23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5NİSAN1996CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER Divan Şiiri ÎVIELİH CE VDET ANDAY Y ıllar once bır defterım vardı, se\dığım Dıvan beyıtlerını. mısralannı vazardım o dettere. bır gun rahmetlı Numllah Ataç gordu e\ımde o deften, "Benim de boy le bir bir defterim \ardır" dedı "bastıralım bunlan." Bas- tırma fırsatını bulamamıştık Şıırseverlenn butun sevdıklen şıırler ıçındegıl (çunku sevdığımızşaırlerın şı- ır kıtaplan elımızın altındadır). Dıvan şı- ırınden seçtıklerı ıçın bo>le bır defter turmalan lyıdır çünkudıvanlanevımız- de bulundurmak kolav degıldır Meğer rahmetlı Abdulhak Şinasi Hi- sar'ın da boyle bır deften varmı^, "Aşk İmiş Her Ne Var Âlemde" adı ıle 1955 vılında Doğan Kardeş Yavınları arasın- da basılmış Demek o zaman gormemı- şım, gozumden kaçmış Şımdı bu kıtabı u İyi Şe>ler" yayınevı venıden çıkarmış Sevındırdı benı Bu- rada "İvi Şeyler" >a>ınevının şıırkıtap- lanndan okurlanma sozetmıştım yakın- larda Şunun uzennde duralım Nedır D<\an şıın0 Ne demektır divan? Turk Edebı>atı Ansıklopedısını açı- yorum (Atilla Ozkınmlı) "drvan ar. Bir şairin şürlerinin belli bir duzen gozetile- rek toplandığı kitaba dhan denilir. Soz- cuk Arapçada "toplanılan ver anlamın- dadır. Bu nedenle eskiden de\ let işlerinin goruşulduğu ve sadrâzamın başkanlık ettiği toplantılara da dhan denilirdi. Arap edebiyatında. onceleri çeşitli şa- ir+erin seçme şürlerinin toplandığı anto- loji anlamına gelen dhan, daha sonra tek bir şairin defter-i eş'ân (şiir defteri) an- lamında kullanıldı. Turkedebiyatına da bu anlamıyla girdi." Abdulhak Şınası Hısar'ın seçkısınebır goz atalım A$k derdininde\ası kabil-i derman de- Terk-i can derler bu derdin muteber dermanıma Fuzûlî • Bahan neyleriz ol gıil-izâr-ı gonce fe- min Culıip açılması bin mevbahahara değmez mi Naılî-ı Kadîm • Hiç akla gelir miydi bu âşıklığım e> dil Kim derdi ki bir gun bana divâne desinler (Meçhul) • Ne be> ân-ı hâle cur'et ne figâna taka- tim>ar Ne reeâ-vi vasla gayret ne firâka kudretim var. Vasıf-ı Enderunî • Neier çeker bu gönül söy lesem şikâyet olur Nefî Bu şıınn se\enı, duşkunu artık yok de- necek denlı azaldı bunu bılıyorum, lıse son sınıflarda Dıvan şıırı okutuluyor ama gençlenmızın bu estetığı (bu bıçe- mı, bu bıçımı) tadabıldıklennı hıç san- mıyorum Gerçı onlan en başta dıl yadırgatıyor, oysa bu engel buyutuldugu denlı kor- kunç degıldır, aşılabılır; onemlı olan, o şıınn çağı geçmıştır dıje duşünuyor \e buna uzuluyorum AbdulhakŞınası Hısar. seçkısıne vaz- dığı onsözunbıryerınde, "Drvanşürimi- zin en büy ük sekiz, on şairi arasında. de- nilebilir ki, hiç olmazsa ikisi. biri ruh \e diğeri \ ücut hislerini dahiyane ifade ediş- leriyle dunya çapındadırlar" dıvor Bu sozler, Hısar'ın. Dıvan şıınnı gereğı gı- bı değerlendıremedığı kuşkusunu uyan- dırdı bende Adını vermedığı o ıkı şaınn Fuzulî ıle \edım olduğunu sanıyorum, ama bun- ların dunya çapı ıle olçulmelerı bana yanlış gelıyor Dı\an şıın ıçtenlıksız, zaman dışı, Do- gu ınanışlarına dayanan tumden mate- matık bır şıırdır Bu şıınn buyuğu kuçu- ğu olmadığı gıbı Batı'da bır benzerı de yoktur Bellı mazmunları kullanma zo- runluğu ıçınde ozgun olabılmek ne guç- tur' Abdulhak Şınası Hısar'ın seçkısınde. dıvan şaırı olmayıp aruzla yazmış >enı şaırlerımızden de (Ahmet Haşim. Yahya Kemal Beyatlı gibi_)dızeler alıntılanma- sı benı durdurdu Aruz. evet. Dıvan şı- ınnın veznıdır. ama her aruzla yazılmış olan şıır, Dıvan şıırı degıldır Bılmem, bunu yazmağa gerek var mıydır> Yahya Kemal ve Ahmet Haşim bızım Batılı şa- ırlerımızdır Seçkıden bırlıkte okumayı bıraz daha surdurelım Hep seninçundurbenim dunva cefasın çektiğim Yoksa ömriim vârı sensiz neylerim dünyayı ben Bâkî • Bugün şâdun ki y âr ağlar benimçun (Meçhul) • N'esin sen ben de bilmem can mısın ca- nân mısın kâfir (Nedım) Dıvan şıınnın bızım klasık şıınmız sa- yılıp sayılamayacağı epey tartışılmıştır Sozcufie verılecek anlama gore değışır bu Çağinı aşan, ılenye kalan anlamında alırsak elbette klasık savamayız Dıvan şı- ınmızı. bugun duşkunu yok onun. anım- sayanı yok Ornek olarak gostenlen şıır anlamın- da da oyle Ama bu estetığı tumden vıtırmemıze de vazıklanmaktan alamıyorum kendı- mı Dil-i gamdidenin bir kerre handan ol- duğun gördük Ol nâşâdın hele bir kerre şadan ol- duğun gorduk (Meçhul) ARADABIR BEHZAT AY Büyük İkiyüzlüler Son uç aydır sıyasacılann konuşmalarını dınledık- çe, davranışlarını gordukçe, onlardan daha da soğu- duk Seçım oncesı konuşmalarındakı soyledıkleri ve seçım sonrası koalısyon hukumetı kurma gırışımın- dekı sozlen, davranışları, doneklıklerı tutarsızlıkları banasıksıkBacon'ın "Kuçuksıyasacılar. buyukıkı- yuzlulerdır" sozunu anımsattı Seçım oncesı kışkırtıcı, uzucu konuşmalarına kar- şın, ınsanlanmız sandık başına gıdıp oyunu kullandı. Elbette sonuç bır surpnz değıldı Ne var kı sıyasacılann seçım sonrası koalısyon kur- ma gınşımındekı tavırları bıktırıcıydı Hele de uç haf- talık bır surede ıkı partı başkanının ve yandaşlarının sozlen, tutumları hıç ınandırıcı değıldı Bırkaç yıl on- ce durup dururken, "Kanlı mı olacak, kansız mı ola- cak?" sozuyle meydan okuyan bır partının başkanı koalısyon goruşmelerıne, "Seçımden oncekı soyle- dıklerımı unutun" dıyerek başladı Seçımden ıkı gun once, bır partıyle masaya bıle oturmayacağını soy- leyen başka bırı, o partıy^e tam uç hafta koalısyon pa- zarlığı yaptı, opuşerek, koklaşarak Bu davranışlar ne anlama gelıyor? ikı aydır ozellıkle, sıyasayı uzlaşma adına yozlaş- tırdıklarına tanık olduk Bırçok partılı partı genel mer- kezlerının, ıl merkezlerının onunde oylannı gerı ıste- dıler, partı kımlıklerını yırtarak Çunku, partı başkan- lannın tutumlarını beğenmıyoriar, davranışlarından utanıyorlardı Arıstoteles, "Insan styasal hayvan- d;r"demış. Ama bızımkılerın yaptıkları sıyasa değıl duzenbazlıktır, yatencılıktır, herturiu somuruculuktur Kımılen de dupeduz Kemalıst devrım duşmanlığı ya- pıyor Buna ornek Iran rejımını ovmektır Iran rejımı- nı ovmek, dupeduz laıklık duşmanlığıdır Kemalızm karşıtlığıdır Laık cumhurıyete saldırıdır Iran rejımı- nı amaçlamaktır Boyle değılse, durup dururken ne- den ıktıdara geldıklerınde Islam Dınan'nın kullanıla- cağından soz edıyorlar? Turkıye'nın dışında, hıçbır Islam ulkesınde laık cumhunyet rejımı kurulmamış ol- duğuna gore Musluman ulkeler arasında geçerlı ola- cak islam Dınarı ıle antı-laık rejıme gıreceğımızı mı soylemek ıstıyorlar? 2000'e dort kala, yobazlıklannı, laıklık duşmanlık- larını sergılıyorlar, sozlerıyle, davranışlarıyla Zaten, yargıdan yakasını kurtarmak ıçın mılletvekıllığı zırhı- na burunup Atatürk'un kurduğu TBMM'ye gırenler yok mudur ıçlennde 9 Ekonomı altust olmuş, toplumsal dengeler bozul- muş, guvence dıye bır şey kalmamış, ışleyenı belır- sız (faılı meçhul) cınayetler çoğalmış, yolsuzluklar korkunç boyutlara ulaşmış, ruşvet kurumlaşmış, du- zen kokuşmuş her turlu cınayetler olağanlaşmış Butun bu korkunç gerçeklere karşın, sıyasacılar (ken- dılerını oyie sananlar) temel sorunları bırakıp yüzey- sel sıyasa kavgalanylagunlerı, ayları, yılları harcıyor- lar Insanlarımızın, ulkemızın sorunlarına sırtlarını donmuş, salt çıkarfannı duşunen boylelerıne gerçek anlamda sıyasacı dıyemeyız Halk dalkavukluğu, dın ve başka turlu somuru yollarıyla mılletvekılı seçılıp, TBMM'ye kapağı atarak mılyarları yutanlara mılletın vekıllerı dıyemıyoruz Bunlar, daha hukumet kura- madan once, kumar ve eğlence yerlerı ıçın uç katlı luks yapıya butçeden 33 mılyarı yatırarak gerçek yuz- lerını gosterdıler. 2 500 yıl once yaşamış olan ünlü devlet adamı Pe- rikles, şoyle soylemış "Devlet ıştenne ılgı gosterme- yenbırkımseyızararsızdeğıl,yararsızgoruruz "Bız- ler, ulkemıze yararsız olmamak ıçın mılletvekıllerının yurt yonetımınden ve devlet ışlerınden uzaklaşmala- rını sureklı eleştıreceğız, yurtseverler olarak Zaten yenı yenı gırışımler de olmuyor değıl Sevındırıcı son duyumlardan bırı deMuğla'öan gelmedı mı? "Mıllet- vekıllennı Izleme Komıtesı" kurmuşlar, selam Muğ- lalılara1 Yargıdan yakasını kurtarmak ıçın TBMM'ye kapa- ğı atanları. dın somurusu yapanları, yolsuzluklara bu- laşanları kısacası dortte bırını ımam-hatıp lısesı çı- kışlı mılletvekılının oluşturduğu TBMM uyelerını ay- dınların, seçmenlerın yurtseverlerın ızledığı bır do- neme adım atıyoruz Başı Muğlalılar çektı. HA3ANTAHSEV ÖZGENÇ',ımız ıçm son görevını yapan, sonsuz sevgılennı sunan tüm dostlanmıza ve evlatlanmıza yürekten sevgıler ve saygılar ALİ İHSAN ÖZGENÇ FATMA MtNE ÖZGENÇ AYTEK ÖZGENÇ Orman-Toplum Ilişkileri... Prof. Dr. ABDt EKİZOĞLU