25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29 MAYIS 1996 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER Hani Kamuoyu Yoklamalan?! Prof. Dr. NERMİN ABADAIN - UNAT G loballeşme-kureselle^nıe surecı beş, kıta uzennde sermavenın dıledıği ver- deyatınm yapmasını ko- lavîaştıran bır "ekonomik tekdunya'modelını okı^- tururken aynı zamanda ıletı^ım alanında de£ıs,ıkduvarlılıklarvaratanbır~dunyaka- mum unun"oluşumuna da aracılık etmek- tedır Dolav ısıyla sa%dam (şeftaf) v e y urt- ta^ların beklentılerı doğrultusunda ısje- yen demokratık sıstemlerde. yasayan bı- reyler sadece kendı toplumlannda olup bıten sıvasal olavlarve volsuzluklarlade- ğıl. baijkaulkelennruiîvet kayırma nufuz tıcarerını konu alan skandallarladavakırı- dan ılgılennıektedır Bunun sonucu olarak yurttaşlık sorumluluğunu ta^ı\an bırev- ler, hangı ulkenın vatandaşı olurlarsa ol- sunlar Arjantın dede\ let başkanı Color un çekılmesını, ru>\et suçlusu eskı Gune> Kore De\ let Ba^kanı Roh Taei \\oo nun tutuklanmasinı ABDBaskanı nıneşıHU- lan Clinton ın emlak ışjen komısvoncu- luğunda 100 bın dolar haksız kazanç ne- denıyle sorgulanmasını bu arada valan bıldırınıde bulunup bulunmadığını. gunu gunune ızlevebılmektedırler ^ ıne ital- va nınsıvasetsahnesını vıllardanberı sar- san mafyaveişodaklarııleılgılı skandal- lar da sonunda kamuovunun baskısı ıle "TemizEller"kampanyasına \e son seçım- lerde sol ıttıfakın ıktıdara gelmesıne yol açmıştır Evet eskı Yunan fılozoflannın başlat- tıkları tartı^madan bu >ana "sivasetahla- kTeksenlı tartışmalar herkesçe kabul go- ren mutlak değerler ortava çıkartmamak- !a beraber, demokratık bır Mstemde kamu gorevı ta>ı\anlann valan soylememek. aldatmamak. hıleyapmamak yetkıyı ko- tuy e kullanmamak gıbı genel ahlak nomı- lanna uvmalan gerektığı konusunda bıroy- daşma (consensus) olu^turmuşlardır Bu o\da>manın ortava çıkı:>ında dınamo ro- lunu oynayan sureç ıse kamuovunun du- varlılığı dınamızmı \e onun kendını dıle getırnıe bıçımıdir Nıtekım daha Ortaçağ hukukçulan "\o\Ppopuli.vo\ Dei~( Hal- kınsesı,hakkınsesı)tarzındakı Roma'dan ben % aygın olan Latınce atasozunu bırçok eserlennde kullanmışlardır Turkıvededeçokpartılı rekabetçı sıs- teme geçtıkten bu \ana yoğunluğu gıde- rek artan \e son servet edınme. arttırma, mah ariığı gızleme. para\an şirketlerin ar- dındasaklanmatutumunundoruknokta- sına ula>an skandalları karş,ısında sıvasal ahlaksızlık tartıs.masi son vıllarda arttı (1) Ancakdemokrasimn vazgeçılmezko- şulu olan vurttaşın denetim hakkı çe^ıtlı \ esılelerle o\ unçle \ ar olduğu belırtılen "si- \il toplum" tarafından henuz belırgın bı- çımde ele almmamı^tır Acaba Turk ata- sozlennde ıfadesını bulan "Devletîn malı deniz. >emeven domuz - Bal tulan. parma- ğınıyalar'"tarzındakıyorumlar geçerlı \e me>ru bır değer olarak mı yerleşmıştır' \oksa ulkevı çeş,ıtlı cephelere bolen ıde- olopk tartışmalar. grup çıkarı \ e grup da- yanışması açısından \ergı mukellefıntn cebınden çıkan ve ıç edılen ödentılere kı- \ asla daha