Catalog

SAYFA CUMHURİYET 28NİSAN1996PAZAR HABERLERIN DEVAMI istanbul Edime Çanakkale Kocaelı izmır Manısa Aydın Dentzli B B B B A A A A 20 24 22 26 27 26 29 28 Zonguldak A 22 Antalya Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Konya Eskışehir Sıvas A A A A A A A A 22 18 18 18 24 23 25 21 18 Dıyarbakır A 27 Kars Marmara bölge- si parçalı bulut- lu, diğer yerler Londra az bulutlu ve Paris B açık geçecek. Roma B 22 Milano Y Y 19 Oslo Y 18 Şanlıurfa Hava SlCakllğl Berlin B 21 Helsinki Y artmaya devam Amsterdam B 17 Stockholm Y edecek. Rüzgâr Madrid Y 22 Belgrad güney yönler- Sofya Y 19 Viyana den hafif olarak Bmksei esecek. B 19 Bonn B Budapeşte B 24 Münih Taşkent Tah'an r\ Moskova B 11 Aşkabat B 27 Almatı B 13 Taşkent B 17 Bakü B 23 Bışkek B 14 Tiflis B 20 Kahire 34 Şam 32 Parçalı bulutlu Sıslı ^ Çok bulutlu Yağmjrtu Suiu kar , Gok guruttükj G U N D E M >1L STAFA BALBAY Masallar Ülkesi... • Baştarafı 1. Suyfada Demokrasi olmuş, komedyokrasi... SiyaSiler olmuş, lafebesi... Siyasilerle komedyacılar, demokrasiyi paylaşmış- ar... Komedyacılar kredi alma özgürlüğünü, siyasiler de süreklı iktidarda kalma özgürlüğünü kullanmayı yeğ- emişler. Komedyacılar sıyasilere muhtaç, kredi alacaklar; siyasiler komedyacılara muhtaç, pohpohlanacaklar... Böylece... Temel kurallardan birini daha yerieştir- mişler güzelce: - Ne kadar kredi. o kadar haber... Memleket o hale gelmış ki, her şey çok kötüye gi- diyormuş, ama yönetenler çok başarılıymış... Her şeyin büyüğü... Yönetenler, koltuğu o kadar çok, o kadar çok se- verlermiş ki hangi koşulda olursa olsun isterlermiş... Devremülk, dönüşümlü, bölüşümlü, part-time, hart- time... Günlerden bir gün, büyük halk büyüklerinden biri savunulamaz hale gelmiş... Bu büyük ınsan, herşe- yi büyük istermiş... Arsanın büyüğü... Köşkün büyüğü... Makamın büyüğü... Kendısine yüklenenler artınca en güvenli yeri seç- miş: "Ben halkıma sığınıyorum..." Çok da doğru bir iş yapmış. Neden mi? O ülkede, büyük halk büyüğü gibi düşünen, ilk fırsatta köşeyi dönmeye eğilımli, çaldığını "benim" demeye hazır o kadar çok tnsan varmış ki... Daha önce de kendisı gibi birinin "halka sığınarak" halkı aldatabildığinı bildiği için orada çok rahat ola- cağını düşünmüş... Böylece o ülkede yeni bir moda başlamış: "Şeffafhırsızlık..." Diyelim ki. bir büyük halk büyüğü üç yalı, beş kat, iki yat mı aldı. Hemen duruma ilişkin açıklama yapılı- yormuş: "Doğrudur. Ancak bıraz abartılmıştır. Bir de apart- man aldık, o yazılmamıştır..." Yüzlerden yüz beğen.. "Yüzsüzlüğün bu kadanna pes, yeter artık kısa kes" diyeceksıniz, ama öyle değıl. O ülkede bu gibi durum- lar "yvzsüzlük" değilmiş. Zira o ülkede "yüz" deyin- ce şunlar anlaşılırmış: "Yuz dolar..." . -.«..,. ? Û "Payyüzdesi..." • '• • < . . _ w , - ; t . . ^ T t e r f s / n / yüzmek..." "" "" ~ " — - • —— "Borç içinde yüzmek..." O ulkenin bütün kurumları tepedekilere göre yeni- den şekillenmiş. Güvenlik güçlerinin de iki temel iş- levı varmış: - Adam koruma... - Adam kovalama... Bunun öyle karışık bir tarafı falan yokmuş. Sokağa dökülünce korunacaklarta kovalanacaklar zaten bel- liymiş. Güvenlik güçleri de böylece duruma göre vaziyet alır, eziyetten kurtulurmuş. Birbirini okiamalar... Bütün bunlar olurken o ülkenin insanları ne mi ya- pıyormuş? Onlara. gözlerini birbirine dikmesini öğretmişler. Di- yelim ki, devlet katında çalışan memurlar... Maaşlan ayın ortasında bitince söylenirlermiş: "Körolası işçiler... Payımızı yediler... Onların aldığı para, bizim kaç katımız... Bu gidişle emekli olunca da olmaz bir katımız..." Onlara bir de kendi aralarında renklere bölünmesi- ni öğretmişler. Açık renkliler, koyu renkliler... Renkle- ri esmerceler, burunları kemerliceler... Daha niceler... Bütün oklar birbirlerine... Bu durum yararmış biri- lerine... Ama bunu böyle anlatmak kimin haddine... O ülkede bütün bunlar ne zaman mı konuşulur- muş? Sabahtan akşama... Sabahtan akşama... O ülkede güzel şeyler ne zaman mı söylenirmiş? Bayramdan bayrama... Odasöylenirse... Masallar ülkesinde yolculuğumuzu burada bağla- yalım... Gökten üç koltuk düşmüş... Kimseye yâr ol- mamış... Minderi çamura, çivisi hamura... KErde Türkiye Yunanîstan çekişmesi BLKREŞ(Cumhuriyet)- Romanvanın başkenti Bükres/te diin yapılan Karadenız Ekonomik İşbirliğı(KEl)Dışi$len Bakanlan Konsev Toplantısi sırasında Türkiye \e Yunanistan arasında aızli hir çekışme yaşandı. K.Eİ toplantısi öncesi yapılan yüksek düzeyİ! memurlar toplantısında Yunanistan. Makedonya'nın gözlemci üyeiık başvurusunu geri çevırmek içın "örtülü veto" uyguladı. Yunanistanın toplantıda. Kıbns Rum Yönetimi"nin KEl've gözlemci üyelik başvurusu yaprr.a olasılığını da gündeme getirerek Türkiye ye karşı tavir içine girdiğıgözlendi. Kıbrıs Rum Kesımi'nın gözlemci üyelığı konusunun. dün yapılan Türkıve- Yunanıstan zinesine üölı;e Pasaportumu ve nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. ERDOĞASÇAKIR düşürmemesi içın başka bir tanhe ertelendiği öğrenildi. Rusya Federasyonu"nun Türkiye"deki Büyükelçisi Vadim Igoreviç Kuznetsov'un. bir süre önce. Türkiye nezdinde girişimde bulunarak yeni Yugoslavya Cumhuriyeti'nin KEt'ye üyeligi içın Ankara"nın destek \ermesini talep ettıği öğrenildi. Gönensay. KEÎ'nin açılışında yaptığı konuşmada. Türkive'nin sadece üyelerin değil, gözlemci sayısının da artmasını arzuladığını belirtti. KEİ'nin yeni bir döneme girdiğine işaret eden Dışişleri Bakanı Emre Gönensav "Balkanlar'a nihavet banş geldi. Karadeniz'i banş \e istikrar denizi yapma ilkelernle kurulan KEİ'nin Balkanlar'a elini u/.atması gereklidir" diye konuştıı. Demirel ve Ydmaz'dan Dinar'a bayram çıkarması BlLENTSARIOĞLl DİNAR/SENİRKENT - Cumhurbaşkanı Süle>man Demirel ile Başbakan İMe- sutY'ılmaz. Kurban Bayramı öncesinde, afete uğrayan Dinar ve Senirkent"i ziyaret etti. Dinar'dayapımına baş- lanan ve depreme karşı da- yanıklı olarak in^a edilen konutların 28 ekım günü teslim edileceği bözünü ve- ren Cumhurbaşkanı Demi- rel, "Biz Müslümanız. Ce- nab-ı Allah'a asi olamayız. Cenab-ı Allah ben/erlerin- den saklasın isteriz" dedi. Cumhurba^kanı Demirel • Baştarafı 1. Sayfada odoros Pangalos, dün Karadeniz Ekonomik İ!}birliği (KEİ) Bakanlar Konse> i toplantiM çerçevesinde. dişalog sürecini başlatmak üzere yaklaşık 45 dakika süren ıkili birgö- riişme gerçekleştirdi. Gönensay. görüşme sonrasında. Türk ve yabancı basına açık bir basın toplantısi dü- zenlerken Pangalos. basından kaçmayı yeğ- ledi \e ikili görüşnıelenn basında bir fotoğ- rafalınmasına da ızin \ermedı. Gönensay. basın toplantısında, YunanJı meslektaşı ile aldıklan yeni görüşme kararı- nı bildirirken \unanistan ile banşçı yöntem- leri dışlamadan hakemlık müessesesinin ça- lıştınlabilecegını \ p e sorunlann bir bütün ola- rak elealınması gerektıgını anlattığını belirt- ti. Gönensay. iki ülke arasında divalogyolun- da atılan adımın. buaşamada bır "saldırmaz- lık paktı" biçiminde adlandınlamayacağını bclirterek "Bunun için erken. ama mantık ora>a doğru gitmemizdir" dedi Gönensa> şöyle de\ am ettı. "Ege'dt dcnge \ e statüko vc diğer ilgili anlaşmalarda belirtildiği gibi Lo- zan çerçe>esinde Nunan topraklannıla eme- limi/ olmadığını anlattım. Ancak bu anlaş- mada bazı adacık \e ka>alıklann durumlan- nın miiphem hırakıldığını \c tünı sorunlan hütüncül şekilde ele alarak halletmemiz ge- rcktiğini sö\ledim. Bu süreç içinde Ege'de ol- du bittiye gidilnıenıesi gerektiği ve bu çerçe- \ede kuv\et kullanma ni\etinıi/iıı olmadığı- ile Başbakan Yılmaz. dün. 1 Ekim 1995tarihindemey- dana gelen depremde büyük hasar gören Dinar'da temel attılar \e sel afetine uğrayan Senirkent'te yapımı tamam- lanan binalann açılışını yap- tılar. Demirel. Dinar'da 326 ko- nutluk inşaatın temel atma töreninde yaptığı konu^ma- da. "Toplum \e insan haya- tında acılı giinler ulabilir. Ancak sevinçli günlere. acı- lara tahaınmül edilerek ula- şılır" dedi. Depremden bir gün sonra ilçeye yaptığı zi- >arettesöz\erdiğini \e "*Di- nar an kovanı gibi olacak" dediğını anımsatan Demi- rel. şunlan söyledi: •*De\ let sözü isedevlet hü- kümet sözü ise hükiimet; iş- te huzurunu/dayım. Şimdi depreme daha da>anıklı, fennin ve teknolojinin son örneklertne uvgun yeni bir Dinar >apılnıası için birara- ya geldik." Memleketi olan Ispar- ta"nın Senirkent ilçesindeki afetin ardından sürdürülen çalı^malara ayrıcahk tanı- makla eleştirilen Demirel. Dinarlılara "Dinar'dan hiç- bir şe> esirgenmemiştir'* di- >e seslendi. Başbakan Mesut Yılmaz da hükümetin en önceliklı sorununun Dinar olduğunu bdirterek yaşanan afetin de\let hızmeti ile milletin dayanışması için bir sına\ olduğunu ve sına\ın başa- nyla verildiğini söyledi. 'İlçeye 480 konu't, 144 iş- yeri. 2 bın 200 agıl ve sa- manlık yaptırılacağını bildi- ren Yılmaz. 1 trılyon lıralık müteahhit avanslarının ö- dendiğını. ayrıca her ay 2 trilyon 200 milyar lira kay- nak aynlacağını belirtti. Bayındırlık ve İskân Ba- kanı Mehmet Keçeciler, devletin her zaman Dinarlı- lann yanında olduğunu kay- dederek. imarplanı tamam- lanan ilçenin, 1996 \ılı bit- meden yeni bir Dinar'a dö- nüt>türüleceğini söyledi. Senirkent Demirel \e \'ılnıaz. daha sonra. geçen yıl sel felaketi- neugrayan Senirkent'egeç- tıler. Cumhurbaı }kanı Demi- rel, 13 Temınuz 1995 tari- hinde meydana gelen sel fe- laketinin ardından \ apımına başlanan \e 102 giinde ta- mamlanan afet konııtları ta- pu dağıtım töreninde yaptı- ğı konuşmada. Senırkent'in yaralannın sanlmasına kat- kıda bulunan herke.se tesek- kürerti. Başbakan Yılmaz da, Se- nirkent'te yaşanan felaketııı ardından \apilan çalısma- larda. dev letin tiim kurumla- rı\la bu sına\dan yüzakıyla çıktığını sÖNİedı. Afet konutlarına yerleşti- rilen yurtta^lara tapulannı dağıtan Demirel \e Yılmaz. karayoluyla. Başbakan'ın annesinin memleketi olan Eğirdir'in Barla kasabasına geçtiler. Yılmaz. Barlulılar- la sohbet ederken Demirel de kardeşi Şevket Demi- rel'ın Barla'dakiyazlıkevin- de dinlenerek öğle şemeğı \edı Atîna diyalogda kararsız nı kendisine anlatîım." İki ülke dısişlen bakanlarının haziran top- lantısi öncesi teknik görüşmeyi gerçekleşti- recek Türk diplomatlannın Dışişlen Bakan- lıgı müsteşaryardımcıları büyükelçi Gündüz Aktan ile büyükelçi İnal Batu oldukları bil- dirildi. Yunan taraftnı temsil edecek diplo- matlardan birinin. ^'unjnıstan'ın eski Tiirki- \e Büyükelçisi .\kxanderPhilonolduüu kay- dedildi. Beriin'e doğru Ancak toplantıya yakın diplomatik kay- naklar. Pangalos'un kamuoyuna yaptığı sert açıklamalann tersine. Türkiye'nin bir diya- log sürecinin başlaması yolundaki beklenti- lerini karşıladığını söylediler. Gönensay; Başbakan Mesut Yılmaz'ın 24 martta yaptı- ğı açıklamanın paralelinde. Türkiye'nin ku\ - vet kullanmayacağı güvencesini verirken Yu- nan Dışişleri Bakanı'nın da "Ege'dekarasu- lanmızı 6 nülin üzerine çıkarmamız hakk»- mızdır. Ama bir oldu bitti vapmavacağımızı her zaman söv ledik. Bu banş süreci içinde ol- du bittiye gidiİmeyecek" dedığı öğrenildi. Gö- nensay-Pangalos görüşmesınde, Kıbrıs ko- nusunun ele alınmadığı bıldirildi. İki ülke teknik heyetlen. Türk-Yıınan dı- şişleri bakanlarının Berlin gündemini belir- lemek üzere tsv içre'nin başkenti Bern'de \ a- pacaklan görüşmede. Ege'deki sorunlu konu- ların nasıl biryöntemleçözülebileceğı konu- sunda ön hazırlık yapacaklar. Bu toplantı ön- cesi. 4 Türk ve Yunan diplomatı. Berlin'de bir hazırlık toplantısi yapacaklar. Türkiye ve Yunanistan askerlerinin ocak avında Kardak kayalıklahna >aptığı çıkar- tna. ABD'nin yoğun diplomatik girişimleri sonunda noktalanabilmişti. ABD'nin de tel- kinleny le gerçekleştirilen Bükreş buluşma- sı. Türkiye \e Yunanistan arasındaki sorun- lann masa başında diyalogla çözülmesi yo- lunda ilk adımı oluşturdu. Türkiye ve Yuna- nistan arasında. 1987 yılında yine Ege'de iki ülkeyi sıcak çarışmanın eşiğinden döndüren bunalım. dönemın Türk \e Yunan başbakan- ları Andreas Papandreu ve TurgutÖzal'ı Is- viçre'nin Davoskentindebuluşturmuştu. An- cak Özal \e Papandreu arasında başlatılan Davos süreci bir sonuca ulaştırılamamıştı. Teodoros Pangalos. Bükreş dönüşü dün ge- ce Atina Havalimanı'nda yaptığı basın top- lantısında. Emre Gönensay'la yararlı bir gö- rü^me yaptıklarını belirterek sorıınlarla ılgi- li fikırlerın. karşılıklı olarak dile getirildiği- ni bildirdi. Pangalos görüşmede yaşanan so- runtı ıjövleanlattr ">unani$tan'ın iki ülke so- runlan ile ilgili düşünceleri bellidir. Adım AIDS'Ii kan iııılıa edildî adım divalog önerimize karşılık Türkive so- runlann hepsini içeren bir paket halinde gi>- rüşmekr yapılmasını istedi. Bi/ bunu kabul etmhoruz." 'Organize di>alog yok' Haziran avında Berlın'de yapılacak NATO toplantılan öncesinde iki ülke heyetlerinın bir araya gelerek ön çahşnıa yapacaklarını anımsattıktan sonra şöyle devam etti: "Ancak şunu belirtmelivim ki iki ülke ara- sında organize bir divalog söz konosu de«il- dir. Türk Dışişleri Bakanı. N unanistan'ın top- rak bütünlüğüne savgılı olduklannı btlirtti. Gönensav, l.o/an'da Ege'deki ba/ı kavafıkla- nn adlanmn ver almadığını da deli getirdi. \ u- nan Dışişleri Bakanı. -Göncnsav ile htnun he- men tünı konulara kısa değindiL *junu belir- teyim ki Türkive bu şekilde bir politikava de- vam ettiği sürece. ilişkiler bi/inı istediğimiz vöndt 1 gelişinceve kadar. AB çerçevesindeki bütün mali protokoller dahil olnıak üzere ve- to kullanmaya devam edeceğiz." \'unanistan'dakı siyasi gözlemcilerde Yu- nan Dı>ı>leri BakanTnın açıklamalarında çe- lişkıler bulunduğuna dıkkat çeki>or. Berlin öncesi iki ülke \etkililennit~i bır araya gele- rek gündem saptama>ının Berlın'de bir top- lantının organize edıldığme kanıt olduğunu belirten gözlemcıler. Yunan hükümetınin muhalefetı vumuşatabılmek için bu şekilde açıklaınalar \apma\a ınecbur kaldığını dile getirıyorlar. • Buştarafı 1. Sayfada runu, onun aracılıgiş la da Kızılay K.an Merkezi yetkililerini uyardı. Kendisine. Izmir'de yapılan testte kanında HI\ \ irüsüne rastlanma- si üzerine kan örneğinin Anka- ra "daki genel merkeze gönderildi- Ği, kanın da imha edildiği bildinl- di. Ancak bu prosedür. doğrulama testi sonucunun gecikmesine yol açtığı gibi Ankara"dan gelen yanıt- ta "AIDS yoktur" denHmesi'. test- lerin güvenilirliği konusunda şüp- he yarattı. Kuşadasf ndakı incele- ınelerı sırasinda konuvla iluili açıklamaJarda bulunan Sağlık Bakanı >'ıldırım Aktuna, AlDS'li hastanın kan önıeğının K.ızjlay Ge- nel Merkezi"nde yapılan doğrula- ma testinde "negatiP, yani "AIDS yoktur" sonucu alınması hakkında bir soruştunna başlattıklannı söy- ledi. Aktuna. "Bu kan nasıl olur da negatif çıkar, bunu ortava çıkarta- cağı/. Eğer bu kan Kı/ılav Kan Merkezi'nde rezende durmayıp bir vatandaşa verilsevdi onun has- talanması kaçınılmaz olacaktı" de- di. İlk yapılan eliza testleci sırasın- da "pozitif sonuç alındığı içın C.K.'nin kaıj(nınbirzabıttutularak ımha edıldıgjm kaydeden Bakan Aktuna. şu bilgileri verdi: "Alınan kanlar Ankara'va test için gönderilir. Söz konusu kan An- kara Kı/ılav Kan Merkezi'nde ya- pılan testte negatif sonuç vermiş. Bereket kan kullanılmamış. Ancak şimdi bir sorun var. nasıl olur da bu kan Ankara'daki doğrulama tes- tinden negatif çıkmış. 1-1.5 av ka- dar önce Ingiltere'den gelen eliza testlerinin hatalı çıkması üzerine. bu vöntemle AIDS testlerini yaptı- mnlar bakanlıkça tekrar çağnla- rak veniden test edildiler. Şimdi bu kanın da o tarihtetcsl edilip edilnıe- digiai araştınvoruz^Test sahiplori- nin listesi bakanlıkta var. panik çık- masın dive bunu kamuov una açık- lamadık." Öte yandan basında "AIDS'li Kan" başlıklı haberler üzerıne Iz- mir İl Sağlık Müdürlüğü \e İzmır Kızılay Kan Merkezi'nce kayıt \e tutanaklar ıncelenerek bır açıkla- ma yapıldı. İl Sağlık Müdürü BirolCinüçev ile Kızılav Kan Merkezı Müdürü İbrahim Öztürk tarafından yapı- lan ortak açıklamada. 25 Ekım 1995 tarıhinde İzmır Kızılay Kan Merkezıne kan bağışlayan C.K.'den alınan kan örneğinin er- tesı gün yapılan eliza testlerınde pozitif sonuç alınması üzerine ikınci bir test vapıldığı \eyıne po- zitif sonuç elde edildiği belirtildi. Öte yandan İzmır'de şüpheli kanların test edildiği Ege \e Dokuz E\ lül ünı\ersıte hastaneleri olnıak üzere iki doğrulama merkezi bu- lunmasına karşın Kızılav Kan Merkezı'nın kan örneklennı An- kara'dakı genel merkeze gönder- mesi gecikmelere \e dolayısıvla önemli sorunlara yol açıyor. OLAYLARIN ARDENDAKT GERÇEK I Başturafı 1. Sayfada rın kutlanmasını, iktidarhır- sı ve çıkar güdüsünün pro- pagandasına alet etmek is- teyen çevrelerin varlığı bir gerçek... Halkın, dinsel bayramla- rı, islamın özüne yakışır bir sadelik ve duruluk içinde kutlaması doğaldır. Bu tür kutlamalar, insanlarımızı birbınne yakınlaştıracak er- demlehn sıcaklığını içerir. Bayramlar. her şeyden önce, dostluk, kardeşlik, sevgi yolunda yakınlaşma- yı sağladıkları ölçüde a- maçlarına uygun biçimde kutlanmış olurlar. Din değıl, dincilik sayıla- bilecek hertürlü söz ve ey- lemden kaçınmalıyız. Sıcak duyguların ısıttığı dostluk ve kardeşlik hava- sında bır bayram dileğiyle okurlanmıza mutluluklar di- leriz. • • • Turcan'ı I Buştarafı I. Suyfada Gazcteciler Sendıkası (TGS) Genel Başkanı Ziya Sonav katıldı. Cumhuriv et Gazetesi Ge- nel Ya\ ın Yönetmeni Orhan Erinç. yaptığı konuşmada birbirine yakın tarihlerde Er- can Turcan'la Cumhuri- >et'te çalışmava başladıkla- nnı anımsatarak "Gazeteci- liğin stresli vaşamına venik düşenler kervamna kalılan Ercan Turcan'u erken bir yaşta kavbetmenin acısını yüreğimizde duyuyomz" dedi. Erinç'in. Turcan'ın renk- li kişıliğinden örnekler \e- ren konuşmasından sonra. TGC Başkanı Nail Güreli de Türkiye'de gazeteciliğin onunınu\aşatmayaçalışan- lar arasında yer alan Ercan Turcan'ı kaybetmekten du- yulan üzüntüyü dile getirdi. Turcan. Zincirlikuyu Me- zarlığı'nda toprağa verildi. Cumhurbaşkanı Sülevman Demirel. Başbakan Slesut V ılmaz. Başbakan Yardım- cısı Nahit Menteşe. Devlet Bakanı AJi Talip Özdemir. Ercan Turcan'ın ölümü ne- deniyle Orhan Erinç'e çek- tıklerı telgratla başsağlığı dıleûinde bulundular. 293 «9 78 (3H»T) dostlar tiyatrosu Baro Han Tel: 293 81 37 Aziz MESİM Cenco ERKAL AZIZLIKLER Yalnız 9 Oyun ( ııına: 21 (M> / < .lısi: 18.00 Pazar: İS.IM» BULUNMAZ KÜLTUR MERKEZİ / NAZIM HİKMET SAHNESİ İKKîiKKKVKKKKKKKİÎKiîfîiîiKKVKiKSî Felsefe Semineri "Düşünce Yöntemi" 28Nisan 1996 Saat: 13.00 Cengiz Cündoğdu Akis Tiyatro Topluluğu "Kutsal Kadın" 28 Nisan 1996 Saat: 15.00 Hikmet "Güne$i İçenlerin Türküsü" 28 Nisan 1996 Saat: 17.00 Aziz Nesin «Hazırol" 28 Nisan 1996 Saat: 19.00 İstiklal Cad. Aznavur Psj. 212/8 Galatasaray Tel.: 251 85 23 - 251 60 90 Galeri Atölye iianlarınız için: 293 89 78 (3 hat) •, •, % a, % a, % a, \ a, s a, Kültür Sanat ilanlarınız için: 293 89 78 (3 hat) MOzikli Kabare OyufKul&r Levent TÛLEK, Pebnsu PİR, Kayhan YILDIZOĞLU. Flenan BİLEK. Parkan ÛZTVRAN. Serap TURGAY. Cıhangül KARABULUT ŞENLİK VAB Bayram Haftasında Oynuyonız Yazan: Levent Tûlek l>H;.'Cnu2i-00 CJni 15 30-21 00 Pınf 15 30-19 00 Bu kTnedi »ize iltç gibi gelecek Küçük Sahne'de İstiklal Cad. Atlas Pasajı Beyoğlu / Küçük Sahne Te<: 245 24 90 Biletter Cişcmizde " C KLLTJR BAKAMtĞI CEVLE T TıyATRGLAfll İSTANBUL DEVLET TİYAfROSU IR B E L E D I Y E S I ŞEHIR TİYATROLAKI HAR3IYE MUHSIN ERTUGRUL SAHNESİ (240 77 70) i SPvlMBORAK SAHİBİNİN SESİ >«"?, OHHM ttUtn H 2İ 14,27 » MSAN 12. Çocuk Şenliği 23, 25, 26 Nisan (12:30) 2A, 27, 28 Nisan (T!:Ofl) ElkınlıUer Ûcrelsizdir. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ CEMAL REŞİT REY KONSER SALONU F A T I H RESAT N U R I S A H N E S İ (526 S3 80) LEV TOLSTOr TAHEIIBAIIİAS BİR ATIN ÖYKÜSÜ 12. Çocuk Şenliği 23, 25, 2 i Nisan (12:30) 24, 27, 28 Nisan (H:00) Etkinlikter Ücretsudir. U S K U D A R M U S A H I P Z A D E S A H N E S İ (333 03 97) 12. Çocuk Şenliği 23, 25, 26 Nisan (12:30) 24,27, 28 Nisan (11:00) Etkinlikler Ücretsızdir. K A D I K O Y H A L D U N T A N E R S A H N E S İ ( 3 4 0 0 4 6 3 ) ADALET A G A O Ğ L U ÇATIDAKİÇATLAK DAVD HARE PENCERE sMirrsuiuiasnnoau 12. Çocuk Şenliği 23, 25, 26 Nisan (12:30) 24, 27, 28 Nisan (11:00) Etkintıkler Ücretsudir. GAZIOSMANPAŞA SAHNESİ (578 60 67) OP.HAN GUNER İKİNCİ NÖBETÇİNİN SIKINTILARI r?. «HXJmK24.212t.27 28N«AN 12. Çocuk Şenliği 23, 25, 26 Nisan 112:30) 24, 27, 28 Nisan (11:001 Elkınlıkler Ucretsıjdlr HARBIYE CEP TİYATROSU (240 77 20) fRANCA RAME - DA.HIO FC AÇIK EVLİLİK | tf> HAZLUM KİPER TMÇB FUSUN D B M R I I NİSAN (18.00-20 SCI25.1İ NİSAN (I S.OO) \ OYUN GUNLERI CAR IS 00. 20 JO PER. 20 30 CUMA ÎO 30 C TESI 15 00. 20 10 PAZAR IS OO.lt 30 ILETLER. ÇEHlR TfVATROLARI GIŞELERI İLE KAOtKC (MERKE2 GI5ESI, ndc SATILMAKTi Mr. Holland's Opus Mf Hc«5fW roiûröe fltcrarc [>ey*jss jn cuç^ne \-jla-< ^r *n peiormans -*e keocteine OS CAP adaytığnı geîtren ınce Dyurcuiuğu Wfntn tc-jnt, ci^ş'jrarı eoiaraan Dogune popule* er seçiur ömetdeft ttuşkusuzfimn*ien cnerr* azeidkien » ^ y)f« ae fıer yaşiar vç Kesjmöen seywoder) en bûyûk payeyı t«3*ayan dÇfreimer-^grenorirşkıter>nüekin seafflmuşM I964^ındagenç veaief^ twûfifetrreno»anGtenn Hrttand jonnF oiuijnda mûzık öğretmenı olâfak ışe Daşiaf Asiındâ o bır Tûisyendr ve er büyıA haya* Bu- yûK Amenka Opus jnu twstt*enıei(öf O^eimenb^e sadece para kazamrak Kpn geço br ş otarak tsakan Hollanö eve sevgb eş tfs m yanma ve pfyanosunun başna OûrrTek »çın sor cfcfs o^m ıpte çeker O u banacsu Je LJtjtsşırken eşı trss n fıaR»* c*auğLT»u ögrenaı Ho* Te avıran Hot^-a Oafıa oogrraoa" x a -üaak muz* inset> f Oğtu cunyaya geöıklen sonra < DİL ( E%L ( E ( Î(İMİZL ( E Genel Sanat Yönetmenliği Toplu satış: (0-212) 245 53 36-251 56 00/261 Son O y un1 a r Aziz Nesin Sahnesi (0-212) 2Si 56 oo / 254 Haftaıçı: 19.30, Cumartesı: 15.00-19.30 J. Lavvnance, R. Iıee / Yöneten: Alev Sezer MAYMUN DAVASI 14,15,16,17,18 Mayıs 1996 Memet Baydur / Yoneten: Osman Wöber KAMYON 30 Nisan, 1,2,3,4,7,8,9,10,11 Mayıs 1996 Taksim Sahnesi (0-212) 293 31 08-249 69 44 Hafta ıçi: 20.00. Cumanesı: lS.00-20.00 Ronald Hanvood / Yöneten:Arsen Güızap GİYDİRİCİ 30 Nisan, 1,2,3,4 Mayıs 1996 Turhan Selçuk / Oyuıüaştııan veYoneten:Y. Kenan Isık Muzık:Tımur Selçuk ABDÜLCANBAZ 7,8,9,10,11 Mayıs 1996 EFES PUsen'inköltnıve sanatakatküanartaıakstrecek.