uluslararası Konseyi Yö-
netim Kurulu üyesi Fritz Frankler. ICOG-
RADA Grafik Tasanm Denıekleri Ulus-
lararası Konseyi Başkanı Guy-A Schoc-
kaertile ETMK Yönetim Kurulu Başka-
nı Bedii Engin Koş yapacaklar.
Saat 12.00'deki açılıştan sonra Marian-
ne Frandsen, Guy-A Schockaert. Erdağ
Aksel ve Tevfik Bakıoğlu'nun katılacak-
lan Tasanm Eğıtımi Semineri'ni ben yö-
neteceğim. Aksam 19.30'da sergi koktey-
li ve ödül töreni yapılacak.
Türkıye'de 'kmnv-hovv* yok
- Programda tanınmış tasanmcılann
ve tasanm kuramcüarının isimlerini gö-
rüyonız.
Türkiye'den ve dünyadan ünlü tasanm-
cılar, tasanm eğitimcileri, yazarlar, ku-
ramcılar ve tasanm müşterileri IIDE'98-
4'te yanşma jünsi üyesi. konferansçı ve
panelist olarak yer alıyorlar. IFI ve ICOG-
RADA başkanlanyla birlikte. yoğun prog-
ramı nedeniyle tstanbul'a bu gece ulaşa-
Siyah/BeyazSanatGakrisil5.yûınıkutluyor
'Nîkapiı Metek' - Gülsün Karamustafa, 1997.
Kültür Servisi-4 Şubat 1984
tarihinde açılan Ankara
Siyah/Beyaz Galerisi 15. yılı
nedeniyle 1998-99 arasında
sergi açacak sanatçılannın,
Farma Tülin, Kezban Arca
Bahbeki. Gülsün "-•;.'
Karamustafa, Eda Tekcan
Tomba, Selda .VsaL Ayşegül
her Dırahşan, Ate\ Ernüş
Mavitan ve Arzu Başaran'ın
çalışmalanndan oluşan bir
kataiog hazırladı. Galerinin
yöneticisi Faruk Sade, on beş
yıl süresince, çağdaş sanatı
sunmaya, Güzel SanarJar
öğrencilerini
mezuniyetlerinde
yüreklendirmek istediklerini
belirterek "Türk çağdaş
sanabnın önemli bir noktada
oJduğuna ve imkânsızüklar
nedeniyle dünyada henüz
yerini bulamadıgına inanarak,
sanatcılanmıon/
izle>icilerimizin/
öğrencilerimian diğer ülkeler
sanatçüan üe tanışabilnıelerioi
saglaınava; Türkiye'\i
olanaklanmızla. yurtdışında
temsö etmeye ve tanıtmaya,
birlikte yaşadığunız,
çalışoğınıız sanatçılann,
dostlannıızuı özvcrUeri ile
küçümsenemeyecek ilkieri
gerçekleştirmeye; henüz
emekkme döneminde
oldugumu/u savunarak
kununsallaşmaya çaiıştdc"
di>w. Siyah/Beyaz Sanat
Galerisj, 40 sanatçının
çalışmalanndan oluşan
15. yıl sergisini de
4 Şubat'ta açacak.
bilecek olan ICSID Başkanı Augusto Mo-
rello dışmda, çeşitli ülkelerden George
Sovvden, Fritz Frankler, James VVoodhuy-
sen, HughAidersej- VVUIiaıns, Franco Cli-
vio, Knud Holcher, Marco Susani, Paoto
Orlandini. PeterKroımeU, Roberto Luc-
ci, Defne Koz, Ayşe Birsel. Tevfik Balcı-
oğlu, Alev Ebuzri\a. Engin AKas, Nigân
Be.aat UğurTanvejB, RenanGökysv, Hüs-
nü Karagözoğlu. Ömer Madra, Faruk
Malban, Eren TaJu,Önder Küçükerman,
NamıkArkun,Tanju Özelgin ve İmit.W-
hın konuğumuz oluyorlar. Tüm bu ko-
nuklar panel, seminer, parti ve sergilerde
Türkiyeli tasanmcılar ve tasanm öğren-
cilerinin yanı sıra tasanm kullanan sana-
yicilerle birlikte olacaklar.