IL Orman Fakultesı B ıhndığı ûzere, kapladığı arazı, ara- zı ustündekı ağaçlarla obur bıtkı- sel ve hayvansal canlılar ve çeşıt- lı orman urununun hasadı >onle- nnden ormanın bırçok ozellıklen bulunmaktadır Bu ozellıkler or- man-toplum ılışkılen açısından da onemlıdır Vakın yıllara kadar ulkemızde genel olarak or- man-halk ılışkılen kapsamında yalnızca orman- kö> lu ılışkılen ele alınmıştır Ancak gunumuzde ülkemız nufiısunun yandan fazlasının kentlerde yaşaması ve bu nufusun da ormanlardan değışık şekılde yararlanması biçim değiştirmiş olup or- man-toplum ılışkılennın kentsel ve orman koy- lerının de ıçınde bulunduğu kırsal nufusun or- manlarla ılışkısı bıçımınde ele alınmasını gerek- tırmektedır Değışık ıstemlerde bulunan bu top- lum kesımlennın ormanlarla ılışkısı başta anava- samız olmak uzere, Orman Yasası ve obur yasa- larla duzenlenmış bulunmaktadır Sozu edılen kentlerde yaşayan nufusun gıttık- çe artması, ulkemızın hızla kentleşmekte oldu- ğunu gostermektedır Yedıncı Beş V ıllık Kalkın- ma Planfna gore kentlerde vaşa>anların ulke- mız nufusu ıçındekı payı 1995 yılında yuzde 60 9 ıken2OO0yılındavuzde70 6'yaçıkacaktır Obur alanlarda olduğu gıbı kentleşmenın doğurduğu sorunlardan bın de, orman alanlan üzenndekı olumsuz etkısıdır Kentleşmeyle doğrudan doğruya ılgılı hukum- ler bulunmamakla bırlıkte, ormancılık mevzu- atımızda bır lasım orman alanlarının orman re- jımı dışına çıkanlması hususundakı hukumlen, dolavlı olarak kentleşmeye >onelık arsa uretımı- ne ılışkın hukumler bıçımınde değerlendırebılı- rız Gerçekten yalnızca lstanbul'da Anadolu >aka- sında Orman Yasası'nın 2 maddesınde yapılan değışıklıkler sonucu ve yasadışı >erle^melerle orman rejımı dışına çıkanlan alanlann toplamı 1973-! 993 ) ıllannı kapsayan donemde vaklaşık 12bınhektardır Bualan BelgradOrmanrnınüç katına >akın bır mıktardır Avnca ulkemızde kentsel nufusun artması ya- nında ulaşım olanaklannın ve taşıt sayısının art- ması, ekonomık vapıdakı değışıklıkler ve gelış- meler. denız kıvisindakı >azlık ve dınlence ko- nutlanna benzer şekılde ormanlık alanlarda da konut edınme ve yapımı etkınlığının çoğalması, kentsel nufusun orman urunlerınden ve orman alanlanndan vararlanma taleplennı arttırmakta- dır Butaleplenn. 2924 savılı Orman Koylulennın Kalkınmalarının Desteklenmesı Hakkındakı \a- sada değışıklık yapan. 30 K.asım 1995 tarıhlı 4127 sayılıyasanınçıkanlmasındaçok onemlı ış- lev ı olduğu değışık ortamlarda halen tartışılmak- tadır Yıne orman alanlanmızı etkıleyen bır başka ol- gu tunzm sektorudur Ozellıkle 1970"lı yıllann başından ıtıbaren ulkemızın guney ve batı bolge- lennde tunzm buyuk bır gelışme go^termıştır Bu sektordekı gelışme ormanlık aJanlarda da bel- lı başlı tesıslenn yapılmasına neden olmuştur Ote >andan. ormanlarla doğrudan doğruva ılış- kısı olan orman ko>lulen kırsal nufusumuzun