onemlı mıdır' Bu susktınluğu ana> asal sıstemde Turk y urîtaşından esır- genen bır kısım kamu ozgurluklennın y ok- lugu ıle mı açıklayacağız* Yoksa bızİerın bılmedığı nedenlerden oturu kifle üetişim araçlan ulkede \ uksek sav ıda ortay a çık- nııs bulunan kirli işler konusunda seçme- nın dusuncelerı goruslerı kanıtları uze- rıne perde çekme konusunda bır "gizlen- me irtifakı" mı vapmiijlardır' kamuoMj, bellı bir zaman vc mekânda ortava çıkan tartışmaİL, guncel bir konu çev resinde. ço- ğunluk ve a/ınlık »orüslerini vansıtan tu- tum ve kanılann biliniıiik (alenilik) ka- zanmasıdır. Gızlı tutulmaya çalı^ılan ko- nular çevresinde oluştuğunda rivavet ve fısıltı gazetesi bıçımınde ortaya çıkmakta- dır O\sa duvarlı demokrasılerde tartüj- malı bır konunun açıklıga ka\ uş.turulma- sı. o toplumun bıre\ lennde hemen bır tep- kı <,ogu kez bıreslem varatmaktadır Dınamızmı \ e du\ arlılığı. gelı^mış top- lumlarda. demokrtık denetim mekanız- malarının ı^lemesı buyuk olçude kamu- -al alanda tartısma konusu durumuna ge- len her sorun konusunda, bılımsel kuru- !u^Iarlamed\anınher\esıleıleaçıkladık- ları ~kamuovu \oklanıalan"na bağlıdır ABD Başkanı'nın henuz Arkansas Valısı ıken bır kadın gore\ h\e cınsel tacızde bu- lunup bulunmadığı. e§ının haksız kazanç- lar sağlay ıp sağlamadığı. de\ let baskanlı- ğı gore\ suresı bıtımınden once harekete geçıren etken Amerıkan kamuovunun su- reklı baskısı \ e bu konuda vayımlanan ka- muovu voklamalarının egılımlen olmuş- tur Turkıve'defıkırozgurluğu alanında çok cıddı engeller bulunmakla beraber basın veTV toplumun asgarı değer vargılannın zedelenmıs olup olmadığını saptamada tum engellere kar>ın serbesttır Esasen ık- tıdar \e muhalefet gorevlennı tasıvan sı- \asal lıderlerle kararmevkıınde bulunan kamu gore\ lılennın haksız kazanç \e çı- karları sağlamaları konusu \ ıne medvada "araştıncı gazetecilik" \apan basın men- suplarınea açıklanmıştır Bugun Turki- ve'de sivasal >o/Jaşma altında sıralavabi- leceğimiz ruşvet, /inınıet. si\ asal ka\ ırma- cılık. patronaj, ov ticareti, rant kollama. kamu sıriannı sı/dırma. vurgunculuk gi- bi olav lar hemen her gun medvada karşı* mıza (.ıknıakladır. Buna kar^ın \ atanda^ın bu olavlar kar^ısında nasıl bır tepkı gos- terdığı etnık \e dınsel nedenlerle sıstem kdn-ıtı guçlere kar;>ı naMİ bır tutum takın- dığı bılınmemektedır Bunun baslıca ne- denı bu ifşaadar karşısında Turk kamuovu- nun tepkısını aynntılı olarak gosterecek ka- muoyu voklamalarının son zamanlarda hıçva\ımlanmamasıdır OvsabızlergeJe- neksel toplumun olçutleri verırıe yeni de- ğerierolu^muşsa hele bunlar sadece olum- suz \e yıkıcı ıse bunlan bılmek durumun- dayiz Demokratık olmak isteven Turkı- ye, sıyasal ahlaka giden volu ne sadece dm- sel kurallar ne de kımlık arayışı ıle bula- bılır *'Kirirtoplumdan'*temiztopluma'" geçebılmek ıçın bu ulkede >aşayan bızler, toplumumuzun demokrasılerın vazgeçıl- mez öğesı sa> ılan ınsan haklarına \ e sıva- sal ahlak normlanna ne derece baglı ol- duğunubılmek ıstıyoruz