IIDE'98-4 perşembe günü Seminer-I ve
panelle, cuma günü öğrenci forumuyla, cu-
martesi Seminer-II ile devam edecek. Ay-
nca 11 Kasım'da şehir merkezinde bir
diskoda tasanmcılarpartisi düzenlendi. Bu
yoğun programı hazırlamak için ETMK
Yönetim Kurulu'ndan Gamze Akay ve
Ind Muflu aylardır gece gündüz çalışıyor-
lar.
- IIDE'98 amacına ulaşabUdi mi?
Türk tasanmcılan ve tasanmla ilgili
çevreler bu tür etkinliklere henüz çok ya-
bancı. Son derece karmaşık ve zor olan
böyle bir organizasyon için Türkiye'de
"know-taow" da mevcut değil. Uluslara-
rası tecrübelerim nedeniyle ben bir şey-
lerbiliyorum ve birilerini tanıyorum. Gra-
fıst ekibi ve ETMK grubu yavaş yavaş işi
öğreniyor. Ama hiçbirimiz profesyonel
organizatör değiliz; tüm bu işleri gönül-
lü olarak, özel işlerimizden zaman ayıra-
rak yapiyoruz. Tasanm, eğitim ve üretim
kesimlerini ulusal ve ulslararası düzlem-
de bir araya getirme iddiasmda olan bir
projeyi hayata geçirmek için profesyonel
bir kadro ile en ince aynntılan çok iyi
planlamanız gerekiyor. Yurtdışmdan da-
vet edeceğimiz bir konuşmacıya yazdığı-
mız mektupta kullandığımız ifadeler bi-
le işin başansını etkiliyor. Hazırlıklannın
4-5 ay gibi kısa birzamana sığdınlması-
na, çok dar bir sponsor bütçesiyle yapıl-
masına rağmen fstanbul Uluslararası Ta-
sanm Buluşmalan'nıngeleceğinden umut-
luyum. Bize çok iyi bir altyapı sağlayan
TUYAP, 1999'da dört fuarda etkinlik dü-
zenlemek istiyor. Sanınm gelecek yıl, her
bir tasanm buluşmasının organizasyonu-
nu bir üniversitemiz, TÜYAP'la ve mes-
lek kuruluşlânyla birlikte gerçekleştire-
cek.
- Beylikdüzü'ndeki TÜYAP Fuar ve
Kongre Merkezi bu işter için biraz uzak
değil mi? Ulasımı nasıl sağlryorsunz?
Hazreti Muhammed. tasanm... pardon
ilim Çin 'de olsa bulup geririn demiş. Dün-
yanın belli merkezlerinde düzenlenen ve
katılımı çok pahalı olan tasanm konferans-
lanna çok uzak ülkelerden yüzlerce insan
geliyor. Bizim tasanmcılanmızın da yıl-
da birkaç gün, masalanndan kalkıp bilgi-
lerini geliştirmek, yeni insanlar tanımak,
ufuklannı geliştümek için ofislerine 40
dakika uzaîdıktaki bir yere gidebilecek-
lerine inanmak istiyorum. Aynca IIDE'98
organizasyonu ve TÜYAP, katılımcılar
için ulaşım imkânlan sağlıyor. Dileyen-
ler gazete ilanlanna bakarak ulaşım prog-
ramını öğrenebilirler.
500 dolayında filmde rol alan Erol Taş, kısa sürede figüranlıktan erişilmesi güç bir üne kavuşmuştu
Sinemamızm en değerli 6
kötü adaım'ydı
TURHANGÜRKAN
Türk sinemasında 45 yıllık bir
sayfa daha kapandı. Kahır yük-
lü uzun meslek yaşamını 'kötü'
sıfatını sırtında taşıyarak aşan bir
iyi adam' aramızdan aynldı.
Geçenyıllanameliyatlarlageçi-
ıen, kangren olan sol bacağı ke-
silen. solunum yetmezhği çeken
beyazperdenin altın yürekli 'kö-
tö adamı' Erol Taş, bu kez kalp
\etmezlığine yenık düşerek si-
Demadünyasmı aaya boğdu. Erol
Taş; çok sevilen, sayılan bir sa-
natçıydı Yeteneği sayesinde fi-
güranlıktan geldiği sinemada kı-
sa sürede kendini kanıtlamış en-
cer sanatçılardan biri olmuştu.
Önemli toplumsal fılmlerin yar-
(fımc oyuncurollerinde hep onun
alı vordı Karakter oyuncusu ol-
cugu halde kimi filmlerin baş
lolürde de ONiıadı. Amatöroyun-
culukduygusunu hiç yitümeden
•00 dolayında filmle Türk sine-
nasna damgasını vurdu.
Suaız Yaz'daki başansı
Yurdışında da adını duyurup
}erii .e jabarıcı şenliklerde ödül-
İer kazandı. Erol Taş ile Türk si-
lernasina birkıvılcım düştü. Işıl-
tsı yjlarcaparladı. Ödül kazan-
öğı "SusuzYaz'ın gösterimi için
fittiğ Acopulco Festivali'nde
Mekakalı yönetmen EmilioFer-
•andez. onu gördükten sonra 'Se-
lin gbi aktör dünyada az bulu-
HIT'demişti 1997 Kasımı'nda
Irol Taşın enbüyük isteği yeri-
te gdrilmiş '50. Yıl Sanata Ve-
ca Gices' düzenlenmişti.
Enl Taş'ı ilkkez 1965'te Dny-
ju Sagıroghı'Dun yönettiği 'Bit-
neyea YU'un setinde tanıdım.
ri yajılı. pos bıyıklı bu karaya-
Jız dfükanjı, üzerinde yırtık pır-
tık giysiler, kirli kasketler
olduğu halde Fikret Ha-
kan,Tuncel Kurtiz,Senih
Orkan ve kalabalık bir
toplulukla sokakJarda hak
arayışın dayanışmasını
sergiliyorlardı. Bu filmle
o zaman Cumhuriyet'te
yazdığım > azı "Bitıne>ıen
YoJ'ıın artistteri bir ay bit-
Belbisegrvdfler'' başlığı al-
tmda yayımlanmıştı.
Özü sözü doğru. mert,
temiz, dürüst, içtenlikli
bir Anadolu çocuğuydu.
Dostluğumuz setlerde,
Cankurtaran'daki kahve-
sinde, konuk olduğum
Fındıkzade'deki evinde
de sürüp gitti. Kanserden
ölen ilk eşi Hafize'yi yi-
tirmenin acısını üzerin-
den atamamıştı. Ikinci ev-
liliğmi yeni yapmıştı. Ai-
lesine, ikizleri Güler ve
Gönül, Metin v e son ço-
cuğu Müjgan'a çok düş-
kündü. Dünyanın belki de
en düzenlı yaşayan insan-
lanndan biriydi. En bü-
yük mutluluğu evinde bul-
dugunu, çalışmaktan baş-
ka şeye önem vermediği-
ni söyler 'Beoim vaşanum
üç bölüm, ev, sinema ve kahve'
derdi.
Belli bir eğitimi, kültürü, de-
neyimi olmadan rastlantı sonu-
cu figüran olarak girdiği sine-
mada, olağanüstü bir çaba. emek
ve başan göstererek kısa sürede
doruğa hrmandı. Tertemiz bir
yüreği olduğu halde oynadığı
'kötü adam' rolleriyle erişilme-
si güç bir üne kavuştu. Sinema-
nın belki de en değerli 'Kötü
Adam'ıydı. Karakter oyunculu-
ğunda 'Kötü Adam' dalını bir
JmJ/nçok
acımasız köy
ağası, kan
doken eşkıya,
kanun kaçağı,
hırsız, gangster,
bar fedaisi
rollerinde
oynamıştı.
Gözünü
kırpmadan
adam öldüren,
acımasız
canileriöylesine
inandıncı
oynuyordu ki
kendini
izlerken, 'Bu
ben miyim,
zaman zaman
kendimden
tiksindiğim
oluyor' derdi.
kurum haline dönüştürdü. Film-
lerde gözünü kırpmadan adam
öldüren, taş yürekli, acımasız,
kötülük düşünen canileri öylesi-
ne inandıncı oynuyordu ki ken-
dini izlerken 'Bu ben miynn? Za-
man zaman kendimden ürktü-
ğüm, hatta tiksindiğim oluyor'
derdi.
Serüveni 46 yıl sürdü
Acımasız köy ağası, kan döken
eşkıya, kanun kaçağı hırsız,
gangster, bar fedaisi en çok oy-
nadığı rollerdi. Ancak kötü adam
olmarun da bir bedeli vardı. 'Koy-
de Bir Kız Sevdim' filminin Ya-
lova'daki prömiyerinde öfkeden
deliye dönüp galeyana gelen se-
yirci. yuh çekip taşladıktan son-
ra Erol Taş'ı linç etmek istemiş-
ti. Alnında o taşiardan bir \z kal-
mıştı. Bir başka filminde hızını
alamayan halkevini taş yağmu-
runa tutmuş, okuldaki çocukla-
nnı dövmüştü. Filmlerinin gala-
sında yediği küfiirlere, üzerine
domates, gazoz şişesi firlatılma-
sına hiç yüksünmez
'Demek ki rolümün
hakkını vermişim diye'
avunurdu.
28 Şubat 1926'daEr-
zurum'da Ağn 'nın Sü-
leymanoğullan Aşire-
ti'nden Hamza adlı
yoksul bir işçinin oğlu
olarak doğan Erol Taş,
beş yaşında yedi kişilik
aılesiyle istanbul 'a göç
etti. Zeyrek 54. Ilko-
kul 'da dört yıl okuyup,
pabuç, defter, kitapsız-
iıktan on bir yaşında
öğrenimi bıraktı. Çile-
li bir çocukluk dönemi
geçirip bakkal çıraklı-
ğı, hamallık, gezgin sa-
tîcılık, manavhk, lastik
işçiliği yaptı. Unkapa-
nı boks ve güreş kulu-
bünde çalıştı. 1948'de
Cankurtaran tren istas-
yonu karşısında Tulum-
bacılar'dan kalan kah-
vehaneyi açıp burada
bisiklek kiralayıp geçi-
mini sağladı.
Erol Taş'ın sinema
yaşamı da bu kahvede
başladı. 1952'deSuavi
Tedü'nün 'Son Buse'
filminin çekimi bu kahvede ya-
pılıyordu. Oradabulunan ve olay
çıkaran dört saldırgan genci Erol
Taş yumruklanyla dize getirin-
ce filmdeki kavgacı rolü ona ve-
rildi. Figüran olarak ilk adımını
attığı bu serüven, kesintisiz 46 yıl
sürdü. Beş yıl filmlerde on lira
gündelikle İcavgacı rolleri oyna-
dı.
Oyuncu olarak adını afiş ve
lobilere yazdırdığı Çamur Şevket
rolündeki ilk filmi 1957'deki
Mümtaz Alparslan ın 'AcıGün-
ler'idir. 1958'deMetinErksan'ın
'Dokuz Dağm Efesi'ndekı eşkı-
ya rolüyle çıkış yaptı. Yine Erk-
san 'ın 'Mahalle ArkadaşlarT,
'Gecelerin 'Ötesi' filmlerinden
sonra asıl ününü Kartaca Festi-
vali'nde ödül kazanan Yuanlann
Ödi'ndeki Haceli ve 1963'te Ber-
lin Festivali'nin Büyük Ödülü
Altın Ayı'yı kazanan 'Susuz
Yaz'daki Osman rolleriyle yap-
tı. Turizm Bakanlığı ve Acapul-
co Şenliği'nde HititGüneşi, Gü-
müş Tepsi ödülJerüıi aldı. Bu ba-
şanyı tkinci Antalya Şenliği'nde
yardımcı oyuncu ödülünü aldığı
Orhan Ebnas'ın 'Duvarlarm Öte-
si', LütfiÖAkad'ın AliCelloro-
lünü üstlendiği 'Hudutiaruı Ka-
nunu'. tkinci lzmir Şenliği'nde
yine ödül aldığı NatukBaytan'ın
SaruTdekiCeset'. 5. Antalya Şen-
liği'nde birinci olan Yıtanaz Du-
ru'nun 'İnce Cumaü' fîlmleriy-
le sürdürdü.
Erol Taş'ın önemli filmleri ara-
sında ilk başrolü oynadığı, Hic-
riAkbaşh'nın 'KonuşanGözler'
,l\ırgut N. Demirağ'ın 'Ayn Dün-
yalar', Lütfı Ö. Akad'ın 'Ana'
'Diyet', YıtaıazGüneyin 'tbret',
'Yann Son Gündür', 'Vurgun-
cular', Ölıan Filmer'in 'Şeytan
Kayalıklan', Şerif Gören'in 'ls-
tasyon','Derviş Bey',Orhan Ak-
soy'un 'Tath Nigar', 'İsyan', 'Di-
laHannn', Natuk Baytan'ın 'Top-
ragm Teri' bulunuyor. Son çalış-
malan Halh Refiğ'ın Kemal Ta-
hir uyarlaması 'KanlarKoğuşu'
ve Mehmet Tannsever'in Sür-
gün filmleri oldu. 1980'liyıllar-
da sinemadan uzakJaşan Erol Taş
çalışmalannı televizyon dizile-
rine kaydırdı. •SekizSütunaMan-
şet', 'Kanun Savaşçılan', 'Hanı-
mın Çiftligi' dizilerinde unutul-
maz kişilikJer canlandırdı.
DEFNE GOLGE:
TURGAY FİŞEKÇt
11.11.1993
65 yıl önce bugün Türk şiirinin büyük dönem
rinden birini oluşturan "Kanma Mektup" adlı şiiri
zım Hikmet, Bursa Cezaevi'nde yazdı.
Bu şiir, şairin 1935'te yayımlanan Portreler ac
tabmda yer aldı. Ancak krtabın yergi ve polemik aı
lı öteki şiirteri arasında tek başına kaldı. Bu yıJlardc
zım, hâlâ fütürizmin yükseksesli söyleyiş özellikl
le şiir yazıyordu. Kitabı,
Behey!
Kara maça bey!
behey yüzü kara,
Ruhunu zenci bir esir gibi çıkardın pazara,
bir orospu odası yaptın kafatasını...
gibi şjiıierie doluydu. 1929'da 835 Satırla başla;
şairin gençlik heyecanlanyla dolu olduğu süreç
nüz sona ermemişti. "Putlanyıkıyoruz" kampanya
\a saldırdığı eski şiirin temsilcileriyle tartışmalan s
sında yazdığı taşlamalann toplandığı Portreler kii
bir yergi şiirleri toplamı olarak anıldı.
Ardından 1936'da Simavne Kadısı Oğlu ŞeyhB,
reddin Destanı'nn yayımlanmasıyla Nâzım'ın, Türk
ir gelenegini kucaklayan yeni bir bireşime vardığı ı
rüldü.
Ertesi yıl, "Vartık"dergisinde eskı' şiire bütünüyte k
şı çıkan, Nâzım'ın siyasallaştırdığı şiiri tümüyle sı
dan insana yönetten "Garip" şiirinin ilk ömekleri j
yımlanmaya başladı.
"Mesele bir sınıfın ihtiyaçlannın müdafaasını ya
mak olmayıp sadece zevkini aramak, bulmak ve s
nata hâkim kılmaktır" diyordu Orhan Veli.
1938'de yazdığı "Kitabe-i Seng-i Mezar" şiirind
ki,
Hiçbirşeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar
Yask oldu Süleyman Efendi'ye
dizeleri bu akımın getirdiği yenilik anlayışının simg<
si oldular.
Yeniden 1933te yazılan "Kanma Mektup" ş&rinedi
nersek Nâzım'ın şu dizelerinin de Orhan Veli'ninkile
den pek farklı olmadığını görürüz.
Paran varsa eğer
bana fanila bir don al,
tuttu bacağımın siyatik ağnsı.
Birinde "nasır" sözcüğüyie şiir gündelik hayata sc
kulurken, ötekinde "fanila", "don" ve "siyatikağns.
sözcükleriyle aynı şey yapılryor.
Söylemek istediğim şu: Orhan Veli'nin şiirimize g«
tirdiği yenilik hareketi aslında Nâzım'ın "Kanma Mel~
tup" şiiriyle başlamıştı.
Ne var, oyıllarda Nâzım'ın da bunu görebildiğini sö}
lemek zor. Bu şiirin "Garip" şiirierinden farklı olara
yoğun bir duygu yüküyle dolu olduğunu da söylem€
liyiz.
"Kanma Mektup", içinde banndırdığı iki önerr
özellikten birini, yani sonradan "Garip" şiirinin yapt
ğı sıçramayı yapamamış, buna karşın şairine sonre
dan Memleketimden İnsan Manzaralan'n yazdırs
cak yolu açan şiir olmuştur.
Her zaman şiirleri üstüne alçakgönülfS sözler sö>
leyen, hatta yazdıklanna "şiir"değil, "yazı•" diyen Nâ
zım, bakın kansına yazdığı bir mektupta bu şiirden n?
sıl söz ediyor:
"Bak, 49-11-11 'mış bugün. Hani benim bir şiirir
var dır, sanayazılmış, 33-11-11, Bursa, hapisane d,
ye başlar. Demek ki aradan on altı yıl geçmiş, on a,
tı yıl önce bugün sana şiirhalinde ve belki de en gC
zel şiirierimden biri halinde bir mektupyazmışım. (..
Türk dili konuşulduğu -ki ebediyen konuşulacakyeı
yüzünde buyeryüzünün en güzel dillerinden biri ola
bizim dilimiz- 33-11-11 tarihinde yazılan o şiir okı
nacak."
Kasaba'ya Tokyo Gümüş Ödülü
• Kültür Servia - Yönetmenliğini Nuri Bilge Ceylan'ı
üstlendiği Kasaba filmi, dünyanın en önemli film
festivallerinden Tokyo Film Festivali'nde Tokyo Gümü
Ödülü'nü kazandı. 31 Ekim - 8 Kasım tarihleri arasınd
düzenlenen yanşmanın ödülü fılmin yönetmenine de 4
bin Amerikan Dolan para ödülü kazandırdı. Festivalde
yanşmanın yanı sıra geçen günlerde aramızdan aynlan
Akira Kurosavva'nın anısına kapsamlı bir rekrospektif
de gerçekleştirildi. Kasaba, kasım ayı içinde Stockholn
ve Nantes fılm festivallerinde de yanşacak.
JstanbuTda heavy metaJ püzgârları
• Küitür Servisi - Heavy metal müziğin güçlü
temsilcilerinden 'Motörhead' 25 Kasım aksamı
Istanbullu müzikseverlere buluşacak. Major Müzik
Organizasyon'un Türkiye'ye getirdiği grup, liderliğini
yapan Lemmy Kilmester dışmda gitarist Phil Campbel
ve davulcu Mickey Dee'den oluşuyor. 'Motörhead'ın
konseri, Bostancı bösteri Merkezi'nde saat 19.30'da
başlayacat Konserin biletleri Bostancı Gösteri Merkes
gişesi, Vakkorama mağazalan, Pentegram Akmar
Pasajı, Pena Müzik Evi ve Ankara Shades'den elde
edilebilir. (Aynntılı bilgi için Tel: 0212-236 75 60)
K Ü L T Ü R » Ç İ Z İ K
K Â M İ L M A S A R A C ]
D