yuzde 40"ını oluşturmakta ve 9 mılyonu aşmak- tadır Bu ormanlarla ılışkısı olan kırsal nuftıs, Or- man Yasamızın 31 ve 32 maddelen gereğınce za- tı yapacak ve yakacak ıhtı>açlannı ormanlardan karşılamaktadır Orman-halk ılışkılennın duzen- lenmesı vedolavısıvlaormanlann korunması ba- kımından ko> lu haİka tanınan bu turlu yararlan- ma haklan. devlet ormanları uzennde ağır bır >uk oluşturmaktadır Orneğın Marmans Devlet Orman Işletme- si'nde, buyasal haklarla venlen uçyıllık(1990- 1992) odun hammaddesı mıktan, aynı yıllarda ış- letmece uretılen toplam odun hammaddelen mık- tannın >aklaşık 1 5'ını oluşturmaktadır Bu du- rum dığer yorelenmızde de benzer ozellıkler gos- termektedır Bundan başka. dev let ormanlanndan koylule- re tanınan pazar satışlanna yonelık faydalanma haklannı duzenleyen 6831 Sayıl» Orman Yasa- sı'nın 34 maddesı sıksıkdeğıştırılmıştır Bu de- ğışıklıkler, bazı ıstısnalar dışında, genellıkle so- zu edılen haklan genışletme yonunde olmuştur Gunumuzde, son seçimlerden once yıne Orman Yasamızın (bazılanna değındığımız) 31, 32, 34 ve 37 vb maddelennde değışıklık yapılmasma daır kanun tasansı hazırlandığı belırtılmektedır Yukanda adı geçen maddede yapılan bu değı- şıkhklerle koylulere ve kooperatıflere yapacak ve yakacak odun verılmesı uygulaması geçmışte bellı yörelerde ormanlann devamlılık ilkesini ze- deler nıtelıkte olmuştur Aynca ulkemızde uzun yıllardan ben devletçe orman-halk ılışkılennın duzeltılmesı ve dolayı- sıyla ormanlann konınması açısından buyuk onem taşıyan orman koylulennın kalkındınlma- sı uzennde dumlmuş ve hukuksal bakımdan bır- çok duzenleme yapılmıştır Gerçekten orman köy lulerınm tanm alanı ge- reksinmelcrini karşılamakve bu yolla kalkınma- larını sağlamak amacıyla orman alanlarının da- raltılmasına yonelık bazı yasal duzenlemelere gı- rışılmıştır Bu duzenlemelerden bırkısmı orman tanımlannda değışıklık yaparak orman sayılma- >an >erlen çoğaltmak, başka bır kısmı da orman nıtelığını kaybetmış bazı alanlan orman rejımı dı- şına çıkartmak >onunde olmuştur Orman rejımı dışına çıkartılacak yerlenn. anavasamızın 170 maddesı gereğınce orman koylen halkının yer- leştınlmesı ıçın bu halkın yararlanmasına tahsı- sı ongorulmuştur Bu hukmun uygulanabılmesı amacı>la da 1983 yılında 2924 sayılı "Orman Koylerinin Desteklenmesı Hakkında Kanun" v u- rurluğe konmuştur Ana>asa kovucu bu madde>ı. orman ıçı ıskân v e orman ko\ İerinin kalkındınlması sorunlarına çozum bulmak amdcıyla duzenlemı^tır O>sa 2924 b>ayılı kanun ve değışıklıklen son çıkan 4127 sayılı kanun da dahıl, orman alaniannı hak- sız suretle işgal eden ve kullanan kışılen odül- lendırmeve ve toplumu bu tur suçlan ışlemeye te^vık edıcı nıtelık taşımaktadır Toprak kulturlen konusunda çalışanlarca ve ılgılenenlerce bılındığı gıbı, orman nıtelığını kay- beden topraklar erozyon ve sığlaşma nskı taşı- makta, arazı iinıflan ıçensındetanm>apılmaya- cak gruplara gırmektedır Buna ılave olarak ul- kemızde toprak ısraf edılırcesıne kullanılmakta olup, >eterlı venmlılık sağlanamamaktadır Bu yaklaşım Orman Bakanlığı'nca da benımsenmış- tır Gerçekten. bakanlığın bır vayınında. orman koy, lennde arazının yetersız, parçalı, engebelı ve venmsız, a>nı zamanda buyuk oranda erozyon tehlıkesı ıle karşı karşıya oİduğu belırtılmekte-, dnv Zaren 9-milvonu aşan orman koy lusünün kalkındınlmasının valnızca Ormancılık Orgutu- nun gay reti Ue mumkun olanıav acağı pek çok bi- linı adamı \e meslektaş tarafından beıumsenmiş- tir. Yıne bu son yasa değışıklığı nedenlen arasın- da bulunan gelışıguzel yerleşmelerın önlenmesı gereğının goz onunde tutulduğu belırtılmekte- dır Bu gelışıguzel yerleşmeler ulkemızde o bo- yutlara ulaşmıştır kı, ormanlarla bırlıkte obür sektorlen de olumsuz bır şekılde etkılemektedır Bu konuda, ornek olarak Marmans yoresı kır- sal alanındakı yapılaşma venlebılır Marmans ve Datça ılçelennde beledıye ve mucav ır alan dışın- dakı kaçak yapılann 1984-1994 yıllan arasında- kı toplamı 400'un ustundedır Belırtılen kaçak yapılann buyuk bır kısmı orman ıçı ve kenan koylerde bulunmaktadır Gunumuzdekı bu duruma. yenı çıkan 4127 sa- > ılı yasanın sağladığı ortam sonunda oluşacak yapılaşmalann ne bo> ut alacağını onceden tah- mın etmek çok guçtur TARTIŞMA Prof. Gürüz ve Cumhuriyet Pazar dahıl her gun gece, gunduz hızmetınızdeyız TÜRK KALP VAKFI Tel.: (0.212) 275 12 44(7 Hat) Faks: 266 47 12 C umhuriyet'ın 27 Şubat 1996gûnlu sayısmda arka sayfada bır haber vardı "Bursluşeriatçılığa karşı \ OK dev rede; Kemal Guruz, iddialan yerinde incelemek için ABD"yegittir\OKun hızlı Prof lanndan ve aynı hızla YOK'un başına getınlen Kemal Giiruz. soluğu Amenka'da almış Amaç ulkenın yuce menfaatlan Ataturkve laıklık karşıtı propagandalann aslını esasını sorgulayıp donecekmış Bılenler bılır, ama bız bılmeyenler ıçın soyle>elım Kemal Guruz denen bu zat, bırkaç yıl once Trabzon KTU'de (Karadenız Teknık Lnıversıtesı) rektordu Bu satırlann yazan da aynı kurumda bır oğretım gorevlısı. felsefe okutuyordu Sonradan oğrendım Unıversıtede "Cumhuriyet' okuyan ve bunu sakınmadan<') gos>teren de benmışım •Cumhuriyet' gorunce gunahlannı gorur gıbı gozlen faltaşı gıbı açılan Kemal Guruz"un yaltakçılan el ele verıp benı okuldan uzaklaştırmışlardı Hıçbın de 'suçumun' ne olduğunu yuzume karşı soyleyemedıler Onlar. her soylenene kafa sallayan. 'fıkri kor, vicdanı kör, irfanı kor" oğretmenler ıstıyorlardı Kendımden soz etmemın nedenı, 'mağdur' bır oğretmenın sorununu kamuya ıletmek değıl, Kemal Guruz ve onun gıbılerı tum resmı ve gayn resmı gı>sılennden soyup 'çınlçıplak' goz onune sermektır Şımdı, şenatçı soylemlerden ve etkınlıklerden sozde şıkâyetçı olup aslında varlıklannı laıklık-laıklık karşıtı bır gergınlığın varattığı siyasal yapılanmanın koşebaşlarını tutarak "ikbal" aravan bu ınsanlan tanımak ve tanıtmak gerekıyor Smıfını zorla geçen ve kafa yapıian unıversıtede herkesçe bılınen oğrencılen, sen rut. odul olarak doktora ıçın ABD'ye gonder, goğsunun ustunde 'Cumhuriyet' taşımaktan başka suçu olmayan oğretmenlen de okuldan at Ve sonra, gonderdığın oğrencıler şenat propagandası yapıyorlar. Ataturk'e sovuyorlardıye Amenka'ya uç Neyı araştıracaksın Prof Guruz 1 Onlar, Turkıye'de, Trabzon"da, senın kurumunda ne yapıyorlardı ıse ABD'de de aynı şeyı >apıyorlar Sen o zaman onlann kuklası ıdın. şımdı de hukumetın kulası olarak 'gurz'unu onlara gostermek ıstıyorsun Hıç çabalama. onlar senden korkmazlar ne olduğunu, hatta ne amaçia geldığını de bılırler Benı okuldan attığınızda, aylarca ışsız guçsuz dolaştım Bu gunlerde, bır dostum "Sana Hayyam'dan bir dize okuyayım" demıştı "Ûzülme, eşekeşeği beğenir. hayır var sana kotu demelerinde.." O gunden bu >ana, senı kışısel olarak kaleme alacağımı hıç duşunmemıştım Ama benım okuldan kov ulmama neden olan (') 'Cumhuriyet'te. senın Ataturkçu endışelennı oku>oınca dayanamadım Okurlar da senı tanısınlar ıstedım Fransız Devnmı sırasında yaşamış. soylulann ve yaltakçılannın ıkıyuzluluğune dayanamadığı ıçın sozunu esırgememış ve bu yuzden hapse atılmış Roch De Chamfort adlı ganp bır fılozof şoyle demış -Dalkav uklara çok. kızmayın.. Onlar, ayaklar altında süriinürken yitirdikleri kuyruklannı yeniden bulunca sevinen kertenkelelerdir." Ama bugun dalkav uklar yerlerde surunerek onemlı •mevkiler'e gelıyorlar ve gunlennın çoğunu da rota ABD olmak uzere •gökjüzıi'nde geçınyorlar Kenan Sarıalioğlu / Felsefecı Geldiği melekler dünyasına geri döndü. 03.04.1996 PENCERE Laiklerin Ustüne Turp Sıkayım... Ruşvet nasıl bır suç? î Tek başına ışlenmez.. Alan ve veren vardır.. Ruşvet alana murteşı denir. Ruşvet verene raşı Özal aılesının hısım akraba gıbı yakınlarından ışadamı Selim Edes'le Engin Civan arasındakı Vr- tışa' ılışkısı, gunumuzde surup gıdıyor Işadamı Se- lım Edes, Emlak Bankası Genel Muduru Engın Cı- van'a ruşvet vermış; Cıvan parayı cebıne koymuş; ama ışı yapmamış Cıvan murteşı.. Edes raşı Olay Ozal'ın olumunden sonra raşı ıle murteşının bırbırıne gırmesıyle ortaya çıktı Ozal olmeseydı, ır- tışa ebedıyyen ortaya çıkmaz, ortulu odenek gıbı.. saklı kalırdı, çunku rahmetlı cerbezelıydı; bu ışı da- kıkada çozumlerdı. Ne var kı, raşı ıle murteşı arasındakı anlaşmazlı- ğı çozmek ısteyen Semra Özal becerıksızlık edıp ışı yuzune gozune bulaştırınca, olay patlak verdı. • • Herkes bıldığı ıçın 'Cıvangate' dıye anılan reza- letı yeniden anlatmak gereksız Sonuçta ne oldu?. ^ Raşı kollannı sallaya sallaya yurtdışına kaçtı... •, Murteşı 7 5 yıl hapıs cezasına çarptınlmasına kar- şın 1 5 yılda dışarı çıktı. Bızım toplum artık her şeyı para ıle olçmeye alış- tığı ıçın murteşının aldığı parayla yattığı gunler ara-'' sında hemen bır ılışkı kurdu "250 mılyara 550 gun." j Ceza az bulunmuştu Ya da 7 5 yıllık hapıs cezasının hangı hesap so- nunda 1.5 yıla ındırıldığıne aklı ermeyenler, şaşıp- kalmışlar, tepkılerını dıle getırmışlerdı Pekı, Engın Cıvan 1.5 yıl değıl, 7.5 yıl yatsaydı, • vıcdanlar dıngınleşecek mıydı"?. Özal aılesını dışarda bırakan yargılama, Cıvan'ın hapsıyle vıcdanları doyurabılır mı?.. • Ozal sızlere omur Ama bugun dumanı tuten bır olay var kı medya ozellıkle es geçıyor Özalaılesı' gıbı 'Çıller aılesı 'nın de dosyaları ka- barık Çiller aılesı ne Turkıye'dekı ne Amerıka'da- kı malvarlığının hesabını verebılıyor ne de kotardı- ğı ışlerde mızrak çuvala sığıyor, Tansu Hanım ıle Ozer Bey'e ılışkın kıtaplar yayımlanıyor, yasadışı ış- lemlerı bır bır sayılıp dokuluyor Çıller'lerın duşuk fa- ızlı devlet kredılerıyle medyayı avcunun ıçıne aldı- ğı soylenıyor Tıs yok. Derken Refah Partısı, Çıller aılesıne ılışkın tum dosyaları Meclıs'e getırmeye başlıyor ı • llgınç değıl mı!. Turkıye'de 'temız toplum' davası şenatçı partıye mı bırakılacaktı? Refah Pa/tısı dını sıyasette kullanıyor, ama, tur- bansızTansu Çıller'ı Yuce Dıvan'a yollayacak dos- ' yalan bır bır Meclıs'e getırdıkçe, halk tabanında desteğını arttıracak ve bu hukumetı çurutecek Ulkenın yolsuzluklara karşı savunması, şerıatçı partıye kaldıysa vay halımıze Laiklerin üstune turp sıkayım ben .. DEMOKRATİK CUMHURtY ET PROGRAMİ Turki>e'\ı tam demokratık \e uretken kılmak uzere geliştınlen onerılerıni tartı;ı\or. YENÎ SÎYASAL STRATEJ! TABTIŞMALARI Ekim 1995/Mayıs 1996 -XI- BiJişim Alt Yapısı Yurtsan ATAKAN, BEKİR AĞIRDIR, Attıla GÖNENLI, M Tınaz TlTIZ 6 \isan 1996, Cumartesi, Saat: 14.00 İTU Vakfı Maçka Sosyal Tesisleri Ayrıntılı bilgi için: Tel: 0212. 27510 00///Fax: 0212. 272 66 23 Yeırden 11 Genflik Sorunu Türkiye Sorunudur * Katnu Emekçileri Kozandı ' Gençlik Yol Aynmında * ÖDP ve Taban Demokrasisi * DTciler Bu Ülkenİn At Koşuculandır ' EfiHik Yeniden * Kırsal Alanda Devrimci Program SAYI ç ı K T I İLAN T.C. ANTALYA 6. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'IVDEN Dos,vaNo 1995 542 Davacı Ibrahım Boz tarafından davalı Yüksel Borekçı aleyhıne açılan tescıl davasının yapılan yargılamasmda venlen ara karar gereğınce Davalı Yuksel Börekçı ye teblıgat yapılamadığı, zabı- ta manfetıv le de adresının tahkıkı mumkun olmadığın- dan adına ılanenteblıgat>apılmasmakararvenlmışolup, duruşmanm bırakıldıği 10 6 1996 gunü saat 08 45'te ıb- raz etmek ıstedığınız vesıkalar ıle bırlıkte mahkemeye gelmenız \ eya vekıl gondermenız aksı takdırde gı> ap ka- ran teblığ edılmeverek duruşmaya gıyabınızda devam edıleceğı HLMK'nun 509 ve 510 maddelen gereğınce davetıye yerıne kaım olunmak uzere ılan olunur 15 3 1996' Basın 78591
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear