Catalog

Cumhuriyet Genel Yayın Yönetmenı Orhan ErinçO Dıs. Hjberier: Ergun Balcı # Istıhbanır Cengiz Ya>mKurulu İlhanSdçuk(Bi>5kanı. Genel Yayın Koordınatoru Hikmet ) j l d ı r . l m • Ekonomı Bülent kı/anlık Orhan Erinç, Okta> Kurthöke. 9 Kültür Hnndan Şenköken 9 Spor: Abdülkadir Yücelman • Makaleler: Sami Gencl Yayın Koordınatoru Hikme Çetinka\a # Yazuşleri Mudürlerı İnıtivaz Sahibi: Berin Nadi Ç n k a a # Yzuşleri Mudürlerı Ibrahim Yıldız (Sorumlu). Dinç Tavanç 0 H b M k i Md Hk k HikmetÇctinka>a,ŞfikranSoner. Karaören • Duzeltme Abdullah Yazıcı Erg«nBalcuD,n<Ta)aiK. tbrahım Ankara TemsılciM Mustafa Balba> # Haber Vlüdüru. Doğan Akın Atarıirk Buhan \ o : 125. K<Jt:4. Bakanlrklar- Ankara Tel 4195020 C hat). Faks: 4I95027 • Izmır Temsılcısı. Serdar Kizık, H. 2ıva B)\. 1352 S. 2 3 Tel Haber Merkezi Müdiinı Hakan Kara 9 Fotoaraf Erdoğan Köseoğlu • Bılaı-Belsc. ^l l d l z - O r h l l n Bursalı. Mustafa 4411220.Faks. +419117»AdanaTemsıIcıs.:Çeön\igenoğlu. # Gorsel Yönetmen Fikret E«er Edibe Buğra • Yurt Hjberlerı Mehmet Faraç Balba>. Hakan Kara. İnönü Cd. 119 S. \'o I Kat. I. Tel. 3522550. Fak» Muessese Mudunı. Erol Erkut • MEDYAC:» Yonctım MEDVA G : • Koordınaıör Ahmet Korutsan 0 Kurulu Ba>kanı-üent:l \onelım kurulu Muhasebe Bûlent\ener#ldjre Mudur Giilbin Erduran Baskanı - Genel fıüsevinGürer#fşletme Önder • Koordmaıor Reha Mudur Cstün Çelik 0 Bılgı-Islem Nail İnal 9 lşıtman#(ıenel Mudur Akmen • Murahhas BtlgısjvarSısrem MürihelÇiler Yardımcısı MineAkdag u\e Bora Göneırç \l>ımla>an \e B^Siin: Venı Ciun Haber Aıan>ı. Basın \e Vaşıncjlık A S TurtıvaJKjd !v 41 Cjğaloğlu 34334 Kt PK 246 l^anbu! Tel ı ( ) 2 i : ı 5 J : 1 2 ı * l . î » 3 NİSAN 1996 !msak:5.09 Güneş: 6.37 Öğle: 13.15 İkindi: 16.48 Akşam 19.38 Vatsı: 21.00 MED> A C Td 514 <P 53 - 513 45 SO - 51.' .s4 ftO-61. Faks 511X466 Bourret Caprice evleniyor • Haber .Merkezi- Türkiye'deki mayo üreticilerinden Nelson firmasının 1996 modellerinin tanıtımında kullandığı Bourret Caprice. evlenmeye karar verdi. Kübalı sevgilisi ile katolog çekimlerinden bir hafta sonra karşıiaşan Caprice. e\lendikten sonra mankenliğe \eda edeceğini vegerçek mesleği olan iç mimari konusunda çalışmalar yapacağını belirtti. Nelson'un katolog çekimlerinde Amerikalı Caprice'ın yanı sıra Alman. jralvan ve birde Türk nıanken çalışmıştı. Giimrük bipliği paneli • Haber Merkezi - Tiirkiye Tunzm Yatınmcılan Derneği'nin (TYD)düzenlediği 'giimrük birliğınin Türk turizmine etkileri" konu.Minun tartışılacağı panel, 10 nisan çarşamba günü Ankara Sheraton Oteli Balo Salonu'nda yapılacak. Iktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Meral Geziş'in yönetecegi panele. siyasi partilerin TBMM'deki temsilcileri panelist olarak katılacaklar. Panel. 'Avrupa Birligı Sürecinde Türk Turizmi' toplantılannın üçüncü halkası olacak. Cazcı Onhan Sezener öldü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiyeyi uluslararası düzeyde ba^arıyla temsil eden caz sanatçısı Orhan Sezener yaşamını yitirdi. Bir süredir rahatsız olan Sezener. teda\ i gördüğü İbni Sına Hastanesi'nde dün öğle saatlennde gözlenni hayata yumdu. Türk pop müziğine önemli katkılan olan ve yurtdışmda düzenlenen çeşitli yanşmalarda ülkemizi temsil eden Sezener'in cenazesi. bugün topraâa \erilecek. Köprü trafiğe kapatılacak • İstanbul Haber Servisi - Karayollan 1"'. Bölge Müdürlüğü'nden yapılan yazıiı açıklamaya göre. Haliç Köprüsü onarım \e genişletme çalışmalan nedeniy le butrün \e yann 02.00-04.00 saatleri arasında trafiğe kapatılacak. Açıklamada. bu tarihler arasında sürücülerin \alide Sultan Köprüsü'nü kullanacaklan belirtildi. Dernekten okullara k/tap • İstanbul Haber Servisi- Deniztemiz Derneği'nce. kıyılardaki okullara dağıtılmak üzere hazırlanan "Denizler Yaşamalı" adlı kitaplar, Milli Eğitim Bakani Turhan^ayan'a teslim edildi. Miîli Eğitim Bakanı Tayan. dün Deniztemiz Derneği'nin Deniz Ticaret Odası'nda yapılan genel kuruluna katıldı. Toplantida konuşan dernek yönetim kurulu baskanı Rahmi Koç. denizlerin hızla kirlendiğine dikkat çekerek "İlkokul çağındaki çocuklar için denizlerle ilgili kitap hazırladık" dedi. Helsinki Yurttaşlar Derneği İstanbul ve Atina şubelerinin düzenlediği toplantıda Türk-Yunan ilişkileri ele alındı Yıınaıı gazetecflere işbüüği çağnsı• Yunanistan'ın Nafplion kentinde düzenlenen ve Helsinki Yurttaşlar Derneği üyelerinin yanı sıra iki ülkeden gazeteci, sanatçı ve bilim adamlannın katıldığı toplantıda. Ege'nin banş denizi olması ıstendi. Toplantıda Türk ve Yunan basınının düşmanhğı körüklemekten vazgeçmesi istenirken TGC, Atinalı meslektaşlanna işbirliği çağnsı yaptı. LEYLA TA\ ŞANOĞLU NAFPLİON - Ege Denizi önümüzde bütün maviliğıyle uzanıyor. Yüzeyi epeyce dalgalı. tıpkı Türk-Yunan ili^- kilerindeki son durum gibi. Mikrofon- dan Yunan tarihçi ve ozan Kostas Mos- kofTun sesi yükseliyor: 'Ege Denizi iki ülkt arasında neden bir banş \e dostluk denizi olmasın? Ne- den Türkiye ve Nunanistan arasındaki düşmanhklara son veriJrnesin?" Abdi Ipekçi Dostluk Ödülü Başkanı Andreas Politakis de diyor kı: "Bu militarist çılgınhğa bir son veril- rueli. İki tarafın basını her nedense üt- kelerimiz arasındaki dostluk haberleri- ne ifibar etmiyor. Egeli 28 belediye baş- kanının mart avı sonunda \a\ ımladık- lan dostluk \e işbirliği deklarasyonu sa- dece bir gazetede, o da küçük bir haber olarak yer aldı." Yunanıstan'ın. Osmanlı Imparator- luğu'ndan bağımsızlığını ılan edişiyle birlikte iik başkentı olan Nafplion'dav ız. Önü deniz. arkası dağ. güzel mi güzel birkentçik. Birtepenin üzerinde. deni- zenazırkayalıklann üstüneinşaedilmiş XeniaOteli'ndeikigünlük birsempoz- yum \ar. Helsinki Yurttaşlar Derne- ği'nin Atina \e Istanbullu üyeleri salon- da toplanmışlar. Bu topluluğa iki taraf- tan akademisyenler. gazeteciler. yazar- lar. tarihçiler. sanatçılar \e işadamlan da katılıyorlar. Konu. Türk-Yunan ilişkilerinde. Imia yada Kardak kavalıklan krızınden son- ra ortaya çıkan son durum. Dikdörtgen biçimi yerleştirilmiş masalann çevresin- de iki taraftan 65 kişi oturuyor. Önle- rinde mikrofonlar var. Dile getirilen noktalar. Türk ve Yunan medyasında, iliş- kilerin iyi bir yöne gitmesi için çaba harcamak bir yana, karşılıklı düşman- ca duyguların körüklenmesiyle ortaya çıkan olumsuzluklar, Yunanistan'm ge- rek yüzölçümü. gerek nüfus bakımın- dan Türkiye'den çok küçük bir ülke ol- ması nedeniy le duyduğu derin korku, Türkiye'nin "•ağabey" olarak '^•aramaz kardeşi" Yunanistan'a eokluk hoşgörü göstermemesi. dostlukelini uzarmama- sı. genelde bir "kısasa kısas" politikası uygulaması. Bir başka nokta. aynı böl- gede yaşayan iki ülke olarak neden böl- genin kaynaklanndan ortak biçimdeya- rarlanılması yoluna gidilmediği. TGC'nin çağnsı Konuşmacılar, sağduyunun bölge kay- naklanndan ortak olarak yararlanılma- sı gerektıöinı söylediğinı dile getiriyor- lar. Türk \e Yunan medyasının Kardak krizını yarattığı \e körüklediği eleştiri- leri yoğunlaşınca. biz aynı zamanda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri sıfatıyla sözalıyor \ediyoruz ki: "Türkiye ve Yunanistan arasındaya- kınlaşmaya bir adım olarak bir öneride bulunmak isthorunı. İki ülke medyası ve basınında profes- yonel ahlakilkelerinde bir erozyon mey- dana geldiği açıktır. Bunu son olarak Kardak krizinde net olarak gördük. Profesvonel ahlak ilkelcriniıı erozyo- na uğranıasım engellemek ve iki ülke medyasında dezenformasvon ve düş- manca duygulann körüklenmesini ön- lemek amacıv la biz Türkiye Gazetecüer Cemiyeti olarak Atina Gazeteciler Ce- miyeti'ne işbirliği öneriyoruz." Bu önerimız sempozyumraportörüta- rafından kayıtlara geçiriliyor. Abdi Ipekçi Ödülü Ikınci Başkanı Di- mitris Siatopulos söz alı>or: "Bu odülün amacı bizi birlestiren şev- leri kucaklamak ve ayıran şeyleri reddet- mektir. V üzyılımız iki fefaket vaşadı. Helsinki Yurttaşlar Demeği'nin bu top- lantısı banşın geliştirilmesi için çok önem- li. Yunanistan'da aydınlar banş istiyor- lar." \azar Murat Belge'nin konuşması da şöyleydı "Rakıyı, uzoyu pavlaşıyomz. Ama aptallıkları da paylaşivoruz. Bu çok tehlikeli. Bcn ülkemden memnun değilinı. Sırasında onu çok *xenofobic' (\abancı düşmanı) İHilabiliyorum. Üste- fik biz. her nedense insanlarla iyi ilişki- ler kurma özüıiüvüz. İnsanlar sav aşmak istemiyorlar. Sür- tüşmenin devlederarasında olduğu söy- leniyor. Ama bugün bundan pek emin değilim. Sivil toplumun her zaman ba- nşçı olduğunu da artık sanmıyorum. Çünkü sivil toplumlar yönlendirilebüi- v oriar. Basın da bir sivil toplum örgütü- dür ve varattığı durumla iki tarafi sava- şın eşiğine getirdL Bu dummun saçmalığı belki artık vıt- lann kavgasını durdurmak için bir şe\- ler vapılnıası gereğini anlatabilir. Sivil top- lumlar, bu savaş tacirierine banş telkin etmelidirler. Bu toplantı bu bakımdan çokönemtaşıyorr İstanbul dogumlu. Rum asıilı \atan- daşlarımızdan yazar Herkül Milas da hem Yunanistan, hem de Türkiye'de azınlık durumunda olduğunu şu sözler- le anlatıyor: 'Önyargıiar bitmeli' "•Türkiye'de beni sev diklerini sanmj- yorum. Yunanistan'a geldiğimde de be- ni pek sevmiyoriar. Ben Türk-Yunan so- rununun kalbinde önyargının yattığının bilinci içindeyim. Önyargılı olmamayı nasıl anlatacaksınız? Ömeğin parano- yak bir insana "Sen paranoyaksın" de- diğiniz /aman size inanın m Ben Türk- lerve Nıınanlılann. karşı tarafin kendi- leri hakkıda neler sövlediklerini duy- mamalanndan memnunluk duvuyo- rum." Konuşmalar bir buçuk gün boyunca bu yönde gelişti. Sonuçta gözümüzün önünde netleşen durum şuydu: "Türkiye ve V unanistan, önvargılan- nı bir yana bırakıp bir an önce uzlaşnıa için kollan sıvasınlar. Bölgelerinin ÇH karianndan ortakJaşa vararlansınlar. Bunu yapmazlarsa vakitçok geç olacak. Aralanndaki düşmantık başkalanna varavacak." İstanbul Afarürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen "55. Sanat Gecesi"nde sanatçı dostlan Münir Özkul'u yainız bırakmadı. Cecenin sonunda sahneve çıkan Özkul. konukJannı Haldun Taner'in 'Sersem Kocanın Kurnaz Kansı' adlı oyununda Fasühecivan"ın aktörlük üzerine söylediği unutulmaz tiradı ile selamladı. Ünlü oyuncunun 55. sanat yılı coşkulu bir törenle kutlandı Alloşlar Münir Özkul için...KültürServisi-Sanat_yaşamınm 55. yılını dolduran MünirÖzkul'a. sanat- çı dostlan coşkulu bir # 55. Sanat Ge- cesi'düzenlediler 1 nisan gecesı Ata- türk Kültür Merkezi'nde. Haldun Dormen'ın yönettiği, Fer- han Şensm'un mizahi bir dille kalc- me aldıgı gecede sanatçı dostları Mıı- nir Özkul'un doğumundan başlaya- rak ilk sahne çalışmalan \e Şehir Ti- yatrosu yıllanndan Yeşilçam'a dek uzanan sanat yaşamını şarkılarla, şi- irlerle. anılarla süsleyerek anlattılar Ferhan Şensov "un, MünırÖzkul'un 55. sanat yılı dolayısıvla kaleme aldı- ğı metinde de belirttiği gibi ortaokul sıralanndayaptığıtaklitlerveespriler- le arkadaşlarını güldürme yoluyla mes- leğine ılk bilinçsiz adımlan atan Öz- kul aslında sıkılgan bir kişilığe sahip- ti. Bu yüzden de veteneğini açıkça ser- gileyemezdi bırtürlü. Sonunda 1939 yılının 29 ekim gecesi Bakırköy Hal- kevi'nde düzenlenen Cumhuriyet Ba- losu'nda, arkadaşlarını sahneye itme- siyle sahnenin doyumsuz tadıv îa tanı- şan Özkul. Arkaş Palabıyıkyan taklı- dini. Ferdi Tayfur'un söylemiyle can- landırarak ilk alkışını almış \e tiyat- ro denen hastalıkla böyle tanışmıştı. Bakırköy Halkevi'nde başlayan sah- ne yaşammdan sonra 1948-19 sezonun- da Ses Tiyatrosu'nda prpfesyonel oyun- culuğa adım atmıştı Özkul. Ermeni taklitleriyle ünlü MürvetSim'le kar- şılıklı Ermeni rolü oynavacaktı. Pro- valarda çok sıkılıyordu Münir Özkul. Mürvet Sim ise "Bu çocuk benim sa- nat hayatımı mahvedecek" diyerek si- nirkrizleri geçiriyordu. Ancak oyunun ilk gecesi MünirÖzkul. seyircinin coş- kulu alkışlannı alacak ve perde ikin- ci, üçüncü kez açılacaktı. Ses Tiyat- rosudeneyimi MünirÖzkul'açok şe> kazandırmıştı. Ancak ti>atrodaki ge- nel havadan hoşnut olmadığı için bir Cece için ha/ırianan aflşte, sanatia geçen 55 yılın izleri içli bir gülümsemeye dönüşürken Münir Özkulu yü- rekten kutlayanlar arasında sanatçı dostu Müjdat Gezen dc vardı. (Fotoğraflar: ERZADE ERTEM) gün kendisini Muhsin Ertuğrul'un ya- nında Küçük Sahne'de bulur Münir Özkul: "KüçükSahneveMuhsinEr- tuğnıl'u tanımaksahne havatımın çok büy ük bir aşama$ıydı. Onu tanımam. n'yatronun ne demck olduğunu ve ne kadar büv ük bir olav olduğunu anla- mam oldu." Sinemaya merhaba Sanat ha\atının en güzel yıllannı burada geçırse de Küçük Sahne'nin 1956 yılında sessizce dağılışından son- ra o da yolunu bir başka çizgide sür- dürür: Sinema oyunculuğu. Ancak. birsüre smemadan da kimse arayıp sor- mazonu. Alkol iletambusıralardata- nışır... Derken Vasfi Rıza'nın davetı üzerine 1958-59 yıllarında Şehir Ti- vatrolan'na. ardından 1959-60 sezo- nunda Ankara Devlet Tiyatrosu'na gi- rer... Ankara"da yaşam. gereğinden fazlasakindirDzkul için. Istanbul'da- ki arkadaşlannın da dolduruşu ile Bul- \ar Tiyatrosu adım alacak kendi tiyat- rosunu kurar 1960 yılında. Tiyatro patronu olduğu dönemler- de artık alkol. yaşamının vazgeçilmez bırparçasıdır. Herkesin delirdiğini dü- şündüğü o dönemde kurnazca delili- ğe sığınmıştır aslında. Belki de psiki- yarnn dediği gibi *Omutsaduklaniçin- de mutludurlyi olursa büsbütün mut- suz olur". 19 Nisan 1968 gecesi. Münir Öz- kul'un sahne yaşamında önemli bir gecedir. Arena Tiyatrosu'nda 'Kanlı N^ar'ı sahnelerken oyunu izlemeye ge- len ünlü halk komiği İsmail DümbüJ- lû haber göndermiştir "Münirfesini giy- mesin. ona kavuğumu vereceğim" di- ye... O gece Arena Tiyatrosu'nda dü- zenlenen bir törenle kavuğu giyen Öz- kul, artık tescilli birkavukludur... 1969- 70 döneminde Haldun Taner ve Çe- tin İpekkaya ile kurduğu Bizim Tiyat- ro'da 'Sersem Kocanın Kurnaz Kan- sı'oyununda canlandırdığı Fasülvecı- yan tiplemesi ile seyirciy i hüngür hün- gürağlatanyineMünirÖzkul'dur. Der- ken sinema ve tiyatro arasında bölüş- türdüğü sanat hayatında sinema gide- rek daha ağırlıklı rol oynamaya baş- lar. Süreyya Duru, Aöf S'ılmaz \ e Er- tem EğUmez'l i 'Hababam Sınıfi' film- leri birbirini izler. 12 Eylül darbesinden önce Haldun Taner'in de ricasryla Şehir Tiyatrola- n'na geri dönerOzkul. Ancak. darbe ile değişen yönetime ayak uyduramaz Münir Özkul ve bir sabah evden çıkıp tiyatroya gideceğine. bir taksiye atla- yıp doğru Bakırköy Akıl Hastahane- si'nin yolunu tutar... Pek çok oyuncuya örnek olan, yo- lunu açan Münir Özkul'un'55.Sanat Gecesi", işte bu vüzden tıkhm tıklım doluydu. Yaşamı güzelleştıren birbü- yük sanatçıya teşekkür borcunu öde- mek üzere gelmişti Özkul'un sanatçı dostlan. CemKaracaşarkılanyla. Fer- han Şensoy sazı- sözüvle 'Münir Ağa- bev'ine teşekkür etmek için oradaydı. Özkul' un "Sen ortamuneu ol, meddah ol" dediği öğrencilerinden L'ğur Yü- celise ustasının isteğini. bugün bırtür 'modern meddah' dıye tanımlanan "stand-up comedv' şo\ uyla yerine ge- tirdı. Özkul'u. Yeşilçam filmlerindeki rol arkadaşlarından EmelSavmveGönül Yazar da şarkılanyla yainız bırakma- mıştı "55. SanatGecesi'nde. Sezen Ak- su ıse Münir Özkul'a hem dünyayı gü- zelleştıren insanlardan biri olduğu için teşekkür etmek hem de 55. sanat yılı- na ulaşmış belleklerden sılınmeyecek bir aktörün 55 yıl boyunca •kendievim" divebileceği bire\ininolmamasından duyduğu sorumluluktan ötürüözürdi- lemek için söyledi şarkılannı. Ustadan selam Gecenin sonunda sahneve çıkan MünirÖzkul. Devlet Bakanı îmrcn Ay- kut'un elinden "Başbakanlık Plake- ti'ni ve çeşitli kurumlann armağanla- rını kabul ederken se\enlerini. "En bü.vük teşekkürüm sizlere" diverek Haldun Taner'in sev ilen o\ unlanndan 'Sersem Kocanın Kurnaz Kansı' adlı oyununda FasüKeciyan'ın aktörlük üzerine söylediği unutulmaz tiradı ile selamlıyordu. Sanat yaşamının 55. yı- lını geride bırakan Münir Özkul için perde henüz kapanmamıştı. Moskova'da Türik tunzmine büyük ilgi Moskova Turizm Fuarı, Rusya pazannda Türkiye'yi zorlu bir rekabetin beklediğini ortaya koydu BÜLENT ECEV İT MOSKONA - 3. Moskova Lluslararası Turizm Fuan'nda (M1TT). Türk turizmine ilgi fazlavdı. 27-31 mart rarihleri arasında gerçekleşen fuara ka- tılan Türk turizm firmalan. Rus pazannın önümüzdeki yıllarda Avrupa pazan gibi "hatın sa- yıhr" düzeye ulaşacağını ve bu- nun da Türkiye için vazgeçile- meyecek bir turizm potansiye- li olduğunu belirtiyorlar. Tu- rizm Bakanı Işılav Saygın ile birlikte Turizm Bakanlığı Müs- teşar Yardımcısı Fermani Lv- gun'un da ziyareti. Rus Turizm Bakanlığı'nca ilgi gördü. E\ sahibi bakanın ülke dışında ol- masına karşın. ülkesine döner dönmez bakanlığa gitmeden Bakan Saygtn'ı ziyaret etmesi Türk heyetinde se\ inç yaratrı. Bu arada Türk heyeti araç sıkın- tısı yaşadı. Büyükelçilikte ara- ba bulunmamast nedeniyle Türk firmalanndan vardım istendi. Turizmcıler. büvük bir pazar olanRusva'nın Türk Büyükel- çiği'ne gerekli desteğin hükü- metçe \erilmesi gerektiğini Ba- kan Işıla} Saygın'a ılettiîer. Rusv a'dan Türkiye'ye ilk tu- rizm faalıvetıni gerçekleştiren Kalinka Turizm Acentesi Yö- netim Kurulu Başkanı Yılmaz Dikbaş,Turizm Bakanlığı'nca vıllardır sürdürülen tanıtımın başanlı olması nedeniyle Tür- kıve'ye ilgınin arttığına dikkat çekiyor. Rusva'daenflasyonun resmi rakamlara göre yüzde 180. resmi olmayan rakamlara göre ise yüzde 3Ö0'lerde olma- sı sebebıyle halkın tatile pay ayırmasının yıldan yıla düştü- ğünü belirten Yılmaz Dikbaş. türkiye'ye 1994yılında 1 mil- yon 430 bin Rus turist geldiğı- nı, 1995 yılında ise bunun 1 milyon 350 bine düştüğünü anımsattı. Dikbaş. 1996yılı için ise ilginin çok fazla olmasına karşın. Avrupa ülkelerinin de Rus pazanna göz dikmesiyle Türki\e"ye gelecek Rusların sa.Msının düşeceğini öne sür- dü. Yılmaz Dikbaş. Rus turist sayısında azalma olması halin- de bunun nedeninin otelciler ve acentelerolacağını söyledi. Ufiıkta rekabetvar Moskova'da Expo Center'da üç kapalı alanda kurulan fuara katılan İspanya, Yunanistan. ttalya. Mısır. Fransa gibi ülke- lere de Türkiye gibi ilgi vardı. Bu üikelerin de Rus pazannı ciddiye almalan Türkiye'yi zor- layacağa benziyor. Bu ilgi fiyat- lann diişük tutulması nedeniy- le fuann devam eden günlerin- de daha fazla oldu. Türk otel- lerinin ise I995"e oranla fiyat yükielttıği gözleniyor. Ruslann türkiye'yi tercih etınelerinde en büyük etkcnin vize kolaylığı olduğunu hatırlatan Yılmaz Dikbaş. "RuslarTürkiye'yegi- rişte 10 dolar karşılığında vize alahilrvorlardı. Ancakdiğertu- rizmde rakip ülkeler. bol para- lı Ruslan çekebilmek için fiyat- Jannı düşürüp vize kolaylıkJa- n sağiamaya >öneük kararlar al- maya başladılar. O nedenie Rus- lann eii sadece Türkiye'ye mah- kûm değM" diye konuştu. Kemer Yöresi Tanıtma \ak- fı KETAV, fuarın 3. günü Ho- te\ BaltschugKempınski'debir kokteyl-prolongeverdi. Birde- filenin de yeraldığı geceye Tu- rizm Bakanı Işılav Saygın. Mûs- teşar Yardımcısı Fermani Uy- gun da katıldılar. Bakan Saygın, ilgiden memnun olduklannı ve bunun artacağına inandıklannı söyledi. Rusv a pazannı önem- sediklerini dilegetiren Saygın, bakanlık olarak buraya desteği arttıracaklannı belirtti. Sanata ilgi çok Fuarsüresinceçeşitli fiıma- lann ve kuruluşlann standla- nnda 3. Aspendos Opera v e Ba- le Festivali'nin broşürleri, prog- ramlan. ziş aretçilertarafından kapışıldı. Profesvonel Otel Yö- neticilen Demeği (PO\'D) Baş- kanı VusufHacısüleymaa, Rus- lann sanata önem vermeleri- nın AntaK a'da 8-30 haziran ta- rıhlerinde yapılacak olan festi- \ale ilgiyı arttırdığını düe ge- tırdı. Kadınlara müjde Erkek doğum kontrol hapında mutlu son ZAFERARAPKİRLİ LONDRA - Doğum kontrol yöntemleri ara- sına bıryenısı daha katılıyor. Erkeklenn kulla- nacağı doğum kontrol ılacını gelıştırmek için ya- pılan çalışmalarda "mudu sona" ulaşıldığını müjdeleyen uzmanlar. şımdilık bir iğne olarak uygulanabılen ilacın. önümüzdeki yıllarda pi- yasada satışa çıkanlacak bir 'hap'a dönüştürü- lebıleceğini belirtiyorlar. Ingıltere'nin Manchester Üniversitesi'nde araştırma yapan uzman doktorlar, dünyanın 15 merkezinde 400 gönüllü üzerinde gerçekleşti- rılen deneylenn sonucunun umulandan daha olumlu çıktığını bıldırdiler. Geçmişi 197O'lı yıl- lara kadar dayanan "erkek doğum kontrol ha- pı" çalışmalarına Dünva Sağlık Örgütü de (WH0) destek venyor. Deneylere katılan 400 erkek üzennde yapılan ölçümlerde sperm sayım- lannın önemli ölçüde azaldığı, ancak alınan ila- cın cınsel isteklilik üzennde olumsuz bir etkı yap- madığı görüldü.Manchester Üniversitesi uz- manlanndan doktor Fred Wu.geliştirmeyi ba- şardıklan "erkekilaa'nın. kadınlann kullanmak- ta olduğu doğum kontrol ılaçlanna göre daha iisrün olduğunu sa\ unurken "Hem kadın doğum kontroliliKindan. hem prezenatiften hem de ge- ri çekme vönteminden daha etkili bir çözüm bulduk" dedi. Ancak uzmanlar yine de doğum kontrolünün yanı sıra cınsel ılışki yoluyla bu- laşan hastalıkları önlemede. prezervatifin ayn bir yeri olduğuna dikkat çekıvorlar. Kadınların kullandığı doğum kontrol ilaçla- nnın yan etkılen. yenı ilacın da benzer etkıle- rinınolupolmayacağı konusunda soru işaretle- rinı beraberindegetiriyor. Deneylersırasında ba- zıerkeklerdeşişmanlıkbelirtılennerastlanmak- la birlikte. kadın doğum kontrol ılaçlannın yol açtığı uzun vadelı "hormonal değişiklikler"in gözlenmesı için \aktin henüz erken olduğu be- lirtıliyor. Erkek doğum kontrol ilacmın pivasa- da "hap" formatında satılabılmesinin henüz mümkün olmadığı, şu anda sadece enjeksiyon ile uygulanabildiği belirtılirken bu haliyle, ya- ni her hafta bir kez ığne olmak suretıyle alma- bılecek bu ilacın. şımdilik erkeklere fazla ca- zipgelmeyeceği de yapılan tahminler arasında. Uzmanlar. yine de bilimin ulaştığı bugünkü düzeyde. zamanla bu ılacm sıgara bırakmak için geliştinlen \e derıye uygulanan yapışkan bir band halıne getirilebıleceğını de belirtiyor- lar. Doğum kontrolü ya da nüfus planlaması ça- balannın tanhçesi, milattan önce 1550 yıllan- na kadardayanıyor. O tanhlerden kalma bir Mı- sır belgesinde bile sözü edilen çabalar, milat- tan önce rinc< yüzyılda Yunanlı uzmanlann incelemelenne konu olmuştu. Bazı lslam bil- ginlerinındebukonuyaeğildikleri veçeşitli fi- zıksel ve kimyasal yöntemlerin kullanılması (bal. şap. laktikasıtgıbi) ılesoruna çarearayı- şı içinde olduklan bilınivor.