Hertartı^malı ko- nuda kamuo\ unu oluşturan kanılann yel- pazesınıgorebılmek vazgeçılmez bır sıva- sal vol gosterıcıdır Gençlıgın barbarca hareketlen, netrete davalı tahnpçılığı. oç (ıntıkam)duvgulan bellı kanı vetutumla- nn urunudur Bu değerlerın nerede odak- la^tığını ogrenmenın bıryolu. sokaktakı va- tanda^ın kamusal polıtıkalar kamusal ça- tı^malar karşısındakı kanı ve tutumlann ol- çülmesıdır (I) Inkara i m\er\ıtesı Sna\al Bılgı- leı Fakıılte\ı nde "Siyasal 4hlak-Sı\>asal ihlaksıjtk "komiiundu 22-23 Şubcıt 199 ? taııhınde \apılun semıneı metınlen ıle Prvi Dı Türker ilkan ın bu konııdakı ın- celeımsı 4^4 stnfalık bıı \apıl olaıak Ekım 1991te Bılgı )aune\ı taru/ındun \u\ımlanmısııı ARADA BIR Prof. Dr. KEMAL ONEN Saplantılar-Saptırmalar Saplantı, bır psıkolojık ve de belırtılerıne gore ba- zen psıkopatolojık bır durum olarak kışıde gozlenen ve ozellıkle ruh hekımlerını ılgılendıren bır konudur Son yıllarda toplumumuzda "saplantıya benzer" yaklaşımlarvesaptırmalargıderek belırgınleşıyor Kan davası ya da namus uğruna ve aıle meclısı karany- la ışlenen cınayetler gıbı yoresel davranış bıçımlerı bır tur saplantı olarak yuzyıllardır suregelmekte II- kel geleneklerın hâlâ hukum surduğu gruplardakı bu âdetlerın, geleneklere ve kultur yapılarına dayalı ızahlarını çok yadırgıyoruz Fakat değerlı okurlar yazılı ve gorsel medyadakı, dunya ve zamanı lyı algılayabılmelerı beklenen ve pek çoğu Batıyı, tanıdığını soyleyen bazı kalem er- babına ve sıyasal kımlıklerı ıleulkeyıyonetmeye so- yunmuş bırtakım zevata ne demelı 9 Gerçı zordur, haftada 3-5 gun tutarlı, duşunceye dayalı yazılar yazmak, laf etmek ve de bılgılı ve deneyımlı sıyaset yapmak, burokrat olmak Ama bu, akiına ve ağzına gelenı soylemek de degıldır Hele "hak-hukuk-de- mokrası "adına kışkırtıcılık (provokatorluk) hıç degıl- dır Yazılarını ve soyleşılerını kaçırmamaya çalıştığım bır kısım medya mensubunu ve de sıyasetçıyı artık ızlemıyorum bu saptıncı ya da sapJantılı tutumları yu- zunden Onlar buna 'tutarlılık dıyebılırler', ama bı- raksınlar da kararı okuyanlar ve ızleyenler versın Şa- ırın dedığı gıbı "Yegâne vasıtaı ruyet ıken I Gore- mez kendısını dıde bıle " Kımıne gore bu toplum artık bıtmış çurumuştur Zaten adam olmamıza olanak yoktur Çunku bır tur- lu modernleşemedık Doğrudur, hâlâ modernleşme çabaları ıçındeyız dahaonaulaşamadık Ancakbu- nu soyleyenlerın çoğu modernleşmeyı, onun tarıh- sel ve duşunsel dayanaklarını, ıçerığını hedeflennı ve ayrıca olumlu ve olumsuz yanlarını algılamamış Batıyı ve modernleşmeyı sadece gunluk yaşamda- kı ve en yuzeysel bıçımıyle ele alan saplantılı, ço- ğu kez oportunıst tıplerdır Kımıne gore yeteneksız şaıbelı kadroların yone- tımde bulunması, sıkıntılarımızın tek nedenıdır Kı- mı kışılere gore ıse butun sıkıntılarımız demokratık- leşme yetersızlığınden kaynaklanmaktadır Bu ke- sımlere gore demokratıkleşme, adeta sıhırlı bır değ- nektır Kımılerının olaylara bakışları daha da yuzey- seldır Guneydoğu sorunu denınce hemen zevahı- re ve de bazı olaylara bakarak "konu askere hava- le edıldı" ya da "sıyası çozum" gıbı ucuz ve muğ- lak sloganları gundemde tutarlar Goruluyor kı bırer belırtı ya da gozlemı dıllenne do- lamışlar ve 'gozlemlerle nedenlen karıştırmakta" ya da hemen "toptancı yargılara" gıtmektedırler ve bunu da çok kez bılımsellık adına yapmaya yelte- nırler Hele bır grup sıyasetçı var kı busbutun âlem Onlara gore 1920-1923 devrımı yapıldığı ve dın, is- lam, Osmanlı duzenı ve geleneklerı ve de hılafet terk edıldı ve dolayısıyla butun sıkıntıların temelı ve de kaynağı budur Oysa ne dın ne de Muslumanlık terk edılmıştır Ama onları sıyaset sankı bunlara emanet edılmıştır ve de Tanrı'nın "vahyettığı dını korumaya dakadırolduğunu' unuturlar(Kuran 15/9) Aslında bu, "polıtıka- ıktıdar" hedeflı kandırmadır Bunlar ne kadar olumsuzluk varsa hepsının faturasını Turk devrımıne ve ozellıkle Mustafa Kemal'e O buyuk "duşunur-devrımcı"ye çıkarırlar sorumlu tutarlar Bu bır saplantıdır Aslında ıse devrımlerın yorunge ve yontemlerının saptırılması, onun asla benımse- meyeceğı olumsuzluklar ve bugunlere gelınmede etkılıdır Buna karşın 1923 devnmını adeta tanhımızden, geç- mışımızden, kulturumuzden kopmaya yonelıkmış gıbı algılayan, hepsını bu devrımle başlatacak ka- dar garıp ve gulunç hale duşen sozde Ataturkçuler, ılerıcıler, numaracı Cumhurıyetçıler de bır başka tur- lu saplantı-saptırma ya da yanılgı ıçındedırler Eskı tarıhımızı one çıkarmayı, en onemlı duşunsel ve nesnel hedef olarak algılayan, devnmın mımarı Mus- tafa Kemal değıl mı? Ama duşunsellık azaldıkça, saplantılı ya da saptırmacı tutumlar artar, belırgın- leşır Kuşkusuz medya ve sıyasetçılerdekı bazı yakın- malar ve eleştırıler yanlış ve ısabetsız de değıldırler Sıyaset ve dolayısıyla yonetımın emanet edıldığı kadroların ehlıyet ve guçlerı, gerçekten tartışılabılır duruma duştu Devletîn duzenıne ışleyışıne ılışkın krıtıkler, eleştırıler, nufuz suııstımalı ve bu yolla meş- ruıyetdışına çıkma, çalıp çırpma, sıyasa! kokuşma- dan vd ılışkın yakınmalar elbette kı yerındedır An- cak her şeyı kotuleme karalama ve karamsarlığı bır saplantı halıne sokma laık cumhurıyetın 70 yılı aş- kın bır surede ulusal ve uluslararası alanda sosyo- kulturel, sıyasal, teknık ve hatta bılımsel alanlarda- kı çağdaşlaşmaya yonelık gelışmelerını gormezlık- ten gelıp sağcısı- solcusu ıle devrımı ve onun lıde- rını hedef gosterme çabaları yetersızlık. tutarsızlık- tır ya da saplantıdır Fanatık dıncılık ve solculuk ve de ıktıdar hakkını ılle de kendınde gorme gıbı tutku- lar ve bunlarla yaratılan sosyal ve sıyasal kaos ıse ayıptır Ekonomik Sorunlar ve Çözüm Önerileri MUZAFFER GÜMÜŞ Btmkau kooıdmatoı B ugun va^anjn ekonomik sıkıntıların nedenının Ocak 1986 da >ururluge gıren \ergı vasalarındakı değısıklık- ler olduğu artık ıvıce anla^ılmıstır Bu konuda zamanında ı,eşıtlı dergı \e gazetelerde vaptıgımı.2 yorum \e a*,ıklamalarıozaman kımseveanlatamanııştık Zıra. getıııleıı bu degı>ıklıklerle sozu edılen tjrıhten on- ce belırlı kesımden alınmaktaolan \e\azgevılen \er- gı tutarı bugunkuolçulerlevaklaşıkolarak vıllık ^00 trılvon 10 vıllık beş katrılvon lırava \armaktadır , Cumhurivet gazetesının 24 Ocak 1990 taııhlı sa- vısinda ver alan \ergı kanunlarıvla ılgılı bır vorum- da a\nen "Me\cuf sıstfnı ıcındt, tuketkının alış gu- cundekı gerılemeler surecek. sana\ inın surunları da- ha artacak, ulke ekononıısının gereksinım duvdıığu kavnaklara devletîn el atması devam edecekhr" de- mıjtık Sovlenenler avnen gen,ekle>mı$tır Gen,ek- tn kı Hazıne nın sıtıı nıalıvetlı \ergı kavnagı verıne boKİannıava gıtnıesi bunalımın esas nedenıdır Bu saptamavı vaptıktan sonrj sorunlannvozuınu- ne gelelını Bugun sade \atanda>lann bıle dıle ge- tırdıgı (.ozumler uç ana ba^lıkta toplanmaktadır - ls.IT lenn \e BİT lenn ozelle^tırılmesi - De\ let gelırleunın arttırılması, - De\ let gıderlerının azaltılması Bunlardan ılk ıkı>ı vetennte kamuda lartısılmı> bınncisi. ıkmcı \e uvıınctıden alınacak sonm,lara go- re c.ozumleneeek ınte uzun bır voldur Ikıncısı uze- nnde durursak pek ı,ok kez degındığınıu onerılen \ ınelemı» oluruz Anıak hemen sov lenıek geıekır kı siyaKilotonteveburokratlar sozu edılen onerılen Ara- lık \W\ sonunda sulandırarak kısınen duzeltmı^. csaslı ba/ı noktalar iş çevrelennin otel lobisı baskısı ıle ertelenmı^tır Geçmı^te pek ı,ok orneklerı ve uv- gulamalan bulunan vev asal olanaonerıler savınbas- bakan "gerivedoğnı vurutülemez" ımakablc teşmıl edılemezl denılerek kaı pavı gelırlerı ve rantıve ke- sım gelırlennın \ergılenduılme^ı !996\e 1997 \ıl- lannasarkıtılmı^tır Bunlar vapılmı^daneolmu^tur' Bu^uretle 1994 tealınmasigereken ıvı bır vergı kav- nagı tırsatı kaçınlmı^tır L Ike mevcut darboğaza da- vanamaz duruma gelmı^tır Bu siıretle dar ve sabıt gelırlıler ba^ta olmak uzere de\ lete santınııne kadar vergiMiıı odemı^ olanlar dahıl toplumun butun ke- sinıien 5 Nısan Kararları na katlanmakzorunda kal- mı^lardır Bu vesıle ıle bır hususa değınmeden geçemeyece- ğız Cerçevesı |9>0"lerde çızılen ve Mman uzman- Farca hazırlanan çok modern vergı yasamız. zaman la burokratlanmızı.j sadelık veaçıklıktan uzakla^tı- rılmı* 100 den tazladeıa değı^tırılerek vevapılanek- lemelerle">amalıbohça~vadonuiturulmu>tur Ba^- ka bır hata da sankı daha fazla gelır elde edecekler- mı> gıbı ış.ın kolavına kaçılarak \asa "stopaj mues- sesesi"ne donu^turulmu> gelın olsun va da olnıasın "havatstandardresasında vergı aranmıstır Buna bır ornek verırsek geçen yıllarda, bır T\ programında Ankaralı bırkuv umcuv la vapınuı arasında ^ov le bır konu^ma geçmı^tı "Avlık kazancın ne kadar?** "Bir mihar". "Ne kadar vergı oduvorsun?" "30 müvon". "\7 degil mı.'" "Malıve o kadar ıstivor." Havat stan- dardı ıştebu'Gerçekgelırınvergılendırılmesı ı^tebov- le vozla>tırılı\or Işı ıvı gıderken gerçek gelınnı bıl- dırıp v ergısını odeyen mukellef. onu ızleven v ılda or- neğın bıravukat hastalanınca ve o vıl gelın olmasa ondan havat standardına gore vergı aranıvor Bu mu- kelld gerçek gelınnı bır daha bevan eder mı' Gelır vergısı kanunumuza sonradan bunun gıbı gırmi!)pekçoktutarsızlıklarvardır Nasanın63 nıad- desınde ucret gıbı savılan çıkarların (menfaatlerml vergılendırılmesısozkonusudurvevasalarıntum va- tanda^lara e^ıt uvgulanması esası v jrdır Durum bov- levken kamu kesımınm sağladığı yan çıkarlar (loı- man kıra vakacakyardımıvblveıgılendırılmemek- te ozel kesımde avnı statude çalı^anlara sağlanan avnı çıkarlardan vergı aranmaktadır Bunlar da bord- rolarda bu tur ucretlerı vergı dis bırakılmasını ıste- seler \e anla^mazlık laf konusu vapsalar davavı ka- zanırlar' Işın ılgınç vanı. yıllardıryasavaaykırı ola- rak uvgulama bulan bu durum, benını bıryazımuze- unevasavaeklemevapılaıaksozdeme^rulaijtırılma- vaçalı*ılmı>tır Bunun gıbı "tamamlamavergisi"ve benzerı eklemeler bu vasava "vanıalı bohça" dev ı- mını getırmı^tır Ayncavasadan seneiın bıldınlme- sının çıkarılmasi buvuk bır talıhsızlık olmustur Dı- leğınıız. \eıgı mevzuatının olu^turulacakbırkomis- von marıtetıvle muvatık ve muhalıtının ıtıraz ede- nıeveeeğı valın bır vapıva kavuşturıılması ondan sonra da sık sık değı^tırılmeden Batı dakı onıeklerı gıbı anavasanın ongorduğu gerçek gelırlerın tek (unı- ıer)sistenıde\ert;ılendınlmesi dolavlı (vasitalı)\er- TARTISMA Üfiirükçüler, Hoca Efendilerustafa Kemal Ataturk. ^ L / H kaldırdıktan WT H altı av sonra •^ • _J&_ Samsun'da genç oğretmenlerıne şov le seslenıyor "Dunvada. her şev için: havat için, medenivet için. başan için, en hakıki vol gostencı bilimdir. fendir. Fen ve bilimın dışında vol gostencı aramak, gaflettir, cehalertır" dıvordu Mustafa Kemal 1924 te halıfelıgı kaldırdığında Alevı toplumu derın bır soluk aldı Osmanlının "ceberrut" sıstemınden soluklanarak sıyrılmışoldu Alevı toplumu Ataturk unve laıklıgın değerını şuphesız herkesten fazla bılıyor Cem evleıınde Alevı vakıfve derneklerınde Ataturk un resmı baş kosededır Ancak gelın gonın kı bınleıı bır-ıkı yıldır Alevı toplumu uzennde kırlı ovunlar denıvor Partıleraçılıp kapanıvor gazete ılanı ıle Alevı ovlan ıstenıvor \eson oyuıı Zohre ana' Kımdır Zohre ana 7 Ankara nın \lamak ılçesınde, bırkaç y ıldır faalıyet gosteren ^e gerek kendısı gerekse "murit~lerı tarafından "ermiş" olarak tanımlanan kışı' Son bır-ıkı vıldıı neden kendını gosterdı Zohre ana' Adına bıı ıem evı açılıvor Akşamiey ın. ozel bır T\ kanalında. ılk reklamı yapılıvor "Nakşibendi" ve •cemaat" kehmelen dola^ıvor ortada Ataturk un ve laıklıgın adı bıle geçmıvor Zohre ana gıbıler çıkarcıların elınde bır kukladır Aklı başında tek ınsanın kabullenmeveceğı bılımle ters duşen "ufürukçuluk. falcılık, çelebicilık, hurafccilikle" ılgı çekmeve çalı^anlaıın kuklasi' Zohıeana Alevı toplumun peşınden suruklenılmesi ıçın varatılan bıı "FethullahGulen Hocaefendi"dıı Laıklık dıncı ortaçag guçlerıne kar>ı mucadele ılkesınden saptırılıp bu kez onlarla uzla^manın ve onları korumanın adı oluvor Aklı ba^ında hıçbıı ınsanın "Fethulla hoca"lara "Zohre ana**lara gereksınımı voktur Volkan Durma/ Ankara gılerın asgarıve ındınlmesıdır Dev letın çe^ıtlı aşırı gıderlerı vardır Bunlann ıçın- de hıç kuşkusuz en a^ırisı ve en fuzulısı lojman ve dinlenmetesislensaltanatıdır Işin ılgınç \anı. bun- lann elden çıkarılması. dev let hızmetİerını aksatma- v acağı gıbı bugunku darbogazdan çıkmada kullanıl- masıgereken bır nımet olarak gorulmesidır Aslında dev let hızmetlerı bellıdır Bu hızmetlenn vapılmasin- dasınır 'devletinişverleridır Bunlardaıre.buro. ka- mu hızmetı goren mekanlar. karakol kırsal verlerde- kı sos\ al bınalar v b dır Bu sinırlama dışında kalan en buvuk dev let memurundan beledıye ışçısı veme- murlarına kadar ınenlere tahsıse çalı^ılan lojmanlar- la, dinlenme tesıslerının dev let hızmetı ıle ılgısı vok- tur ve satılması dev let hızmetını aksatmayacaktır Dev let ve van kurulu>!annın v ıllık bııtçe fasılları ara- sında ver alan bunlara aıt gıderlerın bovutlarını ha- >al etmek bıle ınsana urpertıcı gelmektedır Sozuedılenlojmanlarvakla^ık500bındır Dinlen- me tesıslerı de değer olarak lojmanlann uzennde bır tutarla ıfade edılebılır ve genelde katrılvonlar mer- tebesındedır ve enflasvonu sıtırlavacak boyuttadır Mahmutpaşadakı ı^veren tezgahtarına buyuk bır banka baş hukuk mu>av ırıne işine uvgun ueretı ve- nyor ve yattığı kalktıgı yerı sormuyorsa dev let de Danı>tay Baskanı ıle kamu kuruluşu ışçısıne neden avnı şeyı yapmasin 1 \1ev cut uygulamanın sosyal dev- letyapisi ıle ılgısı yoktur Sozgetımı 3 mılyon kamu valı^anindan vaklaşık 300 bınıne ozgulenen (tahsis edılen) bu uygulama tam tersıne sosval adaletsızlı- ğı Tçermektecfır Zıra ozel kesımde de dev lettekıle- nn 2-3 katı ucretleçalışan vardır Dev letteozgulene- bılen lojman ıse bu statudekılerın sadete vuzde 3-4 nu kapsamaktadır Durum bov levken geçmışte. sosyal adaletteıı soz edılerek lojman saltanatına sahıp çıkıl- nıasını kınamaktayız Sosval adaletçılenn yapması ge- rekenasgan ucretlılerın odedıklen vergılerın nereve gırtığını takıp. ozel sektorde çalişan 10 mılyon dar gelırlının. kendı oz tabanlan olduğunu duşunmelerı olmalıdır Batı ulkelennde de sosyal mekanlar var- dır, aına bunlar dev lette çalı$anlara değıl. duşkunle- re verılır Dunvada bov lekohne dev letçtlıkanlav ı^ı- nın kalmadıgı bır çagda gerçeklen gorehm Sonuç olarak elımızde bulunmakta olan bır olanak vardır Bugun va^anan ekomık bunalımdan çıkmak ıstıvor- sak lojman ve dinlenme tebislerının derhal ve en kı- sa surede satılarak paraya donuştıırulmesı. bu suret- le bunlan alanlardan pıvasadakı ^ersen paraların emı- lerek Turk Lırasi nın devrevesokulmasi olmalıdır Bu- gunku koşullarda bu olanak tek yol olup kaçırma- malıyız O zaman devlet. memuruna bakabılecek, sosval varalar sarılacak enflasyon duracak. ulke esenlıge ve mutluluğa ula^acaktır Değınılen konu- lar ve malı sistemde sozunü ettıgımız tutarsızlıklar gıderılmezse vıllardırdevam eden parasal sıstemde- kı bozukluklar artarak surecek. bu suretle sureğen (kro- nık) duruma gelen enflasvon nedenıv le sısteme yer- le^en 2 3 yabancı mevduat ulusal parayı sıstemden kovacaktır Lnutulmamalıdır kı sonuç alıcı radıkal kararları "buvukler",eyyamcı ve populıst kararları u kocamanlar'*alır bu ulkenın bınncılere gereksınımı vardıı PENCERE Çamuplaşmak... Tans Hanım ofkelendı "Çamuradam 1 " Kım bu çamur adam?.. Yılmaz!.. Hüsamettin Cindoruk yorumladı "Mesut Bey çamur adam olamaz " Gazetecıler - Neden'' Cindoruk. "Çunku çamur adam Adem Baba'mızdır, Allah, Adem'ı balçıktan yaratmadı mı? " • Çamur nedır? Suyla karışıp kaygan ve yumuşak nıtelık kazanan toprağa çamur denjr Vıcık vıcıktır çamur • Bektaşı babası yıkanmaktan pek hoşlanmazmış, çevreden uyarmışlar - Baba neden yıkanmıyorsun? . Bektaşı - Suyla pek oynamaya gelmez - Nıçın? - Allah ınsanı topraktan yaratmadı mı, suyla oyna- dın mı çamurlaşırsın • Ömer Hayyam'ın çamur ustune bılgelıkle dokun- muş dortluklerı pek çoktur Bır testıcı gordum çamur ıçındeydı Ayağı çarkında elınde bır testı Testının başında bıryoksulun ayağı Kulpunda bır padışahın kellesı Kutsal Kıtap 'a gore balçıktan yaratıldık, olunce de toprağa karışıyoruz Yunus Emre, Tanrı ya ne dıyor Ademı balçıktan yuğurdun yaptın Yapıp da neylersın, bundan sana ne Halkettın ınsanı cıhana saldın Salıp da neylersın, bundan sana ne • Çamur sozcuğunun anlamları kapsamında bır su- ru deyış yer almış Çamuru karnında, çıçeğı burnunda Çamura basıp çalıya asmak Çamura bulaşmak * : Çamura yatmak. Çamur atmak.. Çamurlaşmak Bızım polıtıka ortamına bır goz attığımız zaman, ne- ler goruyoruz? Çamurlaşan çamurlaşana ! • Ancak çamurlaşmak da bızım sıyaset dunyamız- da temız kalmak anlamına gelebılır . ' Neden'' Çunku kırlenmek ya da pıslenmek yolunda çamur- laşmak da bır mertebedır, daha beterı var ' Nedır o'' \ Çırkeflık Çırkef, bok çamurudur. : Çamur var çamur var "Boka nıspetle tezek amberı sahra gıbıdır" de- , mışler ya çamurun lafı mı olur... ı u,,', Ortalık çırkef kokuyor - „ , ÇAY \SLh E HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosvaNo 1996 1 Davacı MehmetBavrak vekılı Av Salım Sanal tarafın- dan mahkememıze açılan çek ıptalı davasının yapılan du- ruşmasında verılen ara kararı uyarınca, Davacı vekılı dılekçesındemuvekkılı tarafındanGaran- tı Bankası-Halk Cad subesinden 66014~")-6 No'lu hesap- tan alınmış bulunan çek karnesını 2 1 1996 gunu ka\bet- tığını soz konusu çek karnesinın de ımzasız ve dığer ha- nelerıbo^olarak kaybedıldığını davakonusuçeklerın ıp- talıne karar venlmesını talep etmıştır Dava konusu Garantı Bankası-Halk Caddesı. Denızlı subesinden alınma 6601479-6 No lu hesaptan alınma da- vacı Mehmet Bayrak a aıt 8004793 - 8004794 - 8004795 - 8004795 - 8004796 - 8004797 - 8004798 - 8004798 - 8004799 - 8004800 serı nolu çeklen elınde bulunduran- ların mahkememızın 1996 7 esas numaralı dosyasına ıb- rat etmelerı etmedıklerı takdırde çeklerın ıptalıne kaıar venleceğı hususu ılanen teblığ olunur 24 4 1996 Duruv magunu 16 5 1995 Basın 87484 A Hısar Mah Antalya Cad No 23 Manavgat/Antalya Tel (0 242) 746 46 17 Faks (0 242)746 52 91
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear